1977’den bu yana 5’inci kattaki büyük galerideki sergiler ve ziyaretçi sayıları şöyle:
1977 M a rce l D u ch am p 91241 0 2 /0 2 - 0 2 /0 5 1981 P aris-P a ris 199460 2 8 /0 5 - 02/11
P aris-N ew Y o rk 132205 0 2 /0 6 - 19/09 1982 M a n R ay 22 2 1 4 0 10/12/81 - 2 0 /0 4 /8 2 1978 P aris-B erlin M alev itch 407524 56900 13/07 - 06/11 15/03 - 15/05 P p llo ck B ra q u e 233297 20 9 6 4 6 0 3 /0 2 - 10/05 1 7 /0 6 - 2 7 /0 9 1979 R en e M a g ritte P a ris-M o sco u 386313 425013 18/01 - 0 9 /0 4 0 1 /0 6 - 05/11 1983 D e C h irico Y v es K lein 170059 152242 2 4 /0 2 - 2 5 /0 4 0 3 /0 3 - 18/05 1980 D ali 840662 2 2 /1 2 - 2 0 /0 4 1983/84 B althus 288 0 9 3 0 5 /1 1 /8 3 - 2 3 /0 1 /8 4
1 980/81 R e a lis tle r 354082 1 7 /1 2 /8 0 - 2 0 /04/81 1984 B o n n ard 48 8 0 9 3 2 3 /0 2 - 2 1 /0 5
1984/85 D e K ooning C hagall K andinsky 182821 336211 3 4 9 6 5 6 2 3 /0 6 - 2 4 /0 9 3 0 /0 6 - 0 8 /1 0 3 1 /1 0 /8 4 - 2 8 /0 1 /8 5 1987 E p o q u e, la m o d e, la m o rale, la- p assion 147462 2 1 /0 5 - .17/08 1985 K lee 162512 1 0 /10/85 - 0 1 /0 1 /8 6 1987/88 L e C o rb u sie r 193720 0 8 /1 0 /8 7 - 0 3 /0 1 /8 8 1986 V iy an a 4 5 0 0 0 0 13/02 - 0 5 /0 5 F o n lan a 86499 15 /1 0 /8 7 - 1 1/01/88 1986/87 M o d e rn H ey k el A v a n t-g a r d e Ja p o n Sanatı 197572 153098 0 3 /0 7 - 13/10 11 /1 2 /8 6 - 0 2 /0 3 /8 7
1988 P ic a sso ’nun son devresi 1 9 5 0 'le rin Sanati
272133 199801
17/02 - 16/05 3 0 /0 6 - 17/10
Sanat Gibi Sanat/Yaşam Gibi Sanat
1900’lerden bu yana, sanat akımlarının çok kısa bir süre içinde birbiri ardından ge lip geçtiğini ya da birlikteliğini izliyoruz. 20. yy. bilimsel, endüstriyel, toplumsal ve politik devinimleriyle, çağın sanatçısında yarattığı etki ve tepkiyle, onu yeni arayışla ra itmekte ve yine endüstri ve bilimin sağ ladığı araç, gereç ve uygulamalar, sanatçı ya yeni olanaklar getirmektedir. Bu olanak lar sanatçıya kendi gerçeğini, dolayısıyla yaşamış olduğu çağın gerçeğini yeni ve öz nel bir dille sunmasına zemin hazırlamakta dır. Diğer taraftan sanatçının sunmak iste diği gerçeğin yüzyıllar boyu geçirdiği deği-' şim hızlanan çağımızda çok kesitliliğe var mıştır. Bu, sanatçının görüşünü genişletir ken, ona birden fazla görüş açısı, diğer bir ifadeyle, çok taraflı, çok boyutlu ve değiş- gen bir düzleme getirmektedir. Dolayısıyla mekanla (space) birlikte, hareket ve zaman da sanat eyleminin öğeleri olmaktadır.
Sanat yapıtı salt bir görüntünün kaydı de ğildir. Yapıt bir nesne olarak kapsadığı gö rünümler nedeniyle, kendi dışında başka şeylere yönlendiren, çağrışım yapan allego- rik bir niteliğe sahiptir. O, hem sanatçının yarattığı özel bir gerçek, hem de kişiyi bir bilince yönlendiren bir işaret,bir sembol, bir imâ durumuna gelmekte, böylelikle 20. yy. sanatçısı bir dış görüntü yaratma sorumlu luğunun ötesinde anlatımı yeğleyebilmekte- dir.
1900’lann başında nesnenin sanatsal bir varlık olarak önem kazanması, nesne hatta insanın kendisinin değişik bir ortam içinde düzenlenmesi; daha sonra, 1960’larda nes nenin görüntüsünün fotoğrafık ayrıntılarıy la, boyutlarının büyültülerek ya da tekrarla narak yüceltilmesi yeni bir dolaylı anlatımı oluşturmuş, Pop, Hiper-Realism, Photo- Realism gibi akımları getirmiştir. 1950’lere, Pop Art’ın biraz gerisine gidildi ğinde onun oluşmasına katkısı olan her tür nesneye çağrışımdan uzak, salt resimsel gerçeği amaçlayan, sanatçının çevresindeki hiçbir nesneye bağımlı olmadan yarattığı soyut resimlere varılmaktadır. Bu resimler, sanatçılarının en özgün ifadeleri olmaları ve başka bir şeyi anımsatmamaları nedeniyle, belki de en gerçek - somut - resimleri oluş turmaktadır. Daha gerilerde genelleme, so yutlama, deformasyon yöntemleriyle ger çekleştirilmiş başka anlayışlar bulunmakta dır.
Happening’lerin yaratıcısı Allan Kaprow geleneksel Batı sanatı içeriğinde avant- garde sanat hakkında kendi görüşünü dile getirirken, ülkemizdeki geleneksel sanat anlayışımızdan çok farklı bir bilinci ifade etmektedir. Birbirinin karşıtı olan iki kav- ramı;Sanat gibi Sanat ve Yaşam gibi Sa
natı bazı akımları açıklaması nedeniyle bu
rada ben de dile getiriyorum.
Sanat gibi Sanatta, sanatın yaşamdan
(Allan Kaprovv’ın düşündürdükleri)
TOMUR ATAGÖK
ayrı, onun dışında Yaşam gibi Sanatta her şeyin yaşama bağlı olduğu bir anlayışın egemen olduğu görülmektedir. Sanat gibi Sanatta, konu, teknik ne olursa olsun, bit miş bir ürün, Yaşam gibi Sanatta ise bir hareket ve anlayış biçimi içeren farklı bir ürün ortaya konmaktadır. Sanat dendiğinde genelde düşünülen bir tablodur, bir heykel dir. Yaşam gibi Sanatta ise bu söz konusu değildir. Bir eylem, ürün olarak sunulmak tadır. Dada’cılar, Happening’ciler, Flux’- cular, Earth Art Sanatçıları, Post Art’cılar, Body Art’cılar, Performing Sanatçılar, Ozanlar, Şamanist Sanatçılar, Kavramlar sanatçılar davranış biçimleriyle, sunularıy la, yeni bir yaratıcılığı, yeni bir arayışı, ye ni bir anlayışı ortaya koymaktadırlar. Bura da amaçlanan salt sonuçlanmış bir ürün de ğildir. Yaratılan ürün anlatımdır. Hele foto, film ya da video ile hiç belgelenmemişse,
Yaşam gibi Sanatın varlığı, yaşanmışlığın,
sanatçı ile izleyicinin algı, etki ve tepkisinin tümüdürı Söz konusu olan bitmiş ürün de ğildir. Yaşanmışlığı, birlikteliği içeren bir eylem ürünüdür. Sanat gibi Sanatta sanat çının yapıtıyla izleyiciye gönderdiği mesaj lar vardır; bu yönü belirlenmiş bir yoldur.
Yaşam gibi Sanatta ise sanatçı ve çevresin
den direkt izleyicilere, izleyicilerden tekrar sanatçıya yönelik bir oluşum vardır. Ya
şam gibi Sanat bir süreçdir. Aynı zamanda
iki yönlü bir yoldur. Sanatı oluşturmada sa
natçı izleyici beraberliği ortaklığa varmak tadır. Art-Povera Sanatçısı F. Erhard Wal ter, “ İzleyici, okuyucu, dinleyici sanatta sorumluluğa katılmalıdır. Onun katkısı ol madan hiçbir şey tamamlanamaz. Alıcı ya pımcı olmalıdır. Bu durumda ben gereçleri onun kullanması için ortaya koymalıyım,” derken, sanatsal iletişimi anlatmaktadır. Ancak hemen ilâve etmek gerekiyor; sanat çının başlattığı, izleyicinin kültür birikimi nin kapsamında değilse, onun yaptığı, izle yici tarafından farklı bir düzeyde algılana bilir.
Bu iki anlayışın son yıllarda birbirlerini etkiledikleri, ancak tepkinin de bu gelişime katkısı bulunduğunu unutmamak gerekir.
Sanat gibi Sanat özellikle sunulabilen, tar-
tışılabilen ürünü nedeniyle müze ve sanat dergileri gibi yüksek sanat kurumlan tara fından teşvik görmekte, ticari bir mal olma sı nedeniyle Yaşam gibi Sanat hareketle rinden dolayı boşalan galerilerin desteğini almaktadır. Diğer taraftan anlamasa da ya- dırgasa da, izleyici, ona sunulan bitmiş iz lediği ürün nedeniyle, aşamalarla da olsa onunla bir ilişki kurabilmektedir. Kısaca yaratılmış her yeni nesnenin, sanat olma olasılığı, ergeç kabullenilmektedir. Bu güç ile Sanat gibi Sanatın Yaşam gibi Sanat tan daha çok yaygınlaşma olasılığına sahip olması kaçınılmazdır.
Sanat gibi Sanat anlayışı içinde düşüne
bileceğimiz aslında anti-art olan Dada Sa natçılarının, özellikle-Marcel Duchamp’m 1916-1921 tarihlerinde getirdiği yenilik, sanatı,geleneksel sanatla yaşam arasında bir yere oturtmuş olmasıdır. Sanatı, tual- tablonun ötesinde bilinen malzemelerin dı şında bir noktaya itmiş, nesneye sanatsal ni telik getirmiş, Yaşam gibi Sanatın temelle rinin atılmasına neden olmuştur.
1960’larda gelişen Happening’lerin doğ rultusunda, Kinetic, Minimal, Body Art, Performing-Art, Video-Art, genelde Kav ramsal Sanat, insanı ve onun eylemini sa natsal öğe yapan, sanat ve izleyici arasında ki ilişkiyi etken kılan ve Kaprow’un Yaşam
gibi Sanat ismini verdiği sanat anlayışları
son 30 yılda varlıklarını sürdürmüşler, hat ta taşınır yüzey üzerinde sanat biçemlerini etkilemişlerdir. İzleyiciye mesajlar gönde ren Kavramsal sanatçılar, belgelemeyi de kullanarak davranışlarıyla gerek doğrudan doğruya gerekse dolaylı, imâ yoluyla onun la ilişki kurmağa çalışmışlardır. Sanat yapı tının geleneksel gücüne sahip olamayan an latım, ciddi boyutlarda, (örneğin Christo’- nun yaptığı gibi, Amerika’da bir vadiyi per deleme, Avustralya kıyılarını ambalajla ma), gerçekleştirilmiş olsa bile yüksek sa nat kurumlarının desteğini koruyamamıştır. Kavramsal sanata bir tepki olarak, avant- garde’da bitmiş sanat ürününe dönüş başla mıştır.
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi