AYAKÜSTÜ
OYA AYM AN
Handan Börüteçene Türkiye’deki ilk kişisel sergisini Urart’ta açtı
p
deneyimlerle oluşturduğum çok pür bir aynanın üzerine düşüyor. Bu bende bir tartışma ortamı ya ratıyor. İkinci aynaya düşen gö rüntü bilgilerimle birlikte konu yu tartışmaya başlar. İkinci ay na sentezci bir aynadır. Bu sen tez geçmişle olan bağlantılar ile yapılıyor. Hemen her kültürü ta rıyor. Bu tarama ve sentez sonu cunda benim ellerimle
oluştur-Handan Börüteçene’nin sergisinden “Mutfak Ordusu" adlı
heykelleri.
P
ARİS' te çalışmalarını sürdüren heykeltraş Handan
Börüteçene geçtiğimiz günlerde
l rart Sanat Galerisi'nde Türki ye’deki ilk kişisel heykel sergisini açtı.
Geçmiş Anadolu kültürlerinin günümüze uzantılarını araştır mak ve Anadolu seramik tarihi üzerine belgeler toplamak için çeşitli bölgelerde arkeolojik ça lışmalara katılan ve bu çalışma larını sürdüren Börüteçene, geç tiğimiz yıl Paris’te Türk Turizm Bürosu Sergi Salonu’nda ilk ki şisel sergisini açmıştı. “ Ecole Nationale Supérieure des Beaux- Arts" heykel bölümünde ünlü heykeltraş Jean Clos ile çalışan sanatçı 1981 yıitndan bu yana Paris ve İstanbul’da çeşitli kar ına sergilere de katıldı.
Sanatın mesajlar veren bir ol gu olduğuna inanmadığını ve sinyaller veren davet edici özel liği olduğunu savunan Börüteçe ne heykellerini ihsanlan düşün meye davet etmek için yaptığım söylüyor. Sanatçı ile yaptığımız söyleşide kendisinden Paris’teki çalışma ortamından sözetmesini istedik.
“ Paris’te farklı çalışma or tamları var. İnsanı profesyonel liğe iten bir çalışma y apmak zo
rundasınız. Bu bir yarışma ve re kabet ortamı doğuruyor. Ve ta biî ki tempoyu da hızlandırıyor" diyen Börüteçene bu mükemmel- ciliğe doğru gidişin hızlı bir tem poyu da beraberinde getirdiğini belirtiyor ve ekliyor: “ Hepsinin özünde tüm bunlar yeterli değil, birşeyleri kotarabilmek ve varo labilmek için çalışmanın temelin de çok özgün olmak gerekiyor."
Handan Börüteçene çalışma
larında ilginç bir sistem oluştur muş. Bu sistemin adı da “ Üç
Ayna” ... Kendisinden Üç Ayna
sistemini anlatmasını istedik. “ Heykellerimin tümü hayatın içinden konuları içeriyor. Yaşa dıklarım ve gördüklerim ham bir aynanın önüne düşüyorlar. Olduğu gibi. Sonra bu ayna o ana kadar biriktirdiğim bilgi ve
dugum bir üçüncü aynaya tüm oluşturduğum sentezler aktarılır. O da yarattığım heykeller
za-Bu Üç Ayna sisteminde en çok zamanı ikinci aynanın aldığını belirtiyor Börüteçene.
Sanatçıya Türk kültürü lıak- kındaki düşüncelerini ve Paris’ te Türk sanatçılarının konumu nu sorduk. Gerçek kaynakların bilinmesinin istenmediği bir ül kede nereli olduğu bilinmeyen bir kültür oluşturulduğunu söy lüyor ve devam ediyor: “ Dışa rıda Türk sanatçıları organize ol mayı pek beceremiyoruz. Hepi miz ne yaparsak yapalım, sana tın hangi kolu olursa olsun he pimizin biraraya gelmesi gereki yor. Bunu kendi ülkemizde ya pamadığımız gibi orada da ya pamıyoruz."
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Ta h a To ro s Arşivi
