• Sonuç bulunamadı

İstanbul'un yazarı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul'un yazarı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

23 KASIM 1999 SALI

YAZI O D A S I

SF.I.tM İI KKİ_____________

İstanbul'un Yazarı

¿ejUySülereov İstanbul’un koruyucusuydu. Bu tannn<entl5fl§flfffijn yok olurken bir heyecan ya­ rattı. Geçmişin eserlerine o güne kadar dönüp bak­ mamışlar bile bu heyecana kapılmışlardır.

Çelik Gülersoy yetinmedi, İstanbul’u yazmaya ko­ yuldu.

İstanbul’u roman gibi işliyor. Onun yazdıkların­ da kent inanılmaz ayrıntılara açıldı. Çok sevdiğim bir kitabı var Gülersoy’un: İstanbul Estetiği. Ken­ tin tarih içindeki çevre düzenini ve mimari doku­ sunu, bu kitap, yazarın şiirli kaleminden bir kez da­ ha yaşatır.

Gerçi ne çevre düzeninden, ne mimari dokudan eser kalmıştır. Hepsi silinip gitmiştir de; sokak ad­ larını tarayan yazar, İstanbul’da bir zamanlar ad­ larını çiçeklerinden, ağaçlarından, bitkilerinden al­ mış nice sokak, mahalle, semt saptar; ince hüzün gibi.

Şimdilerde Beyoğlu ’nun -Yitip Gitmiş- 3 Oteli’ni okuyorum. Çelik Bey, Hotel d ’Angleterre, Hotel Royal, nihayet benim de köhneliğine yetişebildi­ ğim Tokatlıyan’ı anlatıyor. Daha doğrusu, demin vur­ guladığım gibi, bu otellerin öyküsünü, romanını yazmış. Hele Tokatlıyan, başlı başına roman.

İstanbul’u önce yıkıp yağmalayıp sonra sakil gökdelenlerle kuşatmak ya da şehri bayındır kıla­ cakken, olası bir depremde acılara boğacak inşa­ atlara ruhsat vermek varken, Gülersoy’dan başka kimin aklına gelirdi ‘yitip gitmiş ’ otelleri diriltmek...

Nasıl yitip gitmişler: Yazann kederli anlatımından okuyoruz.

Haydi Hotel Royal’in, Hotel d’Angleterre’in yaz­ gılarına şaşmayalım, ama Tokatlıyan?!

Gülersoy’dan öğrendiğimize göre, Tokatlıyan ta­ rihte iz bırakmış önemli kişileri konuk etmiş. Yal­ nız bu özelliği ve tarihin yapı belgesi olarak varlı­ ğını koruyabilirdi.

Ben hatırladığımda sönük, bitkin bir oteldi. Otel olarak çalışıyor muydu, onu bile çıkaramıyorum. Annemle Beyoğlu’na çıkardık, bazan bütün aile, ba­ bam, ablam, dördümüz. Bu gezintilerde, sinema­ ya, tiyatroya gidişlerde, yazlık kışlık alışverişlerde Tokatlıyan’ın önünden geçerdik. Büyük camlar, ama kirli. Şatafatlı perdeler, ama solmuş, tozarmış. Süzgün ışıkta güç fark edilebilen geniş salon...

Biraz üpertirdi çocuk kalbimi Tokatlıyan’ın görü­ nümü. Otelin göçüp gidiyor olmasına akıl erdire­ cek yaşta değildim. Sadece ürker, garipserdim.

Yıllar geçti, Tokatlıyan sırra kadem basmış, ha­ berim yok, işte tam o dönemde ‘roman’ denen bü­ yük sevdaya tutuldum. Türkçe’nin bütün roman­ larını okumaya çalışıyorum. Karşıma ikide birde Tokatlıyan Oteli çıkıyor. Tokatlıyan: Romanlara geç­ miş otel!

Otelin yitip gidişine o günden, romanlardan son­ ra kafa yorabildim.

Çelik Bey, Ethem İzzet Benice’nin Yosma’sini anıyor. Türk Romanından Altın Sayfalar’6a üzerin­ de durmaya çalıştğım bu ilginç, popüler olmanın ötesinde gözüpek, servet edinme yollarının girdi­ sini çıktısını cesurca sergileyen roman, Tokatlı- yan’ın yanı sıra Parkotel için de anlamlı bilgiler ve­ rir. Elbette: Otellerin birkaç yüzü vardır, cazibeleri de herhalde oradan...

Çelik Gülersoy’u düşündüm:

Yıllardır görüşürüz. Yıllardır İstanbul’u, yakın ta­ rihi bazan uzak Bizans’a kadar uzanan tarihi, İs­ tanbul’da hayatı konuşuruz. İstanbul’u ben dese- viyordum.’Ama Çelik Bey gibi değil.

Onun İstanbul sevgisi, benim romanlara duy­ duğum sevgi ibi. Evet, kimin aklına gelirdi, yitip git­ miş üç oteli tapularına kadar araştırmak, hepi to­ pu bir iki bin okurun ilgisine sunmak, böylesi ça­ ba!

Tokatlıyan’ın acıklı sonu, daha kaç yıl öncesin­ den bugünün İstanbul’una temel atıldığına işaret ediyor. Orman kanununun eline düşen İstanbul’da

‘yazmak’ neyi değiştirebilir?

Ne var ki, Gülersoy, İstanbul’u tepeden tırnağa yazmak için dünyaya gelmiş.

Takvimde İz Bırakan:

“Kaldırımlardan akıp giden gençler, tozlu raflar­ da kalan eski hikâyeleri ve solmuş romanları, ne bilsin?" Çelik Gülersoy, Beyoğlu’nun -Yitip Git­

miş- 3 Oteli, Çelik Gülersoy Vakfı Yayınları, 1999.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleçn Ta h a To ro s Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

In semi-structured interview tool, open-ended question related to what is included in sculpture education curricula, which classes should be before these classes

Tatil devresi sona erip karı - koca Gülbenkyan'lar Eden - Roc'u terk eder­ lerken, ünlü zenginin yüzünden düşen bin parçaydı.. Sineklere mağlûp oluşunu bir

“Buraya daha önce gelmemiş olan insanların bizi yanlış tanıması çok kötü.. Kum- kapı’yı sokak ortasında kavga edilen, kişiler arasında devamlı sürtüşm elerin

Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın &#34;Ananı da al git&#34; diye hakaret ettiği Mersinli çiftçi Mustafa Kemal Öncel, Başbakan'ın bir televizyon program ında &#34;Bu şahıs

Supinum (Hititçede -uwan eki bazı yardımcı fiillerle türetilen ve “bir şeyi yapmaya başlamak” anlamına gelen konstrüksiyondur. Hititçede sıklıkla kullanılan

Bağımsız denetimin amacı, finansal tablolarda genel kabul görmüş muhasebe standartla- rından önemli sapmaları ortaya çıkarmak, finansal tabloların işletmelerin gerçek durumunu

Biliminsanlar› bu tür problem- lerin, yeni bitkilerin di¤er bitkilerden uzak yerlerde büyütülerek ve daha baflka önlemler alarak ortadan kalkaca¤›n› söy- lüyor ve

Fakat nükleer santralların, kamuoyumuzda yeni yeni tartışılmaya başlanan bir so- runu daha var: Reaktör kalbinde fisyo- na uğrayarak enerji üreten uranyum yakıtı,