• Sonuç bulunamadı

Evvel zaman içinde:Eski hikayelerden

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Evvel zaman içinde:Eski hikayelerden"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

"’V *^ı ı

* ı

\

o

12 Aralık 1949

Evvel zaman

Eski hikâyelerden

Ahmet Arifi bey — Güfte ve besteleri —

Curnalcılardan korkusu — Neşeli bir şarkı

Her hakkı mahfuzdur

M

atbuatı dahiliye müdü­ rü iken tanıdığım Ah­ met Arifi bey zevk ve neşe sa­ hibi bir zat idi de. Hatırımda kaldığına göre keman çalardı. Şarkı söylerdi, hem bestelerdi. Güftesi ve bestesi kendisinin olan şu şarkısını o zaman ya­ ni Dahiliye müsteşarı ve Tak­ vimi Vakayi Nazırı olan baba­ mın hanesine hemen her gece gelmesinden dolayı olacak o t kadar duymuşum ki hâlâ u - 1 nutmamışım. Muhterem kari­ lerime inedi olduğunu zannet- | tiğim mezkûr şarkıyı takdim ediyorum.

Rûyini örtmüş görünce sacların bî irtiyab Mahı sandım kaplamış altın '

tozundan bir sehab Ger melâik görmâiş gökten

inmeye eyler şitap Kıskanıp işte guruba başladı !

bak âfitap

Bak ne oldu sevdiğim bak nuri vechinden cihan İktibas eyler ziyayı şimdi

senden asüman Reşk ile gizlendiler gûya ki

mah-u-ahteran Kıskanıp işte guruba başladı i

bak âfitap Merhum o zamanın eurnal- cıları yüzünden o kadar veh- ham idi ki bazı şarkıları güf­ telerinden dolayı çalmaktan ve okumaktan korkardı. Meselâ sanki geldim de ne buldum b u | harap âbade şarkısından bile, korktuğunu hatırlarnn. &Â Çok sevdiğim bu şarkıyı seve seve okuyacağım için edepsiz heri­ fin biri zamirinde belki ne var­ dır diye beni curnal eder ba­ şıma belâ getirir...» derdi. B u-j nu bilenler de aman beyefen- diciğim şu şarkıyı ihsan buyu-j rar musunuz şıkkasında ısrar ederlerdi. Bu şarkının tam o - larak iki kıtası böyleydi: Sanki geldim de ne buldum

bu harap âbâde Bezrni gamda bana hun-iciğer oldu bade Her gün envai belâ türlü cefa amade Âleme geldiğime ben de pişman oldum

Semih Mümtaz S.

vatanın yerine feleğin kahrı usandırdı bana her derdi diye okurlardı. Meşrutiyetten sonra da bu mısra böylece okundu gitti. O tarihlerde yaşayan dikkatlilerden biri yahu şarkı­ larda bile hâlâ vatan kelimesi bırakılmadı der dururdu!

— Çok gariptir. Hakikaten bestesi dahi çok güzel bu şar­ kıyı bugün ne ben ve ne de kimse duymuyor. Repertuarda da yeri kalmadı mı acaba? «Deve yüksek atamadım

yorganı vay» Şarkısı dahi Ahmet Arifi beyin maşuku idi. Gayet neşe­ li keyifli bir halde kemaniyle bu şarkıyı çalar kendisine mahsus olan sesiyle de okurdu ve: Deve yüksek derken başım yukarıya kemanını da omuzu­ nun üstünde havalandırırdı. Üstüste üç dört kere de çalar okurdu. Hele Lem’i bey refa­ kat ettikçe âdeta mest olurdu. (Bu şarkıyı da seneler var kimseden duymadım. Büsbü­ tün unutuldıysa yazık olur). Eski evlerin ve konakların bir çoğunda musiki zevki ve ipti- lâsı vardı. Bunlardan bir ço ­ ğunda da en iyi ve muktedir hocalardan ders almak merakı vardı. Kemani Ağa başta bir sürü üstat kendilerine cidden lâyık talebeler yetiştirir ve git­

gide onların kendilerine yak­ laştığını görmekle mesrur o - lurlardı. Falan benim talebem- dir, filânı ben bu hale getir­ dim diyenlerin bu sözü söyler­ ken ağızlarının kulaklarına geldiğini görürdük.

S. M. S. NOT: Senei devriyei vefatı dolayısile Lem’i bey için bu sütunlarda yazdığım yazıyı karalarken merhumun eserle» rinden İstanbul radyosunda bir musiki ziyafeti verileceğini zannediyordum. Çünkü onun güzide şakirtlerinden ve çok sevdiği dostlarından Necmi R ı­ za bey oğlumuza bu güzel hiz­ mete bilfiil delâletini rica et­ miştim. Acaba bu maruzum kendisine vüsulde geç mi kal­ dı ne oldu bilmiyorum? Bu gü­ zel kadirşinaslık radyomuza mukadder olmadı?

Semih

Çekemezken bu kadar çille’ germ-ü-serdi Vatanın kahn unutturdu bana

e i G het derdi Geldiğim âlem’i mâna ne

mübarek yerdi Aleme geldiğime ben de

pişman oldum Şu noktayı derhal ve behe­ mehal arzedeyim ki meşruti­ yetten (1908) evvelki tarihler­ de bu şarkının ikinci Kuplesi- nin ikinci mısraını aslında ol­ duğu gibi okuyamazlardı da

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Duyulan Geçmiş Zaman Hikâye Birleşik Çekimi: Esas fiil duyulan geçmiş zaman –mXş, -yUk ve ek fiil görülen geçmiş zaman kipinde bulunur.. Ek fiil “er-” şeklinde

TGS Genel Başkanı Oktay Kurtböke, Prof. Tütengil’ln de kanlı terörün kurbanları arası­ na katıldığını belirtmiştir. Türk basın mensuplarının

yenlerin yaşantıları, babasının m ko- casınm.vali olarak bulunduğu vflayet- Terdeîa olaylara da değinen besteci Leyla Hanım, genç yaşta’ boşandığı ünlü

Şinasi, nesrimizi Divan üslûbundan kurtaran bir kalem sahibi, ilk sahne eserini yazmış bir edib, çığır açmış bir gazeteci, şair, atasözleriyle uğraş­

Bu yazıda; anamnez, fizik muayene, görüntüleme yöntemleri ve ince iğne aspiras- yon biyopsisi ile detaylı değerlendirilen ve trans-servikal yaklaşımla çıkarılan minör

Ordu-merkez köyleri ve ilçe köylerine ait (Ordu, Fatsa, Çatalpınar, Kumru, İkizce’nin köyleri) hiçbir işleme tabii olmamış kırsal içme suyu

Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması

Çiçek Pasajının renkli simalarından biri olan ve 1 9 4 3 yılında komi olarak çalışmaya başladığı pasajda şimdi bir restorant sahibi olan Entellektüel