• Sonuç bulunamadı

Adana ili yer adları üzerine bir dil incelemesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Adana ili yer adları üzerine bir dil incelemesi"

Copied!
563
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

NİĞDE ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANA BİLİM DALI

ADANA İLİ YER ADLARI ÜZERİNE BİR DİL İNCELEMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Mert ÇELİKTOPUZ

Niğde Haziran, 2015

(2)

T.C.

NİĞDE ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANA BİLİM DALI

ADANA İLİ YER ADLARI ÜZERİNE BİR DİL İNCELEMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Mert ÇELİKTOPUZ

Danışman

Yrd. Doç. Dr. Sadi H. NAKİBOĞLU

Niğde Haziran, 2015

(3)
(4)
(5)

ÖN SÖZ

Mert ÇELİKTOPUZ

Bir kara parçasına, bir coğrafyaya, bir ekolojiye yerleşen insanlar, o coğrafyanın yurtlaştırılmasından sonra hayatlarını daha kolay idame ettirebilmek için buralardaki yerleşim alanlarına verilecek yer adlarına ihtiyaç duymuşlardır. Çukurova yöresi özellikle doğal zenginliği, sosyo-ekonomik çeşitliliği seçenekleri sebebiyle tarihte her zaman ilk tercih edilen yerlerden biridir. Çeşitli kavimlere ev sahipliği yaparak medeniyet ve kültür sentezi içinde gelişmiştir. Bu çalışma gerek eski kültürlerin getirileri gerek oraya sonradan gelen halkın getirdiği kültürlerin bir sentezi olarak ortaya çıkan bu yer adları Adana ili açısından incelenmiştir.

Adana ili genişliği ortalama 50 km uzunluğu ortalama 150 km civarındadır. Bu zengin sayılabilecek kara parçasında medeniyet M.Ö. 3000’li yıllara kadar gitmektedir. 11. ve 12.yy dolaylarında Türklerin topluluk halinde yurt için Anadolu’ya, Balkanlara, Azerbaycan civarlarına gelerek bahsi geçen yerlere yerleşen Türkler, kendi fonetiklerine ve semantiklerine uygun olarak Türkçe olan isimler vermişlerdir. Buna istinaden farkında olunarak yapılan bu kültür aşısı, yer adları açısından önemlidir.

Bu yüksek lisans tezinde yukarıda anlatılan kültürel çerçeve içerisinde Adana ili siyasi sınırları içinde bulunan tüm merkez ilçeler, mahalle, cadde, sokak ve bulvar adları ilebağlı köy adları hakkında gramatikal, etimolojik ve semantik açıdan ayrıntılı bilgilere istatistiklere yer verilmiştir.

Adana Valiliği’ne ve Adana Büyükşehir Belediyesi’ne katkıları için teşekkür ederim.

Ayrıca yüksek lisans tezimin hazırlanması sırasında bilgi ve tecrübeleriyle bana rehberlik eden ilgisini, yardımını esirgemeyen çok değerli hocam Yrd. Doç. Dr. Sadi H. Nakiboğlu’na ve yaşamım boyunca bana maddi ve manevi desteğini esirgemeyen ailemin tüm bireylerine özellikle teşekkürlerimi sunarım.

(6)

ÖZET

YÜKSEK LİSANS TEZİ

ADANA İLİ YER ADLARI ÜZERİNE BİR DİL İNCELEMESİ

ÇELİKTOPUZ, Mert

Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Sadi H. NAKİBOĞLU HAZİRAN 2015, 552 Sayfa

Tarihi 3.000 yıl öncesine kadar dayanan ve Anadolu’nun çok eski sayılabilecek bir yerleşim alanı olan Adana ilinin yer adları üzerine yapılan bu çalışma; Kısaltmalar, Transkripsiyon, Giriş, I., II., III., IV. Bölüm, Sonuç, Öneriler, Kaynakça ve Özgeçmiş bölümlerinden oluşmaktadır.

Giriş bölümünde araştırmanın amacı, araştırmanın önemi, araştırmanın sınırlılıkları ve araştırma yöntem ve teknikleri belirtilmiştir. I. Bölümde Adana ve ilçelerinin tarihleri hakkında kısa bir bilgilendirme mevcut olup adlarının anlamları ve ait oldukları kökenler üzerinde durulmuştur. II. Bölümde Adana merkez ilçede bulunan mahalle, cadde, sokak ve bulvar adları ile Adana ve ilçelerine bağlı köy adlarına yer verilmiştir. Bu yer adları anlamlarına göre bu bölümde incelenmiştir. III. Bölümde; sözlük kısmında yer alan yer adlarının etimolojik ve gramatikal değerlendirmesi yapılmıştır. IV. Bölümde yerleşim adlarının tasnifi yapılarak yer adları anlam ve yapı bakımından ortak özelliklerine göre sınıflandırılmıştır. Sonuç bölümünde yaptığımız araştırma neticesinde elde etmiş olduğumuz veriler ve neticeler üzerinde durulmuştur.

Anahtar Kelimeler: Yer Adları, Yer Adları Bilimi, Yer Adlarının Anlam Özellikleri, Yer Adlarının Biçim Özellikleri, Adana Yer Adları.

(7)

ABSTRACT MASTERS THESIS

A LANGUAGE STUDY ON ADANA CITY AREA NAMES

ÇELİKTOPUZ, Mert

Department of Turkish Language and Literature Thesis Advisor: Asst. Prof. Dr. Sadi H. NAKİBOĞLU

JUNE 2015, 552 Page

This study on area names of Adana, a city with a history of 3.000 years which can be considered as one of the very old settlement areas in Anatolia is constituted of; Abbreviations, Transcription, Introduction, Sections I, II, III, IV, Conclusion, Recommendations, Bibliography and Biography Sections.

In the introduction section, purpose of the study, limitations of the study as well as research methods and techniques are described. In the Section I, a brief information on the history of Adana and its towns are presented, particularly focusing on meanings of area names and their origins. In Section II, names of districts, streets, roads and boulevard as well was villages of Adana and its towns are emphasized. Those area names are studied in respect to their meanings in this section. In Section III; etymological and grammatical evaluation of area names provided in glossary section is presented. In Section IV, settlement area names are organized and classified based on their meanings and mutual characteristics in terms of structure. In Conclusion section, focus was placed on data and results obtained from our studies.

Key Words: Area Names, Science of Area Names, Meaning Characteristics of Area Names, Structural Characteristics of Area Names, Adana Area Names.

(8)

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... I ÖZET ... II ABSTRACT ... III KISALTMALAR ... 1 TRANSKRİPSİYON ... 2 GİRİŞ ... 3

A. Neden Adana Yer Adları? ... 12

B. Araştırmanın Amacı ... 12

C. Çalışmanın Önemi ... 13

D. Yöntem ... 13

D.1. Araştırma Modeli ... 13

D.2. Veri Toplama Teknikleri ... 14

D.3. Verilerin Analizi ... 14

E. Araştırmamızın Çerçevesi ... 14

F. Toponimi ( Yer Adları Bilimi ) ... 14

I. BÖLÜM ... 17

1.1. Adana İlinin Tarihçesi... 17

1.2. Adana ve Ramazanoğulları ... 19

1.3. Adana’nın Etnik Yapısı... 20

1.3.1. Adana ve Civarına Yerleşen Boy, Oymak ve Aşiretler ... 21

1.4. Adana ve İlçeleri ... 108 1.4.1. Adana ... 108 1.4.2. Aladağ ... 109 1.4.3. Ceyhan ... 110 1.4.4. Çukurova ... 111 1.4.5. Feke ... 112 1.4.6. İmamoğlu ... 113 1.4.7. Karaisalı ... 114 1.4.8. Karataş. ... 117

(9)

1.4.9. Kozan ... 120 1.4.10. Pozantı... 124 1.4.11. Saimbeyli... 125 1.4.12. Sarıçam ... 126 1.4.13. Seyhan ... 127 1.4.14. Tufanbeyli ... 128 1.4.15. Yumurtalık ... 129 1.4.16. Yüreğir ... 131 II. BÖLÜM ... 132 SÖZLÜK ... 132

2.1. Adana Merkez ve İlçeleri Köy-Belde Adları ... 132

2.2.Adana Merkezde Yer Alan Mahalle, Cadde, Sokak, Meydan ve Bulvar Adları ... 259

III. BÖLÜM ... 457

ADANA İLİ YER ADLARININ ETİMOLOJİK VE GRAMATİKAL YÖNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ ... 457

IV. BÖLÜM ... 459

YERLEŞİM ADLARININ TASNİFİ ... 459

4.1. Etimolojik ve Gramatikal Yönden Adana Yer Adları ... 459

4.1.1. Tek Sözcükten Oluşan Yer Adları ... 459

4.1.2. İki Sözcükten Oluşan Yer Adları ... 475

4.1.3. Üç Sözcükten Oluşan Yer Adları ... 495

4.1.4. Dört Sözcükten Oluşanlar ... 501

4.1.5. Beş ve Daha Fazla Sözcükten Oluşanlar ... 504

4.2. Tercih ve Eğilimlere Göre Adana Yer Adları ... 506

4.2.1 Kişi Adları ile Adlandırılmış Yerleşim Yerleri ... 506

4.2.2. Çeşitli Meslek Adlarının Tercih Edilmiş Olduğu Yerleşim Adları .... 510

4.2.3. İnsan Bedeni ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları 511 4.2.4 Aile ve Akrabalık Kurumu ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 512

4.2.5. Devlet Kurumlarının, Sosyal Tesislerin, Soysal Vasfı Bulunan Yerlerin, Vakıf Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 512

4.2.6. Araç-Gereç, Eşya ve Eşya ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 513

(10)

4.2.7. Yöre Halkının Yeme – İçme Kültürü İle İlgili Adların Tercih Edildiği

Yerleşim Yeri Adları ... 514

4.2.8. Halkın İnancını Yansıtan, Manevi ve Milli Anlamda Değer Yargılarını Gösteren Kavramların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 515

4.2.9. Tarihi Nitelikteki Yapıların veya Yapı ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 515

4.2.10. Kültürel ve Milli Anlamda Önemi Olan Kavramların Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 516

4.2.11. Çeşitli Renk Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 516

4.2.12. Bölgede Bulunan veya Maddi ve Sosyal Anlamda Önemi Bulunan Maden Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 518

4.2.13. Boy, Oymak, Aşiret ve Soy Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 518

4.2.14. Tabiat Olayları ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 519

4.2.15. Çiçek Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 520

4.2.16. Meyve Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları... 521

4.2.17. Ağaç ve Ağaç ile İlgili Yerleşim Yerleri Adları ... 521

4.2.18. Tarım Ürünlerin Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları .. 522

4.2.19. Evcil veya Yabani Hayvan Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 523

4.2.20. Coğrafya ve Yörenin Coğrafi Özellikleri ile Alakalı Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 524

4.2.21. Çekimlenmiş Fiil ve Fiilimsilerle Adlandırılmış Yerleşim Yeri Adları ... 525

4.2.22. Olumsuz Anlam İfade Eden Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 525

4.2.23. Güzel Anlam İfade Eden, İnsanların Hoşuna Giden Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 525

4.2.24. Su ve Su ile İlgili Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 526

4.2.25. Türkiye’deki Kimi Şehir, Semt, Kasaba Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 527

4.2.26. Yabancı İllerin Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 527

(11)

4.2.28. Şekil, Biçim, En, Boy Bildiren Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri

Adları ... 528

4.2.29. Mahalli Sözcüklerin Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 529

4.2.30. Yansıma Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları. ... 530

4.2.31. Yöre Halkının Sosyal, Kültürel Hayatını Gösteren Adların Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 530

4.2.32. Sayı Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 531

4.2.33.Sıradan İnsan Adlarının Tercih Edildiği Yerleşim Yeri Adları ... 531

SONUÇ... 533

ÖNERİ ... 536

KAYNAKÇA ... 537

İNTERNET SİTELERİ ... 539

(12)

KISALTMALAR

a. ad

a.g.e. adı geçen eser a.s. aleyhi selam anat. Anatomi Ansk. Ansiklopedi Ar. Arapça

argo argo söz ask. askerlik b.i. birleşik isim. bit. b. bitki bilimi c. Cilt

C. cadde coğ. coğrafya den. Denizcilik din.b. din bilimi doğ. Doğum

EAT. Eski Anadolu Türkçesi Erme. Ermenice

esk. eskimiş eT. Eski Türkçe f. fiil Far. Farsça fel. felsefe Fr. Fransızca gnşl. Anlam genişlemesi gök b. gök bilimi

hay. b. hayvan bilimi hlk. halk ağzında hz. Hazreti i. ilçe is. isim İbr. İbranice jeol. jeoloji K. köy kim. kimya ksb. Kasaba Lat. Latince mdn. madencilik mec. mecaz moğ. Moğolca ö. Ölüm öz. a. özel ad Rum. Rumca s. sayfa S. sokak sf. sıfat tar. tarih tasvf. tasavvuf Tr. Türkçe yans. Yansıma yay. Yayınları yun. Yunanca zf. Zarf

(13)
(14)

GİRİŞ

Dil bilgisi alanı içerisinde genç sayılabilecek bir dal olan Yer Adları Bilimi (Toponimi) “…yer isimlerinin (toponimlerin), onların orijinlerinin, anlamlarının, kullanımlarının ve tiplendirmesinin bilimsel araştırmasıdır.

Toponimi terimi bizde ilk defa 1937 yılında Ahmet Caferoğlu tarafından “Ortaçağlar Macar kroniklerinde eski Türk dili yadigârları izlerini taşıyan ve hakikî filolojik ve tarihî mahiyetleri hâlâ zamanımıza kadar lâyıkile aydınlatılamayan Macar toponimisinde kökleşmiş birçok Türkçe kelimeler vardır.” kullanmıştır. (A.Caferoğlu,”Németh J.Dentümogyër, “Extrait des Mémories de la Société Finno ougrienne” ,LXVII, s. 290-295”, Ülkü, 9 (52), Haziran 1937, 316-317.)1

Toponimi sözcüğü Yunanca tópos (τόπος) ('yer') ve ónoma (ὄνομα) ('ad') sözcüklerinden kaynaklanır. Toponimi, her türlü adın bilimi olan onomastik biliminin bir alt dalıdır. Toponimi, sözcüklerin kökenini araştıran etimolojiden farklıdır ama çoğu zaman onunla karıştırılır. Bu konu ile uğraşanlara toponimist denir.2

“…yer adlarını yapı, anlam ve köken bakımlarından açıklamaya çalışır. Bu çalışmalarda bütün yer adları, köy ve şehir gibi yerleşme yerlerinin ( yani eski tabirle meskûn yerlerin) adları, tabii yer adları (yani dağ, dere, tepe… adları) göz önünde tutulur.” 3“I.Uluslararası Türk Dünyası Kişi ve Yer Adları Sempozyumu Ankara’da 8-10 Eylül 1993’te yapılmıştır.”4

Adana'nın merkezi; Mersin, Adana, Osmaniye ve Hatay illerini kapsayan coğrafi, ekonomik ve kültürel bir bölge olan Çukurova'nın merkezinde bulunur. Tarihi araştırmalardan elde edilen bilgilere göre, Çukurova, Yontma Taş Devrinden bu yana yerleşim yeri olmuştur. Çukurova'nın en eski yerleşim merkezlerinden biri Tepebağ Höyüğü ilk çağlardan kalmadır. Höyükte rastlanan surlarla çevrili kent çekirdeği burada Neolitik çağda yaşayan kent dönemine ışık tutmaktadır.

Bir kültür sentezini oluşturan etkenler içerisinde Hitit kültürü ağırlıklı bir yer tutmakla birlikte, diğer ulusların verdiği katkılarla da tarih boyunca zenginleşmiştir. Burada hüküm sürmüş 10 medeniyetin etkileri Adana’nın kültür yaşamında hâlâ görülmekte ve hissedilmektedir. Bunlar özellikle 7.yy’dan itibaren Uçbeyleri olarak Anadolu’ya kitleler halinde göç eden Türkmen ( Türkmen, çoğu ilim adamlarınca

1 Prof.Dr.Saim Sakaoğlu,Türk Ad Bilimi I, , TDK Yay., Ankara 2001, s.13. 2 http://tr.wikipedia.org/wiki/Toponimi (05.010.2014 - Saat: 15:30)

3 Hasan Eren, Yer Adlarımızın Dili, TDK Yay., Ankara 2010, s.11. 4 Prof.Dr.Saim Sakaoğlu, a.g.e s.60.

(15)

kabul edilen görüşe göre, Orta-Asya’da Müslümanlığı kabul eden Oğuzlara Mâüverâünnehir Müslümanlarınca gayr-i Müslim Oğuzlardan ayırt etmek için verilen isimdir.) gruplarıdır.

Oğuzlar, İslama girmeden önce, X ve XI. yüzyıllarda genel hatlarıyla Maveraünnehir’in kuzeyinde Hazar gölü ile Aral Gölü arasındaki geniş bozkırlarda yaşamaktaydılar. “Oğuzlar, bu bölgede birtakım şehirlere sahip olsalar da esas itibariyle, konar-göçer bir hayat yaşamaktaydılar. Varlıkları at, sığır ve koyun idi.”5 “X. Yüzyılda Oğuzlar arasından seyahat eden İbn-i Fazlan, Oğuzların zenginlerinin on bin atı ve yüz bin koyunu olduğunu yazar.”6 “Oğuzlar boy federasyonu halinde örgütlenmişlerdi.”7 Teşkilat, esas olarak Bozoklar ve Üçoklar olarak ikiye ayrılmaktaydı.

Oğuzlar, kavmî ve siyasî bir teşekkül veya bölge için el(il) kelimesini kullanmaktaydılar. Oğuzeli, Ak-koyunlu eli, Dul kadir eli, Teke eli gibi. Diğer Türk kavimlerinin aynı anlamda kullandıkları “budun” kelimesini, Oğuzların Anadolu’da kullanmadıkları veya unuttukları anlaşılmaktadır. Bu kelimenin Moğolca karşılığı olan “ulus” sözünün ise ancak İlhanlılar’ın tesiri ile Doğu-Anadolu’daki bazı “Türkmenlerce, “el” kelimesi ile birlikte kullanıldığı anlaşılmaktadır. Karakoyunlu ulusu/Karakoyunlu eli, Boz-ulus, Kara-ulus gibi.”8

Oğuz elini meydana getiren teşekküllerin her birine boy deniyordu. Boyların başlarında bulunanlara da “boy beyi” denirdi. Arapça “taife” tabiri, boy anlamını karşılamaktadır. Daha sonraki dönemlerde Osmanlı belgelerinde rastladığımız kabile tabiri, boyun daha küçük bir alt birimini ifade etmekteydi. Aynı cemaatin veya mahallenin içinde, birbirine yakın akrabalar ise bir obayı teşkil etmekteydiler. Aşiret tabiri, “XVI. Yüzyılda Türkmenler ve Yörükler için fazla kullanılmamakla beraber, boy ile kabile arasında bir manada veya bazen de kabile ile aynı anlamda idarî ve malî olarak müstakil bir teşekkülü ifade etmektedir.”9

Oğuzların yani Türkmenlerin boylarının adlarını ve bu adların ne manaya geldiklerine dair bilgileri, Kaşgarlı Mahmut ve Reşidüddin’den öğrenmekteyiz. Oğuz

5 Orhan Sakin,Anadolu’da Türkmenler ve Yörükler, Toplumsal Dönüşüm Yayınları, İstanbul, Mart

2006, s.41-42-43-44-45-46.

6 Ramazan Şeşen, İbn-i Fazlan Seyahatnamesi, Bedir Yay., İstanbul 1975, s.41 7 Sencer Divitcioğlu, Oğuzdan Selçukluya, Eren Yay.,İstanbul 1994, s.17.

8 Faruk Sümer, Oğuzlar(Türkmenler), Tarihleri-Boy Teşkilatı Destanları, İstanbul 1999, s. 221. 9 Bu konuda ayrıca bk. F.Sümer,Oğuzlar, s.221;Ağacan Beyoğlu,Türkmen Boylarının Tarih ve

(16)

boy teşkilatı hakkındaki bilgileri en gelişmiş şekliyle öğrendiğimiz Reşidüddin’e göre boyların isimlerinin listesi ve manaları şöyledir:

BOZOKLAR

A. Gün Han oğulları

Boyun adı Manası

Kayı :Sağlam

Bayat :Mutlu, yiyeceği bol.

Alkarevli10 :Nereye varsa başarı gösterir.

Karaevli11 :Kara otağlı yani evleri kara.

B. Ay Han oğulları

Boyun adı Manası

Yazır :Çok ülkeye sahip.

Döger :Toplanma için.

Dodurga :Ülke almak yönetmek.

Yaparlu :Bilinmiyor.

C. Yıldız Han oğulları

Boyun adı Manası

Avşar :Çevik ve avı seven.

Kızık :Güçlü, Düzene sokmada ciddi.

Beğ dili :Uluların sözleri gibi değerli.

Karkın : Çok ve doyuran aş.

ÜÇOKLAR

A. Gök Han oğulları

Boyun adı Manası

Bayındır :Daima yiyecek dolu yer.

Beçene12 :İyi çalışır.

Çavuldur13 :Şerefli, ünü yaygın.

Çepni :Nerede düşman görürse hemen savaşır.

10 Kaşgarlı Mahmud’da: Alka-bölük; Yazıcı oğlunda: Alka-evli şeklindedir. 11 Kaşgarlı Mahmud’da: Kara-bölük.

12 Kaşgarlı Mahmud’da: Beçenek. 13 Yazıcıoğlu’nda: Çavındır.

(17)

B. Dağ Han oğulları

Boyun adı Manası

Salur :Nereye varsa kılıç ve çomağı iş görür.

Eymir :Son derece iyi ve zengin.

Ala-yundlu14 :Hayvanları iyi.

Üreğir :Daima iyi ve düzen kurucu.

C. Deniz Han oğulları

Boyun adı Manası

Yiğdir15 :İyilik, büyüklük, yiğitlik.

Bügdüz : Herkese tevazu gösterir ve hizmet eder.

Yıva : Derecesi hepsinden üstün.

Kınık :Nerede olsa değerlidir.

Oğuz-eli’nde saydığımız her boyun, gerek seferde ve gerekse hazerdeki düzenleri kurallarla belirlenmişti. Hatta hükümdarın toy ve ziyafetlerinde, her boyun kendilerine sunacak et parçasının, kesilen hayvanın neresinden olacağının dahi belirlendiği protokol kuralları konulmuştu. Ayrıca, yine her boyun kendince kutlu saydığı ve etini yemediği bir takım hayvanlar vardı. Ongun tabir edilen bu hayvanların hepsi de birer yırtıcı kuştan seçilmişti. Bunlar, Gün Han oğulları için ”şahin”, Ay Han oğulları için “kartal” , Yıldız Han oğulları için, “tavşancıl”, Gök Han oğulları için, “sungur”, Dağ Han oğulları için, “uç kuş” ve Deniz Han oğulları için, “ çakır” idi.

“Oğuz boylarının isimlerinin Anadolu’da değişik yerlerde sıkça karşılaştığımız köy ve bölge adları olarak yaşatıldığına şahit olmaktayız. Mesela Eymir, Bayat, Çepni gibi köy isimleri, Oğuz boylarının günümüze kadar yaşatılmış olan hatıralarıdır.”16

Bozok ve Üçok isimleri hakkındaki bilgilerimizin kaynağını Oğuz Kaan Destanları teşkil etmektedir. Oğuz Han destanlarında anlatıldığına göre, Oğuzların atası olan Oğuz’un üç büyük ve üçü küçük altı erkek çocuğu vardı. “Büyük çocuklara, Gün, Ay ve Yıldız ismini, küçük çocuklara da Gök, Dağ ve Deniz adlarını vermişti.

14 Kaşgarlı Mahmud’da: Ula Yundluğ. 15 Kaşgarlı Mahmud veyazıcıoğlu’nda: İğdir.

(18)

İşte (Gün, Ay, Yıldız) neslinden çoğalan boylara Bozoklar; diğer çocuklarının (Gök, Dağ, Deniz) neslinden çoğalan boylara da Üçoklar denmiştir.”17

Oğuz Kaan Destanının bize kadar ulaşmasını sağlayan tarihçilerden birisi olan Reşidüddin, “Bozok kelimesinin parçalamak manasına geldiğini, yani bozmak fiilinden türediğini söylemektedir. Üçok’u da üç adet ok şeklinde izah etmiştir.”18 Ancak yapılan araştırmalar, eski Türkçe’deki ok kelimesinin boy manasına geldiğini ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle Faruk Sümer, “Reşidüddin’in açıklamalarına katılmayarak, Üçok’un üç boy anlamına gelebileceğini, Bozok’taki boz kelimesinin de bir rakam ifade eden bir kelime olabileceğini kabul etmektedir.”19 Reşidüddin’in bildirdiğine göre Oğuz-eli’nde hakim kolu Bozoklar teşkil etmekteydi. Bu olay destanda şöyle anlatılır: “ Oğuz Han buyurdu ki “ bundan sonra oğullarından kim gelirse birlik olsunlar. Biz hepimiz bir soydanız deyip orduda da kendi yerini ve rütbesini bilsinler. Bunlar da şöyle kararlaştırıldı: “Yay verdiklerinin yeri daha üstte olsun ve orduda sağ kolu teşkil etsinler. Zira yay, padişah gibi hükmeder; ok ise ona tabi bir elçidir. Onların yerlerini de buna benzer şekilde ayırıp tayin etti.”20 Bundan dolayıdır ki Bozoklar’ın alameti “yay” , Üçoklar’ın alameti de “ok” idi. Çünkü ok, yaya tabidir. Nitekim “Tuğrul Bey, 1038 yılında Nişabur’a girerken, kolunda gerilmiş bir yay, belinde üç adet ok bulunuyordu.”21 Bunlar herhalde kendisini “Bozok ve Üçok’un, yani Oğuz elinin hükümdarı saydığının bir ifadesi olmalıydı.”22

“Türkmen terimi ilk defa X. Asrın sonlarında ünlü İslâm coğrafyacısı Makdîsî (Mukaddesî) tarafından kullanılmıştır.”23 Türkmen ve Yörük tabirlerinin Osmanlı’da Mahiyeti açısından ise göçebe anlamında Yörük (yörü- fiilinden türetilme sözü

17 Zeki Velidî Togan, Oğuz Destanı, Reşüdüddin Oğuz-namesi, tercüme ve tahlili, 2. Baskı, Enderun

Yay., İstanbul 1982, s.33;Muharrem Ergin, Oğuz Kağan Destanı (W.Bang ve G.R. Rahmeti’nin Oğuz Kaan destanı, İstanbul, 1936 adlı eserinden alınmıştır.), M.E.B. Yay., İstanbul 1970, s. 4, 13-14.

18 “Oğuz, seferlerinden yurduna döndükten sonra toy verdi. Bu sırada onunla beraber seferden dönen

altı oğlu ava gittiler. Tesadüfen altın bir yay ile üç altın ok buldular. Her beraber bunları paylaştırması için babalarına getirdiler. Oğuz yayı üçe parçaladı ve büyük oğullarına, okları da küçük oğullarına verdi. Kendilerine yay verdiği üç oğlunun soyundan gelecek kavme Bozok densin, çünkü bunlara yayları bölüştürmek için parçalamak gerekti. Bozok sözünün manası zaten parçalamak, bozmaktır. Kendilerine ok verdiği diğer üç oğlunun neslinden gelecek kavmin lakabı Üçok olsun. Bu üç ok yani üç tane ok demektir”. bk. Reşidüddin Oğuz namesi, s. 47,48.

19 F.Sümer, Oğuzlar, s.224. 20 Reşidüddin Oğuz namesi, s. 48. 21 F.Sümer, Oğuzlar, s.224.

22 Osmanlı padişah tuğralarına dikkatlice bakılırsa, Oğuzların yay ve üç ok sembolünün, sitilize edilmiş

bir şekilde Osmanlılarca da yaşatıldığı görülecektir. Oğuzca kökenden gelen tuğranın (bk.Kaşgarlı Mahmud, I/462), Osmanlıdaki doğuş ve gelişimi hakkındaki çeşitli iddia ve teoriler için bk. İA, XXII-II, s. 5-12; İ. Hakkı Uzunçarşılı, “Tuğra ve Peçenek ile Ferman ve Buyuruldulara Dair” , Belleten, V, Sayı: 17-18, 1941, s.101-157.

23 Ramazan Şeşen, İslam Coğrafyacılarına göre Türkler ve Türk ülkeleri Türk Kültürünü Araştırma

(19)

kullanılıyordu. Fakat daha sonra “Yörük gerçek anlamını kaybetmiş ve daha çok Batı Anadolu ve Güney Batı Anadolu’daki oymakların genel adı olmuştur. Yörük adının kavmî hiçbir anlamı yoktur.”24 “Bugün Türkmenlerden hemen hemen hiçbir teşekkül görülmez. Fakat Toroslar’da çok az da olsa, yarı göçebe hayatı devam ettiren, Yörük oymaklarına rast gelinir.”25 “Türk, Türkmen, Çepni, Manav, Yörük, Çepni, Tahtacı, Alevi, Kızıl-baş adlarıyla anılan topluluklar arasında hiçbir kavmî fark olmayıp, hepsi Oğuz elinden gelmişlerdir.”26 Ayrıca Cevdet Türkay’ın Ankara 1991 basımlı “Osmanlı İmparatorluğunda Oymak, Aşiret ve Cemaatler” kitabının önsözünde vurguladığı önemli bir nokta ise Başbakanlık Arşiv Genel Müdürlüğü’nde “Arşiv Ayırma Kurulu”undaki çalışması sırasında Türkmân Ekrâdı ve Ekrâd Türkmânı deyimlerinin belgelerde geçmiş olduğunu vurgular.(Hüccet-i zahiriye, D-BŞM-1144 ve Mühimme Defter No. 124, Sayfa, 51). Kendi kanaatine göre Türkmân ve Ekrâd kelimeleri aynı anlama geldiği gibi “Kürd” kelimesinin Türkçe olduğunu ve karyığını manasına gelen “Çöl” demek olduğunu söylüyor. 7.yy’dan itibaren Anadolu’ya akın eden Arap orduları ile uçbeylikleri ve Serhat akıncıları olarak çalışan Türkler, Anadolu ve Çukurova’ya yerleşmeye başlamışlardır. 7-11. yy. arası Bizanslılar, Araplar ve aradaki küçük birçok siyasi toplulukların kültür etkileri altında gelişen Anadolu, 11. yy’dan itibaren tamamen Selçuklu kültürü altına girmiştir. Selçukluların ve onları takiben beylik devrinin etkileri Çukurova’da belirgindir. Beylik devrine damga vuran Ramazanoğlu Beyliği’nin zengin kültür varlıkları bugün de hala görülmektedir. Beylikler devri sonrası Osmanlı devrinden kalma yazılı kaynaklar (Şeri/mahkeme sicilleri veya Ziya Paşa devri kayıtları) zamanın gelişimine ışık tutmaktadır. Ovalardan çok Toroslarda yerleşen Türk (Yörük, Türkmen) aşiretleri uzun yıllar dış etkenlere kapalı kalmış ve en az 10-15 asırlık Türk-Müslüman kültürünü pek fazla değişmeden muhafaza etmeyi başarmışlardır. 1865 yılında çıkarılan “Fırka-i İslâhiye”nin faaliyetleri sonunda ise Anadolu ve Suriye’de bulunan diğer Türkmenler gibi Avşarlarda zorunlu iskâna tabi tutulmuşlardır. Çukurova’ya gönderilen “Fırka-i İslâhiye” fermanı gereğince, yaylak veya kışlak yerlerinden birisini tercih etmek üzere Avşarlar iki seçim arasında bırakılmışlardır. “Avşarlar ise

24 F.Sümer “XVI. Asırda Anadolu, Suriye ve Irakta Yaşayan Türk Aşiretlerine Umumî Bir Bakış”,

İktisat Fakültesi Mecmuası, XI(İstanbul 1952), s.518-522.

25 F.Sümer, Oğuzlar, s.193. 26 Orhan Sakin, a.g.e s.55.

(20)

yaylaklarda yaşamak istemişlerdir.”27 Devlet, şakaveti terk etmeleri ve yerleşmeleri karşılığında bazı aşiretleri vergiden muaf tutmuştur. Dânişmendlü Türkmenlerinden Adana’nın Misis derbendine derbendci kaydedilmiş bulunan “Şereflü, Çöplü ve Köseli cemâatleri ile Yeni-il Türkmenlerinden Kara-gündüzlü ve Çöplü Afşarı, ifraza tabî Çakal Demircilü cemâati, Halep Türkmenlerinden Hama ve Humus’a iskân olunan Okcu cemâati bunlara örnektir.”28

XVII. yüzyılın sonlarından itibaren Çukurova bölgesine bilhassa Dânişmendlü Türkmenlerine mensup teşekküllerin iskânı söz konusu olmuştur. Adana’nın Ayas, Berendi ve Kınık mevkilerine İfrâz-ı Zülkadriye Türkmenleri yerleştirilirken “Dülkadirli(Zülkadirli) ulusuna bağlı oymaklar, Ceyhan(Ceyhun) Nehri üzerindeki Kınık, Berendi ve ayas kazalarına daha 1691 yılında yerleştirilmişti. Daha sonra Zülkadirden ifrâz edilen bu oymaklar, İfrâz-ı Zülkadiriye ismiyle anılmıştır.”29 bölgedeki derbendlere de çeşitli siyâsî teşekküller sevk edilmiştir. 1691 yılından itibaren Ayas, Berendi ve Kınık’a yerleştirilen 120 kadar oymaktan, daha sonraları ancak 20 kadarı kalmıştır. (Bunu gösteren 1707 tarihli defterin mevcudiyetinden Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Osmanlı İmparatorluğunun İskan Siyaseti ve Aşiretleri kitabının 132. sayfasında bahseder.)”Adana’nın ovalık kesimlerine yerleşmeleri 19.yy’da (Osmanlı devrine, Cevdet ve Derviş Paşalar dönemine) rastlar.”30

Adana, Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferinden Osmanlılara bağlanmış, 1608'de eyalet olmuştur. Sırasıyla Konya, Malatya, Şam, Halep eyaletlerine bağlı kalmıştır. Bir ara Kıbrıs'tan da idare edilmiş, 1867'de vilayet bundan sonra da Adana Sancağı'nın merkez ilçesi olmuştur. Bu durum Fransız işgaline kadar sürmüştür. “İşgal sırasında vilayet merkezi Pozantı’ya nakledilmiş, işgal sona erince Adana yeniden vilayet merkezi olmuştur. Cumhuriyet, devrinde ise çok gelişmiştir.”31Cevdet Türkay’ın eserinde32 Başbakanlık Arşiv Genel Müdürlüğü’nde “Arşiv Ayırma Kurulu”undaki çalışması sırasında bazı belgelerde ve defterlerde, Türkmân Ekrâdı ve Ekrâd Türkmânı deyimlerinin geçtiğini söylüyor. Bunun bugünkü konuşma dilimizde anlamı, Türkmen kürdleridir. 124 numaralı Mühimme defterinin 51. Sahifesinde,

27 Hayati Beşirli-İbrahim Erdal, Anadolu’da Yörükler, Tarihi ve Sosyolojik İncelemeler, Phoneix

Yayınevi,Ankara 2007 s.165

28 Prof.Dr.Yusuf Halaçoğlu,Osmanlı İmparatorluğunun İskan Siyaseti ve Aşiretleri,TTK

Basımevi,Ankara 1991,s.45-46.

29 Prof.Dr.Yusuf Halaçoğlu,a.g.e ,s.132.

30 Adana Valiliği, Adana 1991 İl Yıllığı, Kemal Matbaası, Adana 1991, s.59. 31 http://adana.cukurova.edu.tr/tarih.asp (10.01.2015 - Saat: 11:30 ile 13:30 Arası)

32 Cevdet Türkay, Osmanlı İmparatorluğunda Oymak, Aşiret ve Cemaatler, İşaret Yayınları, İstanbul,

(21)

Payas Kadısına ve Haleb Mütesellimine yazılan bir hükümde de, “Payas’ta sâkin ekrâd türkmanından…” denilmektedir.

Bütün bu toplulukların Türk asıllı olduklarını kabul etmek doğru olur. Öte yandan: Kürd, Kürdî, Kürdlü, Kürdîler, Kürdler nâm-ı diğer Murtana, Kürd Mahmutlu, Kürdikânlı, Kürd Mehmedli, Kürd Mihmatlı, Kürdcü, Karacakürd, Karakürd, Karaca Kürdlü, Karakürdlü, Küçük Kürd Mihmatlı gibi çeşitli adlar altında, belge ve defterlerde oymak, aşîret ve cemaâtler geçiyor. Yukarıda sıraladığımız oymak, aşîret ve cemaâtların bağlı oldukları topluluklar için, Türkmân Ekrâdı, Konar-Göçer Türkmânı, Türkmân tâifesi denilmektedir.Kürd ,Kürdi, Kürdler nâm-ı diğer Murtana aşîreti veya cemaâtı, Çankırı, Adana, Teke(Antalya) ve İçel bölgelerine yerleşmiş olup, Yörük ve Türkmen Kürdlerindendir. Yine İçel ve Maraş bölgelerinde yerleşen Kürdcü cemaâtı da, Türkmen tâifesindendir. Karacakürd, Karakürd adlarıyla geçen cemaât da, Kayseri, Sivas, Nevşehir bölgelerinde yerleşen Türkmen tâifesindendir. Adana ve Saruhan(Manisa) bölgelerine yerleşmiş olup Konar-Göçer Bozulus Türkmenlerindendir. Yani adı Kürd ve Kürmanc olan aşîret veya cemaât bile Türkmendir.

Oymak, Aşîret ve Cemaât deyimleri, birçok belge ve defterlerde, aynı anlamda kullanılmıştır. Meselâ; Kızılalili oymağı, Kızılalili aşîreti ve Kızılalili cemaâti gibi. Bu üç kelime üzerinde kısaca durmak gerekiyor. “Oymak” kelimesinin sözlükteki anlamı, bir ulusun ayrıldığı bölümlerin her biridir. Şemseddin Sami, Kamûs-u Türkî adlı eserinde, Ulus’un kavim, ümmet, aşîretin büyüğü anlamına geldiğini ve Ulus’un İl’lere, İl’lerin oymaklara ve oymakların Uruk’lara bölündüğünü kaydeder. Oymak, Güney Türkçesindeki belgelerde de görülmektedir. Öteki Türk şivelerinde daha yaygın olarak şekli AYMAK’tır. Prof. Rahmeti Arat, Oymak kelimesinin aslının Aymak olduğunu, bunun bir okuma hatasından ileri geldiğinin muhtemel bulunduğunun kanısındadır. Oymak; halk, soy, kavim, aile, çok koyunu ve sürüsü olan köylü, uruğ, kabile, şûbe, âl yabancı bir kavme mensup, hayvancılıkla geçinen gibi çok çeşitli ve farklı anlamlara gelmektedir. İslâm Ansiklopedisinin LEYDEN basmasında W. Bartold “aymak” deyiminin Moğolca ile Doğu Türkçesinde kullanılan müşterek bir kelime olduğunu, daha çok söylenen İL kelimesi karşılığı bulunduğunu, gerek aymak ve gerekse il deyimlerinin kavmî anlamlara geldiğini yazar. İl kelimesi de; kavim, kabile, aşîret anlamındadır.

Aşîret, Arabca El-Aşîre kelimesinden dilimize “Aşîret” şeklinde girmiştir. Arapçada; kabile teşkilât ve bölümünde ilk ve en küçük cemaatlere aşîret denildiği

(22)

gibi, göçebelikten kurtulup belli yerlere yerleşerek bir arada köyler kurmuş olan boylara ve oymaklara da aşîret adı veriliyor.

“Cemâat” deyimi de sözlüğe göre, bir araya toplanmış insanlar demektir. Bir imama uyanlara cemâat denildiği gibi, bir mezhebe veya bir reise bağlı olanlara da “Cemâat” adı verilmektedir.

Buraya kadar yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; Oymak, Aşîret ve Cemâat deyimleri, aynı anlamda kullanılan kelimelerdir. Gerçekten, Osmanlı Arşivi kayıtlarında da bu durum böyledir. Örneğin; Nevşehir, Kırşehir ve İçel’in Anamur ilçesinde yerleşen ve Boynu inceli Türkmenlerinden olan Kurutlar(Kurutlu), Kızılalili(Kızılalililer) oymakları, bazen Kurutlu aşîreti, Kızılalili Aşîreti ve bazen de Kurutlu cemâati, Kızılalili cemâati şeklinde geçiyor.

Bizim için bu çalışmayı değerli kılan Anadolu’nun Türkleşme ve İslamlaşma süreci olduğu gibi bilimsel açıdan önemli olan bu sürecin doğal bir yansıması olan yer adlarına yansımasını incelemektir. (Anadolu’nun Türkleştirme ve İslamlaşma, merhum Osman Turan, Mükrimin Halil Yinanç, Mehmet Altan Köymen, Faruk Sümer, İbrahim Kafesoğlu, Fuat Köprülü gibi değerli ilim adamlarının eserlerinde ayrıntısıyla anlatılmıştır.)

31 Temmuz 2006 Pazartesi günü 26245 sayılı Resmi gazetenin “Adres ve numaralamaya ilişkin yönetmelik” inin 5. Bölümde ve 24. Maddede yazan

“Belediyeler, sınırları içinde kalan sahayı, 5393 sayılı Belediye Kanununa göre uygun sayıda mahalle veya meydan, bulvar, cadde, sokak ve küme evlerden oluşan bölgelere ayırır. Mahalle, sokak, cadde, bulvar, meydan ve benzeri yerlerin adları; Anayasanın temel ilkelerine, yürürlükteki mevzuata, genel ahlaka aykırı, ayrımcılığa ve bölücülüğe yol açabilecek nitelikte tespit edilemez. Yabancı dil kurallarına göre teşkil edilmiş kelime ve ifadeler ile çirkin, müstehcen ve gülünç adlar konulamaz. Yabancı ülke mensuplarının isimleri verilmeden önce Dışişleri Bakanlığının uygun görüşü alınır.”33 İfadesi bu konudaki bağlayıcılığın hukuki olması önemlidir. Türkiye'de 1999 yılında Düzce'nin il olması ile beraber 81 il ve bunlara bağlı toplam 919 ilçe bulunmaktaydı. 2013'den sonra bu sayı 957'ye çıkmıştır.34

33 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2006/07/20060731-1.htm (12.04.2015 - Saat: 11:00 ile 12:30

Arası)

34 http://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCrkiye%27nin_il%C3%A7eleri (12.04.2015 - Saat: 11:00 ile

(23)

Bu çalışmamızda Adana iline bağlı ilçe, kasaba, köy ve Adana merkez ilçelerde bulunan mahalle, cadde, sokak, meydan ve bulvar adlarının etimolojik, gramatikal ve semantik yönünün incelemesi ve değerlendirmesi yapıldı.

Çalışmamızda Adana’da kullanılan yer adları açısından merkez ilçe, köy, kasaba, mahalle, cadde, sokak, bulvar adı ve olarak kullanılan toplam 2105 yer adı tespit edilmiştir. Aynı olan yer adları elendiğinde ise 1258 adet farklı yer adı tespit edilmiştir. Tespit ettiğimiz 1258 adında geçen toplam 2203 sözcüğün etimolojik, gramatikal ve sözlük çalışmasını yaparak bu yer adlarının tasnifini gerçekleştirdik.

A. Neden Adana Yer Adları?

Ülkemizdeki yer adları incelenmesinin yeni bir çalışma sahası olması ve bunun neticesinde ise Adana yer adlarıyla ilgili bu zamana kadar bir çalışmanın yapılmaması.

B. Araştırmanın Amacı

Adana ilinde kullanılan yer adlarının özelliklerini ve eskiden bu yana içinde bulunduğu kültürel mirası gramatikal ve anlam bilim açısından inceleyerek yer adları bilimine katkı sağlamak, Anadolu’nun Türk yurdu haline gelmesinden itibaren geçmişten günümüze dek yurt edindiğimiz bu bölgeyi Türklüğünü ve İslamlığını gözlemlemek temel amaçtır. Bu vesile ile çalışma evreninde şu soruların cevaplarını bulmaya çalıştık.

Adana ve yöresi yer adlarında hangi dillerin ve hangi kültürlerin etkisi vardır?

Adana ve yöresinde kullanılan Türkçe yer adları Türkçenin gramatikal özelliklerini göstermekte midir?

Bölgede kullanılan halk ağzı özellikleri Adana yer adlarında baskın mıdır?

Anadolu’nun fethinden itibaren Fars ve Arap kültürüne olan komşuluğumuzdan dolayı dilimize yavaş yavaş yerleşen ayrıca dil, kültür ve edebiyatımızı etkileyen Arapça ve Farsçanın yer adlarımız üzerinde etkinlik derecesi nedir?

(24)

Anadolu’nun Türkleşmesi sürecinde etkin bir rolü olan Türklerin ve özellikle Oğuz boylarının, cemaat ve oymaklarının Adana ve yöresindeki yer adlarındaki etkisi ne derecedir?

Anadolu Türklerin yurdu olmadan önce Adana ve yöresi başka kültürlerin ve ırkların barındığı, hayatlarını idame ettirdiği coğrafya idi. Bu kültürlerin yansıması yer adlarımızda ne derecededir?

Adana yöresi insanının sosyokültürel açıdan yaşam tarzının yer adlarına etkisi nedir? Sosyal, siyasi ve kültürel olayların Adana yer adları üzerinde bir etkisi var mıdır? Herhangi bir bilim, sanat, spor dalında elde edilen başarılar ve bu başarılarda

payı bulunanlar kişi ve kurumların isimleri yer adları verilirken dikkate alınmış mıdır?

C. Çalışmanın Önemi

Adana ili yer adlarının daha önce toponimi açısından çalışılmamış bir alan olması, yaptığımız çalışmanın titizliği ve önemi açısından kayda değer bir husus olmakla birlikte bu çalışma ile bizden sonraki başka araştırmacıların bu konuya eğilmeleri ve daha değerli çalışmalar yapabilmesi için çalışmamızın rehber olması açısından yaptığımız bu çalışmanın önemini ortaya çıkmaktadır.

D. Yöntem

Tezimizde incelenen temel kaynak olarak Adana ve ilçelerine bağlı kasaba, köy adları ile Adana merkez ilçelerdeki mahalle, cadde, sokak, bulvar adları incelenmiştir. Adana yer adlarına dair bilgiler Adana Valiliği ve Adana Büyükşehir Belediyesi Eylül 2013 kayıtlarından alınmıştır.

D.1. Araştırma Modeli

Çalışmamızda tarama yöntemi kullanılmıştır. Adana ve yöresindeki yer adları öncelikle alfabetik sırayla dizilerek bu yer adlarında kullanılan sözcükler tespit edilip gramatikal, etimolojik ve semantik açıdan incelenmiştir. Yer adları ile ilgili bugüne kadar yapılmış çalışmalar incelenmiş, çalışmamızı ilgilendiren tüm kaynaklar

(25)

kaynakçada belirtilmiştir. Ayrıca Adana ve ilçeleri ile ilgili yapılmış olan araştırmalar incelenmiş ve birçok internet sitesinden istifade edilmiştir. Böylelikle Adana ili yer adlarının anlam, yapı ve köken açısından barındırmış olduğu teknik özellikler ve kültürel birikimin getirdiği güzellikler ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.

D.2. Veri Toplama Teknikleri

Adana yer adlarına dair veriler Adana Valiliği ve Adana Büyükşehir Belediyesi kayıtlarından alınmıştır. Adana ili siyasi sınırları içinde bulunan tüm merkez ilçeler hakkında gramatikal, etimolojik ve semantik açıdan ayrıntılı bilgiler ve bu merkez ilçelerde bulunan mahalle, cadde, sokak ve bulvar adları ile Adana ve ilçelerine bağlı köy adlarının gramatikal, etimolojik ve semantik olarak incelemeler ve istatistiklere yer verilmiştir.

D.3. Verilerin Analizi

Çalışmamızın I. bölümünde adlandırmaların öncelikle anlam özelliklerine ver verilirken aynı zamanda yer adlarının yapıları ve ait oldukları kökenleri de verilmiştir. II. bölümde bu yer adlarının hem gramatikal hem de etimolojik hususiyetlerinin gösterilmiş olduğu bir tasnif yapılmıştır. Çalışmanın III. bölümün de ise Adana ve yöresi yer adlarına hangi tercihler ve hangi eğilimler çerçevesinden bakılarak yer adlarının verildiğini gösterir bir tasnif yapılmıştır.

E. Araştırmanın Çerçevesi

Bu çalışma Adana ili siyasi sınırları içerisinde bulunan bahsi geçen tüm yer adlarının 2013 itibariyle var olan adlandırmaların incelenmesiyle ortaya çıkarılmıştır. Adana merkez ilçede bulunan mahalle, cadde, sokak, bulvar ve meydan adlarından aynen tekrar edilen toplam 847 adet yer adı yapmış olduğumuz sayım ve tasnif işleminin dışında bırakılmıştır.

F. Toponomi ( Yer Adları Bilimi )

Dil bilimin bir kolu olan toponomi terimini açıklamadan evvel ad, özel ad terimleri üzerinde durmak istiyoruz.

(26)

Ad a. : Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, bildirmeye yarayan söz, isim,

nam. 35

Ad Bilim : Dil bilimin adlar, özellikle kişi adları üzerinde duran ve onları köken

bilgisi, tarihsel gelişim, dil ve kültür sorunları açısından inceleyen bilim dalı.36

Özel Ad: Başka varlıklardan ayrı olarak tek bir varlığı ilgilendiren ad.37

Özel Ad: “…tek bir kişiyi, belli bir canlı ya da cansız varlığı, bir düşünce ya da belli

bir yeri anlatan adlar…” 38

Özel Ad Bilimi: İnsan ve yer adlarının kökenini inceleyen sözlük bilimi kolu;

onomastik. 39

Onomastik (Fr. onomastque) a.: Özel adları konu edinen bili; özel adlar bilimi.40

“Adbilimleri adıyla da anılan bu alan için daha çok, kısaca onomastique, onomastik ve namenkunde terimleri kullanılır.”41

Yukarıdaki tanımlardan da anlaşılacağı üzere toponomi dil biliminin bir kolu olan ve özel adları inceleyen onomastik biliminin bir alt dalı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Toponim (Fr. toponyme) a. : Yer adı.42

Toponomi dil. b. : Yer adlarını, yer adlarının kökenlerini, halen konuşulmakta olan

dil ile ya da ortadan kalkmış dillerle bağlantılarını inceleyen dil bilim dalı; yer adı bilimi.43

Toponomi bilimi müstakil bir bilim dalı olarak XX. yüzyılın başlarında Fransa’da ortaya çıkmıştır. Toponominin çalışma alanına “…bütün yer adları, köy ve şehir gibi yerleşme yerlerinin (yani eski tabirle meskûn yerlerin ) adları, tabii yer adları (yani dağ, dere, tepe…adları )…” girer. Toponominin tabii yer adları ile ilgili olarak dere,ırmak, çay göl gibi yer adları üzerine çalışan koluna hydronymie; dağ, tepe bel, sırt gibi yer adları üzerine çalışan koluna ise oronymie adı verilir. Toponomi ile uğraşan araştırmacılara ise toponomist (Fr. Toponymiste) adı verilir. 44

35 Haz.: Şükrü Halûk Akalın …(ve başk.) ,Türkçe Sözlük, TDK Yay. Ankara 2011., s.23. 36 Akalın, a.g.e., s.37.

37 Yaşar Çağbayır, Orhun Yazıtlarından Günümüze Türkiye Türkçesinin Söz Varlığı, Ötüken Türkçe

Sözlük, Ötüken Neşriyat, İstanbul-2007, s.3737.

38 Doğan Aksan, Her Yönüyle Dil, Türk Dil Kurumu Yay. (V. Baskı), Ankara 2009, s.91. 39 Çağbayır, a.g.e., s.3737. 40 Çağbayır, a.g.e., s.3622. 41 Aksan, a.g.e., s.91. 42 Çağbayır, a.g.e., s.4871. 43 Çağbayır, a.g.e., s.4871. 44 Eren, a.g.e., s.11.

(27)

Toponomi Fransa’da ortaya çıktıktan sonra Fransa’da birçok kimse bu alanda çalışmıştır: “...Houze, Quicherat, Cocheris, d’Arbois de Jubainville, Auguste Longnoon, Albert Dauzat …” gibi.45

Görüldüğü gibi toponomi çalışma alanı çok geniş olan bir bilim dalıdır. Toponominin çalışma alanı içerisinde yerleşke adları ile birlikte dağ, ova, tepe, göl, ırmak, dere gibi birçok yerleşke dışında kalan yer adları da vardır. Bu geniş alanda biz bu çalışmamızda Adana ili ve yöresinde bulunan yerleşke adlarını konu edindik.

(28)

I.BÖLÜM

1.1 Adana ilinin tarihçesi

Adana’ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa Anadolu yarımadasının en köklü medeniyetlerinden biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır. Boğazköy metinleri olarak bilinen bu Hitit kitabelerinde M.Ö. 1650 yıllarında yazılmış bir yazıtta, Adana havalisinden URU ADANİA yani ADANA BELDESİ olarak bahsedilmektedir. Şehrin ismine ilişkin daha eski bir efsaneye göre ise Akad, Sümer, Babil, Asur ve Hitit mitolojileri tarafından ormanın yakınlarında yaşadığına inanılan ve Tesup veya Ishkur olarak da bilinen gök gürültüsü tanrısı Adad'ın ismi bu bölgeye verilmiştir. Bu savı kanıtlayan Hititlilerin isimleri ve el yazmaları o bölgede bulunmuştur. Bu teori Gök gürültüsü Tanrısı'nın çok fazla yağmur getirmesi ve bu yağmurun bölgeye büyük bir bolluk sağlamasından beridir devam eder. Bu tanrı yörenin sakinleri tarafından sevilir ve saygı duyulurdu. Onun şerefine, söz konusu bölge "Uru Adaniyya;" diğer bir deyişle "Adana Bölgesi" olarak anılmaya başlanmıştır.46

7. yüzyılın ortalarında şehir Araplar tarafından ele geçirilmiştir. Arap kökenli bir kaynağa göre şehrin ismi Yazene'nin torunu Ezene'den gelmektedir.

Adana'nın tarihçesi 3.000 yıl kadar öncesine dayanmaktadır; bölgedeki arkeolojik bulgular Paleolitik Çağ'a değin uzanan insan yerleşkelerini gün yüzüne çıkarmıştır. Arkeologların taş bir duvar ve bir şehir merkezi buldukları Tepebağ Höyüğü Neolitik Çağ'da inşa edilmiştir ve Çukurova bölgesindeki en eski şehir olarak düşünülmektedir. Adana isminde bir yer, Sümer destanlarından biri olan Gılgamış Destanı'nda söz edilmektedir; ancak bu çalışmanın coğrafyası sözü geçen yerin konumunu belirlemek için çok muğlâktır.

Hattuşaş (Boğazkale)'de bulunan Hitit Kava yazıtlarına göre Kizzuwatna, MÖ 1335 dolaylarında Hititlilerin koruması altında Adana'yı yöneten ilk krallıktı. Aynı zamanda şehir Uru Adaniya ve sakinleri ise Danuna olarak anılırdı. MÖ 1191-1189'a rastlayan yıllarda Hitit İmparatorluğu'nun çöküşüyle başlayan batı kaynaklı akınlar ovanın denetiminin çok sayıda küçük çaplı krallıklara geçmesine neden olmuştur, akabinde de Asurlular, MÖ 9. yüzyıl; Persler, MÖ 6. yüzyılda MÖ 333'te Büyük

(29)

İskender; Selevkoslar; Kilikya korsanları; Romalı devlet adamı Pompey; ve Kilikya Ermeni Krallığı(Kilikya Krallığı) bölgenin denetiminde söz sahibi olmuşlardır.

Kilikya yöresinde yapılan arkeolojik araştırmalar neticesinde on değişik uygarlık ile devlet, krallık, beylik ve padişahlık gibi çok çeşitli siyasi güçlerin ortaya çıktığı görülmüştür. Orta Çağ'da da Adana eski önemini korumaya devam etmiş, bu durum İpek Yolu'nun buradan geçmesiyle daha da artmıştır. Bu dönemde buraya egemen olan uygarlıklar ise bunlardır: Doğu Roma İmparatorluğu devri (395 - 638), Selçuklular Devri (1071 - 1097). Bu dönemde çeşitli uygarlıklar Kilikya bölgesine egemen olmak için savaşlar yapmışlardır.

Bizans 964'te Adana'yı yeniden ele geçirmiştir. 1071'de Alp Arslan'ın Malazgirt Meydan Muharebesi zaferinin ardından Selçuklular Bizans İmparatorluğu'nun büyük bir kısmını hâkimiyeti altına almıştır. 1071 yılından bir süre önce Adana'ya ulaşıp şehri ele geçirmişlerdir ve 1097'de Birinci Haçlı Seferi önderi Tancred Adana'yı ele geçirene kadar şehri ellerinde tutmuşlardır.

1132 yılında I. Levon komutası altındaki Kilikya Ermeni Krallığı tarafından ele geçirilmiştir. 1137'de ise bölgeye Bizans kuvvetlerince el konulmuştur fakat Ermeniler 1170 dolaylarında şehri yeniden hâkimiyetleri altına almışlardır. 1268'de şehrin büyük bir bölümünü yıkan şiddetli bir deprem meydana gelmiştir. Deprem sonrasında Adana yeniden inşa edilip 1359'a kadar Kilikya Ermeni Krallığı'nın bir bölümü olarak kalmıştır ancak yapılan bir barış antlaşması sonucu şehir III. Konstantin tarafından Mısır'ın Memlük Sultanı'na devredilmiştir. Memlüklülerin şehre girmesiyle beraber birçok Türk ailesinin Adana'ya yerleşmesine olanak sağlanmıştır. “Memlükler tarafından getirilen Ramazanoğulları Osmanlılar Adana'yı ele geçirene dek şehirde hüküm sürmüş Türk ailelerinden birisidir.”47

48

47 http://tr.wikipedia.org/wiki/Adana (25.08.2014 - Saat: 14:50 ile 16:30 Arası)

48Tahir Sezen, Osmanlı Yer Adları, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Yay., Numara:21, Ankara

2006, s.6. (Bu kitap 05.10.2013 tarihinde ve saat: 22:30’da www.devletarsivleri.gov.tr adresinden indirilmiştir.)

(30)

Kronolojik olarak ise; Milattan Önce, Luvi Krallığı (MÖ 1900) Arzava Krallığı (MÖ 1500-1333), Hitit İmparatorluğu (MÖ 1900-1200), Kue Krallığı(1190-713) Asurlular (713-663 MÖ), Pers İmparatorluğu (MÖ 550-333),

Helen Antik Yunan Uygarlığı (MÖ 333-323), Selevkos İmparatorluğu (MÖ 312-133), Kilikya Prensliği (178-112), Romalılar (MÖ 112 -395), Orta Çağlarda, Bizans İmparatorluğu (395-638; 964-1071), Abbasiler,

Büyük Selçuklu İmparatorluğu Memlükler, Ramazanoğlu Beyliği(1352-1517) Yakın Çağlarda; Osmanlı İmparatorluğu(1517-1918) Türkiye(1923-…)49 1.2 Adana ve Ramazanoğulları

Türk Oğuz boyundan Üç Oklara mensup olan Yüreğir aşireti 1352’de Ramazanoğlu beyliğini kurmuş bulunmaktadır. 1338’den itibaren Çukurova’yı kendilerine yurt edinen aşiret, 1350’lerden itibaren Misis, Adana ve Tarsus ovalarına da yerleşmeye başlamıştır. Beyliğin kurucusu Şehabettin Ahmet beydir. Daha sonra beylik sınırları Fırat nehrine kadar genişlemiştir.

(31)

1510’lardan itibaren Anadolu’da hakim durumda olan Osmanlılarla daha yakın bir ilişkiye girilmiştir. Moğolların istilası üzerine Anadolu’ya geçen Türkmenler, Moğollarla mücadele eden Memlük Devleti'ne büyük yararlar sağlamışlardır. Bektaşi tarikatından gelen geleneklerin etkisi ile diğer tüm Anadolu beylikleriyle olduğu gibi Osmanlılarla da sıcak ilişkiler devam etmiştir. “Bu dönemde beyliğin başında bulunan Halil Bey'in bu tür davranışlarından ötürü Memlük Devleti tarafından azledilmiştir. O da bunun üzerine Mısır Seferine çıkan Yavuz Sultan Selim'in Kaşlıca (Misis) dolaylarındaki ordugâhını ziyareti sırasında Osmanlı'ya tabiiyetini resmen arz etmiştir.”50

O zamana kadar Mısır Memlüklerine bağlı kalan beylik,1516’da Mısır seferine çıkan Osmanlı Sultanı Yavuz Sultan Selim’e Adana’nın anahtarı sunulmuştur. Beyin Ridaniye savaşında 1516’da tüm Çukurova ve Adana Osmanlı yönetimine geçmiştir.

Ramazanoğlu beyliği, 1352-1517 yılları arasında Adana’da hüküm sürmüş ve pek çok eser bırakmış bir beyliktir. 1377-1427 arası çok iyi gelişen bu beylik, 1427’de Memlük aşiretleriyle liderlik davasına düşmüşlerdir. Böylece zayıflayıp, yıpranan beylik ancak bir Osmanlı eyaleti olduktan sonra kendini toparlayabilmiştir. “1516’da Osmanlı eyaleti olmalarına rağmen 1608’e kadar iç işlerinde bağımsız bir beylik olarak devam etmiş ve o yıl Bey Pir Mansur’un kendi isteği ile idareyi bırakması sonucu, Osmanlı devletine tam bağlı bir eyalet haline gelmiştir.”51

1.3 Adana’nın Etnik Yapısı

7. yy’da Müslüman ordularının Anadolu’ya girişlerine kadar Çukurova’da zamanın imparatorluk ve krallıklarına paralel olarak çeşitli din ve mezhepler hâkim olmuştur.Halifelik devrinden başlayarak Emevi ve Abbasiler devrinde İslam dini Çukurova ve Anadolu’da tanınıp yayılmaya başlamıştır. Abbasiler devrinde Uç beyler olarak özellikle Çukurova’ya Türk Boyları girmeye ve yerleşmeye başlamışlardır.

Daha sonra Selçuklular ve Osmanlılar devrinde Çukurova’ya Müslümanlık hakim olmuş, bu devre yerli Müslüman halk arasında kanlı mücadeleler yapılmıştır. Bugün Çukurova’da çok az sayıda Hristiyan ve Yahudi azınlığı vardır.

50 http://tr.wikipedia.org/wiki/Ramazano%C4%9Fullar%C4%B1_Beyli%C4%9Fi (25.08.2014 - Saat

15:17)

(32)

“Müslüman dinin kuralları bütün kasaba ve köylerde geçerlidir. Doğumdan ölüme kadar dini kurallar ve ritüeller uygulanır. Bu bakımdan Adana ilinde Müslümanlık güçlü bir din olarak yaşamaktadır. Bölgede halkın çoğunluğu Hanifi mezhebinden olmakla beraber Alevilik azımsanmayacak derecededir.”52

1.3.1 Adana ve Civarına Yerleşen Boy, Oymak ve Aşiretler Yusuf Halaçoğlu: 53

Cemaat Adı Taife Grup Boy Yurdu

San-Nah. Abâdânoğlu Cemaati Karaisalı Taifesi Karkın Tarsus S. Abadan Burnu m. Adana S.-Karaisalı Nah.

Abaga Cemaati Karaisalı

Taifesi Karkın Üçtaş m.(yaylak ve ekinlik) Adana S.-Karaisalı Nah.

Abaga Cemaati Karaisalı

Taifesi Karkın Üçtaş m.(ziraat yeri) Adana S.-Karaisalı Nah. Abdalân-ı Hacı Bektaş Cemaati Yavaş Bükü Mahalli Adana S.-Merkez Abdalân-ı Hacı Bektaş Cemaati Yavaş Bükü'nde Sakinler Adana S.-Merkez Acem Ammilü Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Eymür Berendi,İzb eli Maraş S.-Adana S.

Âdillü Cemaati Maraş

Yürükleri Demircilü Cemaati Kınık Kınık(Kışlak) Adana S.-Kınık Nah.

Afılu Cemaati Ayrı Tamlu Taifesi

Ayrı tamlu-Eğlen-oğlu Taifesi

Avşar Satır beleni m., Dudu m. (Çukurova' Sis(Koz an)S. (Adana)

52 Adana Valiliği, a.g.e, s.106.

53HALAÇOĞLU, Y. (2011). Anadolu’da Aşiretler, Cemaatler, Oymaklar (1453-1650),

(33)

da)

Afılu Cemaati Ayrı Tamlu Taifesi

Eğlen-oğlu Taifesi

Avşar Satır alanı m. (Ek)

Sis(Koz an)S. (Adana)

Afılu Cemaati Ayrı Tamlu Taifesi

Eğlen-oğlu Taifesi

Avşar Satır alanı m.

Sis(Koz an)S. (Adana)

Afılu Cemaati Ayrı Tamlu Taifesi

Eğlen-oğlu Taifesi

Avşar Dadır m. Sis(Koz an)S. (Adana)

Afılu Cemaati Ayrı Tamlu Taifesi Eğlen-oğlu Taifesi Avşar Cünd m. Ekinlik Sis(Koz an)S. (Adana) Ağa beğlü Cemaati Kayı Adana S.- Yüreğir Nah. Ağasıl-ı Dulkadir Yörükleri Taifesi Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Deylemi k. Adana S. Özer ili Kaz. İskender un Nah. Ağca Ahmetlü Cemaati Maraş

Yürükleri Demircilü Kınık Kınık(Kışlak), Çokak (Yaylak) Adana S. - Kınık Nah. Ağıl Viranı Cemaati Yüreğir Adana S.- Yüreğir Nah. Ağlatan Cemaati Maraş Yürükleri Varsak Adana S., Sis(kışlak) Perakende yayarlar Adana S.

Ahilü Cemaati Maraş

Yürükleri Kınık Kınık kışlak, Göksun Yaylak Adana S.-Kınık Nah. Ahmet Beğ Cemaati Çokun Taifesi Çokun Cemaati Döğer İskenderun Nah. Adana S.- Özer ili Nah. Ahmet Hacılu Cemaati Maraş

Yürükleri Yıva Kızıl Hacı m. N. Diğer Hanlu Adana S. -Yüreğir Nah.

(34)

Ahmet Hacılu Cemaati Maraş Yürükleri Yıva Sis S. Akvinek . (Ek) Adana S. -Sarıçam Nah. Ahmet Hacılu Cemaati Maraş Yürükleri Yıva Kızıl Hacı m. N. Diğer Hanlu Adana S. -Yüreğir Nah. Ahmet v. Hızır Hacı Cemaati Peçenek (Bayındır-ı zemin) Peçene k Kınık k. Adana S.- Karaisal u Nah. Ahmedcelü Cemaati Gömec Taifesi Gömeç Cemaati Bayındı r Adana S.- Karaisal u Nah. Ahmedlü Cemaati Gökçe Taifesi Akkoyun Cemaati Bayındı r Adana S.- Karaisal u Nah. Ak İsalu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Kaçar Cemaati Avşar Becelkur m. Nezd-iİbrişim m. Adana S. -Sarıçam Nah. Ak İsalu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri İbrahimlü Cemaati Avşar Yelbeli n. Altunini ekinlik Adana S. -Sarıçam Nah. Ak İsalu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Kavurgalı Cemaati

Avşar Boz tahta m. Sis(Koz an)S. - Sarıçam N. (Adana) Ak İsalu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri

Avşar Altun ini m. (Yelbeli), ziraat yeri Adana S. -Sarıçam Nah. Akbaşlu Cemaati Yıvalu

Cemaati Yıva Ulağu m. Der-nezd-i Yalutsi hariç Adana S. Sarıçam Nah. Akbaşlu Cemaati

Yıva Sis S.'da, Sisagun m. , Sakarab m. , Sefergiz m. Adana S. Sarıçam Nah.

(35)

Cemaati Cemaati S. Kınık Nah. Aksak Kocalu Cemaati Savcı Hacılu Taifesi Savcı Hacılu Taifesi Avşar Kötü m. Sis (Kozan) S. (Adana) Akturuklu Cemaati Maraş Yürükleri Demircilü Cemaati Yüreğir Adana Kışlak, Niğde Yaylak Adana S. Alaaddinlü Cemaati Avşar Adana S. Sarıçam Nah. Alaaddinlü ve Savaklu Cemaati İbrahimlü Cemaati İbrahimlü Cemaati Avşar Yelbeli n. Altunini (Ek) Adana S. Sarıçam Nah.

Alaca Atlu Oğlu Cemaati Haleb Türkmenle ri Bayad Adana S. Merkez Alembeğlü Cemaati Avşar Sis (Kozan) S. Merkez (Adana) Alembeğlü Cemaati

Avşar Karataş Adana

S.Feke Kaz.

Ali Beğ Halili Cemaati Varsak Bahan Bükü m. Nezd-i ağak (Ek) Adana S. Merkez Ali Beğlü Cemaati Ali Beğlü

Kabilesi Bayad Toprak öyük(Küçü

k kend) m. Adana S. Yüreğir Nah. Ali Beğlü Cemaati Maraş Yürükleri Kızıllu Cemaati Bayad Çobanlu, kınık'da kışlak Adana S. Kınık Nah. Ali Beğlü Cemaati Ali Beğlü Kabilesi Bayad Sayca m. Nezd-i Boynu yoğun ziraat yeri Adana S. Yüreğir Nah. Ali Beğlü Cemaati Ali Beğlü Kabilesi Bayad Serbere ziraat yeri Adana S. Yüreğir Nah.

(36)

Ali Koca Seydilü Cemaati Yüreğir Davudga m. Adana S. Merkez Ali Kocalu Cemaati Ulaş

Taifesi Ulaş Taifesi Yüreğir Hal koyma Adana S. Yüreğir Nah. Ali Kocalu Cemaati Ulaş Taifesi

Ulaş Taifesi Yüreğir Kafir Kıran m.

Adana S. Yüreğir Nah.

Alioğlu Cemaati Yüreğir Ali oğlu

m.der nezd-i Depesi Adana S. Yüreğir Nah. Alpı Cemaati Kızıklı Cemaati Kızık Adana S. Dündarlı Nah.

Alurla Cemaari Sarı

Hamzalu Cemaati İğdir Adana S.- Merkez Arap Hasanlu Cemaati Karaisalı Taifesi Avşar Dikilüce m. Adana S.- Karaisal u Nah. Arap Hasanlu Cemaati Karaisalı

Taifesi Avşar Budandı m. Adana S.-

Karaisal u Nah. Arap Hasanlu Cemaati Karaisalı Taifesi

Avşar Üçbaş m. Adana S.- Karaisal u Nah. Arık Hacılu Cemaati Varsak Adana S. Yüreğir Nah.

Arıklu Cemaati Kızıklu

Cemaati Kızık Adana S. Dündarlı Nah. Arslan Beğlü Cemaati İğdir Mahalle-i Tekfurkırdı Adana S. Berendi Nah. Arslanlu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri

İğdir Ermetsi m. Adana S. Merkez

(37)

Arslanlu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri İğdir Yarımca m. Adana S. Sarıçam Nah. Arslanlu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri İğdir Bozöyük m. Adana S. Berendi Nah.

Âşıklu Cemaati Hamza

Beğ Kınık Adana S.

Yüreğir Nah.

Âşıklu Cemaati Hamza

Beğ

Kınık Adana

S. Kınık Nah.

Aşudi Cemaati Avşar Adana

S. Berendi Nah.

Avcı Cemaati Çobanlu

Taifesi Ahmed Beğ b. Özer(Çoku n)

Bayındı

r Derin k. Adana S. Özer ili Nah. Avcı Hacılu Cemaati Yahyalu Taifesi Bayındı r Sakız Koyağı m. Şamköy m. Adana S. Karaisal u Nah.

Avcı Kocalu Karaisalı Taifesi Bayındı r Geyik m. Adana S. Karaisal u Nah.

Avcı Kocalu Karaisalı

Taifesi Bayındır Kengerlü m. (ziraat yeri) Adana S. Karaisal u Nah. Avcı Osmanlu Cemaati Dündarlı Yörükleri Dündarlı Cemaati Bayındı r Akarca m. (ziraat yeri) Adana S. Dündarlı Nah. Avcı Osmanlu Cemaati Dündarlı Yörükleri Dündarlı Cemaati Bayındı r Akarca Avcı m. Adana S. Dündarlı Nah. Avcılar Cemaati Bayındı r Ilıcak Şamköyü m. (Ek.) Adana S. Merkez

Avcılu Cemaati Maraş

Yürükleri Demircülü Cemaati Yüreğir Yüreğir kışlak Adana Adana S. Yüreğir

(38)

yakınlarınd aki Ördekli yaylak Kaz. Avretlü Cemaati Maraş

Yürükleri Kınık Hanlu k. Adana S. Kınık Nah.

Avşar Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Avşar Çaşnici m. (ziraat yeri) Adana S. Yüreğir Nah. Avşarlar Şir Kuluyan Cemaati Haleb Türkmenle ri Avşar Bağnık, n. Diğer Çatuk nezd-i Şehir Adana S. Yüreğir Nah.

Ayanlu Cemaati Yüreğir Adana

S. Yüreğir Nah.

Ayas Cemaati Yüreğir Adana

S. Yüreğir Nah.

Ayaslu Cemaati Yüreğir Adana

S. Adana Nah Ayderlü Cemaati Yüreğir Berendi Nah. Tiznik m. Adana S. Yüreğir Nah. Aydınoğlu Cemaati Avşar Adana S. Karaisal u Nah. Aydoğmuşlu Cemaati Avşar

Taifesi Aydoğmuşlu Taifesi Avşar Göçer evlerdir. Adana S. Sakinlerdir. Sis (Kozan) S.- Merkez (Adana) Aygırlu Cemaati Tarsus S. Çukurköy m. Adana S. Merkez Azab oğlu Cemaati Adana S. Kınık Nah. Baba Kocalu Cemaati Bulgarlu

(39)

Bulgarlu Nah.

Babalu Cemaati Büğdüz Adana

S. Yüreğir Nah.

Bacı Cemaati Yıva Adana

S. Dündarlı Nah.

Badamlu(=Bade mlü) Cemaati

Avşar Şeyhler k. Adana S. Berendi Nah. Bağdadanlu Cemaati Kınık Adana S.Kınık Nah. Bağdadlu Cemaati Hamza Beğ Cemaati Göçerevli Kınık Adana S.Kınık Nah. Bağnelü Cemaati? Şarkılu-ı

diğer Yahyalu Taifesi Adana S.

Karaisal u Nah. Balabanlu Cemaati Maraş Yürükleri Karaisalı Cemaati Avşar Su Çıkdığı m. Adana S. Karaisal u Nah. Balagalu Cemaati

Yüreğir Sis S.'nda Yergömek m. (Ek) Adana S. Yüreğir Nah. Balagalu Cemaati Yüreğir Pürgeril m. (Ekinlik) Adana S. Yüreğir Nah. Balcalu Cemaati Yüreğir Od Kalesi İskelesi Adana S. Yüreğir Nah.

Balcı Cemaati Bulgarlu

Taifesi Kıpçak Adana S.

Bulgarlu Nah. Balcı Şeyh Oğlanları Yüreğir Adana S.

(40)

Cemaati Yüreğir Nah.

Balcılu Cemaati Uçarı Boyu Uçarı

Cemaati

Beğdili Adana

S. Dündarlı Nah.

Balıklu Cemaati Kayı Üç Kilise

m. (ziraat yeri) Adana S. Dündarlı Nah. Balih Şeyh Oğlanları

Yüreğir İkiz Öreni

m. İle Yaraş Hacı M. Adana S. Adana Nah Balkanlu Cemaati Kıpçak Adana S. Dündarlı Nah.

Baltalu Cemaati İğdir Tarsus S.

Aşağı Kargılu Yukarı Kargılu m.(Ekinlik) Adana S.- Merkez Barbıtlu Cemaati Adana S.-Berendi Nah.

Baran Cemaati Maraş Yürükleri Yıva Ayas(Kışla k) Göksun(Ya ylak) Adana S.- Ayas Kaz.

Bargi Cemaati Çakıt Çayı

m. (ziraat yeri) Adana S.- Karaisal u Nah. Baş Getüren Cemaati Varsak Adana S.-Berendi Nah. Başı Atlu Cemaati Maraş Yürükleri Karamanlu Cemaati Bayındı r Köprü k. Adana S. Başı Karalu Cemaati Avşar Adana S. Yüreğir Nah.

(41)

Cemaati S. Yüreğir Nah.

Batılu Cemaati Bulgarlu-Uçarlu Taifesi

Batılu

Cemaati Bayad Adana S. -

Bulgarlu Nah. Bayramlu Cemaati Avşar Çalberdi m. Adana S.- Karaisal u Nah.

Becli Cemaati Şah Meliklü Taifesi Varsak Adana S.Kınık Nah. Beğliklü Cemaati Avşar Yonca Sancağı (ekinlik) Adana S. Yüreğir Nah. Beğtanlu-ı diğer Cemaati Eymür Adana S.- Karaisal u Nah.

Bekir Hacılu Eğlen-oğlu

Taifesi Avşar Göçebe Cemaat Adana S.- Feke Kaz. Bekir Sandıklu Cemaati

Yüreğir Halazi m. Adana S. Yüreğir Nah.

Bektaş Cemaati Eymür Bal ötesi

m. Adana S.- Adana Nah. Bektaşlu Cemaati Dulkadirli Türkmenle ri Gözeciyan

Cemaati Kınık Alibeğlü, Berid, Ada Depe, Salkor (Zeytun'da) Adana S.- Maraş S. Bektaşlu Cemaati Maraş

Yürükleri Kınık Beğin Kala m. Adana S. Sarıçam Nah. Bektaşlu Cemaati Maraş Yürükleri Kınık Yalutsi m. (Ek) Adana S. Sarıçam Nah. Bektaşlu Cemaati Maraş Yürükleri Kınık Kınık Adana S. Sarıçam

(42)

Nah. Berbatlu Cemaati Bayındı r Bozüyük m. ekinlik Adana S. Berendi Nah. Bereketlü Cemaati Özer

Yürükleri Çokun Cemaati Döğer Yaylağa Niğde'den geliyorlar Adana S. Merkez Bereketlü Cemaati Özer Yürükleri Çokun Cemaati Döğer Karbeyas m. Adana S. Merkez Berendi Deyürlü Cemaati

Yüreğir Bilagiç m. Adana S. Yüreğir Nah.

Beriyye Cemaati

Yıva Perakende Adana S. Beşirlilü Cemaati Kayı Adana S. Yüreğir Nah.

Beşirlü Cemaati Kayı Vasnas

dernezd-i Hanab (Ek) Adana S. Yüreğir Nah.

Beycir Cemaati Adana

S.- Özer ili Nah. Beynanlu Cemaati Karaisalu Taifesi Avşar Su Çıkdığı m. Nezd-i Arpa Deresi m. Adana S. Adana Nah. Bıyıklıoğlu Cemaati Çokun an taife-i Koyunlu Taifesi Ahmed Beğ b. Özer(Çoku n) Döğer Adana S.- Özer ili Nah. Bihyelü Cemaati Adana S. Sarıçam Nah. Boğa Şeyhlü Cemaati Eşeklü Cemaati Yüreğir Adana S. Yüreğir Nah. Boğalu Cemaati (Perakende)

Kıpçak Boğalu m. Adana S. Adana Nah.

Referanslar

Benzer Belgeler

問:聽人說,年輕時有近視的人,年紀老大時,就不會有老花眼,是真的嗎?

Now a days, social networking sites become main mode of making friends, with more than 3 billion users around the globe [1]. These Social networks depends on friend

Hindistan‟ın Mevat bölgesinde Mevlana Muhammed İlyas Kandehlevi öncülüğünde başlayan Tebliğ Cemaati, bugün birçok ülkede tebliğ faaliyetlerini

Bu çalıĢmamızda bu kadar çok ve büyük toplulukların yerleĢim yeri olarak tercih ettiği bir Ģehir olan Mardin‟e bağlı ilçe, köy ve Mardin‟in en büyük

Post-modern stil şaka yapıyor; daha önce yapılmış olana dair bilinçli bir yorum, daha önce güzel olarak görülen şeyi bozmaya/rahatsız etmeye çalışan bir eleştiri..

yüzyılda Antalya şehrine gelmiş olan ve İskenderiye’deki Yahudi c e- maatiyle birlikte ç alıştığı anlaşılan Antalyalı Yahudi tüc c arlar, S elç uklu döne-

sonra onun ictihad, taklid ve intisap gibi konulardaki görüşleri ile izah edilemeyecek bir anlayışı savunmaya başladığını açıklamamaktadır. Biyografi

Yeni seçilen Cemaat İslamiye encümeni devir teslimde veyahut daha sonra bir suistimal görürse Cemaat islamiye başkanı bunu bir ay zarfında ge­ reken usulü yollardan bir yazı