• Sonuç bulunamadı

Neveser Aksoy "pencereler":nesne-pencereler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Neveser Aksoy "pencereler":nesne-pencereler"

Copied!
39
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

NE VESER A K S O Y

(2)

Kapak Resmi: Anadolu’ya Bakış

Assamblaj, 47x92 cm, 1995

Bu katalog, 4 Aralık - 29 Aralık 1995 tarihleri arasında Ankara Sanat Galerisi'nde açılan Neveser Aksoy Resim Sergisi için TÜRKİYE İŞ BANKASI tarafından hazırlanmıştır.

(3)

/

I o r o S C

k

-—

7"7bt>r^uv)

N E V E SE R A K S O Y

“ P E N C E R E L E R ”

(4)

N E S N E - P E N C E R E L E R

Catherine NEGRE

Neveser Aksoy bu sergisinde gene izleyiciye pencereler üzerine yorumunu sunuyor.

Bu konu onun sanatını yönlendiren ana ilke. “ Pencere görünümleri üzerine kurulu çalışmalarımda "Tablo ne­ dir?", "Pencere, tablo olarak kabul edilebilir mi?” sorularını düşünüyorum". Sanatçının İstanbul'da yaşadığı semt­ teki pencerelerin yaşamının önemine dönüp bakmak, bize onunla katedeceğimiz yolun başlangıç noktasını oluşturabilir.

Neveser Aksoy'un pencereleri yaşamın davetine açık değil, onlar sanatçının iç dünyasının sergilendiği mekân­ lar. Pencereler en yalın mimarî özelliklerine indirgenmiş olabiliyor: duvarı ışıklı delinmeden ayıran çerçeve. Neveser Aksoy o zaman onlara, yarım daireli dikdörtgen, ya da pencere alanını sınırlayan çerçeveleme etkisi­ nin, ton farklarıyla belirginleştirildiği, basit kemer kovanı gibi geometrik bir biçim veriyor. (Pencerede otoportre) Bu bizi başka bir seçeneğe götürüyor: titizce işlenmiş dekoratif motiflerin etkisi, bazıları kırık camlı, paravana- perde arkasında saklı gizemi, bakışın çözemeyeceği gizli düşleri çağrıştırıyor. (Arnavutköy penceresi)

Neveser Aksoy'un penceresi, kapalı dünyadan açık dünyaya bir geçiş yeri değil: “ Bu kapalı pencereleri izlemek, benim pencerelerin anlamı üzerine düşünmemi sağladı’ ’. " Kapalı kepenkler’' ve " Kapalı perde'' her zaman me­ sajını iletme kaygısında olan sanatçının, iç gerilim ve iletişim zorluklarının tanıkları değil mi?

Özgür, aydınlık, çok etkileyici, çarpıcı görünümüne rağmen kontrol altına alınmış olgun renkler aracılığıyla, Neveser Aksoy izleyicileri düşünmeye yöneltiyor. Heyecan rengin kuvvetiyle telkin ediliyor. Bu, memleketinin simgesi olan turkuvaz ve mavinin bütün tonlarının sürekli varlığıyla ritimli.

Onun penceresi, Vermeer'deki gibi, ev yaşamına ışık zarafetinin fırça vuruşlarıyla geçiş yeri değil. Onun ışığı, rengin yoğunluğunda hapsedilmiş durumda ve pencere sevgisine rağmen, onda hiçbir ışık-gölge oyunu yok. Çünkü gerçekten renk, çalışmalarının temelini oluşturan malzemenin esiri kalıyor. Kum, tahta, çakıl taşı ve ip gibi tüm ilave elemanlar, rengi fikse ediyor ve ona anık perspektifin gerekmediği, duvar etkisini oluşturan bir yapı veriyor.

Sanatçının nesne-pencerelerine gelince, üç boyutlu olmalarına rağmen, her zaman duvardan soyutlanmış çer­ çeveler, içlerine giremeden etraflarında dönüyoruz. Pencere kutu oluyor, içinde çalı çırpı, tahta parçaları, taşlar gibi elemanların yığıldığı, sanatçının iç dünyasını yansıtan kutu-pencere oluyor. Böylece onun repertuvarı, Türkiye kimliği, doğduğu toprak kaynaklarıyla birleşiyor: İstanbul’u simgeleyen altın boynuzlar, mavi nazar taş­ ları, kalp biçiminde sayısız grafitiler, ağaçların üzerlerinde görülen duygu tanığı anonim gravürler. Nesne pence­ relerinin üç boyutu sayesinde, bakışımız sanatçının bize empoze ettiği kapalı dünyayı aşıyor. Ama bu kapalılık daha çok, onun pencerelerinin kenarlarına konan, tinsel kuşlarında anlatmak istediği gibi, bizim zevkle izlediği­ miz katettigi uzun yolda, kendi iç arayışının uçuşu değil mi?

(5)

FENETRES - OBJETS

C atherine NEGRE Neveser A ksoy dans cette exposition,propose, une fois de plus, au visiteur de s ’attarder su r sa vision des fenêtres. Ce thèm e est le fil conducteur de son oeuvre: ‘ ‘Dans m o n travail essentiellement fondé s u r des représentations de fenêtres, les problèm es que je m e posais étaient: qu 'est-ce q u i fait un tableau? Peut-on considérer la fenêtre co m m e un tableau?’ ’ Revenir à l ‘im portance de la vie qui circule p a r la fenêtre dans le quartier où habite l'artiste à Istanbul pourrait être p o u r nous le p o in t de départ d ’un chem in accom pli en sa présence.

Les fenêtres de Neveser A k s o y ne sont pas ouvertes sur l'a p pe l de la vie, elles sont le cadre où se déroule le chem inem ent intérieur de l ’artiste. Elles p euvent être réduites à leur p lu s sim ple vocation architecturale: cadre q u i sépare le m u r de la percée lumineuse. Neveser A k s o y leur donne alors un tracé géométrique, rectangle en plein-ceintre ou sim ple voussure dont elle souligne l ’effet de cadrage p a r une différence de tonalité q ui ourle son champ-fenêtre. (“ Autoportrait à la fenêtre’’) Elle nous renvoie à une autre option: l ’effet de m otifs décoratifs, rapportés scrupuleusem ent, évoque une rêverie secrète p a r laquelle le regard ne percera pas le m ystère caché derrière un paravent-voile au cerreau parfois brisé. (“ Fenêtre d 'A rn a v u tk ô y ’ ’) La fenêtre de Neveser A k s o y n'est en rien un balcon passage du m onde clos au m onde ou vert: ‘ ‘Observer ces fenêtres fermées m 'a donné à réfléchir sur la signification de la fenêtre’ ’. “ Volets c lo s " et “ Lerideau tiré " ne sont-ils pas les tém oins de la difficulté de com m unication, de la tension interne de l ’artiste toujours en quête de la délivrance de son message?

C'est p a r le biais de la couleur, franche, lum ineuse, très présente, aux accents violents m ais toutefois contenus, maîtrisés p a r une puissance sourde, que Neveser A k s o y délivre au visiteur son incitation à la pensée. L'ém otion est suggérée p ar la force de la couleur. Elle est rythmée par toutes les variations de bleu et soutenue p ar le turquoise, dont la présence incessante est à l ’im age de son pays.

Sa fenêtre n 'est pas le passage, à la Vermeer, de la délicatesse de la lum ière p a r la touche picturale s u r la vie de le maison. Sa lum ière est em prisonnée dans le degré d'intensité de la couleur et paradoxalem ent p o u r son am o ur de la fenêtre, il n ’y a chez elle, aucun je u de reflet. Car en effet, la couleur reste prisonnière de la matière, base capitale de son travail. Sable, bois, éléments rajoutés com m e galets et ficelle, tous ces rajouts fixent la couleur et lui donnent une ossature où l ’effet perspectif n ’est p lu s nécessaire, contribuant à l ’effet d ’em m urem ent. Nous arrivons alors à ses fenêtres-objets. Toujours cadres, isolés du m ur, fenêtres passées au tri-dimensionnel: sans p ou vo ir y pénétrer, nous tournons autour. Elle est devenue boîte, fenêtre-boîte dan laquelle l ’artiste accum ule les objets de son m o n de intérieur: branchages, planches, pierres, etc... ‘ ‘Occultation ' ’ Son répertoire rejoint alors son identification à la Turquie, sa référence à la terre natale: cornes dorées sym bolisant Istanbul, pierres bleues protectrices, ju s q u 'a u x innom brables graffitis en form e de coeur, gravures-tém oins d ’ém otions anonym es délivrées p a rle s arbres. “ Fenêtre co n d a m n ée " Nous pourrions y voir ses installations, chères â sa génération. Grâce à l'apport du volum e de ses fenêtres-objets, le regard dépasse le m o n de ferm é que nous im pose l'artiste. Mais cette fermeture n ’est-elle pas plutôt l'en vol de sa recherche intérieure, lent trajet accom pli p a r Neveser Aksoy p o u r notre p lu s gra nd plaisir, co m m e en tém oignent ces âm es-oiseaux posées su r le rebord de ses fenêtres ?

(6)

Kapalı Perde Tuval Üzerine Akrilik 92x65 cm, 1992

(7)

Bebek’te Bir Pencere Tuval Üzerine Akrilik 55x46 cm, 1991

(8)

Mavi Pencere Tuval Üzerine Akrilik 46x55 cm, 1993

(9)

Eski İzmir’den Bir Cephe Tuval Üzerine Yağlıboya 30x70 cm, 1993

(10)

İzmir Penceresi

Tuval Üzerine Karışık Teknik 41x33 cm, 1991

(11)

Büyükada’dan Pencere Tuval Üzerine Karışık Teknik 92x60 cm, 1995

(12)

Bodrum Penceresi

Tuval Üzerine Karışık Teknik 40x30 cm, 1995

(13)

Denize Açılan Pencere Tuval Üzerine Karışık Teknik 40x30 cm, 1995

(14)

Açık Pencere Karışık Teknik 49x44 cm, 1995

(15)

Arnavutköy’den Pencere Kâğıt Üzerine Pastel 50x36 cm, 1995 m ı uı-ı ıırrjn'

(16)

Kapalı Kepenkler I Seramik Üzerine Yağlıboya 30x30 cm, 1995

Kapalı Kepenkler II Tuval Üzerine Yağlıboya 22x27 cm, 1994

(17)

Beyaz Cephe

Tuval Üzerine Karışık Teknik 54x65 cm, 1992

(18)

Tül Perde

Tuval Üzerine Karışık Teknik 55x46 cm, 1992

(19)

Gelibolu’dan Pencere Tuval Üzerine Karışık Teknik 38x46 cm, 1995

(20)

;V X ;^ v ,v ^ .y :.rv H r e | Un t !

I f f i l

> j fî& B I

1 ¥ l;n l

M 'î |, - v ■ f r f t ■ ■ '

i t

8 y ■ H H r . S j Pencerede Otoportre Tuval Üzerine Karışık Teknik 61x50 cm, 1993

(21)

Atölye Penceresi Assamblaj 91x62 cm, 1994

(22)

Sanat Pencerem I

Tuval Üzerine Karışık Teknik 55x46 cm, 1993

(23)

Sanat Pencerem II

Tuval Üzerine Karışık Teknik 46x33 cm, 1993

(24)

252 Bakış, Kumaş Üzerine Karışık Teknik (Detay) 180x90 cm, 1995

(25)

Kafesten Bakış, Seramik Üzerine Akrilik 30x30 cm, 1995

(26)

inanç Penceresi Assamblaj 50x47 cm, 1995

(27)

Dilek Penceresi Assamblaj 80x36 cm, 1995

(28)

Biberli Pencere Assamblaj 80x90 cm, 1995

(29)

Anılar Penceresi Assamblaj 60x40 cm, 1995

(30)

Kırık Cam Assamblaj 29x39 cm, 1995

(31)

Kutudaki Pencere Assamblaj 46x49 cm, 1992

(32)

Nesne Pencereler 20x15x5 cm,

(33)

Nesne Pencereler 20x15x5 cm,

(34)

Özgürlüğe Uçuş I

Tuval Üzerine Karışık Teknik 55x46 cm, 1992

(35)

Özgürlüğe Uçuş II

Tuval Üzerine Karışık Teknik 61x46 cm, 1992

(36)

Özgürlüğe Uçuş III

Tuval Üzerine Karışık Teknik 46x38 cm, 1994

(37)

Paletteki Özgürlük I slet Üzerine Yağlıboya 33,5x23,5 cm, 1995

Paletteki Özgürlük II Palet Üzerine Yağlıboya 33x42,5 cm, 1995

(38)

N E V E S E R A K S O Y

1953 yılında İzmit’te doğdu. 1962-1973 ‘‘Üstün Yetenekli Çocuklar Kanunu" bursundan yararlandı. Prof. Zeki Faik İzer ve Cevat Dereli'den özel resim dersleri aldı. 1970 yılında burslu olarak gönderildiği Paris'te, Devlet Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'ndan 1972‘de bir yılda diploma aldı. 1973’te yurda döndü. 1975‘te İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'ndan mezun oldu. 1981‘de yeniden döndüğü Paris'te, Sorbonne Üniversitesinde "Türkiye’de camaltı resmi" üzerine master tezi verdi. I990'da Paris Sorbonne Üniversitesinde "Tablo-Pencere / Pencere - Tablo" konulu plastik sanatlar doktora tezini, Prof. René Passeron idaresinde verdi. Aksoy, yaşamını Paris’te sürdürmektedir.

1974 yılından bugüne açtığı 27 kişisel serginin on sekizini, Paris, Lüksemburg, Lyon, Cenevre, Nancy, Rotterdam ve Japonya’nın 7 kentinde (Tokyo, Osaka, Hiroşima, Sapporo, Kushiro, Obihiro, Niigata) gerçekleştirdi. Türkiye’de sergilerini İstanbul! Ankara ve İzmir'de açtı. Yurtiçi ve yurtdışında ödülleri olan sanatçı, pek çok karma sergi, salon ve bienallere katıldı.

Yapıtları Daubigny Müzesi, Senan Artoteki, Paris Belediyesi, Paris ve Tokyo’daki Türk Büyükelçiliği, Paris Türk Turizm Bürosu, Paris Türk Kültür Ataşeliği, New York Türkevi, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi, İzmir Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı, İş Bankası, Akbank ve Emlak Bankası'nın yanı sıra yurtiçi ve yurtdışında pek çok özei koleksiyonda bulunmaktadır.

.Veveser Aksoy est née on 1953. Elle a commencé à peindre très tôt. De 1962jusqu 'à 1973 elle a bénéficié d'une bourse spéciale de l ’Etat Turc. Elle a reçu des cours privés de peinture par des professeurs de l ’Académie des Beaux-Arts d ’Istanbul. En 1970 elle est envoyée à Paris. En 1972 elle a obtenu le diplôme de l'Ecole Nationale Supérieure des Beaux-Arts de Paris. En 1990 elle a terminé son doctorat d ’arts plastiques sur le thème de "Fenêtre-Tableau", sous la direction du Prof. René Passeron. à l'Université de Paris Sorbonne. Vit et travaille à Paris.

Entre 1974-1995 elle a fait des expositions personnelles à Paris. Luxembourg. Lyon. Genève, Nancy. Rotterdam. İstanbul, Ankara, İzm ir et dans sept villes au Japon (Tokyo. Osaka. Hiroshima, Sapporo. Kushiro, Obihiro. Niigata). Elle a participé à plusieurs expositions collectives, aux Salons et Biennales.

Ses oeuvres se trouvent au Musée Daubigny, Musée de peinture et de sculpture d Ankara et İzmir, Artothèque de Sénart, Municipalité de Paris, Ministère de l'Extérieure (Turquie), Ministère des Finances (Turquie), Ambassade de Turquie (paris et Tokyo), Office de tourisme de Turquie (Paris), Attaché Culturel de Turquie (Paris),- Turkish House (New York) et dans plusieurs collections privées.

(39)

/€— Jv T I S A M A T Z A J W 4181019 Ankara

Istanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Ta h a To ro s Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Dünya’da da sera etkisi yapan CO 2 gaz›- n›n Dünya atmosferinde Venüs’e k›yasla çok daha düflük yo¤unluklarda olmas›n›n nedeni, CO 2 mikta-. r›n›n

NÜKLEER MÜHENDİSLİK BÖLÜMÜ. Aralxk

Can Kıraç, hayal ettiği öz­ gürlük ile karşılaştığı özgür­ lüğün çok farklı olduğunu da vurguluyor. Toplum içinde, aile sorumlulukları devam ederken bir

Bir İstanbul gazetesinde, Cahit Sıtkı Ta- rancı’nın Ahmet Haşim’i öven bir yazısı çık­ mıştı.. Ertesi gün Yahya Kemal’e o yazıyı gö­ rüp

5 nisan 1919’da L’Illustration dergisinde yayınlanan bu fotoğraf, Türklere karşı açılan her kampanyada kullanılmış ve aynı yalan tekrarlanmıştır. Hep aynı fotoğraf

Halûk bu eseri hastalığı yüzünden yazam adığı için büyük ıstırap

İnsan kaynakları muhasebesi anlayışında, insan kaynaklarının maddi olmayan duran varlık olarak kabul edilmesi sebebiyle, insan kaynağı için ayrılan

Vakum ve aerobik olarak ambalajlanmış kontrol ve farklı seviyelerde LKSE ilave edilen sığır köftelerinin depolama süresince tespit edilen laktik asit bakteri