• Sonuç bulunamadı

[The Harem adlı kitaptan alınmış Galata Sarayı mektebi hakkında notlar]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[The Harem adlı kitaptan alınmış Galata Sarayı mektebi hakkında notlar]"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

/ ' 7 7 ^ % o t y

nin teşkilâtı,ehemmiyetleri ve hususiyetleri

Saray mektepleri^hakkında p * K k X £ î yabancıların eserlerinde pek çok tafsi l â t l ı / K â M O Î K » vardır.Bir kısmı bahsimizi pek uzatacağı için buraya a l m a

-/bulunan

madı.Bunlar içinde 1936 yılında Londra'da basılmış/film ve nisbeten yeni bir eser olan (The Harem) adlı kitaptan bazı fikralar nakletejteklfe iktifa

edelim.

Adı geçen eserin 236 sahifesinden H O m c ı sahifesine kadar şaray mek­ tepleri ve bu meyanda da Galata Sarayı mektebi hakkında şu yazılar vardır t

" Hazine ile diğer gurup binalardan hariç olan bütün üçüncü Saray Daire si,salonları,yatakhaneleri,sınıfları, hamamları vesair yerleri hep Saray mektebine aitti. Bu mektep binasında bugün o kadar büyük değişiklikler ya­ pılmıştır ki eğer talebe okulun tarihçesine aşina değilse eski binayı kolay lıkla gözünün önünde canlandıramaz. Kısacası, bu mektebin muhtelif salonla­ rı ya Müze İdaresi tarafından işgB.edilmişti,yahut çiniler,kristaller ve elbiselerle dolu idi.Her yer çok yakından tetkik edilse bile,sonradan Srft$XX aray/KTUM yeni bölmelerin yapılması, odalardaki tavanların yükseltilmesi ve bunlar gibi bir çok değişiklikler Selim II. nin hamamlarından başkaklKIKk kısımların tanınmasını imkânsız kılıyordu.

Bununla beraber Saray hayatında mühim bir rol oynıyan Saray mektebinin gidişini şöyle sathice Öğrenmek lâzımdır. En iyi yeni tafsilât,hiç şüphesiz Prâfesör A.H.Lybyer ( ) ile D? Barnette Miller ( ) in bize öğrettikleridir.

On altıncı asırda ise Spandugino, Yunüs bey,Ramber±i, Geuffroy, Navagtro ve Menavino buna dair yazılar yazmışlardır.

En eski tarif ve tasvirler Angiolello'nunkidir (J473-8I),fakat en zen­ gini Bobovi'ninkidir(I665) ().

Ben size , burada bilhassa üçüncü Saray kısmında bulunan binalara ehem miyEt vererek Saray mektebi hakkında & kısa bir malûmat vereceğim.

( ) - The Government of the Ottoman Bnpire in the time of Suleiman the Magni ficent, pp.71-89, 126-128.

( ) - Beyound the Sublime Porte, pp.47-71, and the article on " The Curriculu of the palace School of the Turkish Sultans " in Macdonald Presentation Volume pp.305-324.

( ) - British Museum, Harl.ySS.,3409.

(2)

/

Kitabımızın dördüncü bölümünde hristiyan çocuklarından müslüman olmuş ve •talim görmüş Yeniçerilerden bahsetmiştim.Bu birlik hemen raeydaba çıkmamıştı İlkönce Padişahın muhafız askerleri olarak başlamış,sonra büyüyerek bir çok birliklere ayrılmıştı. Esir çocukları fikri ve bedeni kabiliyetlerine göre

bu birliklere ayrılırlardı, .-Sarayda Padişahın

ları, sipahi oğlanları ve yüksek askeri teşekküllerin askerleri olarak ye­ tiştirilirlerdi. Diğerleri Sarayın ve Yeniçeri Ocağının dışarı işlerine ba­ kan acemi Oğlanları olurlardı.

îçoğlanlarının mektepleri Edirne1 de »ihtimal Bursa'daydı. Fakat İstan­ bul* un zaptı ve Saray tepesi üzerinde Sultan Mehmed’in sarayı inşa ettirme­ si üzerine bu mektep İstanbul' a nakledildi. Bu müessese mükemmel programı ile hem fikri,hem askeri terbiyeyi verecek, hem de talebelerine bedeni ge- inklşafiarını sağlıyacaktı.

Bu mektebe Sultan kehflıet'ten daha iyi bir hâmi seçilemezdi. Zira bu Pa­ dişah yalnız birinci sınıf lisan mütehassısı,tarihçi ve fdlozf olmakla kal­ mıyor, ayni zamanda sfi[kSklXIRXjfiXİM ok atmakta ve ata binmekte fevkalâde meharet gösteriyordu. Fazla olarak idare tarzı da mükemmeldi.

£ş%lXfcüXJ5HX*Xîe Avrupa'da eşi bulunmıyan bir programla teşkil edilen bu lçoğlanları mektebi k işte böylece kuruldu.

Bu mektepte bir tek Türk bile yoktu.Çocuklar AvusturyalI, Macae, Rus, Yur Yunanlı, İtalyan, Arnavut, Bohemyalı ve hatta Alman, İsviçreli, Çerkeş, Er­ men i, ve İranlIlardan müteşekkildi. Bunların hepsi esirdi.Şimdiki efendileri olan Padişahın kendilerine bahşedeceği istikbalden başka istikballeri,mil- liyetkeri ve aileleri yoktu. Tahta olan bağlılıkları kuvvetlenir kuvvetlen­ mez bu gençlerin faydası o kadar belli oluyordu ki , bu iyi terbiye görmüş gençler,pilHIX mütemadiyen genişliyen îraperatorluk içinde vazifeler almakla kalmıyorlar,günden güne idarekeri bir az daha zorlaşan Yeniçerilerin taş­ kınlıklarına da harşı koyuyorlardı.

Saray mektebinin terbiye tarsı uzun ve zor olmakla beraber,mektep ta­ lebelerin^ bütün hayatları boyunca, alâkadar oluyordu. Bu asırda bizim mek-memleketimizde bir talebe mektebini terkettikten sonra ya, iş hayatına a-

tılır, ya Üniversiteye gider ve mektebine sade manevî bir bağı kalır. Asker olmak isterse veyahut bahriyeyi seçerse bu meslekleri Öğrenmeğe müsait olan mekteplere gider. Fakat Saray mektebinde yetişme tarzı böyle değildi^4. Bu­ rası hem sivil, hem bahriye, hem de askerî BIî kolejdi.Belki de bu müesse­

(3)

2

Sarayda bütün bu talebelere yetecek kadar yer yoktu. Burada ancak 500 den 800 e kadar içoğlanı bulunmaktaydı, Birûn adı verilen Saray dışın­ da, Edirne Sarayı ile Galata Sarayında 300 veya 400 talebe bulunmaktaydı. Buralarda bulunan talebeler Saraydakilerden daha aşağı seviyede idiler. Bunlar hazırlayıcı birer idadi mektebi idi. Talebeler mühim bir inkişaf gösterdikleri takdirde Saraya geçebilirlerdi. TlPkl bunlar gibi Sarayın da

JC4lçükxx*xBtt3rilkxfi4axxîiârxıCEXiiK«xikixâ«ralıiw»«xi*

Büyük ve Küçük Oda adları verilen iki dershanesi vardi de hazırlayıcı ma­ hiyette idi.

Bütün bunlar gösteriyor ki birûndaki, yanı Saray dışındaki talebeler rin bilgi seviyesi Saray içindekilerden daha aşağı idi. Bunlar hiç Saraya geçmeksizin de dışarda bazı ufak memuriyetlere geçirilebilirlerdi.

Sultan Mehmet devrinde,saraydaki sınıflan dört tane idi.JTakat Ahmet I,(î6IT) in Saltanatı sona ermeden bu sınıfların sayısı altıya çıkarıldı.

Odalar/(Sınıf) ve bunların faaliyetleri şöyle idi:

X. Has Oda, Burası 39 asası bulunan en yüksek topluluktu. Bizzat padişah 40 m e ı şahsı teşkil ediyordu.

o. Hazine Odası, Burası Hazinedarbaşı namındaki A k a ğ a n m idaresi altındaydı. Buradakiler 60 veya 70 kişi kadardılar.Bunların vazifesi Padiş

şahın servetini muhafaza ve kontrol etmekti.Bütün aylıkları bunlar verir ve hesapları tutarlardı.

3. Kiler Odası, Burası Kilercibaşmın idaresi altında İdi.Bu zat Sarayın mutbağını kontrol ediyordu.Maiyetihdd 70 İle 100 kişi arasında oynardı.Bunların vazifeiirl Padişahın yiyeceklerini temin etmek ve Hünkâr saraydan çıktığı vakit kendisiyle birlikte gitmakti,

4. Büyük Oda, Buraya aslında Yeni Oda denirdi.Bakat Sultan Süleyma­ n ’ın Küçük Odayı kurması üzerine buraya da Büyük Oda den^ildi. Bu odalarır ilişinde de içoğLanlarmın yetişmeleriyle meşgul olunuyordu.

5. Küçük Oda, Yukarıftâ odaya ilâve idi.Bu odaların ikisi de İkinci Kapı Oğlanının idaresi altında bulunuyordu. Büyük Odada 100 den 200 e h & H

/kilerin sayısı hatta M 400 e kadar yükselebilirdi.

Küçük Odada ise 250 tane içoğlanı bulunuydndu.

>

6. Seferli Odası, Burası on iki sene kadar sonra, ya Ahmet I., yahu* Murat IV, tarafından kurulmuştu/. Bu Oda Kiler Odasından sonra gelmekteyd:

Bu Oda Büyük ve Küçük Odalardan a l m a n gençlerle 70 dea 150 ye kadar yüks< lebilirdi.Seferli Odasındaki içoğlanlarının vazifeleri Padişahın giyecekl'

(4)

leri ile meşgul olmak ve £ askeri bandoyu idare etmekti. Bu son üç Oda Saray Ağasının idaresi altında bulunmaktadır.Bu zat bütün mektebin yarâ dımcı M ü d ü r ü ^ » : / idi.EfitoiieS^iijrıiiîîeGSimA^aSSHeîtyı idadi (ihzari) mek­ teplerinden başka Sultan Süleyman imn Veziri Azami İbrahim Paşa da bir üçüncü mektep kurdu.Bu üçüncü mekteple Edirne*deki Saray mektebi Sultan İbrahim tarafından lâğvedildiği halde Galata Sarayı mektebi hâlâ inkişaf etmektedir,

3api Sarayı hümayundaki içoğianları hiç bir zaman 300 dei> aşağı, 900 den yukarı değildi. Ob döüt seneden#/*# az olmı$*n tehsil müddetin­ de Türkçe, arapça, farsça öğretiliyor, ilâve olarak ta aarraçlık, ok ve yaycılık, köpek yetiştirme , müzik, manikür, saç yıkama, saç kesme, se-

/av İleri

rık sarma da gösteriliyordu.

Daima mükâfat verilir ve bu suretle öğrenilen bilgilerde inkişaf sağlanırdı.

yeni Oda veya Büyük Odadan behseden Menavlno şunları anlatmaktadır: (Bu çocuklar ilk sene günde iki akçe alırlardı.İkinci sene Üçer akçe, üçüncü sene dört akçe ve böylelikle gündelikleri seneden seneye artardı. Jfılda iki defa kırmızı renkli elbise alırlar,yazın da kendilerine beyaz elbiseler verilirdi^ '*♦ ( ).•

% - ' / ' . ' ' ■' . ' v '

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Tarihi Kadife Ka- lenin eteğinde, meyilli bir terasta, kurulmuş olan bu muazzam antik abidenin topraktan tamamile temiz- lenmesi çok büyük masrafa mütevakkıf olduğundan

Klasik görüşe göre bu rüzgarlar geniş kara-deniz kütlelerinin yan yana bulunduğu yerlerde görülür.. Karalarla – denizlerin farklı termik özelliklerine bağlı

4) Trafik siciline &#34;ticari araç&#34; olarak kayıtlı olıııasına rağmen, sahibine ait vergi mükellefiyeti olmayan, herhangi bir ticari faaliyette kullanılmayan,

Kuruluşumuzun sağlık hizmetleri; merkez, havalimanı ve havaalanlarında kurulmuş olan veya dışarıdan hizmet alımı suretiyle hizmet verecek sağlık birimleri

• Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücret Garanti Fonu Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücret Garanti Fonu İş Kanununda çıkarılarak 4447 sayılı Kanuna EK:1 ve EK:2 maddesi

Günlük 1,5 saat olan süt izni ise günlük 3 saate çıkarılıyor... Ayrıca, Sağlık Bakanlığı uhdesinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesine ve 4924

5.Bunu sağlamak üzere özel ligde spor kulübü düzenlemesi ve sponsorluk düzenlemesi ile diğer spor ilçe ekiplerini bir araya getiren spor kanunu veya

dogrulanması gerekir. / For İaioİ İonconformities corrective actions should be done immediaıely and shall be verified in follow-uP audit- Milntı. uygrn.İrluk için