SAYFA: 11
Aile Ocağı Vatanın Bir Küçük Örneğidir
Evini sevmeyen, Vatanını da sevemez
____ Selim.—S im larcan
HAZİRAN 1954 HÜR TÜRKİYE
B ir kazaya, bir mtısibete, bir belâya uğradığım ız za m an biricik sığm ağım ız aile ocağıdır. Başım ıza gelen bir felâketin hesabını sorm ıyan yaln ız orasıdır. Zekânıza, ir fanın ıza, şöhretinize, mevki- inize gönül b ağlıyan lar bu lunabilir, fa k a t ailede b u n la rın hiç biri bahis m evzuu de ğildir. O ocak kayıtsız şa rt sız, h a ttâ sebepsiz sizi sever, çünkü siz orada doğdunuz, siz o teşekkülün bir uzvu, bir parçasısm ız.
Aile ocağının gönül açıcı bin bir h ali olduğu gibi can sıkan, insanı üzen tarafları da yok değildir.
B azan evde bir şeye ca n ı mız sıkılır, hiddet gözüm üzü bürür. A ğzım ızdan çıkanı ku lağım ız işitmez:
— Ben bu adam ların için de yaşıyam ıyacağım ! Beni bir tü rlü anlam ıyorlar, h a y atı bana zehir ediyorlar. B aşım ı alıp gideceğim ! diye haykırırız. F a k a t buna ra ğ m en yu vaya çok bağlıyız, bunun hikm eti nedir?
A n ayı evlâda bağlıyan sev gi sa f ve samimidir. Ekseri ya evlât anayı tapm ırcasına sever. A n a onun bir nevi ilâ hıdır. B u pek tabiidir, çünkü yavru ilk gıdasını an adan a- lıyor. A n asının sütü ile yaşı yor. Memesini emmese bile anasının beslemesi, şefkat gösterm esi acıların ı dindir mesi, neşesini yerine getirm e si canla başla bağlanm ıya kâfidir.
A n a için velât nedir? O da varı ilâhtır. E n b ü
yü k ressam lar bir . an an ın kucağında velâdm ı em zirişi ni bir güzellik örneği olarak resmederler. (R aphael) in birçok tablolarında bu h a k i k a t görülür. A n an ın evlâda karşı sevgisinde yaln ız m u habbet değil, bir fedakârlık, bir fera g a t vardır. E vlâdın ın h ayatın ı ku rtarm ak için ken dininkiııi seve seve vermiye- cek bir an a var mıdır?
B ir cem iyetin yaşıyabilm e si için fertlerinin, sevginin m ânasını iyi kavram ış olm a ları şarttır, bu an cak ana m uhabbetinden örnek a l m akla öğrenilebilir.
B u o kadar doğrudur k i ka dınlarm erkeklere karşı sev gisinin içinde daim a bir ana şefkati gizlidir.
Çocuğa gelince, eğer ço cuk h ak ik aten vazifesini bi len bir an aya sahip olm ak saadetine nail olm uşsa on dan h ay a tın daha ilk sene lerinde hiç bir şey beklem e den, m en faatten âri bir sev ginin ne olduğunu öğrenir.
B u an a m uhabbeti d ü n ya nın yalnız m en faat üzerine kurulm uş olm adığını hasbî çalışanların, nankörlüğe k ar şı bile iyilik yap an ların b u lu n d u ğu n u öğretir.
Y a vru d ü n yaya gözlerini a çtığı zam an anasının yü zü nü görünce gülüm sem esinin m ânası bu itim at ve em ni yette gizlidir. B azı nikbin kim selerin h ay a tın bin bir gailesine elem ve ıstırap ları n a karşı gene üm it ve cesa retlerini kaybetm em elerinin
biricik sebebi, bu gibi kim se lerin böyle şefk atli bir ana elinde büyüm üş olm aların dandır.
O cağın bir hu su siyeti de orada herkesin olduğu gibi görünm esidir. O lduğu gibi görünm ek h ak ik aten bü yü k bir fazilettir. F a k a t bu h a y a tta pek az kim seye nasip olm uştur. Herkes h er zam an h er yerde iki yü zlü olm ağa m ecburdur.
B akın ız an latayım . Hepi m izin cem iyette bir rolü v a r dır. B abayız, anayız, evlâdız m em uruz, âm iriz h u lâsa heı birim izin yap m ağa zorlu ol duğu bir ödevi vardır. Meşe lâ tek lifli bir yere dâvetlisi niz. O rada lâü b ali olam azsı nız, resm î bir top lan tıd a ca nm ız tü rk ü söylem ek istedi söyliyem ezsiniz. B ir okuldî talebesiniz, öğretm en dert verirken k ah k ah a ile güle mezsiniz. G örülüyor k i cem i y et h ayatın d a olduğunuz gi bi görünem iyorsunuz.
H albuki aile ocağında b ı gibi k a y ıtla ra pek az bağlısı nız. O rta h alli bir yuvay gözünüzün önüne getiriniz Akşam yem eğinden sonra bi y ü k baba soyunm uş dökün m üş p ijam asın ın üstüne rol döşam brını giym iş, koltul sandalyesine yaslan m ış ha fif tertip kestiriyor, h a tt ' arada bir horluyor!
B ü yü k valde k u la k ta n ta m a gözlükleri ile ta beride: torun u n a bir m asal okuyoı B aba g ü n ü n m asrafını de tere geçiriyor. Anne kü çü
ö/v îİî a : i z
kızın ın entarisinin düğm ele rini dikiyor. O ğlu radyoda istasyon lara geçit resm i y a p tırıyor, görüyorsunuz ya hiç birbirini tu tm ıyan şeyler bir a raya gelmiş.
R adyonun parazitleri b ü yü k babayı taciz ediyor, b ü y ü k annenin okuduğu m a saldan babanın zihni k arışı yor, am a gene ahenk bozul m uyor, çünkü aile teklifsizli ğ i herkesi olduğu gibi göste riyor.
A ile ocağında herkes bir- biriyle alâkalan ır. Evde biri rahatsızlansa hepsinin key fi kaçar. B irin in rah atı için herkes rahatsızlığa katlanır.
Aile ocağında en fena, en zararlı şey ana ile babanın anlaşm am azlıklarıdır. B a b a larının vara yoğa kızıp an a ların a çıkıştığını, fena m u a mele ettiğin i gören çocuk larda ebeveyne karşı saygı hissi azalır.
Fena sahnelere şahit olan çocuklar, yavaş yavaş bu h a li tab ii görm eğe alışırlar ve büyüdükleri zam an günün birinde evlenince onlar da h aya t yoldaşlarına aynı m u am eleyi yaparlar.
A n alar babalar çocukların yanında m ünakaşa etm ek ten, birbirlerine ağır söz söy lem ekten çok sakınm alıdır lar. Y uvada herkes birbirine se'vgi ve saygı gösterm enin bir vazife olduğunu bilirse o aile ocağı bir cennet olur.
V atan aile ocaklarından teşekkül eder. O nun içindir ki vatan ın saadeti aile ocak larının ahengine bağlıdır.
T ü rk genci yurdunda aile ocağına gönül bağla! O raya daima saygı ve sevgi göster! \ile ocağının vatan ın bir kü jük örneği olduğunu akim lan çıkarm a! İyi bil ki evini ¡evmiyen, vatan ın ı sevemez.