• Sonuç bulunamadı

Kekikte (Origanum Onites L.) Ontogenetik ve Diurnal Varyebilitenin Belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kekikte (Origanum Onites L.) Ontogenetik ve Diurnal Varyebilitenin Belirlenmesi"

Copied!
64
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

ORDU ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

KEKİKTE (Origanum onites L.) ONTOGENETİK ve DİURNAL

VARYEBİLİTENİN BELİRLENMESİ

MERVE SONKAYA

YÜKSEK LİSANS TEZİ

TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

(2)

T.C.

ORDU ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

KEKİKTE (Origanum onites L.) ONTOGENETİK ve DİURNAL

VARYEBİLİTENİN BELİRLENMESİ

MERVE SONKAYA

YÜKSEK LİSANS TEZİ

(3)
(4)
(5)

II ÖZET

KEKİKTE (Origanum onites L.) ONTOGENETİK ve DİURNAL

VARYEBİLİTENİN BELİRLENMESİ

MERVE SONKAYA

ORDU ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ, 52 SAYFA

(TEZ DANIŞMANI: Dr. Öğr. Üyesi Emel KARACA ÖNER)

2018 yılında Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi deneme alanında yürütülen bu çalışmada, Lamiaceae (Labiatae) familyasından değerli bir uçucu yağ ve baharat bitkisi olan İzmir kekiğinde (Origanum onites L.) ontogenetik ve diurnal varyabiliteler belirlenmiştir. Materyal olarak Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsünden temin edilen Origanum onites L. tohumlarından elde edilen fideler kullanılmıştır. Deneme, tesadüf bloklarında faktöriyel deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Hasatlar 09:00, 13:00, 17:00 saatlerinde, tomurcuklanma başlangıcı, çiçeklenme başlangıcı, %50 çiçeklenme, %100 çiçeklenme döneminde yapılmıştır. Araştırmada bitki boyu, taze herba verimi, drog herba verimi, taze yaprak verimi, drog yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi incelenmiştir. Çalışmamızda, genelde sabah saatlerinde yapılan hasatlarda yüksek uçucu yağ oranı belirlenmiştir. Elde edilen uçucu yağ oranları %2.11-%4.41 arasında değişmiştir. En yüksek uçucu yağ oranı ikinci biçimlerde tomurcuklanma başlangıcında sabah saatlerinde hasat edilen bitkilerden elde edilmiştir. Belirlenen taze herba verimleri ise 222.45-714.63 kg/da arasında değişmiş olup, en yüksek taze herba verimi değeri ikinci biçimlerde çiçeklenme başlangıcında yapılan hasattan elde edilmiştir. Drog herba verim değerleri 64.30-256.74 kg/da arasında değişmiştir. En yüksek drog herba verimi değerinin ise ikinci biçimlerde çiçeklenme başlangıcında hasat edilen bitkilere ait olduğu belirlenmiştir.

(6)

III ABSTRACT

DETERMINATION OF ONTOGENETIC AND DIURNAL VARIABILITY IN OREGANO (Origanum onites L.)

MERVE SONKAYA

ORDU UNIVERSITY INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES

FIELD CROPS

MASTER THESIS, 52 PAGES

(SUPERVISOR: ASSIST. PROF. DR. Emel KARACA ONER)

In this research conducted in the experimental fields of Ordu University Faculty of Agriculture in 2018 year, ontogenetic and diurnal variability were determined in izmir Thyme which is a spice plant contained valuable essential oil in the Lamiaceae (Labiatae) family. Origanum onites L. seeds were used as material provided from the Aegean Agricultural Research Institute for seedling. The research was carried out at randomized blocks according to factorial design with 3 recurrence. The plants were harvested at 9 am, 1 pm and 5 pm as daily and at beginning of budding, beginning of flowering, 50% flowering, 100% flowering, periodically. In the study, plant size, fresh herba yield, drog herba yield, fresh leaf yield, drog leaf yield, volatile oil rate and volatile oil yield of Origanum onites L. were examined. In the study, high volatile oil rates were determined in the morning harvests. In this study, It was determined that the obtained volatile oil rates changed between 2.11%-4.41%. The highest volatile oil rate was obtained from plant harvested at second harvest, begining of flowering and the mornings hours. The determined fresh herba yields changed between 222.45-714.63 kg/da and the highest fresh herba yield was obtained from plant harvested at second harvest, begining of flowering. The rates of drog herba yields changed between 64.30-256.74 kg/da. The highest drog herba yield was obtained from plant harvested at second harvest, begining of flowering

(7)

IV TEŞEKKÜR

Tez konumun belirlenmesi, çalışmanın yürütülmesi ve yazımı esnasında başta danışman hocam sayın Dr. Öğr. Üyesi Emel KARACA ÖNER’e ve istatistik analizlerimin değerlendirilmesinde yardımlarını esirgemeyen Dr. Öğr. Üyesi Fatih ÖNER’e, arazi ve labaratuar çalışmalarımda her türlü yardımda bulunan Araştırma Görevlisi Mehmet Muharrem ÖZCAN’a en içten duygularımla teşekkür ederim. Aynı zamanda, maddi ve manevi destekleriyle her an yanımda bulunan eşim Muzaffer SONKAYA’ya ve aileme sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Üzerimde emekleri olan Ordu Üniversitesi Tarla Bitkileri Bölümünün çok değerli hocalarına ve asistanlarına, ayrıca arazi çalışmalarında yardımcı olan Tarla Bitkileri Bölümü ve Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü Tıbbi ve Aromatik Bitkiler programı stajyer öğrencilerine teşekkürü bir borç bilirim.

(8)

V İÇİNDEKİLER Sayfa TEZ BİLDİRİMİ ... I ÖZET ... II ABSTRACT ... III TEŞEKKÜR ... IV İÇİNDEKİLER ... V ŞEKİL LİSTESİ ... VI ÇİZELGE LİSTESİ ... VII SİMGELER ve KISALTMALAR LİSTESİ ... IX

1. GİRİŞ ... 1

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR ... 5

3. MATERYAL VE YÖNTEM ... 13

3.1 Materyal ... 13

3.1.1 Deneme Yeri ve Yılı ... 13

3.1.2 Deneme Materyali ... 13

3.1.3 Toprak özellikleri ... 14

3.1.4 Deneme Alanının İklim Özellikleri ... 14

3.2 Yöntem ... 15

3.2.1 Deneme Deseni ve Uygulama Tekniği ... 15

3.2.2 Fidelerin Yetiştirilmesi ve Şaşırtılması ... 15

3.2.3 Bakım ... 16

3.2.4 Gübreleme ... 16

3.2.5 Hasat Zamanı ve Şekli ... 16

3.2.6 Örneklerin kurutulması ... 17

3.2.7 Uçucu yağın elde edilmesi ... 17

3.3 Verilerin Değerlendirilmesi ... 17

3.4 Araştırmada İncelenen Özellikler ... 18

3.4.1 Bitki boyu (cm) ... 18

3.4.2 Taze herba verimi (kg/da) ... 18

3.4.3 Drog herba verimi (kg/da) ... 18

3.4.4 Taze yaprak verimi (kg/da) ... 18

3.4.5 Drog yaprak verimi (kg/da) ... 18

3.4.6 Uçucu yağ oranı (%) ... 18

3.4.7 Uçucu yağ verimi (l/da) ... 18

4. BULGULAR ve TARTIŞMA ... 19

4.1 Bitki Boyu (cm) ... 19

4.2 Taze Herba Verimi (kg/da) ... 23

4.3 Drog Herba Verimi (kg/da) ... 26

4.4 Taze Yaprak Verimi (kg/da) ... 30

4.5 Drog Yaprak Verimi (kg/da) ... 33

4.6 Uçucu Yağ Oranı (%) ... 36

4.7 Uçucu Yağ Verimi (l/da) ... 40

5. SONUÇ ve ÖNERİLER ... 44

KAYNAKLAR ... 47

(9)

VI ŞEKİL LİSTESİ

Sayfa

Şekil 3.1 Origanum onites L. Bitkisinin Arazideki Görüntüsü ... 13

Şekil 3.2 Saksılarda Oluşan Fideler ... 15

Şekil 3.3 Fidelerin Deneme Parsellerine Şaşırtılması ... 16

Şekil 3.4 Neo-Clevenger Cihazı Ile Uçucu Yağ Elde Edilmesi ... 17

Şekil 4.1 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Bitki Boyuna (cm) Etkisi ... 22

Şekil 4.2 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Taze Herba Verimine (kg/da) Etkisi ... 26

Şekil 4.3 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat dönemi x Hasat saati İnteraksiyonunun Drog Herba Verimine (kg/da) Etkisi ... 29

Şekil 4.4 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Taze Yaprak Verimine (kg/da) Etkisi ... 32

Şekil 4.5 Origanum onites L.’te Biçim X Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Drog Yaprak Verimine (kg/da) Etkisi ... 35

Şekil 4.6 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Uçucu Yağ Oranı (%) Etkisi ... 39

Şekil 4.7 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Uçucu Yağ Verimi (l/da) etkisi ... 43

(10)

VII

ÇİZELGE LİSTESİ

Sayfa Çizelge 3.1 Deneme Alanına Ait Toprak Analiz Sonuçları ... 14 Çizelge 3.2 Ordu İline Ait İklim Verileri ... 14 Çizelge 3.3 Hasat Dönemi ve Zamanı ... 16 Çizelge 4.1 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Bitki Boyu (cm) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 19 Çizelge 4.2 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Bitki Boyuna (cm) Ait Ortalama Değerler ... 19 Çizelge 4.3 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Bitki Boyu (cm) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 20 Çizelge 4.4 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Bitki Boyuna (cm) Ait Ortalama Değerler ... 21 Çizelge 4.5 Bitki Boyuna Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma Tablosu ... 21 Çizelge 4.6 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Taze Herba Verimi Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 23 Çizelge 4.7 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Taze Herba Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler ... 23 Çizelge 4.8 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Taze Herba Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 24 Çizelge 4.9 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Taze Herba Verimine Ait Ortalama Değerler... 24 Çizelge 4.10 Taze Herba Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma

Tablosu ... 25 Çizelge 4.11 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Drog Herba Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 27 Çizelge 4.12 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Drog Herba Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler... 27 Çizelge 4.13 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Drog Herba Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 28 Çizelge 4.14 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Drog Herba Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler... 28 Çizelge 4.15 Drog Herba Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma

Tablosu ... 29 Çizelge 4.16 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Taze Yaprak Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 30 Çizelge 4.17 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites’te I.

(11)

VIII

Çizelge 4.18 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II. Biçimde Taze Yaprak Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 31 Çizelge 4.19 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Taze Yaprak Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler ... 31 Çizelge 4.20 Taze Yaprak Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma

Tablosu ... 32 Çizelge 4.21 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Drog Yaprak Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans analiz sonuçları... 33 Çizelge 4.22 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Drog Yaprak Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler... 33 Çizelge 4.23 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Drog Yaprak Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 34 Çizelge 4.24 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Drog Yaprak Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler... 34 Çizelge 4.25 Drog Yaprak Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma

Tablosu ... 35 Çizelge 4.26 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Uçucu Yağ Oranı (%) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 36 Çizelge 4.27 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum Onites L.’te I.

Biçimde Uçucu Yağ Oranına (%) Ait Ortalama Değerler ... 36 Çizelge 4.28 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Uçucu Yağ Oranı (%) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 37 Çizelge 4.29 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Uçucu Yağ Oranı (%) Ait Ortalama Değerler ... 37 Çizelge 4.30 Uçucu Yağ Oranına Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma Tablosu ... 39 Çizelge 4.31 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I.

Biçimde Uçucu Yağ Verimi (l/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 40 Çizelge 4.32 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum Onites L.’Te I.

Biçimde Uçucu Yağ Verimine (L/Da) Ait Ortalama Değerler ... 40 Çizelge 4.33 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Uçucu Yağ Verimi (l/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları ... 41 Çizelge 4.34 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II.

Biçimde Uçucu Yağ Verimi (l/da) Ait Ortalama Değerler ... 41 Çizelge 4.35 Uçucu Yağ Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma

(12)

IX

SİMGELER ve KISALTMALAR LİSTESİ TB : Tomurcuklanma Başlangıcı Dönemi

ÇB : Çiçeklenme Başlangıcı Dönemi YEÇ : Yüzde Elli Çiçeklenme Dönemi YYÇ : Yüzde Yüz Çiçeklenme Dönemi

B : Biçim Hd : Hasat Dönemi Hs : Hasat Saati SD : Serbestlik Değeri KT : Kareler Toplamı KO : Kareler Ortalaması Fh : F Hesap Değeri G : Gram Kg : Kilogram L : Litre Cm : Santimetre Da : Dekar Ppm Milyonda bir N Azot P Fosfor K Potasyum % Yüzde

(13)

1 1. GİRİŞ

İnsanoğlu hem gıda ihtiyacı için hemde sağlık için her zaman bitkilerden yararlanmıştır. Tıbbi ve aromatik bitkiler çok eski zamanlardan beri kullanılmakla birlikte son günlerde çok daha fazla önem kazanmıştır. Doğaya yeniden dönüş ile birlikte bin sekizyüzlü yılların başından itibaren tıbbi ve aromatik bitkilere olan ilgi tüm dünyaya yayılmıştır. (Bayram ve ark., 2010).

Çok sayıda bitki çeşidini topraklarında bulunduran Türkiye birçok tıbbi aromatik bitkilerin de gen merkezidir. Ülkemiz, Avrupa-Sibirya, İran-Turan ve Akdeniz olmak üzere üç önemli fitocoğrafik bölgenin kesişme noktasında bulunduğundan zengin bir floraya sahiptir (Başer, 2014).

Doğal floramızda bulunan önemli tıbbi aromatik bitkilerden biri olan kekik (Origanum, Thymus, Satureja, Thymbra, Coridothymus), Lamiaceae (Labiatae) familyasından değerli bir uçucu yağ ve baharat bitkisidir. Kekik olarak bilinen bu bitkinin tıbbi aromatik ve baharat olarak kullanılan pek çok türü vardır. Ancak uçucu yağında karvakrol/timol uçucu yağ bileşenleri bulunan türler “Kekik” olarak kabul edilir. Türkiye’de, Thymus cinsinin 38 türü (%52'si endemik), Origanum cinsinin 23 türü (%65’i endemik), Satureja cinsinin 14 türü (%28’i endemik), Thymbra cinsinin 2 türü ve Coridothymus cinsinin 1 türü yayılış göstermektedir (Baydar, 2016). Ülkemizde kekik adı altında ticareti yapılan ve ‘kekik yağı’ ismi altında satılan yağlar esas itibariyle Origanum türü kekiklerden elde edilmektedir (Bağdat, 2011). İhracatı en çok yapılan ticarette ve uçucu yağ üretiminde kullanılan türler; Origanum onites (Bilyalı kekik, Türk kekiği, İzmir kekiği), Origanum vulgare subsp. hirtum [(Sin: Origanum heracleoticum) (Yunan kekiği, İstanbul kekiği)], Origanum minutiflorum [(Sütçüler kekiği, yayla kekiği, toka kekiği), (Endemik)], Origanum majorana [(Sin: Origanum dubium), (Beyaz kekik, Alanya kekiği)], Origanum syriacum var. Bevanii (dağ kekiği, Suriye kekiği, İsrail kekiği, Tarsus kekiği), Thymbra spicata ve Thymbra sintenisii (sivri kekik, kara kekik, karabaş kekiği), Satureja cuneifolia (zahter), Coridothymus capitatus (İspanyol kekiği, Tımari), Thymus kotschyanus (Bitlis kekiği), Satureja hortensis, Satureja montana, Satureja spicigera (Trabzon kekiği), Thymus eigii olarak sıralanabilir (Başer, 2014).

(14)

2

Kekik, Türkiye’nin ihraç ettiği en önemli tarımsal ürünlerden birisidir. 2018 yılında Türkiye’de kekik üretimi 139.061 dekar alanda 15.895 ton olarak gerçekleşmiş ve ortalama verim 114 kg/da olmuştur (TÜİK, 2019). Türkiye’de ihraç edilen 75 çeşit baharat içerisinde kekik 2018 yılında 57, 3 milyon dolarlık tutarla birinci sırada yer almaktadır (EİB, 2019). Denizli ili Origanum onites L. üretiminin ve ihracatının %80’den fazlasını gerçekleştirmektedir (Baydar ve Arabacı, 2013).

Baharat olarak en fazla yapraklarından faydalanılan kekiğin, toprak üstü aksamlarının hepsi drog olarak kullanılır. Kekik yapraklarında %0.5-8.0 arasında uçucu yağ bulunur. Uçucu yağ endüstrisinde kullanılan kekik türlerinin en az %2.5 oranında uçucu yağ ihtiva etmesi istenilir. Genel olarak Origanum, Thymbra, ve Satureja cinsi kekiklerin uçucu yağlarında karvakrol oranı yüksektir. (Baydar, 2016). Kekik genellikle baharat olarak, az miktarda da kekik çayı, kekik yağı veya kekik suyu şeklinde tüketilmektedir. Kekik çok güçlü antimikrobiyal ve antioksidan etkileri olan uçucu yağlar içerdiğinden gıda, parfüm, kozmetik, ilaç, losyon, sabun ve diş macununda katkı maddesi olarak büyük önem taşımaktadır. (Baydar ve ark., 2004; Özkan ve ark., 2010; Kapluhan, 2013). Karvakrolun antibakteriyel ve antifungal etkilerinden dolayı yaraları hızla iyileştirdiği ve ağrı kesici özelliğinin de bulunduğu bilinmektedir (Sarı ve Oğuz, 2002). Kekik yağı antioksidan olarak gıda ürünlerinin bozulmasını engellemek için insektisit (karvakrol) olarak bazı ambar zararlılarını, herbisit olarak bazı yabancı otları ve fümigant olarak da bazı hastalıkları yok etmek için kullanılmaktadır (Baydar, 2016).

Dünyada en fazla kekik ihraç eden ülke olan Türkiye’de gerek doğadan toplanan gerekse ihracatı yapılan kekik türleri arasında hem ekonomik hem de tarımsal olarak en değerli olanı Origanum onites L.’dir. (Okkalıoğlu ve ark., 2014; Baydar, 2016). Origanum onites L.’nin özellikle Akdeniz bölgesini kapsayan geniş bir yayılma alanı bulunmaktadır. Yunanistan, Adalar ve Güney-Batı Anadolu esas yayılma alanıdır. 0-1400 rakıma kadar doğal olarak yetişmekte olan kekik, sıcağı seven bir bitki olup fide dönemi ve ilk dikim yılı dışında soğuklara da dayanıklıdır. Hemen her toprakta yetişmekle beraber, tınlı-killi allüvial topraklarda daha iyi yetişir. Kumlu topraklar kekik için uygun değildir (Bayram, 2003).

(15)

3

Ülkemizde kekik tıbbi amaç ya da baharat olarak kullanmak için halk tarafından bilinçli ya da bilinçsiz olarak doğadan toplanılmaktadır. Bilinçsiz olarak toplanması tüm bitkilerde olduğu gibi kekiktede sürdürülebilirliğin devamı için tehdit oluşturmaktadır. Çok yıllık bir bitki olan kekikte, hatalı ve bilinçsiz olarak (köklerinden sökülmesi, erken hasat, aşırı hasat gibi) yapılan toplanma vejetasyonun devamını tehlike altına sokmaktadır. Hatalı ve bilinçsiz olarak toplanan kekik hem ülke ekonomisine hem de floramıza zarar vermektedir. Öyleki olgunluğa ulaşmadan toplanan kekiğin etken madde oranları çok düşük olmakla birlikte ekonomik değeri olmadığından alıcı bulamaz ve gereksiz iş gücü ve zaman harcanmasına neden olur. Bunun yanı sıra bitki vejetasyonu tamamlayamadığı için neslinin devamını sağlayamaz. Diğer bir hatalı toplama şekli olan köklerinden sökerek toplama da çok yıllık bir bitki olan kekiğin yine neslinin devam etmesini ortadan kaldırır. Bu sebepler kekikte sürdürülebilirliğin sağlanamamasına neden olmaktadır. Kekiğin geleceğini tehlike altına sokmamak için toplayıcı kişiler bilinçlendirilmeli, eğitimler verilmeli, ilgili kurumlar denetimlerini arttırmalı ve doğadan toplama yerine halk bilinçli bir şekilde kekik yetiştiriciliğine yönlendirilmelidir.

Dünyada çok önemli bir ticaret payına sahip olan Türk kekiğinin verim ve kalite özelliklerinin arttırılması, sürdürülmesi ve kayıt altına alınması amacıyla üniversitelerimizde ve araştırma enstitülerimizde yapılan birçok çalışma sonucunda Türkiye’de tescil edilmiş üç çeşit İzmir Kekiği (Origanum onites L.) vardır. Bunların ikisi, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri bölümü tarafından klon seleksiyonu yöntemi ile geliştirilerek 2002 yılında tescillenen Ceylan-2002 ve Tayşi-2002 çeşitleridir. Bir diğeri ise 2018 yılında Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından tek bitki seleksiyonu yöntemi ile ıslah edilip tescilletilen Oğuz-2012 çeşitidir.

Geniş bir kullanım alanı olan tıbbi aromatik bitkilerin önemini içerdiği etken maddeler belirlemektedir. Bitkisel drogların tedavi edici özellikleri, içerdikleri etken (biyoaktif) maddeleri ile ilgilidir. Bitkilerin drog olarak kullanılan kısımlarında (yaprak, çiçek, meyve, tohum vb.) bulunan etken maddeler; bitkinin kullanılan organlarına (morfogenetik varyabilite), bitkinin gelişme dönemleri (ontogenetik varyabilite) ile gün içerisindeki sıcaklık ve ışık değişimlerine (diurnal varyabilite) bağlı olarak farklılık göstermektedir. Bu nedenle, iyi bir drog üreticisinin herşeyden

(16)

4

önce etken maddelerin değişimini (varyabilitesini) çok iyi bilmesi ve drog ile ilgili etken maddelerce zengin olduğu yerde, devrede ve zamanda toplaması gerekir. Bu değişimler (varyabiliteler) dikkate alınarak, bitkinin hangi organı, hangi devresi ve hangi zaman içerisinde drog elde edilmesinde en uygun olacağına karar verilir. Çalışmamızda, İzmir kekiğinde (Origanum onites L.) ontogenetik ve diurnal varyabiliteler belirlenerek kekik bitkisinin uçucu yağ verimi ve oranı, drog ve taze herba verimi ile drog ve taze yaprak veriminin bitkinin gelişme dönemlerine ve günün farklı zamanlarına göre nasıl değiştiği tespit edilmiştir.

(17)

5 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

Baydar, (2002) İzmir kekiğinde (Origanum onites L.) Isparta koşullarında yapmış olduğu çalışmasında, yaş herba verimi, drog herba verimi ve uçucu yağ verimini incelemiştir. Araştırma sonucunda, drog herba verimi ortalaması 230.5 kg/da ve uçucu yağ verimi ise 7.07 l/da elde edilmiştir. Uçucu yağ oranı son biçimlere doğru gittikçe azaldığı belirlenmiştir.

Yalçıntaş Özyazıcı, (2004) Ontogenetik ve diurnal varyebilitenin Labiatae familyasına ait bazı bitkilerin verim ve bazı kalite özelliklerine etkisini araştırmak için Samsun’da yürüttüğü iki yıllık çalışmada, Origanum onites L.’de (İzmir kekiği) çiçeklenme öncesi, %50 çiçeklenme ve %100 çiçeklenme dönemi olmak üzere üç farklı dönemde hasat yapmıştır. İncelenen özelliklerden bitki boyu, yeşil herba verimi, drog herba verimi, drog yaprak verimi ve uçucu yağ verimi’nin ontogenetik varyabiliteden önemli düzeyde etkilediğini belirlemiştir. Çalışmada uçucu yağ oranı istatistiksel olarak hasat dönemlerinden etkilenmemiş fakat hasat saatlerinden önemli düzeyde etkilenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, İzmir kekiğinin Karadeniz bölgesine iyi uyum sağladığı belirtilmiş, yeşil herba, drog herba ve uçucu yağda en yüksek verimler %100 çiçeklenme döneminde elde edilmiştir. En yüksek uçucu yağ oranı elde etmek için hasadın sabah saatlerinde yapılmasının uygun olacağı bildirilmiştir.

Naghdi-badi ve ark., (2004) Thymus vulgare L.’de bitki sıklığı ve biçim zamanlarının (çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme ve meyve oluşumu) bitki boyu, taze ve drog herba verimi, uçucu yağ verimi, thymol ve carvakrol oranı üzerindeki etkisini araştırmışlardır. Deneme sonucunda taze herba verimi, drog herba verimi ve uçucu yağ verimi bakımından en uygun hasat döneminin çiçeklenme başlangıcı olduğunu bildirmişlerdir.

Kızıl ve Tonçer, (2005) 2001-2004 yılları arasında, Türkiye’nin değişik doğal vejetasyonlarından toplanan Thymus kotschyanus da, çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme ve çiçeklenme sonrası hasat dönemlerinin bitki boyu, taze herba verimi, kuru herba verimi, drog yaprak verimi, uçucu yağ oranı, uçucu yağ verimi ve uçucu yağın bileşenlerine etkisini incelemişlerdir. Araştırma sonucunda farklı hasat dönemlerinin bitki boyuna, taze herba verimine, kuru herba verimine, drog yaprak

(18)

6

verimine ve uçucu yağ oranına olan etkisi istatistiki olarak önemli bulunmuştur. En yüksek bitki boyu ve uçucu yağ oranını çiçeklenme öncesi hasattan, en yüksek taze herba verimi, drog herba verimi ve drog yaprak verimini ise tam çiçeklenme dönemindeki hasattan elde etmişlerdir.

Baydar, (2005) Yayla kekiği (Origanum minutiflorum)'nde yüksek uçucu yağ verimi ve kalitesi için en uygun toplama zamanının belirlenmesi amacıyla yaptığı çalışmada, tomurcuklanma sonu, çiçeklenme başı, tam çiçeklenme, çiçeklenme sonu, tohum olgunlaşma olmak üzere 5 farklı zamanda hasat yapmıştır. En yüksek uçucu yağ içeriği çiçeklenme başında toplanan örneklerde belirlemiştir.

Sağlam, (2005) Organik gübre ile ontogenetik ve diurnal varyebilitenin Labiatae familyasına ait bazı bitkilerde verim ve bazı kalite özellikleri üzerine etkisini araştırdığı çalışmada, üç farklı hasat dönemi (çiçeklenmeden hemen önce, %50 çiçeklenme, %100 çiçeklenme) ile üç farklı hasat saatini (07:00, 13:30, 19:00) ele almış ve bitki boyu, yeşil herba verimi, drog herba verimi, drog yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimini incelemiştir. Araştırma sonucunda İzmir kekiğinde en yüksek uçucu yağ oranı için hasat zamanının %50 çiçeklenme döneminde ve sabah saatlerinde yapılmasının uygun olacağını bildirmiştir.

Yaldız ve ark., (2005) İzmir kekiğinde (Origanum onites L.) mevsimsel ve diurnal varyabilitenin uçucu yağ oranı ve uçucu yağ bileşenleri üzerine etkisini belirlemek için Eylül 2000-Ağustos 2001 döneminde yürüttükleri çalışmada, Eylül 2000 tarihinden başlayarak bir yıl boyunca her hafta pazartesi günü 08.00, 12.00 ve 16.00 saatlerinde olmak üzere taze bitki sürgünlerinden yaprak örnekleri alıp, uçucu yağ analizleri yapmışlardır. Araştırma sonucunda İzmir kekiği'nde uçucu yağ oranının mevsimlere ve günün saatlerine göre değiştiği belirlenmiştir. En yüksek uçucu yağ oranının çiçeklenmenin tamamlanıp tohum bağlamanın başladığı döneme rastlayan haziran ayının ikinci haftasında (40. hafta) ve öğleden sonraki biçimlerde olduğu belirtilmiştir.

Kaçar ve Azkan, (2005) Sarı kantoron bitkisinde yaptığı araştırmada, ontogenetik ve diurnal varyabilitenin etkilerini incelemişlerdir. Üç farklı gelişme döneminde (çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme ve çiçeklenme sonu) ve altı farklı saatte (8:00, 10:00, 12:00, 14:00, 16:00 ve 18:00) toplanan örnekler üzerinden yapmış

(19)

7

oldukları araştırmanın sonucunda, gelişme dönemleri bakımından elde edilen hiperisin oranları arasında istatistiki anlamda önemli bir farklılık görülmemiştir. Hiperisin oranları arasında toplama saatlerine göre artış veya azalışın birbirine paralellik göstermediği belirlenmiştir.

Karık ve ark., (2007) 2003-2004 yılları arasında İstanbul kekiğinde farklı biçim zamanlarında (çiçeklenme öncesi, çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme) verim ve kaliteye etkisini incelediği araştırmada, en yüksek drog yaprak verimi ve uçucu yağ oranı tam çiçeklenme döneminde yapılan biçimde belirlemişlerdir.

Yaman, (2008) Diyarbakır’da yapmış olduğu çalışmasında, Muhabbet çiçeğinde (Resea lutea L.)en yüksek bitki boyu, yaş herba ve kuru herba ortalaması değerlerini çiçeklenme sonrası döneminden, en düşük değerleri ise çiçeklenme öncesi döneminde elde edildiğini belirtmiştir.

Aşcı, (2009) Çukurova koşullarında kekiğin (Satureja hortensis L.) çiçeklenme döneminde tarımsal karakterler ve uçucu yağ oranındaki değişimlerin araştırılması amacıyla yürüttüğü iki yıllık çalışması sonucunda, en uygun hasat zamanının, yeşil herba verimi için temmuz ayının ilk haftası, kuru herba verimi için temmuz ayının ikinci haftasından temmuz ayı sonuna kadar, kuru yaprak verimi için temmuz ayının üçüncü ve dördüncü haftası, uçucu yağ oranı için haziran ayının ikinci haftası (çiçeklenme başlangıcı), uçucu yağ veriminin ise temmuz ayının ikinci ve üçüncü haftası olduğunu belirlemiştir.

Kızıl, (2009) Oğul otunda (Melissa officinalis L.) farklı hasat zamanlarında (çiçeklenme öncesi, çiçeklenme dönemi ve çiçeklenme sonrası) taze ve kuru herba verimi, kuru yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi özelliklerini incelemiştir. Çalışmada en yüksek taze herba verimi, kuru herba verimi, kuru yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi değerlerini tam çiçeklenme döneminde elde ettiğini belirtmiştir.

Arslan ve ark., (2010) Japon nanesinde (Mentha arvensis L.) üç farklı biçim zamanının (çiçeklenme öncesi, çiçeklenme başlangıcı ve %40–60 çiçeklenme) uçucu yağ oranı ve bileşenleri üzerine olan etkisini inceledikleri araştırmada; uçucu yağ oranı, uçucu yağ bileşeni ve kuru herba/yaş herba oranının bitki farklı gelişim dönemlerinde hasat edildiğinde etkilendiğini belirtmiştir. Çalışmanın sonucunda, en

(20)

8

yüksek kuru herba/yaş herba oranı ve uçucu yağ oranı %40–60 çiçeklenme döneminde yapılan hasatta belirlenmiştir.

Katar ve ark., (2011) Sater (Satureja hortensis L) bitkisinde uçucu yağ oranı ve bileşenlerinin ontogenetik varyabilitesini belirlemek amacıyla yürüttükleri çalışmada; dört farklı biçim zamanının (çiçeklenme başlangıcı, %40–60 çiçeklenme, tam çiçeklenme ve tohum oluşumu başlangıcında) Sater (Satureja hortensis L) bitkisinin bitki boyu, yaş yaprak verimi, kuru yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi üzerindeki etkilerini incelemişlerdir. Çalışma sonucunda en yüksek kuru yaprak verimi tohum oluşumu başlangıcında yapılan hasattan elde edilirken, en yüksek uçucu yağ oranı %40–60 çiçeklenme döneminde yaptıkları hasattan elde ettiklerini belirtmişlerdir.

Arabacı ve ark., (2012)’nın Kara kekik olarak adlandırılan (Coridothymus capitatus L.) bitkisi için en uygun hasat zamanını belirlemeyi amaçladıkları çalışmada; Coridothymus capitatus L. genotiplerinden, fenotipik olarak seçilen 25 bitkide vejetasyonun canlanmaya başladığı nisan ayının ilk haftasından tohum oluşumu dönemi olan temmuz ayının son haftasına kadar her 15 günde bir hasat yapmışlardır. Hasat dönemleri içerisinde en uygun hasat döneminin bitkinin tam çiçeklenme dönemi olduğunu belirlemişlerdir.

Uyanık, (2013) Oğulotu (Melissa officinalis L.)’nda ontogenetik, morfogenetik ve diurnal varyabilitenin belirlenmesi amacıyla yapmış olduğu çalışmada, ontogenetik varyabilite için farklı gelişme dönemlerinde (çiçeklenme öncesi, çiçeklenme başlangıcı ve tam çiçeklenme dönemi); diurnal varyabilite için gün içinde farklı saatlerde (Saat 06.00, 09.00, 12.00, 15.00, 18.00 ve 21.00) bitkilerden yaprak ve herba örnekleri almıştır. Morfogenetik varyabilite için bitkilerden sap, yaprak ve çiçek örnekleri almış ve bu örneklerde uçucu yağ oranını incelemiştir. Çalışma sonucunda gelişme dönemleri ve gün içindeki biçim saatlerinin drog yaprak ve drog herbadaki uçucu yağ oranı üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Drog yaprak ve drog herbada en yüksek uçucu yağ oranı çiçeklenme öncesi dönemde ve saat 12.00’de meydana gelmiştir. Uçucu yağ oranı bakımından bitkinin farklı kısımları karşılaştırıldığında, sapta eser miktarda uçucu yağ oranı bulunurken, gelişme dönemlerine göre değişmekle birlikte en yüksek uçucu yağ oranı yaprakta elde edilmiştir. Ayrıca çiçekte de önemli oranda uçucu yağ bulunduğunu bildirmiştir.

(21)

9

Kulan, (2013) Reyhan bitkisini çiçeklenme başlangıcında iki farklı saatte (08:00 ve 14:00) hasat ettiği çalışmasında, biçim saatleri arasında uçucu yağ oranı bakımından istatistiki olarak fark olmadığını bildirmiştir. Sonuç olarak reyhan ile ilgili yapılacak sonraki diurnal çalışmalarda, günlük hasat sıklığını arttırarak uçucu yağ oranlarının değişimi daha ayrıntılı incelenmesi gerektiğini ifade etmiştir.

Paşa, (2013) Kazdağları’nda yayılış gösteren Hypericum türlerinde yapmış olduğu çalışmada ontogenetik varyabiliteyi saptamak amacıyla çiçeklenme öncesi, çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme ve kapsül dönemlerinde, diurnal varyabiliteyi belirlemek amacıyla sabah (09.00), öğle (12.00) ve öğleden sonra (16.00) hasat yapmıştır. Elde ettiği bitki materyallerini kuruttuktan sonra ortaya çıkan uçucu yağ oranları sonuçlarına göre en yüksek uçucu yağ oranını tam çiçeklenme döneminde yapraktan saat 12.00’de, en düşük uçucu yağ oranını ise kapsül döneminde yapılan hasatlardan elde ettiğini bildirmiştir.

Aslan, (2014) farklı reyhan genotiplerinde ontogenetik ve morfogenetik varyabilitenin belirlenmesi amacıyla yaptığı çalışmada, farklı hasat zamanlarında (çiçeklenme öncesi, tam çiçeklenme ve çiçeklenme sonu), yaprak ve çiçek örneklerini hasat etmiştir. En fazla uçucu yağ miktarı gelişme dönemlerine göre değişmekle birlikte yaprakta bulunurken, çiçekte daha az miktarda uçucu yağ olduğunu belirtmiştir. İnceleme sonucunda en fazla uçucu yağ oranı tam çiçeklenme döneminde elde edildiği için, en uygun biçim zamanının tam çiçeklenme dönemi olduğunu, diğer dönemlerde uçucu yağ oranı azaldığı için biçimin bu dönem dışında yapılmaması gerektiğini tavsiye etmiştir.

Uyar, (2014) Defne uçucu yağında ontogenetik varyabilitenin belirlenmesi amacıyla farklı defne genotiplerinden iki yıl süreyle her ay yaprak örnekleri alınarak uçucu yağ oranlarını incelemiştir. İlk yıl için en düşük uçucu yağ ortalaması mayıs ayında, en yüksek ortalama ise temmuz ayında, ikinci yıl en düşük uçucu yağ oranı mart ayında, en yüksek ise kasım ayında elde edilmiştir. Çalışmada incelenen genotiplerin nisan ve mayıs ayında çiçeklenme dönemine girdiklerini belirtmiştir.

Özcan, (2014) İki farklı biçim zamanında (I. biçim 15 Temmuz, II. biçim 16 Ağustos) bazı Ocimum basilicum L. genotipleri üzerinde yapmış olduğu çalışmada, bitki boyu bakımından biçim zamanları arasında önemli farklar olduğunu belirtmiş

(22)

10

ve en yüksek bitki boyunun ilk biçimde elde edildiğini tespit etmiştir. Kuru yaprak verimi, yeşil herba verimi ve kuru herba verimi istatistiksel olarak önemli olmakla beraber en yüksek değerlerin ikinci biçimde ortaya çıktığı ifade edilmiştir. Uçucu yağ oranı ise istatistiksel açıdan önemli olmamakla beraber en yüksek değer ikinci biçimden elde edilmiştir.

Özcan, (2014) Farklı ekinezya türlerinde (Echinacea purpurea, E. angustifolia, E. pallida) farklı hasat zamanlarının verim ve kalite özelliklerine etkisini araştırdığı iki yıllık çalışmada, genel olarak istatiksel açıdan önemli çıkan bitki boyu, yeşil herba verimi, drog herba verimi bakımından en yüksek değerler çiçeklenme sonunda, en düşük değerler ise tomurcuk başlangıcında elde edilmiştir. Sadece bir türde drog yaprak verimi ilk yıl istatistiksel olarak önemli çıkarken, ikinci yıl önemli çıkmamıştır. En yüksek verim çiçeklenme sonu hasadında belirlenmiştir.

Arabacı ve ark., (2015) Coridothymus capitatus L. bitkisinde uçucu yağ oranının en yüksek olduğu gelişme döneminde (tam çiçeklenme) en uygun hasat saatinin belirlenmesi amacıyla yürüttükleri çalışmada, gün içerisinde farklı saatlerde yapılan 8 hasat ile uçucu yağ oranı bakımından hem genotipler hem de hasat saatleri arasında büyük bir varyasyonun olduğunu belirlemiştir. Coridothymus capitatus L. genotiplerinin saat 06:00 hasadında en yüksek uçucu yağ oranına sahip olduğu, gün içerisindeki sıcaklığın maksimum ve nispi nemin minimum olduğu saatlerde en düşük ortalama uçucu yağ oranının olduğunu tespit etmişlerdir.

Özcan, (2015) Kantaron (Hypericum perforatum L.) bitkisinde çiçeklenme başlangıcı, tam çiçeklenme ve tohum bağlama dönemlerinde yapmış olduğu hasatlarda, yaş herba ve drog herba verimi üzerine biçim zamanlarının etkisinin istatistiksel olarak önemsiz olduğunu belirtmiştir. Uçucu yağ verimi üzerine, biçim zamanlarının etkisinin ise istatistiki olarak önemli olduğunu, en yüksek uçucu yağ veriminin tohum bağlama döneminde ortaya çıktığını bildirmiştir.

Başkaya ve ark., (2016) yapmış oldukları çalışmada Biberiye (Rosmarinus officinalis

L.) bitkisinde; herba, yaprak, sap ve çiçek aksamlarını, sonbaharda çiçeklenme

başlangıcı ve tam çiçeklenme dönemlerinde hasat etmişlerdir. Çalışmada, en yüksek uçucu yağ oranının, sonbahar döneminde bitkinin yaprak kısmında yapılan hasattan elde edildiği belirtilmiştir. Kuru madde miktarı ve uçucu yağ oranları üzerinde

(23)

11

bitkinin kullanılan kısmı ile hasat zamanı istatistiksel bakımdan önemli bulunmuştur. En uygun hasat zamanının sonbahar dönemi olduğunu bildirmişlerdir.

Başyiğit, (2016) Tıbbi adaçayında (Salvia officinalis L.) on iki ayı temsil edecek şekilde yapılan farklı hasat zamanlarının drog herba verimi, drog yaprak verimi ve uçucu yağ oranı üzerine etkisi istatistiksel olarak önemli çıkmıştır. Yaz ve güz aylarında hasat edilen bitkilerin drog herba ve yaprak verimlerinin, uçucu yağ oranları ve verimlerinin; kış ve bahar aylarına göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir.

Karaca, (2017) Türkiye’nin farklı bölgelerinden toplanmış olan 80’den fazla fesleğen popülasyonu içerisinden seçilen 9 fesleğen (Ocimum basilicum L.) genotip herba verimi ve uçucu yağ içeriğinin belirlenmesi amacıyla, her biri çiçeklenme döneminde olmak üzere 2 biçim yaparak bitki boyu, yeşil herba verimi, kuru herba verimi, kuru yaprak verimi ve uçucu yağ oranını incelemiştir. Çalışma neticesinde incelenen tüm özelliklerde genotipler arasındaki farklılıkların çok önemli olduğunu belirtmiştir. Ayhan ve Özel, (2017) dereotu’nun (Anethum graveolens) en uygun hasat zamanını belirlemek amacıyla yaptıkları çalışmada, bitki boyları 30-40 cm olduğundan itibaren tohum olgunluğuna kadar, 8 farklı zamanda hasat yapmışlardır. Sonuç olarak en yüksek taze herba verimini 2. hasatta (27 Nisan), en yüksek kuru herba verimini 3. hasatta (5 Mayıs), en yüksek uçucu yağ verimini 5. hasatta (5 Haziran) elde ettiklerini bildirmişlerdir.

Mancak, (2019) Üç tıbbi papatya (Matricaria chamomilla) çeşidinde, tomurcuk, çiçek ve solgun çiçek döneminde hasat yaptığı çalışmasında, bitki boyu, kuru drog verimi, uçucu yağ oranını ve verimini incelemiştir. Araştırma sonuçlarına göre, bitki boyunun farklı hasat dönemlerinden istatistiki açıdan etkilenmediği belirtilmiştir. Kuru herba verimi önemli (p<0.05) çıkmış olup, tam çiçeklenme döneminde yapılan hasattan elde edilen verim en yüksek olmuştur.

Sönmez ve Okkaoğlu, (2019) Çukurova’da yaptıkları çalışmada, Lavanderde (Lavandula angustifolia Mill.)farklı hasat saatlerinin verim, uçucu yağ ve uçucu yağ verimine etkilerini incelemişlerdir. Çiçekli lavender bitkilerini sabah sekizden itibaren iki saat aralıklarla beş farklı zamanda hasat etmişlerdir. Drog çiçek verimi ve uçucu yağ verimi bakımından en yüksek ortalamalar sabah 8’de yapılan en düşük ortalamalar ise saat 14’te yapılan hasattan elde edilmiştir. İki yıllık çalışma

(24)

12

sonucunda, yüksek miktarda drog çiçek ve uçucu yağ verimleri elde etmek için sabahın erken saatlerinde hasadın yapılmasının uygun olacağını belirtmişlerdir.

(25)

13 3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1 Materyal

3.1.1 Deneme Yeri ve Yılı

Araştırma, İzmir kekiğinde (Origanum onites L.) ontogenetik ve diurnal varyabilitelerin belirlenmesi amacıyla, 2017-2018 yılları arasında, Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi deneme alanında yürütülmüştür. Deneme alanı, Ordu ili Altınordu ilçesinde Melet nehri kıyısında, 40°58'K enlemi ile 37°56'D boylamında yer almaktadır ve 6 m rakıma sahiptir.

3.1.2 Deneme Materyali

Araştırmada materyal olarak Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsünden temin edilen Origanum onites L. tohumlarından elde edilen fideler kullanılmıştır. Origanum onites L. çok yıllık ve saçak köklü olup kökler genellikle 0–35 cm derinliğe yayılmaktadır. Kekik bitkisi çok gövdeli olup bitkinin gelişme durumuna göre değişmekle beraber 15-50 adet dik, etli, kalınca, yeşil renkli ve otsu gövde yapısına sahiptir. Üzeri ince tüylerle kaplı ve sap olarak tabir edilen bu gövdeler yaprakların gövdeye birleşme yerlerinden bol miktarda yan dal meydana getirir. Doğada 30-50 cm boylanan bu bitkiler kültür koşullarında ve uygun bakım şartlarında 100 cm’i geçmektedir. Yaprakları kalp şeklinden ovale kadar değişik şekillerdedir. Yaprak kenarları hafif dişli ve yaprakların iki yüzü kütikula tabakası ile kaplı olup bol miktarda salgı tüyleri bulunur (Batıray, S., 2009).

(26)

14 3.1.3 Toprak özellikleri

Deneme alanından çeşitli yerlerden, 0-30 cm derinlikten alınan toprak profil örnekleri Giresun Fındık Araştırma Enstitüsü’nde tahlil yaptırılmıştır. Toprak analizi sonuçları Çizelge 3.1’de verilmiştir.

Çizelge 3.1 Deneme Alanına Ait Toprak Analiz Sonuçları

Özellik Değeri Derecesi

Bünye 42 Tınlı

pH 6,88 Nötr

Kireç (%) 1,24 Fakir

Tuzluluk (dS/m) 0,703 Tuzsuz

Organik Madde (%) 0,58 Fakir

N (%) 0,03 Fakir

P (ppm) 8,19 Orta

K (ppm) 102,0 Noksan

*Giresun Fındık Araştırma Enstitüsü

Çizelge 3.1’deki toprak analiz sonuçlarına göre, toprak killi yapıda, nötr karakterde, kireçsiz, tuzsuz, organik madde ve azot içeriği fakir, fosfor orta seviyede ve potasyum noksan miktardadır.

3.1.4 Deneme Alanının İklim Özellikleri

Denemenin yürütüldüğü 2018 yetiştirme dönemine ait iklim verileri ve uzun yıllar ortalamaları Çizelge 3.2’de verilmiştir.

Çizelge 3.2 Ordu İline Ait İklim Verileri

Ortalama Sıcaklık (°C) Toplam Yağış Miktarı (kg/m2 ) Yağışlı Gün

Sayısı Ortalama Nispi Nem % Aylar Uzun Yıllar* 2018 Uzun Yıllar* 2018 Uzun Yıllar* 2018 Uzun Yıllar* 2018 1. 6.9 8.4 102.1 181.4 14.9 17 68.0 71.2 2. 6.9 9.7 83.3 59.2 14.2 16 69.5 74.3 3. 8.2 11.6 80.7 116.1 16.2 17 73.6 74.4 4. 11.4 12.5 67.9 63.4 15.2 3 75.9 73.6 5. 15.7 18.5 55.8 62.0 14.5 10 77.1 80.7 6. 20.3 22.6 71.9 37.4 11.8 10 73.1 73.8 7. 23.1 25.6 63.7 109.0 10.4 13 73.2 76.3 8. 23.4 25.1 67.4 34.0 10.0 9 73.4 71.7 9. 20.2 21.9 82.5 95.4 12.8 13 73.9 76.2 10. 16.1 18.4 132.9 126.5 14.6 17 75.5 81.4 11. 12.1 13.5 122.1 81.6 13.9 12 70,7 78.0 12. 8.9 9.5 115.3 129.5 15.1 18 68.1 77.5

Kaynak: Ordu Meteoroloji Müdürlüğü, 2019. *: 1959-2018 uzun yıllar ortalaması 2018 iklim verileri uzun yıllar verileriyle karşılaştırıldığında; Ortalama sıcaklık değerleri mevsim normallerinin yaklaşık 2°C üzerinde gerçekleşmiştir. Aylık toplam

(27)

15 yağış miktarı, ocak (79,3 kg/m2

), mart (35,4 kg/m2), mayıs (6,2 kg/m2), temmuz (45,3 kg/m2), eylül (12,9 kg/m2) ve aralık (14,2 kg/m2) aylarında fazla gerçekleşmişken, şubat (24,1 kg/m2

), nisan (4,5 kg/m2), haziran (34,5 kg/m2), ağustos (33,4 kg/m2), ekim (6,4 kg/m2), kasım (40,5 kg/m2) aylarında az gerçekleşmiştir. Nispi nem oranı ise ilk dokuz ay mevsim normalleri civarında, son üç ay mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşmiştir (Çizelge 3.2).

3.2 Yöntem

3.2.1 Deneme Deseni ve Uygulama Tekniği

Deneme tesadüf bloklarında faktöriyel düzenlemelere göre 3 tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Dikim, sıra arası 40 cm, sıra üzeri ise 20 cm mesafe ile yapılmıştır. Parseller 4 sıradan oluşmaktadır. Hasat, gözlem ve ölçümler parsellerde ortadaki iki sırada yapılmıştır. Denemede parseller arasında 0.8 m, bloklar arasında ise 2 m mesafe bırakılmıştır. Her blok 12 parselden oluşmakta ve parsel alanı 1.2 x 3= 3.6 m²’dir. Denemenin net alanı 13x24= 312 m²’dir.

3.2.2 Fidelerin Yetiştirilmesi ve Şaşırtılması

Origanum onites L. tohumları 2017 yılında torf/perlit dolu saksılarda çimlendirilip, 8-10 cm boyunda fide oluşturduktan sonra deneme alanına şaşırtılmıştır. Çimlenme 10-12 günde gerçekleşmiş olup bitkiler fide boyuna 26 günde erişmiştir. Denemenin kurulduğu 2017 yılı tesis yılı olarak kabul edilmiş, 2018 yılı vejetasyon döneminde hasat yapılmıştır.

(28)

16

Şekil 3.3 Fidelerin Deneme Parsellerine Şaşırtılması 3.2.3 Bakım

Yapılan araştırmada sürekli olarak arazi kontrolleri yapılmış ve gerektiği dönemlerde yabancı ot mücadelesi ve sulama işlemleri yapılmıştır.

3.2.4 Gübreleme

Bitkinin ihtiyaç duyduğu makro elementler, saf madde üzerinden 6 kg/da fosfor (P2O5)ve 6 kg/da Azot (N) olacak şekilde verilmiştir.

3.2.5 Hasat Zamanı ve Şekli

Çalışmada, Origanum onites L. ‘de ontogenetik ve diurnal varyabiliteyi belirlemek amacıyla tomurcuklanma başlangıcında (TB), çiçeklenme başlangıcında (ÇB), %50 çiçeklenme döneminde (YEÇ) ve %100 çiçeklenme döneminde (YYÇ); saat 9:00, 13:00 ve 17:00’da olmak üzere üç zamanda biçim yapılmıştır (Çizelge 3.3). Denemede her parselin baş ve son kısımlarından birer bitki ve yanlardan birer sıra kenar tesiri olarak bırakıldıktan sonra hasat yapılmıştır. Birinci biçimde tüm hasat dönemlerinde hasatlar gerçekleştirilmiş fakat ikinci biçimde %100 çiçeklenme dönemi hasatı yapılamamıştır.

Çizelge 3.3 Hasat Dönemi ve Zamanı

Hasat dönemleri Hasat saatleri

Tomurcuklanma başlangıcı dönemi (TB) 9:00- 13:00- 17:00 Çiçeklenme başlangıcı dönemi (ÇB) 9:00- 13:00- 17:00 %50 Çiçeklenme dönemi (YEÇ) 9:00- 13:00- 17:00 %100 Çiçeklenmedönemi (YYÇ) 9:00- 13:00- 17:00

(29)

17 3.2.6 Örneklerin kurutulması

Hasat edilen örnekler kurutma dolabında 35°C’de 48 saat süreyle kurutulmuştur. 3.2.7 Uçucu yağın elde edilmesi

Uçucu yağ elde etmede en çok kullanılan yöntem olduğu için distilasyon yöntemi (su buharı ile sürükleme) tercih edilmiştir. Kurutulmuş yaprak numuneleri (40 gr) distilasyon balonuna konularak üstüne 1000 ml su eklenip, balon mantolu ısıtıcı ile 120°C’yi aşmayacak bir sıcaklıkta ısıtılmıştır. Üç saat süren ısıtma işleminin ardından düzeneğin 5-10 dakika kadar soğuması beklenmiş ve su yüzeyinde toplanmış olan uçucu yağın miktarı taksimatlı boru yardımıyla ml olarak okunmuş daha sonra Pump-pipette ve buna uygun cam enjektör yardımıyla alınarak cam viallere aktarılıp etiketlenerek analizler yapılıncaya kadar 4°C’de muhafaza edilmiştir (Telci ve ark. 2004; Yeşil, 2012). Her işlem sonunda cihazın cam aparatları önce aseton, daha sonra saf su ile iyice temizlenmiştir.

Şekil 3.4 Neo-Clevenger Cihazı Ile Uçucu Yağ Elde Edilmesi 3.3 Verilerin Değerlendirilmesi

Elde edilen veriler SAS-JMP. 13.0 istatistik paket programında tesadüf bloklarında faktöriyel düzenlemelere göre analiz edilmiştir. Çoklu karşılaştırma testlerinden LSD testi ile karşılaştırılmıştır. İkili karşılaştırma testlerinde ise t-testi SPSS-24.0 paket programı kullanılarak yapılmıştır.

(30)

18 3.4 Araştırmada İncelenen Özellikler 3.4.1 Bitki boyu (cm)

Biçimden hemen önce her parselden tesadüfi olarak seçilen 5 bitkide, toprak yüzeyinden bitkinin en uç noktasına kadar olan yükseklik cm olarak ölçülüp ortalamaları alınarak bitki boyu değerleri belirlenmiştir.

3.4.2 Taze herba verimi (kg/da)

Kenar tesirleri çıkarıldıktan sonra parsel alanındaki bitkiler toprak seviyesinden 5-7 cm yükseklikte biçilip tartılarak parsel verimleri belirlenip, elde edilen parsel verimleri dekara çevrilerek taze herba verimleri hesaplanmıştır.

3.4.3 Drog herba verimi (kg/da)

Kurutulmuş örnekler tartıldıktan sonra parsel verimleri belirlenip, elde edilen parsel verimleri dekara çevrilerek drog herba verimleri hesap edilmiştir.

3.4.4 Taze yaprak verimi (kg/da)

Taze herba’dan alınan örneklerden, yaprak-sap ayırımı yapıldıktan sonra yapraklar tartılmıştır. Parselin taze herba veriminden faydalanılarak parselin taze yaprak verimleri belirlenmiş olup bu değerler kullanılarak dekara taze yaprak verimi hesaplanmıştır.

3.4.5 Drog yaprak verimi (kg/da)

Taze yaprak verimini belirlemek için ayrılıp tartılan yapraklar, kurutma fırınında 35°C’de kurutulduktan sonra, bulunan kuru ağırlık ve parselin taze herba verimi üzerinden parsel drog yaprak verimleri hesaplanıp bu değerler dekara çevrilmiştir. 3.4.6 Uçucu yağ oranı (%)

Her hasat döneminde ve hasat saatinde hasat edilip kurutulmuş yapraklarda Neo-Clevenger cihazıda uçucu yağının eldesi kısımında açıklandığı şekilde elde edilip ml cinsinden kaydedildi ve yapraktaki uçucu yağ oranı drog yaprak üzerinden ml/100gram (%) olarak hesap edilmiştir.

3.4.7 Uçucu yağ verimi (l/da)

Analiz sonucu elde edilen uçucu yağ miktarlarından ve dekara drog yaprak verimlerinden faydalanılarak uçucu yağ verimleri litre olarak hesaplanmıştır.

(31)

19 4. BULGULAR ve TARTIŞMA

4.1 Bitki Boyu (cm)

Farklı hasat dönemleri ile farklı hasat saatlerinin Origanum onites L.’te I. biçimde bitki boyu üzerine etkilerinin değişimi Çizelge 4.1’de, bitki boyu ortalamaları ise Çizelge 4.2’de verilmiştir.

Çizelge 4.1 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I. Biçimde Bitki Boyu (cm) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları

Varyasyon Kaynağı SD KT KO Fh Genel 35 481.81 --- Blok 2 6.41 3.20 0.4732öd Hasat Dönemi 3 254.19 84.73 12.5119** Hasat Saati 2 22.91 11.45 1.6913öd Hd x Hs 6 49.319 8.22 1.2138öd Hata 22 148.98 6.77 CV(%) 6.44 öd: Önemli değil, **: p<0.01

Yapılan varyans analizi sonucunda, farklı hasat dönemlerinin bitki boyu üzerine etkisi önemli (p<0.01) bulunmuştur. Hasat saati ve hasat dönemi x hasat saati interaksiyonu istatistiksel bakımdan önemli çıkmamıştır. Bitki boyu bakımından yapılan varyans analiz sonucunda denemenin doğruluk derecesi (%CV) 6.44 bulunmuştur (Çizelge 4.1).

Çizelge 4.2 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I. Biçimde Bitki Boyuna (cm) Ait Ortalama Değerler

LSD (Hasat dönemi): 2.54

Hasat dönemi ortalamalarına bakıldığında, bitki boyu ortalamaları 36.33 cm ile 43.64 cm arasında değişim göstermiştir. En yüksek bitki boyu çiçeklenme başlangıcı döneminde (43.64 cm) en kısa bitki boyu ise tomurcuklanma başlangıcı döneminde (36.33 cm) tespit edilmiştir. Hasat saati istatistiki açıdan önemsiz çıkmasına rağmen, hasat saatindeki değişim en düşük 39.30 cm ile saat 13:00 hasadından, en yüksek ise 41.11 cm ile saat 17:00 hasadından elde edilmiştir. İnteraksiyonlardaki değişim ise 35.83 cm ile tomurcuklanma başlangıcı döneminde saat 9:00 biçiminden elde

Hasat Saati Hasat Dönemi

TB ÇB YEÇ YYÇ Ortalama

9:00 35.83 45.07 43.33 39.23 40.86

13:00 36.30 43.23 39.10 38.60 39.30

17:00 36.86 42.63 42.00 42.93 41.11

(32)

20

edilmişken, en yüksek ise 45.07 cm çiçeklenme başlangıcı döneminden saat 9:00 biçiminden elde edilmiştir (Çizelge 4.2).

Güngör ve ark., (2005) 1999-2000 yıllarında Manisa-Kula’da 8 farklı Origanum onites L. hattı ile yürüttükleri çalışmada, ilk yıl tek biçim yapmış ve bitki boyu ortalamaları 22.9 cm-32.5 cm arasında, ikinci yıl ilk biçimde ise 33.6 cm-44.7 cm, ikinci biçimde 20.4-32.4 cm arasında değişiklik göstermiştir. Çalışmamızda bitki boyu ile ilgili belirlediğimiz değerler, Güngör ve ark., (2005)’in ikinci yıl birinci biçim verileri ile benzer olurken, ilk yıl belirlenen değerlerin üzerinde ölçülmüştür. Bahtiyarca Bağdat, (2011) yapmış olduğu iki yıllık çalışmasında bitki boyu ilk yıl birinci biçimde 56.25 cm, ikinci biçimde ise 34.00 cm olarak ölçülmüştür. Çalışmamızda bitki boyundaki değişimin diğer çalışmalardan farklı olmasının nedeni; ekolojik şartlar ve toprak yapısından kaynaklandığı düşünülmektedir. Farklı hasat dönemleri ile farklı hasat saatlerinin Origanum onites L.’te II. biçim de bitki boyu üzerine etikilerinin değişimi Çizelge 4.3’te, bitki boyu ortalamaları ise Çizelge 4.4’te verilmiştir.

Çizelge 4.3 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II. Biçimde Bitki Boyu (cm) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları

öd: Önemli değil, *: p<0.05

Çizelge 4.3 incelendiğinde, hasat dönemlerinin bitki boyu üzerine etkisi önemli (p<0.05) bulunmuştur. Hasat saati ve hasat dönemi x hasat saati interaksiyonu ise istatistiksel olarak önemli çıkmamıştır. Bitki boyu için yapılan varyans analizi sonucunda denemenin doğruluk derecesi (%CV) 8.08 bulunmuştur.

Varyasyon kaynağı SD KT KO Fh Genel 26 195.85 --- Blok 2 10.83 5.41 1.1021öd Hasat Dönemi 2 88.09 44.05 8.9631* Hasat Saati 2 10.36 5.18 1.0551öd Hd x Hs 4 7.93 1.98 0.4035öd Hata 16 78.62 4.91 CV(%) 8.08

(33)

21

Çizelge 4.4 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II. Biçimde Bitki Boyuna (cm) Ait Ortalama Değerler

Hasat saati Hasat dönemi

TB ÇB YEÇ Ortalama 09:00 27.80 28.40 23.46 26.55 13:00 28.20 29.53 25.70 27.81 17:00 27.40 30.36 26.00 27.92 Ortalama 27.80 A 29.43 A 25.05 B 27.42 LSD (Hasat dönemi): 2.22

Farklı hasat dönemlerinde ikinci biçimlerde ölçülen bitki boyu ortalamaları 25.05 cm-29.43 cm arasında değişmiştir. En yüksek bitki boyu çiçeklenme başlangıcı döneminde (29.43 cm), en kısa bitki boyu ise %50 çiçeklenme döneminde (25.05 cm) bulunmuştur. Hasat saatlerinin bitki boyu üzerine etkisi 26.55-27.92 cm arasında değişim göstermiştir. Hasat dönemi x hasat saati interaksiyonu istatistiki olarak önemli çıkmamıştır. En düşük bitki boyu 23.46 cm ile %50 çiçeklenme döneminde yapılan hasatta elde edilirken, en yüksek bitki boyu 30.36 cm çiçeklenme başlangıcı döneminde saat 17:00 yapılan hasatta belirlenmiştir (Çizelge 4.4).

Güngör ve ark., (2005) 1999-2000 yıllarında Manisa-Kula’da 8 farklı Origanum onites L. hattı ile yürüttükleri çalışmanın ikinci biçiminde bitki boylarının 20.4 cm ile 32.4 cm arasında değişiklik göstermiştir. Çalışmamızda ikinci biçimde elde ettiğimiz bitki boyu değerleri Güngör ve ark., (2005)’nın belirlediği değerlere yakın bulunmuştur. Bahtiyarca Bağdat, (2011) yapmış olduğu iki yıllık çalışmasında, bitki boyu ilk yıl birinci biçimde 56.25 cm, ikinci biçimde ise 34.00 cm; ikinci yıl ilk biçimlerde 59.78 cm, ikinci biçimlerde 44.88 cm olarak belirlemiştir. Çalışmamızda özellikle ikinci biçimlerde daha kısa bitki boyu ölçülmüştür. Birinci biçim bitki boyu ortalaması 40.22 cm iken, ikinci biçimde %32’lik azalışla 27.42 cm’ye düşmüştür. Origanum onites L. ile yapılan çalışmalarda ikinci biçimlerde bitki boyu bizim bulduğumuz sonuçlara benzer olarak birinci biçime göre düşmüştür.

Çizelge 4.5 Bitki Boyuna Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma Tablosu

Biçim Ortalama ± Std sapma Önemlilik

1 40.49 ± 3.979

**

2 27.43± 2.745

**: p < 0.01

Yapılan t testi karşılaştırma sonucunda birinci biçim ile ikinci biçim arasında istatistiksel olarak önemli (p<0.01) fark vardır. Birinci biçimin bitki boyu ortalaması

(34)

22

40.49 cm arasında değişim göstermiş iken ikinci biçimde bu oran 27.43 cm’e düşmüştür (Çizelge 4.5).

Şekil 4.1 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Bitki Boyuna (cm) Etkisi

Şekil 4.1’e bakıldığında en düşük bitki boyu (23.47 cm) ikinci biçim %50 çiçeklenme dönemi 9:00’da yapılan hasattan, en yüksek bitki boyu (45.07 cm) ise birinci biçim çiçeklenme başlangıcı dönemi saat 9:00’da yapılan hasattan elde edilmiştir. Biçim x hasat dönemi x hasat saati interaksiyonunun bitki boyuna etkisi istatistiksel olarak önemli düzeyde değildir.

Yapmış olduğumuz çalışmaya benzer sekilde, Yalçıntaş Özyazıcı, (2004) ve Karık ve ark., (2007) araştırmalarında hasat dönemleri ve biçimlerin bitki boyunu istatistiki olarak önemli olduğunu belirtmişlerdir. Araştırmacılar en yüksek bitki boyu değerlerini tam çiçeklenme döneminde yapılan biçimlerde elde etmişlerdir. Kulan, (2013) yaptığı çalışmasında, bitki boyu üzerinde hasat saatlerinin etkisinin önemli olmadığını belirlemiştir. Araştırmamızda, hasat saatlerinin bitki boyuna etkisinin önemsiz olduğunu bildiren Kulan, (2013)’ın sonuçlarıyla benzerlik göstermektedir. Origanum onites L.‘de farklı hasat dönemlerinin ve farklı hasat saatlerinin etkilerinin

15,00 115,00 215,00 315,00 415,00 515,00 615,00 715,00 815,00 09 :0 0 13 :0 0 17 :00 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :00 13 :0 0 17 :0 0

T T T ÇB ÇB ÇB YEÇ YEÇ YEÇ T T T ÇB ÇB ÇB YEÇ YEÇ YEÇ

1 1 1 1 1 1 1 1 1 2 2 2 2 2 2 2 2 2 Bi tki Bo yu (cm )

Biçim (1 ve 2), Hasat Dönemi (T, ÇB ve YEÇ) ve Hasat Saatleri (09:00,13:00 ve 17:00)

Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat

Saati İnteraksiyonunun Bitki Boyuna (cm) Etkisi

(35)

23

belirlenmesinin amaçlandığı çalışmamızda, en yüksek bitki boyu birinci biçimde çiçeklenme başlangıcı döneminde saat 9:00’da yapılan hasattan elde edilmiştir. 4.2 Taze Herba Verimi (kg/da)

Farklı hasat dönemleri ile farklı hasat saatlerinin Origanum onites L.’te I. biçimde taze herba verimi üzerine etkilerinin değişimi Çizelge 4.6’da, taze herba verimi ortalamaları ise Çizelge 4.7’de verilmiştir.

Çizelge 4.6 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I. Biçimde Taze Herba Verimi Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları

öd: Önemli değil, *: p<0.05 ve **: p<0.01

Farklı hasat dönemlerinde ve farklı saatlerde biçilen Origanum onites L.’de, hasat dönemleri ve hasat dönemi x hasat saati interaksiyonun taze herba verimi üzerine etkisi istatistiksel olarak çok önemli, hasat saati ise önemli bulunmuştur. Taze herba verimi bakımından yapılan varyans analizi sonucunda denemenin doğruluk derecesi (%CV) 6.94’tür (Çizelge 4.6).

Çizelge 4.7 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te I. Biçimde Taze Herba Verimine (kg/da) Ait Ortalama Değerler

LSD (Hasat dönemi): 23.34, LSD (Hasat saati): 20.21 ve LSD (Hd x Hs): 40.43 Çizelge 4.7’de görüldüğü gibi, taze herba verimi en fazla %100 çiçeklenme döneminde 436.54 kg/da, en az olarak ise tomurcuklanma başlangıcı döneminde 243.19 kg/da olmuştur. En yüksek taze herba verimi (361.22 kg/da) saat 17:00’da, en düşük taze herba verimi (333.94 kg/da) olarak saat 13:00’da yapılan hasatlarda elde edilmiştir. Hasat dönemi x hasat saati interaksiyonunun taze herba verimine etkisi incelendiğinde ise, en fazla (496.65 kg/da) %100 çiçeklenme döneminde saat 9:00

Varyasyon kaynağı SD KT KO Fh Genel 35 358824.14 ---- Blok 2 1220.84 610.42 1.0708öd Hasat Dönemi 3 178866.02 59622.01 104.5916** Hasat Saati 2 5322.99 2661.49 4.6689* Hd x Hs 6 160873.27 26812.22 47.0352** Hata 22 12541.01 570.0 CV (%) 6.94

Hasat Saati Hasat Dönemi

TB ÇB YEÇ YYÇ Ortalama

9:00 255.88 e 254.42 e 341.96 cd 496.65 a 337.23 B

13:00 222.45 e 378.78 bc 246.94 e 487.58 a 333.94 B

17:00 251.25 e 482.66 a 385.58 b 325.38 d 361.22 A

(36)

24

hasadında, en az (222.45 kg/da) tomurcuklanma başlangıcında saat 13:00 hasadından elde edildiği görülmüştür (Çizelge 4.7).

Karık ve ark., (2007); Kızıl, (2009) ve Yalçıntaş Özyazıcı, (2004) tarafından yapılan çalışmaların sonucunda, en yüksek taze herba verimine tam çiçeklenme döneminde ulaşılmıştır. Araştırmacıların sonuçları, birinci biçimlerde en yüksek taze herba verimine %100 çiçeklenme döneminde bulduğumuz sonuçlarımızla benzerlik içerisindedir.

Origanum onites L.’ de yapılan ikinci biçimde, farklı hasat dönemleri ile farklı hasat saatlerinin taze herba verimi üzerine etikilerinin değişimi Çizelge 4.8’de, taze herba verimi ortalamaları ise Çizelge 4.9’da verilmiştir.

Çizelge 4.8 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II. Biçimde Taze Herba Verimi (kg/da) Değerlerine İlişkin Varyans Analiz Sonuçları

öd: Önemli değil, *: p<0.05

Varyans analiz sonuçlarına göre, hasat dönemi, hasat saati ve hasat dönemi x hasat saati interaksiyonunun taze herba verimi üzerine etkisi önemli (p<0.05) olmuştur (Çizelge 4.8).

Çizelge 4.9 Ontogenetik ve Diurnal Varyabilitenin Origanum onites L.’te II. Biçimde Taze Herba Verimine Ait Ortalama Değerler

Hasat saati Hasat dönemi

TB ÇB YEÇ Ortalama

09:00 355.39 cd 327.04 d 398.41 cd 360.28 C

13:00 349.15 cd 520.17 b 418.09 cd 429.14 B

17:00 373.56 cd 714.63 a 436.36 bc 508.18 A

Ortalama 359.37 C 520.61 A 417.62 B 432.53

LSD (Hasat dönemi): 54.03; LSD (Hasat saati): 54.03; LSD (Hd x Hs): 93.58

Farklı hasat döneminde taze herba verimlerinin ortalamasını incelediğimizde, en fazla çiçeklenme başlangıcı döneminde 520.61 kg/da, en az ise tomurcuklanma başlangıcı döneminde 359.37 kg/da olarak bulunmuştur. En yüksek taze herba verimi

Varyasyon Kaynağı SD KT KO Fh Genel 26 401370.97 --- Blok 2 6143.19 3071.59 1.0509öd Hasat Dönemi 2 119997.95 59998.98 20.5282* Hasat Saati 2 98590.63 49295.32 16.8660* Hd x Hs 4 129875.05 32468.76 11.1089* Hata 16 46764.15 2922.8 CV (%) 19.74

(37)

25

(508.18 kg/da) saat 17:00’da, en az taze herba verimi (360.28 kg/da) ise saat 9:00’da yapılan biçimde elde edilmiştir. Hasat dönemi x hasat saati interaksiyonuna baktığımızda, taze herba verimleri, en yüksek çiçeklenme başlangıcı döneminde ve saat 17:00’da (714.63 kg/da), en az ise çiçeklenme başlangıcı döneminde saat 9:00’da 327.04 kg/da olarak belirlenmiştir (Çizelge 4.9).

Güngör ve ark., (2005) çalışmasında İzmir kekiğinde %50 çiçeklenme döneminde yaptığı biçimlerin taze herba verimine etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmakla beraber ilk biçimden daha fazla taze herba verimini elde etmiştir. Yapmış olduğumuz çalışmada aynı hasat döneminde biçimin taze herba verimine etkisi istatistiksel açıdan önemli olup ikinci biçimde daha fazla taze herba verimi alınmıştır. Bu bulgulara baktığımızda çalışmamızdan farklı sonuç eldilmesinin nedeni ilk biçim periyodunda havanın sıcak ve kurak geçmesinden dolayı bitki strese girmiş ve buna bağlı olarak bitkinin gelişme dönemleri arasındaki süreler kısa olmuştur. Bu sebepten dolayı ilk biçimde gerçekleşen taze herba veriminin düşük olduğu düşünülmektedir. Çizelge 4.10 Taze Herba Verimine Ait İki Biçimin t-Testi İle Karşılaştırma Tablosu

Biçim Ortalama ± Std sapma Önemlilik

1 367.18 ± 120.926

*

2 462.84 ± 149.759

*: p < 0.05

Yapılan t testi karşılaştırma sonucunda birinci biçim ile ikinci biçim arasında istatiksel olarak önemli ( p<0.05) fark vardır. Birinci biçimin taze herba verimi ortalaması 367.18 kg/da arasında değişim göstermiş iken ikinci biçimde bu oran 462.84 kg/da’a yükselmiştir (Çizelge 4.10).

(38)

26

Şekil 4.2 Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat Saati İnteraksiyonunun Taze Herba Verimine (kg/da) Etkisi

Yapılan varyans analizi sonucunda biçim x hasat dönemi x hasat saati interaksiyonunun taze herba verimine etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. En yüksek (739.99 kg/da) taze herba verimi ikinci biçim çiçeklenme başlangıcı dönemi saat 17:00’da yapılan hasattan elde edilmiştir. En düşük verim (222.44 kg/da) ise birinci biçim tomurcuklanma başlangıcı döneminde saat 13:00’da hasat edilmiştir (Şekil 4.2).

4.3 Drog Herba Verimi (kg/da)

Farklı hasat dönemleri ile farklı hasat saatlerinin Origanum onites L.’te I. biçimde drog herba verimi üzerine etikilerinin değişimi Çizelge 4.11’ de, drog herba verimi ortalamaları ise Çizelge 4.12’de verilmiştir.

200,00 300,00 400,00 500,00 600,00 700,00 800,00 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0 09 :00 13 :0 0 17 :0 0 09 :0 0 13 :0 0 17 :0 0

T T T ÇB ÇB ÇB YEÇ YEÇ YEÇ T T T ÇB ÇB ÇB YEÇ YEÇ YEÇ

1 1 1 1 1 1 1 1 1 2 2 2 2 2 2 2 2 2 Ta ze He rb a V e ri m i (kg /d a)

Biçim (1 ve 2), Hasat Dönemi (T, ÇB ve YEÇ) ve Hasat Saatleri (09:00,13:00 ve 17:00)

Origanum onites L.’te Biçim x Hasat Dönemi x Hasat

Saati İnteraksiyonunun Taze Herba Verimi (kg/da) Etkisi

Referanslar

Benzer Belgeler

• Kazlarda yumurta kabuğunun oluşumu uzun zaman aldığı için bazen gün aşırı yumurtlayabilir.. • Yumurtlamaya başladıktan ortalama 5-6 hafta sonra en yüksek

Bu yazıda başağrısı şikayeti nedeniyle farklı hekimler tarafından uzun süre tıbbi tedavi verilen ve yapılan ileri tetkiklerinde temporalis kasına lokalize hemanjiyom saptanan

Sonuç olarak 65 yafl üzerindeki hastalarda obezite, cinsiyet ve sistemik hastal›klar›n OUAS üzerine etkisi araflt›rd›¤›m›z çal›flmam›zda sadece obezitenin daha

A) Maupassant – Olay hikâyesi B) Çehov –Durum hikâyesi C) Sait Faik - Olay hikâyesi D) Ömer Seyfettin- Durum hikâyesi E) Memduh Şevket- Olay hikâyesi. 16. Olayın

-Solanaceae tipi (sapı tek hücreli ve başı çok hücreli) salgı tüyü. -Başı tek hücreli, uzun saplı salgı tüyü

“Hikmet, hakikata uygun her söz; Ledünnî ilim; şeyi kendi yerine (mevdı’) koymak, helak ediciler konusunda sahibini kurtarıcı bilgi (el-kelime el-münciye); bilgi ve eylem

 Eksenel tekrarlı yükleme nedeniyle temel içindeki zeminde aşırı boşluk suyu basıncı gelişimi gerçekleşmiştir. En yüksek değerde aşırı boşluk suyu basıncı

Sevsay, on yıl sü­ rekli öğrencisi olmuş, ölünceye dek onunla mektuplaşmış, tıp doktoru oldu­ ğu için biryönden de Cemal Bey’in has­ talıklarıyla ilgilenmiş,