tshak Bey Meşhur Adamlar İshak Efendi tsmaildir. ( T ev rat) da ise bunun İshak oldu
ğu yazılıdır.
İshak amcasının kızı Rebeka ile eylenmiş, ondan Ays ve Yakub adlı iki oğlu doğmuş, kendisi daha ziyade (Ays) i karısı da Yakub’u sevsrmiş. Ölüm döşeğinde gözleri görmediği için karısının hilesi yüzünden peygamberlik vasiyetini istemediği halde oğullarından Yakuba bırakmış.
Tarih bakımmca değeri olmayan bu masal lar tbrahimin kurban vermesi, İshakın vasiye tini yapması gibi tabloların meydana gelmesine sebeb olmuştur. Zaten tevrata ait hikâyelerin birçoğu ancak edebiyatta ve güzel san’atta mevzu meydana getirmiş oldukları için hatır lanmaya değer.
İSHAK BEY
— (Saruhan oğlu) [Ölümü: 1390] Saruhan Beylerindendir. Saruhan Beyin torunu ve llyas beyin oğludur. Babasından sonra beyliğe geçmişti. Zamanında mühim bir iş olmamıştır. Manisada bir mevlevihane yaptır mıştı. Ölümünde yerine Hızırşah bey geçti ve onun zamanında Saruhan beyliği de OsmanlI ların eline düştü.İSHAK BEY
— [Ölümü: 1465] İkinci Murad zamanında Rumelinde birçok muhare bede bulunmuş kumandanlardandır. Timur- taşm oğludur. Sırbistanın birçok yerlerini ve bu arada (Semendre) yi de almıştı. Bosna alındığı zaman ilk defa tshak bey vali olmuştu.İSHAK BEY
— [Karaman oğullarından] [Ölümü: 1486] Karaman oğlu İbrahim beyin oğludur. Babasından sonra Karaman beyliğine geçmişti. Fakat kardeşleri Fatih Sultan Meh- mede sığınarak yardımını istediler. İkinci Meh- med de ona karşı asker gönderince tshak bey uzun Haşanın yanına kaçmış ve bir aralık Konya üzerine yürümek istemişti. Muvaffak olamamış, Tebriz’de ölmüştür.İSHAK ÇELEBİ
- [ölümü : 1536] On altıncı asır başlarında tanınmış şairlerden ve âlimlerdendir. Üsküb’de doğmuştur. Babasının adı İbrahimdir. Babasının san’atı kılıççılık ol duğu halde kendisi medreselerde okumuş, mü derris olmuş, Edirne, Üsküb, Bursa ve İznikte'O
İsbah Çelebi (Âşık Çelebi’deki minyatürlerden)
müderrislik etmiş, 1535 de Şam kadısı olmuş ve bir yıl sonra orada ölmüştür. Yavuz Selim ile Kanunî Süieymanın zamanlarında yaşamış ve her iki hükümdarın iltifatını kazanmıştı. Hattâ Yavuz Selim Mısır seferinde iken hoş sohbetlerile can sıkıntısını gidermek üzere ya nına verilen tatlı dilli üç adamdan biri de İshak çelebi imiş. Bu şair divan şairlerinin pek çoğu gibi mahbub sever, latifeci ve eğlenceye düş kün imiş. Hiç evlenmemiştir. Yavuz Scüra za manının muvaffakiyetlerini anlatan küçük bir tarihi ile şiirlerini muhtevi divanı ve bir imti han risale varsa da bunlar basılmamıştır. Lâtifi tezkiresi pek şakrak mizaçlı bir 'adam oldu ğunu uzun uzun yazıyor.
Şiirleri hakkında bir fikir vermek için ya zıları arasında bugün biraz anlaşılabilecek çe şitte olan bir beytini alıyoruz :
Gün yüzün görmiyeli gündüzümüz şam oldu, Ay efendim daha gelmez misin akşam oldu.
İSHAK EFENDİ
- (Başhoca) [Ölümü: 1834 ] On dokuzuncu asır başlarında riyazi ilimlerdeki bilgisile tanınmış ve mühendishane- de uzun zaman hocalık etmiş âlimlerimizdendir. Yanyanm Narda kasabasındandır. Babası yahu- diden dönme imiş (Mir’atı Mühendishane) adlı eserinde Mehmed Esat böyle yazıyor. Ondan — 791-Ishak Efendi Meşhur Adamlar İshakî alarak Faik Reşad (Eslâf) ında, Avram Galanti
(Türkler ve Yahudiler) adlı kitabında, soyu nun Yahudi olduğunu tekrar ediyorlar. Meh- med Süreyya da (Sicilli Osmanî) de onun Müh tedi olduğunu söylüyor. Bursalı Tahir merhum (Osmanlı müellifleri) inde onun mühtedi olma sı rivayetini yazdıktan sonra Teracümü ahval âlimlerinden merhum İsmet efendinin İshak efendi için Karlovalı bir müslümanın oğlu ol duğunu mevsuk tahkikatına atfen kendisine anlattığını da kaydediyor.
İshak efendinin Rumeli ordusu defterdarlı ğında bulunmuş Esad adlı bir kardeşi de vardır.
Hoca İshak efendi 1815 de Mühendishaneye hoca olmuş, orada muallim iken Tersane tercü manlığı da etmiş, divanıhümayun tercümanı olmuş,Sergi Nazırlığında bulunmuş, İstihkâmla rın yapılmasına bakmak üzere Rumeliye ve Balkanlara gönderilmiştir. Hacı olmak üzere Hicaza gitmiş ve az zamanda Kuranı da ez- berliyerek hacılığa hafızlık unvanını da kat mıştı. Mühendishanede hoca iken Medinedeki binaların tetkiki için ikinci defa Hicaza gön derilmiş ve dönüşünde Süveyş’de ölmüştür. Mühendishanenin biraz üstündeki mezarlıkta onun hatırası için bir taş dikilerek üzerine adı yazılmıştır.
İshak efendi Türk,Arab,İran, İbranî, Yunan, Lâtin ve Fransız dillerini pek iyi bilir, okur ve söylermiş. On bir kadar eseri vardır ki bir kısmını Avrupa dillerinden çevirmiştir.
O zamanlarda Patrikhanelerde okunması güç eski senetleri ve kâğıtları anlamak için ona gelirler,Mühcndishane veya Topanede silâhlara ve mermilere dair bir iş çıksa yine ona sorar larmış. Evi Istanbulun Sultan Selim tarafında imiş. En mühim eseri dört ciltlik (Mecmuai ulumu riyaziye) dir ki basılmıştır.
Öteki eserleri, fizik, kimya, hendese, istih kâm ve askerlik ilimlerine aiddir.
Kimyaya aid bazı ıstılahları oksijenle idro jenin bizdeki eski Arabca karşılıklarını bulan odur.
İSHAK EFENDİ
- (Ebu İshak İsmail Ef. zade [1679 - 1734] Birinci Mahmut zama nında şeyhislamlıkta bulunmuş ve üstadca şiirle rde de tanınmış âlimlerdendir. Babası 370 incisahifede yazılan Ebu İshak İsmail efendi de şeyhislâm ve şairdi. İshak efendi Istanbulda doğmuş zamanının medrese tahsilini görerek müderris ve kadı olmuş, damad İbrahim paşa zamanında İstanbul kadısı iken Patrona isyanı üzerine bir zaman bir köşeye çekilmiş, 1732 de şeyhislâmın reisliği altında bir mecliste ser bestçe mütalea yürüttüğü için kütahyaya sü rülmüştü. Bir sene sonra affedildi ve Rumeli kazaskeri olduktan sonra şeyhislâmlığa geçti Bu işte bir sene bulunmuş, ölümünde babasmin Sultan Selim civarında yaptırdığı camiin bah çesine gömülmüştür. (Şifai şerif tercemesi) adlı bir risalesile Türk, Arab ve İran dillerile şiir lerini muhtevi bir divanı vardır. Örnek olmak için meşhur bir gazelinden bir mısra alıyoruz:
Keşfi esrar eyleme ağyara Allah aşkına
İSHAK EFENDİ
- (Harputlu Hoca İshak [ölümü : 1891] On dokuzuncu asır sonlarında tanınmış medrese âlimlerindendir. Harputta doğmuş, Istanbulda ölerek Fatih türbesi civa rına gömülmüştür. ( Darülmaarif ) de hocalık, Maarif meclisinde azalık, Evkafta müfettişlik etmişti. Şemsülhakika, ziyaülkulûb adlı eserleri kelâma, sarf ve nahive dair risaleleri vardır Bunlardan başka (İbni Sina) nın meşhur (Şifa) adlı eserini (Istişfa fitercemetul’Şifa) unvanile türkçeye çevirmiştir. Fakat bu mühim terceme basılı değildir.İSHAKÎ
- (Ayaz) [Doğuşu : 1878] Şimal Türklerinin edebiyatta ve milliyetçilikte ileri gelen simalarındandır. (Kazan.) da bir köy İmamının oğludur. (Kazan) da doğmuş önceleri medre sede okumuş, sonra Rusça öğrenmiş ve Ka zandaki Tatar muallim mektebinde okuyarak 1902 de oradan çıkmıştı.Önceleri Orenburgda ve Ka- zan’da muallimlik ve muharrir lik ediyordu. Gerek mer hum Akçora oğlu Yusufun idaresindeki (Kazan muhbiri) gazetesinde, gerek kendi
neşrettiği ( Tan yıldızı ) A5'az İshakî
adlı gazetedeki yazılarından dolayı Çarlık Rusyası tarafından birkaç defa hapsedilmiş ve (Arkanjel) e sürülmüştür. 1909 da lstanbula gelerek (Sıratı müstakim) adlı mecmuaya bir kaç makale yazmıştı. Sonra Rusyaya döndü ve _ 792 —
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi