• Sonuç bulunamadı

Başlık: 16 yaş altı çim hokeyi sporcularının saldırganlık düzeylerinin çeşitli değişkenler bakımından incelenmesiYazar(lar):KARABULUT, Ebru OlcayCilt: 11 Sayı: 2 Sayfa: 139-147 DOI: 10.1501/Sporm_0000000247 Yayın Tarihi: 2013 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: 16 yaş altı çim hokeyi sporcularının saldırganlık düzeylerinin çeşitli değişkenler bakımından incelenmesiYazar(lar):KARABULUT, Ebru OlcayCilt: 11 Sayı: 2 Sayfa: 139-147 DOI: 10.1501/Sporm_0000000247 Yayın Tarihi: 2013 PDF"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

16 YAŞ ALTI ÇİM HOKEYİ SPORCULARININ

SALDIRGANLIK DÜZEYLERİNİN ÇEŞİTLİ

DEĞİŞKENLER BAKIMINDAN İNCELENMESİ

*

Ebru Olcay KARABULUT1

1Muğla Ahi Evran Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu

Geliş Tarihi: 09.11.2012 Kabul Tarihi: 08.10.2013

Özet: Araştırma Türkiye’deki 16 yaş altı Çim Hokeyi sporcularının Saldırganlık Düzeylerinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesini amaçlayan tarama modelli bir çalışmadır.

Araştırmanın örneklem grubunu 2010 yılında Gaziantep’de düzenlenen 16 yaş altı açık alan çim hokeyi Türkiye şampiyonasına 13 bayan, 14 erkek takımında oynayan 397 sporcudan tesadüfi olarak seçilen ve gönüllülük esası ile ankete katılan 53 bayan, 75 erkek olmak üzere toplam 128 çim hokeyi sporcusu oluşturmaktadır.

Araştırmada geçerlilik ve güvenilirlik çalışması İlter-Kiper (1984) tarafından yapılan 30 maddeden ve 3 alt ölçek-ten oluşan Saldırganlık Envanteri kullanılmıştır.

Verilerin analizinde betimsel istatistik yöntemlerinden, bağımsız örneklemlerde t testi, Kruskal-Wallis H Testi ve Korelasyon analizi yöntemlerinden yararlanılmıştır.

Sonuç olarak, araştırma grubunu oluşturan çim hokeyi sporcularının genel olarak orta düzeyde saldırgan bir yapıya sahip oldukları, erkeklerin yıkıcı saldırganlık puanlarının, yüksek olduğu, bayanların atılgan saldırganlık puanlarının yüksek olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca spor yaşı değişkeni ile atılgan saldırganlık puanları arasında anlamlı ilişki tespit edilmiştir. Spor yaşı yükseldikçe atılgan saldırganlık puanlarının da yükseldiği görülmektedir.

Anahtar Kelimeler: çim hokeyi, saldırganlık, takım sporu

THE LEVELS OF AGGRESSION AMONG FIELD HOCKEY PLAYERS AGED BELOW 16 IN TERMS OF DIFFERENT VARIABLES

Abstract: The research is based on the grounds of a screening model measuring the level of aggression in terms of different variables amongst Turkish Field Hockey players, aged below 16.

The sample group consisted of 128 field hockey players, 53 females and 75 males who had responded to the sur-vey out of the 397 athletes, from 13 women’s and 14 men’s teams participating in the Turkish Under 16 Field Hockey Tournament in 2010 in Gaziantep.

The Aggression Inventory (Kiper, 1984), which was devised by Ilter-Kiper (1984) consisting of 30 items and 3 subscales, was employed.

Descriptive statistics were calculated; a t-test and Kruskal-Wallis H test and Correlation Analysis methodologies for the independent variables were used for data analysis.

As a result, it was observed that the field hockey players generally have a medium level of aggression. The male athletes were found to be more disruptive aggressive whereas the female athletes were venturesome aggressive. Moreo-ver, a significant correlation was found between the sporting age and the venturesome aggression scores. It has been found that the aggression points increase in parallel to the age of athletes.

Keywords: field hockey, aggression, team sport

(2)

GİRİŞ

Birey içinde yaşadığı toplumun bir parçasıdır ve toplumun her açıdan sağlıklı olabilmesinin temelinde, o toplumun çekirdeğini teşkil eden çocuk ve ergenlerin her açıdan sağlıklı bir şekilde yetiştirilmesi ve eğitilmesi önem arz etmektedir (1, 2).

İnsan sürekli olarak bir değişim ve gelişim süreci içerisinde yaşamını sürdürür. Bu süreç içeri-sinde en önemli gelişim ve değişim ergenlik dö-neminde meydana gelir. Çünkü insanı insan yapan psikolojik, biyolojik ve sosyal değer ve yargılar, kişilik, karakter, sosyalleşme ve buna benzer özel-likler çoğunlukla bu dönem içerisinde gelişmekte, kazanılmakta ve bir ömür sürdürülen davranışlar bütünü olarak devam etmektedir (3,1).

Ergenlik, Latin kökenli olan “yetişkinliğe doğru büyüyen anlamındaki adolescere yüklemin-den türemiştir. Genel olarak söyleyecek olursak ergenlik, yaşam döngüsünün ikinci on yılı olarak tanımlanır (4) . Onur (1993)’a göre ergenliğin ortalama başlangıç yaşı erkelerde 13-14, kızlarda 11-13’tür. Ergenliğin bitiş yaşı ise kültürel ve ırksal özelliklere bağlı olarak 22-28 yaşlarına ka-dar uzamaktadır (5) Ergenlik dönemi içerisinde bulunan bireylerin aile tutumu, okul, akran grupla-rı, sosyo kültürel, sosyo ekonomik yaşam şekilleri onların olumlu ve olumsuz sosyal beceriler edin-mesinde önemli birer vasıtadır. Sosyal becerilerin istendik yönde gelişmesi olumlu sosyalleşmeyi de beraberinde getireceği düşünülmektedir. Olumlu sosyal becerilerin yanı sıra ergenlerde olumsuz sosyal becerilerde gelişebilir. Sosyal beceri eksik-liği olan saldırganlık, toplumun her kategorisinde hızla artış eğilimi gösteren bir olgu olarak karşımı-za çıkmaktadır. Bu durum özellikle de ergenlik dönemi içerisinde bulunan gençler üzerinde etkisi-ni artırmaktadır. “Sosyal ortama ve okul ortamına uyumsuzluklar, düşük ya da aşırı rahat gelir düze-yi, ailenin çocuklarıyla yeterli düzeyde ilgilenme-mesi, anne-babanın eğitim düzeyi, ailede kavgalar, üzüntü, cinsel ilişkilere yakından tanık olma, kü-çük yaştaki çocuklara seyrettirilen şiddet ya da gerilim içerikli filmler, diziler, bilgisayar ve video oyunları çocuk ve gençleri etkileyerek öğrencileri saldırganlığa iten etkenler olarak karşımıza çık-maktadır” (2)

Köknel (1996) saldırganlığı, “canlıların temel içgüdülerinden, dürtülerinden biridir” biçiminde

tanımlamakta ve belirli ölçüler içinde saldırganlık, yasamı sürdürmek için gerekli olan davranışların kaynağı ve itici gücü olarak görülebilir” şeklinde yorumlamaktadır (6). Tiryaki (2000) ise, saldırgan-lığı “karşısındakine üstün gelmek, onu yönetmek; bir işi bozmak, boşa çıkarmak için düşmanca, incitici, hırpalayıcı, acı/ağrı verici amaçlar taşıyan davranış biçimi” olarak tanımlamaktadır (7). Sal-dırgan davranışlar amaca yönelik davranışlardır ve bir kişiye, gruba ya da topluma yönelik olabilir. Bu tür davranışlarla karşılaşan kişilerde ya kaçınma davranışı, ya da benzer davranışlarla karşı koyma davranışı görülür. Özellikle kişilerarası ilişkilerde ve etkileşimde belirli davranış örüntüleri vardır. Bu davranış örüntülerinin bir ucunda çekingenlik, diğer ucunda saldırganlık ve ortada atılganlık dav-ranış örüntüleri söz konusudur (1).

Saldırganlık; yıkıcı saldırganlık, atılganlık ve edilgen saldırganlık olmak üzere üç başlıkta ince-lenebilir. Yıkıcı saldırganlık, düşmanlık içeren saldırganlıkla eş anlamlı olarak düşünülmektedir. Bu duygu yoğunluğu içindeki kişi, toplumun kabul etmeyeceği saldırgan bir tutum sergileyebilmekte-dir. Burada, kişi kendine zarar verdiğine inandığı kaynağa doğru hareketle, zarar verme amacını taşımaktadır (8). Edilgen saldırganlık, karşısındaki kişiyi öfkelendirmeden saldırganlık duygusunun tatmin edilmesidir. Burada karşısındakini somut olarak incitme arzusu baskındır. Edilgen saldırgan-lık pasif bir davranış şekli olduğu için, burada sürekli mücadeleden kaçma söz konusudur (8,9). Edilgen saldırganlık bireylerin başkasına küsme, surat asma, üzüldüğünü, incindiğini, kızdığını dolaylı ve dolaysız duyurmaları sebebi ile dolaylı bir saldırganlık türü olarak da değerlendirilebil-mektedir (10) Atılganlık ise, tam olarak saldırgan olma anlamına gelmemekte, kişiler arası iletişim ve etkileşimi kurmadaki sağlıklı davranış biçimle-rinden birisi olarak belirtilmektedir(8). Atılganlık aynı zamanda bireyin haklarını korumada, düşün-celerini, duygularını ve inançlarını doğrudan, dü-rüst, uygun yollarla ve başkalarının haklarını göze-terek ortaya koyma biçimidir (12). Atılganlık dav-ranışında düşünce kabul ettirilmeye çalışılırken, saygı çerçevesi içerisinde yapılmaktadır. Ancak atılganlık gösteren kişiler kendilerine saygısızlık ve haksızlık yapılmasına izin vermezler 13).

Toplum, saldırgan davranışlara izin vermeye-ceği için, kişi bu davranışını ya bastırma yoluna

(3)

gidecek ya da toplumun kabul edeceği bir şekilde ortaya koyacaktır. Sporsal faaliyetler bu yollardan birisidir. Kişi bizzat spor yapma yolu ile veya özdeşleştiği takımın oyuncusuyla saldırganlık içgüdüsünü tatmin etme yolunu seçebilir (11).

Sporda saldırganlık davranışı gerçekleştiğin-de ise iki farklı saldırganlık tipingerçekleştiğin-den söz edilebilir. Birincisi araçsal saldırganlık, ikincisi de düşmanlık içeren saldırganlıktır. Karşılıklı temas halinde yapılan spor dallarında, anlayışlı olmayı gerekti-ren, takımın faydasına olan ve spordaki özel du-rumdan doğan gereklilikler (savunma oyuncusu-nun hakeme fark ettirmeden hücum oyuncusunu itmesi) araçsal saldırganlığı, kuralların ihlal edildi-ği ve rakibe zarar verme niyetiyle yapılanlar ise (kasti tekme atma) düşmanlık içeren saldırganlığı ifade etmektedir (7).

Son yıllarda okullarda, spor salonlarında, stadyumlarda saldırgan davranışlar giderek yoğun-luk kazanmaktadır. Çocuklar ve gençler yaşanan kötü örneklerden etkilenmekte, zaman zaman sorunlarına da bu tür yöntemlerle çözüm yoluna gitmektedirler. Spor ile uğraşan ergenlerin spor ortamında sergiledikleri saldırganlık davranışları ve çeşitlerinin belirlenmesi ve nedenlerinin ortaya konması, sporda şiddet ve saldırganlığın önlenmesi açısından önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı 16 yaş altı çim hokeyi sporcularının saldır-ganlık düzeylerinin çeşitli değişkenler bakımından incelenmesidir.

YÖNTEM Araştırma Modeli

Araştırma Türkiye’deki 16 yaş altı çim hoke-yi sporcularının Saldırganlık Düzeylerinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesini amaçlayan tarama modelli bir çalışmadır.

Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini 2010 yılında Gazian-tep’ de düzenlenen 16 yaş altı açık alan çim hokeyi Türkiye şampiyonasına 13 kadın, 14 erkek takı-mında oynayan 397 sporcu oluşturmaktadır.

Örneklem grubunu ise, tesadüfi olarak seçilen ve gönüllülük esası ile ankete katılan 53 bayan, 75 erkek olmak üzere toplam 128 çim hokeyi sporcu-su oluşturmaktadır.

Veri Toplama Araçları

Araştırmada geçerlilik ve güvenilirlik çalış-ması İlter-Kiper (1984) tarafından yapılan 30 mad-deden ve 3 alt ölçekten oluşan Saldırganlık Envan-teri kullanılmıştır (14).

Envanteri alt boyutları; 1. Atılganlık, 2. Yıkı-cı saldırganlık, 3. Edilgen saldırganlık şeklinde adlandırmıştır. Ölçeğin her maddesi; bana hiç uymuyor= -3, bana biraz uymuyor= -2, bana uy-muyor= -1, kararsızım= 0, bana uyuyor= +1, bana biraz uyuyor= +2, bana çok uyuyor= +3 arasında yanıtlamayı içeren 7’li likert tipidir.

Verilerin Analizi

Verilerin betimsel istatistiksel analizlerinin yapılmasında SPSS 15.0 istatistik paket programı kullanılmış ve sporculardan ölçek sonucu elde edilen bilgiler puanlama yönergesine uygun olarak puanlanmıştır. Veriler öncelikle yüzde ve frekans-ları alınarak özetlenmiş, daha sonra normallik gösterip göstermedikleri One- Simple Kolmogo-rov-Simirnov testi ile test edilmiştir. Cinsiyet ve anne eğitim düzeyi değişkenlerinin normal dağılım gösterdikleri tespit edildiğinden İndependent-Samples t testi uygulanmıştır. Spor yaşı ve baba eğitim düzeyi değişkeninde ise normal dağılım ve homojenlik koşulları yerine gelmediği için Non-Parametrik testlerden Kruskal Wallis testi uygu-lanmış ve tablolar halinde sunulmuştur. İstatistik-sel anlamlılık için ise .05 anlamlılık düzeyi seçil-miştir.

BULGULAR

Tablo 1’e bakıldığında, sporcuların 53’ünün (%41,4) bayan, 75’inin (%58,6) erkek oldu-ğu,32’sinin (%25) 13 yaşında, 55’inin (%43) 14 yaşında, 28’inin (%21,9) 15 yaşında ve 13’ünün de (%10,2) 16 yaşında olduğu görülmektedir. Sporcu-ların 92’si (%71,9) 1 yıldan daha az süredir, 21’i (%16,4) 1–3 yıldır, 15’i de (% 11,7) 4 yıldan fazla süredir spor yapmaktadır. Tabloda ayrıca çim hokeyi ile uğraşan sporcuların 93’ünün (%72,7) annesi ilköğretim mezunu, 35’inin’de (% 27,3) lise mezunu olduğu görülürken, 73’ünün (% 57) baba-sının ilköğretim mezunu, 43’ünün (%33,6) lise mezunu ve 12’sinin de (% 9,4) üniversite mezunu olduğu görülmektedir.

(4)

Tablo 1. Araştırma Grubunun Demogratif Değişkenlerine İlişkin Frekans ve Yüzde Dağılımları Değişkenler f % Cinsiyet Bayan 53 41,4 Erkek 75 58,6 Toplam 128 100 Yaş 13 32 25,0 14 55 43,0 15 28 21,9 16 13 10,2 Toplam 128 100 Spor Yılı 1yıldan az 92 71,9 1-3 21 16,4 4* 15 11,7 Toplam 128 100 Anne Eğitim İlköğretim 93 72,7 Lise 35 27,3 Toplam 128 100 Baba Eğitim İlköğretim 73 57,0 Lise 43 33,6 Üniversite 12 9,4 Toplam 128 100

Tablo 2. Saldırganlık Envanteri Alt Ölçeklerinden, Yıkıcı Saldırganlık, Atılganlık, Edilgen Saldırganlık ve Genel Saldırganlık Puanlarına İlişkin Tanımlayıcı İstatistikleri

N Min Max Mean

Yıkıcı Saldırganlık 128 -2,00 2,90 ,856

Atılgan Saldırganlık 128 -1,80 2,90 1,043

Edilgen Saldırganlık 128 -2,20 2,80 ,582

Genel Saldırganlık 128 -2,77 ,82 ,995

Tablo 3. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Cinsiyet Değişkenine Göre t-Testi Sonuçları

Alt Boyutlar n s t p

Yıkıcı Saldırganlık Bayan 53 ,609 ,951 -2,220 0,08*

Erkek 75 1,030 1,125

Atılgan Saldırganlık Bayan 53 ,858 1,195 -3,050 0,03*

Erkek 75 ,192 1,246

Edilgen Saldırganlık Bayan 53 1,294 1,141 2,058 0,42

Erkek 75 ,866 1,170

Genel Saldırganlık Bayan 53 ,877 2,632 -1,234 0,22

Erkek 75 1,06 3,202

Tablo 4. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Yaş Değişkenine Göre Korelasyon Testi Sonuçları

Yaş

Yıkıcı Saldırganlık

Atılgan

Saldır-ganlık Edilgen Saldırganlık

Genel Saldırganlık r -,073 -,167 ,082 -,109 p ,412 ,050 ,359 ,22 N 128 128 128 128 X

(5)

Tablo 2’de envanterin ve alt boyutlarının puan ortalamalarının tanımlayıcı istatistikleri gö-rülmektedir. Sporcuların yıkıcı saldırganlık alt boyutu puan ortalaması ̅ = ,856, atılgan saldırgan-lık puan ortalaması ̅ = 1,043, edilgen saldırganlık

puan ortalaması ̅ = ,582 ve genel saldırganlık

puan ortalaması ise ̅ = ,995 olarak bulunmuştur. Tablo 3 incelendiğinde sporcuların yıkıcı sal-dırganlık puan ortalamaları cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir farklılık göstermektedir [t(128)=

-2,220; p< ,05]. Bayanların puanlarının ( ̅ = ,609), erkeklerin puanlarına ( ̅ = 1,030) göre düşük oldu-ğu belirlenmiştir.

Atılgan saldırganlık puan ortalamaları cinsi-yet değişkenine göre anlamlı bir farklılık göster-mektedir [t(128)= -3,050; p< ,05].

Bayanların puanlarının ( ̅ = ,858), erkeklerin

puanlarına ( ̅ = ,192) göre yüksek olduğu

belir-lenmiştir.

Edilgen saldırganlık ve genel saldırganlık puan ortalamaları ile cinsiyet değişkeni arasında anlamlı bir farklılık belirlenmemiştir (p>,05).

Sporcuların yaşı ile “yıkıcı saldırganlık”, “atılgan saldırganlık” ve “genel saldırganlık” dü-zeyleri arasında düşük düzeyde negatif, anlamsız bir ilişki bulunmuştur. Sporcuların yaşı ile edilgen saldırganlık düzeyleri arasında düşük düzeyde pozitif ve anlamsız bir ilişki bulunmuştur. Sporcu-ların spor yaşı değişkeni ile atılgan saldırganlık puanları arasında anlamlı ilişki tespit edilmiştir.

Tablo 5’de elde edilen verilerden anlaşılacağı üzere sporcuların Atılgan saldırganlık puanları, spor yılı değişkenine göre anlamlı bir farklılık göstermektedir [t(128)= 7,403; p<,05]. En yüksek

sıra ortalaması 4 yıl ve daha fazla süredir spor yapan sporcularda ( ̅= 69,55), en düşük sıra orta-lamasının da 1 yıldan az süredir spor yapan spor-cularda ( ̅= 43,20) olduğu tespit edilmiştir.

Tablo 5. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Spor Yaşı Değişkenine Göre Kruskal-Wallis H Testi Sonuçları

N Sıra Ort sd X2 p Yıkıcı Saldırganlık 1 Yıldan az 92 66,67 2 1,127 ,569 1-3 yıl 21 58,98 4* 15 58,90 Atılgan Saldırganlık 1 Yıldan az 92 43,20 2 7,403 ,025* 1-3 yıl 21 57,57 4* 15 69,55 Edilgen Saldırganlık 1 Yıldan az 92 66,56 2 1,025 ,599 1-3 yıl 21 59,86 4* 15 58,37 Genel Saldırganlık 1 Yıldan az 92 67,42 2 2,165 ,339 1-3 yıl 21 58,90 4* 15 54,40

Tablo 6. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Baba Eğitim Düzeyi De-ğişkenine Göre Kruskal-Wallis H Testi Sonuçları

Alt Boyutlar Baba Eğitim N Sıra Ort sd X2 p

Yıkıcı Saldırganlık İlköğretim 73 68,90 2 2,461 ,292 Lise 43 58,01 Üniversite 12 60,96 Atılgan Saldırganlık İlköğretim 73 42,75 2 6,933 ,031* Lise 43 59,85 Üniversite 12 70,82 Edilgen Saldırganlık İlköğretim 73 65,18 2 1,333 ,514 Lise 43 66,58 Üniversite 12 52,92 Genel Saldırganlık İlköğretim 73 68,38 2 2,006 ,367 Lise 43 60,34 Üniversite 12 55,79

(6)

Yıkıcı saldırganlık, edilgen saldırganlık ve genel saldırganlık puan ortalamaları ile spor yılı değişkeni arasında anlamlı bir farklılık tespit edil-memiştir (p>,05).

Tablo 6’da görüldüğü üzere sporcuların Atıl-gan saldırAtıl-ganlık puanları, babanın eğitim düzeyi değişkenine göre anlamlı bir farklılık göstermekte-dir [t(128)= 6,933; p<,05]. ]. En yüksek sıra

ortala-ması babası üniversite mezunu olan sporcularda ( ̅ = 70,82), en düşük sıra ortalamasının da babası ilkokul mezunu olan sporcularda ( ̅ = 42,75) oldu-ğu tespit edilmiştir.

Yıkıcı saldırganlık, edilgen saldırganlık ve genel saldırganlık puan ortalamaları ile babanın eğitim düzeyi değişkeni arasında anlamlı bir farklı-lık tespit edilmemiştir (p>,05).

Tablo 7’de görüldüğü üzere sporcuların Ge-nel saldırganlık ve alt boyutlarının puanları ile annenin eğitim değişkeni arasında anlamlı farklılık tespit edilememiştir.

TARTIŞMA VE SONUÇ

Tablo 2’de envanterin ve alt boyutlarının puan ortalamalarının betimsel istatistikleri görül-mektedir. Sporcuların yıkıcı saldırganlık alt boyutu puan ortalaması ̅ = ,856, atılgan saldırganlık puan ortalaması ̅ = 1,043, edilgen saldırganlık puan ortalası ̅ = ,582 ve genel saldırganlık puan ortalaması ise ̅ = ,995 olarak bulunmuştur. Ölçe-ğin her maddesi “bana hiç uymuyor= -3”, “bana biraz uymuyor= -2”, “bana uymuyor= -1”, “karar-sızım=0”, “bana uyuyor= +1”, “bana biraz uyu-yor= +2”, “bana çok uyuuyu-yor= +3”, arasında yanıt-lamayı içeren 7’li likert tipidir.

Bu tanımlamadan yola çıkarak, sporcuların yıkıcı saldırganlık ve atılgan saldırganlık düzeyle-rinin “bana uyuyor” a yakın olduğu, edilgen sal-dırganlık düzeylerinin “kararsızım” ile “bana uyu-yor” arasında olup “bana uyuuyu-yor”a daha yakın olduğu söylenebilir. Genel saldırganlık düzeyinin ise “bana biraz uyuyor” ile “bana çok uyuyor” arasında olup “bana çok uyuyor”a yakın olduğu söylenebilir.

Bu bilgiler ışığında araştırma grubunu oluştu-ran çim hokeyi sporcularının genel olarak saldır-gan bir yapıya sahip oldukları, aynı zamanda dü-şünce, istek ve inançlarını karşısındakinin haklarını çiğnemeden ifade eden, duygu ve düşüncelerini direk ve dürüst olarak ifade edebilen bir yapıya sahip oldukları sonucuna varılabilir.

Yapılan çalışmada erkeklerin yıkıcı saldır-ganlık puanlarının bayanlardan yüksek olduğu, bayanların atılgan saldırganlık puanlarının da er-keklerden yüksek olduğu tespit edilmiştir. Çalış-mada ayrıca sporcuların cinsiyetleri ile edilgen saldırganlıkları ve genel saldırganlık puanları ara-sında bir fark tespit edilmemiştir.

Ortaya çıkan bu sonuca, ailelerin çocukları yetiştirmede sergiledikleri farklı tutumların ayrıca toplumun kız ve erkek çocuklardan bekledikleri farklı davranışların etkisi olduğu söylenebilir. Toplumumuzda erkek çocukların saldırgan davra-nışlar sergilemeleri hoş karşılanmakta, kız çocuk-larının saldırgan davranışları ise ayıplanmakta, onaylanmamakta hatta bastırılmaktadır. Bu du-rumda kız çocuklarının erkek çocuklara oranla ve özellikle fiziksel saldırganlık davranışının az dü-zeyde seyretmesini sağladığını ifade edebiliriz. Cinsiyetler arasındaki farklılıklardan kaynaklanan Tablo 7. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Anne Eğitim Düzeyi De-ğişkenine Göre t- Testi Sonuçları

Alt Boyutlar Anne Eğitim n s t p

Yıkıcı Saldırganlık İlköğretim 93 ,857 1,066 ,012 ,990

Lise 35 ,854 1,107

Atılgan Saldırganlık İlköğretim 93 1,134 1,155 1,407 ,165

Lise 35 ,802 1,200

Edilgen Saldırganlık İlköğretim 93 ,554 1,268 -,414 ,680

Lise 35 ,657 1,238

Genel Saldırganlık İlköğretim 93 2,546 2,962 ,383 ,703

Lise 35 2,314 3,087

(7)

saldırgan davranış türü “kızların daha çok sözel ve zihinsel, erkeklerde ise fiziksel saldırganlık” dav-ranışı gösterdikleri şeklinde genellenmektedir (15,16).

Soykan (1993), Steinberg (1993), Bettencourt and Miller (1996), Hamby ve Sugarman (1999), Scharf (2000), Masalcı, (2001), Rabiner ve ark, (2005), Çobanoğlu, (2006), Ağlamaz, (2006), Şahan, (2007), farklı gruplarla yaptıkları çalışma-larda erkeklerin kızlara oranla daha fazla yıkıcı, fiziksel saldırganlık sergilediklerini tespit etmiş-lerdir (15,16,17,18,19,20,21,22,23,24). Bu çalış-malar araştırma bulguları ile paralellik arz etmek-tedir.

Tablo 4. de elde edilen bulgulara bakıldığın-da, sporcuların yaşı ile “yıkıcı saldırganlık”, “atıl-gan saldır“atıl-ganlık” ve “genel saldır“atıl-ganlık” düzeyleri arasında düşük düzeyde negatif, anlamsız bir ilişki bulunmuştur. Bu bulgudan yola çıkarak çim hoke-yi sporcularının yaşlarının artması ile birlikte yıkı-cı saldırganlık ve atılgan saldırganlık ve genel saldırganlık düzeylerinin azaldığı ancak bu duru-mun istatistiksel olarak bir anlam ifade etmediği söylenebilir.

Sporcuların yaşı ile edilgen saldırganlık dü-zeyleri arasında düşük düzeyde pozitif ve anlamsız bir ilişki bulunmuştur. Bu bulgudan yola çıkarak çim hokeyi sporcularının yaşlarının artması ile birlikte edilgen saldırganlık düzeylerinin arttığı ancak bu durumun istatistiksel olarak bir anlam ifade etmediği söylenebilir.

Sporcuların spor yaşı değişkeni ile atılgan saldırganlık puanları arasında anlamlı ilişki tespit edilmiştir. Spor yaşı yükseldikçe atılgan saldırgan-lık puanlarının da yükseldiği görülmektedir. Atıl-gan saldırAtıl-ganlık düşünüldüğü gibi olumsuz bir saldırganlık kavramını tanımlamaz. Atılgan saldır-ganlık, başkalarının haklarını ihlal etmeden, kişi-nin kendi haklarını kabul edilebilir biçimde sa-vunması şekli, etkili bir iletişim şeklidir (5). Bu tanımdan hareketle spor yaşının fazla olmasının atılgan saldırganlığı olumlu etkilediği söylenebilir. Spor ortamındaki deneyim, özgüven, bilgi ve yete-neklerin bu sonuçları etkilediği düşünülebilir. Kırımlıoğlu ve ark (2008), yaptıkları çalışmada spor yaşının atılgan saldırganlığı olumlu etkilediği sonucuna varmışlardır (2) . Bu sonuç araştırma bulgularını destekler niteliktedir.

Çalışmada elde edilen diğer bir sonuç ise, sporcuların annelerinin eğitim durumlarının saldır-ganlık düzeylerini etkilemediği ancak babanın eğitim durumunun atılgan saldırganlık düzeyini etkilediği şeklindedir. Ana-baba eğitim düzeyi çocuk yetiştirmede önemli bir etkendir. Eğitim seviyesi yüksek ana-babanın çocuk bakma, onlarla ilgilenme, eğitim verme, davranış kazandırma gibi konulardaki yaklaşımları ile eğitim seviyesi düşük olanların yaklaşımları birbirlerinden farklı olacağı düşünülebilir. Bununla beraber annenin eğitim düzeyine bakıldığında genelinin ilköğretim mezu-nu olduğu görülebilir. Bu somezu-nuçta bize annelerin genelinin ev hanımı olduğunu düşündürebilir. Annelerin eğitim seviyesi değişse de çocuğunu yetiştirirken geleneksel çocuk yetiştirme kalıpları-na göre hareket etmesi bu kalıpların dışıkalıpları-na çıkma-mış, olması saldırganlık düzeylerini etkilememiş olabilir. Tuzgöl (1998), Gürsoy (2002), Demirhan (2002), Gökbüzoğlu (2008), farklı gruplarla yap-tıkları çalışmalarda da anne eğitim düzeyi ile sal-dırganlık düzeyleri arasından anlamlı ilişki tespit edilememiştir (25,26,27,28). Bu bulgular araştırma bulguları ile paralellik göstermektedir.

Aslında anne eğitim düzeyinde olduğu gibi baba eğitim düzeyi de çocuklara yaklaşım tarzında farklılık gösterebilir. Çocukların gelişim dönemin-de ebeveyni taklit etme çok sık rastlanan bir burum olduğu da söylenebilir. Toplumumuzda erkeklerin daha saldırgan oldukları bulgusundan hareketle, babaların bu konuda erkek çocuklarının üzerinde daha etkili bir model olacağını belirtebiliriz. Baba-nın çocuk yetiştirmedeki tutumu da bireyin kişili-ğinin gelişmesinde önemli bir role sahip olduğuna göre, eğitim seviyesi farklı bireylerin çocuklarının da saldırganlık düzeyleri arasında farklar olması beklenmektedir. Eğitim seviyesi farklı düzeylerde bulunan babaların çocuklarıyla kuracakları iletişim sekli ve tutumları da farklılaşmaktadır. Fray ve Mark (1987), eğitim seviyesi düşük anne-babaların çocuklarıyla sağlıklı ilişkiler kuramadıklarını, dolayısıyla saldırgan bireyler yetişmelerine sebep olduklarını vurgulamışlardır (29).

Sonuç olarak sporcularının genel olarak sal-dırgan bir yapıya sahip oldukları, aynı zamanda düşünceli ve haklarına sahip çıktıkları, spor yaşı-nın ve babayaşı-nın eğitim durumunun atılgan saldır-ganlık düzeylerini olumlu etkilediği tespit edilmiş-tir.

(8)

Öneriler;

 Anne-babalar özellikle çocuklarının ya-nında saldırgan davranışlar sergilemekten kaçınmalıdır,

 Aile, beden eğitimi öğretmeni veya antre-nör, saldırgan davranışlar sergileyen ço-cukları denetim altında tutmalı, onlara so-rumluluklar vererek davranışlarının dü-zelmesinde yardımcı olmalıdır,

 Öğretmen ve antrenörlerin de saldırgan davranışlarını kontrol etmelerine destek verecek eğitimler verilmelidir.

 Benzer çalışmalar farklı ölçek ve farklı gruplarla da yapılarak bu alana daha fazla katkı sağlanabilir.

KAYNAKLAR

1. Erdoğdu, MY, Oto, R. “Sokakta Çalışan ve Çalış-mayan Çocukların Atılganlık ve Saldırganlık Dav-ranışları Açısından Karşılaştırılmaları”. Kriz Dergi-si 12: 11-23, 2004.

2. Kırımlıoğlu, H., Parlak N, Derecelioğlu Ç, Kepoğlu A., “Lise Öğrencilerinin Saldırganlık Düzeylerinin Spora Katılım Düzeylerine Göre İncelenmesi” Niğ-de Üniversitesi BeNiğ-den Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 2 (2);147-154, 2008.

3. Kırımoğlu, H., “İlköğretim II. Kademe Öğrencileri-nin Madde Kullanımı Ve Bağımlılığını Önlemede, Okul Yöneticisi, Beden Eğitimi Ve Rehber Öğret-menlerin Bilgi, Görüş Ve Önerileri (Ankara İl Ör-neği)”, Doktora Tezi, Gazi Üniversitesi, Sağlık Bi-limleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Ankara, 2007.

4. Steinberg, L. Ergenlik. (Çev. Figen Çok vd.). İmge Kitabevi. Ankara, 2007.

5. Arı, R. Gelişim ve öğrenme (1. Baskı), Konya Atlas kitabevi, ss, 82-85, 2003.

6. Köknel, Ö., Bireysel ve Toplumsal Şiddet. Altın Kitaplar Yayınevi (1. basım), İstanbul, 1996. 7. Tiryaki, Ş.,Spor Psikolojisi, Kavramlar, Kuramlar

ve Uygulama , Eylül Kitap ve Yayınevi, Ankara, 2000.

8. Bostan, G., Kılcıgil E., “Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğrencisi Olan ve Olmayan Ankara Üniversitesi Öğrencilerinin Saldırganlık Boyutları”, Spormetre Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi. 6 (3):133–140, 2008.

9. Güner, ÇB., “Takım Sporları ve Bireysel Sporlar Yapan Sporcuların Saldırganlık Düzeylerinin İnce-lenmesi”, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Sağlık Bi-limleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2006.

10. Başaran, İE. Eğitim Psikolojisi, Aydan Web Tesis-leri 5. Basım, ss: 141,142, Ankara, 1998.

11. Cengiz, R., “Futbol Antrenörlerinin Saldırganlık Türleri ve Şiddet Olaylarına Bakış Açıları”, Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Ens-titüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Anka-ra, 2004.

12. Dervent F., Arslanoğlu E., Şenel Ö. “Lise Öğrenci-lerinin Saldırganlık Düzeyleri ve Sportif Aktivitele-re Katılımla İlişkisi (İstanbul İli Örneği)”, Uluslara-rası İnsan Bilimleri Dergisi, 7 (1): 523–525, 2010. 13. Kabak F. “Ergenlerde Spora Katılımın Saldırgan

Davranışlar Üzerine Etkilerinin İncelenmesi” Çuku-rova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2009.

14. Kiper İ. Saldırganlık Türlerinin Çeşitli Ekonomik, Sosyal ve Akademik Değişkenlerle İlişkisi. Yayın-lanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Ankara, 1984.

15. Soykan F. “Türk Sinemasında Kadın ve Şiddet”, 3P:Psikiyatri, Psikoloji, Psikofarmakoloji Dergisi, 1 (4), 21-32, 1993.

16. Steinberg, L. Adolescence, (3. Baskı), New York: McGraw-Hill, Inc. 1993.

17. Bettencourt, B.A., Miller, N., “Gender Differences in Aggression as a Function of Provocation: A Meta Analysis”. Psychological Bulletin.119 (3),1996. 18. Hamby, S., Sugarman, D., “Acts of Psychological

Aggression Against a Partner and Their Relation to Physical Assault and Gender.” Journal of Marrige & The Family. November. 61(4), 1999.

19. Scharf SC. Gender Differences in Adolescent Aggression: an Analysis of İnstrumentality vs. Expressiveness, Unpublished Doctoral Thesis Michigan University Dep. of Clinical Psyc., Michi-gan, 2000.

20. Masalcı, A.D., Aile İçi Etkileşimlerle Çocuğun Saldırganlık Düzeyi ve Uygu Davranışının Karşı-laştırılması, Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üni-versitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, İzmir, 2001. 21. Rabiner, DL., Coie, JD., Miller J, Shari ; Boykin,

Anne SM. ; Lochman, J E. “Predicting The Persistence Of Aggressive Offending Of African American Males From Adolescence Into Young Adulthood: The Importance Of Peer Relations, Aggressive Behavior, And ADHD Symptoms.” Journal Of Emotional And Behavıoral Disorders, September, 13 (3), 2005.

22. Çobanoğlu, G. “Takım Sporları ve Bireysel Sporlar Yapan Sporcuların Saldırganlık Düzeylerinin İnce-lenmesi”. Yüksek Lisans Tezi. 19 Mayıs Üniversi-tesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Samsun, 2006.

23. Ağlamaz, T., “Lise Öğrencilerinin Saldırganlık Puanlarının Kendini Açma Davranışı, Okul

(9)

Kültü-rü, Cinsiyet, Sınıf Düzeyi, Anne-Baba Öğrenim Düzeyi ve Ailenin Aylık Gelir Düzeyi Açısından İncelenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bi-limleri Anabilim Dalı, Samsun, 2006.

24. Şahan, M., Lise Öğrencilerinde Saldırganlığını Yordayan Değişkenlerin İncelenmesi, Yayınlan-mamış Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Eği-tim Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 2007.

25. Tuzgöl, M., Anne-Baba Tutumları Farklı Lise Öğrencilerinin Saldırganlık Düzeylerinin Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi, Yüksek Lisans Tezi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimle Ensti-tüsü, Ankara, 1998.

26. Gürsoy, F., “Annesi Çalışan ve Çalışmayan Çocuk-ların Saldırganlık Eğilimlerinin İncelenmesi”. Ço-cuk Gelişimi ve Eğitimi Dergisi. 6 (7), 2002.

27. Demirhan, M. “Kendi Açma Düzeyleri Farklı Genel Lise Öğrencilerinin Bazı Değişkenler Açısından Saldırganlık Düzeylerinin İncelenmesi”. Anadolu Üniversitesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi., Eskişehir, 2002.

28. Gökbüzoğlu,B., “Ergenlerin Saldırganlık Düzeyleri ile Problem Çözme Becerileri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi”, Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilim-leri Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2008.

29. Ateş, N. “Hayvan Besleyen ve Beslemeyen Çocuk-ların Saldırganlık Eğilimlerinin İncelenmesi”, An-kara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yayın-lanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2005.

Şekil

Tablo 3. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri  Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Cinsiyet Değişkenine  Göre t-Testi Sonuçları
Tablo 6. Araştırma Grubunun Saldırganlık Envanteri Alt Boyutlarına Ait Puanlarının Baba Eğitim Düzeyi De- De-ğişkenine Göre Kruskal-Wallis H  Testi Sonuçları

Referanslar

Benzer Belgeler

Bugün gerçekten çok önemli bir konuda, ülkemiz için tarihsel olarak önemli bir bölge olma özelliğini hiç kaybetmemiş olan ve bugün de gerek Türkiye, gerek

In the vector error correction model, there is no relation to correct the short term deviation of gaining returns above the normal level with 5% significance in the

Yapay Sinir Ağları (YSA) kullanılarak geliştirilen bu sistemde; yazın taraması ile belirlenen finansal göstergeler dikkate alınarak, imalat firmalarının 2001 Türkiye ekonomik

Stepanov Institute of Physics, National Academy of Sciences of Belarus, Minsk, Belarus 91 National Scientific and Educational Centre for Particle and High Energy Physics, Minsk,

This study aimed to compare short and standard dental implants according to primary stability in bone type IV using Resonance frequency analysis (RFA) test equipment.. RFA

Although a few studies in the literature were carri- ed out to produce exosomes of A549 cell line from mic- rovesicles (MVs), there is no spotlight exosomal study of this cancer

On the other hand, secondary ectopic pregnancy may occur following trauma or rupture of the gravid uterus where the developing fetus is lost into the peritoneal cavity (5)..

Using age-appropriate measures of acculturation attitudes and psychosocial outcomes, it was found that (a) children generally favored an “integrationist” attitude, and this was more