H. A k ç a o ğ lu arşivi
-TT- sossw
Bunun pratik sonucu, İstanbul'daki çeşitli böl gelerde belirli markalardan oluşan taksi durak- lannın ortaya çıkması oldu.
1928 yılına gelindiğinde, İzmir, Ankara, Adana, Bursa, Samsun, Trabzon ve diğer bazı illerde ki toplam otomobil sayısı 800 kadardı. Bu ra kamın bütün Türkiye için 1500 olduğu tahmin ediliyor. Bunlara 1000 kadar kaptıkaçtı, 3000 kadar da değişik tipte kamyon eklendiğinde toplam taşıt sayısının 5500 dolayında olduğu sonucu çıkıyor. Tabii işin bir de “ yo l” kısmı var. 1930'lu yıllarda Türkiye'deki karayolu ula şımının durumunu açıklayan en iyi örnek, İs tanbul'da, Pendik'ten Gebze'ye karayoluyla ulaşılamadığı bilgisi... P endik'ten Gebze'ye otom obille gidilebileceği iddiasında bulunan “ General M otors” un Türkiye'deki müdürü Haydar Faysal Targan, yanına kazma-kürekli üç işçi alarak karadan ulaşma deneyine başla dı. Sonuçta Pendik'ten Gebze'ye ancak 23.5 saatte ulaşabildi.
Karayolu yatırımı bir yana, otom obile ayrılan kaynaklar konusu da tartışılıyordu o yıllarda... Cumhuriyetin onuncu yılında gazetelere “ şi mendifer mi, otomobil mi” başlığıyla yansıyan haberler yapılıyordu. Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir makalede “ bu münakaşalarda mühim bir nokta mühmel bırakılmaktadır" de niyor. Otom obilin nakliyatta yarattığı büyük değişiklik kabul edilmekle birlikte bunun mali yeti hakkında; Avrupa ve ABD'ye ne kadar pa ra vermiş olduğumuz konusunda hesap çıkar tılıyor. “ 1927 senesinden 1932 senesi nihaye tine kadar Türkiye'ye ithal edilen otom obil,
kamyon, kamyonet, şasi ve teferruatının kıy m eti” hesabının sonucu 18.106.100 olarak tespit edilmiş bu haberde. “ Altı senede 18 milyon liralık otomobil satın aldık, bu kadar pa ramız harice_gitti” yakınmalarıyla kaleme alı nan haberde “ bu rakamlar bizi otomobil mu- bayaatında lükse kaçmaktan m enetm elidir" yorumu yapılıyor.
Beyoğlu Hıdivyal Palas kartpostalında otom obil (üstte) Galata Rıhtımı'ndaki
ilk taksi durağı (sol sayfada)
Cumhuriyetin sonraki yıllarında, özellikle de 50'lerden sonra karayollarına yapılan yatırım ve ekonom ik gelişme, otom obili “ lüks” ol maktan büyük ölçüde uzaklaştırdı. Ama bun dan sonrası, yani otomobilin kitlelere malolu- şu, karayollarının Türkiye'nin dört bir yanına yayılışı ve yerli bir otomobil sanayiinin kurulu şunun öyküsü ise ayrı bir yazı konusu.
1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11
.
12. 13. 14. 15. 16. 17. 18.Çelik Gülersoy, Eski İstanbul Arabaları, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Yayını, İstanbul J.K. Bringes, Kara Ulaştırma Tarihi, Arkın Kitabevi, İstanbul, 1968
Sermet Muhtar Alus, Istanbulda ilk Otomobiller, Tarih Hâzinesi, Haziran 1951, s.533
Tahsin Paşa. Abdülhamit ye Yıldız Hatıraları, Muallim Ahmet Halit Kitaphanesi, İstanbul 1931, s. 206 Münim Mustafa, Otomobil Türkiyeye Nasıl Girdi?, Turing Belleten, Şubat 1959, s.8
Bernar Nahum, Koç'ta 44 Yılım, Milliyet yayını. 1992, İstanbul, s. 16
Zafer Toprak, Türkiye'de Milli iktisat 1908-1918, Yurt Yayınlan, Ankara 1982, s. 174 Zafer Toprak, a.g.e. s.401
Zafer Toprak, a.g.e. s. 206 Çelik Gülersoy, a.g.e. s.30
Sermet Muhtar Alus, a.g.e. s.533-534 Bernar Nahum, a.g.e. s.16
Bernar Nahum, a.g.e. s.18 Münim Mustafa a.g.e. s.8 Bernar Nahum, a.g.e. s.18 Zafer Toprak, a.g.e. s. 194 Zafer Toprak, a.g.e. s.363 Bernar Nahum, a.g.e. s.23
ALBÜM ŞUBAT 1998 79
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi