Beykoz Konakları Bülteni

T J - S o S tf r ö

erhaba,

H er yeni yıl taze bir başlangıçtır. Yeni h e y e c a n la r sa rar b iz i... Y eni u m u tlar y e şe rtiriz . Bu d u y g u larla yeni yılınızı bir kez daha içtenlikle kutluyor; barışın, sevginin ve başarının 1998 yılı boyunca sizinle olm asını diliyoruz.

Bu arada günler, haftalar, aylar akıp geçti ve bültenimizin 10. sayısına ulaştık, bize gösterdiğiniz ilgi için ne kadar teşekkür etsek azdır. Hatırlarsınız: Beykoz Konakları'nın temelleri, yepyeni bir yaşam stilini ve ülkemizde benzerine az rastlanan sıradışı bir koru yaşamını 'hayata g e ç irm e k 1 am acıyla 1995 yılı H aziran ay ın d a atılm ıştı. Çalışmalar, planlandığı gibi hızla ilerledi ve aradan iki yıl bile geçmeden ilk konaklan sahiplerine teslim ettik. Dahası, 'ilk sakinler' Nisan aymdan itibaren Beykoz Konakları'nın kendine özgü dünyasında hayatın tadını çıkarmaya başlayacaklar. Bu nedenle hem mutlu ve gururluyuz, hem de fazlasıyla heyecanlıyız.

Leyla ÜSTEL

Beykoz Konaklan Pazarlama ve Satış Koordinatörü

At Ahırı sosyal tesislerinin yapımının büyük bir hızla sürdüğünü daha önce duyurmuştuk. Gerçekten bu işin de sonuna geldik sayılır. Şubat ayı bitm eden kapalı yüzme havuzumuzu hizmetinize açacağız. TED Vakfı İstanbul Koleji, 18 Kasım 1997'de Beykoz Konakları'nın içinde faaliyete geçti. Çocuklarımız kolejin anaokulu bölümünde ve ilköğretim okulunda, sekiz yıllık kesintisiz eğitim görecekler. Sonuçta çağdaş ve donanımlı bireyler olarak toplumumuzdaki yerlerini alacaklar. Geride bıraktığımız haftalarda bir 'ilk'e daha imza attık. Beykoz Konaklan Av Köşkü'nde "İstanbul La Magnifique" adlı kitabın yazarı Beyhan Gence Ünsal'ın yemek kursları başladı. 8 Aralık 1997 günü gerçekleştirilen ilk kursta Türk ve Fransız mutfağının değişik ve seçkin yemeklerini içeren bir menü katılımcılarla birlikte hazırlandı. Bu özgün aktivitemiz önümüzdeki aylarda da devam edecek.

Artık gelenekselleştirdiğimiz Komşular Günü kutlamamız bu kez de çok renkli, çok zevkli geçti. Değerli konuklarımızla sıcaklık dolu saatleri paylaştık.

G e le c e k sa y ım ızd a y e n id e n b u lu ş a b ilm e k d ile ğ iy le ...

Cemal Süreya’mtı Beykoz Mektupları

E v e t , Evet, B eykoz’da Oturmalı!

ir k ita p ta n söz ed e c e ğ iz b u kez... Farklı b ir k itap tan ... Adı "O nüç G ü n ü n M ektuplan." C an Y aym lan'ndan çıkmış. İçinde o n ü ç g ü n b o y u n ca aralıksız yazılmış, uzunlu-kısalı ta m o n ü ç m e k tu p y e r alıyor. H epsi d e ç o k kişisel, çok ö zel m ek tu p lar. Ve k itab ın ö n sö z ü n ü k a le m e a la n Erdal Ö z'ü n v u rg u lad ığ ı gibi h e p si b a şta n so n a "aşk dolu!"

M ek tu p ların sahibi, çağ d aş şiirim izin b ü y ü k ustası C em al Süreya... A ym z a m a n d a d e n em eleri, incelem eleri, eleştirileri ve g ü n lü k leriy le tan ıy o ru z o n u . Çevirileriyle v e b a şta P ap irü s o lm ak ü z e re çıkardığı seçkin dergileriyle de...

seslen ey im diyorum . H ava kapalı. Y ağm ur bile yağabilir. S ahada m aç var. T akım b u yıl ikinci k ü m e y e yük seld iğ i için d a h a b ir kalab alık seyirci kitlesi var. B u n u n la birlikte

Sıtkı'nın k a h v e karşıki b a h ç e y e g ö re o ld u k ç a ten h a. Bir m in ib ü s şarkısı çalıyor pikapta: "Aklıma g elm ey en başım a geldi." Çayırda y in e salıncaklar vb. A ynca b ü y ü k çadırlar kurulm uş. "Arşlardan görün," "180 m etre karlann altında balıkçılar tarafın d an b u lu n m u ş şa h a n e denizkızını görün!" vb. Ne güzel y e r şu B eykoz. H er ta raf yem yeşil."

S anatçı "O nüç G ü n ü n M e k tu p la rın ı 1972 yılı tem m u z ayında, yani h e n ü z 41 y aşın d ay k en ikinci eşi Z ühal T e k k an at'a yazm ış. T e k k an at o g ü n le rd e önem li b ir rahatsızlık geçiriyor. Tehlikeli o labilecek bir am eliyat için O k m ey d an ı H a sta n e si'n d e yatıyor.

“N e G ü zel Y er Şu B eyk o z!”

P eki b u kitabı niçin anıyom z? Kitapta y er alan m ek tu p lan niye sîzlerle paylaşm ak istiyoruz? Ç ünkü sevda sözcükleriyle d o lup taşan b u m ektupların ç o ğ u n d a aynı z a m a n d a B eykoz var... G erçek b ir "B eykozsever" o la n Cem al S üreya'nın b u se m te d u y d u ğ u tu tk u lu bağlılık var. (Ayrıca satırlar ara sın d a sık sık, C em al S ü rey a'd an d a h a B eykozlu o la n şair E rcüm en U çarı v e şiirim izin bir b a ş k a ustası Fazıl H ü sn ü D ağlarca'ya rastlıyoruz.)

A slında g erç e k bir "göçebe" o la n Süreya, o g ü n le rd e K adıköy M ü h ü rd ar'd a oturuyor. A n cak aklı sev d iğ in d e. Aklı "sevdiği ile birlikte sevdiği" B eykoz'da... S o n u çta h e r fırsatta oraya k o şu y o r. B ık m ad an u s a n m a d a n o ra d a n yazıyor!

B ak ın 16 T em m uz 1972'de g ö n d e rd iğ i m e k tu b u n d a n e le r sö y lü y o r şair (Ç o k u z u n b ir m e k tu p bu. Bir d u y g u seli. İçtenlik yüklü. B eykoz dolu):

"Z ühal'im e B e y k o z 'd a n y azıy o ru m b u g ü n de. Saat 14.30. Sıtkı'nın orda, e n uçta o tu ru y o ru m . (...) Sana iki satır y azarak b ir d e B ey k o z'd an

"13 Yıl S on ra S u rd a yız!"

Bir b a şk a m ek tu p ... Z ühal T ek k an at'm am eliyatının b eşin ci g ü n ü n d e yine B ey k o z'd an yazılm ış. "İşte y in e Beykoz" diye başlıyor. Y ine Sıtkı'nın k a h v e sin d e Süreya. H ava y in e ço k güzel, hafif b ir esinti var. M ek tu b u n so n ların a d o ğ ru sa n atçın ın B ey k o z tu tk u s u n u n ad eta d o ru ğ a çıktığını görüyoruz:

"... Evet, evet, B ey k o z'd a oturm alı. İlerd e g elip b u ray a yerleşm eli. B üyük v e h e r o lan ağ ı b u lu n a n b ir ev, b a h ç e , k ü ç ü k b ir arab a. Yapıtları b u ra d a yazm alı, arab ay la B oğaz K ö p rü sü 'n ü g e ç e re k y ay m ev lerin e götürm eli. B u n a varsın, değil mi? 13 yıl so n ra h u rdayız. Y aşarsak tabii. M em o 16 y a şın d a o lu r o zam an, çayırda to p ko ştu ru r, b isik lete biner."

C e m a l S ü r e y a 'n ın b u m e k tu p ta k i d ile ğ i fa z la s ıy la g e r ç e k le ş ti. Ş air o n ü ç y ıl d e ğ il, ta m o n s e k iz y ıl d a h a y a ş a d ı ( Ö lü m ü : 9 O c a k 1990). N e v a r k i, B e y k o z d ü ş le r i g e r ç e k le ş m e d i. S e v d iğ i k a d ın a m e liy a tta n s a ğ lığ ın a k a v u ş m u ş o la r a k ç ık tıy s a d a , b i r s ü r e s o n r a a y rıld ıla r. Y a n i B e y k o z 'a y e r le ş e m e d ile r . S ü re y a h e r ş e y e k a r ş ın B e y k o z 'd a n k o p m a d ı. H e r f ır s a tta s o lu ğ u o r a d a a ld ı... S o n u ç ta , S ü re y a 'n ın ik in c i e ş i Z ü h a l T e k k a n a t'a y a z d ığ ı sa tırla r, s e v m e y i b i l e n b ir ş a ir in , s e v g is in i m ü th iş b ir d o ğ a llık la ifa d e e d e b ilm e y e t e n e ğ i n i n b e n z e r s iz ö r n e k l e r i o la r a k r f ıe k tu p e d e b iy a tım ız d a k i s ır a d ış ı y e r in i a ld ı.

Sene bitti, B eykoz K o n a k la n ’nda

h areket devam ediyor!

Yeni y ı l ı n h e y e c a n ı herkesi sardı.

E tkinliklerin ardı arkası kesilmiyor.

'98'e m erh aba!

J

ir yılı d a h a g erid e bıraktık. 2000'e yan lızca 2 yıl kaldı. Şaka değil, s a d e c e yüzyıl değil b in yıl d eviriyoruz. K aç n esil şah it o lu r b ö y lesin e ön em li b ir değişim e. D ü n y a artık h e r y ö n ü y le b a m b a şk a b ir z am an dilim ine geçiyor. Eh, biz b u d eğ işim e eski d eğ erlerim izi u n u tm a d a n a y a k u y d u rm a k için e lim iz d e n g e le n i y a p ıy o ru z. 2000 yılına g ire rk e n B ey k o z K o n a k la rın d a d a h a y at g e rç e k a n la m d a b aşlam ış olacak. G eri s a y ı m b i t m e k ü z e r e . 1 9 0 0 'l ü s o n 2 y ı l ı iy i h a t ı r l a n a c a k g i b i g e ç i r m e n i z d i l e ğ i y l e . . . Y e n i y ı l ı n ı z k u t l u o l s u n

K o m şu k o m şu y a k a vu ştu !

e y k o z K o n a k la rı'n a e s k i İs ta n b u l k ü ltü r ü n ü ta ş ırk e n , ö z le n e n d o stlu k la rı, sıc a k k o m ş u lu k ilişkilerini b u k ü ltü rü n b ir p a rç a sı o la ra k d ü şle d ik h e p ... D ü n y a K o m şu lar G ü n ü b u n e d e n le bizim için ç o k şey ifad e ediyor. K asım ayının ü ç ü n c ü P a z a n o larak ilan ed ile n b u g ü n , g id erek u z a k la ştığ ım ız k o m ş u lu k k ü ltü r ü n ü g e le n e k s e l h a le g e tirm e k a m a c ıy la , g e ç tiğ im iz s e n e ilk k e z T ü rk iy e 'd e k u tlan m ay a b aşlan d ı. Fikir hızla y u rt d ışın d a d a b e ğ e n i to p la d ı. B ey k o z K onakları, g e ç e n yıl d ü z e n le d iğ i e ğ le n c e li k u tla m a y la b u fik re sa h ip ç ık a n la rın b a ş ın d a g e liy o rd u . B u yıl 16 K asım P a z a r G ü n ü B e y k o z K o n a k la rı'n d a D ü n y a K o m şu la r G ü n ü 'n ü n İk in cisin i k u tla d ık . K o m şu larıy la b e ra b e r olm ak, sıcak, d o stç a v ak it g eçirm ek için b ir araya g elen ler; çeşitli o yunlarla, Tavla T urnuvası, B ilard o G österisi, Lezzet Y arışm ası gibi ak tiv itelerle e ğ le n c e li sa a tle r y aşad ılar. Lezzet y arışm am ızd a yiyeceklerin içindeki m alzem eleri d o ğ m tah m in e d e n N ursuna M em ecan v e N ur Ger, ö d ü ller kazandılar.

Senede b ir gün, s iz e ve b iz e özgün...

Yeni Yıl P a r tim iz h a rik a y d ı.

/I

z şey y a p m a d ık b u sen e. B ir y e n iy e a d ım attık. A m a b u y o rg u n lu ğ a d e ğ d i d o ğ ru su . Ç ü n k ü , /7 y y e p y e n i b ir y a şa m anlayışı ç ık ard ık ortay a. Ve ç ü n k ü o rtay a çık an lar, b iz e p e k ç o k y e n iy e

b a şla m a k için c e s a re t verdi. T abii y in e sizlerle b a şla m a k için... K o sk o ca b ir se n e y i g e rid e b ıra k ırk en , s o n u ç la n a n ilkleri v e y e n i b aşlan g ıçları birlik te k u tlad ık . 18 A ralık 'd a Av K ö şk ü 'n d e d ü ze n le d iğ im iz Y en i Yıl P artim izd e sizlerle b u lu ştu k , c o şk u d o lu sa a tle r y aşad ık . Y en i p ro jeler, y e n i um u tlar, y en i h e y e c a n lar, y e n i b ir yıl için k a d e h k ald ırd ık . H e p im iz in şerefine!

Türk film le rin d e 'nihayet m u c ize ' g e rç e k le şiy o r!

/

o n b irk a ç y ıldır T ü rk Film leri g ö zle g ö rü lü r b ir atağ a kalktı. Eşkiya, H am am gibi b a şa rıd a n b aşarıy a k o ş a n film lerin a rd ın d a n , g ö ste rim e g ire n g ü ç lü b ir a d a y d a h a var. S p o n so rlu ğ u n u B eykoz K onaklan'nın gerçekleştirdiği 'N ihavent M ucize' filmi y o ğ u n b ir ilgi topladı. Y önetm enliğini A tıf Y ılm az'ın y ap tığ ı v e başro llerin i T ü rk a n Şoray, Beyaz, H alu k B ilginer v e Lale M a n su r'u n paylaştığı film e le ştirm e n le rce b aşarılı b ir k o m e d i o la ra k d eğ erlen d iriliy o r. Sinem am ızı k u tlu y o ru z. B ey k o z K onakları, b aşa rıy a ad ay film leri d e ste k le m e y e d e v a m e d e c e k .

E tk in lik lerim ize b ir y e n is i d a h a eklendi. Yem ek K u r s la r ı...

Ç/y

aşırm ayın, B e y h a n G e n c e Ü n s a lin F ra n sa 'd a b a sıla n k itab ı "İstanbul La M agnifique" öyle b ü y ü k

ı /

ilgi g ö rd ü ki, o n u B ey k o z K o n ak ları'n a ç a ğ ırm a d a n e d e m e d ik . O d a bizi k ırm a d ı v e b ö y le c e m ü th iş b ir etk in liğ e d a h a a d ım atm ış o ld u k . B e y h a n G e n c e Ü nsal, b u n d a n b ö y le a y d a b ir k e z Av K ö şk ü 'n d e b ize y e m e k k u rsları v e recek . T ü rk v e F ransız m u tfa ğ ın d a n d eğ işik y e m e k le ri iç e re n m e n ü le r y a ra ta rak Av K ö şk ü 'n ü n tarihi o rta m ın d a tatm ak , san ırız h e p im iz için farklı b ir d e n e y im olacak, ilk ra n d e v u m u z 12 O c a k P a zartesi g ü n ü . A m an b ir k e n a ra n o t edin!

R o ta r y K lü bü 'ne b izd e n d e s te k

J

o tary K lübü g e le n e k se l yıl s o n u to p lan tısı 14 A ralık g ü n ü Lütfü K ırdar S por S a lo n u 'n d a gerçekleştirildi. 8 yıllık eğ itim e d e ste k am acıyla tü m ü y e le rin b ir aray a g e ld ik leri R otary T o p la n tısı’n ın s p o n s o rlu ğ u n u B ey k o z K o n ak ları ü stlen d i.

Tatlı b ir b a y ra m tela şın ın ardın dan ...

sk ile rd e n g e le n g ü zel g elen e k le rim izi e sk id e b ıra k m a d a n yaşam ak , B ey k o z K o n a k la n 'n ın a n a h e d e fle rin d e n d i. Y ine b ö y le si b ir g e le n e ğ i geçtiğim iz g ü n le rd e y aşad ık . Bir Ş ek er B ayram ı'nı d a h a g e rid e b ıraktık. G eçm iş b ay ra m ın ız ı k u tla rk e n , g e le c e k b a y ram ların ızı d o lu d o lu y aşam an ızı diliyoruz.

Beykoz Konakları İstanbul'da “konak” kültürünü

yeniden yaşatm akla kalmadı, Osmanlı geleneğinde

konak temasını işleyen bir de kitap hazırladı.

B e y k o z K o n a k l a r ı , ö z ü n d e ,

g ü n ü m ü z ü n

e n

m o d e r n

g e r e k s i n i m l e r i n e c eva p v er en ve

s e r v i s d o n a n ı m ı a ç ı s ı n d a n

k u s u r s u z o l a n b i r y e r l e ş i m

a l a n ı . . . O l u ş t u r u l a n ç a ğ d a ş

y a ş a m ı n y a n ı s ı r a B e y k o z

K o n a k l a r ı ' n d a

a s ı r l a r

ö n c e s i n i n i z l e r i n i g ö r m e k

d e m ü m k ü n . .. B i l i n e n ş u

ki, s a h i p ç ı k t ı ğ ı ‘k o n a k ’

k ü l t ü r ü n ü n ö z e l l i k l e r i n i

t a ş ı y a n ve ' k o n a k ' i s m i n i

h a k e d e r e k k u l l a n a n t e k

y e r B e y k o z K o n a k l a r ı . B u n u n e n

b e l i r g i n ö r n e k l e r i , y ü z y ı l l a r d ı r a y a k t a

d u r a n T a r i h i A v K ö ş k ü v e a t a h ı r l a r ı . ..

D ö n e m i n i n s o s y a l y a ş a m ı n ı y a n s ı t a n ' k o n a k '

k ü l t ü r ü n ü n b i r p a r ç a s ı o l a n A v K ö ş k ü ve a t a h ı r l a r ı ,

B e y k o z K o n a k l a r ı t a r a f ı n d a n , ö ze ll ik ler i k o r u n a r a k restore

e d i l d i v e k u l l a n ı m a s u n u l d u . D i ğ e r y a n d a n , h e m

o l u ş t u r d u ğ u s o s y a l çevre h e m de dış m e k a n d ü z e n l e m e l e r i ,

k o n a k l a r ı n ı n boyutl arı, sokak, cephesi ile m a n z a r a l ı b ah ç e

c e p h e s i a r a s ı n d a k i k ar şı tlı k, g i b i m i m a r i ö z e l l i k l e r i y l e ,

B e y k o z K o n a k l a r ı t a r i h i b i r k ü l t ü r ü y e n i d e n y e ş e r t t i .

O s m a n l ı İ m p a r a t o r l u ğ u ' n u n b ü y ü k k e n t l e r i n d e g e l i ş e n ve

T ü r k - l s l a m k ü l t ü r ü n ü n b i r ü r ü n ü o l a n k o n a k l a r , eşi

o l m a y a n b i r k e n t s e l y a ş a m t a r z ı n ı t e m s i l e d e r .

B e y k o z K o n a k l a r ı da, g ü n ü m ü z e u y a r l a n m ı ş o l a n b u eş si z

k e n t s e l y a ş a m t a r z ı y l a ve " O s m a n l ı g e l e n e ğ i n d e k o n a k "

t e m a s ı n ı i ş l e y e n k i t a b ı y l a ' k o n a k ' k ü l t ü r ü n e s a h i p ç ı kt ı.

G er ç ek te bu k ü l t ü r ü y a n s ı t m a y a n y e r l e r i ç i n d a h i ' k o n a k '

s ö z c ü ğ ü b i l i n ç s i z c e k u l l a n ı l ı r . A n c a k , b u g ü n artık,

y o k o l m a y a y ü z t u t m u ş o l a n ' k o n a k ' k ü l t ü r ü , B e y k o z

K o n a k l a r ı ' n d a y e n i d e n ve g e r ç e k a n l a m ı y l a h a y a t b u l d u .

A ş a ğ ı d a B e y k o z K o n a k l a r ı ' n m ,

k o n u y l a

i l g i l i

a r a ş t ı r m a l a r ı n ı n y e r a l d ı ğ ı " K o n a k B o o k " a d l ı k i t a p t a n

a l ı n t ı l a r b u l a c a k s ı n ı z .

" G e le n e k s e l T ü rk k o n u tu n u n e v rim i k o n a k la d o r u ğ a u la ş m ış v e s o n b u lm u ş tu r . K o n a k la r im p a r a to r lu ğ u n h e r y e r in d e y a y g ın d ı, f a k a t b iz b u ç a lış m a d a , İ s ta n b u l'd a ç o k r a s tla n a n v e y e rle ş ik b ir tip o lo ji o la n k e n ts e l k o n a k ü z e r in d e o d a k la n ıy o ru z . B u g ü n e d e k , b u y a p ı t i p i n i n h a k e t t i ğ i ilg iy i g ö r m e d i ğ i n i d ü ş ü n ü y o r u z . Ç o ğ u a ra ştırırm a cı, k o n a k k e lim e sin i İn g iliz c e y e "m an sio n " o la ra k ç e v ir m iş tir . B iz c e b u y a n lış tır , ç ü n k ü k o n a k y e r e l b ir m im a ri tip o lo jin in ö z e l a d ıd ır ve y a b a n c ı d ille rd e k i m e tin le rd e d e "konak" o la ra k g e çm elid ir. "M ansion" ise b a şk a b ir m im ari tip o lo jiy i belirtir, fa rk lı b ir k ü ltü r ü n ü r ü n ü d ü r."

"B u g ü n k ırk y a ş ın ın ü z e r in d e k i İs ta n b u llu la rın ç o ğ u , h a y a tla rın ın b i r d ö n e m in d e k o n a k y a ş a m ın a ta n ık o lm u ş tu r . O y s a b u e şsiz m im a ri tip o lo jin in ö rn e k le r in i a rtık s a d e c e e s k i fo to ğ ra fla rın d a n , y a d a b u n la r ı z a m a n ın d a b e lg e le m iş a r a ş tır m a c ıla r ın d e ğ e r li ç a lış m a la rın d a n in c e le y e b iliy o ru z . H âlâ a y a k ta d u r a n a z sa y ıd a k i ö r n e k ise a c ın a c a k b ir d u r u m d a . B azı m e r a k lı in s a n la r e s k i b ir e v i re s to re e d ip iç in d e y a şa y a b iliy o rla r, a m a k o n a k la r ç o k b ü y ü k o l d u k l a r ı iç in v e d e k e n t i n te r c i h e d i l m e y e n k e s i m l e r i n d e b u l u n d u k l a r ı i ç i n b ö y l e b i r ş a n s l a r ı h i ç o l m a m ı ş . İ k in c i D ü n y a S a v a ş ı'n d a n s o n r a k i d ö n e m d e k o n a k la r b a k ım s ız k a la ra k g ittik ç e h a r a p o ld u . T ü rk iy e 'n in m o d e r n le ş m e s ü re c in d e , b a h ç e li k o n a k la r ın b e lird iğ i e s k i k e n t d o k u s u y o ğ u n a p a r tm a n b lo k la rıy la istila e d ild i. K o n a k la r d a b a ğ ım s ız b ö lü m le r h a lin d e b i r ç o k f a k ir a ile y e k ir a y a v e r ild i. K o n a k ö r n e k l e r i n i n a y a k ta k a la b ild iğ i k e n t i n e sa s u la ş ım a r t e r l e r i n d e n u z a k ta k i b ö lg e le r v a ro ş la ra d ö n ü ş tü ."

"Köşk" F arsça k ö k e n lid ir v e "kiosk" o larak b a tı dillerine d e geçm iştir. K ö ş k s a ra y b a h ç e le r in d e v e y a b a ğ la rd a g ö r ü le n , ç o ğ u n lu k la te k h a c im li b a h ç e p a v y o n la r ın a v e r ile n a d d ır, a m a İs ta n b u l a ğ z ın d a

b ü y ü k b a h ç e iç in d e k i y azlık e v le re k o n a k k a d a r b ü y ü k d e olsalar, k ö ş k d e n m iş tir . D ild e k i b u a n la m k a y m a s ı, İ s t a n b u l 'u n A sya y a k a s ın d a k i s a y f iy e le r in g e liş m e s iy le o r ta y a ç ık m ış tır. 1 9 'u n c u y ü z y ıld a z e n g in a ile le r b ü tü n y a z s e z o n u n u y o ğ u n v e k a la b a lık k e n td e n u z a k ta , se rin ve h a v a d a r y e rd e g e ç irm e y e b a şla d ık la rın d a , b a h ç e p a v y o n la rı d a b a tı ta k lid i g ö s te riş li m a lik a n e le r e d ö n ü ş tü . K ö ş k a d ı, b ir ta r a f ta n d a , s ır a d a n b ir e v d e v e y a b i r k o n a k ta r a s t l a n m a y a n s ü s l ü b i r g ü z e l l i ğ i ç a ğ r ı ş t ı r m a k t a d ı r . B u k ö ş k le rin İ s ta n b u l'u n k a ra k te ris tik y a p ı tip i s a n ılm a s ı y a y g ın b ir h a ta d ır. G e rç e k te k ö ş k le r İs ta n b u l'u n b a tılıla şm ış ç e h re s in i v e z a n a a t ç ı g e l e n e ğ i n d e n b i r k o p u ş u y a n s ı t m a k t a d ı r . " "K ent k o n a k la rın ın g e ç d ö n e m O sm a n lı to p lu m u n d a ö z e l b ir ro lü vardı. Bu k o n a k la r y ak ın çev relerin in sosyal m erk ezi k o n u m u n d a y d ı. Biri d iğ e rin d e n iki v ey a ü ç s o k a k ö te d e , z e n g in b ir aileyi b a rın d ıra n b i r k o n a k m u h a k k a k b u l u n u r d u . B u a i l e n i n v e k o n a ğ ı n ı n , m a h a l l e n i n y a ş a m ı ü z e r i n d e b ü y ü k b i r e t k i s i v a r d ı . B u k o n a k la r ın b ü y ü k lü ğ ü s a h ib in in z e n g in liğ in e , p o litik g ü c ü n e g ö r e d e ğ iş ir d i. K o n a k la r ın b a z ıla r ı s a r a y ö lç e ğ in e u la ş ır k e n , m ü te v a z i k o n a k l a r İ s t a n b u l 'd a ç o k r a s tla n a n b ir e v tip iy d i." A n c a k C u m h u riy e t d ö n e m in d e tam a n la m ıy la g e rç e k le ş tirile b ile n b a tılıla ş m a 1 8 'in c i y ü z y ılın ilk y a r ıs ın d a n b e r i i m p a r a to r lu ğ u n g ü n d e m in d e y d i v e çeşitli k u ru m la rd a d e n e n e n re fo rm la rla y a p ısa l b i r d ö n ü ş ü m a d ı m a d ı m y e r l e ş t i r i l m e y e ç a l ı ş ı l ı y o r d u . B a tıy a k a rş ı ilg i v e ö z le m d a h a e n b a ş t a n s o s y a l v e k ü ltü r e l y a şa m ı d a e tk ile d i. 1 9 'u n c u y ü z y ıld a İs ta n b u l, y a b a n c ı m im a rla rın g id e r e k a r ta n e tk in liğ in e s a h n e o ld u . K o n a k la rı y a r a ta n u s ta la r, b a tılı a k a d e m ik e ğ itim d e n g e le n m im a rla rın iş ç ile ri k o n u m u n a d ü ş t ü l e r , o n l a r ı n e s t e t i k ö n y a r g ı l a r ı n ı i n ş a e t t i l e r . M im a rla r ise e s k ile r in ö z g ü r y a r a tıc ılığ ın a h e p h a y r a n k a ld ıla r, a m a o n l a r g ib i t a s a r l a m a y a h i ç b i r z a m a n k a l k ı ş m a d ı l a r .

B E Y K O Z

S Ö Z L Ü Ğ Ü

Beykoz Denince...

Beykoz Dalyanı

“K ı l ı ç B a l ı k l a r ı T e m b e l d i r ! ”

nceki sayılanınızda d a belirtildiği gibi, Beykoz tarih boyunca h e m e n h e r z a m a n İs ta n b u l b a lık ç ılığ ın ın v a z g e ç ilm ez m e rk e z le rin d e n b iri o ld u . S em tte y a ş a y a n la rın b ü y ü k b ö lü m ü geçim lerini balıkçılıkla sağladı.

En yakın tanım ıyla, geçici balıkları avlam ak am acıyla k u lla n ıla n sa b it b ir a ğ d ü z e n e ğ i d e m e k o la n d a ly a n la r d e n iz in kıyıya y a k ın k e sim le rin d e y e r alır v e d e n iz e "U" ş e k lin d e ç a k ılm ış k a z ık la r ın a r a s ın a a ğ g e r ilm e s iy le k u r u lu r d u .

Dalyancılık aslında sanıldığı k ad ar kolay bir iş değildir. Aksine zahm etli ve m aliyeti y ü k sek b ir avlanm a biçimidir. Ç ünkü kurulm ası, idare edilm esi v e m e v s im s o n a e r d i ğ i n d e s ö k ü l m e s i b ü y ü k e m e k i s t e r .

S ek sen yıl ö n c e s in e k a d a r İsta n b u l'd a A dalar, M arm ara D enizi ve B oğazlar'da elliyi aşk ın dalyan b u lu n u y o rd u . B un lard an e n eskisi B eykoz D alyanı'ydı.

G ezi edebiyatı tü rü n ü n ilk b ü y ü k ismi Evliya Ç elebi'den, B eykoz'daki dalyanda daha 17. yüzyılda, B oğaz'da u zu n yıllardan b u yana görem ediğim iz kılıç b alığı avı y ap ıld ığ ın ı ö ğ re n iy o ru z . Ç elebi, z e n g in ayrıntılar, ilginç gözlem ler v e ince bir mizahla dolu o n ciltlik Seyahatnam esi'nin bir yerinde, b o y u iki m etrey i b u la n kılıç b alık ların ın y a k alan m a ö y k ü sü n ü k e n d in e

ö zgü diliyle ç o k g ü zel anlatır:

“... D ery ad a b eş-altı k a d a r g em i direğini b irb irin e b ağ lay ıp dery ay a dikm işler. D irek lerd en b irin in ta te p e sin d e k i k a d e h te bir ad am g ö zcü lü k eder. K aradeniz'den g elen kılıç balıkları b u lim ana girip y ü zerk en direğin te p e sin d e k i a d am elin d ek i taşı kılıç balıklarının art tarafına deryaya atar. Taş “dum !” diye d ü ş ü n c e zavallı b a lık lar ağların ağ z ın d a n içeri girerler. G özcü direk b aşın d an “Al a!” diye bağırır. Balıkçılar ağlann ağzını kaparlar. İçerde kalan kılıç balıklarını harbi (tüfek tem izlem ek için kullanılan dem ir y a da ağ aç çu b u k ) ve tok m ak larla te le f ederler.

Kılıç b alık ları, ta şıd ık la rı k ılıcın sila h k ıy m e tin e d e ğ m e z , te m b e l b alık lard ır. B u ru n la rın d a k i kılıç ağ lara tak ıld ı m ı k ım ıld a m a y a m ecal bulam azlar.

Kılıç balığı sarım saklı v e sirkeli ta ra to r ile pişirilirse g a y et nefis bir n im et olur!..”

B ey k o z'd a b u g ü n d e d aly an var. A ncak b alık avlam a te k n ik lerin in h ızla d e ğ işm e si, k ıy ılard ak i y e rle şim y o ğ u n lu ğ u v e d e n iz kirliliği gibi n e d e n le rle d a ly a n la rın v erim liliği g ü n d e n g ü n e azalıyor. E n ön em lisi, B o ğ az'd a değil iki m etrelik, ço k d a h a k ü ç ü k b ir kılıç b alığ ın a rastlam ak b ile artık b ir m ucize an lam ın a geliyor!

B e y k o z D e r i v e K u n d u r a F a b r i k a s ı

ü z d o k s a n y ıllık g e le n e k ... B e y k o z 'u n p a ç a s ın d a n k a y m a ğ ın a , k a l k a n b a l ı ğ ı n d a n m e m b a s u la r ın a , " B e y k o z işi" o l a r a k a n ı l a n c a m e ş y a l a r ı n d a n d a ly a n la rın a , b a s to n u n d a n c e v iz in e v a rın c a y a k a d a r p e k ç o k a la n d a fa rk lı b ir y e ri, h a k lı b ir ü n ü v a r. Ayrıca ü lk e m iz d e d eri v e a y ak k ab ı ü retim in in bilim sel a n la m d a ilk k e z y a p ıld ığ ı y ö re o lm a ü n v a m d a y in e B e y k o z 'u n ...

O sm a n lı d ö n e m in d e d e ric iliğ in h e r z a m a n ö z e l b ir ö n e m ta şıd ığ ı b i l i n e n b ir g e r ç e k . Ö y le k i, b u y ö n d e k i ç a lış m a la r F a tih S u lta n M e h m e t'le b irlik te b a ş la d ı. O r d u n u n a y a k k a b ı, ç iz m e v e a t ta k ım la rı g ib i ih tiy a ç la rın ın k a rş ıla n m a s ı iç in d a h a o g ü n le r d e d e ri ü r e tim in e g eç ild i.

A m a ileriy e d ö n ü k ilk k a p s a m lı a d ım 19. y ü z y ıl b a ş la rın d a atıldı. 1805 yılında, B e y k o z 'd a H ü n k â r İskelesi B u rn u ile Selvi B u rn u arasın d a y e r a la n g e n iş d ü z lü k le r d e b ir d e b b a ğ h a n e k u ru ld u . K eçi, k o y u n v e sığ ırlar b u ra d a to p la n d ı. İlkel y ö n te m le rle d e olsa, k e sile n h a y v a n la rın d e r ile r in in ta b a k la n m a s ın a b a ş la n d ı. Su k a y n a k la r ın ın y a k ın ın d a k i te sis g id e r e k g elişti.

v e rd i. B e y k o z f a b r ik a s ın d a ü r e tile n a s k e r i k u n d u r a , ç iz m e , k o ş u m ta k ım la r ı, p a la s k a v e k ü t ü k l ü k l e r 1856 y ılın d a U lu s la r a r a s ı P a ris F u a r ı'n d a te ş h ir e d ild i. 1864 y ılın a g e lin d iğ in d e -ç e v re s o r u n la r ı o g ü n le rd e d e g ü n d e m d e o lm alı ki- d o ğ a y ı k irlettiğ i g e re k ç e siy le tesisin fa a liy e tin e b ir s ü re a ra v e rild i. S u lta n A b d ü la z iz , g e re k li ö n le m le rin a lın ıp fa b rik a n ın y e n id e n a ç ılm a sın ı s a ğ la d ı v e işin b a ş ın a d e n e y im li b ir m ira la y ı g e tird i. G ü n lü k k u n d u r a ü re tim i k ısa z a m a n d a 300 çifte y ü k se ld i. K alite v e ç e şit z e n g in le şti. S o n u ç ta , fa b rik a n ın ü rü n le ri 1887 U lu s la r a r a s ı V iy a n a F u a r ı 'n d a a ltın m a d a ly a ile ö d ü l l e n d i r i l d i .

C u m h u r iy e t d ö n e m i n d e k u r u l a n S ü m e r b a n k B e y k o z D e r i v e K u n d u ra F a b r ik a s ı'n m te m e lin i o lu ş tu r a n te s is te , ilk g ü n le r d e n b u y a n a ü r e tile n a y a k k a b ıla r d a n o lu ş a n ç o k z e n g in b ir k o le k s iy o n var. Y ak laşık 190 yıllık a y a k k a b ı g e le n e ğ in in te k n ik v e tasarım b a k ım ın d a n g e ç ir d iğ i e v r e le r i b ü t ü n y ö n le r iy le y a n s ıta n , g ö r ü lm e y e d e ğ e r b ir b irik im b u .

B e y k o z D e ri v e K u n d u ra F a b rik a sı ta rih i d e ğ e r in in y a n ı sıra, b ir b a k ım a b u s a n a y i d a lın ın o k u lu o la r a k d a a y rı b ir ö n e m ta ş ıy o r. Ç ü n k ü o r a d a n y e tiş e n p e k ç o k u s ta , d e n e y im le r in i y e n i k u ş a k la r a a k ta r d ı v e a y a k k a b ı s e k t ö r ü n ü n g e liş im in d e e tk in b ir ro l o y n a d ı. 1827 yılı fa b rik a için a d e ta b ir d ö n ü m n o k ta s ı o ld u . 2. M a h m u d

ta ra fın d a n y e n i k u ru la n A sakir-i M a n su re -i M u h a m m e d iy e o r d u s u n u n ih tiy açların ın k a rşılan ab ilm esi am acıyla b ir d izi atılım y apıldı. Ö n celik le A v r u p a 'd a n b u h a r m a k in e le r i g e tir ild i v e d e v r e y e s o k u ld u . T e k n o lo jik y e n ile n m e n in s o n u ç la rı ç o k g e ç m e d e n m e y v e le rin i

BE Y K O Z

N e v a r ki, s o n h a fta la rd a fa b rik a d a b ü y ü k b ir g e rilim y a şa n ıy o r. D o k u z y ü z ü a ş k ın ç a lış a n te d ir g in lik iç in d e . B u n u n n e d e n i, Ç ev re B akanlığı'nm fabrika için k a p a tm a k ararı alm ası. İşçiler, işsiz k alm alarm a v e p i y a s a d a b i r ü r e t i m b o ş l u ğ u n a y o l a ç a c a k b u k a r a r ı n k a ld ır ılm a s ın ı s a ğ la m a k a m a c ıy la d ir e n iş le r in i s ü r d ü r ü y o r la r .

KONAKLARI!" T E P E G R U B U

B e y k o z T a n ı t ı m O f i s i : T e p e G r u b u B e y k o z K o n a k l a r ı l l T ş Â A T Paşabahçe-İstanbul Tel : (0 216) 413 82 90 (Pbx-9hat) Faks : (0 216) 413 73 96

erhaba,

N isan ve Mayıs a y la rı b o y u n c a , Beykoz Konakları yine hareketli gönler yaşadı. Art arda gerçekleştirdiğimiz aktirviıeler büyük ilgi gördü. Örneğin Dünya Dans Günü, ülkemizde belki de ilk kez böylesine coşkuyla kutlandı. Özellikle dans yarışmamız adlabildiğine renkli geçti. Tam ani Samıyla b ir şölen yaşadık.

Bu arada, yomekkurslarımız bütün hızıyla süıiyor. Türk kadınları Fransız mutfağnnm. Fransız kadmlan Türk mutfağının tüm inceliklerini öğreniyorlar ^ .e yepyeni lezzetlerle tanışm anın m utluluğunu yaşıyorlar.

Anneler Günü?nü de unutm adık elbette. Önceki yıllarda olduğu gibi, y in e çdk farklı bir program hazırladık. Dostlarımızla birlikte sıcak, anlamlı " w renkli saatler yaşadık.

Beykoz Kumalıları olarak Mayıs ayının s o n günlerinde CNR’ın düzenlediği Işyreri-Konut Fuarı’n a katıldık. Standımıız ziyaretçilerden büyük ilgi göre iü .

Leyla ÜSTEL ÇAĞATAY

Beykoz Konaklan Pazarlama ve Satış Koordinatörü

H aziran ayı içinde Beykoz Konakları At A hırı’nm açılışıyla benzersiz bir gün yaşadık. 19 Haziran’da At Ahırı’nın kapılarını açmasıyla birlikte, Beykoz'un tarihi esintileri günümüze yansıdı. 21 H aziran’da h er yıl olduğu gibi Babalar G ünü’nü kutladık. Bizim için ayın en önem li günü ise 27 H aziran'dı... Çünkü ülkemizin eğitimine yıllardır hizmet veren Türk Eğitim Derneği'nin Beykoz K onakları arazisi içinde y er alan "İstanbul Koleji Kampüsü"nün temeli, Cumhurbaşkanımız sayın Süleyman Demirel tarafından atıldı. Böylece "20.000 TED'li ile 2000'lere" düşüncesiyle, TED m isy o n u n a y e n i b ir h a lk a d a h a e k le n m iş o ld u . Hemen ardından, 28 Haziran günü müthiş bir bilardo turnuvası bizleri bekliyordu. Sadece davetlilerin izlediği bu turnuvaya iki dev oyuncu, dünya şampiyonları Ludo Dielis ve Semih Saygıner de katıldı.

İlginç aktivitelerimizde birlikte olabilmek ve gelecek sayımızda buluşabilm ek dileğiyle...

ıl 1914... Avrupa, dünya savaşımın) eşiğindeyken Türkiye'de yeni bir merak başladı: Bilardo. İlk bilardo salonu aynı yıl İstanbul’da, Luxemburg adıyla açıldı. İlk meraklılar, Beyoğlu Ağa Camii’nin yanında bulunan v e dört katlı olan bu salonu ellerinde istekalarıyla hemen doldurdular. Bunlar daha çok İstanbul’da yaşayan azınlıklar ve paşa çocuklarıydı. Zamanın bilardo ustalan Aleko, Niko. Eczacı Hasan Bey, Serkis Necmi Bey hep Luxemburg’tan yetişti. Ama Türk bilardoculuğumun o dönemlerdeki en büyük ismi, yine Luxemburg’un masalarında deneyim kazanan Platin (Doğan) Usta oldu.

“Bilardo bir akıl 1 oyunudur.. Geometrik bir oyundun-.” diyordu Platin Usta. Çok geçmeden adeta bir bilardo yıldızı olarak ıpardadı. Türkiye şampiyonluğunu elde etti. Ülkemizdeki ilk bilardo masasım yapan Napolyon’un yanma girerek, Elektrikli ve rutubetten etkilenmeyen bilardo masasını üretti. Böyle bir işe kalkışmasının altında yatan asal neden, Luxemburg’taki masalarına salonun rutubetinden etkilenmesi ve oyunun tadını kaçırmasıydi!

BİR BİLARDO VİRTÜÖZÜ: SEMİH SAYGINER

Bilardo ilerleyen i «Harda giderek yaygınlaştı. Bilardko severlerin sayısı hızla arttı. Başta büyük kentler, yeni yeni salonlar.açıidı. Bu arada Remzi Yurt ve Bora Karatay gibi başka ustalar da yetişti. Önların ardından, tıpkı Platin Usta ggibi rakipsiz bir bilardo oyuncusu dia ha doğdu: Semih Saygıner.

Saygıner bilardoya 17 yaşında başladı. Daha bikaıç aylık bilardocuyken katıldığı Türkiye çapındaki ilk resmi bilardo şam piyonasında birinci oldu. İnanılması zor başarılara imza attı. Bu arada, Beykoz Konakları’nda düzenlenen bilarcd® turnuvalarına konuk olarak katliamlar, Saygıner’i izlemeye doyamadılar ve doyamıyorlar.

AKIL, ESTETİK VE BECERİ!

B İ L A R D O

H e r z a m a n M o d a !

Saygıner farklı ¡biir ibilardocu... Gerçek bir virtüöz... üstelik, sadece oynamakla yetinmiyor; bilardonun felsefesini de yapıyor. Ona göre bilardo bir spor olmaktan öte, insan bedeni işim de son derece yararlı bir faaliyet. Bu konudaki görüşleri şöyle:

“... Özellikle yetmiş yaşına gelmiş bir inşam alıp asla jimnastik yapsın diye spor salonuna götüremezsiniz, ya da oturduğu yerde küitür-fizik hareketleri yaptıramazsınız. Fakat bilardo tüylen değil. Oynayan kişi hem eğleniyor, hem hareket ediyor, hem de beynini çalıştırıyor. Bu gençler için de çok önemli. Bilardo oynayan bir kimse kolay kolay kireçlemaeyde karşı karşıya kalmıyor. Örneğin foenim vücudumda yağın zerresi yok. Saatlerce oynadığınız zaman vücudunuz kas yapmaya bile başlıyor. Bayanlar da yağlarındanİki.umulurken, vücutlarında istedikleri sııkılaşmayı yakalayabiliyorlar.”

Beykoz Konaklanöndaki bilardo turnuvalarını izleyenüerin yakından tanıdığı ve hayranlıkla bağlandığı bir başka isim de, dünyaca ünlü bilardocu Raymond Ceulemans... 1937 doğumlu is tö d oyuncuya göre, “Bilardo, akim, estetiğin ve becerinin mükemmel bir bileşimi!” Ceulemans, ilerleyen yaşına rağmen, oynadığı her karşılaşmada bu bileşimin gereİleafcM eksiksiz yerine getiriyor v e alkışlian fazlasıyla hakediyor.

KÜÇÜK BİLARDO SÖZLÜĞÜ

Break Cue ball Full bal slhot Half bal slhot Maximum break Side spin Stun Safety sSratt

Sayı kazanılan vuruş dizisi. Beyaz top.

Beyaz topun başka bir topa tam ortadan vurması. Beyaz topun bir başka topa kısmen çarpması.

Bir oyunda tüm topların bir dizi vuruşla deliklere sokulması

Topun dönerek gideceği biçimde merkezinden sağa veya sola doğru vurma. Beyaz topun, diğer topa çarptıktan sonra yerinde hareketsiz kalması. Sayı kazanmak için değil, rakibin önünü kapatmak amacıyla yapılan vuruş.

erhaba,

N isan ve Mayıs ayları bo y u n ca, Beykoz Konakları yine hareketli günler yaşadı. Art arda gerçekleştirdiğimiz aktiviteler büyük ilgi gördü. Örneğin Dünya Dans Günü, ülkemizde belki de ilk kez böylesine coşkuyla kutlandı. Özellikle dans yarışmamız alabildiğine renkli geçti. Tam anlamıyla bir şölen yaşadık.

Bu arada, yemek kurslarımız bütün hızıyla sürüyor. Türk kadınları Fransız mutfağının, Fransız kadmlan Türk mutfağının tüm inceliklerini öğreniyorlar ve yepyeni lezzetlerle tanınm anın m utluluğunu yaşıyorlar.

Anneler G ünü’nü de unutmadık elbette. Önceki yıllarda olduğu gibi, yine çok farklı bir program hazırladık. Dostlarımızla birlikte sıcak, anlamlı ve renkli saatler yaşadık.

Beykoz Konakları olarak Mayıs ayının son günlerinde CNR’ın düzenlediği “İşyeri-Konut Fuarı”na katıldık. Standımız ziyaretçilerden büyük ilgi gördü.

Leyla ÜSTEL ÇAĞATAY

Beykoz Konaklan Pazarlama ve Satış Koordinatörü

H aziran ayı içinde Beykoz Konakları At A hırı’nın açılışıyla benzersiz bir gün yaşadık. 19 Haziran’da At Ahırı’nın kapılarını açmasıyla birlikte, Beykoz'un tarihi esintileri günümüze yansıdı. 21 H aziran’da h e r yıl olduğu gibi Babalar G ünü’nü kutladık. Bizim için ayın e n önem li günü ise 27 H aziran'dı... Çünkü ülkemizin eğitimine yıllardır hizmet veren Türk Eğitim Derneği'nin B eykoz K onakları arazisi için d e yer alan "İstanbul Koleji Kampüsü"nün temeli, Cumhurbaşkanımız sayın Süleyman Demirel tarafından atıldı. Böylece "20.000 TED'li ile 2000'lere" düşüncesiyle, TED m isy o n u n a y e n i b ir h a lk a d a h a e k le n m iş o ld u . H em en ardından, 28 Haziran günü müthiş bir bilardo turnuvası bizleri bekliyordu. Sadece davetlilerin izlediği bu turnuvaya iki d ev oyuncu, dünya şampiyonları Ludo Dielis ve Semih Saygıner d e katıldı.

ilginç aktivitelerimizde birlikte olabilmek ve gelecek sayımızda buluşabilm ek dileğiyle...

ıl 1914... Avrupa, dünya savaşının eşiğindeyken Türkiye’de yeni bir merak başladı: Bilardo. İlk bilardo salonu aynı yıl İstanbul’da, Luxemburg adıyla açıldı. İlk meraklılar, Beyoğlu Ağa Camii’nin yanında bulunan ve dört katlı olan bu salonu ellerinde istekalarıyla hemen doldurdular. Bunlar daha çok İstanbul’da yaşayan azınlıklar ve paşa çocuklarıydı. Zamanın büardo ustalan Aleko, Niko, Eczacı Hasan Bey, Serkis Necmi Bey hep Luxemburg’tan yetişti. Ama Türk bilardoculuğunun o dönemlerdeki en büyük ismi, yine Luxemburg’un masalannda deneyim kazanan Platin (Doğan) Usta oldu.

“Bilardo bir akıl oyunudur.. Geometrik bir oyundur.” diyordu Platin Usta. Çok geçmeden adeta bir bilardo yıldızı olarak parladı. Türkiye şampiyonluğunu elde etti. Ülkemizdeki ilk bilardo masasını yapan Napolyon’un yanına girerek, elektrikli ve rutubetten etkilenmeyen bilardo masasını üretti. Böyle bir işe kalkışmasının altında yatan asıl neden, Luxemburg’taki masaların salonun rutubetinden etkilenmesi ve oyunun tadını kaçırmasıydı!

BİR BİLARDO VİRTÜÖZÜ: SEMİH SAYGINER

Bilardo ilerleyen yıllarda giderek yaygınlaştı. Bilardo severlerin sayısı hızla arttı. Başta büyük kentler, yeni yeni salonlar açıldı. Bu arada Remzi Yurt ve Bora Karatay gibi başka ustalar da yetişti. Onlann ardından, tıpkı Platin Usta gibi rakipsiz bir bilardo oyuncusu daha doğdu: Semih Saygmer.

Saygıner bilardoya 17 yaşında başladı. Daha birkaç aylık bilardocuyken katıldığı Türkiye çapındaki ilk resmi bilardo şampiyonasında birinci oldu, inanılması zor başarılara imza attı. Bu arada, Beykoz Konaklan'nda düzenlenen bilardo tumuvalanna konuk olarak katılanlar, Saygıner! izlemeye doyamadılar ve doyamıyorlar.

AKIL, ESTETİK VE BECERİ!

B İ L A R D O

H e r z a m a n M o d a !

Saygıner farklı bir bilardocu... Gerçek bir virtüöz... Üstelik, sadece oynamakla yetinmiyor; bilardonun felsefesini de yapıyor. Ona göre bilardo bir spor olmaktan öte, insan bedeni için de son derece yararlı bir faaliyet. Bu konudaki görüşleri şöyle:

“... Özellikle yetmiş yaşına gelmiş bir insanı alıp asla jimnastik yapsın diye spor salonuna götüremezsiniz, ya da oturduğu yerde kültür-fizik hareketleri yaptıramazsınız. Fakat bilardo öyle değil. Oynayan kişi hem eğleniyor, hem hareket ediyor, hem de beynini çalıştınyor. Bu gençler için de çok önemli. Bilardo oynayan bir kimse kolay kolay kireçlenmeyle karşı karşıya kalmıyor. Örneğin benim vücudumda yağın zerresi yok. Saatlerce oynadığınız zaman vücudunuz kas yapmaya bile başlıyor. Bayanlar da yağlarından kurtulurken, vücutlarında istedikleri sıkılaşmayı yakalayabiliyorlar.”

Beykoz Konaklarımdaki bilardo turnuvalarını izleyenlerin yakından tanıdığı ve hayranlıkla bağlandığı bir başka isim de, dünyaca ünlü bilardocu Raymond Ceulemans... 1937 doğumlu üstad oyuncuya göre, “Bilardo, akim, estetiğin ve becerinin mükemmel bir bileşimi!” Ceulemans, ilerleyen yaşına rağmen, oynadığı her karşılaşmada bu bileşimin gereklerini eksiksiz yerine getiriyor ve alkışları fazlasıyla hakediyor.

KÜÇÜK BİLARDO SÖZLÜĞÜ

Break Cue ball Full ball shot Half ball shot Maximum break Side spin Stun Safety shot

Sayı kazanılan vuruş dizisi. Beyaz top.

Beyaz topun başka bir topa tam ortadan vurması. Beyaz topun bir başka topa kısmen çarpması.

Bir oyunda tüm toplarm bir dizi vuruşla deliklere sokulması

Topun dönerek gideceği biçimde merkezinden sağa veya sola doğru vurma. Beyaz topun, diğer topa çarptıktan sonra yerinde hareketsiz kalması. Sayı kazanmak için değil, rakibin önünü kapatmak amacıyla yapılan vuruş.

Beykoz Konakları'nda dolu dolu bir yaz...

Tarihi At Ahırı açıldı; keyifli günler,

renkli geceler işte şimdi hız kazanıyor!

B eyk o z'u n a s ır lık h a r ik a la r ı b ir e r b ir e r h a y a t bu lu yor.

( /

ü şled iğ im iz h e d e fle re d o ğ ru k o c a m a n b ir ad ım d a h a attık. T arihi At Ahırı, titizlikle y a p ıla n re s to ra s y o n çalışm aları s o n u n d a h iz m e te açıldı. Ü stelik so sy al y aşam d e n in c e aklınıza g e le b ile c ek tü m aktiviteleri d e çatısı altın d a to p lay arak . 19 H aziran g ü n ü At A hırı'nın açılışı dolayısıyla h a rik a e tk in lik le r d ü z e n le d ik . U lu slararası B ilk en t A k a d e m ik O d a O rk e stra sı K o n se ri'y le b a ş la y a n e tk in lik le r y e m e k v e d a n s ile sü rd ü . B u n u n yanı sıra, B ey k o z tarihiyle b ü tü n le şm iş değerli sim geleri, At A hırı’n ın tarihi atm o sferin d e, farklı k ö şe le rd e sergiledik. İşte B eykoz ta rih in d e n k ö şelen .1810 y ılın d a n b u y a n a h e m e n hiç d u rm a k sız ın çalışan B ey k o z D eri ve K u n d u ra F a b rik a s ın d a n e sk i m a k in e le ri v e te k n ik leriy le d e ri ve k u n d u ra y a p ım ın ı c a n la n d ıra n b ir k esit... P a ş a b a h ç e ’n in y e n id e n h a y a ta g e ç ird iğ i B e y k o z C am S anatı... Ü lk em izin ilk g ra fik e ri İh a p H u lu si'n in , B ey k o z için yap tığ ı afiş, p o ste r, re k la m çalışm aları... B ey k o z'la ö z d e şle şm iş ü n lü re ssa m B u rh a n Ö n a l'ın eserleri... Ve b u g ü n h ala y a şa y a n b ir sa n a t dalı o la n B e y k o z yazm aları...

E stetiğ in d ü n ya isim le ri B e y k o z K o n a k la rı 'ndaydı.

eçtiğim iz g ü n le rd e e stetik a la n ın d a d ü n y a n ın ö n d e g e le n isim lerini B ey k o z K o n ak ları'n d a m isafir ettik. 24 N isan C um a g ü n ü d ü zen led iğ im iz "Estetik P an eli"n e lip o s u c tio n a la n ın d a u z m a n Y v es-G erard IIous, cilt b a k ım u z m a n ı Loiz S. T o le d o v e la z e r a la n ın d a u z m a n T h o m a s L.R. R oberts III. p a n e list o la ra k katıldılar. O n lara d ü n y a n ın çeşitli ü lk e le rin d e n k e n d i d alların d a ü n e s a h ip 11 u z m a n eşlik etti. Keyifli b ir ö ğ le y em eğ i e ş liğ in d e o n la r ın b ilg i v e g ö r ü ş le r in i d i n le y e n d a v e tlile r , c ilt k o n u s u n d a m e r a k e ttik le r i s o r u la r a d a p r o f e s y o n e l y a n ıtla r a ld ıla r.

D ü n ya D an s Günü'nde a d ım la r y a r ış tı.

j7)

ir ö n cek i sayım ızda B eykoz K onakları D ans G ü n leri'n d en ve 29 N isan D ünya D ans G ü n ü 'n d e bir d a n s yanşm ası »Ye/ d ü z e n le y e c e ğ im iz d e n b a h se tm iştk . K atılım cılar, M art a y ın d a n b a şla y a ra k iki ay b o y u n c a h a fta d a d ö rt sa a t AB Sanat'ın iki ü n lü Rus d an s ö ğ re tm e n in d e n ders aldılar. Sahne d an sın ın babası N overre'nin d o ğ u m g ü n ü o ld u ğ u n d a n D ü n y a D an s G ü n ü o la ra k k a b u l e d ile n 29 N isa n 'd a B e y k o z K o n a k la rı'n d a ç o k re n k li b ir y a rışm a g ü n ü y a şa n d ı. Y arışm ay a katılan 8 çift a ra sın d a n , 3 n u m a ra y la y a rışa n E bru Kıllar - Ö m ü r T o p a ç çifti b irin ci seçildiler. AB S anat ilk b e ş e g ire n le re ü ç aylık ü c re tsiz d a n s k u rsu a rm a ğ a n etti. B e y k o z K o n ak ları ise ilk ü ç e g ire n le re p la k e t verdi. H arik a b ir g ü n d ü d o ğ ru su .

"Küçücükken b a şu c u m d a ..."

; ay ıs'ın ik in ci p a zarı, A n n e le r G ü n ü . H içbirim izin asla u n u tm a d ığ ı b ir g ü n . A n n e le r tab ii ki y ıld a b ir k e z d e ğ il g ü n ü n h e r an ı h atırlan m ay ı h a k ed iy o rlar. A m a s e n e d e b ir g ü n ü n o n la rın şe re fin e k u tla n ıy o r o lm ası d a fazlasıyla y e rin d e b ir g e le n e k . 10 Mayıs g ü n ü biz d e a n n elerim izin şe refin e B eykoz K o n ak ları'n d a bir b ru n c h d ü zen led ik . Av K ö şk ü 'n d e b ir araya g e le n davetliler o ld u k ç a keyifli sa a tle r geçirdiler.

t

"Babam ö yle d e m e se d e .."

/u f

n u n Yeri d e b ir başka- Eh, n e d e olsa ço ğ u m u z bisiklete b inm eyi bile o n la rd a n ö ğ ren m ed ik mi? Ailem izin k o ru y u cu su , hay atın ilk tecrü b elerin i ü- ö ğ re n d iğ im iz , h e r k e s e k a fa tu ta b ile c e k k a d a r g ü v e n d iğ im iz ilk m o d e lim iz ; k a ç y a şın a g e lirs e k g e le lim ç o c u k g ib i sığ ın d ığ ım ız b iricik b a b am ız...

A rtık u z u n c a b ir sü re d ir B ab alar G ü n ü d e g ele n e k se l o larak k utlanıyor. H aziran ay m ın ü ç ü n c ü Pazarı o n ların g ü n ü . Biz b ab a la n m ız ı ç o k seviyoruz v e h e p s in in B a b a la r G ü n ü 'n ü e n içten dilek lerim izle k u tlu y o ru z.

İletişim ağım ız

ilginizle genişliyor...

Ü7f

iliy o rsu n u z ; B e y k o z K o n a k la rı, h e r k o n u d a o ld u ğ u g ib i bilgi

k

J (J

v e iletişim ç a ğ ın ın d a tü m g e lişm e le rin i s o n hızla ta k ip ed iy o r. _ B ir y ıldır, I n te r n e t s a y e s in d e siz e p a rm a k la rın ız ın u c u k a d a r y a k ın ız , ile tişim için tüm hatlannız açık v e bize an ın d a ulaşabiliyorsunuz, iletişim ağım ıza katılımların g ü n d e n g ü n e a rttığ ın ı g ö r m e k b iz i m u tlu e d iy o r. A m a c ım ız , b u n u d a h a da y ay g ın laştırm ak . S orm ak isted iğ in iz so ru lar, d a n ışm a k isted iğ in iz k o n u la r v e h e r tü rlü ö nerileriniz, y o ru m ların ız için e-m ail ad re sim iz d e n b iz e ulaşabilir ya d a w e b say fam ıza u ğ ra y ıp bizi ziy aret ed eb ilirsin iz. Ç ü n k ü size d a h a y ak ın o lm a k bizim için ö n em li, is te r ta n ışm a k , iste r s a d e c e b ir m e rh a b a d e m e k d ü ş ü n c e s iy le w e b s i t e m i z e s iz d e u ğ r a y ı n ; k o n a k l a r a b i r d e b u r a d a n k o n u k o l u n .

70 Yıllık Bir Eğitim Fenomeni

1998-1999 Öğrenim Yılında İstanbul'da...

Üstelik Beykoz 'da!

TED İ s ta n b u l K o le ji K a m p ü s ü 'nün tem eli, C u m h u r b a şk a n ım ız

s a y ın S ü leym an D e m ir e l ta r a fın d a n a tıld ı.

20.000 TED'Lİ İLE 2000'LERE...

Ü lk e m iz in e ğ itim in e y ılla r d ır h iz m e t v e r e n T ü rk E ğ itim D e rn e ğ i, " İ s ta n b u l K o le ji K a m p ü s ü " n ü n te m e li, B e y k o z K o n a k la rı a ra z is i iç in d e , 27 H a z ira n 1998 g ü n ü , C u m h u rb a ş k a n ım ız s a y ın S ü le y m a n D e m irel ta ra fın d a n atıldı.

sağlam alarını istiyordu. Bu ilginç v e yü rek li ö n e rid e n iki yıl k a d a r so n ra ise, d ö n e m in B aşb ak an ı Sayın İsm et İn ö n ü v e bazı b ak an lar, m illetvekili v e d ev letin ö n d e g e le n isim leriyle birlikte 31 O cak 1928 tarih in d e “T ürk M aarif C em iy eti”ni k u rd u . C em iyet, 1946 yılının H aziran ay ın d a, "Türk Eğitim D erneği" ad ın ı aldı.

K im sesizliğ i v e y o k s u llu ğ u n e d e n iy le o k u m a y a o la n a k b u la m a y a n , çalışkan T ürk ço cu k ların ın o k u m aların ı sağlam ak; y ab an cı dil öğretim ini v e re n o k u lla r a ç m a k fikriyle o lu ş tu ru la n "TED M isyonu", T ü rk iy e 'n in ç e ş i t l i b ö l g e l e r i n d e a ç ı l a n o k u l l a r l a g i d e r e k y a y g ı n l a ş t ı .

B e y k o z K o n a k la rı so sy al te sislerin d e, tarih i "At A hırı"nda d ü z e n l e n e n p ro g ra m , p ro je n in m a k e t ü z e r i n d e m i s a f i r l e r e tanıtım ıyla başladı.

H afif m ü z ik eşliğinde, h a v u z k e n a rın d a k esilen TED pastası, tö re n e a y n b ir re n k kattı. TED İsta n b u l Koleji V akfı M ütevelli H ey eti v e Y ö n etim K u ru lu B a şk a n ı say ın S uat B allar'm açılış k o n u şm a sın ı, B a şk a n V ekili sa y ın A kın Ö n g ö r v e TED A n k ara K oleji V akfı B a şk a n ı sa y ın E rd em T u lg a r'ın k o n u ş m a la rı izledi. D a h a s o n ra h e p b irlik te k a m p u s in şa a t s a h a s ı n a g id ile r e k , Ş e h ir B a n d o s u t a r a f ı n d a n k a r ş ı l a n a n s a y ın C u m h u rb a şk a n ım ız a p ro je, m a k e t ü z e rin d e su n u ld u . İstiklal M arşı'nın b ir ağ ızd an o k u n m asıy la, tö re n in e n g ü z e l dakikaları y aşandı. A rd ın d an C u m h u rb a şk a n ım ız ta ra fın d a n in şa a t te m e lin in atılm ası v e h e p birlikte s ö y l e n e n T E D A n k a r a K o le ji m a r ş ı il e t ö r e n s o n a e r d i . "20.000 TED'li ile 2000'lere" d ü şü n cesin d en yola çıkan bu anlam lı atılımın, h e r b i r i g e l e c e ğ i n ı ş ı ğ ı o l a n g e n ç l e r i m i z e v e ü l k e m i z e y a r a r l ı o l m a s ı d i l e ğ i y l e " A y d ı n l ı k Y a r ı n l a r a " d i y o r u z . . .

TED İSTANBUL KOLEJİ VAKFI ÖZEL İLKÖĞRETİM

OKULU VE LİSESİ

İ s ta n b u l’d a T .E .D . A n k a ra K oleji p a ra le lin d e b ir e ğ itim k u r u m u n u n kurulm ası d üşüncesi ilk kez 1995 yılında ortaya atıldı. K o n u n u n önderliğini A nkara K olejliler D em eğ i, yani T.E.D. A nkara Koleji m ezu n ları üstlendi.

P ro je n in a n a h atlarıy la b e lirle n m e s in d e n s o n ra g a z e te le rd e m e z u n la rı o rta k b ir g eçm iş a d ın a te k ra r b ir a ra y a g etirm ey i a m a ç la y an çeşitli d u y u m la r yapıldı.

“TED İsta n b u l Koleji için ilk adım ... Bizim şan sım ıza so n ra k i k u ş a k la r d a sa h ip o lm alı, İs ta n b u l’d a y e tiştik leri için T E D ’li o lm a k a y r ıc a lığ ın d a n , b u e ğ itim g e l e n e ğ i n d e n y o k s u n kalm am alılar. M ezun o ld u ğ u m u z o k u lu İsta n b u l’d a k u rm a n ın s o ru m lu lu ğ u b iz TED A n k ara K oleji m e z u n la rın a d ü şü y o r. TED A n k ara Koleji k ü ltü rü n ü İsta n b u l’d a s ü rd ü rm e k v e y en i n e s ille r e d e y a ş a tm a k iç in tü m K o le jlile ri to p la n tım ız a b e k liy o ru z . Eski g ü n le rd e k i g ib i...”

Y apılan girişimler so n u n d a Türk Eğitim D em eği G enel Merkezi, TED ad ın ı taşıy an b ir o k u l k u ru lm a sın ın y ö n e tim k u ru lu n c a m em n u n iy et verici o ld u ğ u n u ve h e r türlü m anevi desteğe hazır olduklarım b i l d i r d i . B ö y l e c e v a k f ı n r e s m i h a z ı r l ı k l a r ı n a b a ş l a n ı l d ı . V akfın M ütevelli H e y e t ile Y ö n e tim K u ru lu B a şk a n lığ ın a S u at B allar, B a şk a n V e k illiğ in e A k ın Ö n g ö r, S e k re te r Ü y e liğ e A h m e t K u rta ra n , M uhasip Ü yeliğe A d a n Acar, ü y elik lere H ü v ey d a B aşağa, A tom D am alı v e S u p h i K a b ad ay ı seçildiler.

V akıf a rs a s ın ın b e lirle n ip , m im ari p ro je n in ih a le e d ilm e s in in h e m e n a rd ın d a n TED İsta n b u l Koleji K u m c u T em silciliği ile Ö z e l İlk ö ğ retim O k u lu v e Lise M ü d ü rlü ğ ü ’n e İsta n b u l E rk ek Lisesi esk i M ü d ü rü M ahir Y e ğ m e n atan d ı.

TED MİSYONU

T ürk Eğitim D ern eğ i, b u yıl 75. yılını k u tlay acağ ım ız c u m h u riy etim izin n e re d e y se tü m tarihine şahit. D e m e ğ in tem eli, k u m c u su o lan A tatürk'ün 1 K asım 1925 ta rih in d e k i TBMM açış k o n u şm a sın a d a y an ıy o r. A tatürk bu konuşm asında hen ü z yeterli olm ayan Türk eğitimi için özel girişimcilerin k e n d i o la n a k la rı ile d e v le te y a rd ım c ı o lm a la rın ı v e b u g ü n ü n h a la g ü n d e m in d e b u l u n a n ö z e lle ş tir m e ile b ir e y le r in e ğ itim e o la n a k

B E Y K O Z

S Ö Z L Ü Ğ Ü

Beykoz Denince...

BEYKOZ İŞİ

“C am a ca n k a ta n la r ”ın ta r ih i B e y k o z ’d a b a şla r !

Sultan 3.Selim, 18. yüzyılın sonlarına doğru Mehmet Dede adlı bir Mevlevi dervişini cam sanatını öğrenmesi ve bilgisini geliştirmesi içni Venedik’e gönderdi. Kendisi de camcılığa meraklı olan Mehmet Dede, bir süre bu kentte kaldı. Değişik cam ustaları ve sanatçılarıyla birlikte çalıştı.

Mehmet Dede, İstanbul’a döndükten sonra Boğaz’ın Anadolu yakasında, Beykoz’da küçük bir cam atölyesini faaliyete geçirdi. Bu atölyeler zamanla çoğaldı; Çubuklu, İncirliköyü ve özellikle de Paşabahçe gibi yörelerde yenileri kuruldu. Çok geçmeden bu merkezlerde üretilen cam, kristal ve opal cam eşyalara genel bir ad verildi: “Beykoz işi cam eşya.”

C A M IN IŞ IL T IS I ÖNCE SARAYDA YANSIDI.

O günlerde cam henüz günlük yaşamın bir parçası haline gelmemişti. İlk parti Beykoz camları öncelikle saray hedeflenerek üretildi. Padişah sofraları ile saray ve çevresindeki zengin ailelerin evleri çeşit çeşit cam eşya ile yeni bir görünüme büründü.

Bu ilk ürünler, her ne kadar başka bir ülkede öğrenilen teknik ve bilginin ışığında gerçekleştirilmiş olsalar da, çoğunda Osmanlı-Türk sanat ruhunu, naifliğini ve estetiğini yansıtan çizgileri bulmak mümkündü.

Beykoz işi cam eşyalar kullanım şekillerine göre üç ayrı grupta toplanabilir: Daha çok saray ve çevresi ile varlıklı ailelerin kullandıklar “lüks eşyalar” (Leğen ve ibriği, kapaklı kaseler, şekerlikler, şamdan ve şişeler, mücevher kutulan, vazolar, laledanlar, daldırmalar...), pahalı olmayan, daha az dekorlu “günlük kullanım ürünleri” (ilaç şişeleri, lamba şişeleri, kavanozlar, sofra gereçleri...), Osmanlı-Türk mimarisinde çok önemli bir yeri olan “pencere camlan ve vitraylar.”

“BÜLBÜL GÖZÜ”

Beykoz camcılığının önemli eserlerinden bir bölümü de çeşm-i bülbül olarak adlandırılır. Üstünde herhangi bir marka bulunmadığı için ancak uzmanlar tarafından ayırt edilebilen Beykoz işi cam eşyanın en belirgin özelliği, ışığa tutulduğunda

kırmızı bir ışık yansıtmasıdır. Bu ışığın, cam hamurunda katılan ve nereden çıkanldığı b u g ü n b ile b ilin e m e y e n b ir k u m d a n k a y n a k la n d ığ ı san ılm a k ta d ır. Çeşm-i bülbüller bilinenin aksine Beykoz’da değil, daha çok İncirliköyü civarında üretilmiştir. Mavi, kırmızı, yeşil, beyaz çubukların, cam gövde içinde kah üflenip kah döndürülerek helezonik şekiller elde edilmesiyle, yaratılan çeşm-i bülbül, adım tam kopartıldığı noktada beliren şeklin “bülbül gözü”ne benzemesinden almıştır. Beykoz ve çevresinde faaliyet gösteren çok sayıdaki cam atölyesi, özellikle Mehmet D ede’nin 1903 yılında ölmesinin ardından bir duraklama dönemine girdi. Çok geçmeden, Avrupa’dan cam eşya ithal edilmeye başlandı. Yerli üretim cam eşya yabancı ürünlerle rekabet edemeyince, atölyeler üretimlerini birer birer noktalamak zorunda kaldı.

“En iyi gereç camdır bence

Koku üretmez kesinlikle

Altına yeğlerdim ben camı

Kırılmayacak olsa hele”

Petrorıius’un “Satyrikon ” adlı eserinden...

erhaba,

Hemen farkettiğiniz gibi, bu sayımızdan başlayarak kâğıdımızı değiştirdik. Bültenimizi bundan böyle “çevre dostu” dönüşümlü kâğıda basacağız. Çevreye sahip çıkılması hususunda üzerimize düşeni yapıyor olmaktan kıvanç duyuyoruz. Biliyorsunuz, ülkemiz eğitimine yıllardır hizmet veren TED Ankara Koleji’nin mezunlarının kurduğu “TED İstanbul Koleji Kampusü”nün temeli, Beykoz Konakları’nın bağışladığı arazi içinde Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel tarafından geçtiğimiz haziran ayı içinde atılmıştı. Bu proje gerçekleştirilirken, “20.000 TED’li ile 2000’lere” ilkesiyle yola çıkılmıştı. İnşaat hızla ilerledi. Kolejin anaokulu ile ilkokul 1. - 2. - 3- sınıfları 14 Eylül 1998 günü eğitime başlıyor. Bu çağdaş eğitim merkezinden, aydınlık düşünceli, cumhuriyetten yana ve Atatürk ilkelerini kararlılıkla savunacak gençlerin yetişeceğinden eminiz.

Eylül yine hareketli bir ay olacak bizler için... 13 Eylül’de Renç Koçibey Rallisi’nin ödül törenini Beykoz Konaklarımda yapacağız. Talihsiz bir kaza sonucu genç yaşta yitirdiğimiz rallicimiz Koçibey’i bir kez daha saygıyla anacağız.

Leyla ÜSTEL ÇAĞATAY

Beykoz Konaklan Pazarlama ve Satış Koordinatörü

Beykoz Konakları sosyal tesislerinin merkezi olan Ahır Binası ve çevresinde de “hareketlilik” sürüyor. Daha önce hizmete soktuğumuz ısıtmalı açık havuzdan sonra fitness center’ı, tenis kortlarımızı ve kapalı havuzumuzu da 15 Eylül Salı günü açıyoruz. Bu tesisler aydınlatma sisteminin yanı sıra soyunma, giyinme ve duş olanaklarıyla hizmet verecek. Bu arada Beykoz Konakları’nda hayat “tam anlamıyla” başladı diyebiliriz. Konaklar art arda canlanıyor, renkleniyor, şenleniyor. İlk sakinler kendine özgü ve çizgi üstü koru yaşamının tadını çıkarıyor, güzelliklerini paylaşıyorlar. Ayrıca Beykoz Konakları’nm kiralık ev olanaklarından yararlanarak bu canlılığı paylaşmak isteyenler, tanıtım ofisinden ayrıntılı bilgi edinebilirler.

Bir önemli haberimiz daha var size... Fatih Köprüsü bağlantı yolu tüneli açıldı. Yol yapımı da hızla ilerliyor. Beykoz Konaklan’nın köprü gişelerine olan uzaklığı, çok yakında 14 km ’den 5 k m ’ye inecek. Yaz aylarında ara verdiğimiz brunch’larımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz. Av Köşkü’nün benzersiz ortamında, beş yıldızlı otelleri aratmayacak kalite ve zenginlikteki bu brunch’lara katılmak isteyen dostlarımıza önceden rezervasyon yaptırmaları gerektiğini bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyoruz.

Bir sonraki sayım ızda yine b irlikte olabilm ek dileğiyle...

MANOLYA KOKULU KASIR

Y a za n : M eh m et A li Y e şilb a ş

y ü z y 11 s crn 1 a r ı n d a B o ğ a z iç i’n d e , B e y k o z ’da y a p ıla n b ir s a ra y B ey k o z Kasrı. T o p k a p ı Sarayı’n d a n so n ra B oğaziçi’n d e y ap ılan ilk kasır. Yeri ve k o n u m u ile olağanüstü bir mekân. (Aynen B e y k o z K o n a k la rı g ib i... Ç ünkü, Beykoz Konaklan, Boğaziçi’nde Saip M o lla K o r u s u ’n d a d o ğ a y ı ve bilhassa koruyu bozm adan, doğayı d a h a da g üzelleştirerek yapılan b i r g ü z e l l i k l e r b e l d e s i . . . )

B eykoz Kasrı, H ü n k â r İskelesi m evkiinde, d e n ize u z an an bir y a rım a d a ü z e rin d e . Kat kat bahçeleri, dünyanın hem en her y e r i n d e n g e t i r i l e n ç e ş itli ağaçları ve bilhassa kasrın dört yanındaki m anolya ağaçları ile bir başka güzel. Meltem hangi y ö n d e n e s e r s e e s s in içi m a n o ly a k o k u la rı ile d o lar. B u n a d e n iz in s e rin liğ i v e ferahlığı da e k le n in c e insanı m est eder. G ünün doğuşundan batışına kadar güneşi alan renkli p e n c e r e le r i, d ö r t y a n ın d a k i

balkonlan, harikulâde manzarası ve olağanüstü güzelliğiyle son dö n em Osmanlı padişahlarının gözdesi olm uştur. Abdülaziz zam anında İstanbul’a g elen Fransa İm paratoriçesi E ugenie’yi m is a fir e tm iş b u m u h te ş e m y a p ı B o ğ a z ’ın A n a d o lu y a k a s ın d a k i ilk s a ra y d ır.

•Sultan Abdülaziz

Y eniden B eykoz K onakları’n a d ö n ersek ... H er m evsim ayrı güzellikle bezeli B oğaziçi’n de, d o yum suz B oğaz v e d o ğ a m anzarasına sahip, şeh rin g ü rü ltü sü n d en , k arm aşasından uzakta am a ulaşımı çok kolay. Yerleşimi, yaşam ası ile de hayatm ızda ulaşabileceğiniz bütün güzellikleri ve im kanlan size ve ailenize sağlıyor. G üven içinde bir yaşam sunuyor. Gelip görün... İnanıyorum ki, h e m e n aşık olacaksınız. Yaşam ınızın geri kalan kısm ını burada geçirm ek isteyecek ve sizlere su n u lan güzellikler karşısında eski yaşam ınızı unutacaksınız.

Sözün özü, siz d e Beykoz K o n ak ların a gelin... Beykoz K onak lı olun!

• İmparatoriçe

H ız Tutkusunu Keyifli Bir Spora

Dönüştürenler, Beykoz K onaklan 'nda

Ödüllendiriliyor...

a 5 E '

yzc\t

' o yaTüZ \e a s V ^ g 'e ’ u \ a ^ '

I V

sru a ia

o

, \ d u ^ \vO B e Y ^ ° Y e ^

TED Ankara Koleji K ü ltü rü

İsta n b u l'd a S ü rü yo r...

TED İstanbul Koleji

14 Eylül’de Eğitime

Başlıyor.

g eçtiğim iz ay lard a c o şk u lu bir k u tla m a y la C u m h u rb a şk a n ım ız S ayın S ü ley m an D em irel ta ra fın d a n tem eli atılan TED İsta n b u l K oleji, b ü y ü k b ir hızla 1998-1999 Ö ğ re n im Y ılı'na hazırlan ıy o r... C u m h u riy etim izin 75. yılında, pırıl p ırıl

c u m h u riy e t g en çleri k a z a n d ırm a y a d e v a m e d e c e k o la n okul, 14 E y lü l'd e İs ta n b u l'd a a n a o k u lu ile ilk o k u l 1,2 v e 3- sınıflar için eğ itim e b aşlıyor.

A ta tü rk 'ü n 1925 y ılın d a k u ru lm asın ı ö n g ö rd ü ğ ü T ü rk Eğitim D e m e ğ i, ilk "özel eğitim girişim cisi" u n v a n ıy la ü lk e m iz e yıllardır p e k ç o k eğitim b irim i k azan d ırıy o r. 70 yılı aşk ın geçm işiyle A tatürk ilke v e inkılâplanna bağlı, çağdaş bilim e ve in san haklarına dayalı, ö zg ü rlü k ç ü , la ik v e ulusal k ü ltü r birikim im iz ile e v re n se le u la şa n k ö k lü eğitim k ü ltü rü y le T ü rk E ğitim D ern eğ i, y e n i n esillerle a y d ın lık yarınlara d o ğ ru h ızla ilerliyor. Eğitim v e ö ğ retim s o ru n la rın a akılcı d ü ş ü n c e ve b ilim se l araştırm alarla eğ ilen ; planlı, p ro g ra m lı g e lişm e le re açık tem el e ğ itim anlayışıyla 21. yüzyıla y araşır g e n ç le r y etiştirecek , TED m is y o n u n u n e n y e n i halkası T E D İstan b u l K o leji'n e m e rh a b a d iy o ru z.

İşte Eylül ayına h e y e c a n v e hız k atacak yeni b ir etkinlik daha... 13 Eylül'de B eykoz K onaklan Av K ö şk ü 'n d e y a p ılacak R enç K o çibey Rallisi öd ü l tö re n i, hız ve s p o r tu tk u n la n n ı b ir araya getiriyor. G en ç y aşta y aşam a v e d a e d e n R enç K o çib ey a d ın a d ü z e n le n e n rallinin ö d ü l tö re n iy le ü n lü rallicim izi saygı v e sevgiyle a n a rk e n , ö d ü l alan rallicilerim izi k u tlu y o ru z.