• Sonuç bulunamadı

Anday:Ozan, basit sözlerle en karmaşık duygu ve düşünceleri anlatabilmelidir

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Anday:Ozan, basit sözlerle en karmaşık duygu ve düşünceleri anlatabilmelidir"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

S A N A T VE E D E B İ Y A T

TT-SflCN V T >

Anday:

O

za

n

, 6asif

sözlerle en karmaşık

duygu ve düşünceleri anlatahilmelidir

MELİH CEVDET ANDAY — Her kitabı bir ustalık ürünü. (Fotoğraf: Cengiz CIVA)

Doğan HIZLAN

Türk şiirine yön veren usla lar arasında Melih Cevdet An day’ın seçkin bir yeri vardır Garip olayı'ndan bu yana heı kitabı bir yeniliği, güzelliği muştulamıştır.

Anday’ın şiiri bütün akım lar, Türk şiirinin serüveni i- çinde tazeliğini korumuş bir şürdir.

Anday’la son kitabı Ölümsüz lük Ardında Gılgamış üzerine bir söyleşi yaptık. Anday, ye­ ni kitabı dolayısıyla şur ve şi­ ir kuramına değgin açıklama lar yaptı.

— «Kitabınızda ustalığın çe­ şitlemelerine rastladık. Yaz so­ nu şiirleri ile Ölümsüzlük Ar­ dında Gügamış yapıtlar ara­ sında değişik bir şiir İşçiliği dikkatimizi çekiyor? Ne der­ siniz?»

— «Yaz Sonu Şiirleri» ne «ölümsüzlük Ardında Gılga- mış» arasında, dediğiniz gibi, değişik bir şiir işçiliği var. Siz Cumhuriyet’te geçen hafta çı­ kan yazınızda, bu şiirlerin «ya Un»lığı üzerinde durmuştunuz. Özellikle «Yaz Sonu Şiirleri» İçin bu gözleminize ben de ka­ tılıyorum. O sekiz şiiri «lirik» olarak nitelendirirseik, ozanın kendi ağzından konuşmasının yalınlığı ve sadeliği gerektirdi ğini uygun bulabiliriz. Ama «O iümsüzlük Ardında Gılgamış» adiı şiirde, bir söylence kişi sinin serüveni söz konusu ol­ duğundan, biçem, ister iste­ mez destansı bir işçiliğe zorun lu kılar. Gerçi ben o şiire yaz­ dığım önsözde, destanı yem­ den yazmağa özenmeyip, an­ cak destan üzerine şiir kurma yı denediğimi belirttim; anca* destanın havasından bütün bü tün uzak kalmayı hiç de amaç lamadım. Orada işçilik tüm­ den benimse de, sözcüklerin, betimlemelerin, hattâ lirik de­ nebilecek parçaların çoğu des­ tandandır. Ben o uzun şürde, deyim yerinde ise, bir «yöne­ tici» durumundayım. Kendimi çok az kaçırdım. Ayrımın bun dan kaynaklandığım söyleyebi­ liriz.

layabiliriz ancak. Başka bir deyişle, şiirdeki düşünce, dü­ şünce değildir. Felsefelerdeki, bilimlerdeki düşünce, düşün­ meyi düzene koymak; şiirdeki düşünce ise, düşünmenin dü zenini bozmaktır. Nesnelerin şiirsel kavranışı, ancak bu yeni düzenle olanaklaşır. Ozanın

duyarlığı düşünce gibi görü­ nür, düşüncesi de duyarlık gi­ bi. Bir camın arkasında oldu­ ğu için sesini duyamadığı­ mız birinde biz düşünce ile duyarlığı birarada algılarız. Sessiz sinemanın büyüklüğü burada İdi. Bu en yeni sanat, roman gibi sonradan sanat ol­

mamış, sanat olarak doğmuş­ tur. «Süz» de varoluşunda «şl- lr»dl; onu «düşünce» ile «dtı- varlık»a bölmek elimizde de­ ğildir.

— «Düzyazı şilr’ln şiir dün­ yamızdaki yeri, işlevi İçin söy­ leyecekleriniz?»

- «öğle Uykusundan Uya­ nırken» adlı şiirime «düzyazı şiir» demeğe dilim varmıyor. O sadece şiirdir, bildiğimiz (belki de bilmediğimiz) şiir. Eğer ondu «d!ze»yi bulamıyor­ larsa bundan ne çıkar; şiirin mantığı yetmez mi? O şiirde «e.Uın»m övkilsft (hattâ bu öy­ küdeki gerçek rakamlar, beni hic de düzyazının mantığına bağlamamış, silrüklememiştir; tam tersine, ben oradaki ger­ çek blMlori, doğa gibi bir nes­ ne olarak kullandım. Belki de, içinde en çok düşündüğüm» şiir o sayılıyorsa yanlıştır bu, düşünmeye öykündüm gerçek­ te, düşünmenin şiirini bulmak için. Ama snnıyorum ki onda gerçekten «düşünmelinin varol­ ması bundandır. O şiirin işle­ vine gelince, şiirin işlevi ney­ se onunki de odıır. Belki de buna ek olarak bölünttisüz bir akım. Sürekli bir şiir söyle­ mek İstedim. Benim gerçek a- macım bu çünkü. O şiiri söy­ ledikçe kendime (insana) yak­ laştığım sanısına kapıldım. $u nu da ekleyeyim; yeni kitabım­ daki «Yaz Sonu Şiirlerimin, «öğle Uykusundan Uyanırken» in ve «ölümsüzlük Ardında Gtlgamış»ın konuları özdeştir. Bir daha, bir daha anlatmayı denedim.

«— Bütün şiir yaşamınız boyunca şiirinizin, «amitinizin bir özelliği vardır: Basitle ya İmi ayırmak. Şiir de bu tür bir ayrımı kurallara bağlaya­ bilir miyiz?»

— «Basit» ve «yalın» sözcük­ lerine «izin ne anlam verdiği­ nizi, açık seçik olarak bilmi­ yorum. Ama kullanışta «basit» sözcüğü çoğun, içeriği zengin olmayan eski deyimle «üare-ı Alem» sözler anlonunadır. Da­ ha da açarsak, «basit», anlaşıl ması kolay, yorumlan gerektir meyendir. Bu türden sözleri o- zan da kullanır; oma ozan, basit sözlerle en karmaşık o- lan duygu ve düşünceleri anla tabildifince başanya erer. Bu da, elbet, çok güç bir iştir. Bir bakıma diyebiliriz, yaşam da da, dilde de, «basit» olandır asıl «korkunç»u taşıyan. Alış­ tığımız şeylerdedir olağanüs­ tü. Ne bileyim, çatal bıçak gi­ bi, «batsana» gibi. Alışkanlıkla n kurcaladıkça, gizemli olanı yakalar ozan; yoksa doğada da, İnsanda da «sanataal»ı a- ramak boşunadır. Bu anlam­ da, basitten kaçman sanatçı, süse plise düşmekle varolaca­ ğım sanır; başka bir deyişle kurallara umut bağlar, akade­ misine düşer, kimseyi değil, a- ma kendini aldatmış olur. «Ba­ sil» in böylece değerlendirilme­ si, sanatçıyı «yalın»dan uzak­ laştırır. «Yalın», sanatçının «ba aitv dediğidir. Öyle ki, sıradan okura anlaşılmaz gelen, sanat çı İçin «yalın»dır. FUosoflarda en şaşırtıcı olan, kurdukları felsefelerin yalınlığıdır. Ama yorumcuların elinde o felse­ feler bütün yalınlıklarım yitirir, anlaşılmaz olurlar. A- ma İyi bir şürde en anlaşılmaz olan bile yalındır, çünkü yo­ rumlanamaz. Şiiri, yorumlana- mayan söz diye de tanımlaya­ biliriz. Kural mı? Yoktur ku­ ral.

«— Şilr’de düşünce - duyarlık bileşimi konnsunda ne düşünü­ yorsunuz?»

— Şiirde düşünce - duyarlık bileşiminden söz edilebileceği­ ni sanmıyorum; çünkü düşün­ ce ile duyarlık özdeştir ozan­ da. Düşünoe mantıksal ölçütü­ ne vuruldu mu, şiirin sınırla­ rından dışarda kalır. Biz şiir­ deki düşünceyi, düşünceye ben zeyen bir duyarlık olarak

algı-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Thomas De Quin- cey’nin “yeni bir sorunu keşfetmenin, eski bir sorunu çözümünü keşfetmek kadar önemli olduğunu” söylediğini aktaran Borges, “Size

Bugün sadece mevcut doğalgaz rezervleri iklim dengelerinin y ıkılması için yeterli iken, kaya gazı bunu perçinleyecek. Siz kaya gaz ı devrimine inanmayın,

Suriye rejiminin, geçen A ğustos ayında Şam'ın Guta semtinde onlarca sivilin ölümüne yol açan kimyasal silahın Türkiye üzerinden getirildi ği ve saldırının

Dikili Belediyesi’nin “ayda 10 tona kadar su tüketiminden para al ınmaması, belediye çalışanlarına yüzde 50 oranında indirimli su tarife uygulanması ve geciken

Lİmak Tekel İçkiyi 2003`te 292 milyon dolara alıp, 3 yıl sonra 810 milyon dolara ABD’li yatırım fonu Texas Pasific Group’a satt ı.. Bu sırada ortakları arasında

“Tütün ve alkol piyasas ındaki yeni dönemde çok uluslu şirketleri değil, halk sağlığını koruyacak önlemler alınmalı” Tütün ve Alkol Piyasas ı Düzenleme

Kesin olan şu: Bir zaman sonra enerji tüketimimizi radikal azaltmak zorundayız, çünkü katlanarak büyüme sonsuza kadar süremez.. İNSANLAR SADECE PARA İçİN

Aydın: Merkeze bağlı Umurlu beldesindealtı ayrı noktada aynı anda başlayan yangın, yaklaşık 60 hektarlık alandaki kızılçam ormanı ve zeytin ağaçlarını kül