• Sonuç bulunamadı

Başlık: HAMSİ BALıKLARlNDA GÖRÜLEN NEMA TOD LARVALARı MÜNASEBETİYLE BALIK ASKARİTLERİNE TOPLU BİR BAKıŞYazar(lar):OYTUN, ŞükrüCilt: 10 Sayı: 2 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001992 Yayın Tarihi: 1963 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: HAMSİ BALıKLARlNDA GÖRÜLEN NEMA TOD LARVALARı MÜNASEBETİYLE BALIK ASKARİTLERİNE TOPLU BİR BAKıŞYazar(lar):OYTUN, ŞükrüCilt: 10 Sayı: 2 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001992 Yayın Tarihi: 1963 PDF"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. Ü. Veteriner Fakültesi Parazitoloji ve Helmintoloji Kürsüsü Prof. Dr. Hasan Şükrü Oytun

HAMSİ BALıKLARlNDA GÖRÜLEN NEMA TOD LARVALARı

MÜNASEBETİYLE BALIK ASKARİTLERİNE TOPLU BİR BAKıŞ

H. Şük~ü Oytun

*

i

İnsanların, karada yaşıyan evcil hayvanların barsaklarında yaşıyan Askarit~ lerin gelişmeleri, umumiy~tle -direkt, bir arakonakçıya ihtiyaç göstermeden geliştikleri ve erişkin şekillerini kazandıkları halde, sularda yaş~yan Balıkların, memeli ve kanatlı hayvanların Askaritlerinin gelişmeleri, genel Jıarak, indirekt yani bir arakonakçıya (arajenerasyona) ihtiyaç göstererek geliştikleri ve erişkin şekillerini kazandıkları anlaşılmıştır. Bu bakımdan balıklarda görülen Askarit-ler, ya larva gelişim safhasında ve yahut erişkin safhasında bulunurlar. T.arva safhasında olunca, arakonakçı, erişkin safhasında olunca kesin konakçı olurlar.

II

Bir iki seneden beri Karadeniz'in muhtelif hölgelerinden memleketimizin muhtelif pazarlarına sevk edilen ve bilhassa Hamsi balıklarının EI~~raf(lis encrasicholus L. (Anchovis) üzerinde, barsaklarında ve diğer org~nlarında göze çarpan nematodlar, bu gibi nematod larvalarıdır. Yani Hamsi balıkları, bir ara konakcı görevini görürler. Görülen larvalar, yaptığımız araştırmalara göre 8'13 mm. uzun 0,163-0,264 mm. kalındır~ Kıl kadar ince

ve

çok açık sarı renktedir. Ağızları, düz ve terminaldir. 3 tane dudak ile çevrilmiştir. Kaba-rık olan dudakların üzerinde, belirli birer çıkıntı görülmektedir. A,~ızdan sonra çok küçük bir ventrikul giirülür. Ondan sonra muskuler" ve iyi geliş-miş olan Askaritlere benzer Oesophagus başlamaktadır. Oesophagus'un ön üçte birinde sinir tasması görülür (Şek. ı). Arka nihayetleri düz ve konik olup, sivri bir iğne (Spina) ile nihayetlenmektcdir. (Şek. 2). Genital organ-ları gelişmemiştir. Oesophagus ile orta barsak arasında kör kesenin eseri görülmektedir. Bu bakımdan Contracaecu!l/'lardan olması muhtemeldir. Bun-ların larva gelişim safhasında bulunmaları türlerinin tayinini zorlaştırmakta ise de bunların Rhabditida takım, Askaridina takımaltı, A.rk-:aroideaüst fami-Iyasına bağlı:

(2)

II. Ş. Oytuıı

(Şek. i) Hamsİ halıklarının üzerİnde görülen . nemadod larvala'i-ının ön nihayeti. Ağız ve diğer mo~foıojik özellikleri. (Mikro - foto

Meopta IOXlO)

(Şek. 2) Hamsi balıklarının üzerİnde görülen nemadod larvalarının arka

'nihayetİ. (Mikro - foto 'Meopta IOXIO)

ı. Familya Acaıııhocheilidae Wülker, 193° 2. Familya Slomflchidae Jonston ve Mawson:1945 3. Familya Goeziidae Travassos, 1919

4. Familya Toxocarida7: Hartwig, 1945

olmak üzere, başlıca dürt familyaya bağlıdırlar. Bu familyalara bağlı kırka yakın tür yazılmıştır ki, bunlar balıklarda, kanatlı ve memeli deniz hayvanlarının mide ve barsak larında parazitlen ider. .Bunların çeşitli morfolojik üzellikleri, bilhass'a Exkretion sistemleri, dudaklarınınşekli, dişli olup olmamaları, Oesop-hagus ile orta barsak arasında bir kür keseni~ görülüp gürülmemesi;re diğer ikinci ve üçüncü derecede gelen morfolojik özelliklerine göre sistemleştirilmiş-lerdir. Bu familyalar içerisinde, en çok raslanmış ve incelenmiş-olan cinsler, aşağıda adları" yazılmış olanlardır:

2. 5. 6. , 3. 4. 7. cinsleridir

~

ı. Cins Acanıhochei/tls Molin, 1858' S tomachı;s Goeze, 1800 Goezia Zeder, 1800

CoıılracaeculJl, Railliet ve Henry, i9i2 • (Syn. Katheleena Leiper ve Atkins~n,

(Syn. Cerascaris Cobb, 1929:) ParaniJakis Bayıis, 1923

RaphidaJcariJ Railliet ve Henry, i9 15 Porrocaectim Fröhlich, 1802

Balıklarda ve denizlerde yaşayan, balık avlıyan memeli ve kanatlı hayvan- , ların mide, barsaklarında yaşayan ve yukarıda sistematik durumları açıklanmış olan nematodların, vermiş olduğumuz bilgiden ve yanındaki tarihlerden kolay-lıkla anlaşıldığı gibi, i8. ci yüz yıldan beri, araştırmaya başlanmış, gerekli

(3)

/

Balık askaritlcri

incelemeler yapılmak suretiyle sistemleştirilmişlerdir. Bunlar yeni konular değildir. Müteaddit kitaplarda yazılmış ve tekrarlanmış soluca~lardır. Nitekim: Contracaemm sp;cu/igerufJl Rudolphi, i809.i7 ve i8.ci yüz yılda yaşa~llş, Ber-lin'de uzun seneler Zooloji hocalığı yapmış, modern Helmintolojinin kuru~ula-rından olup, yapmış olduğu çeşitli Zoolojik ve Sistematik araştırmalarla tanınan veşöhret yapan Rudolph; (I 771-I 83z) tarafından incelenmiş ve adlandırılmıştır: Bu nematüd'un la,rvaları, çeşitli balıkların üzerinde veya iç organlarında yaşa-makta olup, a~akonakçı görevini görmektedir. Bu gibi nematod'lu balıkları" yiyen kanatlılar, bilhassa Cygnus ~)~~iilis,MergllS merganser, Haematopus ostra/egus, Phalacrocorax carbo, P.PJ'/!,maeus"Laru.r ar:gentatus, Afca torda ... gibi denizIerde, sahillerde yaşıyan kanatlıların mide ve barsaklarında yaşarlar. Kozmopolit olan bu nematadun kesin konakcı görevini gören 30 dan fazla kanatlıların adı özel literatürde bildirilmiştir.

ContracaecıllJJaduncum ve'ya ContracaeCllm ahJalum'un larvaları çeşitli balıkların ,üzerinde veya iç organlarda yaşamaktadı~. fakat bunun kesin konakcısı balık-o

lardır. Nematad'lu balıkları yiyen diğer balıklar ve bu arada Sam balıklarının, Yılan balıklarıhın mide ve barsaklarında erişkin şekli gelişir.' Bu nematod'un 60 dan fazla balık türünde yaşa-dığı ve erişkin şeklini kazandığı anlaşılmıştır.

Porrocaem';' deôpens (K rab be, 1878) (Syn. Metangushcaecum il1osj!,ow,oi,195i) larvaları, Morina balıklarının, Ringa balıklarının ve daha bir çok balığın mide ve barsaldarında yaşadığı ve bunları yiyen Phoca IJillılhıa, P. groen/(lııt!ica, P. his-pida ve diğer çeşitli fok b~lıklarırun mide ve barsaklarında, erişkin şekillerini

kazandıkları anlaşılmış bulunmaktadır.' Çeşitli foklardan başka, Balinaların diğer yırtıcı, canavar balıkların mide ve barsaklarında yaşayan ve bu suretle indirek olarak gelişen bir çok nematod'lar vardır. Bunlar balık yiyen deniz memeli hay,vanlarında, kanatlılarda ve balıkların midelerinde görülmektedir. Bunların içinde en iyi incelenmiş olanlar yukarıda birer misalolarak verile'n Contracaecu!JJ c;ıısi StolJlach;dae Jonson ve Mawson, 1945; Porrocaecui1l cinsi ise.. To;ocarhdae Hartwig, 1945 familyalarına bağııdırlar. Bunların içinde. en önemlileri:

ContracaecıılJl microc~phalum Rudolphi, i80z micropap;/Iosum Stossich, ; 809 osculatum Rudolphi i80z ovale N. Linstow, i907 turkestaniculJl Skrjabin, 19z3.. ' gibi türlerdir.

Bunlar Avrupanın muhtelif denizlerinde, bu arada Akdeniz, Karadeniz'de, Asya ve.ı\merika'nın muhtelif sahil ye denizlerinde yaşayan hayvanlarda, deniz kuşlarının barsaklarında görülmüş olup, nematod'lu küçük balıkları yemek suretiyle bu nematad'ların erişkin şekilleri meydana gelir.

/

/

(4)

H. Ş. Oytıııı

III

Misalolarak arz etmiş olduğumuz bu nematod'lardan başka, daha bir çok nemotod türü görülmüş, incelenmiş, tam olarak biyolojileri aydınlan-mıştır. ılgili kitaplarda bu alanda pek çok bilgi verilmiştir. Bunlardan hiç . birinin insanlar?a parazitlendi.ğine veya in\'azyon yaptıklarına dair bir kayıt yoktur. Böyle bir invazyon yaptıklarına dair bir iki olay bildirilmiş ise de şüpheli veya arızıdır. Kıymetleri yoktur. İnsan barsaklarının ısı derecesi ve diğer şinıiko fizik ve biolojik faktörler, bunların yaşamalarına uygun değildir. Esasen soğuk kanlı hayvanların Zooparazitleri veya Fitüparazitleri, insanlarda veya diğer sıcak kanlı evcil hayvanlarda yaşayamazlar. Balıklarda yaşayan ve patojen olan Coccidie türleri, Trypanosoıııa tiirleri. ve diğer birçoki Protozoonlar, balıklarda görülen çeşitli sınıflara bağlı olan Vermes'lerden bir çok misaller vermek mümkündür. Balıklarda görülen ve patojen olan bir çok bakteri ve microorganizmalar, insanlarda ve evcil hayvanlarda yaşamazlar, hastalık yapa-mazlar. Balıklarda görülen Tüberküloz basili, bidayette, bir sanatoryum'un havuz balıklarında görüldüğünden hastaların kraşeleri ile balıklara geçtiği zannedilmiştir. Bu suretle balık tüberküloz'unun insanlara geçebileceği iddia edilmiş ise de sonradan yapılan araştırmalar neticesinde, balık tııberküloz'unun insanlara geçmediği anlaşılmış ve insanlar yersiz, lüzumsuz telaş ve korkudan kurtulmuşlardır.

Yukarıda arz ettiğim bu kısa bilgiden kolaylıkla anlaşılacağı gibi, bu konu Helmintoloji, ~ematodoloji, Hydrobioloji Balık hastalıkları bilgilerini ahl-k~dar' eder. Bu konunun ta,babet bakımından önemi yoktur. Esasen bunlar araştırılmış, incelenmiş çeşitli münasebetleri anlaşılmış olan konulardır.

LV

Resume

Vuc Generaıt! Sur Les Askarites de Poissons, li L'oeeasion Des Larves de N ematodes Observcs Chez Les Anehois.

On voit que lcs nematodes constatee ch ez les anchois envoyes, ces demiers ans, de differentes regions de la mer noire au divers marches de notre pays sont des lan'es d'ascarite et 'lue ces anchois servent ele inter-mediani et que' ces lanres gagne leur forme cvoluce dans l'estomac et les intestins des animaux de mer qui les mangent et en arrivant il la conc-lusion que, bien que ses particularites morphologiques constatees rendent difficile d'en designer le genre, ils sont de genre des Contracaec~n, on a don ne

a

cette occasion, une indication generale sur differents genres d'askarite observes chez les poissons.

(5)

Balık askaritleri

,

V.

Literatür

i - Oytun, H.

ş.

(1945) : i. Hasta balıkların IJItlay.,enesive sağıtılmasma dair T. Vet. Derg. Yıl !3 Mayıs 1945. S. 2.

2 - Oytun, H. Ş. (1945) : II. Ha/ık hasta/ık/an, Bakterilerin )'aptık/arı

has-talık/ar. T. Vet. Derg. Yıl ı3, Ağustos 1945 S. 3.

3 - Oytun, H. Ş. (1945) : III. Balık ha-rtalıkları, Zooparazit/erin J'aptık/arı has/alık/ar. T. Vet. Derg. Yıl 1.3, Ekim 1945. S. 4.

4 - Oytun, H. Ş. (1946) IV. Ha/ık hastalık/arı, .so/ucan/ann )'aptık/arı has-talık/ar. T. Vet. Derg. Yıl 14, Mart 1946. S. 6.

5 - Oytun; H. Ş. (1961,) : Gene/ Parazito/Oji ve He/minto/oji A.

e.

Ve-teriner fakültesi yayınlarından. Ankara i96ı.

6 Oytun, H. Ş. Türki)'C balık/arı ve ha-rta?ık/arı. (Henüz yayınlanma-mıştır)

7 - Schaperclaus, W. (1954) : h-rch - Krmıkheiten. Berlin. 1954. 8 - Sprehn, C. : Lehrbuch de He/minth%gie. Berlin. 19F

Referanslar

Benzer Belgeler

Yani literatürde geçen adıyla, çapraz doğrulama (cross validation) yapılarak k değerlerine karar verilmiştir. İlk aşamada, ham veri setinin hiçbir yöntem uygulamadan

 Bu gün ANTİ GDO’cular sağlık alanında güvenle kullandığımız, yaşam kurtaran, ömrü uzatan birçok temel ilacın GD. ürün olduğunu saklamakta çok

Gebeler ve kontrol grubu arasında sağ kulakta 1000Hz ve üzeri frekanslarda hava yolu işitme eşik değerleri ile saf ses ortalaması (SSO) değerleri arasında istatiksel

Doğumda SGA olmak ve postnatal hızlı büyüme yakalaması, insülin direnci görülme riskini arttıran en önemli nedenlerdendir (30).Çalışmamızda, beklendiği üzere doğum

Beş günlük tedavi süresi sonrasında; her üç grupta da gerek istirahatta iken kolda hissedilen ağrı, gerekse hareket ve/veya palpasyonla ortaya çıkan ağrı

ANAHTAR SÖZCÜKLER: aritmetik ortalama, bağımsız bileşen analizi, çekirdek bileşen analizi, destek vektör makinesi, DNA mikrodizi, doğrusal olmayan temel

kullanılarak uygulanması sonucu elde edilen ortalama ROC sonuçları..39 Çizelge 4.6 Farklı benzerlik metriklerinin kesişim gen listesi kullanılarak LAST_DE parmak

U18 genç futbolcularda sadece 20 metre sürat ile skuat Gmaks arasında anlamlı bir ilişki belirlenirken, 20 metre sürat ile diğer anaerobik güç