• Sonuç bulunamadı

Zavallı Şehzade Camii...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Zavallı Şehzade Camii..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Zavallı Şehzade

Camii...

T7 anuni Sultan Süleyman’ın şch- zadeleri arasında Mehnıcd i* simli bir delikanlı vardı ki, diğer­ lerinden dalıa yüksek meziyetlere sahipti, bu sebeple babası onu pek severdi.

Bu şehzadenin ölümü padişahı pek üzdii, bu kederini belirtmek i- cin şiir bile yazdı; onun adına İs- tanbulda bir cami yaptırdı, bu ca­ mi asırlardanberi Şehzade Camii diye meşhurdur.

Şehzade camiini Türk mimarlı­ ğının en yüksek şahsiyeti olan K o­ ca Mimar Sinan inşa etti. Mimar Sinan bu cami hakkında «kalfalı­ ğımın eseri, der; ustalığının eseri de Süleymaniye camii, fakat en mükemmelinin Edirncdeki Selimi­ ye camii olduğunu söyler; bununla beraber Şehzade camii de muhte­ şem bîr bina ve Türk sanatının pek güzel anıtlarından biridir.

Türkler. cami, han, kervansa ■ ray, medrese gibi halka mahsus bi­ naları yaparlarken su meselesine çok ehemmiyet verirlerdi, Şehzade camiine de Topkapı sarayına mah­ sus sudan bir liilc ayrıldı. Mimar Sinan lüleyi kendi elile taktı ve sıı- yıı akıttı.

Kanunî Süleymanın ölümünden sonra tahta çıkan İkinci Selim za­ manında Haşan Ağa su yolu nazı­ rı oldu, başka verlere su yetiştir­ mek ınaksadilc Şehzade camiine Mimar Sinanuı taktığı bir lüleyi çıkardı, onun yerine yarını lüle tak tı, halbuki bu kadar su ihtiyaca yetmiyordu. Bazı şikâyetler üzeri­ ne Mimar Sinandan, vaktiie ne ka dar su verildiği soruldu; Mimar Si­ nan bir mektup yazarak doğruyu padişah divanına bildirdi; divandan İstanbul kadısına ve su yolu nazı­ rına 1585 de yazılan hükümde

Yo

ca Mimar Sinanın ifadesi zikrolun- duktan sonra şöyle denilmektedir:

... Hizmetkârların zarar ver • düklerin arz etmeğin bilfiil câri o- ian üslûp üzre câri ola deyu hattı humayunum sâdir olmuştur. Bu­ yurdum kî.... Vâsıl oldukta zikrolu nan suyu bilfiil câri olan üslûp üzre icra ettiresin.»

Yarım lüle söküldü, yerine bir lüle kondu, cami ve civan su sı­ kıntısından kurtuldu.

Aradan asırlar geçti; Şehzade ca mii ile medrese ve imaret, devletin geçirdiği buhranlara rağmen ba­ kımlı kaldı; her gün binlerce Müs lüman namaz kıldı, yüzlerce tale­ be ders okudu, yüzlerce fakir kar­ nını doyurdu.

Fakat bugün... Zavallı Şehzade camii!... Sanki dağbaşmdadır, san ki sahipsiz bîr ülkededir, sanki yi-’ kılması istenen bir eserdir, sanki bizim malımız değildir! Gittim, gör düm ve içim sızladı: Dıvarian pe­ rişan, avlusu perişan, içi perişan... dışı perişan, kubbesi perişan, het yeri perişan... Kurşunlar uçmuş veya çalınmış, sular mabedin î- çini süsleyen yazılan ve levha­ ları mahvediyor.

Ey Koca Sinan! Ey milyonlarca vakıf bırakan atalarımız! Sakın ruhlarınız bn semte nğramasın, İs­ tanbul’un hu kadar ihmale uğra­ mış olmasından muazzep olursu­ nuz.

Kadircan KAFLI Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

iki senelik arkadaşım Osman Cemal de soyadı olarak bu kaygılı ismini Seçtikten sonra artık dertten kur­ tulmadı.. Halbuki ben onuıı kaygılı olmadığı

Nakşbendi ve Safevi tarikatlarının karışımı olan Bayrami tarikatının kurucusu olan Hacı Bayram Veli Akşemsettin ve Bursalı Ömer De­ de gibi iki büyük

Kölner Sportökonomie- Kongresses; Horch / Heydel / Sierau Hrsg., (Edi- tion Sportökonomie und Sportmanagement, Bd.. riye yapılan yatırımlar, yalnızca kulüpler ve sporcularla

B U hatıralarda şiirleri, eserle­ ri üzerinde kısaca duracağım insanlardan biri de Muhip Dranas. Necip Fazı! Kısakürek. Fozıl Hüsnü Dağlarca. Nazım la Orhan

Bu mavi gözlü, hala dört yaşmdaki haline benzeyen, delifişek ve dobra kadım anlatmaya başlamadan önce açıldığa kavuşturmamız gereken bir soyadı sorunu var: Deniz

Histamin salgıladı- ğı bilinen mast hücre tümörlerinde lazer terapi tedavisinin mast hücre tümöründeki histamin sentezini inhibe edici özelliği göz önünde

Sosyal Bilgiler öğretiminde projeye dayalı öğrenme yaklaşımının uygulandığı deney grubu öğrencilerinin ve müfredatın uygulandığı kontrol grubu

Üzerinde yürüdü¤ümüz topra¤›n, t›rmand›¤›m›z da¤›n nas›l her y›l milim milim olmak üzere on, hatta yüz milyonlarca y›l boyunca nas›l yükseldi¤ini, sonra