• Sonuç bulunamadı

Kaya kekliği (A.graeca) ve sülünlerde (P.colchicus kanat kemikleri (ossea alae) üzerinde karşılaştırmalı makroanatomik araştırmalar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kaya kekliği (A.graeca) ve sülünlerde (P.colchicus kanat kemikleri (ossea alae) üzerinde karşılaştırmalı makroanatomik araştırmalar"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Vet.Ilil. Derg, (2007). 21. 2:S5·9.ı

KAYA KEKLiCii (A . Graeca) VE SÜLÜNLERDE (P. Colchicus) KANAT KEMiKLERi(OSSEA ALAE) ÜZERiNDE KARŞıLAŞTıRMAlı MA KROANATOMiKARAŞTIR MALAW

Sefa Lök@1 HakanYalçın-'

T

he

C

ompa ra tive

M

a croanatomic Re

scarehes

on

Borıes

o

f Wi

ng

(

Ossea Alae

)

in Ro

ck

P

a rt r idges

(A. graeca ı

and Phca

sants

(P colclı icı ıs ı

Özet : Buçalışmanın amacı, kaya keklikleri (A. graeca) ve halkalı sülünlerde (P. colchicus), kanat kemiklerini (ossa alae) oluşturan; humerus,radius,ulna,ossa carpi,carpometacarpus ve ossa digitorum manus'un makro anatomisini belirtemek vearalarındaki farkları karşılaştırmaktır. Buaraştırmadaonarhaftalık10 adet kayakekliğive 10 adethalkalı

sülün kullanıldı. Kemikler üzerinde uzunluk ölçüleri değerleriile belirlianatomik oluşumlarbelirlendi.Humerus her iki türdede pneumatikyapıdaydı. Kekliklere ait tüm kemik uzunluk ölçüleri ,sülünlerdendaha küçüktü.Humerus'un pro-ximal'idüzeyinde impressio coracobrachialisve fossa penumotricipitalisoluşumlarıkekliklerdedahaderin biryapı ola-rak gözlendi. Sülünlerin tümünde radius, kekliklere nazaran daha belirginbir dış kavise sahipti. Buna karşı u/na'n ın dışa doğruolaneğimi kekliklerde daha belirgindi. Farklıolarak sülünlerinos carpiradiale'sidüzensizbirdörtgen veya papyonşeklindeydi.Sülün ve kekliklerin tümünde,1. parmak bir phalanx'tan,2.parmağın ikiphalanx'tan, 3.parmağın isebir adet phalanx'tan oluştuğu belirlendi. Genelolarak keklik ve sü/ünlerin kanat kemiklerinin, diğer kuş türleriyle

karşılaştırıldığında belirgin farklılıklar gösıerdiği gözlendi. Bunun yan ı n da keklik ve sütünlerarasında da bazı mak-roanalomikfarklılıklarınoldu ğubelirlendi.

Anaht arkeli me ler: Keklik, Sülün, Analomi,Kemik,Kanal

Summary: The purpose of Ihis study is to determine the rnacroanatorny of humerus,radius,ulna,ossa carpi, car-pornetacarpus and ossa digilo rummanuslorming bones of wing in rock partridges and rigneckpheasantand lo com-parethedifferences between them. Inthisresearch, 10 rock partridgesand10 rigneckpheasanl,ten weeksold,were used.Lenglh measures anddefinite anaıomicIormatlonswere determined.Humerus was in a pneumalicstructure in both species.Partridges measuresof all bone lenglh were always lower than pheasantsmeasures. In allpartridges , formalionsof impressio coracobrachialis and fossa penumotricipitalis at Ihe level ofhumerus proximalwere observed as a deeperstruclure. In all pheasanl s,radiushad moreevicent externalcurve lhan the the radius in partridges,but, in contrast, the inclinationtooulwardof ulna was more definite inpartridges.Os carpi radialeofthepheasantswas a disordered guadrangle or like a bow-tie. In allpheasanls and partridges, itwasdeıermined that 1. finger consists of one phalanx, 2. fingerconsists of two phalanxesand 3. fingerconsistsof one phalanx. In conclusion,when partridges and pheasanls bone ol wing are compared whit otherbird species, evident differences were deıermined . it was ob-served thalthere were some macroanatomic differences between partridgesand pheasanls.

KayWords : Partridge, Pheasant,Analomy,Bone,Wing

Gir i ş

21. yüzyılın en büyük problemleri arasında

in-sanların beslenme yeters tzliğ i gelir. Yeterli hay-vansal proteinin tü ke ıi l eme mes i önemli bir sorun olarak görülmektedir. Buamaçlabirçok ka n atl ı türü

yetiştirilmektedir. Yet işt i rici li kte önemli sonuçlar elde edilenkanatlı avhayvanı türleri:bıldı rcın,

kek-lik, sülün ve güvercindir. Özellikle keklikler ve sü -lünlergünümüzdealternatifkanatlı yetişti riciliğiaç ı ­

sından ayrı bir öneme sahiptir. Bu türler hem ekonomik açıdan, hem de doğalortamlarına

sa-lınma çal ı şmaları açıs ında n da önemli birer kanatl ı

GelişTarihi:26.09.2007 <1!': sda lok<1!' gmail.com

• Buaraşn rmaSefa Lök'ünYüksek LisansTezindenözcı lc n m i ş u r. l.KuramanoğtuMehmet BeyUnivers nesi. Bcsyo,KARAMAN 2.Selçuk UnivcrsitcsiVeterinerFaklilı csi.Anuromi.Knmpüs.KO NYA.

türleridir. Sülün ve keklik türleri, zoolojik sistemde aynı aile içinde yer aldıklarından; davran ış, hayat

tarzı, beslenme. barı n ma vb. gibi birçok özellikler

bak ı mından birbirine benzemektedir (Çetin ve Kı­ rıkçı , 2000).

Halka/ı sülün (Phasianus colchicus) dünyada en yaygın bulunan sülün türüdür (Çetin ve Kırı kç ı ,

2000). Av hayvanlarının en fazla bilinen türlerinden biri de kekliktir. Yabani hayatta Kaya kekliği (Ale

c-t

otts

graeca),TürkiyeninTrakya ve Egebölgesinde

yay ı lma alanı bulmuştu r (Çetin ve Kırıkçı, 2000). Kayakekliği, kınalı kekliğe çok benzer,sı rt ı düzgün,

(2)

LO",YALÇiN

bö{ıür çizgileri daha sıktır. Gaga dibi çevresinin ta -mamı siyahtı r(Heinzeil ve ark., 1995).

Kuşların kanadı,memeülenn OnbaeaOının kar-ŞllıOıdır ve onunla aynı kemiksel yapıya sahiptir. Kanat gOvdeye direkt olarak exıemleşmez, bir omuz kemen (cm ç ulu rnmembri thoradel: seeputa. os

corecc c ecs

ve lurcula)

ue

baOlanmışt ır (Ba -hadır, 2002). Kuşların uçmasında, lig_

ac-rocoraconumeraırs

çok

Onemli bu role sahiptir (Saier ve ark., 2007). Ossa

atae:

kanat

ke-mıkle nncı en Oluşur ve kanadın serbest kısmı ;

nu-merus,

uma.

radıus ,

ossa

carpt

carpometacarpus ve ossa digilorum manus'tan oluşur (Feduceia. 1975; Nickel ve ark., 1977; Chiasson. 1984; McLelland. 1990; Orosz ve

arx.,

1992; Baumel ve

ark..1993:Evans. 1996; Banadır. 2002;LOk,2005; üaerveark..2(07).

Kanatlıların iskeletinın memelilerdenen Onemi

farkı , bir çok kemiOin pneumalrk (havalı) olmasıdır treeeccıa. 1975; Çalışıar, 19n; Nlekel ve ark.. 1977 ;MeLelland. 1990;Bahad ır, 2002). Uçan kuş­

lann kemikleri pneuma ük yapıdadı r ve bu oluşum canllya uzun uçuş yeıeneOi sağlar. Uçamayan kuş­

lar pneumauze kemiOe sahip deOildir (Nickel ve ark., 1977).Humerus 'un proximal ucunda bulunan for. pneumaticum. saeeus cıavıculans vasıtasryta

havanıngirmesinemüsaadeeder (Do{1uerve Eren-çin. 1964: seocccıa. 1975; çeeştar. 1977; Niekel ve ark., 1977; Chiasson , 1984; Evans , 1996;

Ba-hadır, 2002; Bozkun ve ark.. 2oo2). Tavuk, yerli ördek ve brknrcmda numerus, antebraehium'dan daha uzundur. Buna karşın güvercinlerd e an -tebrachtum. nvmerus'tan uzundur (Yıldı z ve ark.,

1998).

uına'nm oıecranon'u kanatlılarda zayıf

ge-tişmtşur (DoOuer ve Erençin, 1964; Bahadır, 2002; Demirkan, 2002). Uma. evcs bıldırcında 2.97, ya -banI budrrcmca 2.94 cm uzunluOundadır (Yaman.

ı997).

Ossa carpi'yi Oluştu ra n kemikler kanaurtarda. os carpi ulnare ve os carpl ractafe'dir (Baurnel ve ark.. 1993; Bahad ır, 2002; Bozkurt ve ark.•2002). Os earpi radıale ördekte kısa ve d6rtgen şek­ lindedir (Demekan. 2002). os carpi ulnare ise Or -deklerde 'V' şekımdedtr. Memelilerde bulunan dis-tal sıradaki diQer ossa catpi'ter. kuşlarda metacarpcs't ar ile kaynaştlQ rncıan metacarpus'lara. carpometacarpus adı verilir (Chiasson, 1964; MCLeIJancl,1990;Bahadır,2002).

Kanatlılarda carpomel acarpus'u kuvvetli ve düz olan iki numaralı ile zayıf ve kemerli olan

numaralı tarak kemikle rioluşturur (Sahadır. 2002).

Kanatlı larda birbirinden larklı üç adet ossa di-gitiorum manus vardır (Feduccta. 1975: Nicke!ve ark., 1977; Banadır ve ark., 1993; Yaman, 1997;

Bahadır, 2002). 1. parmakta kanatlılarda genelde biradetpbatanx (ptıatanxdigili afutae)bulunur (

Fe-ouccia

.

1975, Chiasson , 1984; Smith ve Smith. 1991;Orosz ve

arx.

,

1992:Baumel ve

a

rk. ,

1993). 2. parmak da

kanauuarda

genelde iki adet

o

na-tanx'tan

(phalanx proxımans digiU majoris ve pha-tanx distalis digiti majoris ) oluşur (Nlckel ve ark, 1977; Chiasson, 1984; Smıtn ve Smith, 1991;

Orosz ve ere.. 1992: Baumel ve ark, 1993; Ba-hadır. 2002). 3. parmakta (phalaox diçiti minoris) ise kanatlılarda bir pbatanx olarak görülür (Fe-eeccıa. 1975:Nickelve

erx..

1977.Chiasson . 1984; Smith ve Smith. 1991;Orosz veark. 1992;Baumel veark., 1993:Bahadı r. 2002 ).

Kekhk ve sülünıer üzeri nde bazı anatomik ça-lişmalar (Anderson. 1972; Arves, 1978; Gu er, 1987;Tobe lske ve Dial.2000;Yalçınveark.,2003 ; KOnül ve arx., 2004: Özcan ve arx.. 20(4) ya-pı lmasına karşın, osteolojik açıdan yeterübir

ça

-lışma yapılmamıştır. Nitekim bu çalışmanın amacı

da.uçma yeteOine sahip Kaya keklik/eriile Halkah süıünlerin kanat kemik/erini oluşturan: humerus. ra-dius.ulna,ossacarpl, carpometacarpus ve ossa

di-gitorum manus kemiklerinin makroanatomisini be-linernek ve ~er meveutsa aralarındald farkla rı karşılaştırmaktır.Ayrıcaliteratürverilerındeki kanatlı tüneriyle de karşılaştırılarak fark olup olmadlQı be-linenecekttr. Ayrıca bu araştırmadan elde edilecek olan osteolojik verilerin (morfolojik, anatomik ve meIrik ölçümler), ilerde yapılacak olan benzer

ça-lışmalara ışık lutma sı amaçlanmıştır. Aynı zamanda bu veriler. keklik ve sülOnlerin gerek alt türlerinin teksonomik sınıflandırmasında, gerekse de cc -~adaki yabani ve benzer türleri arasındaki fark· hhklann veya benzerjklerln belirlenmes indede fay-dalıolacaktı r.

Malerya l ve Metot

Bu çalışmada, S.Ü. Vetoriner Fakültesi Uy-gulamaveAraştı rmaçillliQinde yetiştirilencn'ar

haf-tal ı k 10 adet Kaya KekliOi(Afecıoris graeca) ve 10 adet Halkah Sülün (Phasiarıus cofehicus)

kul-lanıldı.Tümömeklenn aOırlıklarl , dijitalterazi ilebe· ürtendı. Kekliklerin ortalama aQırııOI 493.40±12.7gr; sülünlerın ise 873.50±25 .93gr olarak bulundu (Su-lünlerintümüdişi, keldikletin yarısı dişi,yarısı erkek cinsiyeUere sahipti).

Hayvanlar kesildikten sonra. kanat kemikleri (ossea atee) omuz kemeri nden (cingulum membri lhoracici) dikkatli bir şekilde kesılerek ayrıldı. Elde

(3)

Tablo t. Keldik ve Sülünlerin Kanal Kemiklerinin U zun-luklan(mm)

(Tablo1).Her ikitürdede humerus.içinde hava ba

-rındıran pneumatikyapıdayd ı. Kanat büküldüğünde

hemen hemen seepura'ya paralel olarak dur-maktaydr.

Buaraştırmadaki tüm keklik ve sülünlerde, hu-merus'uncorpus'u düzeyindebireradet belirgin bir fALnuıriciumtespitedildi.Ayrıcasadece sülünlerde 5 tane sağ humerus'un ,4 tane de sol humerus'un cramat yüzünde ve caput humeri'nin sonlanma d ü-zeyinde,sayısı birile iki arasında değişen ter.N ut-ricium'lar tespit edildi. Caput numen'ran ekıem yü-zeyi ile ıutercınum ventraıe arasındaki Incisura cepms humeri her ikitürdede gôzlendi. Buoluşum

sütünde daha denndi. Capuı humeri'nin oor -solaterarindeki tümseğimsi yapıyı ise luberculum dersale (Şekil 2-a) oluşturmaktaydı. Bu yapı , k ek-liklerde sülünlarenazaran dahabelirgindi.

Crista dettopector alis (Şekil 2·k); humerus'un proximal ucu boyunca ıuberculum dorsate'den ıa­

teral'e doğru yükselen ve orta düzeyde cranıaıe

doQru bükülenve sonrahemenalçalandüzeyde bır

crista olarak görüldü.Araştırmadaki birsütününsol humerus'unda bu

c

nsta

çok daha kısaydı . Ça -trşmadakibir sulünü n.sağhumerus'unun eristadel -topectcr alts'inin düzensiz yapıda olduğu belirlendi. Crista certooectorans'ın kıvnrrnnm hemen önünde çöküntü ya da oyuk tarzmoak! ımpressio m. pe c-teralls keklikle daha derin,

söt

önoe

biraz daha

sığdı.

Fossa pneumotricipitalis (Şekil2-b); oorsat ve veruraroen margo caudansve erus dersele fossae

vasıtasıyla sınırlanmışıı . Fossa pneurrıotricipita1is;

humenıs'un darsal yüzünün proximal'inde ve coı­

lum düzeyinde caput humeri'ye dOOru deneteşen bir oluşumdu. Oyuk şeklindeki bu yapı. tüm keklik örneklerinde çok daha derin bir yapıdaydı.

s

ü

-lunlerdeise daha sığve yüzeysetdi,Sadece bir 5 0-IOnün solhumerus'unun eaudal yüzündekibu lossa

yapısı dOzdu.diğerbir söıünce iseaynı yerde t

üm-KuyaKddiıli(A. gUlUll) n'Smül1krd\·..•

edilen kanat krsmmoakl kas ve diOeryumuşak d o-kular bislıiri ile uzaklaştırıld ı ve kanal kısımları %B'lık amonyak çözeltisinde 1-1.5 saat kaynatlldı.

Daha sonra kemik üzennceki tüm oluşumlar te-mizlendi ve geri kalan kemik parçaları özel küçük

poşeuerdesaklandı.

Kemiklerle ilgili uzunluk ölçüleri dijital kum -pasla yapıldı. Sonuçlar Tablo t'de sunuldu. Ke -mikler üzerinde uzunluk ölçüleri alınırken; kemiğin en uç kısımları relerans noktası olarak olarak be -ltrtendı. Bu referans noktaları tüm türlerde her kemik içinayn ayn ölçüterek belirlendi:

Humerus'unproximal'lndeklcaput nu -meri'nintepenoktası ileaynıkemi{jin dis -tal'indebulunan epicondylusventralis'in hemenaltındakiproe.uexorisnoktasıa ra-sın da kimesafe.

Vlna'nınproximalucundakiolecrancn'un tepenoktasıile distal'deki condylus vent -ralisınnae'nmuçnoktası arasıdakiuzun -luk,

Baoius'unproxımal'lndekttacle sarticutans ulnansiledistal'indeki taciesartculans ra-dccarpaüs'm tepenoktası arasındaki me-safeler,

Carpometacarpus kemiOinde ise.aynıke -miğin proximal'indeki trochtea carpatis'in tepenoktası lle. osmetacatpaıeminus'un distaldekien tepenoktası arasındakime -safelerölçüldü.

Metrik ölçüm sonuçla rı na ayrı ayrı

t-

ıesti

uy-guıandı. Türter arasındaki larklar MTB-12.1 (2002) paket programıylaistatistik analizinetabilutuldu ve sonuçtar tablo halinde sunuldu. Terminoloji olarak kanattı hayvanıarda kullan ılan Baumell ve ark (NAA-1993)'n ı n terrninotojisikullanıldı . Çalışmama

-teryallerinin resimleri, ayrı ayrı ve bütün olarak '50nyDigilal OSC-S75' model fotoğraf makinesiyle alındı.

Bulgular

OSSA ALAE (MEMBRI THORACICI) (Şekil

1,2.3):Buçalışmadatüm sülünve kekliklerde ossa alae'yı oluşturan başlıca kanat kemiklerinin; nu-merus, uına ve radius, ossa carpı. ca r-pometacarpus ve ossa digitorum manus'tan oluş­ tuQu belirlendi.

SKELETON BRACHII-HUMERUS (Şekil 1.2-H): Humerus kemiği, kekhkte ortalama 51.80±0.49 mm, sülünde ise 67.77±Q.55 mm uzunluğundaydı

KEKL!K Humerus 51.80:!:0.49 UIna 49.74İ0.46 Aadius 44.54:!:0.44 cerpoeetec erpcs 29.94...0.31 •(P<O.OS)(MTB12.1). SÜLÜN 67.77~0.5S 61.53±0.50 56.09±0.47 34.82::0.26

(4)

LÖK, YALÇIN

sektarzındatuberculumyapısıgözlendi.

Humerus'un cranial yüzü ve proximali dü-zeyinde yassı bir oyuk tarzında impressio co-racobrachialis (Şekil2-j) oluşumu gözlendi. Bu olu-şum keklikte biraz daha derindi. Humerus'un extremitas distalis'inde condylus ventralis ile cond-ylus dorsalis'in incisura intercondylaris (Şekil 2-0)

vasıtasıyla ayrı Imış bir anatomik yapı olduğu be-lirlendi ve bu condylus'lar ovai şekilliydi. Incisura yapısı ise keklikte sülüne nazaran biraz daha de-rindi. Humerus' un distali düzeyi ve cranial yüzünde çukur bir yapı oluşturan fossa m. brachialis (Şekil 2-m) yapıs ı belirlendi. Humerus 'un craniodistaldü -zeyinde lokalize olan proc. supracondylaris dor-salis (Şekil 2-e)'in condylus dorsalis'in mediali ve humerus'un distal düzeyinin dorsal'inde bulunan küçük bir kemik uzantıs ı olduğutespit edildi. Ayrıca bu yapının sülünlerde, kekliklere nazaran biraz dahaçıkıntılıve belirginolduğusaptandı.

SKELETON ANTEBRACHil (Şekil 1-R,U): Keklik ve sülünlerde skeleton antebrachii, ulna ve radius olmak üzere iki kemikten oluşmaktaydı. Ulna, her iki türde de radius'tan daha kalınve daha uzundu. Bunun yanında sülün ve kekliklerin hep-sinde de ulna, radius'a nazaran daha eğimliyd i ve her iki kemikte pneumatikyapıdadeğildi. Buna kar-şın radius'lar heriki türde de daha düzd ü,

ULNA (Şekil 1-U): Kekliklerde ortalama uzun-lu ğ u 49.74±46 mm, sülünlerde 61.53±O.50mm ola-rak ölçüldü (Tablo 1).Bu kemik tüm türlerde pne-umatik yapıda deği ldi. Ayrıca sadece sülün örneklerinde ulna'nın corpus'unun ortası düzeyinde zor görülebilen bireradet for. nutriciumtespit edildi. Ulna'nın caudal kısmı dış bükeydi ve kekliklerdeki bu kavislenme , sülünlere nazaran daha belirgindi. Proc. cotylaris dorsalis, ulna'nın proximal ve dorsal yüzeyinde cranial yönlü belirgin bir çıkıntıolarak gözlendi. Bu yapı, sülünlerde kekliklere nazaran daha belirgind i. Ulna'nın proximal uç noktasındaki elecranon (Şekil 1-0)yapısıheriki türde de çok be-lirgin bir çıkıntıolarak görüldü. Ulna'nın pro-ximal'inde ve dcrsal yüzeyinde,proc. cotylaris dor-salis'in hemen yakınında hafif bir çöküntü tarzında

impressio m. scapulotricipitis oluşumu gözlendi. Keklikte bu yapı sülüne nazaran biraz cana de-rinceydi. Ulna'nın yine proximal' i düzeyinde ve ventral yüzünde, cotyla ventralis'in hemen altında

impressio m. brachialis isimli oyuk bir yapı göz-lendi. Bu yapı, sülünlerde çok daha belirgindi. geniş yüzeyliydi ve caudal yönlü çizgisi bir yay çiz-mekteydi.

Corpus ulnae düzeyinde, kemiğin

pro-ximal'inden distaline kadarolan margo caudalis b o-yunca caudal yönlü papillae remigales caudales (Şekil 1-Pr) ve ventral yönlü papillae remigaıes ventrales isimli çift yapı lı , tırtıklı çıkı ntr la r tespit e dil-di. Bu çıkıntılar araştırmadaki sütünlerde.kekliklere nazaran çok daha belirgindi vesayısıdahafazlaydı. Ayrıca ulna'nın dorsal yüzünde lineae i n-termusculares isimli kas çizgileri de gözlendi. Bu yapılar sülünlerde daha belirgin ve hissedilebilir ya-pıdaydı. Margo caudalis,keklikte daha caudal yönlü bir kavis çizmekteydi. Aynı düzeyde condylus'ları caudal yönde ayıran ve sütünlerde daha derin bir olukolansulcus intercondylarisisimli anatomikyap ı tespit edildi.Uln a' nındistal ucund a,tuberculum c ar-pale'nin hemen üstü nde radio-ulnar eklemi oluş­ turacak olan "depressio radialis" isimli çöküntü

tar-zındaki anatomik yapı tespit edildi. Bu oluşumun yüzeyi, sülünlerde kekliklere nazaran daha be -lirgindi. Ayrıca ulna'nın, kekliklerde proximal'e

doğru biraz daha kalınlaştığıda görüldü. Sülünlerde ise bu kalınlaşma proximal ve distal düzeyde hemenhemenaynıyd ı.

RADIUS (Şekil 1-R): Radius kekliklerde o r-talama 44.54±0.44 mm,sülünlerde ise 56.09±0.47 mm uzunluktayd ı (Tablo 1). Bu kemikte herhangi bir pneumatik yapı görülmedi. Radius, sülünlerde corpus'un ortasından itibaren proximal'inden ve nt-ral'e doğru kavislenerek sonlanmasına karşın. ke k-liklerde dik başlayıp devam etti ve en son distal uç noktasında küçük bir bükülmeyle sonlandı. Ra-dius'un dorsal'i ve proximal'i düzeyinde, caput radii'nin hemen altında bir tümsek yapısındaki tu-berculum bicipitale radii keklik ve sülünlerin tü-münde tespit edildi. Bu yapı, sülün radius'ıan nda daha düzensiz ve girintili çıkıntılıyd ı. Keklikte ise daha düzenli bir tümsek yapısındayd ı. Radius'un corpus'unda ve margo interosseus boyunca gö-rülebilen, kas çizgileri olarak şekillenen lineae i n-termusculares'ler tespit edildi. Bu oluşumlar s

ü-ıün terde. kekliklere nazaran çok daha derindi ve çizgileri daha keskindi.Radius'undistal ucu ve d or-sal yüzünde ince bir oluk tarzında sulcus t en-dinosus oluşumu tespit edildi. Bu oluşum, araş­ tırmadaki tüm sülünlerde kekliklere nazaran daha iyi izlenebiidi. Radius'un distal ucu ve caudal y ü-zünde çöküntü tarzındaki depressio Iigamentosa yapısı, kekliklerde sülünlere nazaran çok daha b e-lirginve biraz daha derindi.

SKELETON MANUS-OSSA CARPI (ŞekiI1,3): Os carpi radiale (Şekil 1,3-CR ,a) keklikte hemen hemen dikdörtgen şeklindeydi ve distal'e doğru da-ralmaktaydı. Sülünlerde ise bu kemik ortası basık, dikdörtgenimsi ve papyon şeklindeydi. Ayrıca d

(5)

is-Kaya Kekliği(A.graeca) ve Sül üu lerde.••

tal'e doğru genişleyen bir özellik göstermekteydi. Sülünlerde, distal'deki ucun biri kekliklere nazaran

daha uzundu.

Os carpi ulnare (Şekil 1,3-CU,b)araştırmadaki

tüm sülün ve kekliklerde 'V' şeklindeydi. Biri daha

uzun vekalın olan crus longum ilediğeri daha kısa ve ince olan crus breve oluşum ları oldukça

be-lirgindi. Os carpi ulnare'nin iki crusu arasında i

n-cisura metacarpa lis (Şekil 3-c) isimli anatomik yapı

gözlendi.

CARPOMETACARPUS (Şekil 1,3-CM) Car

-pometacarpus kemiğ i , keklikteortalama 29.94±031

sülünde ise 34.82±0.26 uzunluğundaydı (Tablo 1).

Bu yapının tüm sülün ve kekliklerde; os

me-tacarpale alulare,os metacarpalemajus ve os me

-tacarpale minus olarak üç kemikten oluştuğu

be-lirlendivebu kemiklerpneumatikbiryapıdadeğildi. Os metacarpale majus (Şeki l 3-h) ve minus (Şekil 3-1) aral a rın da bir spatium oluşturacak şekilde, her

iki uçtan birl eşti. Os metacarpale alulare'nin de

(Şekil 3-f) proximal düzeyde , bu oluşumların

iki-siyle kaynaşt ığı gözlendi. Carpometacarpus

ke-mikleri aras ında en kalın ve büyük olanı os me

-tacarpale majus'tu. Tüm türlerde, os metacarpale alulare'nin ventrocran ialyüzünde üzerinde birproc.

alularisçıkıntısı çok belirgindi. Os metacarpareal

u-lare'nin dcrsal yüzü ve proximal ucunda göz

-lenebilenproc. extensorius (Şekil 3-d) isimliyapı iki

parçalı olarak oldukça belirgindi. Ca

r-pometacarpus'un proxima l'i düzeyinde trochlea

carpalis (Şekil 3-1) isimli makaraya benzeyen çı­ kıntılı oluş umnet birşekilde saptandı.

Carpometacarpus'un dorsal yüzünün pro -ximal'in de fossa supratrochlearis (Şekil 3-e) isimli

küçük çukurumsu bir yap ı bulun maktayd ı. S

Ü-lünlerdebuoluş u mdahaderin biryapıdayd ı. Os metacarpale majus'un, dorsalyüzüve

pro-ximali düzeyinde bulunan proc. intermetacarpalis

(Şekil 3-g) isimli belirgin kemik çıkıntısı , araş­ tırmadaki tüm sülün ve kekliklerde tespit edildi. Bu

oluşum, tüm örneklerde caudal yönlüydü. Caudal

düzeyde yeralan os metacarpale minus (Şekil 3-1)

os metacarpale majus (Şekil 3-h)'a nazaran daha

inceydi ve aralarında belirgin bir aral ık mevcuttu. Bu yapıda spatiurn interme tacarpale (Ş ekil 3-m) olaraktespit edildi. Bu araştırmadaki tüm keklik ve

sülünlerde, os metacarpale minus'un ortası dü -zeyinde belirgin bir gen iş leme gözlendi.

Car-pometacarpus'un distal' idüzeyindeos metacarpale

minus ve majus'un kaynaşa rak birleştiği gözlendi ve bu yapının da symphysis metacarpalis distalis

olduğubelirlendi.

OSSA DIGITORUM MANUS (Şeki l 3): Tüm araştırma örneklerinde birbirinden farklı üç par-mağınmevcut olduğu tespitedildi.

i. parmak olan phalanx digitialulae (Şekil 1 ,3-PA,i) 'nıntümsülünve kekliklerdebir tane, küçükve

kütbiryapıdaolduğuve ayrıca os metacarpale a lu-lare ile eklemleştiği tespit edildi. ii. parmak olan

phalanges digiti majoris'in (Şe kil 1,3- Pdma,j) tüm sülün ve keklik türlerinde iki phalanx'tan oluştuğu gözlendi. Bu kemiğe ait birinci phalanx' ın (phalanx

proximalis digiti majoris) diğer tüm phalanx'lardan

büyük ve yassıca olduğu tespit edildi. Dorsalolan fossa'nın keskin bir pila cranialis phalangis yapıs ı ile 1/4 oranında bölündüğ ü tespit edildi. Ayrıca bu kemiğin caudal düzeyinde dış bükey margo yap ısı tüm örneklerde açıkça gözlendi. Distal'deki ikinci phalanx'ın (phalanx distalis digiti majoris) tüm

ör-neklerde ucu keskin,uzuncave üçköş elibiryapıda olduğubelirlendi. iii. parmakolanphalanxdigiti

mi-noris (Şekil 1,3-Pdm,k) tüm örneklerdebiradet o

la-rak gözlendi. Bu kemik phalanx'lar arasında en zayıfve ince olarak gözlendi.

Tartışma ve Sonuç

Feduccia (1975), Nickel ve ark. (1977), Mc Lelland (1990) kanatl ı ları n genelinde, Bahadı r

(2002) ördeklerde, Cubo ve ark. (2000) ise sü -lünlerde humerus'un pneumatik yapıda olduğ u nu

bild irmişlerd ir. Benzerşeki lde buaraştırmadaki tüm

sülün ve kekliklerde de aynı pneumatik yap ı

hu-merus'ta belirlenmişti r. Ayrıca for. pneumaticum

oluşumu kekliklerde, sülünlere nazaran daha derin

ve belirgindi. Literatür verilerine ilaveten, sülünlerin

5 adetsağve 4 adette sol humerus'unda,caput

hu-meri'nin collum'u düzeyinde sayıla rı bir ile iki

ara-sında değişen for. nutricium'lar tespit ed il mişti r. Bunun yanıs ıra Demirkan (2002) ördeklerde,

Boz-kurtve ark. (2002)kelaynak kuşlarında humerus'un corpus'unun tam ortas ın da bir for. nutricium

ol-duğunu bildi rmiş lerd ir. Nitekim bu çalışmadaki tüm

örneklerde de corpus humeri düzeyinde birer adet

çok belirginfor. nutriciurn'largözlenmişt i r.

Kanatlıları n (Baumel ve ark., 1993) genelinde ve ördeklerde (Demirkan, 2002) humerus'un t

u-berculum ventralis'inin, tuberculum dorsale'den dahabüyük ve kuvvetli old uğ u blldlrtlrnlştir. Bozkurt

ve ark. (2002) ise tam tersi durumu kelaynak kuş­ ları için bildirmiştir. Bu çalışmadaki tüm sülün ve

kekliklerde Demirkan (2002)'nın bildirdiğ i durum

gözlenmiştir. Bunun yanında tuberculum dorsale,

kekliklerde sülünlere nazaran daha belirgindi.

Baumel ve ark. (1993)'nın; Olson ve Feduccia

(6)

kuş-LÖK. YALÇiN

larda (penguen, karabatak ve birçok ördekte) hu-merus'ta for. pneumeticum'un olmadığını bil-dirmelerine karşın, bu çalışmadaki tüm örneklerde for.pneumaticum gözlenmiştir.

Keklik ve sülünlerde humerus'un ortalama uzunluğu tavuk, ördek (Yıldız ve ark., 1998; De-mirkan, 2002) ve kelaynakkuşları(Bozkurt ve ark., 2002) için bildirilenlerden daha kısa olarak bu-lunmuştur. Buna karşın adı geçen kemiğingüvercin (Yıldız ve ark., 1998) ve bıldırcınlardan (Yaman, 1997; Yıldızve ark., 1998) daha uzun olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bu araştırmadaki iki tür arasında, sülünhumerus'u daha uzun olarakbelirlenmiştir.

Impressio coracobrachialis'in bir çok kanatlı tü-ründe farklı bir derinlik gösterdiği bildirilmiştir( Ba-umel ve ark 1993). Bu çalışmadaki keklik ve sü-lünlerde de aynı durumgözlenmiştir.Nitekim crista deltopectoralis'in kıvrımınınhemen önündeki bu çö-küntü yapı,keklikte daha derin olarak belirlenmiştir. Baumel ve ark. (1993), m. scapulotriceps'in tendonunda bir sesamoid kemik olan os s e-samoideum m. scapula tricipitis'in bazı kuş tür-lerinde (sinek kuşu) nadiren de olsa bulunabileceği ifadeedilmiştir.Ancak bu oluşum araştırmadaki ka-natlıtürlerininhiçbirindegözlenmemiştir.

Demirkan (2002), ördekte proc. sup-racondylaris dorsalis olmadığını bildirmesine kar-şın, bu çalışmadaki tüm sülün ve kekliklerde; hu-merus'un cranial yüzü ile dista l'idüzeyinde belirgin bir çıkıntıolarak gözlenmiştir. Ayrıca bu yapı, s ü-lünlerde daha belirgin olarak tespit edilmiştir.

Liteatür verilerinin genelinde (Bozkurt ve ark., 2002; Demirkan, 2002) kanat/ıların ulna'sının ra-dius'dan daha kalın ve uzun olduğu bildirilmiştir. Bu çalışmadaki keklik ve sü!ünlerde de aynı sonuca ulaş ı lmıştır. Ayrıca ulna ve radius'un her birinin uz u n l uğ u , sülün ve kekliklerin hepsinde hu-merus'tan kısaolarakbulunmuştur.

Banadır (2002), güvercin ve tavukta ulna'nın gövdesinin belirgin bir kavisyaptığını ifadeetmiştir.

Bu çalışmada keklik ve sülünlerde de bu ka-vislenme gözlenmiştir. Hatta kekliklerde bu durum daha belirgin olarak bulunmuştur. Nitekim Bahad ı r (2002), kaz ve ördekte bu kavislenmenin daha az belirg in olduğunu ifade etmiştir. Bu sonuç araş ­

tırmadaki sülünler ile benzerlik arzetmekteydi. Ba -umel ve ark. (1993), Barnet ve Lewis (1958)'e da -yanarak olecranon'un bazı kuşlarda olmadığını söylemiştir. Ancak bu çalışmada keklik ve s ü-lünlerin hepsinde bu yapı belirgin olaraktespite dil-miştir.

Bozkurt ve ark. (2002) kelaynakların ulna'sıru n

corpus'unda ventrolateral olarak papillae re-migales'lerin olduğunu bildirm işlerdir. Bu ça-lışmadaki tüm örneklerde de bu oluşumlar be-lirlendi. Ayrıca bu oluşumlar, sülünlerde çok daha belirgin olarak gözlenmiştir. Cubo ve Casinos (2000), sülünlerde radius ve ulna'nın pneumatik ya-pıda olmadığını bildirmişlerdir. Bu araştırmada da her iki tür için aynı sonuç lar bulunmuştu r. Ulna' n ı n uzunluğu, her iki türde de evcil ve yabani bıl­

dırcınlar (Yaman 1997) için bildirilenlerden daha uzundu. Demirkan (2002)'ın ördeklerde bildird iğ i

gibi, bu çalışmadaki sülünlerde de radius'un pro-ximal'den ventral'e doğrubariz birkavislenme yap-masına karşın, kekliklerde bu eğim hemen hemen hiç yoktu ve sadece distal düzeydegözlenebilmişti.

Feduccia (1975), kümes hayvanlarında ra-dius'un corpus'u düzeyinde for nutricium 'un

bu-lu ndu ğu nu bildirmiştir. Buna karşın Demirkan (2002) ördeğin radius 'unda for. nutricium' un ol-madığın ı bi ldirmiştir. Aynı şekilde bu çal ışmada da her iki türde bu oluşum gözlenemedi. Yaman (1997)' ln bıldırcınlarda, Demirkan (2002)'ın ör-dek/erde bildirdiği ulna'ya ait for. nutricum yapısı ,

bu araştırmada sadece sülün örneklerinde göz-lendi. Yaman (1997)'ln evcilve yabanibıldırcınlarda

bildirdiği radius uzunluğu, keklik ve sülüne nazaran kısa olduğu belirlenmiştir. Buna karş ın , Bozkurt ve ark. (2002)'n ı n kelaynak kuşlarında radius ve ulna için bildirdiği uzunluklar, bu araştırmadaki sülün ve kek/iklerinradiusuzunluğundandaha Iazlaydı .

Ördekte os carpi radiale, dörtgen şeklinde ifade edilmiştir(Demirkan ,2002). Buyapı ,kelaynak kuşlarında (Bozkurt ve ark., 2002) ise düzens iz ya-pıdaki bir kemik olaraknitelenmiştir. Buçalışmadaki

kekliklerce de, adı geçen kemikdikdörtgenşekl i nd e

gözlenmiştir. Ancak sülünlerde bu kemik düzensiz bir dörtgen veya papyon şeklindeydi ve distaldeki uç kısmı biraz daha uzun olarak gözlenmişti. Os carpi ulnare, kelaynak kuşlarında (Bozkurt ve ark., 2002) "U" şeklinde; buna arşın ördeklerde (De-mirkan, 2002) "çentik" şeklinde ifade edilmişti r. Bu çal ışmadaki tüm sülün ve kekliklerde ise, "çentik" tarzında ve "V" şeklinde bir yapı olarak göz-lenmiştir. Smith ve ark. (1993), baykuş ve şahinde

os carpi radiale'nin yakınında ekstra bir kemik olu-şumudaha tespitetmelerine karşın, buaraştırmada ki hiçbir örnekte buoluşumtespit edilmemiştir.

Ördekte (Demirkan, 2002), os metacarpale majus'un proximal'inde proc. intermetacarpalis ol-madığı, bunun yanında Baumel ve ark. (1993)'nın Balıman (1979)'a dayanarak bütün kuşlarda bu-lunmayabileceği veya protuberentia metacarpalis

(7)

Kaya Kekliğ ](A.graeca) veSülüıılcrdc...

adıyla bazı kuşlarda olabileceği ifadeedilmiştir. Bu

araştırmadaki tüm örneklerde prac.

in-termetacarpalis gözlenmiştir.

Bu araştırmadaki kekliklerin ve sülünlerin ta-mamı nda. ossa digitorum manus yapısı üç par

-maktan oluşuyordu. Bu sonuçlar, literatür (F

e-duccia, 1975; Nickel ve ark., 1977; Mcl.elland, 1990;Smithve Smith, 1991; Oraszve ark.,1992; Baumel ve ark., 1993; Chiasson, 1984; Bahadır, 2002; Bozkurt ve ark., 2002) verileriyle uyum içe-risindeydi. Bazı literatürlerde; tavuk, ördek, kaz

(Nickel ve ark., 1977; McLelland, 1990; Bahadır, 2002) ve kelaynak kuşlarında (Bozkurt ve ark.• 2002)1.parmakta ikinci birphalanx'ın dahaolduğu bildirilmesine karşın, bu araştırmadaki örneklerde 1.parmaktasadece bir adetphalanx'ın(phalanx di-giti alulae) bulunduğu tespit edilmiştir. Bu sonuçta Bahad ı r(2002)'ln güvercinler için bildirdikleriyle pa-ralellikarzetmekteydi.

Nickel ve ark.. (1977) ile Bahadır (2002).

kazda 2. parmağın en distalinde üçüncü bir

pha

-lanx'ın daha olduğunu bildirmelerine rağmen. bu ara şt ırmada keklik ve sülünlerinhepsinde, Bozkurt

ve ark. (2002)'nın kelaynakkuşlarında bildirdiği gibi

2. parmağın sadece iki adet phalanx'tan oluştuğu

belirlenmiştir.

Keklik ve sülünlerin 3. parmağında sadece bir phalanx' ın olduğu tespit edilmişti r. Bu sonuçta li-teratür (Feduccia, 1975;Nickelve ark., 1977; Ch i-asson, 1984; Smithve Smith, 1991;Orosz ve ark.• 1992; Baumel ve ark., 1993; Bahadır, 2002; Boz -kurt ve ark.,2002) verileriyleuyumiçerisindedir.

Sonuç olarak; Kaya Kekliği ve Halkalı S Ü-lünlerde, ossea alae kemikleri karşılaştırıldığında

çok belirgin farklılıklar olmamasına karşın, bazı küçük anatomik özellikler ve uzunluk ölçüleri açı­ sından önemli sonuçlarelde edilmiştir. Ayrıca mak -roanatomik yönden gerek keklik türlerinin,gerekse de sülün türlerinin kendi aralarında da bazı küçük

farklılıkların olduğu tespit edilmiştir. Keklik ve s ü-lünler arasındaki bu küçük osteolojik farklı lıkla r, yakın akraba olan bu kuşların tür farklılığından ileri gelebilir. Bunun yanında kanat kemikleri. ma

k-roanatomik yönden literatürlerdeki diğer kuş tü r-leriyle karşılaştırıldığında da önemli farklılıkların o l-duğu belirlenmiştir. rA P Pd..ı il K Pclmı PA dmı /i

Şekil1.OS SA ALAE (K:Keklik-S:Sülün; Sol-Dorsal)

H:Humerus,R:Radius, U: Ulna,CR:Os carpi radiale, CU:Os carpi ulnare, CM: Carpometacarpus, PA: Phalanx digiti alulae,Pdma:Phalanx digiti majoris,Pdmi: Phalanx digiti minoris,Pr: Papillae remigalescaudales, O:Olecranon

(8)

LÖK.YALÇı,i

a T cuı m dorsa b.Foss pneum rıapıta .c.Tuberculum en r e n.For,pneuma um. e Proc supracondylans dorsaııs, I.Fossa oıecıanı 9 Proc Le on h.Ca human. I.Cnsa b ı.lnlumescenlıa h mcn. J.lmpressio

co-de opecıoraüs i. argo oorsans. rn.Fossa m. br ıa n.Condylus venIrals 0.1 - ura in-salıs.p Tuberculumsuoraco lar v nlr le

Şe 113.OS A CARPI.CARPOMETACARPUS. OSS":.DIGITORUM MA US ((K.Kekıık-S:S üıün:Sol-dorsal- enıraı). a.Os carpl radiale,b.Oscarpı uınare, c.lncisura metacarpalis.d.Proc. oxtcnsorius. o.Fossa supratrochleans,f.Os

me-acarpele alular •g.Proc. inıe rmetacarpalis. h.Osmetacarpale majus, 1.0sm t carpale minus, LPhalanx d ii aıulae. ,.Phalanxdıgıtirnajons,k.Phalanxdıgiliminoris.I.Trochlea carpalis. m.Spatiumıntermeacarpale

(9)

Kaya

Kaynaklar

Anderson, W.L. (1972).Dynamics of Condition Parameters and Organ Measurements in Phe· asants. lllionols at. Hist. Surv. Bull., 30, 8, 455-498.

Arvas,A.H. (1978). Erkek KeklikAleetoris çre-eeaGenital Sistemi Üzerinde Makro ve Mıkro Mor-folojik Incelemeler. F.Ü. Vet. Fak.Yay: 16, Doktora Tezi:7.A.Ü. Basımevi,Ankara.

Banadır. A. (2002). Evcil Kuşların Anatomisi,

"Hare ket Sistemi" ,Ed: DursunN" 1·28. Med.Yay., Ankara.

Bahadır, A., Yıldız, B., Serbest, A. ve Yılmaz,

O. (1993). Evcil Su Ku şlarından Yerli Kaz, Yerli

Ördekve PekinÖrdeğinin Iskeletle rı Üzerinde Kar

-şılaştırmalı Makro-Anatomık Araştırmalar. U.Ü.

Vet. Fak.Derg., 1,12, 1· 12.

Baier , D.B., Gatesy , S.M. and Jenkins, FA

(2007). A Critical Ligamen tou s Mechanism in the Evetın ton of Avlan Flı ght. Nature. Jan.,445, 7125, 307-310 .

Ballmann, P. (1979). Foslise Glareolidae aus

dem orollnges Ries (Aves: Charadrlformes).

Bonn.lool. Beitr.,30, 53-'01.

Barnet. C.H.and Lewis, O.J.(1958).The Evo· lution of Some Traction Eplphyses in Birds Mam-mals. J.Anat.,92, 593-601.

BaumeJ, JJ, King, A.S., Breazile, J.E., Evans, H.E. and Vanden Berge,J.C. (1993). NominaA na-tomıca Avium.Prepared by the International

Com-mite on Aviarı Anatomica l Nomenclature. A com-mit ee of the Nuttau Orni hological Club, Ed:

Paynıer RA No: 23, World Association of Ve-terinary Anatomists,Second Ed., Cambridge Mas-sachusetts.Publ. by the Club.

Bozkurt E.U., Düzler. A., Ozgel, O. and Kur-tul, i. (2002). Morphometric and Morphological Fe-atures of the Bones of the Wing in Bald Ibis. Indian Vet. J.,May.. 79, 470-476.

Chiasson, R.B. (1984.)Laboratory Anatomy of the Pigeon. WCB, Publ .. lowa.

Cubo, J. and Casinos, F.L.S. (2000). In

-cidence and Mechanical Significance of Pne· umatization in the Long Bones of Birds.

Zoo.

J. Linn.Soc.. 30. 499-510.

Çalışlar. T. (1977). Tavuk Diseksiyonu. A.Ü.

v

er.

Fak.Yay .:10.Der skitabı: 4, A.Ü.Bas ı mevi ,An·

kara.

Çetin, O.ve Kırıkçı, K. (2000). AlternatifKanatlı

Yetiştiriciliği. Sel-Ün.Vakfı Yay ..Konya.

Demirkan. A.Ç. (2002). Ördekte Iskelet S

is-temi. A.Ü.Sağ . BiL. Ens., Dok.Tezi,Ankara.

Doğuer, S. ve Erençın, l . (1964). Eveil Kuş­

ların Komparativ Anatomisi. "Ellenberqer V. BAUM'IN buch der Vergleichenden Anatomie der Haustiere"adlı eserinin 18. baskısındançeviri,A.Ü.

Vet. Fak.Yay, 176, Ders Kitabı: 78,1-20.A.Ü.. Ba

-sımevi, Ankara.

Evans, H.E.(1996). Diseases of Cage and Av

i-ary Bird. In "Anatorny of the Budgerigar and Other Birds", Ed: Rosskopf W.J., Woerpel

n.w,

79-162,Third ed., Williams& Wilkins, A Waverly Com

-pany, USA.

Feduccia, A. (1975). Sisson and Grosman's

the Anatomy of the Domestic Animals. In MAves Osteology" , Ed: Geııy R., 1790-1802, Vol. i. Fifth ed, WB Saunders Company, Philadelphia.

Günter, H. (1987). Morphologische und To

-pographische Untersuchungen am Gas •

rointestinaltrakt (mi Anhangdrüsen) des Rebhuns

(Perdix perdix, Linne, 1758). Diss.,Giesen.

Heinzeı, H., Filler, R. and Parslow, J. (1995).

TürkıyeveAvrupa'nın Kuşları - Kuzey Afrika ve

Or-taeoğu DahiL. Çev., Boyla KA, [Poekat Guide to

Birds of Britain&Europe with North Alrica&the Midle East), Türkiye Doğ. Hay. Kor.Der., [stanbul.

KÜr1üI, 1.. Aslan, K., Aksoy, G. and Özcan,

S.

(2004). Morphology of the Air Sacs (Sacci Pne-umatici) in the Rock Partridge (Aleetoris graeea). Vet. Res. Com., 28, 553-559.

Lök, S.(2005). Kaya Kekliği (A.graeca) va

s

o-lünlerae (P. Colchicus) Kanat Kemikleri (Ossea Alae) Üzerinde Karşılaştırmalı Makroanatomik Araştı rmalar. S.Ü. Sağ. BiL. Enst., Yüksek Lisans Tezi, Konya.

McLelland, J. (1990). A Colour Atlas of Avian

Anatomy.WP Pub., England.

Minitab (MTB) 12.1. (2002). Statistical soft-ware. Windows.

Nickel, R., Sehummer, A. and Seiferle. E. (1977). Anatomy of the Domeslic Birds . 3-25.

Ver-lag PlaulParey, Berlin, Hamburg.

Olson, S.L. and Fecuccla. A. (1980).

Presb-yornis and the Origin of the Anseriformes (Aves: Charadriornor pho). Smith. Ccnırib . , l ool., 323,

(10)

LOK.YALÇiN

oecse .

S

.E,

Ensley,

PK

and

Haynes

.

C.J

(1992).Avian SurgicalAnatomy Thoracic and

Pel-vicLimbs.W.B.Saunders Company,USA.

Özcan, S.•Aslan, K.. Aksoy, G.and KurtÜı, ı.

(2004 ). Anerial Vasculariza!ion ol the Uropygial

Gıands (Gl. Uropygialsl in the Rock Panridge

(Afectoris graeca) Uving in Tur1l.ey. Anat. Hist.

Emb.•33,155·157.

Smith,B.J .ve Smith, SA (1991). Normal

xe-roradiographie and Aadiographlc Anatomy of the

üreaı Homed OWL (Bubovlrgianus), wıth Special

Acıerenceto theBamOwl (TyoloAlba).Vel. Aad., 32.1.6-16.

Smıth, SA, Smith. B.J .and Hcltaday. 5.0.

(1993).An Addihona l Bone in (he

caroet

Region ol

Haptertat Btrcs. Anat. Histel. Embryol., 22. 105·

'13.

teceısxe. B.W .and Dial. K.P. (2000). Eliacts

ol Sody Size on Take-of Flight Pertermence in the

Phasinadie (Aves).J.Exp.Bio!.,203.3319'3332 .

Yalçın. H.,Kmkçı. K. ve Tıprrdamez,S.(2003).

Kaya Kekliklerinin (Alecıoris graeca) Sindirim S

is-lemleri Üzerinde Makro-Anatomik Araştırmalar

(Esophagus ve Cıoaca Arası). Vet. Bil.Derg.•19. 3

-4,59-67.

Yaman, M. (1997). Bık:1lrc ınların, Columix

co-lumixllnnaeus, 1758 (Aves:Gatl.) Evol ve Yabani

Atllurferinde Kanat Iskeletini Oluşturan Humerus.

Radius,Ulna ve ManusKemiklerin in Biyomelrik

CI-çumlerinin Karşılaştırılması. S.Ü. Fen. BiL. Enst..

YüksekLisans Tezi. Konya.

Yıldız, H.,Yıldız, B.ve Eren, G.(1998). Tavuk,

Yerii ôroex.Güvercin ve BıknrcmtardaHumerus ile

Antebrachlum Kemikleri Üzerine McrtometrikAraş­

Şekil

Tablo t . Keldik ve Sülünlerin Kanal Kemiklerinin Uzun- Uzun-luklan (mm)
Şekil 1. OS SA A LAE (K:Keklik-S:Sülün; Sol-Dorsal)

Referanslar

Benzer Belgeler

hin ve havabndırmanm yerleştirilmesi münasip görüldü. Bu pıogıarrıin yerine getirilmesi için ise, zemin katta bulunan dokuz adet kalın a- yak ve muhtelif bölmelerin tamamen

Boru makta sathiyle suyun sürati hasılı zarbına müsavidir.. Bununla beraber bu konkurlar olimpik programının daha az ehemmiyet verilecek bir kısmını teşkil etmezler.

ağır metal adsorpsiyonunda izoterm parametrelerinin hesaplanması için çizilen grafikler: (a), Fenton ile modifiye çam kabuğu (FMÇK) için metal konsantrasyonunun etkisi; (b),

elemanların çoğunluğu (%82-90) Tarım Đl ve Đlçe Müdürlüklerinin, ayrıca %52-56 arasında değişen oranlarda ise Bitki Koruma bölümü mezunu Ziraat Mühendislerinin

Dünyanın en ünlü mutasavvıfların biri olan Mevlana Muhammed Celaleddin Belhi Rumi, Mesnevi adlı altı ciltlik eserinde derin İslami ve tasavvufi kavramları

The first stage SVMs determine a matching time category among four possible cases for a given 5 s or shorter duration radar echo signal and this decision is used by the second

Conclusion: Oxidative stress and decreased antioxidant defenses have an important role in the pathogenesis of PMO and MDA may be an important indicator for bone loss in post-

annulata ve Raillietina echi- nobothrida, dışkı bakısı sonucunda Strongyloides spp.’ye rast- lanmıştır (7, 22, 23). Bu çalışma sonunda teşhis edilen helmintler- den