• Sonuç bulunamadı

Moda trendlerinin giysi seçimi ve satın almaya etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Moda trendlerinin giysi seçimi ve satın almaya etkileri"

Copied!
202
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

MODA TRENDLERİNİN GİYSİ SEÇİMİ VE SATIN ALMAYA ETKİLERİ

ÖZLEM BİRAY AKINCI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

UYGULAMALI SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI MESLEKİ RESİM İŞ-EĞİTİMİ BİLİM DALI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(3)

TELİF HAKKI VE TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren on iki (12) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı : Özlem Biray Soyadı : AKINCI

Bölümü : Mesleki Resim-İş Eğitimi İmza :

Teslim tarihi :

TEZİN

Türkçe Adı : Moda Trendlerinin Giysi Seçimi ve Satın Almaya Etkileri

(4)

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı Soyadı: Özlem Biray AKINCI İmza: ……….……

(5)
(6)
(7)

TEŞEKKÜR

Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Uygulamalı Sanatlar Anabilim Dalı, Mesleki Resim- İş Eğitimi Bilim Dalı, Yüksek Lisans tez çalışması olarak hazırlanmıştır.

Yapılan bu araştırmanın içeriği beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde araştırmanın problem durumu, amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları açıklanmış ve gerekli tanımlara yer verilmiştir. İkinci bölümde, giyim, moda, moda trendleri, giysi satın almayı etkileyen faktörlere yer verilmiştir. Üçüncü bölümde; araştırmanın yöntemi, modeli, evren ve örneklem, veri toplama aracının geliştirilmesi, verilerin toplanması ve verilerin analizi hakkında açıklamalar yapılmıştır. Dördüncü bölümde, bulgular başlığı altında elde edilen veriler analiz edilip tablolaştırılarak yorumlanmıştır. Beşinci bölümde ise, sonuç ve önerilere yer verilmiştir.

Bu araştırmanın hazırlanmasında bana yardımcı olan ve çalışmalarımla ilgilenen, birlikte çalışmaktan keyif aldığım değerli tez danışmanın, Sayın Doç. Ayşegül TÜRK hocama, bilgi ve birikimi ile tezimde yardımcı olan ve yol gösteren, Sayın Yrd. Doç. Dr. Gökhan ILGAZ hocama içtenlikle teşekkür ederim.

Eğitim hayatım boyunca maddi ve manevi olarak her zaman yanımda olan, beni sabırla destekleyen anneme, babama ve kardeşime verdikleri destekleri için teşekkür ederim.

Özlem Biray AKINCI Haziran, 2014

(8)

i

MODA TRENDLERİNİN GİYSİ SEÇİMİ VE SATIN ALMAYA

ETKİLERİ

(Yüksek Lisans Tezi) Özlem Biray AKINCI GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Haziran, 2014

ÖZ

Bu araĢtırmada, moda trendlerinin takibi, yaĢ ve gelir düzeylerine göre 20-50 yaĢ aralığındaki çalıĢan kadınların moda trendlerinden nasıl etkilendiğini saptayarak, bu değiĢkenlerin giysi seçimi ve satın almaları arasındaki iliĢki belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Tarama modelindeki bu araĢtırma, Ankara büyükĢehir merkez ilçelerinde rastlantısal yöntemle seçilmiĢ 384 çalıĢan kadının katılımı ile gerçekleĢtirilmiĢtir. AraĢtırma verileri, araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen anket formu ile toplanmıĢtır. AraĢtırma sonuçları, çalıĢan kadınların çoğunluğunun modayı “izleyiciler” olarak takip edenler kategorisinde yer aldığını göstermiĢtir. Bununla beraber moda trendlerini takip etmeleriyle “relaxing- casual”,“feminen giyim” ve “etnik giyim” tarzı arasında anlamlı bir iliĢki olduğu bulunmuĢtur. AraĢtırmaya katılan kadınların moda trendlerini Ģık ve güzel görünmek, güncel ve popüler olmak için belli bir marka, giysi katalogları ve internetten takip ettikleri, giysi seçerken marka, sezon trendleri ve renkleri göz önünde bulundurarak, ayda birkaç kez ve sezon baĢında bütçeleri uygun olduğunda alıĢveriĢ yapmaları ve bu alıĢveriĢleri için ayrılan bütçeleri ile yaĢ grupları arasında anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuĢtur. Katılımcıların mesleğe uygun giyinme istekleri, özel günler için giysi satın almaları ve fiyatını uygun bulması, satın alırken giysilerin kumaĢ ve dikim kalitesine dikkat etmeleri ile gelir düzeyleri arasında anlamlı bir fark olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Kadınların giyim alıĢveriĢini mağazalardan ve arkadaĢ ya da ailesinin görüĢlerini alarak yaptıkları belirlenmiĢtir. Moda trendlerini, kadının güzelleĢtiren, Ģık ve güzel olduğunu düĢündüren, güncellik sağlayan, yeni moda yeni ürün anlayıĢını oluĢturan ve değiĢken bir unsur olarak gördükleri sonucuna ulaĢılmıĢtır.

(9)

ii

Bilim Kodu :

Anahtar Kelimeler : giyim, moda, moda trendleri, giyim tarzı , giysi seçimi, giysi satın alma

Sayfa Adedi : 180

(10)

iii

EFFECTS OF FASHION TRENDS ON SELECTION AND

PURCHASHING OF CLOTHING

(POSTGRADUATE THESIS)

Özlem Biray AKINCI GAZI UNIVERSITY

GRADUATE SCHOOL OF EDUCATIONAL SCIENCES June, 2014

ABSTRACT

In this research, by following up on fashion trends and determining how working women aged 20-50 are influenced by fashion trends according to their age and level of income, the relationship between selection of clothing and purchasing of these variables has tried to be determined. This research, in the form of examination, has taken place with the participation of 384 working women randomly selected from Ankara metropolitan central towns. The research data have been collected through a questionnaire form prepared by the researcher. Results of the research have shown that the majority of the working women keep track of fashion in the category of “observers”. Moreover, it has been found that a meaningful relationship exists between them keeping track of fashion and styles of “relaxing-casual”, “feminine clothing” and “ethnic clothing”. It has been discovered that women participating in the research keep track of fashion trends through a certain brand, clothing catalogues and the internet in order to appear stylish and pretty, contemporary and popular, that by taking into consideration brands, seasonal trends and colors when choosing clothes, they go shopping a couple of times in a month and at the beginning of the season when their budget permits them and that statistically a meaningful difference exists between the budget reserved for shopping and age groups. The conclusion has been reached that a meaningful difference exists between income levels of the participants and their desire to dress according to their job, purchasing clothes for special days, finding their prices to be appropriate, and paying attention to the fabric and sewing quality of the clothes when buying them. It has been determined that the women shop for clothes from stores and by considering the views of their friends or family. The conclusion has also been reached that women view fashion trends as a variable element that beautifies the woman, makes them think that they are stylish and pretty, provides currency, and forms the understanding of new fashion new product.

(11)

iv

Science Code :

Key Words : clothing, fashion, fashion trends, selection of clothes, purchasing clothes.

Page Number : 180

(12)

v

İÇİNDEKİLER

ÖZ ... i

ABSTRACT ... iii

TABLOLAR LİSTESİ ... viii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiv

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ ... xv

BÖLÜM 1

... 1

GİRİŞ

... 1 Problem Durumu ... 1 Amaç ... 4 Önem ... 5 Varsayımlar ... 6 Sınırlıklar ... 7 Tanımlar ... 7

BÖLÜM 2

... 8

İLGİLİ YAYIN VE ARAŞTIRMALAR

... 8 Moda ... 12 Moda Tarihi ... 14 Ġlkçağ ... 14 Ortaçağ ... 17 Yeniçağ ... 19 Yakınçağ ... 23 Moda Döngüsü ... 30

(13)

vi

Moda Türleri ... 34

Modayı Etkileyen Etmenler ... 35

Moda Trendleri ... 39

Giysi Satın Alma DavranıĢlarını Etkileyen Faktörler ... 54

Demografik Faktörler ... 54 YaĢ ... 54 Cinsiyet ... 55 Meslek ... 55 Eğitim ... 56 Hayat Tarzı ... 56 YerleĢim Yeri ... 57 Sosyolojik Faktörler ... 57 Kültür ... 57 Alt Kültür ... 57 Sosyal Sınıf ... 58 Referans Grubu ... 58 Aile ... 59 Roller ve Statüler ... 59 Psikolojik Faktörler ... 60 Güdülenme ... 60 Algılama ... 61 Tutum ve Ġnançlar ... 61 Öğrenme ... 62 KiĢilik ... 62 Ekonomik Faktörler ... 63

BÖLÜM 3

... 66

YÖNTEM

... 66 AraĢtırma Modeli ... 66 Evren ve Örneklem ... 66 Verilerin Toplanması ... 67 Verilerin Analizi... 68

BÖLÜM 4

... 69

(14)

vii

BULGULAR VE YORUMLAR

... 69

BÖLÜM 5

... 158

SONUÇ VE ÖNERİLER

... 158 Sonuç ... 158 Öneriler ... 165 KAYNAKÇA ... 166 EKLER... 174

(15)

viii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 3.1. AraĢtırmaya Katılan Kadınların YaĢ Ve Gelir Düzeylerinin Dağılımı ... 68 Tablo 4.1 ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıklarını

Gösteren Frekans Dağılım ... 69 Tablo 4.2. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etmede Dahil Oldukları

Grubun Frekans Dağılım ... 70 Tablo 4.3. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Klasik Giyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 71 Tablo 4.4. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Smart Casual Giyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 73 Tablo 4.5. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Relaxing CasualGiyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 74 Tablo 4.6. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Erkeksi Giyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 76 Tablo 4.7. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Feminen Giyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 77 Tablo 4.8. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ġle

Etnik Giyim Tarzı DeğiĢkenleri Ġçin Kay Kare Analizi ... 78 Tablo 4.9. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ve

Dahil Olunan YaĢ Grupları DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 80 Tablo 4.10.ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Sıklıkları Ve

Gelir Düzeyi DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 81 Tablo 4.11.ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Nedenleri ve

(16)

ix

Tablo 4.12. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerini Takip Etme Nedenleri ve

Gelir Düzeyleri DeğiĢkenleri Ġçin Kay-Kare Analizi ... 83 Tablo 4.13. Giysi Seçimini Etkileyen Kaynaklar Ve YaĢ Grupları DeğiĢkenleri

Ġçin Kay- Kare Analizi ... 85 Tablo 4.14. Giysi Seçimini Etkileyen Kaynaklar Ve Gelir Düzeyleri

Ġçin Kay- Kare Analizi ... 88 Tablo 4.15. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Fiyat ve YaĢ DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 90 Tablo 4.16. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Vücuda Uygunluk

ve YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 91 Tablo 4.17. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Sezon Trendleri ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 92 Tablo 4.18. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Marka ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 93 Tablo 4.19. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Kalite ve YaĢ DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 94 Tablo 4.20. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Rahatlık ve YaĢ DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 95 Tablo 4.21. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Renk ve YaĢ DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 96 Tablo 4.22. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler KumaĢ ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 97 Tablo 4.23. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Dikim Kalitesi ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 98 Tablo 4.24. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörlerden Fiyat ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 99 Tablo 4.25. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörlerden Vücuda Uygunluk

ve Gelir DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 100 Tablo 4.26. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Sezon Trendleri ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 101 Tablo 4.27. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Marka ve Gelir

(17)

x

Tablo 4.28. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Kalite ve Gelir DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 103 Tablo 4.29. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Rahatlık ve Gelir DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 104 Tablo 4.30. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Renk ve Gelir DeğiĢkenlerinin

Kay- Kare Analizi ... 105 Tablo 4.31. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler KumaĢ ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 106 Tablo 4.32. Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Faktörler Dikim Kalitesi ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay- Kare Analizi ... 107 Tablo 4.33. Giysi Seçiminde Tercih Edilen Giyim Tarzları Ve YaĢ

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 108 Tablo 4.34. Giysi Seçiminde Tercih Edilen Erkeksi Giyim Tarzı Ve YaĢ

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 110 Tablo 4.35. Giysi Seçiminde Tercih Edilen Giyim Tarzları Ve Gelir

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 111 Tablo 4.36. Giysi Seçiminde Tercih Edilen Erkeksi Giyim Tarzı Ve Gelir

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 113 Tablo 4.37. Giyim AlıĢveriĢine Ayrılan Bütçenin Yüzde Ve YaĢ Grupları

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 114 Tablo 4.38. Giyim AlıĢveriĢine Ayrılan Bütçenin Yüzde Ve Gelir Düzeyleri

DeğiĢkenleri Ġçin Kay- Kare Analizi ... 115 Tablo 4.39. ÇalıĢan Kadınların Giysi Satın Alma DavranıĢlarını Belirleyen

Unsurlarının Frekans Ve Yüzde Dağılımları ... 116 Tablo 4.40. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Kullanılan Giysilerin Eskimesi Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 117 Tablo 4.41. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Sezona Uygun Giyinmek Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 118 Tablo 4.42. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Modası Geçmek Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 119 Tablo 4.43. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Fiyatın Uygunluğu Ve

(18)

xi

Tablo 4.44. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Mesleğe Uygun Giyinmek Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 121 Tablo 4.45. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özellikli Beden Yapısına Sahip Olmak

Ve YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 122 Tablo 4.46. Giysi Satın Alma Nedenlerinden ġık-Güzel Görünmek Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 123 Tablo 4.47. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özel Günler Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 124 Tablo 4.48. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özgüveni Yükseltmek

Ve YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 125 Tablo 4.49. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Kendini Ödüllendirmek Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 126 Tablo 4.50. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Marka Bağımlılığı Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 127 Tablo 4.51. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Kullanılan Giysilerin Eskimesi Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 128 Tablo 4.52. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Sezona Uygun Giyinmek Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 129 Tablo 4.53. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Modası Geçmek Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 130 Tablo 4.54. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Fiyatın Uygunluğu Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 131 Tablo 4.55. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Mesleğe Uygun Giyinmek Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 132 Tablo 4.56. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özellikli Beden Yapısına Sahip Olmak

Ve Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 133 Tablo 4.57. Giysi Satın Alma Nedenlerinden ġık-Güzel Görünmek Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 134 Tablo 4.58. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özel Günler Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 135 Tablo 4.59. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Özgüveni Yükseltmek

(19)

xii

Tablo 4.60. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Kendini Ödüllendirmek Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 137 Tablo 4.61. Giysi Satın Alma Nedenlerinden Marka Bağımlılığı Ve

Gelir DeğiĢkenlerinin Kay – Kare Analizi ... 138 Tablo 4.62. Giysi Satın Alma Sıklığından Haftada Bir Kez Ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 139 Tablo 4.63. Giysi Satın Alma Sıklığından Ayda Birkaç Kez Ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 140 Tablo 4.64. Giysi Satın Alma Sıklığından Sezon BaĢı Ve YaĢ DeğiĢkenlerinin

Kay-Kare Analizi ... 141 Tablo 4.65. Giysi Satın Alma Sıklığından Sezon Sonu Ġndirimi Ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 142 Tablo 4.66. Giysi Satın Alma Sıklığından Ġhtiyaç Olduğunda Ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 143 Tablo 4.67. Giysi Satın Alma Sıklığından Bütçe Uygunluğu Ve YaĢ

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 144 Tablo 4.68. Giysi Satın Alma Sıklığından Beğenilen Giysi Olduğunda Ve

YaĢ DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 145 Tablo 4.69. Giysi Satın Alma Sıklığından Haftada Bir Kez Ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 146 Tablo 4.70. Giysi Satın Alma Sıklığından Ayda Birkaç Kez Ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 147 Tablo 4.71. Giysi Satın Alma Sıklığından Sezon BaĢı Ve Gelir DeğiĢkenlerinin

Kay-Kare Sonuçları ... 148 Tablo 4.72. Giysi Satın Alma Sıklığından Sezon Sonu Ġndirimi Ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 149 Tablo 4.73. Giysi Satın Alma Sıklığından Ġhtiyaç Olduğunda Ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 150 Tablo 4.74. Giysi Satın Alma Sıklığından Bütçe Uygunluğu Ve Gelir

DeğiĢkenlerinin Kay-Kare Analizi ... 151 Tablo 4.75. Giysi Satın Alma Sıklığından Beğenilen Giysi Olduğunda Ve

(20)

xiii

Tablo 4.76. Giysi Satın Almada Tercih Edilen AlıĢveriĢ Mekanların Frekans ve

Yüzde Dağılımları ... 153 Tablo 4.77. Giysi Satın Almada Destek Alma/ Almama GörüĢlerinin Dağılımları ... 154 Tablo 4.78. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerine ĠliĢkin GörüĢlerinin Dağılımı ... 155 Tablo 4.79. ÇalıĢan Kadınların Moda Trendlerine Uygun Giysi Seçimine

(21)

xiv

ŞEKİLLER LİSTESİ

ġekil 1. Moda Döngüsü ... 32

ġekil 2. Moda Döngüsü ... 32

ġekil 3. Modanın YaygınlaĢma Süreci... 33

ġekil 4. Moda Siluetleri ... 40

ġekil 5. Vücut Tipleri ... 41

ġekil 6. Giyside Kupların Çizgi Etkisi ... 42

ġekil 7. Giysi Siluet Formu Çizgi ve Detay Örnekleri ... 42

ġekil 8. Nelly Rodi Trend Lab. YaĢam Stilleri ve Analiz Tabloları ... 48

ġekil 9. Pantone Katalogları ... 48

ġekil 10. Dcipher’ın Renk Katalogları... 49

ġekil 11. Mudpie ve Carlin International Trendbook Örnekleri ... 51

ġekil 12. Pecler Paris Trend Book ... 51

ġekil 13. Wgsn Kadın Giyimi Ġçin Ġlham ve Renk Trendbook... 52

ġekil 14. Satın Alma DavranıĢlarını Etkileyen Faktörler ... 54

(22)

xv

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ

CAUS The Color Assocation of the United States

CMG Color Marketing Group

GATT Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel AnlaĢması

GCR Global Research

OECD Ekonomik Kalkınma ve ĠĢbirliği Örgütü TUĠK Türkiye Ġstatistik Kurumu

(23)

1

BÖLÜM 1

GİRİŞ

Bu bölümde, araştırmaya ilişkin problem durumu, amaç, önem, varsayımlar, sınırlılıklar ve tanımlar yer almaktadır.

Problem Durumu

Günümüzde kendini çeşitli eksen ve açılardan dolaylı/ dolaysız yollar ile anlatan giyinmenin karşımıza çıkışı insanın mahremiyet unsurlarını temel gereksinim olarak benimsemesiyle gerçekleşmiştir.

İnsanoğlunun varlığıyla ihtiyaç haline gelen giyim; yaşanılan çevreye, iklim ve doğa olaylarına göre şekillenmiştir. Hayatını sürdürebilme sürecinde ihtiyaç duyduğu örtünme, mahremiyetin dışında bedenini korumak için çevresindeki hayvan ve bitkilere yönelmesine neden olmuştur.

Mahremiyet olgusuyla başlayan ve korunmaya gereksinim duyan bedenler giyimi bir ifade biçimi olarak kullanmaya, yerleşik hayata geçmeleriyle başlamışlardır. Giysinin yarar özelliği zamanla gösteriş ve güce dönüşmüştür. İnsanoğlunun hayatında büyük değerler kazanmış ve birbirlerine miras olarak ya da bir borcun karşılığı olarak verilen bir metaya dönüşmüştür.

Geleneksel yapıların yenilik istemeleri ve arayışları sonucu kültür dalgalarının çevrelerini sarması ticaret ağını ve ekonomik yapıyı güçlendirmiştir. Bu güçlenen yapı karşısında oluşturulan ticaret ağları ve yıkılmaz ekonomik yapı sınıflar arasındaki statü farkını açmıştır.

(24)

2

Yeniden doğuş, yenilikler anlamına gelen Rönesans döneminde ticaretin gelişmesi orta sınıfın da güçlenmesine imkân sağlamıştır. Giyim geleneksel kalıplardan kurtulmuş ve bireysel tercihlere yönelmiştir. Rönesans dönemi alt ve üst sınıf arasında bir sınıfın doğmasına neden olmuştur. Yeni giysi formlarının aranması ve kullanılması çeşitlilikler yaratırken temelde benzeşmeyi ama birbirinden farklı olmayı vurgulamaya çalışmıştır. Bunun sonucunda sınıfsal ayrımlar arasındaki sınırlar açılmaya başlamıştır. Giyilen giysinin ekonomik ya da sosyolojik bir olay karşısında terk edilmesi ilkel olarak modanın varlığını ve döngüsünü vurgulamıştır.

Sıradan insanlar 19.yüzyıla kadar büyük çoğunlukla modanın yörüngesinin dışında kalmıştır (Davis,1997, s.45). Fransız Devrimi ile gelen insan hakları ve özgürlüklerin sağladığı eşitlikler ve bütünleşme, giysi ve modanın bir statü sembolü olmasını engellemeye çalışmıştır. Devrim ile eşitlenen gruplar aidiyetlik unsurları ile bütünü oluşturmuştur.“Spencer 1854’te insanların görünüm yasalarını itaatini keşfetmiştir. Modayı ya da moda beğenisini taklit ile toplumsal farklılaşma arasında gerili toplumsal bir ilişki olarak ilk fark eden olur (Waquet and Laporte, 2011, s.57).

Sanayi Devriminin yapılması teknolojik gelişmeler sağlamış ve bu gelişmeler moda alanında da büyük yenilikler getirmiştir. “Sanayileşme, esnekliği ve rekabeti şart kılar; dolayısıyla da aile, sınıf, din, ırk ve kast temellerine oturtulmuş sınıflarını reddeder (Barbarosoğlu, 2012, s.73).

19.yüzyılın sonlarında giysilerin büyük kitlelerin ulaşabildiği ilk tüketim mallarından biri olarak anlam taşıdıkları görülür. Giysinin rolü yararcılık işlevini aşar ve moda ürünlerinin üretim, dağıtım ya da tüketim gibi toplumsal dinamiğinin başka işlevini içerir (Waquet and Laporte, 2011, s.57). Toplumsal kısıtlamalardan kurtulmanın ve gerçekte olduğundan daha fazla toplumsal ve ekonomik kaynağı sahip görünmenin bir yolu olan giysiler toplumsal statüyü belirsizleştirmeye elverişlidir (Crane, 2003, s.92).

Toplumsal statünün belirsizleşmesi moda döngüsünü hızlandırmıştır. Bunun sonucu olarak da “aşağı tabakadan ayrılmak isteyen zenginler yeni modaları hızla takip ederken; asgari sınıfların zenginlerden ayrı kalmama arzuları modanın çevrimsel hareketini hızlandırmıştır (Barbarosoğlu,2012, s.34).

“Gabriel Tarde, modada taklidin rolünü doğrular. Bunun üzerine modayı insanları bir toplum içinde birleştirmenin ve toplumsal şimdiki zaman yaratmanın bir yolu olarak görür, insanların birbirlerini taklit etmesiyle yeniliğin kolektif yüceltişidir (Waquet and Laporte,

(25)

3

2011, s.57). Moda, kişilerin hem topluma uyma hem de, farklılaşma gibi birbirleriyle çelişen iki amacı gerçekleştirmelerine yardımcı olur (Tek’ten1997 aktaran Alagöz, tarihsiz, s.535). Toplum içerisinde benzer özellikler gösteren grupların bir aidiyet unsuruna erişebilmek için beğendikleri ya da takdir ettikleri birine benzeme ve özenme duygularının var olması ile grup içinde yer alma isteğinden oluşmaktadır. Benimsenen değerleri reddedip yeni bir anlayış ortaya koyarak farklılaşma isteği de modanın alt kültür ürünü olan anti modayı yaratmaktadır. Bir karşı çıkışı ve isyanı simgelese de o grubu oluşturanlar arasında benzer özellikler ve ortak fikirlerin, tarzların benimsendiği gerçektir.

“Smith giysilerin 20.yüzyılda, 19.yüzyılda olduğu kadar bireysellik ya da statü göstergesi olarak önem kazanmadıklarını savunur. (…) 20. yüzyıl boyunca sağlanan gelişmelerle, giysiler basitleştirilmiştir ve üretimleri kolaylaşmıştır (Crane, 2003, s.99). Moda döngüsüne hız kazandıran bu gelişmeler modayı giyimden ayırarak bir farklılık kazandırmaktadır. Moda döngüsünün çok kısa sürede başladığı noktaya gelmesi yenilikleri izleyip, demode olmadan moda trenlerini takip etmeye yöneltmektedir. Modanın oluşturduğu anlayışla in ve out tartışmaları seçimlerimiz de eleyici davranmamızı ve dikkat etmemize neden olan kompleks bir kavrama dönüşmüştür. Hayatın hızına ayak uyduran ve bir adım önünde gitmek için çabalayan moda birçok değerin farkına varılmadan tüketim unsuru içerisinde yok olup gitmesine neden olmaktadır. Tüketim hızı sanayileşmenin hızı ve yetenekleriyle birleştirilmekte olup, hazır giyimin doğuşunu hazırlayan süreçte özel dikim ve bireyselliğin gücünü azaltmaktadır. Seri halde üretimin gerçekleştiği hazır giyim ekonomik, hızlı ve birbirine benzer ürünler ile moda sektörü içerisinde yerini aramaktadır. Toplumun her kesimine hitap eden kot pantolonlar statü ve sınıf farkını yok ederek, sıradanlığı var eden en basit örneklerden biridir.

“Sanayi toplumu ile beraber gerek alt sınıftaki kadınların çalışma hayatına başlamaları giyim anlayışının büyük ölçüde değişmesini gerektirmiştir. Ürettiğinin karşısında ücret talep ettiği ve sosyal – siyasal olaylar karşısında aktif olarak yer alma eğiliminde olduğu için modanın referans grubunu oluşturmaktadır(Barbarosoğlu, 2003, s. 25). “ Kadınlar eşsiz objeler olmaya yaklaşan hem bireyselciliklerini hem de toplumsal kimliklerini ifade eden giysiler bulmaya çalışmaktadır (Crane,2003,s. 216). Kendini kabul ettirme, yeniyi deneme, saygı görme, ait olma vb. ihtiyaçların etkisi ile ortaya çıkmaktadır (İslamoğlu 2006’dan aktaran Alagöz, tarihsiz, s. 535). Sosyal yaşantı, yaş, meslek ve gelir ile modayı izleme ve satın alma alışkanlıklarımız da değişim göstermektedir. Örneğin, “New York’taki Prada müşterileri sanat galerilerinde, reklamcılık, film, televizyon, moda ya da

(26)

4

güzellik sektöründe çalışan kişiler olarak tanımlanmıştır ve giysileri, bilgi ve beğenilerine ilişkin her türlü mesajı sessizce iletmiştir (Crane, 2003, s. 216). Bizler konuşmasak bile giysilerimiz bizim hakkımızda çevremize mesajlar vermektedir. Çevremize mesajlar veren ve bir ifade biçimi olarak kullanılan modanın kadınlar için olan değerlerinin anlaşılması ve modayı nasıl değerlendirdiklerinin belirlenebilmesi için yapılan bu çalışma önemsenmektedir. Bu doğrultuda moda trendlerinin çalışan kadınların giysi seçimi ve satın almasına etkileri nelerdir? Sorusuna cevap aranmaktadır.

Amaç

Bu çalışmanın temel amacı çalışan kadınların giysi seçimi ve satın almalarının moda trendlerinden nasıl etkilendiğini saptayarak, moda trendlerinin giysi seçimine ve giysi satın almaya etkisinin belirlenmesidir. Temel amaca ulaşmak için aşağıdaki sorulara cevap aranacaktır.

1. Kadınların moda trendlerini takip etme durumları nasıldır?

2. Kadınların moda trendlerini takip etmeleriyle giysi seçimleri arasında ilişki nasıldır?

3. Kadınların moda trendlerini takip etmeleri dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

4. Kadınların moda trendlerini takip etmeleri gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

5. Kadınların moda trendlerini takip etme nedenleri dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

6. Kadınların moda trendlerini takip etme nedenleri gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

7. Giysi seçimini etkileyen kaynaklar dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

8. Giysi seçimini etkileyen kaynaklar gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir? 9. Giysi seçiminde dikkat edilen faktörler dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık

göstermekte midir?

10. Giysi seçiminde dikkat edilen faktörler gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

(27)

5

11. Giysi seçiminde tercih edilen tarzlar dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

12. Giysi seçiminde tercih edilen tarzlar gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

13. Giyim alışverişi için ayrılan bütçenin yüzdesi dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

14. Giyim alışverişi için ayrılan bütçenin yüzdesi gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

15. Kadınların giysi satın alma davranışlarını belirleyen unsurlar nelerdir?

16. Giysi satın alma nedenleri dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

17. Giysi satın alma nedenleri gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir?

18. Giysi satın alma sıklığı dâhil olunan yaş gruplarına göre farklılık göstermekte midir?

19. Giysi satın alma sıklığı gelir düzeyine göre farklılık göstermekte midir? 20. Kadınların giysi satın almada tercih ettiği alışveriş yerleri nelerdir? 21. Kadınların giysi satın almada destek alma/almama görüşleri nelerdir? 22. Kadınların moda trendlerine bakış açıları nelerdir?

Önem

Moda, birbirinden farklı olan insanların karmaşık psikolojilerinin pek çok yönleriyle birlikte ortaya konduğu bir olgudur.

Sanayi devriminden sonra bir ivme kazanan moda ve modayı oluşturan unsurların oluşumu toplumu yakından etkileyen kültür, ekonomi, sosyal ve psikolojik olaylar konusunda statik bir durumda kalmamaktadır. Hayatımızı şekillendiren her olay bir dışavurum biçimi olarak modaya yansımaktadır.

Tüketim hızı doğrultusunda moda sürekli kendini yenileyen bir döngüye sahiptir. Moda döngüsünü oluşturan moda trendlerinin değişikliğine bağlı yeni ürünlerin sunumu, büyüme, olgunlaşma, gerileme ve eskime dönemlerini içine alan bu eğriler üzerinde her yeni ürün tanıtıldığında başladığı noktaya geri dönmektedir. Moda trendlerini etkileyen bu unsurlar sosyal bir varlık olan ve kendisine yer edinmek isteyen bireyler için aidiyetin bir

(28)

6

unsuru olarak ortaya çıkmaktadır. Bu aidiyette çevremize bizler hakkında mesajlar veren giyim alışkanlıklarımız ile sağlanmaktadır.

Araştırmada moda trendlerini takip eden çalışan kadınların yaş ve gelir düzeylerine göre moda trendlerini takip etme durumları, giysi seçimi ve satın alma aşamaları üzerine odaklanılmıştır. Bu doğrultuda araştırma,

Çalışan kadınların moda trendlerini takip etme durumlarının belirlenmesi, moda trendlerini takip etmeleriyle giysi seçimleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi ve moda trendlerini takip etmelerinde dâhil oldukları yaş grupları ve gelir düzeylerinin belirlenmesi açısından önemlidir.

Giysi seçiminde etkili olan kaynakların dâhil olunan yaş ve gelir düzeylerine göre farklılık gösterme durumları, giysi seçiminde dikkat edilen faktörlerin dâhil olunan yaş grupları ve gelir düzeylerine göre faklılık gösterip göstermediği, giysi seçiminde tercih edilen tarzların dâhil olunan yaş grupları ve gelir düzeylerine göre farklılık gösterip göstermediğinin belirlenmesi açısından önemlidir.

Giyim için ayrılan bütçenin dâhil olunan yaş grupları ve gelir düzeylerine göre farklılık gösterip göstermediğinin belirlenmesi, giysi satın alma davranışlarını belirleyen unsurların neler olduğu ve dâhil olunan yaş grupları ve gelir düzeylerine göre aralarındaki ilişkinin belirlenmesi açısından önemlidir. Giysi satın alma sıklığının dâhil olunan yaş grupları ve gelir düzeylerine göre farklılık gösterme durumunun belirlenmesi açısından önemlidir. Kadınların giysi satın almada tercih ettikleri yerlerin belirlenmesi, giysi satın alırken başkalarının görüşleri ya da desteğini alma görüşlerinin ve moda trendlerine bakış açılarının kavranabilmesi açısından önem taşımaktadır.

Bu konuda daha önceden yapılmış bir araştırmanın bulunmaması; moda trendlerini, giysi seçimi ve satın alma konularını araştırmada birleştirilmesiyle, çalışan kadınların moda trendlerini takip durumları ile giysi seçimi ve satın almaları arasındaki ilişkiyi farklı gelir düzeyi ve yaş gruplarına göre ortaya koymaya yönelik bir çalışma olarak hazırlanması açısından önem taşımaktadır.

Varsayımlar

1. Araştırma için seçilen örneklemin evreni temsil etme gücüne sahip olduğu, 2. Katılımcıların araştırma konusuna ilgi duyacakları,

(29)

7

3. Seçilen konunun güncel olup, anket sorularının doğru ve içten bir şekilde yanıtlanacağı, 4. Bilgi toplama aracına verilen cevapların gerçeği yansıttığı varsayılmıştır.

Sınırlılıklar

1. Araştırma Ankara büyükşehir merkez ilçeleri,

2. 20-50 yaş grubundaki çalışan kadınlar ile sınırlandırılmıştır.

Tanımlar

Klasik giyim: Klasik giyim modası geçmeyen sade ve resmi çizgideki giyim eşyalarının bir arada kullanılması ile oluştuğu söylenebilir (Çivitçi, Ertürk, Varol, Kanışkan ve Kipöz, tarihsiz, s. 58).

Spor- şık, serbest giyim (smart casual wear): Klasik- modern giyime göre daha spor ve gündelik ama işe uygun giysi parçalarının kullanıldığı giyim kodu olarak kullanımı yaygınlaşmış bir tarzdır. Smart casual giyim tarzında takımlar, kravatlar yoktur; ancak jean kullanımı da bu giyim için uygun değildir.

Günlük- spor giyim ( relaxed casual wear): Çalışma hayatında en az tercih edilen serbest giyim tarzıdır. Daha çok yarı konservatif ya da olmayan resmi kurumlarda çalışan kişilerin tercih etmesi önerilmektedir (Çivitçi, Ertürk ve diğerleri, tarihsiz: s.61). Serbest giyimde belirli bir sınırlama yok kişi jean ile de davete veya toplantıya katılabilir. Bu tarzda aslında jeanın giyilebileceği vurgulanıyor (Çakır, 2009, s.42).

Etnik giyim: Kültürel değerlerin yansıtıldığı desen ve renklerdeki organik kumaşlardan üretilen ve genellikle el işçiliği ile süslenmiş giyim türüdür.

Feminen giyim: Modern görünümle birlikte vücut hatlarını vurgulayan, dişiliği ön plana çıkaran giyim tarzıdır.

Erkeksi (maskülen) giyim: Maskülen giyim terimi daha çok kadınların erkeksi bir giyim tarzını benimsemesini ifade etmektedir. Bu giyim tarzında kadınlar erkek giysilerini ve kravat, papyon gibi erkeklere özgü aksesuarları kullanmaktadırlar (Çivitçi, Ertürk ve diğerleri, tarihsiz, s.61).

(30)

8

BÖLÜM 2

İLGİLİ YAYIN VE ARAŞTIRMALAR

Bu araştırmanın temel amacı çalışan kadınların giysi seçimi ve satın almalarının moda trendlerinden nasıl etkilendiğini saptayarak, moda trendlerinin giysi seçimi ve giysi satın almaya etkisinin belirlenmesidir. Yazın taraması, moda, giyim, moda trendleri, moda ve giysi seçimini etkilen faktörler üzerinde yoğunlaşarak gerçekleştirilmiştir. Konu ile ilgili yayın ve araştırmalara bu bölümde yer verilmiştir.

Başkaya (2010)’nın “Günümüzde moda algısı” araştırmasında; “Modanın oluşum sürecinde takip edilmesi zor ve ancak kitlelerce kabul edilip moda nitelemesini veya vasfını edindiğinde tespit edilebilen bir kavram olmasından yola çıkarak, tüketici psikolojisinin, var olan akım ve tüketim davranışları incelenerek” açıklanmıştır (2010, s.6). Araştırmada tümden gelim yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda,“Tüketmeyi toplumdaki yerini sabitlemek, sahip olduğu nesneler sayesinde diğer insanlarla iletişim kurabilmek, bir gruba dâhil olmak veya bir gruptan ayrılmak, daha açık bir deyişle, yaşadığını hissetmek için araç olarak gören birey, sadece ve koşulsuz olarak ‘yeniyi’ arayacaktır (2010, s.99). Günümüzde moda tüketicisi teknoloji sayesinde moda üretenlere meydan okumaktadır. Tüketicinin söylediği söz, beğendiği giysi kombinasyonları ve ürünler, kısaca tüketicinin moda algısı, moda yaratanlara tekrar ilham vererek ve tüketici algısının süzgecinden geçerek tekrar moda döngüsünün içine katılmış olacaktır ( 2010, s.8).

Erol (2011)’un “ Trend öngörüsü ve moda dinamikleri konu başlıklı çalışması”; trend öngörüsü, modada karakterlerin rolü, tekstil ve giyim endüstrisinde öngörü, küresel tüketici trendleri tahmini, moda tanımlamaları, moda dinamikleri, tekstilde gelişmeler, tekstil geliştirmede yenilik kaynakları, sezon trendlerinin araştırılması başlıklı bölümlerden

(31)

9

oluşmaktadır( 2011, s.6). Araştırmanın sonucunda, moda tasarımında trendlerin yeri ve öneminin belirlenmesi, trend öngörüsü oluşturulmasında izlenecek adımlar ve trend öngörülerinin yapılması hakkında kapsamlı bilgiler sunmaktadır.

Pamuk (2009)’un “ Giysi moda eğilimlerini etkileyen faktörler ve 1940-2007 arası model analizi” araştırmasında “kadın giysi modasında geleceğe dönük tasarımlarda doğru adımı atabilmek, geliştirilen yeni bir model içerisinde geçmiş moda akımlarında meydana gelen değişimleri belirlemek, moda değişimlerinde etkin olan gelişmelerin modayı etkileme durumları belirlemeyi amaçlamıştır (2009, s.özet-i). Nitel araştırma yöntemi kullanılarak; kitle iletişim araçlarından basılı yayınları kullanılmıştır. Random yöntemi ile seçilen modellerin incelenmesinde giyim parçalarının ölçüleri için tablolar hazırlanmıştır. 1940-2007 yıllarını kapsayan dönemlerde moda trendlerini etkileyen iktisadi-siyasi gelişmeler, sosyal hareketlenmeler, sanatsal kültürel akımlar, teknolojik gelişmeler ve moda idollerinin belirlenmesine yönelik ulaşılabilen yazılı materyallerden elde edilen bilgiler ile yorumlanarak, model tabloları oluşturulmuştur( 2009, s.özet-ii).

Koca ve Koç’un “Çalışan kadınların giysi seçimleri ve renk tercihleri” araştırmasında, 300 çalışan kadının konu ile ilgili görüşleri alınmıştır. Araştırmaya katılan çalışan kadınların klasik ve spor giyim tarzını tercih ettikleri tespit edilmiştir. “Giysi rengi tercihlerini vücut yapısı, vücut şekli, kişilik özellikleri ve giysinin kullanım alanının öncelikli etkilediği, kadınların meslek ve yaşları ile giysi renk tercihleri arasında istatistiksel açıdan anlamlı ilişki olduğu belirlenmiştir (2008, s.171.)

Kılıçarslan (2011)’ın “ İş hayatındaki kadının giysi seçiminde renk tercihi: Giresun Üniversitesi örneği” konu başlıklı araştırmasında, “insanın çevresi ile etkileşimini, sağlığını, günlük hayatının akışını, iş hayatındaki motivasyonunu, psikolojisini etkileyebilen renk kavramının çalışma hayatında kadınların giysi rengi tercihini, tercih ettikleri renkleri belirleyen faktörlerin ağırlıklı olarak hangi faktörler olduğunu, renklerin kadınlar için ifade ettiği anlamları belirlemek amacıyla yapılmıştır (2011,s.öz). Giresun Üniversitesi’nde çalışan 187 kadına anket formu uygulanmış ve buna göre; kadınların klasik ve spor giyim tarzını tercih ettikleri, renklerin belirlenmesinde ise bireysel tarzın, vücut yapısının, mevsimin, çalışma koşullarının etkili olduğu belirlenmiştir.

Durmaz, Bahar ve Kurtlar (2011)’ın “ Kişisel faktörlerin tüketici satın alma davranışlarına etkisi üzerine bir araştırma”sında tüketicilerin satın almaya yönelik karar ve eylemlerini etkileyen yaş ve yaşam dönemi aşamaları, meslek, yaşam stili ve kişilik üzerinde

(32)

10

durulmuştur(2011, s.114). Bu çalışma 1286 kişiye yüz yüze uygulanmıştır. “Tüketici davranışları; hangi mal ve hizmetlerin kimden, nasıl, nereden, ne zaman satın alınacağı veya satın alınıp alınmayacağına ilişkin bireylerin kararlarına ait süreç olduğundan uyarıcılarla karşı karşıya olan tüketici, kişisel ve çevre faktörlerinin etkisinde kalarak uyarıcıya tepki göstermektedir (2011, s.130-131). Tüketicinin kişisel ve çevre faktörlerinin etkisiyle uyarıcıya gösterdiği tepkide demografik özelliklerde etkilidir.

Zümrüt (2013)’ün “ Orta gelir grubu üretimine katılan ve katılmayan kadınların giyim ve süslenme tarzlarının oluşumu” Türkiye’de çalışan ve çalışmayan kadınların sosyal yaşantılarındaki giyim ve süslenmelerinin incelenmesinde, örneklem grubunu oluşturan 25-50 yaş arasındaki 42 çalışan ve 42 çalışmayan kadın oluşturmaktadır. Çalışan ve çalışmayan kadınların sosyal yaşantıları ve etkinliklere katılımda tercih ettikleri giyim ve süslenme seçimlerini analiz etmek amacıyla anket uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda, “çalışan kadınlar ile çalışmayan kadınların sosyal yaşamları arasında önemli bir farklılık bulunmamıştır. Çalışan kadınlar toplu sosyal etkinliklere spor, abiye türü giysi ile katılmayı tercih ederken çalışmayan kadınlar abiye türü giysi ile katılmayı tercih ettiği saptanmıştır (2013, s.özet).

Ağaç ve Çeğindir (tarihsiz)’in “Üniversite öğrencilerinin giyim ihtiyaçlarını karşılama ve moda konusundaki görüş ve davranışları” araştırmasında; Ankara ilinde bulunan Hacettepe, Ankara, Gazi, Başkent ve Çankaya üniversitelerinde eğitim gören kız öğrencilerin modaya bakış açıları ve modayı takip etme durumlarını belirlemek amacıyla; rastlantısal yöntemle seçilmiş 340 öğrenciye anket uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda, giysi satın alırken, moda ürünleri seçmek yerine kendi giyim tarzları ve kalite unsurunu göz önünde bulundurdukları belirlenmiştir.

Çivitçi ve Dindar (2006)’ın “ Sık giysi satın alan tüketicilerin kişilik özellikleri” araştırması, “ 183 kişi olarak belirlenen örneklem grubu iki farklı gruptan oluşmakta olup, biri farklı meslek gruplarındaki öğrencilere diğeri rastlantısal yöntemle seçilen meslek gruplarına uygulanmıştır. Sık giysi satın alan tüketicilerin, yeni moda akımlarını sosyal ortamlarda yenilikçi olduklarını göstermek için kullandıkları görülmüştür. “Bu özellikler her yaştan kadın veya erkekte görülebilmektedir. Bu araştırma sık giysi alma davranışları gösteren bireylerin bu davranışının yaş, gelir, cinsiyet ve eğitim seviyesinden çok kişilik özellikleri ile ilgisi olduğunu ortaya koymaktadır (2006, s.230).

(33)

11

Akdoğan ve Karaarslan (2011)’ın “Gençlerin kendilerinin ve ailelerinin giysi tüketimi alışkanlıklarını, değerlendirmeleri: Nevşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde birinci sınıfa devam eden 18-26 yaş aralığındaki öğrencilere kendilerini, annelerini, babalarını ve kardeşlerini modayı takip etme durumları, sahip oldukları giysi sayıları, alışverişe ayırdıkları zaman ve bütçelerini değerlendirmeleri istenmiştir. Öğrencilerin bu boyutlar açısından kendilerini genellikle ailenin ortasında konumladıkları ve giysi tüketiminin tanımlanmasında kendilerini kardeşlerinden daha çok ebeveynlerine benzer olarak tanımladıkları görülmüştür (2011, s.373).

Şahinoğlu (2009)’nun “Postmodern tüketim ve moda satın alma davranışı: araştırmasında, kolay örnekleme yöntemiyle İstanbul ili içerisindeki 500 kişiye uygulanmıştır. Türk moda tüketicileri üzerine bir araştırma gerçekleştirilerek, moda tüketim tipleri belirlenerek, moda satın alma davranışları moda ilgilenim seviyelerine göre değerlendirilmiş ve söz konusu değişkenlere etki eden faktörler belirlenmiştir (2009, s.özet-i). Araştırma sonuçları, Moda tüketici tipleri ile ilişkili olduğu düşünülen moda ve giyim ilgilenimi, fikir lideri olma özelliği arasındaki ilişkinin Türk tüketicilerinin öncüler ve ilk uyum gösterenler kategorisi için geçerli olduğu görülmüştür (2009, s.151). “Bununla beraber, tüketicilerin moda ürünlerini satın alma davranışlarında, bulundukları kategoriler içerisinde ağırlıklı olarak sosyalleşme gücü ile hareket ettikleri, buna karşın sadece modaya karşı ilgisiz olan tüketici tiplerinde, farklılaşma gücünün ön plana çıktığı gözlemlenmiştir (2009, s.özet-i).

Işık’ın “Hazır giyim sektöründe mevsim sonu indirimli satışların tüketici satın alma tercihleri üzerindeki etkileri ve bir uygulama” araştırmasında mevsim sonlarında yapılan indirimli satışların, tüketicilerin tercih ve davranışları etki edip etmediği tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışma Edirne ilinde tesadüfî örnekleme yoluyla seçilmiş 31 erkek ve 151 kadından oluşan 182 kişiye 29 sorudan oluşan bir anket formu uygulanmıştır. Sonuç olarak, hazır giyim sektöründe yapılan mevsim sonu indirimli satışların tüketicilerin satın alma tercih ve davranışlarını pek fazla etkilemediği tespit edilmiştir (2000, s.86).

Akyüz (2006)’ün “Farklı eğitim düzeylerindeki kadın tüketicilerin giyim eşyası satın alma davranışları” araştırmasında, Ankara ilinin Elmadağ ilçesinde yaşayan farklı eğitim durumlarına sahip 18 yaş üzerindeki kadınlar arasından rastlantısal yöntemle seçilen 300 kadına giysi satın alma davranışlarını belirlemek amacıyla anket formu uygulanmıştır. Araştırmanın sonucu olarak, ilköğretim ve lise mezunu kadınların giysi satın alırken moda trendlerini yansıtmasını dikkate almadan fiyata bağlı seçimler yaptıkları ve ilköğretim

(34)

12

mezunlarının çocuklarından, lise ve dengi mezunlarının ise annelerinden etkilendikleri bulunmuştur. Üniversite ve üzeri kadınların ise moda trendlerini göz önünde bulundurdukları, modayı takip etmek ve rahatlamak için alışveriş yaptıkları ve giysi seçimlerinde arkadaşlarından etkilendikleri sonucu bulunmuştur.

Moda

Giyim olgusu, ilk insanın varoluşu ile birlikte sözü geçmeye başlayan bir kavram olup başlangıçta insanın örtünme içgüdüsünden estetik öğelerin de bu faktörlere katılmasıyla, insan hayatının soyutlayamadığı bir kullanım aracı ve ihtiyacı konumuna ulaşmıştır (Altınöz ve Süvari, 2000, s.11).

Giysiler ve modaya uygun giyim tarzları, bir dizi ideolojik anlamın taşıyıcıları ya da toplumsal gündemleridir. Giysiler asla havailik değildir, çağdaşlarının temel toplumsal ve ekonomik baskılarını ifade eder (Crane, 2003, s.42-43). Giyim, vücudu dış etkenlerden koruyan doğal bir gereksinme olduğu kadar kişisel görünüş, kendine güven, başarı, ruhsal ve sosyal bakımlarından da kişiyi etkileyen, önemli faktörlerdendir (Kırzıoğlu, 1992, s.11). Giyim insanlıkla birlikte olan, ilkel toplumdan çağdaş topluma geçerken önemini arttıran bir olgudur. Giyim aslında maddi kültürün bir öğesidir (Tezcan, tarihsiz, s.255). Giyinmek, dış fiziksel etkilere karşı korunmadan daha çok, insanın kendisini, kendi gözünde ve başkalarının gözünde konumlandırmaya yarayan bir eylemdir (Tokgöz, 2010, s. 70).

Anthony Giddens’ın belirttiği gibi giysiler bedensel bir kurulma aracından çok, sembolik gösterenlerin, kimliğin içerisine dışsal bir form verme amacıdır (Binark ve Kılıçbay, 2000, s.11). Kıyafet sahip olunan dünya görüşünün aynasıdır. Modanın bütün insanları aynı tarz ve biçim içinde etkisine almadığı dönemlerde, her cemiyetin kıyafetten beklediği farklı idi (Barbarosoğlu, 2012, s.11).

Giyimin tanımı pek çok kişi tarafından çok farklı olarak tanımlansa da aslında korunma ihtiyacından doğan tarihi süreç içerisinde farklı formlara bürünerek günümüzdeki halini alan bir ürün olarak tanımlamak mümkündür. Giyim günümüzde bir moda gösterisi haline gelmiştir (Yazıcıoğlu ve Altınay, 1992, s.276).

“Moda bir döneme damgasını vuran geçici giyim, kullanım ve davranış bütünlüğünü, yani hayata karşı duruştaki farklılıkların toplamını temsil eder” (Onur, 2004, s.15). “Latince, oluşmayan sınır anlamındaki “ modus” tan gelir. Ortaçağ Fransa’sında La Mode olarak

(35)

13

kullanılmıştır. İngilizce karşılığı fashion’dır ki, adet, usul, biçim, şekil, tarz, üslup, davranış, kibar sınıf hayatı, üst tabaka, yüksek zümre manalarını ihtiva etmektedir” (Barbarosoğlu, 2012, s.27). “Moda en önemsiz bireyi bile bir sınıfın temsilcisine, ortak ruhun somut haline dönüştürerek ön plana çıkarır” (Crane, 2003, s.32).

“Belirli bir toplumda uygun görülen ortak zevkler, geçici yaşama, hissetme biçimleri” (Hakko, tarihsiz, s.1). “Belirli bir zaman ve durum için tüketici tarafından uyarlanmış geçici döngüsel fenomenlerdir” (Ertürk, 2011, s.6).

Günümüzde moda öncelikle bir hareket olarak anlaşılmaktadır. Bir moda doğar büyür, yaygınlaşır ve söner. Bir vakitler hayranlık duyulan, taklit edilen, yükseltilen yaygınlaştırılan şey, günün birinde modası geçmiş olur (Waquet and Laporte, 2011, s.7). İnsanlığın başlangıcıyla doğan örtünme ve gizlenme ihtiyacının şekil değiştirip; insanların kişisel zevkleri ve statülerini ifade etme biçimine dönüşerek kendine yer bulan moda, geçmişteki anlamını yitirmiş ve yeni anlamlar kazanarak kendine yeni bedenler bulmaya devam etmektedir.

Moda kavramı her ne kadar giyim ve aksesuarlar ile özdeşleştirilse de hayatın her alanında kendine yer edinmektedir. Hayatın devam etmesi boyunca moda ve etkilerinin yansımaları günlük hayatımızdaki diğer gereksinimlerimizden özel anlarımızı anlamlandıran her şeye kadar bizim seçimlerimizle bir aradadır. Bir yemek yeri, bir tatil yeri, dekorasyon ya da bir araba tercihimizde vb… diğer seçimlerimizde fark etmesek de bir bütünü oluşturan modanın parçalarından birini seçmekteyizdir.

Moda kavramının çeşitli kişilerce birçok farklı yorumu yapılmıştır. “Moda sadece giysilerde var olan bir şey değil; moda soluduğumuz havadaki bir şey, bir rüzgârdır moda, geldiğini hissedersiniz, kokusunu alırsınız… havada da, sokakta da… moda, fikirlerle yaşam tarzımızla olan bitenle ilgilidir” Coco Chanel (Alphan, 2008, s.13). “Moda denilen şey o kadar çirkin bir şeydir ki onu her altı ayda bir değiştirirler” Oscar Wilde (Altınay ve Yüceer, 1992, s.3).

“Bireysel açıdan moda: insanların birbirlerine benzeyerek farklılaştıkları bir oyundur. Cinsellik açısından: görünüşün yenilenmesi yoluyla, erotik çekicilik aracıdır moda. Ekonomik açıdan: gereksiz şeyler tüketiminde bir değişiklik, servetin gösteriş amacıyla tüketilmesinin düzenlenmesidir. Hiyerarşik açıdan: moda insanın kendi toplumsal konumunu saptama, böylece de belirli bir toplumsal sınıfın üyesi olduğunu gösterme aracıdır; modayı izlemek pahalı bir şeydir çünkü” (Hakko, tarihsiz, ?)

“Hep yeniden dikkat çekmek, yeniden kendisine baktırmak üzere ortaya konan sosyal ve imitasyon üzerine kurulu bir olgu moda” Ali Akay (Onur, 2004, s.16). Ekonomist Dr. Paul

(36)

14

Nystrom tarafından yapılan moda tanımına göre, “moda belirli bir zamanda hüküm süren ya da geçerli olan bir şeydir; daha az ya da daha fazla bir şey değildir” ( Çivitçi, 2004, s.4) Simmel modayı… toplumdan topluma uyma ile bireycilik, birlik ve ayrışma gibi süreçlerin çatışmasından doğan bir yan ürün olarak yorumlamıştır (Davis, 1997, s.35). Valery’e göre moda göze çarpmak isteyen kişilerin göze çarpmak istemeyen tarafından taklit edilmesidir. Sözüne uygun olarak bütün herkesin aynı şekilde giyinmeye başladığında seçkinler kendilerini farklı bir şekilde ifade etme ihtiyacı duyar (Barbarasoğlu, 2012, s.56).

Modaya ilişkin yapılan moda tanımlarının hemen hepsinde modanın belirli bir zaman içinde benimsenmesi, yayılması, yavaş yavaş azalması ve yerini yeni moda akımlarına bırakmasını bunların sonucunda da değişmesini görmekteyiz. Moda bir döngü içinde kendini sürekli var etme çabasında olup, başlangıçtan belirli bir noktaya kadar giderek kısacası yayılarak yavaş yavaş benimsenmesinin azalarak tekrar başa yani yeni arayışlara döndürmesiyle yaşam döngüsünü sürdüren bir kavramdır.

Moda, toplumsal bütünlük ve ortak bir paydada birleşmektedir. Bu nedenle moda, toplumsal kültürün mirasını da oluşturur ve evrensel bir olaydır (Gürsoy, 2010, s.16 ).

Moda Tarihi

Giyim ilkçağlarda yaşayan antik uygarlıklara göre farklılık gösterse de temel amacında doğa şartlarına, iklime karşı korunmak ve örtünmek için kullanılmıştır. Giyim ihtiyacı temel bir gereksinim olarak başlayıp tarihsel süreç içerisinde, yaşadıkları ve bulundukları bölgelere göre kullandıkları malzemelerin, materyallerin, kullanılan kalıp ve dikim teknikleri ile seçilen modellerin arasında farklılıklar oluşturmuştur.

İlkçağ

Antik Mısır (M.Ö. 2830- M.Ö. 945)

Mısır sanatı ve tarihi başlıca üç dönemde incelenir. Eski krallık döneminde alt tabaka örtünmezdi ve çıplaktı. Sadece yüksek tabakadakiler belden aşağılarını dize kadar saran peştamal şeklinde ‘şenti’ adı verilen giysiler kullanmışlardır.

Orta krallık döneminde keten ya da ağır kumaşlardan yapılmış olan kısa etekler görülür. Bunlar kalça hizasında kalan kemerlerle ya da serbest sarımla tutturulur, ucu ön ortadan

(37)

15

aşağı sarkıtılırdı (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.4). Kadınların ‘kalarisis’ adı verilen dar giysileri ayak bileğine kadar uzanır ve omuzdan geçen tek ya da çift bantlarla tutturulurdu. Bazen boncuktan yapılan gerdanlıklar ve bantlar yerine tutturulurdu (Komşuoğlu, İmer, Seçkinöz, Alparslan ve Etike, 1986, s.136). Çalışan kadınların bu dar uzun elbiselerle rahat hareket edememeleri daha sonraları plise adı verilecek olan bir çeşit katlama türünü bulmalarını sağlamıştır.

Yeni krallık döneminde iyi nitelikli kumaşlardan yapılan giysiler giyilmiş ve çıplak kalan beden bölümlerinde şal ya da pilili saydam kumaşlar örtülmeye başlanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.136).

Giysiler, sıcak bölgede yaşıyor olmaları nedeniyle keten ya da patiska benzeri ince ve saydam kumaşlardan yapılmıştır. Giysilerin ve kumaşların üstü sembolik motiflerle süslenmiştir. Akbaba, akrep motifleri önemli motifler olarak kullanılmıştır. Yüksek rütbeli kişiler panter derisiyle vücutlarını örter ve ‘sah’ denilen yamuk biçimde ajurlu kolye takarlardı( Onur, 2004, s.30).

Antik Mısır döneminde kadınlar ve erkekler saçlarını tıraş ederler, siyah yünden yapılan perukalar giyerlerdi. Bu saç şekilleri zamana göre değişirdi. (…) Erkekler önde alına kadar inen, yanlarda kulakları örten, kısa kıvırcık perukalar giymişlerdir (Sapmaz ve Tizer,1964, s.6-7). Mısır ilk makyaj ürünlerinin kullanıldığı uygarlık olarak bilinmektedir.

Antik Yunan (M.Ö. 2000- M.Ö. 150)

Antik Yunan’da kostümlerin sade ve basit bir şekilde olduğu görülmüştür. Giysilerin tasarımında dikiş tekniklerinin az kullanımından dolayı kıyafetler genelde vücut etrafına sarılarak giyilmiştir (Dereboy, 2004, s.26).

Yunan giyiminin temelini dökümlü kumaşlar ve kumaşların meydana getirdiği bol çizgiler oluşturmuştur. Kadınlar ve erkekler hemen hemen aynı elbiseleri giymişlerdir (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.18). Kadın ve erkeklerin ortak olarak kullandıkları genel giysileri kiton, himasyon ve peplos olarak adlandırılmaktadır. Kiton, Dor ve İon olarak iki çeşittir. Dor kiton adı verilen kıyafetler, dörtgen şeklinde bir kumaştan oluşur ve kıyafetler kumaşın ortasında yer alan baş deliğinden giyilir. Bir kemer ile ister belden ister göğüs altından sıkılarak bol dökümlü olarak kullanılırdı (Onur, 2004, s.31). İon kitonu daha iyi kumaşlardan yapılmıştır, iki kareden meydana gelir, yanları dikişsizdir ve kol altından birbirine bağlanır. Bunlar, her zaman giyen insanın boyuna göre daha uzunca olur, kullanılan korse ve kemerlerle beden kısmı belde toplanırdı (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.19).

(38)

16

Kiton omuzlarda tokalar ve değerli taşlarla büzülerek tutturulur. Tokaların üstü kadınlar için dans sahneleri, erkekler için de savaş sahneleri gravürleriyle bezenmişti (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986: 143).

Üste giyilen peplos ise dikdörtgen işlemeli bir kumaştan oluşurdu ve kumaşın bir bölümü kendi üzerine dışarı doğru katlandıktan sonra vücuda sarılırdı (Onur, 2004, s.31).Yunan pelerini, dikdörtgen biçiminde katlanarak kullanılan himasyondur.(…) Himasyonlar genellikle önde sol omuzdan arkaya atılıp sağ kol altından öne döner, önde de sol omuza atılarak kullanılırdı (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.143). Himasyonların bir köşesinde kişinin kimliğine ilişkin özel işlemeler ve desenler bulunurdu.

Kadınlar saçlarını ise çeşitli şekillerde toplayarak biçimlendirirlerdi. Altın ve deriden yapılmış takılarla tutturularak yapılmış saç modelleri oldukça zarif bir üsluptaydı. Erkekler ise gösterişsiz ve değişik biçimlerde taçlar ile başlarını süslerlerdi (Onur, 2004, s.31).

Antik Roma ( M.Ö. 53- M.S. 500)

Romalılar Etrüsk sanat akımını yıkmışlar ve Yunan sanat akımın benimsemişlerdir. Roma sanatına Yunan sanatının bir devamı da denilebilir. Yalnız Romalılar giyimde işleme ve süslemeye daha çok değer vermişlerdir (Nadasbaş, 2012, s.31). “Roma devrinde kadınlar ve erkekler tuniklerin üzerine togalar giymişlerdir. Sokak kıyafeti olan bu togalar doğal renkli kumaşlardan yapılmıştır; yarım daire şeklinde ve giyenin üç misli boyundadır (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.24). Zamanla elips şeklini aldığında sadece erkeklerin kullandığı bir kıyafet oluverdi, erkekler bu togayı sublgaculum denen peştamal üzerine bir tür ihram olarak giyerlerdi (Onur, 2004, s.32).Romalı kadınlar ‘stola’ diye adlandırılan, Yunan halkının giydiği kitona benzer bir tunik giyerlerdi. Genellikle ayak bileği uzunluğunda olan stola, bele kordon kemerle tutturulur, böylece giysiler üzerinde drapeler, büzgüler oluşurdu (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.146). Romalılar daha sonra togaları bırakarak palla kullanmaya başladılar. Bunlar dikdörtgen şeklindedir himasyona benzer. Yalnız kadınların kullandıkları pallalar tuniklerin üzerine giyilir, drapeli olarak toplanır (Sapmaz ve Tizer, 1964, s. 25).

Roma imparatorluğu döneminde sıkı buklelerle örgülerle sarılmış saç modelleri popüler olmaya başlamıştı. Ayrıca kadınların saçlarını boyadıkları ve aşırı derecede kozmetik ürünleri, parfümler kullandıkları bilinmektedir (Onur, 2004, s.32).

(39)

17

Ortaçağ

Bizans (M.S 300-1453)

Bizans giyimi Roma ve Doğu öğelerinin garip ve zengin bir birleşimi olarak gelişmiştir (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.148). Özellikle ipek dokumacılığında ilerleme görülmüş, usta işçiler Pers motiflerinden alınan çiçek ve hayvan desenlerini, bu kumaşlara işlemişlerdir. Nakışlarda devrin parlaklık ve lüksüne uygun olarak kıymetli taşlar kullanılmıştır (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.32).

Bizanslılarda giyim kadın ve erkek giyimlerinde benzer özellikler taşımaktadır. Yaygın olarak uzun kollu tunikler ve saguslar kullanılmıştır. “Sagus bir tür pelerin olup yarım daire kesimlidir. Boyun bölümü oyuntuludur, sağ omuz üstünde süslü bir broş ile tutturularak giyilmektedir. Bu giysilerin göğüs ortasına düşen tablion denilen dikdörtgen biçiminde olan bir bölümü vardır. Tablion, sagusun rengiyle karşıtlık oluşturan renklerden oluşurdu (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.148). Sagusların boyları belirleyici unsur olarak kullanılmıştır.

Kadınların giydiği tunikler yere kadar uzundur. Kollar, erkeklerde olduğu gibi ve bilekte dardır. Kadınların ve erkeklerin giydiği başka bir kıyafetse düz, kemersiz, serbest kollu ve bol pelerinlerdir. Zengin nakışlı, altın ve gümüş işlemeli atkılar da omuza atılıp sağda klipsle tutturulurdu (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.33). Tuniklerin ve atkıların üzerlerine Bizantin motifleri işlenmiştir.

Kadınların saç biçimi, başın çevresine simit gibi sarılan saçlardan oluşmaktadır. Saçların arasına mücevherli çapraz bantlar geçirilmiştir. Bantların uçları ise her iki yandan omuzlara bırakılmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.150). Değerli taşlardan altın üzerine kakmalı bilezik özellikle tasma şeklinde geniş kolyeler, saç bantları, taşlar bu devrin özelliklerini gösteren süsler ve mücevherlerdir (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.34).

Romanesk Dönem

M.S 1100 yılından sonraki, ortaçağın altın yüzyılları da denilen iki yüzyıl, uygarlığın yeni dönemi için dünyayı hazırlamıştır. Bu dönemde tüm Avrupa’da kadın giyimi giderek daha zarif ve süslü biçimlere dönüştü. Giysiler de genellikle kuşaklıydı (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.155). Romanesk dönemine ait giysiler Antik dönemden Bizans dönemine kadar olan farklı giysi özelliklerini içinde barındırmaktadır. Giysilerde kullanılan şerit ve işlemeler bu döneme Bizanslardan geçmiştir. Romanesk Dönemi’nde giysi ve kumaş

(40)

18

üretimi soylu kişiler ve aileleri için yapılmıştır (Ertürk, Kipöz, Çivitçi, Üreyen, Kanışkan ve Kahnıcı, 2013, s.8).

Kumaşların 10.yy sonlarına doğru ortaya çıkan biçki tekniklerini kullanmaya başlamaları giysilerin hazırlanması kolaylaştırılmış ve farklı modellerin üretilmesine imkân sağlanmıştır. “Giysilerin kolları çok abartılı bir genişlikte olup, kadın giysilerinde eteklerin arka bölümüne kuyruk görünümü verilmiştir. Bu devirde asillerin giysileri halk giysilerinden çok farklı idi(Kaya, 2007, s.15). Asiller için kullanılan kumaşlar onların gücünü ve ihtişamı gösterir nitelikteydi. Kumaşların ve süslemelerin yanında asillerin ailelerinden gelen amblemleri ile soyluluklarını gösteren logoları giysilerinde önemli yer tutmaktaydı. 12. yüzyılda elbiseleri etkileyen eleman pahalılıktır. Krallar zengin görünüşlü elbiseleri moda haline getirmişlerdir ve bu modayı hem köylüler hem de halk izlemiştir(Sapmaz ve Tizer, 1964, s.59).

Kadın giyiminde etek yumuşak ve hafif bir hareketle yere dek uzanır, olağan üstü genişlikteki kolların uçları bazen süslenirdi(…) Erkekler zimarra adı verilen uzun tuniği, yüzyıllarca yaygın bir biçimde kullanmışlardır(…) Metal kabartmalı tokası bulunan deri bir kayış, zimarrayı belde tutmuştur (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.155).

1095 yılına gelindiğinde haçlı seferleri başlamış, doğuya yapılan bu seferler sonucunda ipek kumaşlar ve pahalı ürünler Avrupa’ya getirilmiştir. Haçlı savaşçıları, önde ve arkada arması olan zırhlar giymişlerdir (Ertürk ve diğerleri, 2003, s.8). Zırhın üstüne cotta adı verilen yanları açık kolsuz bir yelek giyilirdi. Yanlardaki açıklık ata binmede kolaylık sağlardı. Cotta zırhın güneşten gözü kamaştırmasını önlemek amacıyla kullanılmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.156).

M.S. 987-1328 Fransa’sında derebeyliğin tanınması ve şövalyelik devri olarak görmekteyiz(…) erkekler ve kadınlar doğrudan geniş, bol kimono kollu bilaud denen uzun düz elbiseleri almışlardır. Bu elbiselerin yanlarına bolluk verilip altına beyaz keten giymişlerdir (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.54). Erkek giyiminde elbiseler vücut biçimine ortaya çıkararak bedene oturur ve arkadan kapanırdı. Biri bel diğeri bel altından iki tür kemer kullanılmıştır. Çift tunik de görülen bu dönemde soylu sınıf erkekleri, içi kürk astarlı pelerinler kullanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.157).

Romanesk dönemde İskoçya’da erkekler kol ve bacak hareketlerinde rahatlık sağlayan giysiler giymişlerdir. Günlük olarak kullanılan bu giysilerin altına kilt adı verilen pilili ekose etekler giymişlerdir. Ayrıca bu giysilerle birlikte yün çoraplar ve keçi derisinden

(41)

19

yapılan para keseleri kullanılmıştır (Ertürk ve diğerleri, 2013, s.8). Sol omuzlarına tartan denilen ve kolu serbest bırakan pilili, yünlü ekose kumaştan yapılmış atkılar asmışlardır. Bunların uçları dize kadar uzayıp bele kemerle oturtulmuştur (Sapmaz ve Tizer, 1964, s.60).

13.yüzyılda erkekler, belden aşağı daralan hem kısa hem de uzun tuniklerle giyilebilen pantolonlar kullanmışlardır. Hem kadın hem de erkekler tarafından kolsuz, bele yarı oturan ve kalçaya kadar yanları yırtmaçlı olan cüppeler kullanmışlardır (Ertürk ve diğerleri, 2013, s.8).

Gotik Dönem

Yüksek ortaçağı içine alan gotik dönem, Gotik mimarinin sivri ve dikey hatlarındaki incelik modaya da yansımıştır. Bu dönemde giysilerde, değişen renkler, kumaşlar, zevkli ayrıntılar ve gotik kemerlerin motifini anımsatan ince, uzun insan figürleri görülmektedir(Komşuoğlu, ve diğerleri, 1986, s.161)

Gotik dönemde İngiliz soylu kadınları desenlerle bezenmiş ceketler, erkeklerse bedene sıkıca oturan yelekler giyerlerdi. Kostümlerde düğme ve kakmalı gümüş kemerler kullanılmıştır(Dereboy, 2004, s.58). 14.yüzyılda silueti daha ince ve zarif yapma amacıyla yalın, uzun çizgi denenmekteydi. Kadın giyiminde, renklerin ve kumaşların karşıtlığı egemendi (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986, s.161) Erkeklerin giyiminde en çok cote- hardie giyilmiştir. Bunlar üste giyilen, diz uzunluğunda ve yanlarda dikişli olup, önden düğmelerle kapatılan bir palto tipidir(Sapmaz ve Tizer, 1964, s.71) Bu giysilerin bir yanı mavi diğer yani kırmızı olmak üzere iki farklı renkte yapılmaktaydı. Gotik dönemin giyime genel yansımaları kol kenarlarında dilimlerin oluşması, giysilerin astarları ile farklı renklerde kombinlenmesi, ayakkabı burunlarının sivriliği, başlıkların sivri ve uzun olarak başta yerini alması, mazgal deliklerinin motif olarak kol kenarlarında kullanılması, ülkelere göre farklılık gösteren şekillerde dönemin kostümleri içinde yerini almıştır. Bu dönemde terzilik artık önemli bir uğraş olmaya başlamıştı. Farklı giysi tasarımlarını gerçekleştirmek özenli bir çalışmayı gerektiriyordu (Onur, 2004, s. 34).

Yeniçağ

15. ve 16. yüzyıldan önce İtalya’da başlayan ve daha sonra Avrupa’ya yayılan edebiyat, güzel sanatlar ve bilim alanındaki gelişmeler, yenilikler ve anlayışlara yeniden doğuş, yeşerme anlamına gelen Rönesans denilmektedir. Rönesans Ortaçağın bitişini simgeleyen

Şekil

Şekil 2. Moda döngüsü (Diamond and Diamond, 1997, s.92) En yüksek fiyat Sıkılmışlık İndirim Yüksek fiyat Popüler fiyat
Şekil 11.: Mudpie ve Carlin İnternational  trendbook örnekleri   (http://bigprintlittle.com/index.php/tag/trends/
Şekil 13. WGSN kadın giyimi için ilham ve renklerini gösteren trend book  (http://www.iamkristabel.co.uk/Press )
Tablo 3.1. Araştırmaya Katılan Kadınların Yaş Ve Gelir Düzeylerinin Dağılımı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

[12] Akyüz, İ., Mobilya Tercihinde Tüketici Davranışlarının Cinsiyet Açısından Araştırılması (Trabzon İli Merkez İlçe Örneği), Yüksek Lisans Tezi, Karadeniz

Özdeşleme ile tükenmişlik ve tükenmişliğin boyutları arasındaki ilişkiyi ele alan çalışamalar incelendiğinde; örgütsel özdeşleşme ile tükenmişlik (Rode vd.,

[r]

Bunu tetkik etti te bende bulunan siyah kaplı ve 1278 tarihli MENEMENLİ TARİHİNİN tertibinde ne kadar hatalar mevcud olduğu kendiliğinden meydaaçıkıyor ♦ Her

Günler ilerledikçe batıya olan hare- ketini sürdürecek gezegen ayın sonlarına doğru günbatımından önce doğuda yük- selmiş olacak ve gece yarısından üç saat

Table 4.. Çizelge 5`de sunulan verilere göre, 2017 yılında anne sürgün uygulamalarının 16-20 mm çapa sahip olan sürgünlerin sayısı üzerine istatiksel olarak

dalgah drjviz kurunun olmamasr, ve uluilararasr sermaye narekeilennrn hrzr var olan ekonomik bunahmr sona erdirmekten g6k onu ydnetme iizerine odaklanm.rqtrr. Kriz