• Sonuç bulunamadı

Mustafa Kemal Paşa, Sevres Antlaşması'nı anlatıyor:Mustafa Kemal:Anadolu'ya bir geçebileyim, görüşürüz

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mustafa Kemal Paşa, Sevres Antlaşması'nı anlatıyor:Mustafa Kemal:Anadolu'ya bir geçebileyim, görüşürüz"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

rm ıa a ı«| 'c ı

10 A Ğ U S T O S 1983

MUSTAFA KEMAL PAŞA, SEVRES ANTLAŞMASI'NI ANLATIYOR

SEVRES ANTLAŞMASI

& » * “ " B e > - N a ,ia <Ba" " ‘

:

h s s s s

= *

,e,ijc, r t »ı,.. « r r ^ d î î ! a “,sas

zsss.

: » = —

5ar,,a-i rını O s m a n lI D e v le t' nec d 'J^ K o n s e v i'n de bu ş a rtla rın | V a h d e ttin t 0 Pla d ' f ^ J a n a z a s ın d a n H a m d ı P a- | k abul e d ilm e s in i ®a$ a T R ız a T e v fik , B ern s e firj R eşat şa’ nm riy a s e tin d e F e y lo s o i R ız a T e q s 1 9 2 0 ’d e sözü H a lis b e y le rd e n °OsâmaSnh İm p a ra to rlu ğ u

Mustafa Ilenal/M Éya

geçen Sevres B arış A n tla ş m a s ı n,

a d ın a k a b u l e d ip b 0 y ü k ta rih î n u tk u n d a G azi M u s ta fa K e m a ^ P a ş ^ b u y ^ ^ b ,r k S evres p rojesi ile L a u s a n n e millî yaşamıyla.

ä

œs

s

M lın n ,l,,L

...—

i

“ H a tırlıy o ru m

k i,

İz m ir’e işgal ordusu g ird iğ i gün

de İs ta n b u l’d a senin o to m o b ilin d e y d im . Y a ğ m u r

y a ğ ıy o rd u . T a k s im M e y d a n ı’n d a bir In g iliz a s k e ri,

b ir ve birkaç, ö n e u z a tılm ış s ü n g ü le riy le nöb et

b e k liy o rd u . Sen o to m o b il

k a p u tu n u n m ik a s ı

a rk a s ın d a n bun u g ö rd ü n ..D ö n ü p bana b a k tın . Acı

duyan ve s ızıs ın ı tu tm a y a ç a lışan bir d o n u k sesle:

— D aha h â lâ şüph e m i var? S a d e İz m ir işgal

e d ilm e d i... G ö rd ü n ü z ya şu s ü n g ü lü le ri... İs ta n b u l

d a işte işgal a ltın d a d ır. B iz ve m e m le k e tim iz a rtık

işgal a ltın d a y ız ... B u n d a hiç ş ü p h e yok! B unun

başka m an a sı y o k ! d e d im ...

D udağını s ık a ra k , o s ü n g ü n ü n k a rş ıs ın d a n ,

d ü ş ü n c e li d ü ş ü n c e li ö y le b ir acı g ü lü m s e y iş g ö l­

g e s iy le g e ç iş in vardı k i... H iç u n u tm a m :

— B irkaç gün d ah a m ü s a a d e ... A n a d o lu ’ya b ir

g e ç e b ile y im , g ö rü ş ü rü z! d e d in .”

R U Ş E N E Ş R E F Ü N A Y D IN

A T A T Ü R K A N S İK L O P E D İS İ, C İL T V , A R K A K A P A K .

E

FEN DİLER, Mondros | mütarekesinden sonra Türkiye'ye düşman dev­ letler tarafından dört defa sulh şeraiti (koşullar) teklif edilmiştir. Ve bunların birincisi Sevres pro­ jesidir. Bu proje hiçbir müzake­ renin mahsulü olmayıp itilaf dev­ letleri tarafından Yunan Başve­ kili M ösyö Venizelos’un da işti­ raki ile tanzim ve Vahdettin’in hükümeti tarafından 10 Ağustos 1920’de imza edilmiştir.

Bu proje Türkiye Büyük Mil­ let M edisi’nce bir zemini müna­ kaşa (tartışma konusu) bile ad- dedilmemiştir.

Sevres’de imzalanan antlaş­ manın esasları özetle şöyledir:

1 - H U D U T L A R

a) Trakya Hududu:

Çatalca hattından biraz ileride bulunan Podima-Kalikratya hat­ tı.

b) İzmir Mıntıkası

Bu m ıntıkanın hudutları K uşadası, ö d e m iş , Salih li, Akhisar ve Kemer iskelesine az çok yakın yerlerden geçmekte­ dir.

Bu mıntıka Türk hâkimiyetin­ de kalacak, fakat Türkiye bu hâ­ kimiyetinin kullanma hakkını Y u ­ nanistan’a devredecektir. Türk hükümetinin kalıcılığına alâmet olarak İzm ir şehrinin dış istihkâmlarından birinde Türk Bayrağı bulunacak. Mahallî bir meclis toplanacak ve beş sene

Sevres antlaşması hakkında Tevfik

Paşa heyetinin cevabı

"B arış” Antlaşması şartlarını görüşmek üzere Paris’e giden Tevfik Paşa başkanlığında­ ki delegeler heyeti, önerilen antlaşmayı kabul edilemeyecek derecede ağır bularak imza­ lamamış ve İstanbul’a dönmüştü. İstanbul ga­ zeteleri, bu antlaşma hakkında sözü geçen he­ yetin verdiği cevabı uzun uzun yazmışlardır. Cevabın bir bölümünü Hakimiyeti Millîye g a­ zetesinden aynen aşağıya aktarıyoruz:

“ Osmanlı Devleti’ne önerilen antlaşma ta­ sarısı şiddet itibariyle hiçbir şeyle kıyas edile­ mez. Çünkü söz konusu edilen, gerçekte taksimden başka bir şey değildir. Yüzölçümü olarak Osmanlı imparatorluğu topraklarının üçte ikisi elden gitmektedir. Ehalinin sayısı iti­ bariyle de kayıbı aynı ölçüdedir. Bu sulh

muahedesi bizi Trakya ile İzmir havalisinden de mahrum etmeye kadar varmaktadır. Servet ve doğal kaynaklar yönünden de kayıplarımız fevkalâde büyüktür. Fakat bu kadarla da yeti- nilmeyerek Osmanlı Devleti’nin istiklâline de en ağır tecavüzler yapılmakta ve her hangi bir saldırıya karşı savunmada bulunmak hakkı bi­ le Türklerin elinden alınmaktadır.”

senin muhalefetine rağmen böyle kanlı bir pa­ çavrayı imzalayacak vicdansız ve milliyet ka­ tili vezirler dahi bulunabiliyor!”

H A K İM İY E Tİ M İLLİYE (2 AĞUSTOS 1336/1920)

H A K İM İY E T İ M İLLİY E sonra şu yorumu yapıyor:

gazetesi, daha

“ İşte ey Müslüman ve Türk, sana imzalatmak istedikleri idam hükmü budur ve

Sèvres Antlasm ası’nı görüşmeye gidip kabul edilemez, kararı ile geri dönen ilk Osmanlı delegeler heyeti başkanı Sadrazam Tevfik Paşa

ı “S iy a s î, a d lî, İk tis a d î ve m a lî b a ğ ım s ız lığ ım ız ı im h a y a ve

n e tic e ola ra k hayat h a k k ım ızı inkâr ve yok e tm e y i a m a ç ­

layan Sevres A n ta ş m a s ı bizce m evcu t d e ğ ild ir. İs tik lâ l

ve h â k im iy e tim iz i g ereklerin i te m in e d e c e k b ir su lh u n

akdi en büyük e m e lim iz d ir”

HAZIRLAYAN

NECDET SELENER

sonra bu mıntıkanın süreti dai- mede (sürekli olarak) Yunanis­ tan’a ilhâkma karar verebilecek.

c) Suriye Hududu

Sahilde, hanen hemen Kara- ta ş burnundan başlayarak Osmaniye, Bahçe, Gaziantep, Birecik, Urfa, Mardin ve Nusay­ bin’i epey güneyde ve Suriye topraklarında bırakan bir hudut.

d) Irak Hududu

İmdadiye bizde kalmak şar­ tıyla, Musul vilâyetinin kuzey hududu.

e) Kafkas Hududu

Bu hududun ta­

yini Amerika Cumhurbaşkanı Wilson’a havale edilmiştir. O da hudut olarak Karadeniz sahilin­ de Giresun’un doğusundan baş­ layan, Erzincan’ın batı ve güne­ yinden, Elmalı, Bitlis ve Van Gölü’nün güneyinden geçen ve birçok noktalarda umumî harpte Türk-Rus cephesini izleyen bir hattı göstermiştir.

f) B o ğ a z la r M ın tık a sı

Rumeli’nin Türkiye’de kalan tüm b ölg eleri, A n a d o lu ’nun Adalar, Ege Denizi üzerinde tak­ riben İzmir mmtıkasmm başla­ dığı yerden Manyas Gölü'nün güneyine ve B u r sa ’nm ve Iznik’in biraz kuzeyinden ve Sapanca G ölü ’nün batı ucundan Ahabadır deresinin ağzına uza­ nan hatla sınırlanmış bir bölge. Bu bölgelerde asker bulundur­ mak ve askerî harekât yapma hakkı yalnız itilâf devletlerine aittir. Bu bölgelerde Türk jan­ darm ası da itilâ f devletleri kumandasına bağlı olacaktır, itilâf devletleri bu bölge içinde askeri maksatlarla kullanılabile­ cek yol ve demiryolu inşaasını y asa k lay ab ileceği g ibi halen mevcut olanlar arasmda bu yolda kullanılabilecek olanları çalışamaz duruma getirebilecek­ tir.

2 — Y E R E L

Ö Z E R K L İK

Fuat’ın doğusunda ve Erme­ nistan, Irak ve Suriye arasında kalan mıntıka için itilâf devlet­ leri murahhaslarından kurulu bir komisyon yerel özerkliği hazır­ layacaktır.

3 - E K O N O M İK

N Ü F U S B Ö L G E L E R İ

Sevres Antlaşm asından sonra itilâf devletlerinin kendi arala­ rında imza eyledikleri üçlü anlaş­ ma (Accord TripartiteJ’de:

a) Fransız nüfus bölgesi: Suriye hududu ile yaklaşık

Adana vilâyetinin batı ve kuzey hududu ve Kayseri üe Sivas’ın kuzeyinden geçen ve Muş’a yak­ laştıktan sonra bu şehri dışarıda bırakarak Cizre’ye uzanan bu hattın içinde kalan bölge.

b) Italyan nüfuz bölgesi: İzmit yanmadasından çıktık­ tan sonra Afyonkarahisar'ma kadar Anadolu tren yolu ve ora­ dan Kayseri yakınında Erciyes dağı civarına kadar giden hatla İzmir bölgesi E g e D en izi, Akdeniz ve Fransız bölgesi ara­ smda kalan mıntıka.

4 - İS T A N B U L

Antlaşma, samimiyetle uygu­ lanmadığı takdirde İstanbul da bizden alınacaktır.

5 - T A B İY E T

Gerek müttefik devletlerden (Yunanistan dahil) gerek yeni kurulan devletlerden birinin ta- b (yetine girmek isteyen Türk teb asından hiç kimseye Türk hükümetince engel olunmayacak ve bunların yeni tabivetı kabul edilecektir.

6 -

A D L İ

K A P İT Ü L A S Y O N L A R

İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya'nın temsil edildikleri dört üyeden kurulu bir komisyon kapitülasyonlardan yararlanan öteki devletlerin uzmanlan ile birlikte yeni bir usul düzenleye­ cek ve Osmanlı hükümetiyle görüştükten sonra bu usulü ta v­ siye edebilecek.

Osmanlı hükümeti bu usulü kabul etmeyi şimdiden taahhüt edecek.

7 -

A Z IN L IK L A R IN

K O R U N M A S I

1918 mütarekelerinden sonra aktolunan tüm antlaşmalarda

bulunan hükümlerden başka, Türkiye’ye özellikle aşağıdaki taahhütler kabul ettirilmek is­ tenmiştir:

a) Yellerinden ayrılmış olan Türk olmayan tüm halkın eski yerlerine gönderilmesi. Başkan- lan Milletler Cemiyeti tarafından tayin edilecek olan hakem ko- misyonlan vasıtası üe bunların haklarının iadesi ve özellikle bu komisyonlar isterlerse Türk ol­

mayanların yıkılmış olan malla- nnın tamiri için, parası hükü­

metçe ödenecek işçilerin bulun­ ması, göçe zorlama ve buna ben­

zeyen işlerde ilişkisi bulunduğu, sözü edilen komisyonlar ta­ rafından ileri sürülen tüm kişilerin işyerlerinden ve yerle­ rinden uzaklaştırılması, vb.

b) Türk hükümeti azınlıkların parlam entoda n isbî tem silin i sağlayacak bir seçim kanunu ta ­ sarısını iki sene içinde itilâf dev­ letlerine sunacaktır.

c) Patrikhanelere ve bunlara benzer kurumlara ait tüm ayrı­ calıklar artırılıp güçlendirilmekte ve bunların yönettikleri mektep, öksüzler yurdu ve benzerleri üze­ rinde o âna kadar hükümetin e- linde tutmuş olduğu sınırlı dene­ tim hakkı da kaldırılmaktadır. d) itilâf devletleri, milletler Cemiyeti ile istişare ettikten sonra, bütün bu kararların uygulanmasını sağlamak için a- lınması gerekli olan tedbirleri tesbit edeceklerdir. Türkiye bu konuda ileride alınacak bütün tedbirleri kabul edeceğini şimdi­ den taahhüt edecektir.

8 - A S K E R Î H Ü K Ü M L E R

a) Türkiye’nin Silahlı K uvvet­ leri şu sayıları aşmayacaktır:

Padişahın maiyet kıtası 70C kişi.

Jandarma 35.000

Jandarmayı takviye için özel birlikler 15.000

Toplam 50.700

Bu sayıya Harp Akademisi, askerî mektep öğrencileri ve çeşitli hizmetlere mensup erler ve subaylar da dahildir.

özel birliklerin 15 batarya dağ topu bulunabilecek, fakat sahra ya da ağır topu olmayacaktır.

Memleket çeşitli bölgelere ay­ rılacak ve her bölgede bir jan­ darma kıtası bulunacaktır. Jan­ darmanın topu ve teknik âletleri bulunmayacaktır, ö z e l Birlikleri kendi bölgeleri dışında kullanıl­ mayacaktır.

Jandarma subayları arasında 1500’ü geçmemek üzere yabancı subay bulunacaktır. Her bölge­ deki yaba n cı su ba ylar aynı milletten olacaktır. Özel birlik neferleri ile jandarmalar hep ücretli olup bunlar en az 12 yıl hizmet edecek ve zorunlu asker­ lik ödevi kalkacaktır.

Deniz kuvvetimiz 7 gam bot ve 6 torpidoyu aşmayacak ve hiçbir uçağımız ve güdümlü balonumuz olmayacaktır.

Gazi Mustafa Kemal Paşa Büyük Millet M eclisi’nde Sèvres-Lausanne antlaşmaları kıyaslamasını yaptığı tarihî nutkunu söylerken.

Sevres ve Lausanne için

Atatürk «Nutuk»ta

ne diyor?..

“ M u h te re m e fe n d ile r,

L au s an n e B arış

A n tla ş m a s ı... Türk

m ille tin e karşı,

y ü zy ılla rd a n beri

h a zırla n m ış ve Sevres

A n tla ş m a s ıy la

ta m a m la n d ığ ı

z a n n e d ilm iş büyü k bir

s u ik a s tin , s o n u n d a

n e tic e s iz b ıra k ıld ığ ın ı

ifa d e eden bir v e s ik a d ır.

O s m a n lı devri ta rih in d e

benzeri g ö rü lm e m iş bir

s iy a s î z a fe r e s e rid ir.

(N u tu k ’ta n )

9 - C E Z A

Türkiye savaş sırasında harp kurallarına aykırı hareket etmiş veya Tü rk hudu tları içinde kıyımlar yapmış ve zorla göç ettirme v b . işlerine karışmış olan kişiler, itilâf devletlerine (Yu­ nanistan dahil) ve Türkiye’den toprak almış olan devletlere, bu devletlerin istekleri üzerine, tes­ lim edecektir. Bu kişiler, kendi; lerini isteyen devletin asken mahkemesince yargılanacak ve cezalandırılacaktır.

1 0 - M A L Î H Ü K Ü M L E R

'itilâ f devletleri, Türkiye'ye yardım kon u su n da, İn g iliz, Fransız ve İtalyan delegelerin­ den kurulu bir Maliye Komis­ yonu teşkil edecekler ve bu komisyonda danışman sıfatıyla bir Türk komiseri bulunacaktır.

Bu komisyonun görev ve yet­ kileri aşağıdaki şekilde olacaktır: a) Türkiye’nin gelirlerini koru­ mak ve arıtmak için her türlü tedbiri alabilecektir.

b) Türk Mebuslar Meclisi’ne sunulacak olan bütçe, daha önce Maliye Komisyonu’na verilecek ve onun kabul ettiği şekilde, M e c li s ’ e s e v k e d i l e c e k t i r . Meclis’in yapacağı değişiklikler, ancak, komisyonca uygun görü­ lürse yürürlüğe konulabilecektir. c) K om isy on , doğru dan doğruya kendi emrinde ve üyele-r ri kendisinin uygun görmesiyle tayin edilecek olan Türk maliye teftiş heyeti vasıtasıyla bü t­

çenin ve maE kanun ve nizamla­ rın uygulanmasını denetleyecek­

tir.

d) Düyun-u Umumiye İdaresi ve Osmanlı Barkası üe anlaşarak Türkiye’nin para işlerini düzen­ leyecek ve düzeltecektir.

e) Düyun-u Umumiye’ye ayrı­ lan gelirler ayrı olmak üzere, Türkiye’nin bütün gelirleri bu Maliye Komisyonu’nun emrine verilecektir. Komisyon bunlarla:

önce, kendisine ve Türkiye’de kalacak olan itilâf devletleri işgal ku vvetlerin e ait m asrafları karşıladıktan sonra 30 Ekim 1918 tarihinden beri itüâf dev­ letleri Ordularının gerek bugün­ kü Türkiye’de, gerek Osmanlı İmparatorluğunun çeşitli yerle­ rindeki masraflarını ödeyecektir. İkinci olarak, Türkiye, dolayı­ sıyla zarar görmüş olan bütün müttefik devletler tebaasının zarar ve ziyanını ödeyecektir.

Türkiye’nin ihtiyaçları bundan sonra gözönüne alınacaktır.____ f) Hükümetçe verilecek her türlü ayrıcalık için M aliye Komisyonunun karan şarttır.

g) Bazı gelirlerin doğrudan doğruya düyun-u Umumiye ta ­

rafından top lan m a sı şeklinde bugün yürürlükte olan usul, K o m is y o n ’ un t a s v i b i y l e , mümkün olduğu kadar geniş bir şekilde y a y g ın la ştırıla ca k ve bütün Türkiye’ye uygulanacak­ tır. Gümrükler, Maliye Komis­ yonu tarafından azledelebile- cek ve komisyona karşı sorumlu olacak bir genel müdürün yöne­ timinde bulunacaktır vb.

M U STA FA H İCRİ YÜCEL: (Çalışma.Bak.K.Kalem Azası M üd.GS.Divan üyesi. Eski kaleci.)

Bugün, öğle Şişli Camii Feri­ köy Mezarlığı

N A ZM İY E ÇELEBİ (Kilisli): Bugün, öğle Şişli Camii Feriköy Mezarlığı

K AM BER BÖREK:

(Milliyet gazetesi’nden emekli) İstanbul’da dün, toprağa veril­ di. C E L A L E T T lN ŞENSOY: K aracaahm et M e za rlığ ı’ nda dün, toprağa verildi. N EZİH E ŞENSOY: K aracaahm et M ezarlığ ı'n d a dün, toprağa verildi. TE V F İK AR D A N IÇ: (Em.Alb)

İstanbul’da dün. toprağa veril­ di.

N lZ A M E T T tN ŞENSOY: K aracaahm et M eza rlığ ı’ nda dün, toprağa verildi. NESRİN PEK İN: Sarıyer M e za rlığ ı’nda dün, toprağa verildi. ZE H R A G Ü LTEK lN : M erkezefen di M e za rlığ ı’ nda dün, toprağa verildi. H A Y D A R M URTA: Edimekapı Şehitliği’nde dün, toprağa verildi ŞERİFE U L U G K A Y : K aracaahm et M eza rlığ ı’ nda dün, toprağa verildi.

A H M E T ÜNYAL (Hurdacı)

Dün, İstanbul’da toprağa ve­ rildi.

KORİN H AV ER:

Neve Şalom Sinagogundan dün. kaldırıldı.

İSKEN DER ONUR ENÖN: Bugün, öğle Arnavutköy Ca­ mii.

10.8.1983

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Moskova Sinemacılar Evi'nde iki saat kadar süren veda töreninin ardından Vera'nın naaşı yakılmak üzere krematoryuma

(Gölpınarlı, Abdülbâkıy, Tarih Boyunca İslâm Mezhepleri ve Şîîlik, Der Yay., İstanbul, 1979, s.171) Vecihi Timuroğlu, Şeyh Bedrettin, Varidat isimli kitabında

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Sayı: 42, Kasım 1998... Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Sayı: 42,

giren öğretmenin adı da Mustafa’ydı. - Bir gün matematik öğretmeni Mustafa’yı yanına çağırdı. —Oğlum Mustafa! Senin adın Mustafa, benim adım da Mustafa. Bundan

Ölüm Tarihi: On Kasım Bin Dokuz Yüz Otuz Sekiz (1938) Öldüğü Yer: Dolmabahçe Sarayı.. Anıt

A) EVET, EVET, HAYIR, EVET, EVET B) EVET, EVET, HAYIR, HAYIR, EVET C) EVET, EVET, HAYIR, HAYIR, HAYIR D) HAYIR, EVET, HAYIR, EVET, EVET.. Meltem rüzgârları birbirlerine komşu kara

Hasan Toprak , AKP'li Üsküdar Belediyesi'nin Validebağ korusunun içerisinden yol geçirmek istediğini belirterek &#34;Valideba ğ korusunun bulunduğu alan tam bir rant bölgesi