• Sonuç bulunamadı

Nurullah Ataç'ın toplu yapıtları yeniden yayınlandı:Ataç'ın dönüşü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nurullah Ataç'ın toplu yapıtları yeniden yayınlandı:Ataç'ın dönüşü"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Nurullah Ataç’ın toplu yapıtları yeniden yayınlandı

A taç’ın

dönüşü

(Can Yayınları tarafından piyasaya çıkarılan s

Prospero ile Caliban'da yazarın Söz

Arasında adlı kitabı da bulunuyor

I Prospero İle Callban ı yayınlayan Erdal öz,

"Biz çoğumuz Ataç tan geldik. Ya bizden

sonrakiler? Onlar da okusunlar Ataç ı"

diyor

i r j j T j l U R U L L A H A ta ç ’ın

\ j

toplu yapıtlan geçtiğimiz

İ --- günlerde Can Yayınları

î arasında çıktı.

"Prospero ile Caliban’’da,

ilk yazılanndan başlayarak ede­

biyatımızdaki yenilik hareketle-

i rinin öncüleri arasında yer alan

j Nurullah Ataç’ın

iki kitabı bir

j araya getirildi,

j

Okurunu uyaran, benimsen-

• miş yargılan yeniden tartışma

gündemine getiren, düşündürü­

cü sorular soran bir eleştiri ve

deneme anlayışının temsilcisi

olan ve son yıllarda giderek gün­

dem dışı bırakılan

Ataç’m

di­

ğer kitapları da yine Can Yayın­

lan arasında çıkacak.

Dilimizin annıp, gelişip, zen­

ginleşmesinde büyük payı olan

A taç’la ilgili olarak Can Yayın-

lan ’mn sahibi

Erdal Öz

şunla-

j n söylüyor: “ Ataç, ne düşünü

yorsa, ne yazıyorsa, okuruyla paylaşarak, okurunu hiç kü­ çümsemeden, büyük bir usta- hlda onu kendi düzeyine çıka­ rarak yazardı. Ne dip nottu bil­ giçlik, ne bilgisizliği örten an­ laşılmaz cümleler, ne örtülü bir aşağılık kompleksi, hiçbiri.

Apaçık düşünür, apaçık yazar­ dı. Her tnıîü gericiliğe, tutucu­ luğa karşı çıkarken de sözünü esirgemez, konuşma dilinin o kıpırtılı apaçıldığı içinde öfkey­ le, inatla, inançla yazardı ya- züaruu. Bu yüzden yaşıtlan sev­ mezdi onu, çekinirlerdi, kor­ karlardı ondan: Küçümserlerdi onu, alay ederlerdi onunla, de- tibozuk biri okluğunu söylerler­ di. ‘Alıklar!’ Böyle derdi Ataç

onlara, o, gençler için yazardı. Bizim kuşağı o yaratmıştır".

Erdal Öz,

diyalektik yönte­

mi düşünürken de, yazarken de

en iyi

Nurullah Ataç’ın

uygu­

ladığını belirtiyor ve şöyle de­

vam ediyor:

“ Prospero ile Ca­ liban adlı yeni yayımladığımız kitabındaki yazılannı okuyan­ lar görecektir: Bir bakarsınız Ataç, yine birinin yazısına kız­ mıştır,

öfkesi

burnundadır:

Bir­

den AUı çıkar gelir yanına. Al­ lı, onun yarattığı yazı kişilerin­ den biridir. Ataç’ın öfkeyle sa­

vunduğu bir yargıya (teze) Allı karşı çıkıverir (antitez getirir): Aralanndaki tartışma yazı bo­ yunca sürer, sonunda yeni bir yargı (sentez) ortaya çıkar. Bu tez-antitez-sentez oyunu, sürek­ li bir çatışma biçiminde sürer gider. Ataç’ın düşünce yönte­ mi budur."

Erdal Öz, Ataç

’tan çok şey

öğrendiğini, Türkçenin en büyük

ustalarından olduğunu da belir­

tiyor ve

“ Düşüncenin, sözcük­ leri doğru bilmekle, yerinde kullanmakla geliştirilebileceği­

ni o

öğretmiştir bizim kuşağa.

Yazı dilimizde Türkçe cümle­ nin, bu kadar açılıp gelişmesin­ de, Türkçe yeni sözcüklerin bu kadar yerleşip yaygınlaşmasın­ da en büyük pay onundur. O yeniden okurken bunu şaşkın­ lıkla gördüm, anladım. Bırakın yazı dilini, bügün gündelik ko­ nuşma dilimize girip oturan ni­ ce Türkçe sözcüğü ük onuu bu­ lup önerdiğini, bem de inatla önerdiğini şimdi şaşkınhkla, açıkça görüyorum. Biz, çoğu­ muz Ataç’tan geldik. Ya biz­ den sonrakiler? Onlar da oku­ sunlar Ataç’ı. Ataç’ın onlara söyleyeceği çok şey var”

diye

altını çiziyor satarın.

Erdal Öz,

ünlü eleştirmene

hiç benzemediğini söylediği bir­

çok yazara ise oldukça öfkeli:

“ Yazara çıkmış adı, denemeci, eleştirmen, şair, öykücü, çevir­ men falan diye biliniyor. Diye­ lim iki sayfalık yazı yazıyor ya­ zının altında da bir o kadar dip­ not. Niye? Niye olacak, kasıl­ manın, bilgiçlik, üstünlük tas­ lamanın bir yolu olsa gerek. Onun okuduklarını kimseler okumamış. Bir o akıllı, en iyi bilen o, okurların hepsi aptal."

Referanslar

Benzer Belgeler

«Suriye ve Kilikya’da Fransa Yüksek Komiseri» General Gtıro’- nun emri ile Antep, Maraş ve Urfa sancaklarındaki Fransız kuvvetleri­ nin kumandanlığına

Balıkçı tekneleri, kayıklar, yatlar, lokantalar, kahveler, barlar, oteller, balıkçı hali yat limanın kenarına inci gibi dizilmiş.. Ya­ şam gece ve gündüz

Fakat Curiosity’nin sönmüş bir volkanın etrafında yaptığı ölçümlerde yüksek miktarda feldspata (granit türü kayaların içinde bulunan bir mineral türü)

A concise synthesis of denbinobin is described via an intramolecular free radical. cyclization and Fremy s salt mediated oxidation as a

Mercanlar Paleozoyik dönemden (545 milyon-251 milyon yıl önce) Miyosen dönemin sonuna kadar (24-5 milyon yıl önce) kadar olan dönemde Anadolu’nun hemen hemen her yerinde,

Geride kalan tuz kristalize olarak (katı bir maddenin uygun bir çözücü içinde soğukta az, sıcakta çok çözünmesi) kaya yüzeyi üzerinde balpeteği şeklinin

Sanatçının Koşuyolu’ndaki evin­ de yer alan “ Aka Gündüz Köşesi” ilginç görüntülerle ekranlarımıza ge­ lirken, eşi Süheyla Kutbay, oğlu Hakan Kntbay, yakın

işte, tam bu sıralardadır kî, Reşat Nuri Giintekin «G ali Kuşu» romanındaki Feride’siyle Türk kızının ilk gerçek örneğini vordi.. F e­ ride mektepten