• Sonuç bulunamadı

Evaluation of Child and Adolescent Psychiatry Consultations

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Evaluation of Child and Adolescent Psychiatry Consultations"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Pediatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören

Hastalarda, Çocuk Psikiyatrisi

Konsültasyonlarýnýn Deðerlendirilmesi

Evaluation of Child Psychiatry Consultations of Stayed Patients at Pediatric

Clinic

Özge Gözaçanlar Özkan1,Þermin Yalýn Sapmaz2,Hasan Kandemir3

1Dr., 2Yard. Doç. Dr.,3Doç. Dr., Manisa CelalBayar Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý A.D., Manisa

SUMMARY

Object: This study was conducted to evaluate child psy-chiatry consultations of patients which were stayed in different clinics in a university hospital. Methods: The records of the patients who were consulted in between 01.07.2016 and 31.12.2016 and was made diagnosis according to DSM5 was scanned restrospectively. The sociodemographic information of the patients, the diag-nosis of physical illness, the clinic requested for consul-tation, the reason for the consulconsul-tation, the psychiatric diagnoses determined in the consultation result and the psychiatric treatment process were analyzed by using the SPSS 15.0 program. Results: Psychiatric consultation was requested for 55 inpatient children within a six-month period. %63,6 of consulted cases was a girl, %36,4 of them was a boy and the average age was found as 13,2 ± 3,6. When the consultations were eval-uated, it was determined that the 23,6% of the patients were consulted for suicide attempt and 83,6% of them had at least one mental disorder. The most common diagnosis was major depression in the rate of 36,4% and psychotropic treatment was recommended to 38,2% of evaluated cases because of the psychiatric disorder. Discussion: In our study, it was found that the consulta-tion rates were low despite the rate of psychopathology (83,4%) was rather high in consulated children and ado-lescents. This suggests that the doctors who are working in non-psychiatric areas are having difficulty under-standing and evaluating the psychiatric symptoms in children and that the cooperation among physicians should be increased so that psychiatric illnesses can be better recognized.

Key Words: Consultation, Chronic Illness, Child-Adolescents

ÖZET

Amaç: Celal Bayar Üniversitesi Týp Fakütesi'nde farklý kliniklerde yatarak tedavi gören hastalardan istenen çocuk psikiyatrisi konsültasyonlarýnýn deðerlendirilmesi amaçlanmýþtýr. Yöntem: 01.07.2016-31.12.2016 tarihleri arasýnda konsültasyon istenen ve tanýlarý DSM-5'e göre konulmuþ olan hastalarýn kayýtlarý geriye dönük olarak taranmýþtýr. Hastalarýn sosyodemografik bilgileri, bedensel hastalýk tanýlarý, konsültasyonun istendiði bölüm, konsültasyonun istenme nedeni, konsültasyon sonucunda saptanan psikiyatrik tanýlarý ve psikiyatrik tedavi sürecine iliþkin veriler incelenmiþ ve SPSS 15.0 programý kullanýlarak analiz edilmiþtir. Bulgular: Altý aylýk süre içinde yatarak tedavi gören 55 çocuk için çocuk psikiyatrisi konsültasyonu istenmiþtir. Konsültasyon iste-nen olgularýn %63,6'sý kýz, %36,4'ü erkek ve yaþ ortala-masý 13,2 ± 3,6 olarak bulunmuþtur. Konsültasyonlar deðerlendirildiðinde en sýk %23,6 ile intihar giriþimi nedeniyle konsültasyon istendiði ve %83,6 'sýnýn en az bir ruhsal bozukluk tanýsý aldýðý saptanmýþtýr. En çok konulan taný %36,4 ile major depresyon olmuþtur ve deðerlendirilen olgularýn %38,2'sine ruhsal bozukluk nedeniyle psikotrop tedavi önerilmiþtir. Sonuç: Çalýþ-mamýzda, konsültasyon istenen çocuk ve ergenlerde psikopatoloji oraný oldukça yüksek (%83,4) saptanmasý-na raðmen konsültasyon istenme oranlarý düþük bulun-muþtur. Bu durum psikiyatri dýþý alanlarda çalýþan hekim-lerin çocuklardaki psikiyatrik belirtileri anlama ve deðer-lendirme konusunda zorluklar yaþadýðýný ve psikiyatrik hastalýklarýn daha iyi tanýnabilmesi için hekimler arasý iþbirliðinin artýrýlmasý gerektiðini düþündürmüþtür. Anahtar Sözcükler: Kronik hastalýk, konsültasyon, çocuk-ergen

(Klinik Psikiyatri 2017;20:287-293) DOI: 10.5505/kpd.2017.43513

(2)

GÝRÝÞ

Konsültasyon liyezon psikiyatrisi (KLP), genel týp ve psikiyatri arasýnda iþbirliðine dayanan fiziksel rahatsýzlýkla psikososyal etmenler arasýndaki et-kileþimi inceleyen, biyopsikososyal model ilkeleri ýþýðýnda hastalýklarýn taný, tedavi ve araþtýrýlmasýn-da çalýþan bir disiplindir. Bu disiplinin amacý týbbi bölümlerde psikiyatrik morbiditeyi engellemek, tanýmak, tedavi etmek, hastalýðýn ortaya çýkmasýn-da, seyrinde, tedavisi ve bakýmýnda psikososyal etkenleri inceleyerek týbbi hizmeti bütüncül kýl-maktýr. Hastalýk, biyolojik olmakla beraber psikolojik ve sosyal bir olgudur. Bu yüzden her hasta bir bütün olarak deðerlendirilmelidir (1). Fiziksel hastalýðý olanlarda saðlýklý bireylere göre daha fazla ruhsal bozukluk görülmektedir. Ito ve arkadaþlarý yaptýklarý bir çalýþmada genel toplumda ruhsal bozukluklarýn bir aylýk yaygýnlýðýný %16 bulurken, fiziksel hastalýðý olanlarda %21-26 bul-muþtur (2). Hasta olmak ve hastaneye yatmak; çocuðun yaþamýný çeþitli yönlerden etkileyen, kaygý ve endiþelerin arttýðý ve her zamanki dengesinin nispeten altüst olduðu olumsuz bir deneyimdir. Hastaneye yatan çocuklarýn %20-35'inde hastalýk-tan baðýmsýz olarak psikolojik stres bildirilmiþtir (3). Yapýlan bir çalýþmada akut hastalýk nedeniyle hastaneye yatýrýlan 3-6 yaþ grubu çocuklarýn, has-taneye yatýþ öncesi ve taburculuk sonrasý davranýþ deðiþiklikleri deðerlendirilmiþtir. Huysuzluk yapma, huzursuzluk, ebeveyne aþýrý baðlanma, yeni ortamlardan korkma, uyku ve beslenmede bozul-ma, gece yataðýný ýslatma anlamlý farklý saptan-mýþtýr (4). Çocuk ve ergenlerin %13 ünün kronik bir rahatsýzlýk sebebiyle izlenmekte ve tedavi edilmekte olduðu bilinmektedir (5). Kronik hastalýðý olan çocuklarýn kronik hastalýðý olmayan çocuklara göre emosyonel ve davranýþsal uyum sorunlarýný yaþamaya daha yatkýn olduðu, psiki-yatrik bozukluk geliþtirme olasýlýðýnýn iki kat arttýðý gösterilmiþtir (6).

Eþlik eden ruhsal bozukluk, hastada iþlevselliðin daha fazla bozulmasýna, hastanede yatýþ süresinin uzamasýna, morbidite ve mortalitenin artmasýna neden olmaktadýr (7). Hem ülkemizde hem de diðer ülkelerde yatan hastalardaki psikyatrik rahat-sýzklýklarýn tanýnmasý ve tedavisi konusunda

kýsýtlýlýklar vardýr. Özellikle ülkemizde bu kýsýtlýlýk daha fazladýr; hekimler psikiyatrik problemleri fark etseler bile çocuk pskiyatrisinden konsültasyon isteme oranlarý geliþmiþ ülkelerden daha azdýr (8,9). Fiziksel hastalýðý olan çocuk ve ergenlerde var olan ruhsal bozukluklarýn saptanmasý ve tedavisinin yapýlmasý önemli bir çocuk ruh saðlýðý hizmetidir. Bu hizmetin iyileþtirilmesi ve bu hzimetlerdeki olasý problemlerin saptanmasý adýna konsültasyonla ilgili yapýlan çalýþmalar önemlidir. Bu çalýþmada, Celal Bayar Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi'nde çeþitli birimlerde yatarak tedavi gören çocuk ve ergenlerden psikiyatrik kon-sültasyon istenme sebeplerinin, isteyen kliniklerin, hastalarýn sosyodemografik özelliklerinin, organik ve psikiyatrik tanýlarýnýn, önerilen tedavilerin araþtýrýlmasý amaçlanmýþtýr.

YÖNTEM

Çalýþmaya 01.07.2016-31.12.2106 tarihleri arasýnda Manisa CBÜ Týp Fakültesi Hastanesi'nde yatarak tedavi gören ve psikiyatri konsültasyonu istenen 0-18 yaþ çocuk hastalar dahil edilmiþtir. Konsültasyon ekibi bir çocuk psikiyatrisi asistaný ve bir öðretim üyesinden oluþmaktadýr. Farklý kliniklerden sülte edilen hastalarýn psikiyatrik görüþmesi kon-sültasyon ekibinde görevli çocuk psikiyatrisi asis-taný tarafýndan yattýðý servislerde gerçekleþti-rilmiþtir. Psikiyatrik tanýlar çocuk ve aile ile klinik görüþme sonucu DSM-5 taný sýnýflamasýna göre konulmuþtur. Deðerlendirilen hastalarýn tanýsý ve tedavi süreci konsültasyondan sorumlu öðretim üyesine danýþýlarak yürütülmüþtür. Bu çalýþmada hasta kayýtlarý geriye dönük olarak incelenmiþ ve konsültasyon istenen çocuklar; sosyodemografik bilgiler, bedensel hastalýk tanýlarý, konsültasyonun istendiði bölüm, konsültasyonun istenme nedeni, konsültasyon sonucunda saptanan psikiyatrik tanýlarý ve psikiyatrik tedavi sürecine iliþkin deðer-lendirilmiþtir.

Elde edilen bulgular SPSS 15.0 programý kul-lanýlarak deðerlendirilmiþtir. Deðerlendirmede tanýmlayýcý istatistiksel yöntemler kullanýlmýþtýr (ortalama, SD, % daðýlýmý vb).

(3)

BULGULAR

Araþtýrmanýn yapýldýðý süre içinde yatarak tedavi gören 55 çocuk için psikiyatri konsültasyonu isten-miþtir. Konsültasyon istenen olgularýn 35'i (%63,6) kýz, 20'si (%36,4) erkektir. Konsültasyon istenen olgularýn yaþ ortalamasý 13,2 ± 3,6 olarak bulun-muþtur. Ayný dönemde hastanede yatarak tedavi olan 0-18 yaþ çocuk sayýsý 3673'dür ve 2621'i çocuk saðlýðý ve hastalýklarý ile çocuk cerrahi bölümünde tedavi olmuþtur. Çocuk psikiyatri konsültasyonu istenme oraný %1,5'dir. Tüm konsültasyonlarýn %74,5'i çocuk saðlýðý ve hastalýklarý bölümünden istenmiþtir. Konsültasyon istenen hastalarýn %49,1'inde (n=27) bedensel hastalýk tanýsý vardýr Konsültasyon isteyen tüm klinikler Tablo 1' de ayrýntýlý olarak gösterilmiþtir.

Konsültasyon istenme nedenleri deðer-lendirildiðinde en sýk intihar giriþimi nedeniyle %23,6 (n=13) konsültasyon istendiði saptanmýþtýr. Tüm konsültasyon istenme nedenleri Tablo 2'de belirtilmiþtir. Yapýlan ruhsal deðerledirme sonu-cunda 9 olgunun (%16,4) taný almadýðý, 46 olgu-nun (%83,6) en az bir ruhsal bozukluk tanýsý aldýðý saptanmýþtýr. 20 olgunun (%36,4) ise geçmiþte psikiyatrik tedavi aldýðý belirlenmiþtir. Olgularýn ruhsal deðerlendirme sonucu aldýðý tanýlar Tablo 3'de gösterilmiþtir.

Deðerlendirilen olgularýn 21'ine (%38,2) ruhsal bozukluk nedeniyle ilaç tedavisi önerilmiþtir. 12 olguya (%21,8) SSRI, 6 olguya (%10,9)

anti-psikotik, 3 olguya (%5,5) benzodiyazepin grubu ilaç baþlanmýþtýr.

Konsültasyonlar sonucu; 55 olgunun 29'una (%52,7) poliklinik kontrol önerilmiþ, 13'ü (%23,6) yattýklarý servislerde bireysel psikoterapötik görüþmelerle izlenmiþ ve 9 olgu (%16,3) yataklý servisi olan çocuk ve ergen psikiyatrisi kliniklerine yönlendirilmiþtir. Poliklinik kontrolü önerilen 29 olgunun 11'i polikliniðimize devam etmiþ olup devam oraný %37'dir.

TARTIÞMA

Bu çalýþmada altý aylýk sürede yedi farklý klinikten toplamda 55 hastadan konsültasyon istendiði görülmüþtür. Çalýþmanýn sonucunda altý ay boyun-ca deðiþik kliniklerde yatan çocuk ve ergen hasta-lardan istenen psikiyatri konsültasyonu oraný %1,5 olarak saptanmýþtýr. Ülkemizde yapýlan diðer çalýþ-malar incelendiðinde bu oranýn % 0,9 ile % 3,2 arasýnda deðiþtiði görülmektedir (8-13). Yurt dýþýn-dan bildirilen oranlar %27 ile %66 arasýnda deðiþmektedir (14,15). Bu çalýþmadaki konsültas-yon isteme oraný ülkemizde yapýlan diðer çalýþ-malara benzer düzeyde olmakla birlikte yurt dýþýn-da yapýlan çalýþmalardýþýn-da bildirilen orana göre Tablo 1. Konsultasyon isteyen klinikler

Klinikler Sayý %

Çocuk saðlýðý ve hastalýklarý 41 74,5

Anestezi yoðun bakým 6 10,9

Çocuk cerrahisi 3 5,5

Fizik tedavi ve rehabilitasyon 2 3,6

Üroloji 1 1,8

Ortopedi 1 1,8

Dermatoloji 1 1,8

Tablo 2. Konsultasyon Ýstenme N edenleri Konsultasyon N edenleri Sayý %

Ýntihar G iriþimi 13 23,6

Davranýþ S orunlarý 9 16,4

Tedaviye Uyumsuzluk ve D irenç 7 12,7

Taný Karmaþasý 7 12,7

Depresif B elirtiler 7 12,7

Psikiyatrik D eðerlendirme 4 7,3

Anksiyete B elirtileri 3 5,5

Madde Kullanýmý 2 3,6

Ýlaç Yan E tkisi 2 3,6

(4)

oldukça düþüktür. Psikiyatri alaný dýþýndaki hekim-lerin ruhsal belirtileri tanýnmasýndaki güçlükler bu durumun bir nedeni olarak belirtilmektedir (14,16). Ayrýca çalýþmalarda; çocuk ve ergen psiki-yatristlerine eriþim sýkýntýsý, ebeveynlerin çocuk-larýnýn psikiyatrik deðerlendirme ihtiyacý olmadýðýný düþünmesi ya da psikiyatri dýþý hekim-lerin acil durumlarla ilgilenirken psikiyatrik proble-mi fark edememeleri ya da bu duruma öncelik verememeleri de bu durumun sebebi olarak göste-rilmiþtir (17). Yapýlan çalýþmalarda psikiyatrik bozukluklarý olan çocuklarýn % 75'inin birinci basamak saðlýk hizmetlerinde görülmekte olduðu (18) ve pediyatrik hasta baþvurularýnýn yarýsýnýn davranýþsal, psikososyal veya eðitim konularýyla iliþkili olduðu belirtilmiþtir (19). Yakýn zamanda ABD'de yapýlan bir araþtýrmada ise, birincil bakým hizmetine baþvuran çocuk ve ergenlerin önemli bir yüzdesinin ruhsal saðlýk sorunlarýna sahip olduðu bulunmuþtur: kentsel alanlarda toplum saðlýðý kliniklerine baþvuran ergenler tarandýðýnda % 14'ünde mental saðlýk sorunu saptanmýþtýr (20). Teyit edilmiþ psikiyatrik tanýlarý (örn., Otizm, iþtah-sýzlýk, depresyon) olan çocuk ve ergenler üzerine yapýlan araþtýrmalardan elde edilen veriler, bu hastalarýn çoðunluðunun sýklýkla çocuk doktorlarý veya pratisyen hekimler tarafýndan görüldüðünü ve

sadece küçük bir kýsmýnýn (% 15-30) çocuk ve ergen psikiyatristleriyle temas ettiðini göstermekte-dir (21,22,23). American Academy of Pediatrics (AAP) tarafýndan yayýnlanan yakýn geçmiþ dönem-li bir ankette, 512 yanýt veren birinci basamak saðlýk uzmaný ve pediatristlerin % 65'i ruhsal saðlýk sorunlarý olan çocuk ve ergenlerin tedavisinde yetersiz eðitim gördüðünü, % 40'ý da bu sorunlarý tanýma konusunda kendilerine güvenmediklerini belirtmiþtir (24). Bu sebeple çocuk ve ergen psiki-yatrisi uzmanlarý dýþýndaki hekimlerin ruhsal bozukluklarý tanýmasý oldukça önemlidir. Yapýlan bir çalýþmada yatan hastalar arasýnda sýkça gözle-nen depresyon ve anksiyete bozukluklarýnýn zayýf düzeyde tanýndýðý gösterilmiþtir (25). Çocuklarda yapýlan bir baþka çalýþmada da çocuk doktorlarý saðlýklý çocuklarý %84'ünü doðru olarak tespit ede-bilirken, psikiyatrik yakýnmalarý olan çocuklarýn ise ancak % 17'sini doðru tespit edebildiði belirtilmiþtir (26). Bedensel hastalýklarda psikiyatrik komor-bidite tedavi süresini uzatmakta ve maddi yükü art-týrmaktadýr (7). Kronik hastalýðý olan çocuklarda sadece hastalýk sürecinde deðil yýllar sonra, ergen-lik ve eriþkinergen-lik döneminde de ruhsal sorunlar ortaya çýkabilmektedir (27). Erken taný koymanýn (etkili tedavi ile kombine edildiðinde), ruhsal saðlýk sorunu olan birçok hastada fonksiyonel sonuçlarýn ve sosyal adaptasyonun ana öngördürücülerinden biri olduðu gösterilmiþtir (28,29). Bu nedenle, çocuk doktorlarý, ruhsal saðlýk sorunlarý olan çocuk ve ergenlerin ilk deðerlendirmesinde belirleyici bir role sahipler. Çocuklar ile ilgilenen hekimlerin bu konuda bilgilendirilmesinin eþlik eden ruhsal bozukluklarýn erken dönemde tespiti ve tedavisi için önemli olduðu düþünülmüþtür.

Ýstenen konsültasyonlarýn %74,5'i çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniðinden istenmiþtir. Ülkemizde kon-sültasyonla ilgili yapýlan benzer çalýþmalarda da en çok konsültasyon isteyen birim çocuk saðlýðý ve hastalýklarýdýr (8,9,11,30). Çalýþmamýzda sadece çocuk hastayla ilgilenen bölümler (çocuk saðlýðý ve hastalýklarý ile çocuk cerrahisi) düþünüldüðünde konsültasyon isteme oraný %1,7'dir. Diðer bölüm-ler için bu oran %1'dir. Psikiyatrik konsültasyonlar, týbbi bakýmýn psikosoyal yönleri konusunda psiki-yatrist olmayan hekimlerin bilgilendirilmesinin iþbirliðini arttýrdýðý, týp eðitimine eklenmesinin önemli olduðu vurgulamaktadýr (31). Ülkemizde çocuk hastalýklarý ihtisasý sýrasýnda bir ay süre ile Tablo 3. Konsültasyon sonucu saptanan

ruhsal b ozukluklar

Ruhsal bozukluklar Sayý %

Major Depresyon Bozukluðu 20 36,4

Týbbi Tedaviye Uyum Saðlamama 13 23,6

Anksiyete Bozukluklarý 5 9,1

Davraným Bozukluðu 4 7,2

Entellektüel Yetersizlik 2 3,6

Konversiyon Bozukluðu 2 3,6

Deliryum 2 3,6

Bipolar Bozukluðu Mani Dönemi 1 1,8

Madde Kullaným Bozukluklarý 1 1,8

(5)

çocuk psikiyatrisi eðitiminin yer almasýnýn çocuk doktorlarýnýn ruhsal belirtileri tanýma ve konsül-tasyon isteme oranlarýný arttýrdýðýný düþündür-müþtür. Bununla birlikte, pediatristler, çocuklukta ruhsal saðlýk sorunlarýna deðinmeye çalýþýrken çok sayýda engelle karþý karþýyadýr. Bu engeller sýnýrlý eðitim, zaman ve sigorta kýsýtlamalarý ve hastalarýn sevk edileceði ruh saðlýðý uzmanlarýnýn eksikliðidir (32,33,34).

Çalýþmamýzdaki konsültasyon istenen olgularýn olgularýn yaþ ortalamasý 13,2 ± 3,6'dýr. Bu olgularýn %74 gibi büyük bir kýsmýný ergenler (12 yaþ ve üzeri) oluþturmaktadýr. Cinsiyetleri deðer-lendirildiðinde; %63,6'sýnýn kýz (n=35), %36,4'ünün erkek (n=20) olduðu bulunmuþtur. Çocukluk çaðýnda hastanede yatan olgulardan iste-nen çocuk psikiyatrisi konsültasyonlarý için kýz çocuklarýn ve ergen yaþ grubunun üstünlüðü ülkemizde yapýlan diðer çalýþmalarla benzerdir (8,9,11,13).

Çalýþmamýzda en çok konsültasyon istem nedeni %23,6 (n=13) ile acil ve yaþamý tehdit eden intihar giriþimi olduðu bulunmuþtur. Bunu %16,4 (n=9) ile davranýþ sorunlarý ve %12,7 (n=7) ile tedaviye uyumsuzluk-direnç ve depresif belirtiler takip etmektedir. Hem dünyada hem ülkemizde yapýlan diðer çalýþmalarda da en sýk konsültasyon isteme nedeni intihar giriþimidir (9,31,35,36,37).

Çalýþmamýzda çocuk ve ergenlerin %83,6'sýnda psikiyatrik taný saptanmýþtýr. Konsültasyon istenen çocuk ve ergenlerde en sýk saptanan psikiyatrik taný %36,4 (n=20) ile major depresyon bozukluðu ve %23,6 (n=13) ile týbbi tedaviye uyum saðlama-madýr. Bu konuyla ilgili diðer çalýþmalar bakýldýðýn-da; Emiroðlu ve arkadaþlarý çalýþmasýnda uyum bozukluðu (%24,8) ve depresif bozukluk (%23,8), Gökçen ve arkadaþlarý çalýþmasýnda anksiyete bozukluðu (%33,3) ve uyum bozukluðu (%19,3), Çolpan ve arkadaþlarý çalýþmasýnda uyum bozuk-luðu (%26,2) ve depresif bozukluk (%20,7), Göker ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda depresif bozukluk (%36,2) ve anksiyete bozukluðu (%18,2) tanýlarýnýn en sýk olduðu görülmüþtür (8,9,11,13). Yurtdýþýnda yapýlan bir çalýþmada ise en sýk psiki-yatrik tanýlar %30 anksiyete bozukluðu, %29 depresif bozukluk olarak bildirilmiþtir (7). Baþka

bir çalýþma ise, yatan hastalarda %70 uyum bozuk-luðu bildirmiþtir (14). Çalýþmamýzda en sýk konulan tanýlar diðer çalýþmalarýn sonuçlarýyla uyumludur. Deðerlendirilen olgularýn %38,2'sine (n=21) en az bir psikotrop tedavi önerilmiþtir ve en sýk kullanýlan ajan seçici serotonin geri alým inhibitörüdür. Türkiye'de yapýlan benzer çalýþmalardaki psikotrop kullanýmý çeþitlilik göstermektedir. Bu oran Göker ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda %36,8, Emiroðlu ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda %38,5, Çolpan ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda %36, Gökçen ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda %70,2, Alpaslan ve arkadaþlarýnýn çalýþmasýnda %70 olarak bildirilmiþtir (8,9,11,13,36). Örneklemimizde en sýk rastlanýlan tanýnýn depresyon olmasýnýn psikotrop ajaný seçimini etkilediði düþünülmüþtür.

Konsültasyonlar sonucu; 55 hastanýn 29'una poli-klinik kontrol önerilmiþ, 13'ü yattýklarý servislerde bireysel psikoterapötik görüþmelerle izlenmiþ, 9 tanesi yataklý servisi olan çocuk ve ergen psikiya-trisi kliniklerine yönlendirilmiþ ve 4 tanesinin psikiyatrik anlamda sýkýntýsý olmadýðý düþünülmüþ ve tedavileri sonlandýrýlmýþtýr. Türkiye'de yapýlan diðer çalýþmalarda tedavinin sürdürülme oranlarý %34-%56,3 arasýnda olup bizim çalýþmamýzla ben-zerdir (8,9,11,37). Tedaviye devam oranlarýnýn düþük olmasý çocuk ve ergen psikiyatrisine ulaþým-la ilgili engeller olduðunu düþündürmektedir. Bu engellerin; ebeveynlerin kiþilik özellikleriyle ilgisi olabileceði gibi (örneðin kontrollere getirme ile ilgili önyargý, önemsememe gibi) kýrsal kesimde oturan ailelerin çocuk ve ergen psikiyatrisinin olduðu merkezlere ulaþým zorluðundan, çocuk psikiyatrisi alanýnda bilgi eksikliðinden, çocuk ve ergen psikiyatrisi sayýsýnýn yeterli olmamasýdan kaynaklanýyor olabileceði düþünülmüþtür (38,39). Ayrýca aileler damgalanma nedeniyle ruhsal saðlýk sistemi içinde daha ileri deðerlendirme ve tedavi konusunda isteksiz olabilirler (40,41).

Bu çalýþma konsültasyon liyezon pskiyatisi alanýnda farkýndalýðý artýrmayý amaçlayan bir çalýþma olmak-la birlikte vaka sayýsýnýn az olmasý, retrospresifik yapýlmýþ olmasý, kesitsel olarak belli süre alýnarak yapýlmasý kýsýtlýlýklarýný oluþturmaktadýr.

(6)

deðer-lendirildiðinde konsültasyon isteme oraný %1,5 bulunmuþtur. Konsültasyonlar sonucu en çok görülen psikiyatrik rahatsýzlýk %36,4 ile major depresyon bozukluðudur ve tüm hastalýklarda önerilen psikiyatrik tedaviye devam oraný ise %37'dir.

Hem ergen hem de her yaþtan çocuklar için fiziksel bir rahatsýzlýða sahip olmak zaten sýkýntý yaratan bir durum olmakta, bunun yanýnda bir de hastanede yatmak çocuklarýn geliþimini etkilemekte; yetersiz-lik, engellenmiþlik duygularý uyandýrmakta ve bazý kayýplar oluþturmaktadýr (42,43,44). Ayrýca tedavi edilmemiþ ruhsal saðlýk sorunlarý olan çocuklar ve aileler, saðlýk hizmetlerini aþýrý kullanmaktadýr; bu nedenle, davranýþsal saðlýk sorunlarýnýn tanýnmasý ve tedavisi, saðlýk masraflarýný azaltabilir (18,45). Çocuklarda var olan psikiyatrik rahatsýzlýk fiziksel hastalýðýn prognozunu ve tedaviye uyumu da et-kileyecektir. Çocuk doktorlarý, çocuklarý ve aileleri ilgilendiren davranýþsal ve ruhsal saðlýk sorunlarýný görüp anlama olanaðýna sahiptirler. Ailelerle süregelen güvenilir iliþkileri ve hastalarýnýn psikososyal süreçlerini deðerlendirebilme beceri-leri sayesinde davranýþsal ve ruhsal saðlýk

sorun-larýný tanýma, pek çok durumda müdahale etme ve gerektiðinde uzmanlara ve diðer saðlýk hizmetle-rine yönlendirmeyi koordine etme fýrsatý yakalarlar (46). Bu sebeple yatan hastalara psikososyal olarak bütüncül yaklaþmak psikiyatrik semptomlarýn iyi tanýmak ve bunlar için gerekirse psikiyatri konsül-tasyonu istemek oldukça önemlidir. Bu sebeple çocuk hastayla ilgilenen hekimlerin çocuk psikiya-trisi hekimleriyle iþ birliði yapmasý oldukça önem taþýmaktadýr.Bu çalýþmada bu iþbirliðinin önemine vurgu yapmak istenmiþtir.

Daha sonraki konsültasyonla ilgili yapýlacak çalýþ-malarda hastalarýn mizaç özellikleri, baþetme becerileri, ebeveyn tutumu, aile iþlevselliði gibi sosyal konularýn da deðerlendirilip ruhsal patoloji-leri nasýl etkilediðinin araþtýrýlmasý planlanmýþtýr.

Yazýþma adresi: Dr. Özge Gözaçanlar Özkan, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Saðlýðý A.D., Manisa ozge_gozacanlar@hotmail.com

PROOF

KAYNAKLAR 1. Tuzun DU. Çocuk psikiyatrisinde konsultasyon liyezon,

Çocuk ve Ergen Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý içinde. SA Aysev ve Y Iþýk Taner (Editör). Ýstanbul, Golden Print, 2007, s.823-825. 2. Ito H, Kishi Y, Kurosawa H. A preliminary study of staff per-ception of psychiatric services in general hospitals. General Hospital Psychiatry 1999; 21: 57-61.

3. Annab N. Abrams, Paula K. Rauch. Pediatric consultation, in Rutter's Child and Adolescent Psychiatry, fifth ed. Edited by Rutter M, Bishop DVM, Pine DS, Scott S, Stevenson J, Taylor E, Thapar A. UK, Blackwell Publishing, 2009, pp.1143-1155. 4. Baþbakkal Z, Sönmez S, Celasin NÞ, Esenay F. 3-6 Yaþ grubu çocuðun akut bir hastalýk nedeniyle hastaneye yatýþa karþý davranýþsal tepkilerinin belirlenmesi. Uluslararasý Ýnsan Bilimleri Dergisi 2010; 7:456-468.

5. Gortmaker SL. Chronic Childhood Disorders. Prevalance and Impact. Pediatric Clinics of North America 1984;31:3-18. 6. LeBlanc LA, Goldsmith T, Patel DR. Behavioral aspects of chronic illness in children and adolescents. Pediatric Clinics of North America 2003; 50: 859- 878.

7. Bujoreanu S, White MT, Gerber B, Ibeziako P. Effect of Timing of Psychiatry Consultation on Length of Pediatric Hospitalization and Hospital Charges. www.hospitalpedi-atrics.org doi:10.1542/hpeds.2014-0079. Eriþim tarihi:Nisan 11,2017

8. Emiroðlu N, Aras Þ, Yalýn Þ, Doðan Ö, Akay A. Yatan hasta-lar için istenen çocuk ve ergen psikiyatrisi konsültasyonhasta-larýnýn

deðerlendirilmesi. Anadolu Psikiyatri Dergisi 2009; 10: 217-225. 9. Göker Z, Güney E, Dinç G, Üneri Ö. Bir eðitim ve araþtýrma hastanesinde yatarak tedavi gören çocuk ve ergenler için istenen psikiyatri konsültasyonlarýnýn deðerlendirilmesi. Türkiye Çocuk Hastalýklarý Dergisi 2014; 1: 17-24

10. Þener Þ, Ertürk YD, Þenol S. Pediyatrik liyezon psikiyatrisi alan saptamasýna yönelik bir ön çalýþma. Klinik Psikiyatri 2000;3:111-116.

11. Gökçen C, Çelik YÝ. Bir eðitim hastanesinde yatan hastalar için istenen çocuk ve ergen psikiyatri konsültasyonlarýnýn deðer-lendirilmesi. Sakarya Medical Journal 2011;4:140-144. 12. Aras Þ, Pekcanlar A, Miral S. Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi çocuk psikiyatrisinde konsültasyon-liyezon uygula-masýnýn bir ön çalýþmasý. Ýzmir Atatürk Eðitim Araþtýrma Hastanesi Týp Dergisi 2001;39:45-48.

13. Çolpan M, Eray Þ, Vural P. Uludað Üniversitesi Hastanesinde son bir yýlda istenen çocuk ve ergen psikiyatrisi konsultasyonlarýnýn deðerlendirilmesi. Güncel Pediatri 2013; 11: 102-106.

14. Woodgate M, Garralda ME. Paediatric liaison work by child and adolescent mental health services. Child and Adolescent Mental Health 2006;11:19-24.

15. Carter BD, Kronenberger WG, Baker J, Grimes LM, Crabtree VM, Smith C, McGraw K. Inpatients pediatric consul-tation liaison: A case-controlled study. Journal of Pediatric Psychology 2003;28:423-432.

(7)

PROOF

16. Gökler B. Çocuk-ergen konsültasyon liyezon psikiyatrisi ve etik, Çocuk Hastalýklarýnda Biyopsikososyal yaklaþým içinde. DÜ Tüzün, S Hergüner (Editör). Ýstanbul, Epsilon Yayýncýlýk, 2007, s.31-42.

17. Rauch P, Jelinek M. Paediatric consultation, in Child and Adolescent Psychiatry, fourth ed. Edited by Rutter M, Taylor E. UK, Blackwell, 2002, pp.1051-1066.

18. Bernal P. Hidden morbidity in pediatric primary care. Pediatric Annals 2003;32:413-418

19. Cassidy LJ, Jellinek MS. Approaches to recognition and management of childhood psychiatric disorders in pediatric pri-mary care. Pediatric Clinics of North America 1998;45:1037-1052

20. Burnett-Zeigler I, Walton MA, Ilgen M, Barry KL, Chermack ST, Zucker RA, Zimmerman MA, Booth BM, Blow FC. Prevalence and correlates of mental health problems and treatment among adolescents seen in primary care. Journal of Adolescent Health 2012;50:559-564

21. Bachmann CJ, Manthey T, Kamp-Becker I, Glaeske G, Hoffmann F. Psychopharmacological treatment in children and adolescents with autism spectrum disorders in Germany. Research in Developmental Disabilities 2013; 34:2551-2563 22. Hoffmann F, Glaeske G, Petermann F, Bachmann CJ. Outpatient treatment in German adolescents with depression: an analysis of nationwide health insurance data. Pharmacoepidemiology and Drug Safety 2012;21:972-979 23. Jaite C, Hoffmann F, Glaeske G, Bachmann CJ. Prevalence, comorbidities and outpatient treatment of anorexia and bulimia nervosa in German children and adolescents. Eating and weight disorders: EWD 2013;18:157-165

24. Horwitz SM, Storfer-Isser A, Kerker BD, Szilagyi M, Garner A, O'Connor KG, Hoagwood KE, Stein REK. Barriers to the Identification and Management of Psychosocial Problems: Changes From 2004 to 2013. Academic Pediatrics 2015;15:613-620

25. Sertöz ÖÖ, Doðanavþargil GÖ, Noyan MA, Altýntoprak E, Elbi H. Bir üniversite hastanesi konsültasyon liyezon servisinde psikiyatrik hastalýklarýn psikiyatri dýþý hekimlerce doðru tanýnma oranlarý. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, 2008;18:288-295. 26. Costello EJ, Edelbrock C, Costello AJ, Dulcan MK, Burns BJ, Brent D. Psychopathology in pediatric primary care: the new hidden morbidity. Pediatrics. 1988;82:415-424

27. Pless IB, Cripps HA, Davies JM, Wadsworth ME. Chronic physical illness in childhood: psychological and social effects in adolescence and adult life. Developmental Medicine & Child Neurology 1989; 31:746-755.

28. Fernell E, Eriksson MA, Gillberg C. Early diagnosis of autism and impact on prognosis: a narrative review. Journal of Clinical Epidemiology 2013;5:33-43

29. Sheldrick RC, Merchant S, Perrin EC. Identification of developmental-behavioral problems in primary care: a system-atic review. Pediatrics 2011;128:356-363

30. Kýlýç BG, Uslu R, Aysev A. A preliminary evaluation of con-sultation liaison psychiatry services for children at a university hospital: lessons learned to enhance efficacy. Yeni Symposium Journal 2007; 45: 163-169.

31. Shaw RJ, Pao M, Holland JE, DeMaso DR. Practice Patterns Revisited in Pediatric Psychosomatic Medicine. Psychosomatics 2016:57:576-585

32. Kelleher K, Campo J, Gardner W. Management of pediatric mental disorders in primary care: where are we now and where are we going? Current Opinion in Pediatrics 2006;18:649-653. 33. Rushton J, Bruckman D, Kelleher K. Primary care referral of children with psychosocial problems. Archives of Pediatrics and Adolescent Medicine 2002;156:592-598.

34. Connor DF, McLaughlin TJ, Jeffers-Terry M, O'Brien WH, Stille CJ, Young LM, Antonelli RC. Targeted child psychiatric services: a new model of pediatric primary clinician- child psy-chiatry collaborative care. Clinical Pediatrics 2006;45:423-434 35. Shaw RJ, Wamboldt M, Bursch B, Stuber M. Practice Patterns in Pediatric Consultation-Liaison Psychiatry A National Survey Psychosomatics 2006; 47:43-49

36. Alpaslan AH, Koçak U, Çobanoðlu C, Görücü Y. Bir üniver-site hastanesinde hastalardan istenen çocuk ve ergen psikiyatrisi konsültasyonlarýnýn deðerlendirilmesi Yeni Symposium 2015; 53:10-16

37. Aktepe E, Kocaman O, Iþýk A, Eroðlu FÖ. Bir üniversite hastanesinde istenen çocuk ve ergen psikiyatrisi konsültasyon hizmetlerinin deðerlendirilmesi. TAF Preventive Medicine Bulletin 2013; 12: 539-544.

38. Bilge A, Çam O. Ruhsal Hastalýða Yönelik Damgalama ile Mücadele. TAF Preventive Medicine Bulletin 2010;9:71-78. 39. Arslantaþ H, Gültekin BK, Söylemez A, Dereboy F. Bir üniversite hastanesi psikiyatri polikliniðine ilk kez baþvuran hastalarýn damgalamayla ilgili inanç tutum ve davranýþlarý. Adnan Menderes Üniversitesi Týp Fakültesi Dergisi 2010;11:11-17.

40. Pescosolido BA, Perry BL, Martin JK, McLeod JD, Jensen PS. Stigmatizing attitudes and beliefs about treatment and psy-chiatric medications for children with mental illness. Psypsy-chiatric Services 2007;58:613-618.

41. Rushton JL, Fant KE, Clark SJ. Use of practice guidelines in the primary care of children with attention-deficit/hyperactivity disorder. Pediatrics 2004;114:23-28.

42. Lau BWK, Tse WWC. Psychological effects of physical ill-ness and hospitalization on the child and the family. Journal of the Hong Kong College of Psychiatrists 1993; 3: 9-18.

43. Akay AP, Emiroðlu FNÝ. Kronik pediatrik hastalýklar ve has-taneye yatýþ, Çocuk ve ergen psikiyatrisi temel kitabý içinde. Çetin FÇ, Coþkun A, Ýþeri E, Miral S, Motavallý N, Pehlivantürk B, Türkbay T, Uslu R, Ünal F, (Editör). Ankara, HYB Basýn Yayýn, 2008, s. 723-729.

44. Theofanidis D. Chronic illness in childhood: psychosocial adaptation and family. Health Science Journal. http://www.hsj.gr/archive.php. Eriþim tarihi:Nisan 1, 2017 45. Hawkins-Walsh E. Turning primary care providers' attention to child behavior: a review of the literature. Journal of Pediatric Health Care 2001;15:115-122

46. Perrin EC, Leslie LK, Boat T. Parenting as primary preven-tion. JAMA Pediatrics 2016;170:637-638

Referanslar

Benzer Belgeler

la özetleyeceğim: Birincisi kaıgaşa, İkincisi, epeyce bir aymazlık. Eski deyimle, gaflet. Kargaşa, bilim ke­ siminde gözlemleniyor. Bunu da herkes görüyor. Ya­ ni burada benim

1909’da 31 Mart olayını bastı­ ran Hareket Ordusu İkinci Tümeni­ nin Kuıvnay Başkanı Kâzım Kara- bekirdi Balkan Savaşından sonra Birinci Dünya Savaşına

Okul Çağı Çocukları İçin Duygulanım Bozuklukları ve Şizofreni Görüşme Çizelgesi-Şimdi ve Yaşam Boyu Versiyonu (K-SADS-PL), 6–18 yaş arasındaki çocuk ve

Madde kullanım bozukluğu nedeniyle yatarak tedavi gören ergenlerin incelendiği bir diğer araştırmada en sık kullanılan maddelerin sırasıyla esrar (%61,9), ekstazi (%61,9)

Güvenir ve arkadaşlarının (2009) yaptıkları çalışmada bir çocuk ve ergen psikiyatri yataklı servisinde takip edilen olgularda en fazla duygudurum bozuklukları ve

Russell ve arkadaşları (2006)'nın yaptığı bir başka çalışmada ise, 1997-2001 yılları arasında çocuk ve ergen psikiyatri servisinde yatarak tedavi olan

Gereç ve Yöntemler: Çalýþmada Ocak 1996 ile Mayýs 2007 arasýnda Erciyes Üniversitesi Týp Fakültesi Yanýk Ünitesi’nde tedavi gören 0-15 yaþ arasý hastalar; (0-2 yaþ)

Depresif bozukluðu olan ve olmayan hastalar arasýnda, beslenme durumu ve hs-CRP deðerleri benzer olarak saptandý.. Sonuç: Çalýþmadan elde edilen bulgular depresyonun her