• Sonuç bulunamadı

İçki ve Ahmet Rasim

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İçki ve Ahmet Rasim"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BASIN TARİHİ :_____

içki ve Ahmet Rasim

Münir Süleyman ÇAPANOĞLU

R

ahmetli üstadın İlk rakıyı bir düğün evinde içtiğine dair rivayetler vardır. Yıllarca ev­ vel üstadın dostlarından biri bir yazarımıza böyle söylemişti. Hal­ buki benim bildiğime göre böyle bir şeyin aslı yoktur. Kendisi de ilk kadehi nerede yuvarladığını yazı­ larında bahsetmemiş, hâtırasını an­ latmamıştır. Yalnız en yakındostla- rından rahmetli babam, Ahmet Ra- sim'in ilk rakıyı, Şehzadebaşı’nda bir berber dükkânında içtiğini söy­ lerdi.

O devirlerde, berber dükkânları, bir nevi kulüpmüş. Gençler oralar­ da toplanır, konuşur, su bardakla­ rında rakı içerlermiş. Bizim zamanı­ mızda da, yani elli yıl evvelleri de böyle berber dükkânları vardı, ben­ de şemtimizdeki «perükâr» dükkân­ larında demlendiğimi hatırlıyorum.

Ahmet Rasim, «Fuhş-i âtik» de berber dükkânlarındaki toplantılar­ dan bahseder. Bu vaziyet karşısın­ da, ilk rakıyı berber dükkânında iç­ tiğini kabul edebiliriz.

Üstad, genç yaşında rakı içmeğe başlamıştır. İlk devam ettiği yerler İstanbul Balıkpazarı meyhaneleridir. Annesi bunu duyuyor, üzülüyor, ev­ lerinin karşısında oturan bir hoca­ ya şikâyet ediyor. Hoca, Üstadı ça­ ğırıyor. Rasim gidiyor, süklüm pük­ lüm önünde duruyor. Hoca soruyor: —Evlâdım sen rakı mı içiyorsun? — Hâşa efendim!

— Doğru söyle... inkârdan bir- şey çıkmaz.

__ Teeddüp ederim efendim! — Bana bak saklama! İnsan iç- meli ama, benim gibi içmeli!

— Siz nasıl içersiniz efendim? — İçkimden kimse müteessir ol­ maz. İçki kimseyi zarara sokmama- lı, kendinde kalmalı. Unutma emi?

Ahmet Rasim bu nasihati unut­ madı, ölünceye kadar bununla âmil oldu. Onun içkisinden kimsenin ra­ hatsız olması şöyle dursun, bilâkis zevk duymuş, neşelenmiştir. Esa­ sen Ahmet Rasim, neşelenmesini, neşelendirmesini bilen bir adamdı, itidalini daima muhafaza ederdi. Hazır cevap olmakla beraber, geve­

zelikten hoşlanmaz, çok söylemek­ ten çekinir, zamanında konuşur, fık­ ralarını, hikâyelerini eskilerin de­ dikleri gibi -zemine ve zamana- uy­ gunlarından seçerdi.

Ben, üstadın sarhoş -meşhur tâ­ birle- körkütük olduğunu görmedim. Biraz fazla kaçırdı mı gözlüğünü çı­ karır, başını önüne eğer, masa ba­ şından kalkmadan ufak bir şekerle­ me yapar, sonra kalkar, tekrar iç­ meğe başlardı. Ve bu sefer mec­ lis dağılıncaya kadar çakardı.

Bir gün bana dedi kk

— Görüyorum ki bize çekmiş­ sin, çakıyorsun. Fakat rakı nasıl içi­ lir bilirmisin?

Cevap vermedim. O zaman dedi ki:

— Kadehle diyeceksin ama, ka­ zın ayağı öyle değil. Evet, rakı ka­ dehe konulur, fakat içilmez! Yu­ dumla içilir. Ben elli yıldır rakı içe­ rim, elli yıldan beri de yudumla içe­ rim, kadehle değil!

Rasim, gençlerin rakı içmeleri­ ne çok kızar:

— Rakı olgun adamların harcıdır! derdi.

Üstad, rakıya su katmayı, akşam­ cılık mezhebinin en büyük günâhı sayan içicilerden değildi. Susuz ra­ kı içmezdi; bunu tedricî bir inti­ har sayar, ağzına susuz rakı koy­ mazdı. Su bardağının yarısını rakı ile, yarısını su ile silme doldurup, yudum yudum ve çok ağır içerdi. O- nun kadehle rakı içtiğini pek az gördüm. Bir gün, bunun sebebini sordum. Sulu rakı içmenin hikme­ tini şöyle anlattı:

— Rakı, midemi, karaciğerimi öy­ le de, böyle de harap ediyor. Bir de rakıyı mideme yollayıncaya ka­ dar gırtlağımı mı tahrip ve tahriş etsin?

Ahmet Rasim mezeye pek düşkün değildi. -Meze, derdi, sade rakının zevkini değil, midenin de rahatı­ nı bozuyor. Tıka basa meze ye, son­ ra... Buna tahammül edilir mi?» Bu­ nun için meyva ve beyaz peynirle içmeği tercih ederdi. Yaz, kış sof­ rasında mevsim meyvalarından hiç olmazsa biri bulunurdu. «Beyaz pey­ nir, derdi, içkinin akşamcılara ver­

diği titremenin hakkından gelmeğe birebirdir.»

Üstadın, bir hususiyeti de şuydu: Yaşlandıkça, bünyesi içki İle daha iyi anlaştıkça rakının mıkdarını a- zaltmıştı. Az içiyordu. Bazen kade­ hi göstererek:

— Ben bunal esir olmadım, der­ di. Bunu kendime esir ettim!

O, bir aralık, üç yıl kadar, rakı­ yı da bırakmıştı.

Rasim, yalnız başına içmekten hiç hoşlanmazdı. Muhakkak kafası denk bir kadehdaş bulur, onunla hem sohbet eder, hem demlenirdi. Mamafi, kalabalıktan da, o derece kaçardı. İçki zamanı geldiği zaman titizlendiğini de hiç görmedim.

Yalnız içtiği zaman ya bestelene­ cek bir güfte yaratır, yahut da ha­ zır bir güftesini bestelerdi. Nota bilmez, bestelediği şarkıyı, önce kemençeci Sotiriye, sonraları da büyük sanatkâr merhum tanburî Selâhaddin Pınar’a vererek notaya aldırırdı.

Onun içmediği zamanlar, yazı yazmadığını, yazamadığını söyliyen- ler çok olmuştur. Bu yalandır. Ben Ahmet Rasim'in, içtiği zamanlar, yazı yazdığını görmedim. Yazı ya­ zarken ağzına bir damla içki koy­ mazdı. Yalnız çok çay içerdi.

Üstad, meyhanede bir nususiyet bulurdu. Bir kere alıştığı meyhane' yi kolay kolay bırakmaz daima ora­ da içerdi. Sevdiği meyhanelerin ba­ şında Sirkeci’de iştaynburh -bugün­ kü İstanbul Lokantası-, kalamış'ta Vasil, Todori, Pendik'te deniz kena­ rında Andon, Beyoğlu’nda Balıkpa- zarı'nda Simon, Galata'da Balıkpa- zarında balıkçı Fotl, Yenikapı’da Karabıçak, Lânga’da Maksut, Kum- kapı’da Sarnıçlı, Kadıköy'ünde Mar- dik, Selâmsız'da Karabet, Üsküdar'­ da atlama taşında Yani, Kuzgun­ c u k la Todori, yine Kadıköy’ünde Hasırcının Cemil, Papazın bağı, Ga­ lata rıhtımında Todori, Kartalda İs­ tasyon, Topkapı'da Hamparın gazi­ no ve meyhaneleri en başta gelir. Bakkal dükkânlarında içmeğe de ba­ yılırdı. Meselâ Beyoğlunda Papl, Düe Fratelli__

Bakkal dükkânlarında içmeyi ni­ çin severdi? Bunun sebebini bir gün kendisine sordum. Şu cevabı verdi:

— Bakkaldaki rakı, meyhaneci­ nin, tezgâhtarın, garsonun elniden geçmediği için daha bâkir oluyor!

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

The objective of this proposal study is to investigate the molecular pharmacologic effect of the traditional chinese Bu-Yi medicine on protecting and repairing of

Düşünce tarihinde estetik bir değer olan güzelliğin metafizik alandaki yansı- masında iki temel görüş vardır. Bunlardan birincisi, Tanrı’nın güzelliğinden, varlık

In this study, which deals with the problem ofevil which is the most important problem of the history of thought, we have mutually evaluated the thoughts of Plantinga and

藥學科技報告 主題:心臟 B303097035 藥三 黃亭婷

The Hyderabad request read : “ In view of the officially proclaimed intention of India, as announced by its Prime Minister, to invade Hyderabad, and in view

Çalışmada, biyoaktif cam içerikli rezin modifiye cam iyonomer simanın florid salınım değeri, antibakteriyel özelliği ve 12 aylık klinik başarısının geleneksel cam iyonomer

Yapılan literatür araĢtırmasının ardından üçüncü bölümde, Konya kentinin ülke içerisindeki yerine, genel özelliklerine ve ulaĢım yapısına değinilerek; örneklem

Bu çalışmalarda ortaya konulan rasyonel fark denklem sistemlerinin genel çözümleri, bazı teorik çözüm metotlarına dayandırılmış olup söz konusu metotların bir