T T
2¿/
Halikarnas Balikçisi'nm
Arsipel’l
H A liK A iD C A S K A L IM L IS IARŞİPEL
MUZAFFER UY6UNERH
alikarnas sı’nın bütün va Balıkçı pıtlarıdizisindeAr- ^ -¿ *£ = ¿ 7 ^şipel adlı yeni bir — kitabı çıktı. Dizinin 20. ki - — / tabı olan bu kitapta B a l ı İ ^ ^ ^ ^ çı’nın yazılarını buluyo ruz.
Bilindiği üzere “Arşi pek, Ege Denizi’nin ilk çağlardaki adı olan “Arki- pelagos”tan gelmektedir. “Eski Deniz” anlamında dır. Adaların çokluğu yü zünden daha çok yabancı lar arasında “Arşipel” de nilmektedir; bizde de bir
zamanlar “Adalar D enizi”
^~-dinilirdi. Balıkçı da eskiyle
ilgili yazılarında “Arşipeki kullanmış tır. Ege Denizi kuzeyden güneye ka dar Anadolumuz’un batısını çevre leyen bir denizdir. Anadolu uygarlığı nın batı kıyılarındaki odak noktasıdır. Ülkemizin batısındaki bir uygarlık kapsamı içinde birçok ünlü kişi yaşa mış, birçok önemli kent kurulmuştur. Bu kentlerin bazılarının kalıntıları bu gün de görülmektedir. Bunları, Batık uyduların dediği gibi bir G rek uygarlı ğına bağlamanın anlamı yoktur. Çün kü, özgün bir G rek uygarlığının olma dığı bugün artık anlaşılmıştır. Fransız Léon Thoorens’in dokuz ciltlik Pa- naroma des Littératures adlı yapıtının birinci cildinde belirtildiği üzere, G rek uygarlığı, eskiden dünyadaki beş uygarlık merkezinden ikisinin Dicle- Fırat ile Nil uygarlıklarının (öbür üçü: Sarı Nehir, Ganj, İndus uygarlıkları) Avrupa’ya geçişinde bir atlama taşı dır. Anadolu uygarlıkları ise ayrıca ele alınmalı ve Ege uygarlığında bu uygar lıkların (H itit, Bitinya vb) da payı bu lunduğu unutulmamalıdır.
Halikarnas Balıkçısı, bu kitabındaki yazılarda Ege uygarlığının eski çağla rındaki insanları, efsaneleri, doğayı, denizi ele aldığı gibi günümüzdeki du rumlara da değinmiştir. Bugün de ya şayan birçok efsane onun yazılarına ve öykülerine konu olmuştur. Bu kitapta ki “Yedi Canlı Elif Kız” bu efsaneler den birinin canlı örneğidir. Balıkçı, o çağlarda yaşayan insanları, bilginleri, Afrodit gibi güzellik simgesi olanları da bütün yönleriyle bize tanıtmıştır. “Batı Anadolu Beş Bin Y ıl Moda M er kezi Olmuştur” adlı yazısı, konuya
başka bir yönden ve bilinçli olarak baktığını gösterir. Ona göre “D o ların Kökeni” adlı yazısında da be lirttiği gibi, dolar da Batı Anadolu k ö kenlidir. “Anadolu’nun Büyük K a dın Amirali Halikarnasoslu Artemis- ya” yazısı da konuyu açıklayan bir baş lık değil midir? “Artemis ve Apol- lon’un Doğum Yeri O rtigia”da da bir gerçeği ortaya koymuştur.
Ege kentlerinin, bu arada İzmir’in kuruluşunun ve sonraki dönemlerdeki durumlarının ne olduğu bu yazılarda gösterilmiştir. “Türkler Batı Dünyası nı İki Kez Mahvolmaktan Kurtarmış ladır” adlı yazısı başka bir konuya gö türmektedir bizi. O çağlardaki kadın larımızın durumu, eski Yunan’daki kölelik ve fuhuş konuları da ayrıca dik kat çekici konulardır. Şadan Gökova- lı’nın da dediği gibi, “Arşipel’de; taşıyla, toprağıyla, insanıyla, bitkisiyle, hayvanıyla Anadolu var.” Balıkçı, bil gilere ve belgelere dayanarak konuları işlemiştir. Bunlarda bir Yunan yayga racılığının gereksizliğini vurgulayan bilgiler var. Batılılar bugün de bu yay garanın sarhoşluğundadır; ama, Léon Thoorens gibi gerçeği görebilenler de vardır.
Uygarlığımızın öncesini öğrenmek ve eski çağlardaki Anadolumuz’un görüntülerini görmek istiyorsanız Ar- şipel’i okuyun. ■
Arşipel / H alikarnas Balıkçısı (Bası ma hazırlayan: Şadan G ökovalı) /
Yazılar/ Bilgi Y ayınevi/A nkara 1992/ 184 sayfa ; ayrıca Balıkçının yaptığı 24 re sim (Kuşe kâğıda basılı).
C U M H U R İ Y E T K İ T A P