• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 10. yıldönümünde:Belediye Başkanı olarak Haşim İşcan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 10. yıldönümünde:Belediye Başkanı olarak Haşim İşcan"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ö L Ü M Ü N Ü N lO . Y IL D Ö N Ü M Ü N D E

-rr-B e le diye -rr-B a şk a n ı O la ra k

H A Ş İ M

İ Ş C A N

Rahmjetli Haşim İşcan’m gerek Vali, gerekse Belediye Başkanı olarak çeşitli illerimizde yaptığı hizmetler ve bırak­ tığı eserler yıllar geçtikçe değerini daha çok gösteriyor. Özellikle en büyük kentimiz olan İstanbul’da Belediye Baş­ kam olarak gördüğü hizmetler hâlâ belleklerde tazeliğini sürdürüyor. Bu konuda, rahmetlinin sınıf arkadaşı Sayın M. Nuri ANIL, Haşim İşcan döneminde Belediye Başkan Ve­ killiği yapmış bulunan Y. Mühendis Sayın Faruz İLGAZ ile bir görüşme yapmış bulunmaktadır. Bu görüşmenin ilginç gördüğümüz bazı bölümlerini yayımlıyoruz.

\

Haşim îşçan mazbatasını aldıktan sonra Belediye Meclisinin ilk toplantı­ sını açarken çok endişeli ve heyecanlı idi. Zira kulak gazetesi o gün Haşim îşçanin Adalet Parti’li üyeler tarafın­ dan istiskal ile karşılaşacağını yaymış­ tı. Halbuki hiç te öyle olmadı. Mecli­ sin açılışında Adalet Partililer seçimi kazanmadan Belediye Başkanı olan Haşim Işçan'ın aleyhinde hiç bir gös­ teride bulunmadılar. Ve durumu nor­ mal karşılayarak Meclis çalışmalarına katıldılar.

S — 2. Sizi beraber çalışmağa sevkeden neden nedir? Bu çalışmadan iki taraf ta memnun kaldımı? Bu beraberlik iki partinin çevrelerinde tepkiye neden ol­ du mu?

S — 1. 1963 yılı seçimleri ne gibi bir olay so­ nucunda İstanbul'da C.H.P.’li bir bele­ diye başkanıyla çoğunlukta A.P.'li bir belediye meclisini karşı karşıya getir­ di? Bu tezatlı tablo İstanbul şehri için iyi mi, kötü mü oldu?

Y — 1. 1963 yılı mahalli seçimlerinde İstanbul Belediye Başkanlığını Adalet Partisi adayı Avukat Nuri Erdoğan kazanmış fakat hukuk müşaviri bulunduğu De­ nizcilik Banıkası’ndaki vazifesinden ka­ nunî müddeti içinde istifa etmemiş ol­ ması sebebiyle mazbatası iptâl edilmiş onun yerine C.H.P. adayı Haşim îşçan getirilmişti.

Belediye Meclisinde ekseriyetin Ada­ let Partisi’ne mensup üyelerden teşek­ kül etmesi bir tezat teşkil etti. Bu ay­ rılık İstanbul şehrine hizmette her­ hangi bir aksaklık tevlit etmemiştir.

(2)

Y — 2. Biz Meclisin ekseriyetim teşkil eden Adalet Partisi grubuna mensup üyeler­ le Belediye Başkanı Haşim îşcan bütün devre boyunca daha doğrusu ölümüne kadar bir alheük içinde çalıştık. Bu ça­ lışmadan her iki tarafında memnun kal­ dığı 'kanaatindeyim. Esasen zıt kutup­ taki zihniyeti taşıyan AP-CHP grupları­ na mensup üyeler arasındaki arkadaşlık ve alışkanlık dolayısiyle hiç bir zaman büyük bir çatışma vuku bulmamış, za­ man zaman baş gösteren fikir tartış­ maları hiç bir zaman ¡kırıcı hale dönüş­ memiştir.

S — 3. îşçan partizanlığa kaydı mı? Başkaları­ nın partizan davranışlarına müsamaha etti mi?

Y — 3. Haşim îşcan’ın Belediye Başkanlığı yaptığı müddet süresinde hiç ¡bir zaman

aşırı partizanlık yapmadı. Kendisi aşırı partizanlığa tevessül etmediği gibi baş­

kalarının da Belediyemde partizanlık

yapmasına müsamaha etmedi.

Hatta diyebilirim ki, Haşim îşcan ken­ di parti grubundan çok bizden destek gördü ve kendi arkadaşlarından bizden daha fazla sıkıntı çekti.

¡Bunu bir olay ile belirtmeyi faydalı bu­ lurum :

Sayın îşcan’a bir haftalık bir ziyaret için Romanya Hükümeti bir davet yap­ mıştı. Bu davete icabet etmek isteyen îşcan, İçişleri Bakanlığından gerekli iz- aldı. Vedalaşmak için CHP grubuna bir ziyaret yapmıştı. O grup toplantı­ sında kendi partisinin arkadaşları kıya­ met ¡koparmış ve gitmesine müsaade etmemişler, gitmekte İsrar etmesi halin­ de kendisini Başkanlıktan düşürmekle tehdit etmişlerdi. CHP grubunun bu ko­ nudaki tutumunu ve Başkan’ın geziye çıkmasını önlemek sebebi ciddi değildi.

y Onların fikri'ne ¡göre Haşim îşcan'm

yurt dışında bulunduğu süre içinde ve­ kili sıfatiyle Belediye memurları ara­

sında CHP’li tanınanları yerlerinden

edeceğim endişesi hasıl olmuştu. Hat­ ta bu konuda elimde 140 kişilik bir lis­ te olduğu GHP’lilerin ağzında dolaşı­ yordu. Bu şekilde kendi arkadaşları ta­ rafından gezinin önlenmesi Haşim îş- can’ı derin bir üzüntüye sevk etmişti. Halbuki benim Belediye memurlarını tedirgin edecek bir düşünceye sahip ol­ madığımı rahmetlinin vefatından sonra­ ki Belediye Başkan Vekilliği dönemin­ de tam yetkili olmama rağmen biç bir memuru yerinden almamakla göster­ miştim.

S — 4. îşcan’ın çalışma metodu nasıldı ?Me- murlara ve iş sahiplerine davranışı? S — 4. Haşim îşcan’ın kendine has, başka kim­

sede görmediğim bir çalışma tarzı var­ dı. Bir kere hakikaten çalışkan bir in­ sandı. Kimseyi kırmak, tedirgin etmek istemezdi, herşeyi tatlılıkla halletmek isterdi. Müsamahası genişti, çok nadi­ ren' kızardı.

îşine gelmediği veya kendisini müşkül durumda bırakacak bir konu ile karşı­ laşınca işi şakaya ¡boğar ve. konuyu de­ ğiştirmeye çalışırdı. Meselâ işportacıla­ ra ne gibi tedbir alınacağı sorulduğu vakit «Bilinmişiniz bizim damat çok iyi doktordur, ama fasulye sevmez» der, işi lati'feye getirir ciddi mevzuların sıkı­ şıklığını önlerdi.

Herkese mavi boncuk dağıtması da ça­ lışma tarzının bir yönü idi. Bizleride buna alıştırmıştı. Aramızda kendisine «Hapçı Îşcan» derdik. Zira zaman za­ man hepimize hap vererek uyuturdu. Zaman zaman kendisine takılır Reis hadi yine bizi uyuttun, derdik.

Memurlarına ve iş sahiplerine daima güler yüzünü gösterir. İhtilâf ve müna­ kaşadan hoşlanmaz, her meseleyi tatlı­ lıkla ve sulh yolu ile halletmeye çak­ şırdı.

Önem verdiği işleri yakından takip

ederdi. Her akşam mesai saatinden

sonra bütün Reis Muavinlerini odasın­ da toplar günlük meseleleri ¡hakkında saatlerce onlarla müzakere ederdi.

(3)

Çok nüktedan idi. Konuşmalarım espri ile süslemesini bilirdi. Haşim îşcan’m çalışma tarzı tamamen kendisine has bir özellik taşırdı.

S — 5. Üstten gelen öneri ve tazyiklere karşı direnme gücüne sahip miydi?

Y — 5. Üstten gelen önerileri iyi inceler, aklı­ na yatmadıklarını veya Meclisten ge­

çirtmeye muvaffak olamayacaklarını

kendine has usulü ile oyalar, bunları amortisör gibi yumuşatmaya bırakırdı. Esasen Haşim îşcan’ın bu tutumunu bilenler, kendisine ısrar etmenin fay­ da vermiyeceğini bilirlerdi.

S — 6. Vali, Komutan ve şehrin yüksek düzey­ deki kişilerle ilişkileri?

Y — 6. Haşim îşcan kimse ile kötü kişi olmaz­

dı. Yedi düvelle barışıktı. Herkes ile

iyi geçinmeyi itiyat edinmişti. Vali Ve­ fa Poyraz ile iyi münasebetler kurmuş­ tu. Keza İstanbul'daki Komutanlar ile samimi ilişkiler ve bağlantıları vardı. Bütün askeri törenlerde bizzat bulunur, hasta dahi olsa aralarında bulunmaya gayret ederdi.

İçişleri Bakanlığının geri çevireceğini

anladığı icraatını bizleri araya koymak suretiyle yaptırmağa çalışırdı. Bu ko nuda bütün iş becerikliğini kullanırdı. S — 7. İcraatında en çok beğendiğiniz ve be­

ğenmediğiniz nelerdir? Daha çok yar­ dımla mı, yoksa direnme ile mi karşı­ laştı?

Y — 7. Haşim Îşcan çok tecrübeli ve yapıcı bir insandı. Yaşının ilerlemiş bir devresin­ de Belediye Başkanlığı’nı deruhte etmiş olmasına rağmen enerjik idi. İstanbul’a unutulmıyacak hizmetlerde bulundu. Haşim Işcan’ın Hükümetin ve Belediye Meclisinin ekseriyetinin Adalet Partili olması dolayısıyle bizler tarafından en­ gellendiği yolunda bir kanaat var ise de bu doğru değildir. Tam aksine Adalet Partisinden daima destek ve yardım görmüştür. Şayet bu kanat doğru olup da Adalet Partililer kendisini engelleme zihniyetinde olsa idiler Haşim Îşcan yaptıklarının hiç birinin yapamazdı. Zi­ ra İstanbul'a yaptığı hizmetlerin plan­ ları Belediye Meclisinden geçmez, İmar ve İskan Bakanlığınca tasdik edilmez, bunların sonucundaysa Başkanın eli ko­ lu bağlanırdı. Bunun dışında her yıl Be­ lediye bütçesinde istediği kadrolar ve­ rilmez talep ettiği tahsisat bütçeye kon­ maz veya çıkarılırdı. Şehrimizi ve mem­ leketimizi seven ve Başkan’ı İstanbul’a

yapacağı hizmetlerde baştan sonuna ka­ dar destekleyen Adalet Partili Belediye Meclis üyelerinin 'bu memleketsever tu­ tumu, onlar için daima bir iftihar vesi­ lesi olmuştur.

Haşim Işcan’m İstanbul’a kazandırmış olduğu Galata Kulesi restorasyonu, Tak­ sim Gezisi dükkânları, Unkapanı ve Sa- raçhanebaşı geçitleri, Kadıköy ve Üskü­ dar meydanlarının tanzimi planlan Be­ lediye Meclisimizce kabul edilmek su­ retiyle tatbikat safhasına konmuştur. Haşim Işcan’m çalışmalarının beğen­ mediğim yönü idarei maslahatçı oluşu ve bazı konulara alakasız kalışıdır. Meselâ piyasa kontrolları ile hiç alâka­ dar olmamış, seyyar satıcılara ve işpor­ tacılara çok müsamahakâr oluşu sebe­ biyle bu esnaf zümresi bütün İstanbul'a kaplamış ve halk için sıkıntı mevzuu olmuştur.

S — 8. Hazır tasarılar üzerinde mi, yoksa ha­ zırlattığı tasanlar üzerinde mi çalıştı? Y — 8. Haşim Işcan’ın mesleki hayatındaki tu­

tumu ile planlı bir icraat adamı olma­ mıştır. Bazı işleri gece düşünür, ertesi gün plan proje olmadan kimseye da­ nışmadan yapardı. Karaköy meydanı­ nın tanzimi de böyle olmuştur. Karaköy meydanı kesif olan trafik düzenleyici bir zaruret icabı yapılması gerekeceği­

ne Belediye’ye gelir temin gayesi ile

yapılmıştır ki bugün dahi bu meydanın tesdikli bir planı mevcut değildir. Unkapanı ve Saraçhanebaşı geçitlerinin

planlarını rahmetli Adnan Menderes

yaptırmış, tatbikatı Haşim tşcan’a kıs­ met olmuştur.

S — 9. İstanbul Belediye’sine bıraktığı eserle­ rin bir defteri var mı? Yoksa, bunları tesbit için ne gibi önerilerde bulunur­ sunuz?

Y — 9. Haşim İşcan faal ve çalışkan bir Be­ lediye Başkam idi. 4 senelik icraatı es­ nasında ismini daima hatırlatacak eser­ ler bıraktı. Çalışmalarındaki bir gayesi de bu idi. Valilik yapmış olduğu Sam­ sun, Bursa, Erzurum, Antalya gibi il­ lerimizde daima kendisini hatırlatacak park, meydan, hastahane gibi eserler bırakmış olduğu gibi İstanbul’da da Karaköy meydanı, Üsküdar ve Kadıköy meydanlarının tanzimi, Taksim Gezisi dükkânları, Unkapanı ve Saraçhanebaşı geçitleri gibi, her zaman kendisini ha­ tırlatacak eserler meydana getirmiştir. Vefatını müteakip CHP’li üyelerden bi­

(4)

rinin Belediye binasının önündeki geçi­ din (Haşim Işcan geçidi) adlandırılma­ sı teklifi, AP’li üyelerin itirazı ile kar­ şılanmıştı. Belediye Meclisinin o top­ lantısında ben de bu teklifi desteklemiş ve Haşim îşcan’a vefa gösterelim biz bu ismi vermezsek halk verecek deme­ me rağmen teklif reddedilmişti. Sonra­ dan bu geçide Haşim Işcan geçidi is­ minin konması kabul edilmiş olup ha­ len de bu isimle anılmaktadır.

Haşim Işcan'm İstanbul'daki icraatına ait bir defterin bulunduğunu sanmıyo­ rum. Yalnız Belediye Yayın Müdürlü­ ğünü uzun yıllar liyakatle ifa eden Ra­ kım Ziyaoğlu’nun «İstanbul Kadıları ve Belediye Başkanları» kitabında Haşim îşcan’ın icraatına ait detaylar mev­ cuttur.

Burada bir hatıramı anlatmadan geçe- miyeceğim:

Haşim Işcan’m cenaze töreninde aziz naaşı Belediye Sarayında hazırlanan bir

katafalkın üzerine konmuştu. Burada

yapılan cenaze töreninde benim de ve­ kili olmak dolayısıyle bir konuşma yap­ mam icap etmiş ve kendisi hakkında şu sözleri söylemiştim : «Rahmetli Haşim Işcan gece gündüz çalışarak İstanbul şehrinin imarı için kendini vakfetmiş ve çok sevdiği bu şehre unutulmıyacak eserler kazandırmıştır. Biraz sonra onun mübarek naaşım İstanbul’a kazandırdı­ ğı eserlerin altından, üstünden ve önün­ den geçirerek ebedi istirahatgâhına tev­ di edeceğiz.»

S — 10. icraatında ne gibi katkılarda bulundu­ nuz? Size sık sık danışır mıydı? S — 10. icraatında ne gibi katkılarda bulundu

kendi bildiğini kendi düşündüğü gibi yapardı, istişare etmek lüzumunu his­ setmezdi.

Yalnız isteyerek veya istemeyerek önün iki icraatında benim de katkım oldu. Bunun' biri Karaköy meydanına başla­ dığı zaman yapının etrafı tahta perde ile çevrildi, içeride ne yapıldığını kimse anlamamıştı. Ben ise o tarikte Kara­ köy meydanındaki rahmetli dostum Yüksek Mühendis Emrullah Aksu’nun Aksu iş harımı (şimdi tatlıcıların bu­ lunduğu han) müteahhit olarak inşa

ediyordum. Binanın üst katlarından

tahta perdenin içinde 5-10 amelenin kazma ile yani elle toprak kazdıklarım seyrediyordum. Günler geçtikçe işin yü­ rümediğini görüyordum. Haşim Işcan her gün inşaat mahalline geliyor, işin yavaş yürüdüğünü görerek üzülüyordu. 20 nci asırda İstanbul’un göbeğinde bu kadar büyük bir temel kazısının elle yapılması çok ilkeldi. Bu düşünce ile sahibi bulunduğum bir kazı maki'nasını inşaat mahalline gönderdim, bu hizmet için bir ücret talep etmeden makinam 3 ay müddetle orada kazı yaptı. Kara­ köy yeraltı geçidi inşaatında böylece ufak bir katkım bulunmuş oldu. Haşim Işcan’m yaptıklarına ikinci bir katkım da Galata Kulesinin restorasyo­ nu işinde oldu. Belediye Meclisinin bir toplantısında yan yana oturuyorduk, yangın rasat kulesi olarak kullanılmak­ ta olan Galata Kulesinin tamiri için 200.000 liralık bir tahsisat verilmesine dair olan mazbata okundu. Ben sayın Işcan’a eskiden beri aklımda olan Ga­ lata Kulesinde bir lokanta yapılması yolundaki düşüncemi anlattım. Bana «sen söz al, bu mazbatayı geri çevire­ lim, onun yerine ben, hazırlatacağım Galata Kulesi restorasyonu teklifimi getireyim, dedi. Galata Kulesinin de bir lokanta yapılması fikri bu şekilde ger­ çekleşmiş oldu.

S — 11. Başkanlıktan düşürmek için girişimde bulunuldu mu? Başarısızlık nedeni? Y — 11. Haşim îşcan’ı Başkanlıktan düşürmek

için bir teşebbüs oldu. Adalet Partisi­ nin 54 kişilik bir grup toplantısında Başkanın yıllık faaliyet raporunun gö­ rüşülmesinden sonraki Mecliste kırmızı oy kullanılması yani âdemi itimat oyu verilmesi kararlaştırıldı. Oylama günü, grup kararma aykırı olarak kullanılan 19 oydan biri benimdi. Haşim Işcan’m düşürülmesine vicdanımız müsaade et­

medi. Durum grubumuzda tepki ile

karşılandı, ancak bizleri Haysiyet Diva­ nına sevk etmek girişimi başarıya ulaş­ madı. Bu hareketimiz üzerine bizleri bir müddet 19’Iar diye adlandırdılar.

Bu tutumumuz Haşim Işcan’a olan iti­ matla takdirimizin ve vefakârlığımızın bir örneği olarak gösterilebilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Özel ve acil ürünler, standart ürünlerde beklenmeyen talep fazlası veya müşterinin daha önce istediği üründen fazla miktarda ürün istemesi gibi durumlarda firmalar bu

48 yıl, elinden kalem düşmiyen büyük halk çocuğu, "Sarıgüzel,, li Ahmet Rasimi, ölümünden beş yıl sonra da olsa, hatırlıyanlar, yine kendi

turya kabul etmediğinden Berlin kongresi yapılacağı sırada S avi vak’- a sının zuhuriyle Sadık Paşa düşerek Rüştü Paşa ve iki gün soma Saffet Paşa

Fuat Paşa Ahmet Vefik Paşa’nın değerini ve sık sık büyük makamlara tayin edilmesi ve ardın­ dan da azledilmesini anlatırken şöyle diyor:. “ Ahmet Vefik Paşa,

Haziran ayı içinde Oxford Şehir Orkestrası ile birlikte İstanbul Festivali çerçevesinde iki konser veren Mansur'la sohbetimize, müzik kariyerinde çok önemli

(Baş tarafı 3 üncü sahifede) lûdu bir aksaklık baş göster­ medikçe 1950 yılının sonunda tamamlanmış olacağı belirtil­ miş ve kendilerinin muhtelif

Kilimi kaldırdığınızda kapı­ nın üzerindeki iki isim gö­ rüyorsunuz: Robert An- hegger ve Mualla Anheg- ger Eyüboğlu.. Kapıyı Mu­ alla nanım’ın yardımcısı

Özlem ÖZTÜRK - İSTANBUL ALMAN Yayın Sektörü’nün 1997 Barış Ödülü’nü kazanan Yazar Yaşar Kemal, cezaevine girmeseydi daha iyi eserler or­ taya