• Sonuç bulunamadı

Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’ân-ı Kerîm’e Göre İlk Günah ve Kadın / The First Sin and Woman According to Qur’an and the Holy Book

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’ân-ı Kerîm’e Göre İlk Günah ve Kadın / The First Sin and Woman According to Qur’an and the Holy Book"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)ARAŞTIRMA VE İNCELEME. Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’ân-ı Kerîm’e Göre İlk Günah ve Kadın. Yrd.Doç.Dr. Mustafa ŞENTÜRKa a Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği, Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bayburt. Geliş Tarihi/Received: 20.08.2010 Kabul Tarihi/Accepted: 17.01.2011. Bu makale, Uluslararası Multidisipliner Kadın Kongresi (IMWC) “Değişim ve Güçlenme” 13-16 Ekim 2009 İzmir-Türkiye’de, “İlk Günah Meselesi ve Kadın: Metinlerarası Bir Okuma Denemesi” adıyla sunulan tebliğin kaynak ve metin yönünden zenginleştirilmiş halidir.. Yazışma Adresi/Correspondence: Yrd.Doç.Dr. Mustafa ŞENTÜRK Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği, Bayburt, TÜRKİYE/TURKEY mustafasenturk74@hotmail.com. ÖZET Çalışmamız, metinlerarası okuma yaklaşımıyla Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’ân’da; ilk insan Adem’in ve eşi Havva’nın yaratılışını, Cennet’teki yaşayışlarını, İblis tarafından kandırılıp “ilk günahı” işlemelerini ve bunun sonucunda Cennet’ten kovulmalarını karşılaştırmalı olarak ele alacaktır. İlk günah konusu etrafında yaşanan yukarıdaki olaylar dizisi, tertip sırasına göre Ahd-i Atîk’in Tekvîn I:1-27, II:7-25, III:1-24 ve Ahd-i Cedîd’in II. Korintliler 11:3, Timoteos’a Mektup II:4-15 ve Romalılar’a Mektup V:12-21 bölümlerinde; Kur’ân’da ise yine tertip sırasına göre Bakara 2/30-38, A’râf 7/11-25 ve Tâhâ 20/115-123 sûrelerinde anlatılmaktadır. Biz metinler arasında yapacağımız karşılaştırmalı okuma ile insanın yaratılışını ve özellikle ilk günahı daha iyi anlamayı; ayrıca Hıristiyan teolojisinde geliştirilen “aslî günah” teorisini ele alıp, bunun insan türünün kadın cinsine mâledilmesini ve bu sebeple semitik gelenekte ve onun etkisiyle İslâm tefsîr geleneğinde oluşan kadın karşıtı söylemin tarihî ve kültürel temellerini eleştirel açıdan değerlendirmeyi amaçlıyoruz. Anahtar Kelimeler: Kadın; Havva; ilk günah; Kur’ân’ı Kerîm; Kitâb-ı Mukaddes. ABSTRACT With intertextuality reading, our study will take charge of Adam and Eve’s first sin and therefore their driving away from paradise. Events around the first sin are mentioned in Genesis I:27, II:7-25, III:1-24 in The Old Testament and II Corinthians 11:3, II Timothy 4-15, V Romans 1221 in The New Testament; otherwise Bakara 2/30-38, A’râf 7/11-25 and Tâhâ 20/115-123 pasages in The Quran. With an intertextuality reading, we aim to understand the first sin, in addition, to study the theory of original sin which is put forward in the Christian theology and to criticize the historical and so-called theological basis of anti-woman attitudes in the semitic tradition and also with its effect in the tradition of islamic commentary. Key Words: Woman; eve; the first sin; Qur’an; Bible. Journal of Islamic Research 2011;22(1):32-43. Copyright © 2011 by İslâmi Araştırmalar. 32. lk insanın kimliği ya da neliğine dair tartışmalar ve bu konuda ortaya atılan teoriler, kendi tarihini öğrenmek isteyen insanoğlunun zihnini en çok meşgul eden konuların başında gelmektedir. Biz çalışmamızda Tarih, Antropoloji ve daha birçok disiplinin bu kadîm sorusunun cevabı etrafındaki tartışmaların ayrıntılarına dalmayacak; bu konuda ilâhî dinlerin kutsal metinlerine dayandırılan anlatımların sembolik ya da tarihsel olduğunu1 tartışmadan, ilk insanın Hz. Adem olduğu2 genel kabulünden hareket edeceğiz. Bu paradigmaya göre, Adem “Ebu’l-Beşer”, yani insanlığın atasıdır.3 Dolayısıyla o, ilk düşünen, ilk konuşan, ilk sevinen, ilk üzülen, ilk Journal of Islamic Research 2011;22(1).

(2) KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. seven, ilk sevilen, ilk yapıp-eden... ve nihayet yapıp ettiklerinde ilk hataya düşen ve hatasından ilk dönendir.. İlâhî metinlerden insanın yeryüzünde en son yaratılan varlık olduğu anlaşılmaktadır.4 Aklı ve düşünebilme yeteneği ile diğer varlıklardan ayrılan insan, karmaşık yapısıyla en üstün varlıktır. Eski Ahit bunu insanın “Tanrı sûretinde” yaratılması olarak ifade ederken,5 Kur’ân “en güzel kıvâm” tabirini kullanmış6 insan soyunun da şerefli kılındığını bildirmiştir.7 Çünkü diğer varlıklar içerisinde, insan kâinâtta öğrenmeye ve eğitilmeye en yatkın varlıktır.8 İnsana eşyayı tanıma ve tanımlama melekesi verilmiştir.9 Bu sebeple meleklerin insana secde etmeleri emredilmiş, “cinlerden olan İblîs” dışındaki melekler insana secde etmişlerdir.10 İnsan nefsine ilhâm edilen irâdî olarak kötülük ve iyilik yapabilme ve bunlardan herhangi birini tercih edebilme özelliği11 ile, ahlâkî olarak varlıkların en üst basamağı ile en alt basamağı arasında olabilecek şekilde donatılmıştır.12 Bütün bunlardan dolayı varlığın amaçsız yaratılmaması,13 öncelikle ve en çok insan için geçerlidir. Arzın halîfesi olarak, Yaratıcının donattığı evrenin en önemli objesi olan insan, deyim yerindeyse “büyük planın” ya da başka bir ifadeyle “büyük sınavın” başrol oyuncusudur. Buna göre insan kulluk yapmak14 ve denenmek için yaratılmıştır15 ve bu sınavın özü, ortak telakkî’ye göre “en güzel davranışı” gösterme çabasıdır.16 Bu süreç ilk insan Adem’le başlamıştır. Tabii belirttiğimiz gibi insan karmaşık bir varlıktır ve buna göre zaafları vardır. İnsan zayıftır,17 sabırsızdır,18 câhildir,19 tartışmacıdır,20 acelecidir,21 nankördür,22 şımarık ve kibirlidir,23 zâlimdir...24 Yani insan mutlak iyi bir varlık değildir.25. Her şey çift yaratılmıştır.26 İnsan da bir erkek ile dişiden ancak “tek bir nefs’ten” yaratılmıştır.27 Erkek ve kadın birbirinin eşidir. Râgıb el-Isfahânî’nin de (502/1108 ) belirttiği gibi “İkili olan her şeye eş denir” ve Kur’ân’da zevc kelimesi hem erkek hem de kadın için kullanılır.28 Birbirlerinin “örtüsü” olarak kadın ile erkeğin her biri diğerinin tamamlayıcısı, yani öteki yarısıdır.29 Birbirlerinin sükûn ve huzur kaynağıdır.30 Bu sebeple ilâhî metinlerde mutlak cinsiyet ayrımına dayalı hitapların Journal of Islamic Research 2011;22(1). Mustafa ŞENTÜRK. bulunmadığı, bu hitapların eril ya da dişil ifade kalıplarıyla yapılsalar bile, bunun tarihin ve kültürün inşâ ettiği bir cinsiyet sınırlandırması olmadığı, bu metinlerin insan türünün her iki cinsini de “eş” olarak muhatap aldığı söylenebilir.31 Çünkü inanç, ibadet ve ahlâk açısından kadın ve erkek arasında fark ve üstünlük olmadığı gibi mükafat ve ceza yönünden de hiçbir fark yoktur.32 Vahiy açısından üstünlük ve erdem mutlak olarak Allah’a duyulan saygı ile doğru orantılıdır.33 Zira hiçbir insanın kendi cinsiyetini belirleyebilme imkanı olmadığına göre, sırf bu özelliği sebebiyle yüceltilmesi ya da alçaltılması söz konusu değildir. Kadın ve erkeğin birbirlerinden ontolojik değil, belki biyolojik ve psikolojik olarak “fazlalıkları”34 olabilir. İnsanlar biyolojik yapılarından değil, ancak irâdî söylem ve eylemlerinden sorumlu tutulabilirler. Bu çerçevede Arapça cinsiyetli bir dil (gender-spesific language) olmasına rağmen, Kur’ân’da Arap gramerine göre müzekker (eril) kalıbıyla inananlara yapılan hitaplar, erkek-kadın herkesi kapsamaktadır. Örneğin îmân edip sâlih amel işleyenlerin cennetle müjdelendiği Bakara Sûresi 2/25. âyette, “îmân edip sâlih amel işleyenler” şeklinde gelen ifade eril bir kalıpla gelmesine rağmen; kadın erkek bütün mü’minleri kapsamaktadır. Zira Nisâ Sûresi’nin benzer içerikli 4/124. âyetinde bu sefer açıkça kadın veya erkek mü’min olarak sâlih amelde bulunanların cennete gireceğinden söz edilir.. İNSANIN YARATILMASI. Ahd-i Atîk’e göre mekân, zaman ve canlılar yaratıldıktan sonra “altıncı evrede” insan yaratılmıştır. İnsanın yaratılmasıyla ilgili pasajlar Eski Ahit’in Tekvin kitabında yer almaktadır.. Buna göre, gök-yer, denizler-karalar (mekan), gündüz-gece, günler, mevsimler, yıllar (zaman), bitkiler-hayvanlar ve son olarak “altıncı günde” insan yaratılmıştır. Allah ilk insan Adem’i topraktan (adamah)35 ve kendi sûretinde yaratmıştır. Adem’e yeryüzündeki bütün canlılara isim koyma ve onları egemenliği altına alma yetkisi verilmiştir. Daha sonra Adem’in “yalnız kalması iyi görülmediğinden”, “ona uygun bir yardımcı” olarak Adem’in “kaburga kemiğinden” bir kadın yaratılmış;36 varlığa isim koyma yetkisi verilen Adem, 33.

(3) Mustafa ŞENTÜRK. kendi kaburga kemiğinden yaratılan bu varlığa, “kadın/işşa” demiş ve ona “Havva” adını vermiştir.37. KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. da rastlamak mümkündür.54 Hatta bu rivâyetlerin Bakara 2/228. âyet55 çerçevesinde, kadının derece olarak erkekten daha aşağı olma durumunu ifade ettiğini ileri sürenler bile olmuştur.56. Benzer şekilde Yeni Ahit de önce Adem’in, sonra Adem’den Havva’nın yaratıldığını ve insanlığın başlangıçta erkek ve kadın olarak yaratıldığını Müfessirlerin büyük çoğunluğuna göre âyet7     `  '

(4)  +)       38 anlatır. lerde geçen kadının yaratıldığı “nefs’ten” kasıt 4:     `  '

(5)  +)      

(6) < 7     `  '

(7)  +)      

(8) <     `  '

(9)  +)      

(10) < 57 *   <%>

(11)    

(12) <

(13)    

(14) < Kur’ân’a gelince, Kur’ân bize gökler ve yerin 4: Adem’dir. Yukarıda naklettiğimiz gibi, bu ifade *  <%>

(15)    

(16) <

(17)  4:tefsîr geleneğinde 4: bedeniyle ilişkilendi39 40  <%>

(18)    

(19) <

(20)  Adem’in <%>

(21)    

(22) <

(23)  altı bitkile- * * 4: (d)evrede yaratıldığını, her şeyin, %  )  %+    

(24) ab   

(25)  *  <

(26)  4_ 39 rilmiştir, Ancak %  )  %+    

(27) ab   

(28) < 4_30burada nefsin 4_ '    39 39 Adem’in bedeni olrin,41 hayvanların, beşerin42 yani her canlının 3. '    %  )  %+    

(29) ab   

(30) <. '   .   Nefs kelimesinin %  )  %+    

(31) ab   

(32) < 

(33)     sudan. '       ' ) 

(34) <34 4_ 39 duğuna dair bir anlatım yoktur. 43 44

(35) ab   

(36) <. '   .   30 34 yaratıldığını dahası arzda suyun tutulduğunu ve 

(37) < 3 30 34 3 '     30  ' ) 34'  33 32 3^ lügat ve'  terim anlamının ayrıntılarına girmeden, 46

(38) <  '    . '     ile  ' )  ' ) 

(39) < ' 

(40) 

(41) <   

(42)      

(43)  < 34 arzın su bütünüyle kabartılıp45 yeşertilerek di- &

(44) &&    

(45) #  33 

(46) < ' 32 3^ 31 kelimenin “cins, tür” anlamı dikkate alındığında; 47  33 &

(47) &&    

(48) # 33 32 3^ 31 32  

(49)    3^  

(50)  <  31+ * riltildiğini söyler.  &

(51) &&    

(52) #   

(53)      

(54)  <  + * < &

(55) &&    

(56) #   

(57)      

(58)  <  + *   Ebû Müslim el-Isfahânî’nin (322/934) dikkat çek

(59)   3^  

(60)  <  31+ * Kur’ân’da insanın yaratılışı, ilk insan Adem’in tiği Havva’nın ve dolayısıyla kadının Adem’in

(61)  (er   

(62)           yaratılışı ve Adem’den sonraki insanların biyolojik bedeninden  değil, cinsinden ve türünden58   

(63)        

(64)  keğin)        

(65)       

(66)           

(67)         

(68)         yaratılışları şeklinde iki kategori halinde işlenir. Bu   =  

(69)        

(70) %  '     * 7 yaratıldığı anlamı öne çıkar. Nefsi eğer Muhammed 

(71)            =  

(72)      '     * 7   

(73) %   '" iki kategori Kehf 18/37,   Hac

(74) %  22//5, Fâtır 35/11 ve Abduh’un yaklaşımı doğrultusunda, “kendisiyle   =  

(75)      

(76) %  '     *   

(77) %   '" 398^1* 

(78)      =  

(79)          

(80) %  '     * 77   

(81) %   '" :841  ) 00882  {

(82)  428   &   Mü’min 40/67. âyetlere dayandırılabilir. İnsanoğ'   7    

(83) %   '" insan (bize göre canlı) olunan şeyin mahiyeti ve ha) 00882    * {

(84)  428 &  398^1* 

(85)      * !< ) 00882  {

(86)  428   &  398^1* 

(87)    !< ) 00882  {

(88)  428  yaratılma &  398^1* 

(89)      * !<  =  

(90)      < >      lunun biyolojik aşamaları konumuz dı-  * kikati”59 şeklinde anlarsak; kadın-erkek insanın 

(91)      * !< 

(92)      < >      

(93)    şında kaldığı için, Adem’in yaratılmasını ele    

(94)   

(95)      < >     sonucuna varmak aynı özden yaratılmış   olduğu 

(96)      < >      

(97)  

(98)  ) < * < >      

(99)    almakla yetineceğiz. 60

(100)  ) < * uzak değildir. Kadının erkeğin bedeninden yara

(101)  ) < *

(102)  ) < * Kur’ân’a göre Adem mutlak olarak arzın  %+    

(103)    

(104) #< 

(105)  toptıldığı düşüncesi ilgili metinlerden çok, bir bakış  %+    

(106)    

(107) #< 

(108) 

(109) 3: 3:*3:   48 rağından yaratılmıştır. Adem’in topraktan /  %+    

(110)    

(111) #< 

(112) 

(113)  *        %+    

(114)    

(115) #< 

(116) 

(117)  açısına göre bu*metinleri yorumlayan ataerkil zih

(118) #

(119) 8JZ|P 

(120) > 8jz} &  > 3: *    #< 

(121) 

(122)  yaratılması aşamalarının da Kur’ân’da çamur /8jz} &  > JZ|P 

(123) > niyet yapısı8jz}ji~m€ ve bu yapının oluşturduğu kalıp yargı8JZ|P 

(124) > 8jz}. &  > 8jz}ji~m€ 8JZ|P 

(125) > jz}. &  > jz}ji~m€     # 8>8J‚ jz} 8   >8ƒd„US %   "  süzme çamur /8jz}ji~m€ , yapışkan çamur / larla ilgilidir.61  8jz} &  > >8J‚ jz}    >8ƒd„US %   "  "     <    >8J‚ jz}  > 8ƒd„US  3_%   "  "     <   "     <   ve kurumuş çamur /8ƒd„US >8J‚ jz}    >  gibi %   *la-"  %+& S 3_ %   "  "     <   49 CENNET VE İLK GÜNAH * fızlarla ifadelendirildiğini görüyoruz. 3_ 3_.  * *. . Eski Ahit’e göre, Adem yaratıldıktan sonra doğuda. KADININ YARATILMASI "02&2&"("!2*,"  2 Aden’de içinden ırmaklar geçen, iyi meyveler "02&2&"("!2*," 2 Hem Kitâb-ı Mukaddes hem de Kur’ân’a göre veren türlü ağaçların yanı sıra, “hayat ağacı, iyi ile "02&2&"("!2*," "02&2&"("!2*," 2 2 Adem’den sonra Havva yaratılmıştır. Eski Ahit’te kötüyü bilme ağacı” bulunan bir bahçeye yerleşti Havva’nın Adem’in “kaburga kemiğinden” yaratılrilmiş ve bahçeyi işlemekle görevlendirilmiştir. # 

(126) #

(127) 8.8<';68? '/6

(128)  PIB&J   50 dığı anlatılırken; Yeni Ahit kadın’ın erkekten ya  Kendisine dilediği ağacın meyvesinden yiyebile 9-.- '+& '9 >

(129) 1'""61'-00 0

(130)  %,,C J%*&DF>. # 

(131) #

(132) 8.8<';68? '/6

(133)  PIB&J%%BN 1'+  # 

(134) #

(135) 8.8<';68? '/6

(136)  PIB&J%%BN 1'+ # 

(137) #

(138) 8.8<';68? '/6

(139)  PIB&J%%BN 1'+ ratıldığını belirtmekle yetinir.51 Kur’ân ise kadın ve. ceği, ancak iyi ile kötüyü bilme ağacından asla ye)6QD)61';>- >P-6 P

(140) CCBJ%&C& .- '+& '9'+(;- /2 - '+& '9 >

(141) 1'""61'-00 0

(142)  %,,C J%*&DF>.P  SJ%(%D '/6

(143)  PIB&J%%BN 1'+ -.- '+& '9 >

(144) 1'""61'-00 0

(145)  %,,C J%*&DF>.P  SJ%(%D .- '+& '9 >

(146) 1'""61'-00 0

(147)  %,,C J%*&DF>.P  SJ%(%D erkeğin “tek bir neftsen” ve ondan da “eş(ler)in” ya-6

(148) 2'> 8 2

(149) 908 - 6 %,NB J%%*D-6 P

(150)  memesi gerektiği, aksi takdirde kesinlikle öleceği ';>- >P-6 P

(151) CCBJ%&C& .- '+& '9'+(;- /282  %,,C J%*&DF>.P  SJ%(%D 61';>- >P-6 P

(152) CCBJ%&C& .- '+& '9'+(;- /282 1';>- >P-6 P

(153) CCBJ%&C& .- '+& '9'+(;- /282 52 89G59 '+&%%'+ 0

(154)  %,N, J(N8 '> 8 2

(155) 908 - 6 %,NB J%%*D-6 P

(156) +!9<'+ ratıldığını anlatır. İslâmî literatürde Eski Ahit’e teblîğ edilmiştir. Sonra “yalnız kalması iyi görül& '9'+(;- /282 41 '> 8 2

(157) 908 - 6 %,NB J%%*D-6 P

(158) +!9<'+ '> 8 2

(159) 908 - 6 %,NB J%%*D-6 P

(160) +!9<'+ -  /1 0340/:02* 9 '+&%%'+ 0

(161)  %,N, J(N8 benzer şekilde kadının kaburga kemiğinden yaraJ%%*D-6 P

(162) +!9<'+ mediğinden” kendisine “yardımcı” olarak kadın G59 '+&%%'+ 0

(163)  %,N, J(N8 9 '+&%%'+ 0

(164)  %,N, J(N8 &N8/ *4%&'%BD8

(165) 

(166) %%4N %*D%,4B'ID

(167)  %+4('N 1 0340/:02* tıldığı ya da kadının kaburga kemiğine benzetildi(Havva) yaratılmıştır. Daha sonra yaban hayvanla/1 0340/:02* 1 0340/:02* &,<1

(168) >HCJIB 9Q %+J& ?Q%%JC ;

(169) >*IJI, EG&*JB >HI+J  *4%&'%BD8

(170) 

(171) %%4N %*D%,4B'ID

(172)  %+4('N8  *4%&'%BD8

(173) 

(174) %%4N %*D%,4B'ID

(175)  %+4('N8 ğine dair rivâyetler görülmektedir.B+)60>*%J&+8 Bu rivâyetlere  *4%&'%BD8

(176) 

(177) %%4N %*D%,4B'ID

(178)  %+4('N8 rının en kurnazı olarak gösterilen “yılan”, Havva’yı IB 9Q %+J& ?Q%%JC ;

(179) >*IJI, EG&*JB >HI+J&N8 B'ID

(180)  %+4('N8 CJIB 9Q %+J& ?Q%%JC ;

(181) >*IJI, EG&*JB >HI+J&N8 JIB 9Q %+J& ?Q%%JC ;

(182) >*IJI, EG&*JB >HI+J&N8 B% /2Jde Hz. Peygamber’e atfedilen bazı hadîslerde ve tef †$ # L6 CNJ%I1  0 # 

(183)  “gözlerinin açılacağı”, “iyi

(184) J‡Z|xˆmZ$ ile kötüyü   bilecekleri” *%J&+8 EG&*JB >HI+J&N8 0>*%J&+8 *%J&+8 -6

(185) >2P%BJ&* ;>

(186) &IJ*C10 6

(187) J‡d ‰$#)1>(J,, 9Q % sîrlerde rastlanılmaktadır. Öteden beri bu rivâyetJde †$ # L6 CNJ%I1  0 

(188) J‡Z|xˆmZ$   # 

(189)  *J**  CJIC  ve “Tanrı gibi<1

(190) >H olacakları” iddialarıyla kandırmış ve Jde # L6 CNJ%I1  0 

(191) J‡Z|xˆmZ$   # 

(192)  *J**  <1

(193) >H CJIC  Jde †$ †$ # L6 CNJ%I1  0 

(194) J‡Z|xˆmZ$   # 

(195)  *J**  <1

(196) >H CJIC  />'2> *+JI&  L6 CNJ%B1  #J|Š‹$ # L2 %(J%+1  JdVQ$ BJ&* ;>

(197) &IJ*C10 6

(198) J‡d ‰$#)1>(J,, 9Q %+J*B 2H%NJBI  lerin tahkîk ya da teşbîh ifade ettiği, bir diğer   # 

(199)  *J**  <1

(200) >H CJIC  Havva’ya ağacın meyvesinin güzel ve “bilgelik ka%BJ&* ;>

(201) &IJ*C10 6

(202) J‡d ‰$#)1>(J,, 9Q %+J*B 2H%NJBI  %BJ&* ;>

(203) &IJ*C10 6

(204) J‡d ‰$#)1>(J,, 9Q %+J*B 2H%NJBI  R"

(205)  &,J*%10   . GJŒK$ # @> &%J%+1   ". 62#

(206) 8~Štr JI&  L6ifadeyle CNJ%B1  #J|Š‹$ # L2 %(J%+1  JdVQ$ # EG &*J*C  >(J,, 9Q %+J*B 2H%NJBI  gerçekte kadın bedeninin yaratıldığı nesne zanmak/iyiyi kötüyü bilmek” için uygun olduğunu *+JI&  L6 CNJ%B1  #J|Š‹$ # L2 %(J%+1  JdVQ$ # EG &*J*C  JI&  L6 CNJ%B1  #J|Š‹$ # L2 %(J%+1  JdVQ$ # EG &*J*C  *CJ(+  62#

(207) J‡dh$  # >H I+J,1  L6 CNJ%B1   2 Jz„‘mZ J*%10   . GJŒK$ # @> &%J%+1   ". 62#

(208) 8 ~Štr ‡Z [ŽZ† $ # L J%+1  JdVQ$ # EG &*J*C  &,J*%10   . GJŒK$ # @> &%J%+1  

(209)  ". 62#

(210) 8~Štr ‡Z [ŽZ† $ # L veya kadın fıtratını anlatıyor olabileceğine dair çe,J*%10   . GJŒK$ # @> &%J%+1   ". 62#

(211) 8~Štr ‡Z [ŽZ† $ # L göstererek, “yasak ağacın” meyvesini 20   

(212)  #  

(213)  # 0ona  yedir 

(214)  2 62#

(215) J‡dh$ 8~Štr #‡Z >H I+J,1  L6 CNJ%B1   2 Jz„‘mZ$ # >H I+J,1  ". 62#

(216) [ŽZ† $ # L 53 CNJ%B1   62#

(217) J‡dh$  # >H I+J,1  L6 CNJ%B1   2 Jz„‘mZ$ # >H I+J,1  62#

(218) J‡dh$  # >H I+J,1  L6  2 Jz„‘mZ$ # >H I+J,1  şitli fikirler ileri sürülmüştür. Nitekim Hz. Peymiştir. Havva meyveyi eşine vermiş ve onun da ye.0 2

(219)   #  62#

(220) $#<6 N+J*B'&*106.8

(221)    

(222)  #  

(223)  # 0   

(224)  2  "."  6.  B1   

(225)  2 Jz„‘mZ$ # >H I+J,1  

(226)    

(227)  #  

(228)  # 0  

(229)   

(230)  2  "."  6.  

(231)  #  

(232)  # 0  anlatıma 2  "."  6.  B* ;

(233) >*IJIB8 gamber’e dayandırılan rivâyetlerde her iki

(234)   #  62#

(235) $#<6 N+J*B'&*106.8 mesini sağlamıştır. Yasak meyveyi yedikten sonra   

(236)  2  "."  6.  2

(237)   #  62#

(238) $#<6 N+J*B'&*106.8 

(239)   #  62#

(240) $#<6 N+J*B'&*106.8 B&>66J~erZW$ #6.8LQ

(241) *BJBI8 *IJIB8 '&*106.8 >*IJIB8 *IJIB8 BB E0     >J]deh’€“w$ H. 0 H

(242)   #  ~erZW$ #6.8LQ

(243) *BJBI8 6J~e rZW$ #6.8LQ

(244) *BJBI8 J~e r ZW$ #6.8LQ

(245) *BJBI8  "QJO’U”w$H. 0H

(246)  #R"

(247) &,J*%16.8      >J]deh’€“w$ H. 0 H

(248)   # "1Q *&J%N1  Journal of Islamic Research 2011;22(1) 34      >J]de h’€“w$ H. 0 # "1Q *&J%N1       >J]de h’€“w$ H. 0 H

(249)   # "1Q *&J%N1  BIH

(250)   ?G**JID; B%J&,8 ”w$H. 0H

(251)  #R"

(252) &,J*%16.8 

(253)   # "1Q *&J%N1  JO’U”w$H. 0H

(254)  #R"

(255) &,J*%16.8 ”w$H. 0H

(256)  #R"

(257) &,J*%16.8 B(?G**J(&8 JID; B%J&,8 %16.8 **JID; B%J&,8 JID; B%J&,8 BC

(258) *J%(B L2%(J(I <6Q*,J(& FQ&+J*B8 J(&8 3: **J(&8 J(&8.

(259) KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. Adem ile Havva’nın gözleri açılmış, çıplaklıklarının farkına varmışlar ve bundan dolayı yapraklarla örtünmeye çalışmışlardır. Rab Tanrı sorunca, Adem kadının kendisine yasak meyveyi yedirdiğini söylemiş, Havva da kendisini yılanın kandırdığını belirtmiştir. Bunun üzerine Allah olayın her üç kahramanına, yani yılan, Havva ve Adem’e ayrı ayrı cezalar takdîr etmiştir. Buna göre yılanı lanetlemiş, ömür boyu yerde sürünmek ve toprak yemek ile cezalandırmış, ayrıca kadın ve kadın soyu ile yılanı düşman ilan etmiştir. Havva’ya (kadına) ise “doğum sancısı çekmek”, “kocasına istek duymak” ve “kocasının hakimiyeti altında olmak” cezaları verilmiştir. “Karısının sözünü dinleyip” yasak meyveden yediği için, ceza olarak Adem’in payına ise “yaşamı boyunca toprağa bağımlı kalmak ve yiyeceğini çalışarak elde etmek” verilmiştir. Netice de Adem “yaratıldığı toprağı işlemek üzere” Aden bahçesinden adeta kovularak çıkarılmıştır.62 Adem ve Havva’nın cennete yerleştirilmeleri, burada sınanmaları ve cennetten çıkarılmalarıyla ilgili Kur’ân’ın ilgili bölümleri Bakara, A’râf ve Tâhâ sûrelerinde anlatılmaktadır.. Bu pasajlardan anladığımıza göre, Allah Adem’i yarattıktan ve kendisine vahiy verdikten sonra, arzda halîfe olarak görevlendirilmek istemiş ve bunu meleklere arz etmiştir. Melekler modern çağda dile getirilen bir görüşe göre Adem’den önceki varlıklardan edindikleri tecrübelerinden dolayı,63 Adem’i muhtemel bir fesatla ilişkilendirmişlerdir. Allah ona eşyayı tanımlama yetisi verdiği için, bütün meleklerin Adem’e saygı göstermelerini64 emretmiş ve “gurura kapılan ve cinlerden olan İblîs” dışındaki bütün melekler Adem’e saygı gösterisinde bulunmuşlardır. O andan itibaren İblîs Adem’in, eşinin ve insan soyunun düşmanı ilan edilmiştir. Sonra Adem ve eşine, “hiçbir sıkıntı, eza, cefâ ve kavurucu sıcaklığın olmadığı, susuzluk çekilmeyeceği cennete65 yerleşmeleri istenmiştir. Adem ve eşine cennetin nimetlerinden dilediklerini yiyebilecekleri söylenmiş, ancak “belli bir ağaca”66 yaklaşmaları yasaklanmış, aksi durum ise zulüm olarak tanımlanmıştır. Şeytan onlara “ayıp yerlerini göstermek için” vesvese vermiş ve ağacı “ölümsüzlük ağacı” olarak niteleyerek Adem ile eşini “melek gibi Journal of Islamic Research 2011;22(1). Mustafa ŞENTÜRK. olma” ve “ölümsüz olma” gibi vaadlerle kandırmış ve yasak meyveyi onlara yedirmiştir.67 Böylece şeytan amacını gerçekleştirmiş ve bundan sonra Adem ile Havva ayıp yerlerinin farkına varmış ve cennet yaprakları ile örtünmeye çalışmışlardır. Her ikisi de pişman olmuş, Allah’tan bağışlanma dilemişlerdir. Allah tevbelerini kabul etmiş, ancak yine de onları cennet’ten çıkarmıştır.68. ASLÎ GÜNAH TEORİSİ VE KADIN. İnsanın cennetten kovulmasına yol açan “ilk günah”, hem Kitâb-ı Mukaddes hem de Kur’ân’da anlatılmış; ancak konu, Yahûdî ve İslâm teolojisinin aksine, Hıristiyan teolojisinde “aslî günah”(original sin) kavramıyla sistemleştirilmiş ve Hıristiyan teolojisinin temel inançlarından biri haline gelmiştir.. İlk günah konusu, Eski Ahit’in Tekvin bölümünde anlatılıyorsa da, konunun temelini atan kişi, Yeni Ahit’te Romalılara yazdığı mektuplarla69 Pavlus’tur.70 Pavlus’un mektuplarında terim olarak değilse bile düşünce olarak bulunan ilk günah konusu, kilise babaları Augustine (430) ile Pelagius (418) arasındaki “günah Tanrı’dan ise iradî değildir, irâdî ise Tanrı’dan değildir” tartışmasında, Pelagius’un günahın irâdî olup Tanrı’dan olmadığı görüşüne karşılık, günahın tanrıdan geldiği ve bu yüzden her doğan insanın vaftiz edildiği düşüncesine dayanarak Augustine’nin geliştirdiği bir teoridir.71 Buna göre “ilk günah/first sin”, “aslî günah/original sin”, “doğuştan gelen günah/birth sin/innate sin”, “miras günah/inherited sin”, ve “kalıtsal günah/race sin” gibi isimler ile anılan72 Adem ile Havva’nın işledikleri ilk günahın, onları ilgilendiren yukarıda aktardığımız ceza ve sonuçlarının yanı sıra, onların zürriyetlerine de sirâyet eden sonuçları olmuştur. Dolayısıyla bütün insanlar ataları Adem’den gelen bu “günah mirası” ile doğarlar.73 Çünkü Adem günah konusundaki arketipimiz ve prototipimizdir. Bu itibarla “baskıya girecek olan madenî bir paranın ilk örneği nasıl ki hatalı olursa bütün kopyaları da hatalı olacaktır”.74 Pavlus, Romalılar bölümünde, insanlığın, atası Adem’den aldığı miras günah’tan ancak İsa Mesih aracılığıyla kurtulacağını ve İsa Mesih’in bütün insanların günahlarını bağışlatacağını anlatır.75 Çünkü kendisini “feda eden”76 İsa, insanlık için bir 35.

(260) Mustafa ŞENTÜRK. “kefaret”,77 bir “kurbandır”.78 Bu sebeple insanlar İsa’nın aslî günahtan kurtaran kefaretine vaftiz ile ortak olmalıdırlar.79 Bilindiği gibi Hıristiyanlık’a girmek, kiliseye kabul edilmek ve Kutsal Ruh’a katılmak için Hıristiyanlık’ın en önemli sakramentlerinden biri olan vaftizin temel gerekçelerinden biri aslî günahtan kurtulmaktır.80. Şimdi söz konusu “ilk günah” meselesi üzerine odaklandığımızda; kutsal metinlerde anlatılan olaylar, Adem merkezinde anlatılmakla birlikte; “yasak meyveyi” yemek suretiyle söz konusu ilk günahın kim tarafından işlendiği, daha açık ifadesiyle olayın müsebbibinin Adem’in kendisi mi yoksa eşi Havva mı olduğuna dair anlatımlar, Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’ân-ı Kerîm’e göre farklılık arz etmektedir.81. Bu çerçevede Eski Ahit’e göre, yılanın (şeytan) kandırması sonucu yasak meyveyi önce Havva yemiş, sonra da eşi Adem’e yedirmiştir.83 Adem de “Havva ile ölmeyi, onsuz yaşamaya tercih ettiği için meyveyi yemiştir”.84 Yine Ahd-i Atîk anlatımında yılan, Havva ve Adem’in fizyolojik ve sosyolojik bazı özellikleri, metafizik açıklamalarla temellendirilmektedir. Buna göre yılan ebediyen yerde sürünmek; Havva doğum sancısı çekmek, kocasına istek duymak, ve kocasının hakimiyeti altında olmak; Adem ise yaşamı boyunca toprağa bağımlı kalmak, yiyeceğini çalışarak elde etmek ile cezalandırılmış ve neticede her ikisi de cennetten kovulmuşlardır. Bu olay aynı zamanda insanın metafizik dünyadan fizikî dünyaya inişidir. Hıristiyan inancına göre bu, ulvî dünyadan süflî dünyaya doğru bir düşüştür/hübût ve bu durum insanın değer kaybetmesi ve ahlâkî açıdan “düşmesidir”.85 82. Buna göre ilk günahı işleyen kadındır. O, Adem’in günahının sebebi ve sorumlusudur.86 Çünkü aldatılan Adem değil kadındır.87 Kadın zamansal olarak günahın kaynağıdır ve insanlığın ölümlü olmasının sebebidir.88 Çünkü kadın, kötülük dolu kavanozu açan ve dünyayı kötülükle dolduran Pandora’dır.89 Havva eski ve yeni Ahit anlatımlarında “günahkar” olarak nitelendirilmese bile, Adem’e yasak meyveyi yedirdiği için lanetlendiği kabul edilir ve kutsal kitap sonrası oluşan Batı kültüründe baştan çıkarmayı/ayartmayı temsil 36. KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. eder.90 O ilk kadın, ilk gelin, ilk eş, ve ne yazık ki ilk günahkar insandır.91 Üstelik Havva sadece ilk günahın sorumlusu değil, hali hazırdaki fiilî/aktüel günahların da sorumlusudur. Bu sebeple Hıristiyan düşüncesinde kadının dînî ve siyâsî anlamda liderlik yapıp yapamayacağı tartışılmış ve örtük olarak Mesih İsa’nın kadınları kurtarıp kurtarmayacağı sorusuna cevap aranmıştır.92 Bu tür ataerkil yaklaşımların bir tepki olarak 19. yy.’da Feminist Teoloji’nin doğuşuna etki ettiği bilinmektedir.93. ASLÎ GÜNAH TEORİSİNİN TEFSÎR GELENEĞİNDEKİ YANSIMALARI. Şimdi de İslâm düşüncesinde de buna benzer şekilde “kadın karşıtı” bir yazılı kültür oluşup oluşmadığı ve bunda semitik geleneğin etkisi olup olmadığı sorusuna cevap arayacağız. Biz çalışmamızda tespit edebildiğimiz bu kültürün sadece ilgili âyetler bağlamında, tefsîr geleneğine yansıyan kısmına dair hem rivâyet hem de dirâyet türünün önde gelen bazı tefsîrlerinden örnekler verecek, konunun ayrıntılarını ilgili çalışmalara94 bırakacağız.. Örneğin Taberî’nin (310/922) İbn Abbas’a dayandırdığı anlatımında, yılan aracılığıyla cennet’e giren İblis’in önce Havva’yı kandırdığı ve yasak meyveyi ona yedirdiği, sonra Havva’nın meyveyi Adem’e de yedirdiği, hatta bunun için ona telkinde bulunduğu, onu sarhoş ettiği ve sonra edep yerlerinin açık olduğunun farkına vardıkları, Allah ile Adem arasında Tekvin’de de anlatılan konuşmaların geçtiği, sonra Adem, Havva ve yılana cezalar verildiği anlatılır. Bu bağlamda Havva’ya “Ey Havva! Benim kulumu ayarttın. Bundan böyle çok zor doğum yapacaksın, karnındakini doğurmak istediğinde defalarca ölümle karşı karşıya geleceksin” denilerek yasağı çiğnemenin bedelinin Havva’ya yani kadına ödetildiğini görüyoruz.95 Begavî (510/1116), Adem’e yasak meyveyi Havva’nın yedirdiğini, hatta ona meyveyi yedirmek için Havva’nın Adem’i önce sarhoş ettiği rivâyetini eleştirmeden aktarır.96. Aynı şekilde İbn Atıyye de (541/1147) cennete yılanın ağzında giren şeytanın meyveyi Havva’ya güzel gösterip önce onu kandırdığını, Havva’nın da meyvenin kendisine zarar vermediğini söyleyerek Journal of Islamic Research 2011;22(1).

(261) KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. Adem’e yedirdiğini ve bu sebeple Havva’ya ceza olarak kendisinden her ay âdet kanı akacağı, onun zorlu bir hâmilelik ve doğum süreci yaşayacağı ve bu süreçlerde ölüme yaklaşacağının söylendiğini nakleder.97. Kurtubî’ye (671/1272) göre de yasak meyveyi ilk yiyen Havva’dır. Ona göre bu olay, erkeğin kadın vasıtasıyla ilk fitneye düşürülmesi olayıdır.98. Süyûti de (911/1505) şeytanın meyveyi Adem’e götürdüğünü, Adem’in buna yanaşmadığını, bunun üzerine şeytanın meyveyi Havva’ya götürerek ona yedirdiğini ve sonra Havva’nın kendisine bir şey olmadığını söyleyerek Adem’i meyveyi yemeye ikna ettiğini anlatır.99. Sa’lebî (427/1035) ise şeytanın yeminler ederek Adem ve Havva’yı kandırdığını, önce Havva sonra da Adem olmak üzere yasağı çiğnediklerini belirtir; ayrıca Adem’in aklı başında iken meyveyi yemediğini, Havva tarafından sarhoş edildikten sonra yediğini dolayısıyla yasağı bilinçli olarak çiğnemediğini içeren Saîd İbn Müseyyeb rivâyetine yer verir.100 Sa’lebî aynı bilgileri Arâisü’l-Mecâlis’in de de verdikten sonra, bu günahla ilgili olarak Havva ve kadın cinsine on beş maddelik bir fatura çıkarır: Hayız, hâmilelik meşakkati, doğum sancısı, dînî bakımdan eksik olmak, akıl bakımından eksik olmak, mîrasta erkeğin aldığı payın yarısını almak, iddet beklemek, erkeğin hâkimiyeti altında olmak, talâk/boşanma hakkının olmaması, cihâdtan ve sevabından mahrûm olmak, peygamber olamamak, devlet başkanı ve hâkim olamamak, yanında mahremi olmadan tek başına seyahat edememek, Cuma namazı kılamamak ve kendilerine selam verilmemesi.101. Havva’yı bir anlamda şeytanla işbirliği yapıp Adem’i ayartmakla sorumlu tutan tefsîrlerdeki bu tasvîrlerin, daha önce aktardığımız Tekvin 3/1-24 pasajlarından mülhem olup onlarla örtüştüğünü ve bu tasvîrlerde Kur’ân metninden çok Ahd-i Atîk anlatımının etkili olduğunu söyleyebiliriz.102 Bunun da ötesinde Hz. Peygamber’e dayandırılan anlatımlarda, Havva’nın Adem’e “ihanetinin” kadının kocasına ihâneti şeklinde kapsamının genişletildiğini103 ve ilgili yorumlarda bu ihanetin şeytanla bir olup Adem’e yasak meyveyi yedirmek. Journal of Islamic Research 2011;22(1). Mustafa ŞENTÜRK. şeklinde açıklandığını104 ve böylece ihanetin kadınla özdeşleştirildiğini görüyoruz. Müfessirleri bu yaklaşıma götüren temel sâikin, “peygamberlerin masumiyeti/günahsızlığı” ilkesi gereği, bir peygamber olarak Adem’i günahla ilişkilendirmemek kaygısı olduğunu görüyoruz. Onlar Adem’i temize çıkarmak için, Adem’in bilinçli olarak yasağı çiğnemediğini, zira Havva tarafından içki içirilerek sarhoş edildiğini ileri sürecek kadar yorum sınırlarını zorlamışlardır.105 Havva ve ilk günah meselesi hakkında Kitâb-ı Mukaddes ile Kur’ân anlatımındaki bu farka rağmen, Havva ve dolayısıyla kadın algısı, İslâm geleneğinde kadını cennetten kovuluşun tek başına sorumlusu saymak şeklinde, Yahûdî-Hıristiyan geleneğine doğru bir kayma olarak tezâhür etmektedir. Böylelikle Kur’ân’ın bu konudaki anlatımı ile rivâyetler ve müfessirler arasında açık bir mesafe oluşmuştur.106 Bir başka ifadeyle bu konuda yapılan tefsîr, Kur’ân’ın anlamını açığa çıkarmaktan çok, Kur’ân ile muhataplar arasındaki mesafeyi de açmıştır. Oysa Kur’ân’ın yukarıda da aktardığımız ilgili bölümleri daha yakından incelendiğinde; Bakara ve A’râf sûrelerindeki pasajlarda insan türünün iki cinsinin de eş(it) olarak muhatab alındığı, cennete yerleşme, dilediklerince yaşama ve fakat “belli bir ağaca” yaklaşmamaları şeklindeki emir ve yasakların, açık bir şekilde tesniye/ikili ifade kalıplarıyla ikisine de yöneltildiği görülmektedir. Yine şeytanın ikisine de vesvese verdiği ve daha önce de belirttiğimiz gerekçelerle her ikisini de kandırıp cennetten kovulmalarına sebep olacak eylemi onlara yaptırdığı anlatılmaktadır. Bakara’daki bölümde Adem’in Rabbine yöneldiği ve tevbe ettiği, Allah’ın onun tevbesini kabul ettiği belirtilir. A’râf sûresinde ise Adem ile Havva’nın beraberce Allah’tan bağışlanma diledikleri nakledilir. Bu iki sûreden farklı olarak, Tâ-hâ sûresinde ise şeytanın önce Adem’e vesvese verdiği, sonra beraberce ağaçtan yedikleri, daha sonra da A’râf sûresinde olduğu gibi “kötü yerlerinin” farkına vardıkları ve cennet yapraklarıyla örtünmeye çalıştıkları anlatılır ve en sonunda açıkça “Adem Rabbine karşı geldi ve yanıldı” denilerek olaydan öncelikle Havva değil Adem sorumlu tutulur.107 37.

(262)    *   <0 %   &  Mustafa ŞENTÜRK.   $C7  (    < 

(263) 4* G. KİTÂB-I MUKADDES VE KUR’ÂN-I KERÎM’E GÖRE İLK GÜNAH VE KADIN. Adem ile Havva bunu zaten yapmışlardır. Allah da SONUÇ onların tevbelerini kabul etmiştir. O bakımdan bu '

(264) &  '

(265)  +  * Metinlerarası bir okuma yöntemi uygulamaya çaeylemin ilk günah adı ile anılması kabul edilebi lıştığımıız makalemizin sonunda, ulaştığımız so%  

(266)  * 7  >  '  >günah   #    lirse- '  de, aslî

(267) #=  günah, miras   günah ve kalıtsal nuçları özetlemek gerekirse, şunları söylemek gibi isimler !',

(268)     & &   verilmesi kabul edilemez. Çünkü ) 

(269) " 

(270) 

(271) 

(272) ) ', mümkündür: Kur’ân’a göre, günah ve sorumluluğu kişiseldir ve   &&   

(273)  <    <  

(274)      

(275)      

(276)  '  < 

(277) 

(278)  kişi ana-babası dâhil bir başkasının günahından soEski Ahit’e göre

(279)  “yasak meyveyi” yemek sûre108 tutulamaz. 

(280) *C '

(281)  $-;

(282)  ( tiyle günahı ilk işleyen Havva’dır. Havva/kadın,    *   <0rumlu  %   &  ' 

(283)   ) < * 7 # %.       & &             #. Adem’i/erkeği de günaha sürüklemiştir. Bundan Bir diğer taraftan Eski Ahit’te yılana, Adem’e   $C7  (    < 

(284) 4* G    &&     dolayı Havva, Yeni Ahit’e göre insanlığın ilk günave Havva’ya “ceza” olarak verildiği belirtilen ve ak %    - > ""

(285) 

(286)   

(287)  

(288)  7       ##  H  '

(289)  ##

(290)

(291)    hının ve hâl-i hazırdaki günahının & &             esas sorumlusutardığımız özelliklerin, tamamen doğal süreçlerden dur. ibaret@8@8   88A6 28 0 olup metafizik bir açıklamaya ihtiyaç bırak'

(292) &  '

(293)  +  * E!  %'%%$ F E 22 mayacak fiziksel açıklamaları olduğu ortadadır. Aynı olayın Kur’ân’daki anlatımına baktığı-. )G1    

(294) Başta da belirttiğimiz gibi, vahiy açısından 

(295) 

(296) F " #$% # kadın ve erkek ancak birbirleriyle tam(am) olan84@ iki  

(297) hangi bir âyet ya da işaret yoktur. Aksine Kur’ân !',

(298)     & &  

(299) < %+,8 2 <2 ?H2 %B%CJ%,, “eş(it)” yarımdır. Birbirlerinin huzur ve mutluluk şeytanın vesvesesine önce Adem’in uyduğunu, is&- # 84K6

(300)  <

(301) 590  &&   

(302)  <    <   #  kaynağıdır. Vahiy, zamanı, aracısı ve günümüzde yana sürüklendiğini ve böylece yanıldığını açık bir -6 ./ /.0 2 

(303) *C '

(304)  $-;

(305)  (

(306)  "     tasnîfiN*'NID farklı da. olsa, bir   bütündür.1# 2 .    3 şekilde zikreder. Yine Adem ile Havva’nın (erkek 56%7%%  -. 908  - 6  *++(  8 %+('%+C ile kadının) şeytan tarafından beraberce kandırılVahiy zincirinin son halkası olan Kur’ân, ken""$ 128  0 4* *++B  8%I%8 dığı ve yasak meyveyi beraber yedikleri anlatılır.  disinden önceki kitapların tashîh ve kendi ifade*<17G6   

(307)  

(308) 6G Dolayısıyla Kur’ân’a%göre, insanlığın   Havva/kadın  - > ""

(309) 

(310)  tasdîk 

(311)  

(312)  7

(313)  

(314)  6.8 ?8 <8 /2  siyle edicisidir. Dolayısıyla bizim de deneme .- '+19  2

(315)   %,BC  J*IN'*(+D <2 @8@8   88A6 28 0 %,%B  8C',D!

(316) 2 5 ne ilk ne de aktüel günahının sorumlusudur. !  O >

(317) '  -0 ""2>  L

(318) 8  olarak(  bir örneğini sunmaya çalıştığımız metinlerE!  %'%%$ F E 22!G 

(319) H O$ 5:( - 6 %,NN J&I,D H)

(320)  arası okuma yöntemi, vahyin bütününü anlamak H

(321)  Öte yandan Kur’ân’a göre önemli olan günahı )G1 %,,B  8%&+ 8 yönünde bir çaba olarak değerlendirilebilir. kimin işlediği değil, günahtan tevbe edilmesidir ki,    

(322) 

(323)  ! )

(324) 4 *+8+I & <  ?G

(325)  %IJ*N  &&8 >0

(326)  6

(327) $  

(328) 

(329) F " #$% # ? 84@6

(330) 6

(331) '66 .JIJKLMN$  

(332)  ?6

(333) G908 - 6 *++(  %+,8 2 <2 ?H2 %B%CJ%,,C  & ''! () *) +,< B /  %4%'*C8 <0

(334) G 

(335)  *J&+'&&1 7

(336)  &- # 84K6

(337)  <

(338) 5908 <

(339)  *++*  8*%C'**%D2 7

(340)  G

(341)  

(342)  0

(343)     G # 

(344)  KAYNAKLAR -6 ./ /.0 62  LM2 %, 

(345)   H

(346)    

(347)   G

(348)  N*'NID .   1# 2 .   3 )4) (- . lah’ın en son=

(349)  yarattığı varlık idi” $% şeklinde bir 1 leceği düşüncesiyle ilgili olarak"H 

(350) 

(351)  bkz. Reşîd 1. Batı ve İslâm kültürlerinde ilgili tartışmalara 

(352) 

(353) 8 

(354)  6.8 2Q - 6 Kahire, *++(  8 %+('%+C  &(ND  H =."

(355)   O  hadîs rivâyet eder. Ebû Cafer Muhammed İbn Rızâ, Tefsîru’l-Menâr, 1947, I/258-260; örnek olarak bkz. H. A.56%7%%  Thompson, D.D., -. 908  &779  3 9 ) $<9!)'+.;- < =>'+? Cerîr et-Taberî(+(J%*%+  (310/922), el-Câmiu’l-Beyân Ahmed Hamdi Aksekili, “Âdem”,;2

(356) P İslâm-Türk L.L.D, Women of the Bible, U. B. Publish., ""$ 128  0 4* *++B  8%I%8 

(357) 'F>.P +.- '+& an Te’vîli Âyi’l-Kur’ân, (Thk. Hânî el-Hâc, vd.), Ansiklopedisi, Âsâr-ı 

(358)  

(359) 6G""G 0

(360) 6.8FP İlmiye Kütüphânesi Dayton, 1914, ss. 7-9; Gordon Wenham, “Ori*<17G6   H P

(361)  < <21    0

(362)    

(363)   el-Mektebetü’t-Tevfîkıyye, Kahire, 2004, İstanbul, 1941, I/78-79; S. Hayri Bolay, ginal Sin in Genesis 1-11”, Religious Studies .- '+19  Neşr., 2

(364)   %,BC  J*IN'*(+D <2 ? <   O$  :9 H

(365)  2 XXIX/214. -6 

(366) P

(367)  '/6

(368) P &%+J,** “Âdem”, DİA, İstanbul, 1988, I/359; Mustafa at the Cheltenman and Gloucester College of (  www. !  O >

(369) '  -0 - 6  %,B%  JCN'C,D E8 ?0

(370)  /28?>P'?>G  8 '6"1'/ HP 00  Erdem, Hz. Adem İlk""2>  İnsan, TDV Yay., An-L

(371) 8  Higher Education’daki konferansından. 5. Tekvin 1:26-27. Ayrıca Tevrat’ın bu ifadesine O$ 5:( - 6 %,NN J&I,D H)

(372)  3;(!: : /3908 < I /  %4*('*C8 <0

(373) G /

(374) 1  6 H  kara, 1994, s. 130 vd. churchsociety.org/churchman/.../ Cman_104_ benzer olarak “…Allah Adem’i kendi sûretinde 4_Wenham.pdf Erişim: 20.05. 2009; Bernard %,,B  8%&+ 0

(375) 

(376)  > yarattı 8OPQRS TUV / NWX YZ [U\$  şek3.8Adem, Hicr 15/28 ve 33. âyetlerde Q

(377)  “beşer” ola& <  Ramm, Orijinal Günah, (çev.: Levent Kınran), ?G

(378)  %IJ*N  &&8 >0

(379)  

(380)   

(381)   <1

(382) >H CJ*C8 >0 linde *I(JN(,'C+  rivâyet edilen hadîs için bkz.+9'+*-  Muhammed rak tanımlanırken, A’râf 7/27. âyette de6

(383) $ Havva2>

(384) P - >P Haberci Yay., İstanbul, 2006, Mub. İsmâîl Buhârî (256/869-70), el-Câmiu’s- 

(385) 0

(386) ile beraber “anne-babanız / ” şek-  ?ss. 92-109. 6

(387) 6

(388) '66 .JIJKLMN$.

(389) 

(390) 8 ?P  # 2J ].P

(391)  hammed Ahmed Halefullah (1417/1997), B / Çağrı Yay., İstanbul, 1992, İsti’zân, linde zikredilir.

(392)  *J&+'&&1 7

(393) Sahîh,  %4%'*C8 <0

(394) G <1 

(395)  1.? G

(396)  %IJ*( <1 Q

(397)  

(398)  

(399)  

(400) 0

(401) 7 Kur’an’da Anlatım Sanatı el-Fennu’l-Kasasî, Hadîsin metninde geçen he/ zamîrinin nereye 4. Tekvin 1:1-27. Ayrıca Bakara 2/30-33’e göre 7

(402) Okulu G

(403)  

(404)  0

(405)     G # 

(406) 6

(407) 8 L <1 

(408) 1>1  0

(409)   H

(410)  7

(411) "

(412) #6.82 (çev.: Şaban Karataş), Ankara Yay., râci olduğu ve dolayısıyla Allah’ın Adem’i Adem’in meleklerden

(413)  ve Hıcr 15/26-27’ye göre 

(414)   H

(415)     G

(416)  2H$    " Ankara, 2002, ss. 217-221; Muhammed ,;%'+&!-  A '+9)'+*-  >

(417) 1'1

(418) H Adem’in kendi sûretinde, diğer varlıklardan cinlerden sonra yaratıldığı sonucu çıkarılabiİkbal, The Reconstruction"H 

(419) 

(420)  of Religious Tho- 

(421) 

(422) 8 =

(423)  

(424)  6.8 2Q -6 =

(425)  .'R2

Referanslar

Benzer Belgeler

Mensuplarının gerçek mutluluğu sadece ‗Gökler Ġklimi‘nde bulup, orada yaĢayacağını ifade eden Ġncil‘in bütün satırlarına uhrevîlik ve ruhanîlik sinmiĢ

Ayette Hz. Mûsâ’ya dokuz tane mucize verildiğinden bahsedildiği halde bu mucizeler hakkında herhangi bir bilgi verilmemektedir. Çünkü Kur’ân’ın daha önce farklı

İşte bu çalışmada Kur’ân’da geçen çok anlamlı kelimelerden biri olan e-h-z fiili ve türevlerinin Türkçe meâllere ne şekilde aktarıldığı irdelenecektir. 4

278 Dolayısıyla tefsiri yapılan ayette belirsiz durumda olan yani kendisinden neyin kast edildiği anlaşılamayan konu, Şâri tarafından Kur’an’ın başka

Peygamber’in (s.a.s.) , Cibril’den öğrenmeye muhtaç olduğu âyet- ler vardı Zira O, Resûlullah’ın müşahede etmediği ahvali müşahede edi- yordu. Bize göre

Kettonlu Robert tarafından Kur’ân-ı Kerîm’in Arapçadan Latince’ye yapılan yetersiz ve gerçeği yansıtmayan çevirisi Batı dünyasının Kur’ân-ı Kerîm ’e ve

O halde Kur’ân’ı doğru anlamanın bir diğer şartı, Kur’ân hüküm ve öğretilerinin belli bir zaman veya mekâna ait olmayıp, kıyamete kadar insanlıkla devam edeceği ve

Her kabileye mensup şair kendi övünç yönlerini ve atalarının kahramanlıkla- rını sayardı. Şiir ve şairler her kabilenin kurtuluş belgesi, meşru sermayesiydi. Her dilde