• Sonuç bulunamadı

Koca yaramazlar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Koca yaramazlar"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SAYFA

V7Î A

¿o

s.

/*■

*Z^o r

7

17

ANKARA... ANKA...

MÜŞERREF HEKİMOGLU

Koca Yaramazlar

Anılar yıldız yıldız parlıyor belleğimde. ANKA’nın Meşrutiyet’teki bürosunda iki genç adam Abidin Dino’dan selam getiriyor bana. Bu genç mimarla­ ra elverirsen çok sevinirim, diyor sevgili Dino. El değil yürek verdim. Galeri Nev’in açılışını güzel çarpıntılarla düşünürüm hâlâ.

Çankaya Köşkü’nde Dino’yla Cumhurbaşka- nı’nın karşılaşması da gözümün önünde. Bayan

Korutürk çok zarif sözlerle teşekkür etti Dino’ya.

Cumhurbaşkanı’na seslendi sonra.

- Fahri bak, Abidin Dino! Paris’ten geliyor bizi

selamlamak için.

Çankaya Köşkü’nde az yaşanır böyle bir olay.

“Paris’ten elinizi öpmeye geldim hanımefendi”

demesi hâlâ kulağımda. Nerdeyse Buckingham Sarayı’ndayız!

Ertesi gün öğle yemeğine geldi bana. Pastırma­ lı fasulye yemeye. Salonda kaç kez dolaştı, duvar­ larımı seyretti uzun uzun. “Hepsi çok güzel” , de­ di, “yalnız Fikret Mualla yok, onu da ben verece­

ğim sana". Birkaç gün sonra Paris’ten bir Fikret

Mualla geldi. Yeni bir tablo eklendi duvanma. Ki­ mi zaman düşünürüm, karanlığa gömülürüm ner­ deyse. Sonra doğrulur, dirilirim birden, dünyanın en zengin kişilerinden biri olduğumu hissederim. Kaç kişinin duvarında Dino’lar, Arbaş’lar, Fikret Mualla’lar var! Olsa da aynı şey mi! Tabloların öy­ küleri de var.

★★★

Daha ne güzel anılanın var! Bir şiir kitabını, “na­

sıl yaşanır şiirsiz” , diye sunuyor. Bir başka duva­

rıma yerleşen kırmızı gül koncasını da “artık mut­

luluk gele” , dileğiyle sunuyor bana.

Daver Darende ile konuşuyoruz bir gün. Di­

no’dan söz ederken gözleri parlıyor. Dino’nun bel­ li sözlerini getiriyor gündeme. Benim de gözlerim parladı doğrusu. Bakın ne diyor!

“Neruda, Aragon ve Nâzım Hikmet’/ bir ara­

da görmüş, o kutsal inada sahip koca yaramaz­ larla bir sofrada oturmuş, onları dipdiri, kavgacı, şakacı ayrıntılarıyla izlemiş bir seyirci olarak söy­ lüyorum, sırlarını sofra başında sokakta ya da ya­ tak odalarında aramak boş. Onların sırları şiirle­ rinde, sözcükleri dizme hünerlerinde, sözcükler­ le tükenmez bir devrim kaynağı yaratma ustalık- larındadır. ”

Merhaba koca yaramazlar!

Daver Darende ile söyleşirken yeni ufuklar açı­ lıyor önümde. Anılar değişiyor, kişiler öne geliyor, geriye gidiyor, bir yıl değil, beş yıl, on yıl geçiyor, gidenler gelmiyor, gelenler boşlukları örtemiyor.

Yaşam kolay değil, ölüm, cinayet, soygun, hor­ tum, değer yargılarını yok eden davranışlar, de­ meçler, derken dünyayı durdurup inmek istiyor in­ san. Ancak karamsarlığa da hakkımız yok galiba. Üç gündür telefon susmuyor, belli olaylarda ben­ den daha karamsar, kötümser olanlara meydan okuyor kimi dostlar. Ne verdik, ne alıyoruz, diye so­ ranlar var. Haksızlar mı?

Kaç kişinin Nâzım Hikmet’i var, Pablo Neruda’yla kaç kişi söyleşiyor.

Çok hakları var, ancak giderek azalıyor böyle düşünenler. Bakın neler yazıyor gazetelerde, ne­ leri yüceltiyor, neleri yerle bir ediyorlar. Ancak da­ rılmasın okurlar, karamsarlığa pabuç bırakmak yok.

Dino’ya kucak dolusu selam.

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

zen Âşık, bazen Şatıroğlu, bazen de Veysel efendi diye çağırırlar, nedense kimse Veysel bey de­ mez,.. Veysel’in Sivrialandakl adı İsa Veysel Emmi, ama

Kocası, daha karısının ce­ nazesi kalkmadan, onun yerini al­ mağa hazırlanan bir arkadaşile, bo­ zulan işlerini düzeltmek için yeni bir Ankara seyahatine

Vaktile, benim de kalem yar­ dımımla milliyetçi “Turan,, gazete­ sini çıkarmış olan Zekeriya Beyin Türk ordusunu, Türk milliyetper­ verlerini ve Türk

Ney ve nısfiyeyi, mest olduğu demlerde; gelişi güzel, fakat bir bahçeden rastgele toplanan çiçekler gi­ bi, hoş çalar ve ayık olduğu zamanlarda ise; değil

2019 yılının Türkiye için umutlu, herkes için sağlık, huzur, mutluluk ve başarı getirmesini yanı sıra Nöralterapi ve Regü- lasyon Tıbbı içinde azami bir

Sonuç olarak hemşire, kendi dini veya manevi ilgi, inanç ve düşüncelerinden etkilenmeden, hastanın gereksinimlerine yönelik bakım verecek olursa, hastanın, çatışma

[r]

Toplum kökenli olguların %75’i deri ve yumuşak doku infeksiyonu olan hastalar olup bu oran sağlık bakımıyla ilişkili olgularda %37 olarak tes- pit edilmiştir.. “Asian