• Sonuç bulunamadı

Batman ilinde yiyecek ve içecek işletmelerinde girişimcilik yöneliminin işletme performansına etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Batman ilinde yiyecek ve içecek işletmelerinde girişimcilik yöneliminin işletme performansına etkisi"

Copied!
107
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

BATMAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

BATMAN İLİNDE YİYECEK VE İÇECEK İŞLETMELERİNDE GİRİŞİMCİLİK YÖNELİMİNİN İŞLETME PERFORMANSINA ETKİSİ

HAZIRLAYAN Ferhat EREN

DANIŞMAN

Dr. Öğr. Üyesi Feridun DUMAN

2020 BATMAN Her Hakkı Saklıdır

(2)
(3)

iii

TEZ BİLDİRİMİ

Bu tezdeki bütün bilgilerin etik davranış/akademik kurallar çerçevesinde elde edildiğini ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Tez ve Seminer Yazım Kılavuzu kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada bana ait olmayan her türlü ifade ve bilginin kaynağına eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm.

DECLARATION PAGE

I hereby declare that all information in this document has been obtained and presented in accordance with academic rules/ethical conduct and Batman University Instute of Social Sciences’ Thesis and Seminar Writing Guide. I also declare that, as required by these rules and conduct, I have fully cited and referenced all materials and results that are not original to this work.

Ferhat EREN Tarih: 29/04/2020

(4)

iv ÖZET YÜKSEK LİSANS

BATMAN İLİNDE YİYECEK VE İÇECEK İŞLETMELERİNDE GİRİŞİMCİLİK YÖNELİMİNİN İŞLETME PERFORMANSINA ETKİSİ

Ferhat EREN

BATMAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TURİZM İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI

DANIŞMAN: Dr. Öğr. Feridun DUMAN 2020, 107 Sayfa

Jüri

Dr. Öğr. Üyesi Feridun DUMAN Dr. Öğr. Üyesi Ülker ERDOĞAN ARACI

Doç. Dr. Gökhan AYAZLAR

Girişimcilik, son yıllarda ülke ekonomilerine sağladığı katkılardan dolayı toplumların refah anahtarı ve lokomotifi olarak görülmeye başlanmıştır. Başka bir deyişle girişimcilik, ekonomik büyümenin ve kalkınmanın ana motorlarından birini temsil etmektedir. Dolayısıyla devletler ve iş dünyası tarafından da teşvik edilmektedir. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de girişimciliğe verilen önem giderek artmaktadır. Son yıllarda artan bu önemle birlikte literatürde girişimcilik kavramına sıklıkla yer verilmeye başlanmıştır.

Girişimcilik, bireysel ve örgütsel düzeyde ortaya çıkabilmektedir. Bununla birlikte ‘girişimcilik yönelim’ kavramı, stratejik ve örgütsel düzeyde girişimciliği tanımlamak ve ölçmek için kullanılmıştır. Girişimcilik yönelimi literatürü incelendiğinde araştırmacılar tarafından büyük ilgiyle araştırıldığı görülmektedir. Ayrıca girişimcilik yönelimi araştırmalarının, girişimcilik yönelimi ile işletme performansı arasındaki ilişkiye yoğunlaştığı görülmektedir. Nitekim girişimcilik yönelimi, örgütsel başarının anahtar bileşeni olarak kabul edilmektedir. Ancak dünyanın en büyük sektörü olarak kabul edilen turizm sektöründeki işletmelerin, girişimcilik yönelimlerini nasıl geliştirdikleri ve performansı nasıl etkilediği belirsizliğini korumaktadır. Bu bağlamda tezin amacı; Batman ilinde faaliyet gösteren yiyecek ve içecek işletmelerinin girişimcilik yönelimlerinin (yenilikçilik, proaktiflik ve risk alma) işletmenin performansına etkisini ortaya koymaktır.

Bu araştırmanın çalışma evrenini, Batman ilindeki 166 tane restoran ve kafeterya işletmesinin yöneticileri/sahipleri oluşturmaktadır. İşletme yöneticilerinden/sahiplerinden toplamda 145 adet geçerli anket elde edilmiştir. Her anket yalnızca 1 işletmeden elde edilmiştir. Elde edilen bu veriler; faktör analizi (AFA), güvenirlik ve regresyon analizleri yapılarak değerlendirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda girişimcilik yönelimin proaktiflik ve yenilikçilik boyutunun işletmenin finansal performansını anlamlı ve pozitif yönde etkilediği buna karşın risk alma boyutunun anlamlı bir etki göstermediği tespit edilmiştir. Yine, yapılan analizler sonucunda girişimcilik yönelimin proaktiflik, yenilikçilik ve risk alma boyutlarının, işletmenin finansal olmayan performansı üzerinde anlamlı bir etki göstermediği tespit edilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Girişimcilik yönelimi, işletme performansı, restoran ve kafeterya işletmeleri, Batman,

(5)

v ABSTRACT MS THESIS

THE EFFECT OF ENTREPRENEURSHIP ORIENTATION ON BUSINESS PERFORMANCE IN FOOD AND BEVERAGE BUSINESSES İN

BATMAN Ferhat EREN

INSTITUTE OF SOCIAL SCIENCES OF BATMAN UNIVERSITY THE DEGREE OF MASTER OF SOCIAL IN TOURİSM MANAGEMENT

Advisor: Dr. Education Member Feridun DUMAN 2020, 107 Pages

Jury

Asst. Prof. Feridun DUMAN Asst. Prof. Ülker ERDOĞAN ARACI

Assoc. Prof. Dr. Gökhan AYAZLAR

Entrepreneurship has started to be seen as the key welfare issue in societies due to its contribution it has made to a country's economies in recent years. Entrepreneurship moreover represents a significant economic growth and development. Therefore, entrepreneurship is encouraged by governments as well as the business world. The emphasis on entrepreneurship has been increasing in Turkey just like in other countries. With this increasing importance in recent years, the concept of entrepreneurship has been frequently included in the management literature.

Entrepreneurship can emerge at an individual and organizational level. In addition, the concept of 'entrepreneurship orientation' has been used to define and measure entrepreneurship at the strategic and organizational level. When the literature on entrepreneurship orientation is examined, it is seen that it has been researched with great interest by the management researchers. In addition, it is seen that the studies on entrepreneurship orientation concentrate on the relationship between entrepreneurship orientation and business performance. Indeed, entrepreneurship orientation is considered as the key component of organizational success. However, it remains unclear how the businesses in the tourism industry improve their entrepreneurial orientation and how this affects their performance. In this context, the aim of the thesis is to reveal the effect of entrepreneurship orientation (innovation, pro-activeness and risk taking) of the food and beverage companies on their performance operating in the province of batman, Turkey.

The targeted population of this research is the managers / owners of 166 restaurant and cafeteria companies in Batman. A total of 145 valid questionnaires were obtained from business managers/ owners. Each survey was obtained from only 1 business. These data which obtained was evaluated by conducting factor analysis (AFA), reliability and regression analysis. As a result of the analysis, it has been determined that the proactiveness and innovation dimension of entrepreneurship orientation significantly and positively affects the financial performance of the business, but the risk taking dimension does not show a significant effect. Again, as a result of the analysis, it was determined that dimensions of entrepreneurship orientation (proactiveness, innovativeness and risk taking) did not have a significant effect on the non-financial performance of the business.

Keywords: Entrepreneurship orientation, business performance, restaurant and cafeteria businesses,

(6)

vi ÖNSÖZ

Yüksek lisans sürecinin hem ders hem de tez döneminin her aşamasında, bilimsel bilgi ve deneyimlerini benden esirgemeyerek yolumu aydınlatan ve yönlendiren kıymetli hocalarım; Dr. Öğr. Üyesi Feridun DUMAN’a, Prof. Dr. Şenol ÇAVUŞ’a, Dr. Öğr. Üyesi Volkan GENÇ’e, istatistiksel analiz konusunda fikirleriyle çalışmama katkı sağlayan Dr. Öğr. Üyesi Ülker ERDOĞAN ARACI’ya minnet ve teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca bana her zaman destek veren ve güvenen; Hasan ÖZOK ağabeyime, değerli dostlarım Rıdvan ULUŞIK ve Ercan GÖRDEGİR’e, son olarak kardeşim İsmail EREN’e minnet ve teşekkürlerimi sunarım.

(7)

vii İÇİNDEKİLER TEZ BİLDİRİMİ ... iii ÖZET ... iv ABSTRACT ... v ÖNSÖZ ... vi İÇİNDEKİLER ... vii SİMGELER VE KISALTMALAR ... ix ŞEKİLLER LİSTESİ ... x TABLOLAR LİSTESİ ... xi BİRİNCİ BÖLÜM ... 1 GİRİŞ ... 1 1.1. Araştırmanın Amacı ... 5 1.2. Araştırmanın Önemi ... 6 1.3 Araştırmanın Sınırlıkları ... 7 1.4 Araştırmanın Hipotezleri ... 7 İKİNCİ BÖLÜM ... 9 KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 9

2.1. Girişimci, Girişimcilik ve Girişimcilik Yönelimi Kavramları ... 9

2.2. Girişimcilik Yönelimin Tarihsel Gelişimi ... 16

2.3. Girişimcilik Yönelimi Boyutları ... 25

2.3.1. Proaktiflik Boyutu ... 25

2.3.2. Yenilikçilik Boyutu ... 28

2.3.3. Risk Alma Boyutu ... 31

2.4. Girişimcilik Yönelimi ve Performans İlişkisi ... 34

2.5. Turizm Sektöründe Girişimcilik Yönelimin Önemi ... 38

2.6. Performans ve İşletme Performansı Kavramları ... 41

2.7. İşletme Performansının Boyutları ... 43

2.7.1. Finansal Performans Boyutu ... 46

2.7.2. Finansal Olmayan Performans Boyutu ... 48

2.8. Yiyecek ve İçecek İşletmelerinin Finansal ve Finansal Olmayan Performans Ölçütleri . 51 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ... 53

ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ VE BULGULARI... 53

3.1. Evren ve Örneklem ... 53

3.2. Veri Toplama Aracı ... 54

3.3. Araştırma Modeli ... 55

3.4. Ölçüm Değişkenleri ... 56

3.5. Veri Analizi ... 57

(8)

viii

3.7. Araştırma Ölçeklerine İlişkin Tanımlayıcı Bulgular ... 60

3.7.1. Girişimcilik Yönelimi Ölçeğine İlişkin Tanımlayıcı Bulgular ... 60

3.7.2. İşletme Performansı Ölçeğine İlişkin Tanımlayıcı Bulgular ... 62

3.8. Faktör (AFA) ve Güvenirlik Analizi ... 64

3.8.1. Girişimcilik Yönelimi Ölçeğinin Faktör ve Güvenilirlik Analizi ... 64

3.8.2. İşletme Performansı Ölçeğinin Faktör ve Güvenilirlik Analizi ... 69

3.9. Regresyon Analizi ... 71

3.9.1. Girişimcilik Yönelim Alt Boyutlarının Finansal Performans Üzerindeki Etkisini İncelemeye Yönelik Regresyon Analizi ... 72

3.9.2. Girişimcilik Yönelim Alt Boyutlarının Finansal Olmayan Performans Üzerindeki Etkisini İncelemeye Yönelik Regresyon Analizi ... 73

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ... 77

ARAŞTIRMANIN SONUÇLARI ve ÖNERİLER ... 77

4.1. Araştırmanın Sonuçları ... 77

4.2. Öneriler ... 79

KAYNAKÇA ... 81

EKLER ... 93

EK 1: Anket Formu ... 93

EK 2: Turnitin Orijinallik Raporu ... 95

(9)

ix

SİMGELER VE KISALTMALAR

Akt: Aktaran

Ar-Ge: Araştırma ve Geliştirme FB: Finansal Performans

FOB: Finansal Olmayan Performans GSMH: Gayri Safi Milli Hasıla H: Hipotez

İP: İşletme Performansı

KOBİ: Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler PB: Proaktiflik Boyutu

RAB: Risk Alma Boyutu TDK: Türk Dil Kurumu

TÜRSAB: Türkiye Seyahat Acentaları Birliği TYYD: Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği VD: Ve Diğerleri

(10)

x

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 2. 1: Girişimcilik Yönelimin Tek Boyutlu (Yansıtıcı) Yapısı ... 18 Şekil 2. 2: Girişimcilik Yönelimin Çok Boyutlu (Biçimlendirici) Yapısı ... 22 Şekil 2. 3: Girişimcilik Yönelimi ve Performans Arasındaki Ters U ve U (Doğrusal olmayan) Şeklindeki İlişkisi ... 37 Şekil 3. 1: Araştırma Modeli ..………... 55

(11)

xi

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 2. 1: Girişimci ve Girişimcilik Kavramının Tanımları... 10

Tablo 2. 2: Girişimcilik Yönelimi Tanımları ... 14

Tablo 2. 3: Çalışmalarda İncelenen Girişimcilik Yönelimi Boyutları ... 19

Tablo 2. 4: Girişimcilik Yönelimi İşleyen Araştırmalar ... 24

Tablo 3. 1: Araştırmaya Katılanların Demografik Özellikleri ………...59

Tablo 3. 2: Girişimcilik Yönelim Ölçeğinin Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ... 60

Tablo 3. 3: Girişimcilik Yönelimi Ölçeğine Ait İfadelerin Ortalama ve Standart Sapma Değerleri... 62

Tablo 3. 4: İşletme Performansı Ölçeğinin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri . 63 Tablo 3. 5: İşletme Performansı İfadelerinin Ortalaması ve Standart Sapma Değerleri ... 64

Tablo 3. 6: Girişimcilik Yönelim Ölçeği KMO ve Bartlett's Testi Sonuçları ... 65

Tablo 3. 7: Girişimcilik Yönelim Ölçeği Faktör Analizi (AFA) Sonuçları ... 68

Tablo 3. 8: İşletme Performansı Ölçeğinin KMO ve Bartlett's Testi Sonuçları ... 69

Tablo 3. 9: İşletme Performansı Ölçeğinin Faktör Analizi (AFA) Sonuçları ... 71

Tablo 3. 10: Girişimcilik Yönelimin İşletmenin Finansal Performansına Etkisi ... 72

Tablo 3. 11: Girişimcilik Yönelimin İşletmenin Finansal Olmayan Performansına Etkisi... 74

(12)

1

BİRİNCİ BÖLÜM GİRİŞ

Küreselleşme ile birlikte günümüzde işletmeler arasındaki rekabet her geçen gün daha da artmaktadır. İşletmelerin iç ve dış çevreleri karmaşık olup ve belirsiz bir şekilde sürekli değişmektedir (Hughes & Morgan, 2007). Yaşanan bu değişimler işletmeleri yoğun, dinamik ve şiddetli bir ortamda faaliyet göstermeye itmektedir (Erdem, Gökdeniz & Met, 2011; Çakici, Çalhan & Karamustafa, 2016). Bu durum işletmelerin büyümesini ve rekabet gücü elde etmesini olumsuz etkilemektedir (Winklund & Shepherd, 2005; Hughes & Morgan, 2007; Boabeng & Li, 2018). Ayrıca ürün ve hizmetlerin yaşam döngüleri de her geçen gün daha da kısalmaktadır (Wiklund & Shepherd, 2005; Rauch vd., 2009; Munawar, 2019). Hızlı değişim, kısalmış ürün, hizmet ve iş modeli döngüleri ortamında mevcut operasyon ve süreçlerden elde edilecek kâr akımları da belirsizlik göstermektedir (Rauch vd., 2009). Dolayısıyla işletmeler, sürekli yeni fırsatlar arayarak bu aşırı rekabetten güçlü çıkmak, büyümek ve yaşamlarını sürdürmek istemektedirler. Ayrıca pazardaki değişiklikleri öngörerek kendilerini konumlandırmak ve gelecekteki durumunu şekillendirebilmek için aktif rol almak istemektedirler (Kreiser vd., 2013). Bununla birlikte yeni fırsatlar arama, değişimi yaratma ya da değişim hızına ayak uydurabilme söz konusu olduğunda girişimcilik yönelime ihtiyaç duyulmaktadır. Nitekim girişimcilik yönelimi, işletmelerin hayatta kalmasına ve performansına katkıda bulunan örgütsel bir süreç olarak kabul edilmektedir (Tajeddini, 2010). Bunun yanı sıra girişimcilik yönelimi; yeni ürün, hizmet ve pazarları deneyerek risk alma ve rakiplerinden önce hareket etme yani proaktif davranma istekliliğini içermektedir (Covin & Slevin, 1991). Daha açık bir şekilde girişimcilik yönelimi, performans arttırma ve büyüme amacıyla çevredeki fırsatları değerlendirerek risk alma, yenilikçilik ve proaktif boyutları temelinde işletme düzeyindeki eğilim ve davranışları ifade etmektedir (Bulut vd., 2008; Fiş & Çetindamar, 2009).

Girişimcilik yönelimi yüksek olan işletmeler, pazar fırsatları hakkında yeni bilgiler oluşturarak ve faaliyette bulunduğu pazarın yeniliklerini tanıma konusunda bilgiyi bütünleştirerek ve böylece performanslarını arttırmaktadırlar (Munawar, 2019). Nitekim girişimcilik yönlü bir duruşa sahip işletmelerin, rakiplerine göre daha iyi performans gösterdikleri literatürde ampirik olarak kanıtlanmıştır. (Zahra & Covin, 1995; Winklund, 1999; Hult, Hurley & Knight, 2004; Rauch vd., 2009; Voola & O'Cass, 2010;

(13)

2

Kraus vd. 2012; Tsai & Yang, 2013; Wales, Gupta & Mouse, 2013; Saeed, Yousafzai & Engelen, 2014; Lechner & Gudmundsonn, 2014; Mason vd., 2015). Ayrıca girişimcilik yönelime sahip işletmeler,büyük pazarlara girebilir, rakiplerine göre ürün ve hizmetine daha fazla ücret isteyerek kârını maksimize edebilir ve liderliği ele alabilirler (Zahra & Covin, 1995; Rua, França & Ortiz, 2017). Buna ek olarak yüksek düzeyde girişimcilik yönelimi, işletmelerin stratejik planlama ve müşteri ihtiyaçlarını belirleme yeteneklerini güçlendirmektedir (Mason vd., 2015). Bu bağlamda girişimcilik yönelimi, sağladığı potansiyel faydalar nedeniyle girişimcilik alanının merkezi konumu haline gelmiş ve hem araştırmacılar hem de işletmeler tarafından büyük ilgi görmektedir (Rauch vd., 2009; Miller, 2011; Piirala, 2012; Alegre & Chiva, 2013; Mason vd., 2015; Palmer vd., 2019). Ancak literatür incelendiğinde girişimcilik yönelimin farklı başlıklar altında incelendiği görülmektedir. Örneğin girişimcilik yönelimi; ‘girişimcilik tarzı’, ‘stratejik duruş’, ‘girişimcilik yoğunluğu’, ‘girişimcilik eğilimi’ ve ‘kurumsal girişimcilik’ başlıkları altında incelenmiştir (Zahra, 1999; Winklund, 1999; Covin & Lumpkin, 2011). Bu tez çalışmasında ‘Girişimcilik Yönelim’ başlığı uygun görülmüştür. Bunun yanı sıra ‘kurumsal girişimcilik’ ve ‘girişimcilik yönelim’ kavramlarının odaklandıkları noktalar bağlamında farklı olduklarını belirtmek önemlidir. Esasında ‘girişimcilik yönelim’ kurumsal girişimciliğin bir parçası kabul edilmektedir (Wales, 2016). Daha açık bir ifadeyle girişimcilik yönelim, işletmelerin kurumsal girişimlerini tanımlamak veya başlatmak için başvurdukları strateji oluşturma uygulama ve faaliyetleri ifade etmektedir (Dess & Lumpkin, 2005).

Literatür incelendiğinde girişimcilik yönelimi ve performans arasındaki ilişki en çok araştırılan konulardan biridir ve işletme performansı için bir kaldıraç olarak kabul edilmektedir (Wang, 2008; Miller, 2011; Zur, 2013; Soares & Perin, 2019). Söz konusu bazı çalışmaların sonuçlarında girişimcilik yönelimi ve işletme performansı arasında pozitif ve doğrusal bir ilişki görülürken (Covin & Slevin, 1989; Zahra & Covin, 1995; Wiklund, 1999; Lyon, Lumpkin & Dess, 2000; Hughes & Morgan, 2007; Wiklund & Shepherd, 2005; Jogaratman & Tse, 2006; Rauch vd., 2009; Tajeddini, 2010; Wales, Gupta & Mouse, 2013; Lechner & Gudmundsonn, 2014; Mason vd., 2015), bazı çalışmalarda ise bu ilişki negatiftir (Slevin & Covin, 1990; Hart, 1992; Matsuno, Mentzer, & Özsomer, 2002; Morgan & Strong, 2003). Bunlar dışında girişimcilik yönelim ile işletme performansı arasında herhangi bir ilişki bulamayan çalışmalar da bulunmaktadır (Smart & Conant, 1994; Auger vd., 2015; Santra, 2018). Bu çalışmaların sonuçları

(14)

3

bağlamında bu söz konusu ilişkinin karmaşık ve belirsiz olduğu dikkat çekmektedir. Dolayısıyla girişimcilik yönelimin evrensel olarak faydalı olduğu görüşü tartışmalıdır (Winklud & Shepherd, 2005). Diğer taraftan yine literatür incelemesi sonucunda girişimcilik yönelim ve işletme performansını inceleyen çalışmaların daha çok sanayi ve imalat sektörü üzerine yoğunlaştığı gözlemlenmiş, turizm işletmeleri ile ilgili çalışmaların ise kısıtlı olduğu ve daha çok otel işletmelerinin hedef seçildiği görülmüştür. Nitekim Zahra ve arkadaşları (1999) ve Tajeddini (2010) çalışmalarında bunu belirtmektedirler.

Girişimcilik yönelim, örgütsel başarının anahtar bileşeni olarak kabul edilmektedir (Lumpkin & Dess, 1996). Bu bağlamda her sektörde olduğu gibi turizm sektöründe de işletmelerin girişimcilik yönlü olmaları önem arz etmektedir. Çünkü turizm sektörü yenilik, yerel ürünler, hizmet süreci ve içeriği yüksek belirsizlik ve turist tercihi ile karakterizedir (Tang vd, 2020). Bu noktada, ulaşım şirketleri, oteller, restoranlar, kafeteryalar ve turisttik hizmetlerle ilgili diğer turizm işletmelerinin girişimcilik yönlü olmaları önemli ve zorunlu hale gelmektedir (Fauzen, İqbal & Abdillah, 2019; Tang vd, 2020). Nitekim turizm sektöründen ekonomik olarak daha çok fayda sağlanması, fırsatların değerlendirilmesi, istihdam alanlarının yaratılması, değişen sosyal, kültürel ve fiziksel çevreye ayak uydurulabilmesi için turizm işletmeleri kilit rol oynamaktadır (Işık vd., 2019). Ancak dünyanın en büyük sektörlerinden biri olarak kabul edilen turizm sektöründeki işletmelerin girişimcilik yönelimlerini nasıl geliştirdikleri ve performansı nasıl etkilediği belirsizliğini korumaktadır (Roxas & Chadee, 2013, Shayo & Uiso, 2019). Tüm bu hususlar bağlamında, turizm işletmeleri kapsamında yer alan restoran ve kafeterya işletmelerinin girişimcilik yönelimlerinin işletme performansına etkisini inceleyecek olan bu tez çalışmasının gerekliliği ortaya çıkmaktadır.

İşletme performansının yüksek olmasının bir açıklaması da girişimci yönlü yöneticilerin var olmasıdır (Chadwick, Barnett & Dwyer, 2008; Lim & Enwick, 2013). Bununla birlikte turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin yönetici ve sahiplerinin özellikleri, işletmelerin performanslarını arttırmalarında ve başarı elde etmelerinde önemli bir unsur olarak kabul edilmektedir (Ahmad, 2014). Yine yukarıdaki hususlar düşünüldüğünde bu tezin temel amacı; ‘Batman ilinde faaliyet gösteren yiyecek ve içceçek (restoran ve kafeterya) işletmeleri yöneticilerinin veya sahiplerinin, girişimcilik yönelimlerinin (yenilikçilik, proaktiflik, risk alma) işletmenin performansına etkisini

(15)

4

ortaya koymaktır. Bu bilgiler doğrultusunda bu tez çalışması dört bölümden oluşmaktadır.

İlk bölümde, giriş kısmına yer verilmiş ve araştırmanın amacı, önemi, sınırlıkları ve hipotezleri açıklanmıştır.

İkinci bölümde, araştırmanın kavramsal çerçevesi bağlamında girişimcilik yönelim, işletme performansı ve bunlara bağlı ilgili konular etraflıca açıklanmıştır.

Üçüncü bölümde, araştırmanın yöntemi ve bulguları açıklanmıştır.

Dördüncü bölümde ise araştırmanın sonucuna yer verilmiş ve buna bağlı olarak ilgililere gerekli öneriler sunulmuştur.

(16)

5 1.1. Araştırmanın Amacı

Küreselleşme ve teknolojinin gelişmesi ile birlikte işletmelerin iç ve dış çevreleri dinamik, karmaşık ve belirsiz olup hızlıca değişmektedir (Jogaratnam & Tse, 2006; Boabeng & Li, 2018). Bunun yanı sıra hızlı değişim ile birlikte ürün ve hizmetlerin yaşam döngüleri de kısalmakta ve bu bağlamda işletmelerin sürekli yeni arayışlar içerisinde bulunmaları gerekmektedir (Wiklund & Shepherd, 2005; Rauch vd., 2009; Munawar, 2019). Bu değişimlere ayak uydurabilmek dahası bu değişimleri kendi amaç ve stratejilerine göre şekillendirebilmek, yeni arayışlar ile fırsatları görebilmek için işletmelerin bazı yeteneklere sahip olmaları ve performanslarını arttırmaları gerekmektedir. Bu yetenekler girişimcilik yönlü olmakla ilgilidir. İşletmeler ancak girişimci yönlü bir duruşa sahip olmakla yeteneklerinden faydalanabileceklerdir (Rauch vd., 2009; Rosenbusch, Rauch & Bausch, 2013). Yine işletmelerin performanslarını arttırabilmeleri için girişimcilik yönlü olmaları gerekmektedir. Nitekim girişimcilik yönelimi, işletme performansı için bir kaldıraç olarak kabul edilmektedir (Wang, 2008; Zur, 2013; Soares & Perin, 2019). Girişimcilik yönlü bir duruşa sahip işletmelerin, rakiplerine göre daha iyi performans gösterdikleri literatürde ampirik olarak kanıtlanmıştır. (Zahra & Covin, 1995; Winklund, 1999; Hult, Hurley & Knight, 2004 Rauch vd., 2009; Voola & O'Cass, 2010; Kraus vd. 2012; Tsai & Yang, 2013; Wales, Gupta & Mouse, 2013; Saeed, Yousafzai & Engelen, 2014; Lechner & Gudmundsonn, 2014; Mason vd., 2015). Girişimcilik yönlü işletmeler yeni fırsatlar bulmak ve rekabetçi konumlarını güçlendirmek için rakiplerini ve pazarı sürekli olarak tarama gözlemleme eğilimindedirler (Platin & Ergun, 2017). Bu doğrultuda girişimcilik yönelimi ile işletmeler yenilikçi ve proaktif davranışlar sergileyerek bununla birlikte bazı riskler de alarak, yaşanan değişimlere ayak uydurabilecek, belirsizliklere karşı önlem alabilecek, karmaşık pazarlarda fırsatları yakalayabilecek ve performanslarını arttırarak rekabet avantajı sağlayabileceklerdir (Çavuşoğlu vd., 2011; Solmaz, 2016). Yine girişimci yönelime sahip işletmeler büyük pazarlara girebilir, rakiplerine göre ürün ve hizmetine daha fazla ücret isteyerek kârını maksimize edebileceklerdir (Zahra & Covin, 1995). Buna ilave olarak karmaşık ortamlarda başka bir deyişle bilginin, kaynakların ve yeteneklerin çeşitliliği bol olan pazarlarda, işletmeler yüksek düzeyde girişimcilik yönelimi benimseyerek bu karmaşık ortamları fırsata çevirip fayda sağlayabilirler (Rosenbusch, Rauch & Bausch, 2013). Yani, fırsatları görüp değerlendirerek performanslarını yüksek düzeylere taşıyabilirler. Buna ilave olarak yüksek düzeyde

(17)

6

girişimcilik yönelim, işletmelerin stratejik planlama ve müşteri ihtiyaçlarını belirleme yeteneklerini güçlendirmektedir (Mason vd., 2015). Kısacası girişimcilik yönelim, örgütsel başarının anahtar bileşeni olarak kabul edilmektedir (Lumpkin & Dess, 1996).

Günümüzde işletme performansının yüksek olmasının bir açıklaması da girişimci yönlü yöneticilerin var olmasıdır (Chadwick, Barnett & Dwyer, 2008; Lim & Enwick, 2013). Bu durum araştırmacıların ilgisini çekmekle birlikte araştırmaların girişimcilik yönelim üzerine yoğunlaşmasını beraberinde getirmektedir. Literatür incelendiğinde birçok araştırmacı tarafından girişimcilik yönelimin işletme performansını etkilediği kabul görmüş ve ampirik olarak kanıtlanmıştır (Miller, 1983; Covin & Slevin, 1989; Zahra, 1991; Winlund, 1999; Rauch vd., 2009). Tüm bu hususlar düşünüldüğünde tezin temel amacı, Batman ilinde faaliyet gösteren yiyecek ve içecek işletmelerinin girişimcilik yönelimlerinin (yenilikçilik, proaktiflik ve risk alma) işletmenin performansına etkisini ortaya koymaktır.

1.2. Araştırmanın Önemi

Yapılan literatür araştırması çerçevesinde, yabancı literatürde girişimcilik yönelim ile ilgi çalışmaların son yıllarda artış gösterdiği buna karşın Türkçe literatürde girişimcilik yönelim ile ilgili çalışmaların az olduğu saptanmıştır. Bu araştırma, ilgili literatüre katkı sağlanacaktır. Yine, yapılan literatür araştırması sonucunda girişimcilik yönelim ile ilgili çalışmaların daha çok sanayi ve imalat sektörü üzerine yoğunlaştığı gözlemlenmiş, turizm işletmeleri ile ilgili çalışmaların ise kısıtlı olduğu ve daha çok otel işletmelerinin hedef seçildiği görülmüştür. Bunu destekler nitelikte Zahra ve arkadaşları (1999), girişimcilik yönelim ile ilgili ampirik araştırmaların %85’inin imalat sektöründe uygulandığını belirtmektedirler. Zahra ve arkadaşlarının (1999) açıklamasından uzun bir süre geçmesine rağmen Tajeddini (2010), benzer şekilde girişimcilik yönelim çalışmalarının çoğunun sanayi sektörüne bir kısmının da hizmet sektörüne odaklandığını belirtmektedir. Yine Roxas ve Chade (2013) girişimcilik yönelimin, birçok alanda faaliyet gösteren işletmelerin performansına etkisini araştıran çalışmalar olmasına karşın turizm işletmelerini araştıran çalışmaların eksikliğine dikkat çekmektedir. Buna ilave olarak Shayo ve Usio (2019), girişimcilik ve turizm ile ilgili çalışmaların örgütsel düzeyde olan girişimcilik yönelime değil bireysel düzeyde girişimciliği değerlendirmeye odaklandığını belirtmektedir. Bunun yanı sıra Işık ve arkadaşları (2019), girişimcilik literatürünü araştıran çalışmalarında turizm işletmelerinin hem ulusal hem de uluslararası literatürde az işlendiğini tespit etmişlerdir.

(18)

7

Diğer taraftan Rauch ve arkadaşlarının (2009) yaptığı meta analiz çalışmasında girişimcilik yönelimin çevresel ve sektörel bağlamda işletmelerde farklılık göstereceğine dikkat çekmektedirler. Bunun yanı sıra Wales ve arkadaşlarının (2013), girişimcilik yönelimi işleyen 153 çalışmayı inceledikleri meta analiz çalışmasında, gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerde girişimcilik yönelimi ele alan çalışmaların az olduğunu saptamışlardır. Buna ilave olarak Rauch ve arkadaşları (2009), girişimcilik yönelim boyutlarının (proaktiflik, yenilikçilik, risk alma) ülkeler arasında farklılık gösterebileceğini belirtmekte ve Knight (1997), Thomas ve Mueller’in (2008) çalışmalarını buna örnek göstermektedirler. Ayrıca Tang ve arkadaşları da (2008) girişimcilik yönelimin gelişmekte olan ekonomilerde incelenmesinin girişimcilik yönelimi ile ilgili daha fazla bilgi elde edilebileceğini belirtmişlerdir. Bu hususlar doğrultusunda yapılacak olan bu çalışmanın önemi ve gerekliliği ortaya çıkmıştır. Son olarak bu çalışma, faaliyette olan ya da faaliyete girecek işletme yöneticilerine veya sahiplerine, işletme performansını arttırmaya yönelik çabalarında rehber olacağı düşünülmektedir.

1.3 Araştırmanın Sınırlıkları

Araştırma, Batman ilinde restoran ile kafeterya işletmeleri özelinde yapıldığından elde edilecek sonuçlar genelleştirme hususunda eksik kalacaktır. Araştırmanın Batman ili ile sınırlandırılmasının temel nedeni zaman ve maddi kısıtlardır.

1.4 Araştırmanın Hipotezleri

Miller (1983), Covin ve Slevin (1989), örgütsel düzeyde girişimcilik yönelimi ölçen ölçeği, üç boyut (yenilikçilik, proaktiflik ve risk alma) olarak kabul etmekte ve ölçeği tek boyutlu bir yapı olarak kabul etmektedirler. Ayrıca işletmenin girişimcilik yönlü olarak kabul edilmesi için üç boyutun da işletme tarafından sergilenmesi ve belli bir düzeyi yakalaması gerektiğini öne sürmektedirler. Diğer taraftan Lumpkin ve Dess (1996), örgütsel düzeyde girişimcilik yönelimi ölçen ölçeği beş boyut (proaktiflik, yenilikçilik, risk alma, rekabetçi saldırganlık ve özerklik) olarak kabul etmekte ve ölçeği çok boyutlu bir yapı olarak tanımlamaktadırlar. Yani, işletmenin girişimcilik yönlü olarak kabul edilmesi için bu beş boyuttan herhangi birini sergilemesinin yeterli olduğunu ve boyutların bağımsız olarak değişebileceğini savunmaktadırlar. Bununla birlikte Kreiser ve arkadaşları da (2002) bu görüşü desteklemektedir. Ayrıca Lumpkin ve Dess (2001), gelecek çalışmalar için girişimcilik yönelim boyutlarının çok boyutlu bir yapı olarak ele

(19)

8

alınmasını önermektedir. Nitekim Wales ve arkadaşları (2013), 153 çalışmayı inceledikleri meta analiz çalışmasında girişimcilik yönelimi çok boyutlu bir yapı olarak ele alan çalışmaların son yıllarda büyük bir artış gösterdiğini belirtmektedirler. Bu da araştırmacılar tarafından Lumpkin ve Dess’in (1996) önerisinin dikkate alındığını göstermektedir. Bunun yanı sıra Miller (2011), girişimcilik yönelim yapısının çalışmanın amacına göre belirlenmesi gerektiğine dikkat çekmektedir. Daha açık bir ifadeyle girişimcilik yönelimin tek ya da çok boyutlu bir yapı olarak ele alınmasının araştırmanın amacına göre değişebileceğini vurgulamaktadır.

Tüm bu hususlar bağlamında tez çalışması; Miller (1983), Covin ve Slevin (1989) tarafından önerilen 3 boyutu (proaktiflik, yenilikçilik, risk alma) benimsemekle birlikte Lumpkin ve Dess (1996), Kreiser ve arkadaşlarının (2002), Lencher ve Gundmundsson (2014), Mason ve arkadaşları (2015) ve Fadda’nın (2018) yapının çok boyutlu olduğu ve boyutların bağımsız olarak değişebileceği görüşüne katılmaktadır. Bu hususlar doğrultusunda ve tez çalışmasının amacına uygun şekilde oluşturulan hipotezler aşağıda yer almaktadır.

H1: Girişimcilik yönelimin proaktiflik boyutu, işletmeninin finansal

performansını anlamlı ve pozitif yönde etkilemektedir.

H2: Girişimcilik yönelimin proaktiflik boyutu, işletmenin finansal olmayan

performansını anlamlı ve pozitif yönde etkilemektedir.

H3: Girişimcilik yönelimin yenilikçilik boyutu, işletmenin finansal performansını

anlamlı ve pozitif yönde etkilemektedir.

H4: Girişimcilik yönelimin yenilikçilik boyutu, işletmenin finansal olmayan

performansını anlamlı ve pozitif yönde etkilemektedir.

H5: Girişimcilik yönelimin risk alma boyutu, işletmenin finansal performansını

anlamlı ve pozitif yönde etkilemektedir.

H6: Girişimcilik yönelimin risk alma boyutu, işletmenin finansal olmayan

(20)

9

İKİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. Girişimci, Girişimcilik ve Girişimcilik Yönelimi Kavramları

Küreselleşme ile birlikte günümüzde işletmeler arasındaki rekabet her geçen gün daha da artmaktadır. İşletmelerin iç ve dış çevreleri karmaşık olup ve belirsiz bir şekilde değişerek işletmenin büyümesini ve rekabet gücü elde etmesini olumsuz etkilemektedir (Winklund & Shepherd, 2005; Boabeng & Li, 2018). Bu durum işletme yaşamını ve sürdürülebilirliğini zora sokmaktadır (Altuntaş & Dönmez, 2010). Rekabet avantajı elde etmek, iç ve dış çevreyi kontrol edebilmek, yön verebilmek ve sağlıklı bir yapıya kavuşmak için işletmenin çevre koşullarına uyum sağlaması gerekmektedir (Solmaz, 2016). Bu bağlamda işletmeler girişimci bireylere, girişimciliğe ve girişimcilik yönelime ihtiyaç duymaktadır (Yeşil ve Doğan & Doğan, 2016). Çünkü, günümüzde ölçek ekonomileri ve verimlilik dışında bir işletmenin rakiplerine oranla daha girişimci olmasıyla rekabet avantajı sağlanmaktadır (Bulut vd., 2008)

Literatürde girişimci, girişimcilik ve girişimcilik yönelimi ile ilgili birçok tanım yapılmıştır. Fransızca ‘entre’ (girmek, giriş) ve ‘prendre’ (almak, üstlenmek) kelimelerinden meydana gelmiş girişimci kavramını (Pehlivanoğlu & Kayan, 2019), 1700’lü tarihlerde önemli bir ekonomist ve yazar olan Richarcd Catillon; ‘risk alan ve tüccar, çiftçi, esnaf gibi mal sahiplerini izleyen kişi’ olarak tanımlamıştır (Fiş & Wasti, 2009). Bu tanım ile birlikte bazı araştırmacılar tarafından ‘girişimci’ kavramının yaratıcısı olarak görülmüştür (Yurtseven, 2007, s.56; Er, 2012). Catillon’un (1732) girişimci tanımı ile birlikte ‘risk alma’ kavramı, girişimci kavramının esası olarak kabul edilmiş ve daha sonra yapılan tanımlar bu çerçevede yapılmıştır (Altuntaş & Dönmez, 2010; Küçükoğlu & Berber, 2018). Jean Batbista Say isimli bilim insanı da Catillon’un bu tanımına ‘üretim faktörlerini bir araya getirme’ parçasını da ekleyerek tanımı genişletmiştir (Akt., Küçükoğlu & Berber, 2018). Bir başka bilim insanı olan Koa’ya göre ise girişimci; yeni fikirler oluşturan, bunları uygulamaya dönüştüren ve bütün bunları yaparken yaratıcılığını ortaya koyup belirli bir risk alarak istek ve şevkini kullanan kişidir (Akt., İrmiş & Barutçı, 2012). Aşağıdaki Tablo 1’de girişimci ve girişimcilik tanımların tarihsel değişimi verilmiştir.

(21)

10

Tablo 2. 1: Girişimci ve Girişimcilik Kavramının Tanımları

Dönem/Tarih Yazar Girişimcilik Kuramı ve Kavramı

İlk Çağ Girişimci, hayatını idame ettirmek için arayış içerisinde olan hür kimselerdir.

Orta Çağ - Girişimci, büyük ölçekli üretimden sorumlu olan kişidir. 17. yüzyıl - Girişimci, kamu yönetimiyle sözleşme imzalayarak,

kar-zarar riskini alan kişidir.

1725 Richard

Cantillon

Girişimci, riskleri üstlenmesi nedeniyle kapital sağlayan bir kişiden farklıdır.

1797 Beaudeau Girişimci; riskleri üstlenene, planlayan, yöneten, organize eden ve sahip olan kişidir.

1803 Jean Baptiste

Say

Girişimcilik kazançlarının, kapital kazançlarından ayrılması.

1876 Francis Walker Kapital sağlayan ve faiz alan kişiyle, yönetsel yeteneklerini kullanarak kar sağlayan kişi arasında ayırım yapılması.

1934 Joseph

Schumpeter

Girişimci, yenilikçi ve denenmeyen teknolojiler geliştiren kişidir.

1961 David

McClelland

Girişimci, enerjik bir kişidir ve ortalama risk alır.

1964 Peter Drucker Girişimci, fırsatları maksimize eden kişidir.

1980 Karl Vesper Girişimci; ekonomist, psikolog, iş insanı ve siyasetçiler tarafından farklı algılanmaya başlanmıştır.

1975 Albert Shapero Girişimci; inisiyatif alan bazı sosyo-ekonomik mekanizmaları organize eden ve başarısızlık riskini kabullenen kişidir.

1983 Gifford

Pinchot

İş adamı, kurmuş olduğu organizasyon içinde bir girişimcidir.

1985 Robert Hisrich Girişimcilik; parasal ve kişisel tatmin karşılığında finansal, psikolojik ve sosyal riskleri üstlenerek, gerekli zaman ve çabayı harcayıp farklı değerde mal ve hizmet yaratma sürecidir.

1995 Peter Drucker Girişimci, elindeki kaynakları düşük verimlilik alanlarından, yüksek verimlilik alanlarına taşıyan ve orada tutmayı başarabilen kişidir.

(22)

11

1999 Jeffrey

Timmons

Girişimci, çağdaş önderlikle dengelenmiş davranış ve düşünüş biçimine sahip, dürüstlük ve samimiyetle doğruların inşasını yapan kişidir.

2001 Philip A.

Wickham

Girişimci, belirli bir projeyi kendi girişimcilik anlayışı ile geliştiren kişidir.

2002 G. Brenkert Girişimci, piyasa ekonomisinin vazgeçilmez unsurudur.

2003 L. W.

Busenitze

Girişimci, ekonomik refahın oluşmasında başrol oynayan kişidir. 2005 Gerhard Raab, Yvonne Stedham, Micheal Neuner

Girişimci, başarma motivasyonu yüksek, risk alabilen, problem çözen, kendine güvenen ve savunan, kişisel gelişim sağlayan, rekabetçi, belirsiz durumları tolere eden, empati kuran ve takım yeteneği yüksek kişidir.

2010 Zakarevicius

ve Zuperka

Girişimci, yeni bir özellik olarak duygusal zekaya sahiptir.

Kaynak: (Yurtseven,2007, s.57; Doğan & Aktan, 2018, s.4-5)

Tablo 1’de ‘girişimci’ kavramıyla ilgili yapılan tanımların ortak noktaları aşağıdaki gibidir (Yurtseven, 2007):

• Yaratıcılık • Refah • Yenilik • Organizasyon • Risk alma

Bunun yanı sıra literatürde yapılan girişimci tanımlarının ortak noktalarını Filion (2011) ise şöyle belirtmektedir (Akt., Işık vd., 2019);

• Girişimcilerin en temel düşüncelerini eyleme dönüştürebilmeleri, • Fırsatları görüp risk alabilmeleri,

• Kıt olsalar da kaynakları bulup kullanabilmeleri ve kaynaklara değer katmalarıdır. Girişimcilik, ülke ekonomilerine sağladığı katkılardan dolayı toplumların refah anahtarı ve lokomotifi olarak görülmeye başlanmıştır (Miller, 2011; Pehlivanoğlu &

(23)

12

Kayan, 2019). Başka bir deyişle girişimcilik, ekonomik büyümenin ve kalkınmanın ana motorlarından birini temsil etmektedir (Lumpkin & Dess, 1996; Er, 2012; Andrade vd. 2019). Dolayısıyla devletler ve iş dünyası tarafından da teşvik edilmektedir (Yurtseven, 2007). Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de girişimciliğe verilen önem her geçen gün daha da artmaktadır. Son dönemlerde artan bu önemle birlikte literatürde girişimcilik kavramına sıklıkla yer verilmeye başlanmıştır (Küçükoğlu & Berber, 2018). Girişimcilik en basit tanımıyla; gerekli kaynakları bir araya getirerek yeni bir işe girişmek ve bu girişimden doğacak riskleri ve başarısızlıkları üstlenme sürecidir. Yani girişimcilik, üretim faktörleri olan emek, hammadde, sermaye ve teknolojiyi yeniliklerle bir araya getiren, risk alan ve fırsatları değerlendiren bir üretim sürecidir (Pehlivanoğlu & Kayan, 2019). Başka bir tanımla Hisrich ve Peters girişimciliği; “parasal ve kişisel tatmin ödülü karşılığında, finansal, psikolojik ve sosyal riskleri üstlenerek, gerekli zaman ve çabayı harcayıp farklı değerde mal ve hizmet yaratma süreci” olarak tanımlamıştır (Akt., Yurtseven, 2007, s.61). Aloulou ve Fayolle (2005), literatürde girişimcilik tanımlarının büyük ölçüde fırsatların araştırılması ve kullanılması argümanı üzerine kurulduğunu ve dolayısıyla fırsat arayışının girişimciliğin en önemli bileşeni olarak kabul edilebileceğini belirtmektedirler. Bunun yanı sıra girişimcilik davranışı, küçük işletmelerden büyük işletmelere, yeni işletmeden yerleşik işletmeye, kâr amacı gütmeyen işletmeden devlet kurumuna kadar her türlü organizasyonda ortaya çıkabilmektedir (Platin & Ergun, 2017).

Tablo 1’de ve literatürde yapılan ‘girişimcilik’ tanımlarının ortak noktaları aşağıdaki gibidir (Yurtseven, 2007, s.60);

• İnisiyatif almak,

• Sosyal ve ekonomik işleyişleri değerli kılarak kıymetli kaynaklara dönüştürmek için organize etmek ya da bir daha organize etmek,

• Risk ve başarısızlığı kabul etmek.

Lumpkin ve Dess (1996) girişimciliğin; bireysel, örgütsel ve çevresel özelliklere göre farklı şekilde tanımlanabileceğini öne sürmüştür. Bununla birlikte ‘girişimcilik yönelim’ kavramı örgütsel düzeyde girişimciliği tanımlamak ve ölçmek için kullanılmıştır (Gali vd., 2016). Başka bir deyişle girişimcilik yönelimi, girişimcilik faaliyetlerini tercih eden işletmelerin strateji oluşturmak için örgütsel karar alma eğilimi olarak düşünülmüştür (Lumpkin & Dess, 2001; Covin & Wales, 2012). Girişimcilik yönelimi Minzberg (1973) tarafından bir yönetimsel önerme olarak tasarlanmıştır.

(24)

13

Minzberg (1973), girişimci yönlülüğün ortaya çıkabilmesini, işletme yöneticilerinin belirsizlik koşulları altında yeni fırsatları aramaya ne derece istekli olduğuna bağlamıştır. Ayrıca Minzberg (1973), bir işletmenin eylem ve stratejileri, yöneticilerin kişiliklerini ve kararlarını yansıttığını belirtmiştir. Khandwallah (1976/77), Minzberg’in (1973) girişimcilik yönelimin yönetimsel bir eğilim olduğu düşüncesine katılmış, yöneticilerin temkinli ve muhafazakâr odaklı kararlar almasının aksine riskli ve cesur odaklı kararlar alma eğiliminde olması gerektiğini vurgulamıştır (Edmond & wiklund, 2010). Minzberg (1973) ve Khandwalla’nın (1976) temelleri üzerine inşa edilen (Fiş & Çetindamar, 2007; Altuntaş & Dönmez, 2010; Edmond & wiklund, 2010; Miller, 2011; Alejandro, 2014), Miller ve Freize (1982) tarafından geliştirilen ve stratejik bir bakış açısını yansıtan girişimcilik yönelim kavramı, ‘ürün-pazar stratejilerinde önemli riskler alırken cesur ve düzenli bir şekilde yenilik yapma’ olarak tanımlanmıştır. Miller (1983) ise proaktif niteliğini de ekleyerek girişimcilik yönelim tanımını, ‘ürün, pazar yeniliğini yürüten, az riskli girişimlerde bulunan ve rakiplerini yumruklamak için proaktif yeniliklerle ilk ortaya çıkan’ olarak genişletmiştir. Miller (1983), girişimcilik yönelimi proaktif, yenilikçilik ve risk alma olmak üzerine üç boyuttan oluşan tek bir yapı şeklinde kavramsallaştırmış ve bu üç boyuttan oluşan firma düzeyinde girişimciliği ölçen bir ölçek geliştirmiştir (Zahra, Jennings & Kuratko, 1999; Gali vd., 2016). Proaktiflik, çevresel değişimlere karşı reaktif olmaktan ziyade gelecekteki talebi öngörmek; yenilikçilik, deneyimlemeye ve yaratıcılığa katılmak; risk almak ise belirsizlikle birlikte cesur kararlar almak ve eylemlerde bulunmak olarak tanımlanmıştır (Miller, 1983). Bununla birlikte Miller (1983), girişimcilik yönelime sahip bir işletmeden bahsedebilmek için tüm boyutların belli bir düzeyde olması gerektiğini, bu boyutlardan sadece bir ya da iki tanesine sahip olunması, işletmenin girişimcilik yönlülüğe sahip olduğu anlamına gelmediğini savunmaktadır (Miller, 2011). Daha açık bir ifadeyle bu tek boyutlu yaklaşım, bir işletmenin eş zamanlı olarak riskli, yenilikçi ve proaktif olması gerektiğini ve bu üç boyutun işletmenin genel girişimci yönlülüğüne eşit olarak katkıda bulunmasını gerektiğini belirtmektedir (George & Marino, 2011; Alejandro, 2014). Lumpkin ve Dess (1996) ise girişimcilik yönelimi, ‘yeni bir girişe yol açan süreçler, uygulamalar ve karar verme faaliyetleri’ olarak tanımlamıştır. Buradaki yeni giriş, küçük bir işletme ya da büyük bir işletmenin stratejik iş birimi tarafından başlatılacak eylemleri ifade etmektedir (Lumpkin & Dess,1996). Miller (1983) tarafından ortaya konan, Covin ve Slevin (1989,1991) tarafından da son şekli verilen girişimcilik yönelimi boyutları, Lumpkin ve Dess (1996) tarafından eksik görülerek rekabetçi saldırganlık ve özerklik olmak üzere iki

(25)

14

boyut daha eklenerek genişletilmiştir. Rekabetçi saldırganlık, rakiplerinin önünde durabilme yani baş edebilme yeteneğini, özerklik ise işletme çalışanlarının bağımsız olarak girişimci fikirleri takip etmeye teşvik etmek anlamına gelmektedir (Lumpkin & Dess, 1996). Miller’in (1983) aksine Lumpkin ve Dess (1996), girişimci yönelimin tek boyutlu olmadığını, çok boyutlu bir yapı olduğunu iddia etmişlerdir. Tüm boyutların birbirinden bağımsız bir şekilde, başarılı yeni bir girişte ortaya çıkabileceği gibi sadece bazılarının da ortaya çıkabileceğini öne sürmüşlerdir. Yani, boyutların ortaya çıkması işletmenin çevresel ve yönetsel bağlamına göre değişebilecek ve en az bir boyutun ortaya çıkması işletmenin girişimcilik yönlü olarak kabul edileceğini vurgulamışlardır. Tek boyutlu ve çok boyutlu girişimcilik yönelimin yapısı ‘Girişimcilik Yönelimin Tarihsel Gelişimi’’ başlığı altında detaylı olarak işlenecektir.

Vurgulamak gerekirse girişimcilik yönelimi; bir işletmenin yönetim felsefelerini, strateji oluşturma uygulamalarını ve girişimcinin stratejik davranışlarını yakalayan firma düzeyinde örgütsel bir eğilimdir (Shah & Ahmad, 2019). Bununla birlikte girişimcilik yönelimi, girişimci faaliyetlere yönelik örgütsel karar verme eğilimidir (Covin & Wales, 2012). Başka bir tanımla girişimcilik yönelimi, kilit karar vericilerin işletmelerin örgütsel amaçlarını yürürlüğe koymak, vizyonunu sürdürmek ve rekabet avantajları yaratmak için kullandıkları girişimci strateji oluşturma süreçleridir (Mason vd., 2015). Son bir tanım ile girişimcilik yönelimi, performans arttırma ve büyüme amacıyla çevredeki fırsatları değerlendirerek risk alma, yenilikçilik, proaktif ve agresif rekabetçilik boyutları temelinde işletme düzeyindeki eğilim ve davranışların bütünüdür (Bulut vd., 2008; Fiş & Çetindamar, 2009).

Tablo 2. 2: Girişimcilik Yönelimi Tanımları

Yazarlar Girişimcilik Yönelimi Tanımları

Mintzberg (1973) “Girişimcilik modunda strateji oluşturma, yeni fırsatlar için aktif arayışların” yanı sıra “belirsizlik karşısında dramatik atılımlar” ile baskındır (s. 45).

Khandwalla (1976/1977)

“Girişimci [yönetim] tarzı cesur, riskli, agresif karar verme ile karakterize edilir” (s. 25).

Miller & Friesen (1982)

“Girişimcilik modeli, ürün-pazar stratejilerinde önemli riskler alırken cesurca ve düzenli olarak yenilik yapan firmalar için geçerlidir” (s. 5).

(26)

15

Miller (1983) "Girişimci bir firma, ürün-pazar yeniliği yapan, biraz riskli girişimlerde bulunan ve rakiplerini yumruklamak için 'proaktif' yeniliklerle ilk ortaya çıkan bir firmadır" (s. 771).

Morris & Paul (1987)

“Girişimci bir firma, bir risk unsuru içeren proaktif ve yenilikçi stratejileri vurgulayan karar verme normlarına sahip bir firmadır” (s. 249).

Merz & Sauber (1995)

“. . . girişimci yönelimi, firmanın seçilen ürün pazarı birimindeki (PMU) proaktiflik derecesi (agresiflik) ve yeni teklifler yaratma ve yeni teklifler yaratma istekliliği olarak tanımlanmaktadır”. (s. 554)

Lumpkin & Dess (1996)

“Girişimcilik yönelimi; süreçleri, uygulamaları ve kararları ifade eder. Aşağıdaki boyutlardan bir veya daha fazlasıyla karakterize edilen yeni girişe yol açan faaliyetler yapmak”: “özerk davranma eğilimi, yenilik yapma ve risk alma isteği ve rakiplere karşı agresif olma ve pazar fırsatlarına göre proaktif olma eğilimi”. (s. 136–137).

Covin & Slevin (1998)

“Girişimci firmalar, firmaların stratejik kararları ve işletme yönetimi felsefeleri ile kanıtlandığı gibi, üst düzey yöneticilerin girişimci yönetim tarzlarına sahip olduğu firmalardır. Girişimci olmayan veya muhafazakâr firmalar, üst yönetim tarzının kesinlikle riskten kaçınan, yenilikçi olmayan ve pasif veya reaktif olduğu firmalardır”. (s. 218).

Zahra & Neubaum (1998)

Girişimcilik yönelimi, “bir firmanın belirsiz sonuçları olan projeleri desteklemek için ortaya çıkan radikal yenilik, proaktif stratejik eylem ve risk alma faaliyetlerinin toplamıdır” (s. 124)

Voss, Voss, & Moorman (2005)

“. . . Girişimcilik yönelimi, organizasyonda veya pazarda değişikliğe yol açan davranışlara (risk alma, yenilikçilik, proaktiflik, özerklik ve rekabetçi saldırganlığı yansıtan) dahil olmak üzere firma düzeyinde bir eğilim olarak tanımlarız”. (s. 1134)

Avlonitis & Salavou (2007)

“Girişimcilik yönelimi, firmaların rekabet ortamını kendi yararlarına değiştirmek için proaktif ve agresif girişimlere girişme yönündeki yönetimsel bir yeteneği yansıtan bir organizasyon olgusudur” (s. 567). Cools & Van den

Broeck (2007/2008)

“Girişimci yönelimi, üst yönetimin yenilikçilik, proaktiflik ve risk alma stratejisine atıfta bulunmaktadır” (s. 27).

Pearce, Fritz, & Davis (2010)

“Girişimcilik yönelimi; yenilikçilik, proaktiflik, rekabetçi saldırganlık, risk alma ve özerklik niteliklerine sahip bir dizi farklı fakat ilişkili davranış olarak kavramsallaştırılmaktadır” (s. 219).

(27)

16

Girişimcilik yönelimi, stratejik yönetim ve girişimcilik literatüründe önemli bir yapı olarak ortaya çıkmış ve girişimcilik araştırmalarının merkezi konumunda yer almaktadır (Anderson vd., 2015; Mason vd., 2015; Palmer vd. 2019). Ancak yapılan bazı girişimcilik yönelimi çalışmaları; ‘girişimcilik tarzı’, ‘stratejik duruş’, ‘girişimcilik yoğunluğu’, ‘girişimcilik eğilimi’ ve ‘kurumsal girişimcilik’ başlıkları altında incelenmiştir (Zahra, 1999; Winklund, 1999; Covin & Lumpkin, 2011). Girişimcilik yönelimin farklı başlıklar altında ele alınmasını, bazı araştırmacılar kabul görmüş ortak bir tanımın olmamasına dayandırmaktadır (Covin & Wales, 2012). Ortak bir tanımın oluşturulamamasına karşın girişimcilik yönelim ile kurumsal girişimcilik kavramlarının birbirleri ile özdeşleştirilmesinin yanlışlığının düzeltilmesi özellikle önemlidir (Fiş & Çetindamar, 2007; Altuntaş & Dönmez, 2010). Temelde girişimcilik yönelimi, kurumsal girişimciliğin bir parçası olarak düşünülmektedir (Wales, 2016). Kurumsal girişimcilik kısaca, işletme içerisindeki yeni süreç, ürün, yönetim ve pazarlama gibi tekniklerin geliştirilmesine yönelik çabalar olarak tanımlanabilir. Girişimcilik yönelim ise stratejik bir şekilde var olan ürün ve hizmetleri yeni pazarlara sunabilmek için uygulama ve karar alma gibi süreçlerin nasıl gerçekleştirileceği ile ilgilidir (Altuntaş & Dönmez, 2010). Bu bağlamda girişimcilik yönelimi, işletmelerin kurumsal girişimlerini tanımlamak ve başlatmak için başvurdukları strateji oluşturma uygulamalarını ifadelerini etmektedir (Dess & Lumpkin, 2005).

Özetle kurumsal girişimcilik ‘ne iş yapıyoruz?’ sorusunun cevabına odaklanırken, girişimcilik yönelimi ‘yeni iş nasıl başarılı olur’ sorusunun cevabına odaklanmaktadır (Lumpkin & Dess, 1996). Yani girişimcilik yönelim, bir işletmenin yaptıklarından ziyade nasıl işlediğini yansıtmaktadır (Platin & Ergün, 2017).

Bu başlıkta girişimci, girişimcilik ve girişimcilik yönelimin literatürde yapılan tanımlarına yer verilmiş ve tanımların odaklandığı noktalara yer verilmiştir. Ayrıca literatürde sıkça karşılaşılan girişimcilik yönelimin farklı başlıklar altında ele alınması hususuna değinilmiş ve özellikle kurumsal girişimcilik ile özdeşleştirilmemesi için farklı noktalara odaklandıkları belirtilmiştir. Bir sonraki başlıkta girişimcilik yönelimin tarihsel gelişimi işlenecektir.

2.2. Girişimcilik Yönelimin Tarihsel Gelişimi

Girişimcilik yönelimi literatürü incelendiğinde son yıllarda araştırmacılar tarafından büyük ilgiyle araştırıldığı görülmektedir (Rauch vd., 2009; Miller, 2011;

(28)

17

Piirala, 2012; Alegre & Chiva, 2013; Mason vd., 2015). Bununla birlikte girişimcilik yönelimin gelişmesine katkı sağlayan ve farklı bakış açıları getiren çalışmalara değinmek önemlidir. Ayrıca girişimcilik yönelimin tarihsel gelişimine genel bir bakış konunun gelişimini ve kapsamını kavramak için gereklidir.

Son yıllarda popüler olmasına karşın girişimcilik yönelimin geçmişi oldukça eskiye dayanmaktadır. Edmond ve Wiklund (2010), girişimcilik yönelimin çıkış noktasını İngiltere’de bulunan Aston grubunun 1960’lı yıllarındaki çalışmalarına dayandırmaktadır. Edmond ve Winklund (2010) bu grubun, örgütlerin yapısını ve işleyişini sistematik olarak incelemeye ve sonrasında davranış, performans ve bağlam gibi değişkenlerle ilişkilendirmeye yönelik bir dizi makale yayımladıklarını ifade etmektedir. Ancak literatür incelendiğinde girişimcilik yönelimi kavramına, Mintzberg’in 1973 yılında yaptığı makaleyle ilgi duyulmaya başlandığı görülmektedir (George & Marino, 2011; Mason vd., 2015). Mintzberg (1973) makalesinde, yöneticilerin diğer bir ifadeyle karar alıcıların strateji oluşturmada uygulayabileceği üç strateji tipini (girişimci, uyarlanabilir, planlama) belirtmektedir. Girişimci strateji oluşturma, strateji oluşturma sürecinin en önemli olanı olarak kabul edilebilir (Aloulou & Fayolle, 2005). Bu doğrultuda Khandwallah (1976/77) ise Mintzberg’e (1973) ek olarak karar vericilerin uygulayabileceği yedi yönetim tarzı oluşturmuştur. Bu yönetim tarzlarından en dikkat çekeni yüksek risk ile karekterize edilen girişimci yönetim tarzı olmuştur (Edmond & Winklund, 2010). Nitekim Khandwallah (1976/77) ve Mintzberg’in (1973) bu çalışmalarını esas alarak Miller ve Freisen (1982), stratejik olarak örgüt düzeyinde risk alma ve yenilikçiliği ölçecek iki boyutlu ölçek geliştirmiştir (Fiş & Çetindamar, 2007; Altuntaş & Dönmez, 2010; Miller, 2011; Vij & Bedi, 2012; Gupta & Gupta, 2015; Gali vd, 2016; Platin & Ergun, 2017). Daha sonra Miller (1983), girişimcilik yönelimi ölçeğine proaktiflik boyutunu da ekleyerek girişimcilik yönelimi genişletmiştir. Ayrıca Miller (1983), girişimcilik yönelimin tek boyutlu bir yapı olarak kabul etmektedir. Şöyle ki bir işletmenin örgüt düzeyinde girişimcilik yönlü olarak tanımlanabilmesi için üç boyutunda belirli bir düzeyde olması gerektiğini savunmaktadır. Yani bir işletmenin sadece bir boyutu sergilemesi girişimcilik yönlü bir duruş sergileyemeyecektir (Miller, 1983). Miller’ın (1983) ölçeği tek boyutlu olarak kavramsallaştırması birçok çalışmada benimsenmiştir (Rauch vd., 2009). Bunun yanı sıra Miller (2011), 1983 yılındaki çalışmasında ‘girişimcilik yönelimi’ kavramını kullanmadığını belirtmektedir. Ancak

(29)

18

birçok araştırmacı ‘girişimcilik yönelimi’ kavramını kullanırken Miller’a (1983) atıfta bulunmaktadır.

Şekil 2. 1: Girişimcilik Yönelimin Tek Boyutlu (Yansıtıcı) Yapısı Kaynak: George & Marino, 2011; Davidov, 2014

Covin ve Slevin (1989) girişimcilik yönelimin, muhafazakârdan girişimciye kadar değişen bir süreklilik olduğunu ve işletmelerin bu süreklilik üzerinde konumlandırılabileceğini belirtmektedirler. Daha açık bir ifadeyle her işletmenin bir ucu muhafazakâr diğer ucu ise girişimcilik yönelimi olan bir doğru üzerinde konumlandırılması gerektiğini öne sürmektedirler. Bu görüşleri ile Miller’la (1983) ters düşmektedirler. Nitekim Miller (1983), işletmelerin ya girişimcilik yönlü olduklarını ya da olmadıklarını belirtmektedir. Yani sadece iki durumun söz konusu olduğuna dikkat çekmektedir. Bunun yanı sıra Covin ve Slevin (1989) yayımladıkları çalışmada oluşturulan ölçeği (Miller, 1983), her bir boyutu (proaktiflik, yenilikçilik, risk alma) üç madde ile ölçülecek şekilde geliştirerek girişimci işletmelerin düşmanca ve iyi niyetli pazarlardaki performanslarını araştırmışlardır. Bununla birlikte yapılan çalışmaların birçoğunda bu ölçek kullanılmaktadır (Wales, 2016; Palmer vd., 2019). Bu ölçeğin çalışmalarda çok tercih edilmesini Edmond ve Winklund (2010); Covin ve Slevin’in (1989) ölçeği geliştirdikten sonra birçok ampirik çalışmada uygulayarak test etmelerine bağlamaktadır. Gupta ve Gupta ise (2015) üç boyutun ölçülmesinin basitliğine ve kavramsal olarak kapsadığı alanın kolay görülmesine bağlamaktadır. Bunlara ilave olarak Kreiser ve arkadaşlarının (2002), 6 ülkedeki 1067 firmadan elde ettikleri veriler ile yaptıkları çalışmada, söz konusu ölçeğin kültürler arası geçerliliğini başka bir deyişle farklı ülkelerdeki geçerliliğini ortaya koymuşlardır. Yapılan bu tespit de ölçeğin çok kullanılmasına gerekçe olarak gösterilebilir. Literatürde en çok kullanılan girişimcilik

Girişimcilik Yönelimi Proaktiflik Boyutu Yenilikçilik Boyutu Risk Alma Boyutu

(30)

19

yönelimi ölçeği aşağıdaki Tablo 2’de görüldüğü üzere Miller (1983), Covin ve Slevin’nin (1989) geliştirdiği ölçek ve boyutlardır (Zahra, Jennings & Kuratko, 1999; Quince & Whittaker, 2003; Aloulou & Fayolle, 2005; Hughes & Morgan, 2007; Rauch vd., 2009; Miller, 2011; Montiel-Campos, 2018; Palmer vd. 2019). Ölçek çok kullanılmasına karşın ölçeğin pratik ve teorik sorunları olduğu iddia edilmiş (Lumpkin & Dess, 1996; Winlund & Shepherd, 2005) ve bazı eleştirilere de maruz kalmıştır. Ölçeğin, işletme yöneticileri veya sahiplerinin tutum ve algılarını yansıttığı, dolayısıyla kendi lehlerine göre ölçeği değerlendirebilecekleri ve bu nedenle de objektiflikten uzak olabileceği eleştirisi getirilmektedir. Yine, ölçekte yer alan ifadelerin hem geçmişe hem de geleceğe odaklandığı eleştirisi yapılmaktadır (Quince & Whittaker, 2003). Yapılan başka bir eleştirisi ise ölçeğin büyük işletmelerin girişimcilik yönelimlerini ölçmeye daha uygun olduğu buna karşın küçük ve orta ölçekli işletmelere uygun olmadığı eleştirisidir (Eggers vd., 2013). Ek olarak bu ölçeğin kullanıldığı çalışmalarda tüm boyutlar ortaya çıkmamıştır (Fiş & Çetindamar, 2007).

Tablo 2. 3: Çalışmalarda İncelenen Girişimcilik Yönelimi Boyutları

YAZARLAR GİRİŞİMCİLİK YÖNELİMİ

BOYUTLARI

Miller (1983) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Covin ve Slevin (1989) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Covin (1990) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Covin, Slevin ve Covin (1990) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Naman and Slevin (1993) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Zahra ve Covin, 1995 Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Knight, 1997 Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Winklund (1999) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Lee ve Peterson (2001) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Lumpkin ve Dess (2001) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Kreiser, Marino ve Weaver (2002) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Marino, Strandholm, Steensma,

Weaver (2002)

Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

(31)

20 Tarabishy, Solomon, Fernald ve

Sashkin (2005)

Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Wiklund & Sheperd, (2005) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Monsen (2005) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Stam ve Elfring (2006) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Kellermanns ve Eddleston, (2006) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Naldi vd., (2007) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Rauch, Frese, Koening ve Wang (2006) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Stam ve Elfring, (2008) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Moreno ve Casillas, (2008) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Li vd. (2008) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Casillas vd. (2010) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Frank vd., 2010 Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Kreiser ve Davis (2010) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Weismeier-Sammer, (2011) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Runyan vd, (2012) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Cruz ve Nordqvist, 2012 Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Kraus (2013) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Kreiser vd. (2013) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Jalali, Jaafar, ve Thurasamy, (2013) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Kollmann ve Stockmann (2014) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Dai vd. (2014) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Lechner ve Gudmundsoon (2014) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma Kozubikova vd. (2015) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Gupta vd. (2016) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Shazad vd. (2016) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Tang vd. (2020) Yenilikçilik, proaktiflik, risk alma

Kaynak: Mason, 2015; Solikahan & Mohammad, 2019; Tez yazarı, 2020

1989 yılındaki çalışmalarından sonra Covin ve Slevin (1991), oluşturulan bu ölçeğe bazı eleştiriler getirerek girişimcilik yönelimi ile performans ilişkisi incelenirken, bu ilişkiyi düzenleyen bazı değişkenlerin kullanılması gerektiğini belirtmektedir. Girişimcilik yönelimin bağımsız, performansın ise bağımlı değişken olarak kabul edildiği

(32)

21

ve bunlara ek olarak iç, dış ve stratejik değişkenler kullanılarak ilişkinin incelenmesini önermişlerdir. Dış değişkenleri; çevresel teknolojik gelişmişlik, çevresel dinamizm, çevresel düşmanlık ve endüstri yaşam döngüsü olarak belirtmişlerdir. İç değişkenleri, üst yönetim değerleri ve felsefeleri, örgütsel kaynaklar ve yetenekler, örgüt kültürü ve örgütsel yapı olarak belirtmişlerdir. Stratejik değişkenleri ise misyon stratejileri, iş uygulamaları ve rekabetçi taktikler olarak belirtmişlerdir. Covin ve Slevin’den (1991) sonra Zahra’da (1993) bu ölçeğe bazı eleştiriler getirmiş ve ölçeğin geliştirilmesine yönelik öneriler sunmuştur. Zahra (1993), teknolojik gelişmişlik değişkeninin çevresel dinamizm ile ilişkisinin olmadığını belirtip kullanılmaması gerektiğini, var olan proaktiflik, risk alma ve yenilikçilik boyutlarına ek boyutlar getirilmesini, girişimciliğin (yoğunluğu ve davranış tipi) doğasını belirtmek ve son olarak ulusal ve uluslararası girişimlerin ayırt edilmesini önermiştir.

Miller ve Freisen (1982) ortaya çıkardığı Miller’ın (1983) genişlettiği sonrasında Covin ve Slevin (1989, 1991) ve Zahra’nın (1993) eleştirileri ile daha açıklayıcı bir yapı haline getirilmeye çalışılan girişimcilik yönelimi ölçeği, Lumpkin ve Dess (1996) tarafından da çeşitli eleştiriler getirilerek geliştirilmeye ve genişletilmeye çalışılmıştır. Bununla birlikte Lumpkin ve Dess (1996) girişimcilik yönelimin var olan üç boyutuna (proaktiflik, yenilikçilik ve risk alma) rekabetçi saldırganlık ve özerklik boyutlarını eklemişlerdir. Bu ek iki boyut Zahra’nın (1993) ek boyutlar getirilmesi gerektiği önerisiyle de uyuşmaktadır (Edmond & Wiklund, 2010). Özerklik, fırsatların peşinden koşma yeteneği ve yeteneği anlamına gelmektedir (Lumpkin & Dess,1996). Rekabetçi saldırganlık ise bir işletmenin rakiplerine meydan okuma ve daha iyi performans gösterme eğilimini ifade etmektedir (Lumpkin & Dess, 1996). Bunun yanı sıra Miller’ın (1983) aksine girişimcilik yönelimin tek boyutlu değil çok boyutlu bir yapı olduğunu belirtmişlerdir. Çok boyutluluğu, işletmenin beş boyuttan herhangi bir veya birkaçını sergilemesi girişimcilik yönlü olarak nitelendirilmesi için yeterli olduğunu belirterek açıklamaktadırlar. Ayrıca Lumpkin ve Dess’e (1996) göre, boyutlar arasında ilişki görülebilir ancak bu ilişki boyutların eş olduğu anlamına gelmemektedir. Çünkü her boyutun kendine özgü özellikleri olup girişimcilik yönelimin bir yönünü açıklamaktadırlar (George & Marino, 2011).

(33)

22

Şekil 2. 2: Girişimcilik Yönelimin Çok Boyutlu (Biçimlendirici) Yapısı Kaynak: George & Marino, 2011; Davidov, 2014

Lumpkin ve Dess (1996) çok boyutlu yapıyı, Sony ve Matsushita (Panasonic) firmalarını örnek vererek desteklemeye çalışmışlardır. Yazarlar, Sony firmasını girişimci ruhlu olarak tanımlayıp ve firmanın Ar-Ge’ye yaptığı yatırımla tanındığını belirtip; yeni ürün yeniliklerinde akla ilk gelen firma olduğunu ve fırsatları agresif bir şekilde takip ettiğini öne sürmektedirler. Diğer taraftan lakabı ‘kopyalanan elektronikler’ olan Matsushita (Panasonic) firmasının, Sony ve benzeri firmaların yaptıkları yenilikleri taklit ederek üretim ve pazarlama konusundaki becerilerine dayanarak liderlik pozisyonuna geçtiğini belirtmektedirler. Yazarlar, bu bağlamda her ikisinin de girişimcilik yönlü firmalar olduklarını ancak odak noktalarının farklı olduğunu savunmaktadırlar. Bununla birlikte Kreiser ve arkadaşları (2002), Lumpkin ve Dess’in (1996) çok boyutlu yapı görüşünü destekler nitelikte bir araştırma yapmışlardır. Bu araştırmada, yaptıkları analizler sonucunda boyutların birbirinden bağımsız olarak değişebileceğini ortaya çıkarmışlardır. Bunun yanı sıra Covin ve Slevin’den (1991) sonra Lumpkin ve Dess de (1996), girişimcilik yönelimi ile performans arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmaların örgütsel ve çevresel faktörlerin bir değişken olarak kullanılmasını önermekte ve bu değişkenlerin girişimcilik yönelimin doğasının anlaşılması açısından önemli olduğuna dikkat çekmektedirler. Lumpkin ve Dess’in (1996), örgütsel değişkenleri; strateji, işletme kaynakları, kültür, üst yönetim ekibinin özellikleri olarak, çevresel değişkenleri ise dinamik, karmaşıklık ve endüstri özellikleri olarak belirtmektedirler.

Knight (1997); Miller (1983), Covin ve Slevin (1989) tarafından geliştirilen ölçeğin kültürler arası geçerliliği ve güvenilirliği ölçmekte eksik kalındığını belirtmiştir.

Girişimcilik Yönelimi Özerklik Boyutu Yenilikçilik Boyutu Proaktiflik Boyutu Risk Alma Boyutu Rekabetçi Saldırganlık Boyutu

Şekil

Tablo 2. 1: Girişimci ve Girişimcilik Kavramının Tanımları
Tablo  1’de  ‘girişimci’  kavramıyla  ilgili  yapılan  tanımların  ortak  noktaları  aşağıdaki gibidir (Yurtseven, 2007):
Tablo 2. 2: Girişimcilik Yönelimi Tanımları
Şekil 2. 1: Girişimcilik Yönelimin Tek Boyutlu (Yansıtıcı) Yapısı  Kaynak: George & Marino, 2011; Davidov, 2014
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu teorik çerçeve bağlamında MATGO Kümesine bakıldığında, ağırlıklı olarak küme firmalarının üretim değer zincirinin imalat halkasında yoğunlaştığı

ayında yapılan elektrofizyolojik inceleme- de; sinir iletim çalışmalarında Erb’ten uyarım ve deltoid kası üzerinden kayıtlama ile sağ aksiller sinir bileşik kas.. Şekil

Köprübaşı çevresindeki uranyum yataklarının bulunduğu alanlar içerisinde en fazla Kasar, Ecinlitaş ve Killik çevresindeki sularda kirlilik değerleri yüksek

kurulanmaması, ıslak zemin ile ilgili uyarıcı bir levhanın bulunmaması, terliklerin tabanlarının kaygan olması gibi nedenler kayarak düşmeye neden olmaktadır... •

• Yapılan işe uygun bıçak ya da diğer kesici aletleri kullanmamak.. • Kesici aletleri

• Sıcak kulpları çıplak elle değil uygun koruyucu malzeme ile tutmak. • Kolay tutaşacak ekipmanları ocağın uzağında

• Gıda üretiminde kullanılan çeşitli kimyasallarla sıkıntı yaşayan çalışanların sağlık ve güvenliği için önemli seviyede risk etmeni grubunu oluşturmaktadır.

Vücudun büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin öğelerinin her birinin yeterli miktarda alınması ve vücutta uygun şekilde kullanılması