• Sonuç bulunamadı

Konya'daki Eski Sanayi Mektebi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Konya'daki Eski Sanayi Mektebi"

Copied!
26
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

3 4 5

Dr. Nurcan İNCİ FIRAT

(2)

KONYA'DAKİ ESKİ SANAYİ MEKTEBİ

y ü z y ı l d a başlayıp 1 9 . yüzyıl b o -y u n c a d e v a m eden batı-ya -yöneliş, • 1 8 3 9 yılında Tanzimatın ilanından sonra d a h a d a hız kazanmıştır. Ba­ tılı y ö n t e m ve biçimler; siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel a l a n d a , bir takım ihtiyaçları d a bera­ berinde getirmiştir. O s m a n l ı Devletinin, batılılaş­ m a y o l u n d a y a p t ı ğ ı girişimler sırasında değişen d ü n y a koşulları, 1 9 . y ü z y ı l d a n i t i b a r e n , sanayi devriminin gereklerine uygun insan gücünün ye­ tiştirilmesini d e zorunlu kılmıştır. Özellikle o r d u ve sarayın gereksinimleri için, yeni f a b r i k a l a r ve b u ­ r a l a r d a çalışacak elemanların yetişmesi için d e . Sanayi M e b e p l e r i açılmıştır.' O s m a n l ı toplum y a ­ pısındaki b u d e ğ i ş i m , her a l a n d a o l d u ğ u g i b i eği­ tim a l a n ı n d a d o kendini göstermiştir. Ç o k y o ğ u n siyasi gelişmelerin yaşandığı b u hızlı değişim sü­ reci içerisinde, farklı a l a n l a r d a çalışacak eleman­ ların eğitildiği ve farklı işlevli y a p ı l a r ı n üretildiği bir d ö n e m başlamıştır.

A n a d o l u toprakları üzerinde ilk Sanayi M e k -tebi'nin kurulması, 1 8 6 9 yılına rastlar. M i t h a t Pa­ şa, 1 8 6 9 yılında Şuro-i Devlet Reisliği'nde bulu­ nurken istanbul'da b i r Mekteb-i S o n a y i ' n i n kurul­ masına ö n a y a k olmuştur.^ Bundan b i r yıl sonra 1 8 7 0 y ı l ı n d a , K o n y a Valisi A h m e t Tevfik Paşa'nın girişimi ile, K o n y a ' d a bir S a n a y i h a n e açılmıştır. Bunu, 1 9 0 1 yılı Eylülünde Konya Valisi A v l o n y a ' l ı M e h m e t Ferit Paşa tarafından yaptırılan ve sana­ yi mekteplerinin A n a d o l u ' d a k i ilk örneklerinden birisi o l a n K o n y a Sanayi M e k t e b i izlemiştir.^

2 0 . yüzyıl başlarında inşa edilen bu y a p ı , I. Ulusal M i m a r l ı k d ö n e m i o l a r a k a d l a n d ı r ı l a n farklı bir d ö n e m i n erken örneklerindendir. Bu d ö n e m , 1 9 . yüzyılın sonlarından itibaren varlığını göste­ ren, 1 9 0 8 ' d e II. Meşrutiyetin ve 1 9 2 3 ' d e Cumhu­ riyetin ilanı ile gelişerek, 1 9 3 0 ' l a r d a sona eren b i r d ö n e m i kapsamaktadır.''

Y A P I N I N K O N U M U :

K o n y a Eski Sanayi M e k t e b i , Karatay Merkez İlçesi, Şems Mahallesinde bulunmaktadır. Bugün t a p u d a ; 1 0 4 p a f t a , 2 6 7 7 a d a , 6 3 parselde il

Ö z e l İdare Müdürlüğü adına kayıtlı olan yapı,* Kültür Bakanlığı, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 1 1 . 6 . 1 9 7 7 gün ve A -5 6 1 sayılı, 1 3 . 1 1 . 1 9 8 2 gün ve A - 3 8 6 1 sayılı ka­ rarları ile tescil edilmiştir.'

' SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O.Nuri ".Birinci Ulusal Mimarlık Döneminin Önemli Bir Yapısı : Konya'da Sanayi Mektebi "DOĞUMUNUN YÜZÜNCÜ YILINDA ATATÜRK'E ARMAĞAN, İstanbul 1981, s:444,

-DÜLGERLER, O. Nuri "Konya Sanayi Mektebi Çinileri" ÇİNİ I, BİRİNCİ MİLLETLERARASI TÜRK ÇİNİ VE SERAMİK KONGRESİ, 6-11.7.1986 Kütahya 1986, s: 14,

-DÜLGERLER, O. Nuri "Konya Sanayi Mektebi Restorasyonu" ULUSLARARASI III. MİMARLAR BİRÜĞİ TÜRKİYE MİMARLAR ODASI BURSA ŞUBESİ KONGRE BİLDİRİ KİTABI, YAPI VE YAŞAM 14-19 Mayıs 1991, Bursa 1991,s:41-2,

-Sanayi Mektepleri hakkında daha ayrıntılı bilgi için bkz : -ERGİN, Osman, Türkiye Maarifi Tarihi, Cilt: 1-2, İstanbul

1977, s: 627-37, 2099-100.

' - ÖNDER, Mehmet, Konya Maarifi Tarihi, Konya 1952, s:65,

- ÖNDER, Mehmet, Mevtana şehri Konya, Konya 1962, s:388,

- ERDEM Semiha, Konya'da Neoklasik Eğitim Kurumları, Selçuk Üniversitesi, Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü, Usons Tezi, Konya 1993, s: 20 ( o.g.t).

= - SÖZEN, MeHn- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:444, - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s: 14, - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m., Bursa 1991, s: 41 -2, - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1952, s:65, - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1962, s:388, - ERDEM, Semiha, a.g.t, s:20,

-ARABACI, Caner, Milli Mücadele Dönemi Konya Öğret­ menleri, Konya 1991, s:51.

" XX yüzyıl başlarındaki mimari ile ilgili, yapılmış çok çeşitli dallarda araştırmalar vardır. Genel bilgi ve yayınlar için bkz:

-FIRAT (İNCİ), Nurcan, " XX. Yüzyıl Başlarında Görülen Osmanlı Mimarisi " OSMANU, 10. Cilt, Ankara 1999, s: 287-297,

-FIRAT (İNCİ), Nurcan, Ankara'da Cumhuriyet Dönemi Mimarisinden İki Örnek, Ankaral998.

' -Kültür Bakanlığı, Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu (K.K.K) 42.00/119 no'lu dosya. { a.g.d ) -Kurulun 17.6.1988 gün ve 199 sayılı ve 7.9.1990 gün ve 832 sayılı kararlan ile yapının 104 pafta, 259 ( tashihen 2678 ) oda, 1 parsel numarası değiştirilmiştir.

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtları. ' - K. K. K., a.g.d.

-Kültür Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 12.4.1980 gün ve A-2158 sayılı kararı ile yapının koruma grubu tespit edilmiştir.

(3)

Yapının güneye bakan ö n cephesi eski adı ile Şerafettin caddesi yeni adı ile Sanayi Mektebi so­ kağına, kuzeye bakan arka cepfıesi Şeyfı Ziya so­ kağına açılmaktadır. Batıya b a k a n y a n cephesi Ö z işhanına, doğuya b a k a n y a n cephesi ise, Merkez Bankası binasına bakmaktadır. Etrafı faz­ la geniş olmayan bir bahçe ile çevrilidir.

Yapının önündeki Şerafettin Parkı ve karşı­ sındaki Kayalı Park, bir yeşil alan oluşturmakta­ dır. Bu alanın etrafı. Sanayi Mektebi'nin de dahil olduğu b i r takım Selçuklu, Osmanlı ve Erken Cum­ huriyet Dönemi eserleri ile çevrilidir. Bu yeşil ala­ nın kuzey batısında yer alan Sanayi Mektebi'nin doğusunda sıra ile; Mahkeme Hamamı ( 15. y y ) , Ali Efendi Muallimhanesi ( 15. y y ) , Şerafettin Ca­ mii ( 1 6 3 6 ), Yapı Kredi Bankası ( 1913 ) binala­ rı ve güneyindeki A l a a d d i n Caddesi'nin karşı ta­ rafında batıdan doğuya doğru sıralanan İplikçi Camii ( 13.y.y başı), Ziraat Bankası ( 1 9 2 8 ) , PTT Binası ( 1 9 2 8 ), Hacı Hasan Camii ( 1907 ), Hü­ kümet Konağı ( 1 8 8 2 / 8 3 ) binaları bulunmakta­ dır. Değişik dönemlere ait yapılarla bütünleşen bu alan, tarihi bir doku oluşturmakta ve mimari zen­ ginliğimizi göstermektedir. Sanayi Mektebi Binası da bu tarihi çevreyi tamamlamakta ve bu yapılar­ la bir bütünlük arz etmektedir.' Bu nedenle. Kültür Bakanlığı, Konya Kültür ve Tabiat Varlıklannı Ko­ ruma Kurulu 1 8 . 1 1 . 1 9 8 8 gün ve 3 3 2 sayılı kara­ rı ile yapıların tümünü "Mevlana Tarihi Kentsel Sit A l a n ı " kapsamına almıştır.'

Y A P I N I N KİTABELERİ V E T A R İ H Ç E S İ : Yapının inşa tarihi hakkındaki bilgileri des­ tekleyen en önemli belgeler kitabeleridir. Yakın zamana k a d a r mevcut o l a n ancak bugün kaybol­ muş kitabeler hakkındaki bilgiler çeşitli kaynaklar­ dan öğrenilmektedir.

Sanayi Mektebinin yapıldığı yıllarda var o l ­ duğunu bildiğimiz tek revaklı girişin, üçgen alınlı­ ğı içinde bulunan kitabesinin ve b u giriş bölümü­ nün sonradan kaldırıldığı y a y ı n l a r d a n ' ve eski fo­ toğraflardan'" anlaşılmaktadır. Bu tek revaklı giriş bölümünün üçgen alınlığı içinde bulunan çini kita­

be panosunun ufak bir parçasına 1 9 8 6 y ı l ı n d a Erkek Sanat Enstitüsü Arşivi'nde rastlandığı ve okunabilen kısmı ile " sı yaptı Devletlü Fe-rid 1316 " yazısının olduğu y a y ı n l a r d a n öğrenilmiştir." 1920'li yılların başlarına tarihle-nen "Konya ve Rehberi, 1 3 3 9 " adlı kitaptaki fo­ toğrafta, tek revaklı üçgen alınlıklı giriş b ö l ü m ü ­ nün mevcut olduğu ancak, 1 9 2 9 tarihli K o n y a V i ­ layet Albümündeki fotoğrafta ise, bu girişin o l m a ­ dığı görülmektedir.'^

Yayınlardan öğrenme olanağı b u l d u ğ u m u z a göre; binanın güneye bakan ön cephesinde, z e ­ min kat üçlü pencere gruplarının ortasındaki p e n ­ cere üzerinde bulunan, çini kaplamalı alınlığa yerleştirilmiş kitabelerden; doğudaki b i l i n m e y e n bir tarihte kaybolmuş, batıdaki ise, üzeri b i r a r a badana ile kapatıldığından yakın z a m a n a k a ­ dar korunabilmiştir." Bu kitabede; o r t a d a Sultan

' - Aynı konuda bkz. - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN Metin, DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m, s:445, - DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m., Bursa 1991, s: 4 2 , - ERDEM, Semiho, o.g.t, s: 20,

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtları. ' - Konya Koruma Kurulu Kayıtları.

' - SÖZEN, MeHn - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:446 - Burada yapının eğitime açılmasından sonra giriş revağının üçgen alınlığında bir kitabenin bulunduğu ifade edilmiştir. Ayrıca, 452. sayfadaki fotoğrafta da bu görülebilmektedir.

- Türk Tarih Kurumu (T.T.K) fotoğraf arşivinde bulunan O . F . Sağlam Kolleksiyonu ile, Konya'da, A.Safa Odabaşı arşivindeki (olograflarda, oynco, Konya ve Rehberi, 1339 adlı kitapta ve Fotoğraflarla Geçmişte Konya, İstanbul 1996 adlı Konya Büyükşehir Belediyesinin fotoğraf katalogunda ki eski fotoğraflarda da üçgen alınlıklı giriş revağı mev­ cuttur. Ancak,fotograflar, yapının genel görünüşünü verdiğinden kitabe ve tarih görülememektedir. Zaten, kitabenin ve revağın ne zaman kaldırıldığı da bilinmemek­ tedir.

" - DÜLGERLER, O.Nuri, o.g.m. Bursa 1991, s: 44

- Bu makalede üçgen alınlıktaki bu çini panonun 1986 yılında Erkek Sanat Enstitüsü arşivinde çok küçük parçalannın bulunabildiği ve okunabildiği kadarı ile 1316 R (1900/1) yılında Ferit Paşa tarafından yaptırıldığının anlaşıldığı yazılmıştır.

- Voli Ferit Paşa, 22.3.1898- 17.11.1902 yılları arasında Konya'da valilik yapmıştır.

" - MUHLİS, Mehmet, Konya ve Rehberi, Konya 1339. (Konya ve Rehberi, 1339)

- Albüm, Vilayet Hususi İdareleri Faliyetlerinden, istanbul 1929.( Albüm 1929)

(4)

KONYA'DAKİ ESKİ SANAYİ MEKTEBİ

Abdülhannid ( 1 8 7 6 - 1 9 0 9 )'in tuğrası olan O s ­ manlı a r m a s ı , b u n u n altında " Padişahım Çok Ya­ şa " cümlesi ve en altta b o r d ü r ü n ortasında ise, bir satır halinde " Sanayi Mektebi inşaatına memur vilayet ser mühendisi izzetlü Şefik Bey " cümlesi en altta ise " 1 3 1 6 " tarihinin yazılı olduğu öğre­ nilmiştir.'" Başka b i r kaynakta ise, b o r d ü r d e k i b u cümle " S a n a y i Mektebi inşaatına memur vilayet ser mühendisi G ü r ü n ' l ü Şefik Bey " " 1 3 1 6 " ' ^ ş e k ­ linde yazılmışsa d a , Osmanlıca dil kurallarına g ö ­ re " i z z e t l ü " kelimesinin d a h a u y g u n olacağı belir­ lenmiştir. Yapının kim t a r a f ı n d a n , h a n g i tarihte y a ­ pıldığının öğrenilmesi açısından bu kitabe önem taşımaktadır. Kısa b i r süre önce t a m a m e n çalın­ mış o l a n b u k i t a b e , b u g ü n mevcut olmasa d a y a ­ yınlardan temin edilen önemli b i r belgedir. Bu ki­ tabede a d ı n a rastlanılan Mühendis Şefik Bey'in, I. Ulusal M i m a r l ı k d ö n e m i başlarında K o n y a ' d a ça­ lıştığı ve Sanayi Mektebi g i b i önemli b i r y a p ı y ı oluşturduğu anlaşılmaktadır.

Varlığını ö ğ r e n d i ğ i m i z b i r diğer kitabe ise; yapının d o ğ u y a b a k a n y a n cephesinde, zemin katın, güney t a r a f i n d a k i üçlü pencerelerden birisi­ nin ortasında y e r a l a n pencere almlığındaki çini panonun b o r d ü r ü n d e d i r . Bu kitabede " A m e l - i Mehmet Emin m i n telamiz-i M e h m e d Kütahya Osmanlı Çini Fabrikası, fi sene 1 3 1 8 " cümlesinin yer aldığı ö ğ r e n i l m e k t e d i r . ' ' B u r a d a k i 1 3 1 8 tarihi­ n i ; bir k a y n a k 1 3 1 8 H ( 1 9 0 1 M ) ' ^ başka bir kaynak 1 3 1 8 R ( 1 9 0 3 M ) şeklinde değerlendir­ miştir. Kütahya O s m a n l ı Çini Fabrikasında M e h ­ met Emin t a r a f i n d a n tüm çinilerin bu y a p ı için özenle üretildiği bu kitabeyle belgelemektedir. Bu yazılı çinilerin 3 0 . 0 3 . 1 9 7 9 g ü n ü sabahı kırılarak o r t a d a n kaldırılmak istendiği ancak suçluların y a ­ kalandığı, ele geçen 1 4 p a r ç a çininin Konya Et­ n o g r a f y a M ü z e s i ' n d e koruma altına alındığı, d i ­ ğer yazılı çinilerin ise 1 9 7 9 yılı sonlarında tümü ile çalındığı k a y n a k l a r d a n öğrenilmektedir.'^

K o n y a Sanayi Mektebi Binası, Kanuni Sultan Süleyman D ö n e m i n d e ( 1 5 2 0 - 1 5 6 6 ) yaptırılmış o l a n S ü l e y m a n i y e Bedesteni'nin ( 9 4 5 H-1 5 3 8 / 3 9 M ) " çevresi ile birlikte kamulaştırılarak 1 9 0 0 yılında yıktırılması ile onun yerine inşa etti-rilmiştir.'^ Siyasal ve ekonomik güçlüklerle dolu yıl­ lar olmasına rağmen 1 9 0 0 yılında bir çok imar

hareketiyle birlikte bir Sanat Okulu (Mekteb-i Sa­ nayi) d a yaptırmak isteyen Vali Ferit Paşa, bunun için vilayet ser mühendisi Şefik Bey'i görevlendire­ rek, okulun inşaatını başlatmıştır.^' 1901 yılı Eylü­ lünde ise, Vali Ferit Paşa tarafindan Sanayi Mek­ tebi olarak hizmete açılmıştır.^' Mektebin, beş bin sarı lira sarf edilerek yapıldığı, kaynaklarda ifade edilmektedir."

- SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:446-7, - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s:14-5, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Bursa 1 9 9 1 , s: 44-5, - K. K. K., a.g.d.

- K. K. K., a.g.d. (Prof Dr.Yılmoz Önge'nin 8.04.1979 ta­ rihli raporu)

- SÖZEN, Merin - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m, s:446-7, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s: 14-5, - DÜLGERLER, O. Nuri, a,g,m , Bursa 1 9 9 1 , s:45 - K. K. K., a.g.d.

' - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 45, • - SÖZEN, Merin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:447, Çi­

nilerin akıberi konusunda bkz:

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 45. ' - SÖZEN, Merin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:444,

- DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 4 2 , - K. K. K., a.g.d,

- ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1962, s:361, - Bedesten hakkında daha aynnhlı bilgi için bkz

- KONYALI, i. Hakkı, Konya Tarihi, Konya 1964, s;789,l 129-30,

- ÖNDER, Mehmet, " Yıkılan Bedestenlerimiz " TÜRK KÜL­ TÜRÜ, Ankara 1965, s:403

-Burada ' Sanayi Mektebi'nin yerinde bulunan Süleymani­ ye Bedesteni, Osmanlı Bedestenlerinin en büyüklerindendi. Kesme taştan yapılmış, kare planlı, dokuz kubbeli bedeste­ nin dört yönde girişi vardı. Klasik Osmanlı Bedestenleri ri-pindeki yapının kapı üzerindeki, mermer kitabesinde iki sa­ tır sülüs yazı ile 945 H ( 1538 M ) tarihi bulunmakta idi. 1900 yılına kadar mevcut olan bedesten bu yıl Voli Ferit Pa­ şa tarafından yapılan kamulaştırma sırasında Süleymaniye Medresesi ( 19. yüzyıl başı ) ve Süleymaniye Çeşmesi

1248 H ( 1 8 3 2 / 3 3 M ) ile biHikte yıkılmış ve bedestenin ki­ tabesi Konya Müzesi'ne kaldırılmıştır.

- İçinde eski silahlar, çeşitli devirlere ait kitaplar ve Yunan, Roma devrine ait eserler konularak müze haline getirilmiş olan Süleymaniye Bedesteni yıktırıldıktan sonra, burada saklanan eserler Karma Ortaokulu bahçesindeki Müze-i Hümayun Binasına nakledilmişrir " şeklinde bilgiler buluyo­ ruz.

- SÖZEN, Merin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, 5:444, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 42, - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1952, s:46,65-6, - K. K. K. ,a.g.d.

• - ÖNDER, Mehmet, a.g.m, 1965,s:403,

- SÖZEN, Merin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:446-7. " - ÖNDER, Mehmet,a.g.e, Konya 1952, s:65,

- ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1962, s:388, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 42, - ARABACI, Caner, a.g.e , Konyo 1991, s:51, - ERDEM, Semiha, a.g.t, s:20,

- K. K. K. , a.g.d,

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtları. " - ARABACI, Caner, a.g.e , Konya 1991, s:51.

(5)

Dr. N u r c a n İNCİ F I R A T

Bazı Icaynaklarda; Sanayi Mektebi'nin inşa­ atına, 1889 yılında başlandığı yazılmışsa da," bu muhtemelen, bir baskı hatası olmalıdır. Çünkü yu­ karıda da belirtildiği gibi, kitabeler açıktır. Ayrı­ ca, yapının yerinde bulunan Süleymaniye Bedes­ teninin, 1898 yılında dahi ayakta olduğu, bir ya­ yın ve bu yayındaki fotoğraftan anlaşılmaktadır."

Y A P I N I N T A R İ H İ Ç İ N D E K U L L A N I M I : 1901 yılında Konya Sanayi Mektebi adıyla, bir okul olarak açılan yapı, Mekteb-i Sanayi, Ho-midiye Sanayi Mektebi, Konya Sanatlar Mektebi, Sanat Okulu, Bölge Sanat Okulu, Erkek Sonat Enstitüsü, Teknik Okul, Teknik Lise, Konya Erkek Lisesi, Karatay Lisesi gibi uzun yıllar değişik isim­ lerle aynı omaca hizmet etmiştir. Tarih içinde hep eğitime hizmet eden yapı, 1988 yılından beri, Konya Valiliği İl Özel İdare Müdürlüğü Binası ola­ rak kullanılmaktadır.

5 Mayıs 1901 tarihinde inşoası yeni bitmiş olan yapıda, beş hafta devam eden Halı Kilim Sergisi düzenlenmiştir.^' 1901 yılı eylülünde açı­ lan Sanayi Mektebinin bir demir işleri atölyesi bir marangozhanesi ve 17 talebesi vardır. 1908 'de okulda; halıcılık, ip boyacılığı, marangozluk, kun­ duracılık, demircilik, tesfiye, dökümcülük, terzilik, tornacılık, oymacılık, mobilyacılık gibi sanat bö­ lümlerinin olduğu kaynaklardan öğrenilmektedir. 12.10.1909'da Konya Hukuk Mektebi de bu bi­ naya taşınmış ve bir süre burada kalmıştır.^Oku-lun masrafları ilk zamanlarda Konyalılardan edi­ nilen yardımlarla karşılanmış, 1912 yılında Husu­ si Muhasebeler teşekkül ettiği zaman masraf ve gelirleri bu daireye devredilmiştir.^'

1915 yılında okulda kunduracılık, terzilik yanında, fanilacılık ve çorapçılık bölümleri açıl­ mıştır. Bu yıllarda okul ödeneği artık valilikçe kar­ şılanmaktadır. 1918 yılında okul bir ora kapatıla­ rak eğitim durdurulmuş, fakat çok geçmeden Dar-ül Eytam öğrencileri ile birleştirilerek aynı binada, yeniden açılmıştır. Bu kez yotılı öğrencilerle birlik­ te gündüzlü öğrenci de alınmaya başlanmıştır. 1922'de okula bir de arabacılık bölümü eklenmiş

ve okul bir yıl sonra tekrar kapatılmıştır. Başlan­ gıçta dört yıl olan öğrenim süresi, 1923'den son­ ra beş yıla çıkarılmıştır.

1924 yılında eğitime devam etmekte olan okulun sınıf sayısı ortınlmıştır. 1925 yılında oku­ lun müştemilatı yakın yıllara kadar mevcut olan ek yapılarla genişletilerek yeni tesviyehaneler ve

1926 yılında yeni marangozhaneler yapılmıştır. Okul 1927 yılında Maarif Vekaletine (MEB ) bağ­ lanmış ve genişletilmeye devam edilmiştir." 1929 tarihli bir albümdeki fotoğrafta okulun faaliyetine devam ettiği ve okuldan " Konya Sonatlar Mekte­ bi " diye söz edildiği görülmektedir.*

Savaş sırasında Sanayi Mektebinin atölyele­ ri, ordunun ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalış­ malar yapmıştır. Özellikle "Çorap ve Fanila İma­ lathanesi" gece gündüz çalışarak binlerce fanila ve çorabı cepheye göndermiştir. Savaş yıllonndo önemli hizmetleri görülen terzilik, fanila ve çorap­ çılık, ayrıca ayakkabıcılık ve arabacılık bölümleri­ nin yerlerini, cumhuriyetten sonra, yavaş yavaş demir ve çelik bölümleri gibi yeni teknik şubeler almıştır. Giderek son sistem pulluklar üretilmeye başlanmıştır.

" - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1952, s:65, - Konya Etnografya Müzesi Kayıtlan, - ARABACI, Coner, a.g.e , Konya 1991, s:51. " - ÖNDER, Mehmet, a.g.m, 1965,s:400.

- ÖNDER, Mehmet, "Konyo'da Açılan ilk Halı ve Kilim Sergisi" YENİ KONYA GAZETESİ, 5.1.1956, s:1.

" • ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1952, s:78,

- ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1962, s:387, 1971 s:446,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 42, - ARABACI, Caner, a.g.e , Konya 1991, s:51.

" - ÖNDER, Mehmet, Mevfcına Şehri Konya, Konya 1971 s:444.

" - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN, MeHn - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:444-5, - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1952, s:65-6,

- ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1962, s:389, 1971 s:446,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 42, - ARABACI, Caner, a.g.e , Konya 1991, s:51. » - Albüm 1929.

(6)

KONYA'DAKİ ESKİ SANAYİ MEKTFRİ

K o n y a ' d a M i l l i M ü c a d e l e yıllarında. Sanayi Mektebine ait çalışan b i r Sinema vardı. O yıllar­ d a S a n a y i M e k t e b i n i n Bandosu d a önemliydi. II.Abdülhamit D ö n e m i n d e ( 1 8 7 6 - 1 9 0 9 ) Mızıka-i H ü m a y u n M e k t e b i n d e çalışmış olan Ali Bey'in, Sanayi M e k t e b i n i n çatı katında Mızıka-Bando eğitimi yaptırdığı d a bilinmektedir.

1 9 3 2 yılına k a d a r aralıklarla eğitimine de­ vam eden o k u l , 1 9 4 5 yılında teşkilat ve kadrosu­ nu genişleterek Enstitü olmuş ve Sanat O k u l u iken. Erkek Sanat Enstitüsü adını almıştır. A y r ı c a özel ve akşam sonat bölümleri açılmıştır.^' Cumhuriyet­ le birlikte teşkilatı ve ders p r o g r a m ı yeni boştan düzenlenen o k u l , böylece enstitü adını almış ve atölye a d e d i çoğaltılmıştır. Artık enstitüde çeşitli mesleki kurslar a ç ı l m a k t a , dışarıdan sipariş k a b u ­ lü yapılmakta ve z i r a a t aletleri tamir edilmekte­ dir.'^

1 9 4 7 yılında Erkek Sanat Enstitüsüne g ü n ­ düzlü öğrenciler alınacağını ilan eden gazete ha­ berleri okulun enstitü o l a r a k eğitime devam ettiği­ ni göstermektedir.^ Enstitü, 1 9 6 2 yılında A k ş a m Tekniker O k u l u n u d a bünyesine almıştır.^

Uzun yıllar sonat eğitimine devam eden okul, 1 9 6 7 - 6 8 ders yılında Erkek Sanat Enstitüsünün iarende Caddesi üzerindeki yeni yapısına taşın­ ması nedeni ile bir yıllığına Konya Erkek Lisesine verilmiştir." 1 9 6 8 - 6 9 ' l u yıllarda yapının y a n g ı n geçirerek ahşap aksamın y a n d ı ğ ı n d a n söz edili­ yorsa d a , ^ bu y a n g ı n d a n söz eden başka bir kay­ nağa rastlanılmamıştır. Yapının 1 9 6 8 - 6 9 yılların­ da Koratoy Lisesi olarak öğretime açıldığı ve

1 9 7 7 yılına k a d a r Koratoy Lisesi olarak kullanıldı­ ğ ı , kaynaklarda ifade edilmektedir. 1 9 7 7 yılından sonra Koratoy Lisesinin taşınması İle yapı bir müddet boş kalmıştır. Bu sırada, yıktırılarak yeni bir işhonı y a p m a k istenilmişse d e , Kültür Bakanlı­ ğı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Ku­ rulunca, korunmaya değer eski eser olarak tescil edilmesi nedeni ile b u girişimler sonuçsuz kalmış­ tır.

1 9 7 8 yılında ufak bir y a n g ı n geçiren y a p ı , erken müdahale sonucu kurtarılmıştır. A n c a k , 3 0 Mart 1 9 7 9 cuma sabahı çinileri kırılarak o r t a d a n kaldırılmak istenirken suçluların yakalanmasından sonra, aynı g ü n gece saat 2 2 - 2 3 sıralarında çı­

kan bir yangın sonucu yapı büyük z a r a r görmüş­ tür. Sanayi Mektebi'nin yanması ile, yıkılıp yerine işhonı yaptırmayı arzu eden bir g r u p , tekrar y o ­ ğun çalışmalara girmiştir. Konya'nın seçkin bir yerinde böyle bir harabenin ortadan kaldırılarak, görkemli bir yapı yaptırma çabaları basının da desteği ile artmıştır. Ancak, Anıtlar Yüksek Kuru­ lundan gerekli izinin alınamaması yapının resto­ rasyonunu kaçınılmaz kılmıştır. 1 9 8 2 yılında Kon­ y a İli Ö z e l İdaresi ile Selçuk Üniversitesi Mimarlık Mühendislik Fakültesi Döner Sermaye İşletmesi orasında yapılan bir protokol gereğince yapının restorasyonu için proielerin hazırlanmasına baş­ lanılmıştır. Bu çalışmalarda, iş ve ticaretin y o ğ u n ­ laştığı bu bölgede, artık eğitim yapısı olarak değil de, güncel aktiviteye cevap verebilen bir fonksi­ y o n düşünülmesi gereği, g ö z önünde bulundurul­ muştur . Bir ara yapının iki ayrı banka olarak, ça­ tı katının ise, sonat galerisi olarak düzenlenmesi düşünülmüştür. Atölyelerin ise, çarşı olabileceği ileri sürülmüştür. Bedestenin anısına, yapının tü­ münün çarşı olması d o gündeme gelmiş, ancak bu görüşler gerçekleşmemiştir."

- - ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1 9 5 2 , s : 6 5 - 6 ,

- ÖNDER, Mehmet, o.g.e, Konya 1 9 6 2 , s : 3 8 9 , 1971 s:ii46,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Bursa 1 9 9 1 , s: 4 2 , - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O. Nuri, o.g.m, s;444-5, • ERDEM, Semiha, o.g.t, s : 2 0 - 1 5 2 ,

• ARABACI, Coner, o.g.e , Konyo 1 9 9 1 , s : 5 1 - 5 6 , • SÖZEN, Metin - DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m, s:448 • ibrahim Hakkı Konyalı'nın öğretmen olduğu yıllarda, çatı katında II. Abdülhomid Döneminde Mızıko i Hümayun Mektebinde colısmıs olan Ali Bey'in mızıka, bando eğitimi yaptırdığı belirtilmektedir.

- • K. K. K., o.g.d,

- SÖZEN, Metin • DÜLGERLER O . Nuri, a.g.m, s:444-5, - ÖNDER, Mehmet, a g e, Konya 1 9 5 2 , s:65-6,

- ÖNDER, Mehmet, a.g.e, Konya 1 9 6 2 , s;389, 1 9 7 1 , s : 4 4 6 ,

• DÜLGERLER, O. Nuri, o g m.. Burio 1 9 9 1 , s: İ2 - A N O N İ M "Erkek Sonot Enstitüsüne Gündüzlü Öğrenci Alınıyor " SELÇUK GAZETESİ, 1 2 . 9 . 1 9 4 7 , s : l .

^ - ÖNDER, Mehmet, a g e, Konya 1 9 6 2 , 5;389. - - K K K., a.g.d,

- SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O Nuri, a.g.m, s:444-5, - ERDEM, Semiho, o.g.t, s : 2 0 - l ,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a g m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 4 2 - 3 . " - ERDEM, Semiha, a g.t, s:21.

• - K K K , o.g.d,

• SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O Nuri, o g m, s:444-5, - DÜLGERLER, O. Nuri, a g m , Bursa 1 9 9 1 , s: 4 3 - 6 .

(7)

Dr. N u r c a n İ N C İ F I R A T

Sanayi Mektebi'nin etrafındaki tek katlı atöl­ ye binaları 1981 yılına k a d a r mevcut olup, bir ara Maliye ve Bayındırlık Mijdürlüğünce garaj olarak kullanılmış ve d a h a sonra Merkez Bankası yapılmak üzere yıkılmıştır.

Yangından sonra büyük hasar gören ve 1982 yılından itibaren restorasyon hazırlıklarına başlanan y a p ı , a y a ğ a kaldırılarak 1988 yılından itibaren İl Ö z e l İdare Müdürlüğü Hizmet Binası olarak kullanılmaya başlanmıştır.^

YAPININ MİMARİ TANIMI:

I. Ulusal Mimarlık üslubunun Konya'daki ilk örneklerinden olan y a p ı , bodrum üzerine iki kot ve çatı olmak üzere dört kattan ibarettir. Yaklaşık 2 0 . 5 0 x 3 2 . 5 0 m ebadında doğu-batı yönüne uza­ nan dikdörtgen bir plana sahip kagir yapının çift eğimli çatısı, marsilya kiremit örtülüdür. Güneye bakan ön cephede bir, kuzeye bakan arka cephe­ de bir olmak üzere, geniş cephelerin tam ortasın­ da aynı eksen üzerinde zemin kat hizasından iki girişi vardır. Doğu ve batıya bakan yan cephele­ rin ortasında, aynı eksen üzerinde bodrum kata da birer giriş verilmiştir. Bodrum kat, ayrıca kule­ lerin köşesinden birer kapı ile de ön cepheye açıl­ maktadır.

Yapı gerek plan, gerekse cephe düzeni açı­ sından tamamen simetrik olarak tasarlanmıştır. Girişin iki yanındaki kulelerin öne taşırılarak yük­ seltilmesi, kemerli açıklıklar, balkon, yapının üslu­ bunu belirleyici önemli cephe ve kütle özellikleri arasındadır.

Kullanılan yapı malzemesinin; son restoras­ yon çalışmaları sırasında net olarak tesbit edilebil­ diği öğrenilmiştir. Yapıda, malzeme olarak b o d ­ rum katta moloz taş, zemin ve birinci katlarda 1 3 x 2 5 x 5 cm ölçüsünde tuğla kullanıldığı belirlen­ miştir. Oze\\ik\e dış duvarları ile, zemin kat taşıyı­ cı bölme duvarlarının tuğladan olduğu ve taşıyıcı sistemi kagir olan y a p ı n ı n , dış duvarlarının kesme taş taklidi sıvandığı anlaşılmaktadır. Sıva üzerine yapılmış derz ve silmelerle taşa benzer bir görün­ tü verilmeye çalışılmıştır. Cephelerde sadece açık­ lık çevreleri, alınlık kemerleri, silmeler, balkon korkuluğu ve giriş revağı taştır. Son o n a r ı m sıra­

sında; tuğla olan taşıyıcı bölme duvarları dışında diğer ara bölme duvarlann b a ğ d a d i o l d u ğ u n u n gözlendiği ilgili yazışmalardan anlaşılmaktadır. Zaten katlar arasındaki kirişlerin, iç d u v a d a r d a bazı ara bölmelerdeki hatılların, kapı ve pencere doğramalarının, döşeme, tavan ve çatının, birinci kata ve çatıya çıkan merdivenlerin, o r t a d a k i sü­ tunların orijinalde ahşap olduğu bilinmektedir. Ancak son onanmda üç kollu merdiven, a h ş a p k i ­ rişleme üzerine ahşap kaplama olan döşemelerin tümü ve kirişlemeli ahşap tavan g i b i aksam değiş­ tirilmiştir.

Çok sayıdaki pencere sıraları; cephelere b ü ­ yük hareketlilik getimiiştir. Bodrum kat pencerele­ ri basık yuvarlak kemerli küçük pencerelerdir. Ze­ min ve birinci katta pencereler dikdörtgen şeklin­ de olup, üzerinde kemerli alınlıklar vardır. Pence­ reler cephelerde tekli ya da üçlü g r u p l a r h a l i n d e tasarlanmıştır. Cephelerin köşelerindeki b i r b i r i n e bitişik dizilmiş üçlü gruplar halindeki pencerelerin üzerindeki alınlıklar zemin katta sivri k e m e d i , b i ­ rinci katta basık kemerli olup, içleri çini kaplıdır. Cephelerin orta bölümlerindeki tek pencerelerin üstündeki kemerli alınlıkların içlerine ise, c a m ta­ kılmıştır.^ Cephenin, balkona üç adet basık ke­ merli açıklığı vardır. Kuleler; zemin ve birinci kat­ ta tam ortaya gelecek şekilde yedeştirilmiş birer pencere ile, ön cepheye açılmaktadır. Çatı katın­ d a ise, sivri kemerli beş pencere kulelerin içini ay­ dınlatmaktadır. İki kulenin arasındaki alınlıkta ise, bir yuvarlak pencere bulunmaktadır.

Katlar arası birkaç sıra silme ile, v u r g u l a n ­ mıştır. Kat aynmını belirleyen bu silmeler, tüm cepheleri dolaşarak süreklilik göstermektedir. Sa­ dece arka cephenin ortasında kesintiye uğramış­ tır. Beden duvarlan, saçak hizasında birkaç sıra silme ile sonuçlanmaktadır. Saçak hizasında cep­ heleri dolaşan bu silmeler, sadece kulelerde kesin­ tiye uğramıştır. Yukarıda birkaç sıra silme, kulele-ri külahla birleştimıektedir.

- K. K. K., a.g.d. " - Bu konuda bkz: - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN, MeHn - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:449, - ERDEM, Semiho, a.g.t, s:23-7,

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtlan,

(8)

K O N Y A ' D A K İ ESKİ S A N A Y İ M E K T F R İ

Yapınrn etrafını çevreleyen bir metre yüksek­ liğindeki b a h ç e duvarı d e m i r parmaklıklıdır. Son o n a r ı m d a tekrar y a p ı l a n tek revaklı üçgen olınlık-lı girişe, ö n cephenin giriş akşındaki bahçe kapı­ sından ulaşılmaktadır. Bahçe kapısı d ö n e m özelli­ ği gösteren iki a y a k t a n oluşmaktadır. Dikdörtgen formlu b u ayakların y ü z e y i , içbükey silmelerle eni­ ne bölünerek hareketiendirilmiştir. A y a k l a r ı n ; iç­ bükey, dışbükey silmelerle kademeli o l a r a k hare­ ketlendirilmiş ve derin bir kavisle d a r a l a n profilli başlıkları vardır. Bahçe kapısından geçtikten son­ ra, a n a giriş kapısı merdivenine k a d a r u z a n a n ve fazla geniş o l m a y a n , taşlık kısmı bulunmaktadır.^" G ü n e y e b a k a n ön cephe, cephe düzeni açı­ sından t a m a m e n simetrik o l a r a k planlanmış o l u p , ana giriş cephesi olması nedeni ile diğer cephele­ re göre d a h a özenle yapılmıştır. K o n y a ' d a yapıl­ mış b u d ö n e m eserlerinde pek fazla rastlanılma­ yan girişin iki y a n ı n d a k i kuleler ve son o n a r ı m d a tekrar y a p ı l a n p i r a m i d a l üst örtüleri bu cephenin en dikkat çeken elemanlarıdır.

Yaklaşık b i r metre k a d a r b i r subasman sevi­ yesinde yükselen b o d r u m kat, girişin iki y a n ı n d a ­ ki birer pencere ve çıkmaların köşelerinde birer kapı ile ö n cepheye açılmaktadır. Bu katta; cephe­ nin köşelerinde ise, üçer adet pencere bulunmak­ tadır.

Ö n cephede, a n a giriş kapısına, beş basa­ maklı merdivenle çıkılan d i k d ö r t g e n şeklinde yük­ sekçe bir platform üzerinde yer a l a n tek revaklı bir girişle ulaşılmaktadır. Ö n cephenin ortasındaki kademe kademe dışarıya çıkıntı y a p a n bölümler­ den birisi, iki yanı r a m p a ile bahçeye inen bu re­ vaklı giriştir. Revaklı girişi belirleyen öndeki ikisi serbest, a r k a d a k i ikisi d u v a r l a birleşen sütunlar, sivri kemerlerle bağlanmıştır. En yukarıda üçgen bir alınlıkla son bulan bu mekanın üzeri marsilya kiremit örtülü çatı ile kapatılmıştır, ilk yapıldığında mevcut o l a n revaklı giriş sonradan kaldırılmış, son onarım sırasında tekrar yapılmıştır. Girişin iki ya­ nında üzerinde kemerli alınlıkları olan dikdörtgen şeklinde birer pencere bulunmaktadır. Alınlıkların içine c a m takılarak iç mekanların ışık olması sağ­ lanmıştır.

Ö n cephenin ortasındaki ikinci çıkıntı ise, gi­ rişin hemen iki y a n ı n d a a n a y ü z e y d e n çıkıntı y a ­ p a n ve altta dikdörtgen bir mekan iken, üstte kule

biçiminde son bulan kısımdır. Bu kuleler, iki kot boyunca dikdörtgen bir formda yükselmektedir. Zemin kat hizasında kulelerin tam ortasına gele­ cek şekilde yerleştirilmiş, üzerinde kemerli alınlık­ ları olan birer pencere vardır. Ancak eski fotoğ­ raflarda, b u pencerelerin bir dönem geniş kare­ ye yakın dikdörtgen pencereler şekline dönüştü­ rüldüğü ve yakın z a m a n a kadar do böyle kullanıl­ dığı görülmektedir. Son onarımda aslına uygun şekilde yapılmış ve alınlık kemerlerinin içine cam takılmıştır. Zemin kotta ön cephenin iki köşesinde yer olan üçlü pencereler dikdörtgen şeklinde olup, üzerindeki sivri kemerli alınlıkların içleri çini kap­ lıdır. Zemin kat; toplam bir kapı, on pencere ile ön cepheye açılmaktadır.

Birinci katta; girişteki üçgen alınlığın hemen üstünde iki kulenin arasında b o y d a n b o y a uza­ nan balkon bulunmaktadır. Balkona; basık kemer­ li, bir kapı ile iki pencere açılmaktadır. Taş olan balkon korkuluğu, küçük ayakları birleştiren yu­ varlak kemer sıraları şeklinde düzenlenmiştir. Cephe çiziminde görülen korkuluk üzerindeki yu­ varlak formlu babalar bugün yoktur. Balkonun iki yanındaki kulelerin tam ortasında; üzerinde, içle­

rine cam takılmış kemerli alınlığı olan, birer dik­ dörtgen pencere vardır. Bu katta iki köşede ise, üzerinde çini kaplı basık kemerli alınlığı olan, dik­ dörtgen şeklinde üçlü pencereler bulunmaktadır. Birinci kotta, zemin kat gibi bir adet kapı, on adet pencere ile ön cepheye açılmaktadır.

Balkon kapısının üzerinde, çatının yükseltil­ mesi İle oluşturulan üçgen alınlığın tam ortasında ön cepheye bakan yuvarlak bir pencere bulun­ maktadır. Girişin iki yanındaki çıkmalar; dikdört­ gen bir formda yükselirken, çatı saçağından itiba­ ren köşeleri pohlanorak kule görünümünde beş­ gen mekonlara dönüşmüştür. Saçaktan itibaren başlayan bu hareket en üstte piramidal bir külah­ la son bulmaktadır. Kulelerin çokgen kısımları ar­ kada çatı ile birleşirken külah çatıdan daha yuka­ rı yükseltilmiştir. Her biri çokgen gövdenin bir yü­ zeyine gelecek şekilde yerleştirilmiş, beşer adet sivri kemerli küçük pencerelerden, kuleler ışık al­ maktadır.

' • Bu konudo bkz.

• ERDEM, Semiha, o g t, s:22, • Konya Etnografya Müzesi Kayıtları.

(9)

Dr. N u r c a n İNCİ F I R A T Doğu ve batıya b a k a n y o n c e p h e l e r , aynı şe­

kilde tasarlanmış o l u p , y a p ı n ı n o l d u k ç a gösterişli olan ön cephesine karşılık d a h a s a d e d i r . Her iki yan cephede de harekeriiliği s a ğ l a y a n , kof

aynmı-nı belirleyen silmeler ile p e n c e r e sıralarıdır. Orta bölüm çok a z dışd t a ş ı r ı l a r a k vurgulanmıştır. Yan cephelerde pencereler o r t a d a t e k , yanlarda üçerli gruplar halinde d ü z e n l e n m i ş t i r . O r t a d a yer olan pencereler daha b ü y ü k t ü r . B o d r u m katta köşelere yerleştirilen basık y u v a r l a k k e m e r l i ufak pencere­ ler üçlü gruplar h a l i n d e o l u p , h e r iki cephede de altışar adettir. Yan c e p h e l e r i n t a m ortasından ba­ sık kemerli bir kapı ile b o d r u m k a t a giriş verilmiş­ tir. Bu kapılara altışar b a s a m a k l ı merdivenlerle inilmektedir. Zemin v e b i r i n c i k a t l a r d a yer olan dikdörtgen pencerelerden y a n l a r d a kolan üçlü pencerelerin alınlıklan a l t k a t t a s i v r i , üst kotta ba­ sık kemerli olup, içleri ç i n i k a p l ı d ı r . Ortada yer olan büyük ölçekli p e n c e r e l e r i n alınlıklarına cam takılarak koridorların ışık a l m a s ı sağlanmıştır. Yan cephelerde z e m i n v e b i r i n c i katlarda toplam ondörder pencere b u l u n m a k t a d ı r .

Kuzeye bakan a r k a c e p h e ; y a n cepheler gibi ön cepheye nazaran d a h a s a d e d i r . A r k a cephede de orta bölümün çok a z d ı ş a taşıniması, pencere sıralan, silmeler c e p h e n i n g ö r ü n ü m ü n ü belirle­ mektedir. Bodrum kat, b a s ı k y u v a r l a k kemerli se­ kiz adet ufak pencere ile a r k a c e p h e y e açılmakta­ dır. Zemin kat h i z a s ı n d a k i a r k a g i r i ş kapısı cephe­ nin tam ortasında o l u p , ö n g i r i ş kapısı ile aynı ek­ sen üzerindedir. Basık k e m e r l i b u girişe üç basa­ maklı bir merdiven ile u l a ş ı l m a k t a d ı r . Eski fotoğ­ raflardan anlaşıldığına g ö r e , g i r i ş i n iki yanındaki pencerelerin yangın ö n c e s i n d e ö n cephedeki gibi kareye yakın d i k d ö r t g e n ş e k l i n d e olduğu görül­ müş, ancak son o n a r ı m s ı r a s ı n d a orijinal haline dönüştürülerek ü z e r i n d e c a m t a k ı l ı kemerli alınlığı olan dikdörtgen b i r e r p e n c e r e yapılmıştır. Cephe­ nin iki köşesinde, üçlü g r u p l a r h a l i n d e yer alan ve üzerinde içi çini kaplı s i v r i k e m e r l i alınlıkları olan pencereler vardır. Zemin kat b i r a d e t kapı ve se­ kiz adet pencere ile a r k a c e p h e y e açılmaktadır. Arka giriş kapısı ü z e r i n e i s a b e t eden ve kat silmesini keserek aşağı doğru inmiş üçlü pencere sistemi bu cephede d e ğ i ş i k b i r g ö r ü n ü m oluştur­ muştur. Bu üç pencere, k e m e r b i ç i m i ve boyutla­ rıyla diğer pencerelerden a y r ı l m a k t a d ı r . Yapının tüm pencerelerinden d a h a b ü y ü k o l a n bu pence­

reler basık kemerlidir. Arka cephede merdiven boşluğunu aydınlatan bu üç büyük boyutlu pence­ renin genişliğince kat oynmını belirleyen silmele­ rin devamlılığı koldınlmıştır. Merdiven boşluğunu aydınlatan bu pencerelerin iki yanında, üzerlerin­ de kemer alınlığına cam takılmış birer dikdörtgen pencere bulunmaktadır. Diğer cephelerde o l d u ğ u gibi, birinci katta do köşelerde üzerinde içleri çini kaplı basık kemerli alınlıklan olan üçlü pencereler yer olmaktadır. Birinci kat, toplam onbir pencere

ile arka cepheye açılmaktadır.

Cephe özellikleri ile olduğu kadar, örtü siste­ mi ile de oldukça ilginç bir düzenleme gösteren Sanayi Mektebi, çift eğimli çatı ile örtülüdür. Tüm yapıyı kapatan bu çatı belirli yüksekliğe k a d a r daralmış ve üzerine ilave olmuş d i k bir çatı ile son bulmuştur. Çatının yan cephelere bakan yüzleri ışık alacak şekilde camekonla kapatılmıştır. A h ­ şap olan çatının üzeri morsilya kiremit ile, kulele­ rin üzeri ise, kurşun kaplı piramidal külahlarla ör­ tülüdür. Külahlar üzerinde üçer adet ufak tepe pencereleri vardır. Çatı ise, ortada bir yuvarlak iki yanda ise, birer adet tepe penceresi olmak üzere üç pencere ile ön cepheye açılmaktadır. İki y a n ­ daki camekonlann önünde çatı içine yerleştirilmiş ufak tepe pencereleri, rölövesinde üç tane g ö r ü ­ lürken ononm sırasında birer tane yapılmıştır. Ç a ­ tı arası dört adet ufak tepe penceresi ile arka cep­ heden de ışık olmaktadır. Çatıdaki ve külahdoki bu küçük tepe pencerelerinin üzeri beşik çatıya benzeyen bir örtü ile dışa taşınimıştır. Bu pencere­ ler ile yan ve arka cephe yönünde yerleştirilmiş uzun ince bocalar, örtü sistemine hareket getir­ miştir." Ancak, 192(yli yıllonn baş ma ve 1 9 2 9 yılına torihlenen yayınlardaki fotoğraflarda y a p ı ­ nın çatısında; pencere ve bacolonn, kulelerde ise, piramidal külohlonn koldınlmış olduğu, çatının ve kulelerin dışa taşkın ahşap saçaklı morsilya kire­ mit örtülü olduğu görülmektedir.'^ Son o n a n m sı­ rasında çatı ve külahlar orijinal haline dönüştürül­ meye çalışılmıştır.

" - Bu konularda bkz; - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN, Me«n - DÜLGERLER, O. Nuri, o.g.m, s:448-9, - ERDEM, Semiha, o.g.t, s:22-6,

- Konya Etnografya Müzesi Koyıtları,

- DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 47.

" - Albüm 1929,

(10)

K O N Y A - D A K İ ESKİ S A N A Y İ M F K T F R İ

B o d n j m üzerine iki kat ve bir çatı katı olmak üzere dört kattan oluşan y a p ı d a ; katlar arasında­ ki geçiş, a n a girişin karşısında, a r k a girişin ise, hemen önünde iki kat boyunca yükselen üç kollu merdivenle sağlanmıştır. Zemin kattan başlayan onyedi basamaklı tek merdiven ile çıkılan bir sa­ hanlıktan sonra merdiven iki kola ayrılmakta ve onbeşer basamakla birinci kata ulaşılmaktadır. Birinci kattan onbeş basamaklı tek merdiven ile çı­ kılan ikinci sahanlıktan sonra merdiven tekrar iki kola ayrılmakta ve onbeşer basamakla çatı katına ulaşılmaktadır. Kulelere bu çatı katından geçil­ mektedir. Birinci kattan çatı katına geçişi sağlayan üç kollu merdivenin y a n ı n d a k i ufak m e k a n l a r d a n verilmiş o l a n orijinal çıkış, bugün asıl amacında kullanılmamaktadır.

Z a m a n z a m a n , içte ihtiyaca g ö r e çeşitli ekler, ara bölmeler yapılmışsa d a yapının orijinal planı onlaşılabilmektedir. Girişe g ö r e simetrik bir anla­ yışla planlanmış y a p ı doğu-batı y ö n ü n d e caddeye paralel olarak u z a n a n dikdörtgen bir plana sa­ hiptir. Doğu-batı y ö n ü n d e u z a n a n bir koridor ve bundan d a h a geniş o l a n kuzey-güney y ö n ü n d e uzanan merdivenli giriş salonunun orta noktalar­ da kesiştiği bir plan görülmektedir. Diğer mekan­ lar, koridorun iki y a n ı n d a sıralanmıştır. Yapının planı. Prof. Dr. Yılmaz O n g e tarafından " Bina genişliğince u z a n a n merkezi bir iç sofanın iki ta­ rafında birer eyvan ile köşelere isabet edecek şe­ kilde biri küçük, diğeri büyük ikişer o d a d a n ibaret olan zemin katın p l a n ı , Türk evinin geleneksel kar­ nıyarık şemasına uydurulmuştur. Bu simetrik şema her katta görülmektedir." şeklinde tonımlamıştır.'' Bodrum kata; iki y a n cephenin tam ortasında aynı eksen üzerinde yer alan birer k a p ı , ön cep­ heden ise, girişin iki y a n ı n d a çıkmaların köşele­ rinde bulunan birer kapı olmak üzere diğer kat­ lardan bağımsız olarak dört adet giriş verilmiştir. Bodrum girişlerine, dışarıdan altışar basamaklı merdivenlerle inilmektedir. Yan girişlerin hizasın­ da uzanan dikdörtgen k o r i d o r l a r d a n d o ğ u d a k i d a h a uzundur. Bu koridorların iki y a n ı n d a o d a l a r yer almaktadır. Köşelerde yer a l a n iki cepheli yaklaşık aynı büyüklükteki dört kare o d a , cephe­ lere açılan üçer adet pencereden ışık almaktadır.

Doğu ve batıdaki köşe odalarının iç tarafında bi­ rer dikdörtgen o d a daha mevcuttur. Bu küçük odalar cephelerine birer pencere ile açılmaktadır.

Yapının bodrum katı ilk dönemlerde, depo ve atölye olarak kullanılmış, sonraları batıdaki bö­ lümleri d e p o , doğudaki bölümleri d e p o , yemek­ hane ve kalorifer dairesi şeklinde kullanılmıştır.'" Bugün de aynı şekilde kullanılmaktadır.

Zemin katta, beş basamakla çıkılan dikdört­ gen platform üzerinde yer alan tek revaklı giriş, planda dışarıya en çok taşmış kısımdır. Başlı ba­ şına bir üniteymiş gibi kendini hissettiren bu bö­ lüm öndeki ikisi serbest, arkadaki ikisi duvarla birleşen sütunlar orasında kalmakta olup, dıştan çatı ile örtülüdür.

Zemin katta, giriş hizasında kuzey-güney yö­ nünde uzanan oldukça geniş dikdörtgen bir giriş salonu vardır. Bu giriş salonunun kuzey tarafına katlara çıkışı sağlayan merdiven yerleştirilmiştir. Salonun ortasında bugün altı tane çokgen taşıyıcı sütun bulunmaktadır. Ö n giriş hizasında bulunan arka giriş kapısı, merdivenin altında bulunmakta ve bu kapıdan üç basamak ile arka bahçeye inil­ mektedir.

Zemindeki bu giriş salonu, doğu-batı yönün­ de uzanan daha dar fakat daha uzun bir koridor­ la, orta noktalarından kesişmektedir. O r t a nokta­ yı dört adet sütun belirlemektedir. Bu koridor, uç noktalarındaki birer pencereden ışık almaktadır. Koridor bugün camekanlı kapılar ile kapatılmıştır. Zemin koHoki, dört köşede yer olan kare planlı köşe odaları, üçer pencere ile cephelere, bir kapı ve bir pencere ile de koridora açılmaktadır. Köşe odaları ile giriş salonu arasında kalan dik­ dörtgen planlı küçük odalor, birer pencere ile cep­ helerinden ışık alırken birer kapı ve pencere ile de

' • K. K. K , a g . d .

" • S Ö Z E N , Metin - DÜLGERLER, O , Nuri, a.g.m, vMl, • DL)LGERL£R, O . N u n , a.g.m., Burio 1 9 9 1 , i: 4 3 , - Bu yayınlorda okulun ilk oçıldığı yıllarda öğretmen olarak görev olan ibrahim Hakkı Konyalı'nın, bugün değinen hacimlerin özgün durumları konusunda aydınlatıcı bilgiler verdiği ıfode edilmektedir.

(11)

Dr. N u r c a n İ N C İ F I R A T

l<oridora açılmaktadır. K o r i d o r a açılan bazı pen­ cereler son onarım sırasında yeni fonksiyon gere­ ği kaldırılmıştır. Bu küçük a r a o d a l a r d a n ön giri­ şin iki yanındakiler kule çıkıntıları nedeni ile derin­ liği diğer hacimlere göre d a h a fazla olan odalar­ dır.'" Orijinalde zemin katta dört oda ve üst kata çıkışı sağlayan ahşap bir merdiven varken,^ okul olarak kullanıldığı yıllarda ihtiyaç nedeni ile za­ man z a m a n çeşitli ilaveler yapılmıştır. Bu yıllarda zemin katta girişin sağında ve solundaki küçük odalar müdür ve müdür yardımcısı odaları olarak kullanılmıştır. Bunların karşısındaki arka cepheye bakan küçük odalar batıdaki müdür yardımcısı ve gece nöbetçilerinin kaldığı o d a , doğudaki ise, ev­

rak odası olarak kullanılmıştır. Girişin sağında ka­ lan mekan bir ara öğretmen odası olarak da kul­ lanılmıştır.'*' Dört köşe odası ise, sınıf olarak kulla­ nılmıştır. İlk yıllarda güney batıdaki büyük oda ye­ mekhane, kuzey batıdaki kiler olarak değerlendi-rilmişse de, sonraları bunlarında sınıf olarak kul­ lanıldığı kaynaklardan öğrenilmiştir.'" Bugün fonksiyon nedeni ile bu odalar kendi içlerinde bö­ lüntülere uğrayarak daha fazla mekan yaratılma­ ya çalışılmıştır. İl Özel İdare Müdürlüğü olarak kullanılan yapıda, bu kat çeşitli hizmetlerin yapıl­ dığı idare odaları ile bazı ihtiyaç mekanlarına ay­ rılmıştır.

Birinci kat planı; zemin kat planına benze­ mekle birlikte bazı farklılıklarda görülmektedir. Bu katta köşe odalarının zemin kattaki gibi dört adet olduğu görülmüşse de, onarım öncesi yapılan in­ celemelerde ara bölmelerin sonradan yapıldığı mekanların tek olarak kuzey-güney yönünde uzandığı ve yatakhane, atölye gibi işlevlerinin ol­ d u ğ u , ' " yani koridorların daha kısa tutularak, kö­ şe odalarının büyük tek mekanlar oluşturacak şe­ kilde planlandığı, bu mekanların tam ortada bir kapı ile koridora bağlanmış olduğu anlaşılmakta­ dır. Büyük odaların orasında kalan dört küçük o d a birer kapı ile koridora açılmaktadır. Giriş sa­ lonunun üstüne denk gelen mekan güneyde came­ kanlı b i r kapı ile koridora açılan oda şeklinde olup, laborotuvar olarak kullanılmakta i k e n , * bu­ gün camekan kaldırılmış ve burası koridorla bir­ leştirilerek zemin kata açıklığı olan g a l e r i şeklinde

düzenlenmiştir. Burası güneyde bir k a p ı ve iki pencere ile balkona açılmaktadır. Birinci katta d i ­ ğer mekanlar plan olarak zemin kot planının tek­ rarı şeklinde düzenlenmiştir. Küçük o d a l a r z a m a n zaman sınıf ve laborotuvar olarak kullanılmıştır. Bir ara batıdakiler dikiş ve çamaşır o d a s ı , g ü n e y -dekiler gece nöbetçileri için ayrılmıştır. M e r d i v e ­ nin doğusunda yer alan küçük o d a n ı n içerisinden bir merdiven ile çatı katına çıkılmakta ve kulelere buradan geçilmekte iken, buraya son d ö n e m l e r d e öğretmen tuvaletleri yerleştirilmiştir.^' Bugün ise fonksiyonu olmayan bir mekandır. Zemin kattan birinci kata çıkan üç kollu merdiven son o n a r ı m d a yükseltilerek devam ettirilmiş ve birinci kattan çatı katına çıkış sağlanmıştır. Merdivenin çatıya k a d a r devam ettirilmesi ile zeminde giriş salonu, b i r i n c i katta galerili bölüm ve çatı katı arasında b i r b a ğ ­ lantı kurulmuştur.

- Bu konularda bkz: - K. K. K., a.g.d,

- SÖZEN, Melin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:448-9, • ERDEM, Semiha, o.g.l, s:21-2,

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtlan,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 4 3 . - K. K. K., a.g.d.

- ERDEM, Semiha, a.g.t, s:21-2, - Konya Etnografya Müzesi Kayıtları.

" - SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m, s:448, - ERDEM, Semiha, a.g.t, s:21-2,

- K. K. K., a.g.d,

- Konya Etnografya Müzesi Kayıtları,

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1 9 9 1 , s: 4 3 . " • SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O. Nuri, o.g.m, s:448. " - SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:448.

Burada İbrahim Hakkı Konyalı ve 1933 yılında müstahdem olarak girip, değişik görevlerde bulunan, bugün emekli Cemal Erktan'ın sözlü bilgilerinden yayarlanıldığı ifade edilmektedir.

" - Okulda öğretim görmüş eski öğrencilerden Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden emekli Mimar Mustafa Abicel tarahndan ifade edilmiştir.

" - SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:448, - K. K. K., a.g.d,

(12)

KONYA'DAKİ ESKİ SANAYİ MEKTEBİ

Son fonksiyon değişikliğinden sonra birinci katta, g ü n e y d o ğ u d a k i büyük o d a , vali odası ola­ rak ayrılmış o l u p , kuzey-güney y ö n ü n d e dikdört­ gen b i r p l a n a sahiptir. G ü n e y batıdaki o d a ise, İl Daimi Encümeni'nin odası o l a r a k kullanılmış olup, d o ğ u - b a t ı y ö n ü n d e kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Kuzey d o ğ u d a k i kareye yakın dikdört­ gen planlı o d a , İl Genel Meclisi Toplantı Salonu olarak kullanılmıştır. Kuzey batıdaki o d a , a r a böl­ meler y a p ı l a r a k bir kısmı memurlar için, bir kısmı ise ihtiyaç mekanları için ayrılmıştır. Bu mekanla­ rın kullanımında z a m a n z a m a n değişiklikler y a ­ pılmıştır.

Çatı katı; b ü y ü k b i r salon ve iki kule odasın­ dan oluşmaktadır. Son o n a r ı m d a d e m i r a y a k l a r üzerine oturtulmuş o l a n çatının d o ğ u ve batıya bakan iki y a n cephesi en dışta camekanla k a p a ­ tılmıştır. C o m e k a n l a r ı n gerisinde birer d u v a r var­ dır. Bu duvarın ortasında a y n ı eksen üzerinde b i ­ rer kapı ile camekanlı teras g ö r ü n ü m ü n d e k i me­ kanlara geçiş verilmiştir. Kapıların tam üstünde ve iki y a n ı n d a birer pencere vardır. Bunlarla birlikte çatı tepe pencerelerinden d e ışık almaktadır.

Çatı içinden geçilen kuleler çokgen birer o d a şeklinde o l u p , ö n cepheye beşer pencere ile, çatı içine birer kapı ile açılmaktadır. M e k a n ı örten kü­ lah, içten a h ş a p kaplanmış o l u p , üçer pencere ile y u k a r ı d a n ışık almaktadır.

Çatı katı d a , son o n a r ı m d a n sonra valiliğe bağlı o l a r a k , g a l e r i , kokteyl salonu g i b i sosyal ve kültürel amaçlı kullanılmıştır. İki y a n d a camekanla kapatılan teras kısmı ise, çeşitli hizmet ve servis odaları şeklinde, kulelerden d o ğ u d a k i şark o d a s ı , batıdaki ise mescit o l a r a k düzenlenmiştir.

Sanayi M e k t e b i ' n i n iç mekan açıklıkları dik­ dörtgen şeklinde yapılmıştır. Dıştan cephelerin kö­ şelerinde yer a l a n üçlü pencereler içten tek büyük basık y u v a r l a k kemer içine alınmıştır. Küçük o d a ­ ların ve k o r i d o r u n sivri kemerli pencere alınlıkları­ na c a m takılarak mekanların ışık almaları sağlan­ mıştır. Y a p ı yeni fonksiyonu ile hizmete g i r d i ğ i n d e kimi o d a l a r halı kaplanmış, diğer mekanların ze­ mini ise, mermer yapılmış iken z a m a n içerisinde değişikliklere uğramıştır. Yapı kalorifer ile ısıtıl­

maktadır.

Y A P I D A K İ SÜSLEMELER:

Son onarımda yenilenmiş olsalar d a ; çini, y a p ı d a k i en belirgin süsleme elemanıdır. Y a p ı d a , çini süsleme dışında, mimari elemanlar ile yapıl­ mış dekoratif bir anlayış söz konusudur.

Cephelerdeki üçlü pencerelerin üzerlerindeki alınlıklar içinde yer alan çini panolar, Kütahya Osmanlı çini fabrikalarında imal edilmiştir." 19. y y sonları ve 2 0 . yy başlarında Osmanlı Devletin­ de onarımlar ve yeni yapılar için, Kütahya'da üre­ tim y a p a n çini fabrikalarında, 16. yy Osmanlı çi­ nilerinde yaygın olarak kullanılan motiflerden esinlenilmekte idi. Sanayi Mektebinde kullanılan çiniler d e , bu anlayış ile yapılmıştır. Cephelerin­ deki çini süslemeleri açısından Konya'da Sanayi Mektebi dışında; PTT, Yapı Kredi Bankası, A m b e r Reis C a m i i , G a z i Lisesi binaları da önemli örnek­ lerdir. Değişik kompozisyonlar içeren Sanayi Mektebi cephelerindeki pencere alınlıklarında g ö r d ü ğ ü m ü z çiniler, çok renkli ve sırlıdır." Zemin katta üçlü pencerelerin sivri kemerli alınlıklarında yer olan çiniler, öncelikle kemer kavisi içinde bir çerçeve oluşturacak şekilde bir bordürle çevrelen­ miş ve alt kısımda bordür d a h a ince tutulmuştur. Bordürde lacivert zemin üzerine beyaz, turkuaz, sarı ve kırmızı renkler kullanılmıştır. Alınlığın için­ de, bitkisel motiflerden oluşan ve aşağıdan yuka­ rıya d o ğ r u d a r a l a n , bir kompozisyon söz konusu­ dur. Güneye bakan ön cephedeki üçlü pencereler­ den ortadakinin çini alınlığına, Osmanlı Arması yerleştirilmiştir.

Zemin kattaki; bitkisel motiflerin oluşturduğu çini panolardan üçünde yer alan kitabelerin, ya­ pının kimliğini, yaptıranın ve mimarının adını, ya­ pıldığı yılı, ayrıca çinilerin yapıldığı yılı, yeri ve ustasının adını vermesi açısından Sanayi Mektebi çinileri ayrıca önem taşımaktadır. Ancak kitabeler bugün mevcut değildir.

- DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s: 15, - ERDEM, Semiha, a.g.t, s:22-3,

- K. K. K., a.g.d.

" - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s: 15, - SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O, Nuri, a.g.m, s:448-9.

(13)

Dr. Nurcan İNCİ FIRAT

Birinci kattalci üçlü pencerelerin basık kemer­ li alınlıkları içinde yer alan çini süslemeler ise, tam

yüzeyi kaplayacak şekilde yapılmış, olup iki yan­

daki simetrik, ortadaki birbiri ardına tekrarlanan bitkisel motiflerden oluşmaktadır. Osmanlı döne­

minin çini süslemelerindeki tüm detayların kulla­

nıldığı bu kompozisyonlar, beyaz zemin üzeri la­ civert, turkuaz, sarı ve kırmızı renklerin uygulan­ ması ile gerçekleştirilmiş bitkisel süslemelerdir. Kompozisyonlar, kıvrık dal ve yapraklar arasında rumi ve palmetlerden meydana gelmiştir.^

Bugün yapıda çini dışında söz edilebilecek süsleme yoktur. Ancak, eski fotoğraflardan tek re-vaklı giriş kısmındaki sütun başlıklarının süslemeli olduğunun anlaşıldığı, yayınlarda belirtilmiştir." Ancak, son onarımda tekrar yapılan bu tek revak-lı giriş kısmının, sütun başrevak-lıklarına süsleme yapıl­ mamıştır.

Tekli ve üçlü gruplar halindeki pencere sıra­ ları, katları belirleyen ve tüm cepheleri dolaşan silmeler, kuleler, balkon gibi mimari demanlann cephede oluşturduğu hareketliliğin getirdiği, de­ koratif bir anlayış vardır.

Dıştaki bu dekoratif anlayış yanında iç me­ kanlarda oldukça sade bir görüntü hakimdir. Ori­ jinalinde var olan üç kollu ahşap merdiven içte bir estetik yaratmışsa da bugün merdivenler yenilen­ miştir.^

Y A P I D A K İ D E Ğ İ Ş İ K L İ K L E R :

Uzun bir tarih geçmişine sahip olan Sanayi Mektebi yapıldığından itibaren bir çok değişim geçirmiştir. Özellikle içinde, ihtiyaç nedeni ile za­ man zaman çeşitli ilavelerin yapıldığı anlaşılmak­ tadır.

Sanayi Mektebinin zaman içinde uğradığı değişiklikleri, eski fotoğraflardan kısmen de olsa izleyebiliyoruz. İlk karşılaştığımız değişiklik, kule­ lerin piramidal külahlarının kaldırılarak boyutları ve örtüsünün değiştirilip, kiremit kaplı ve dışa taş­ kın saçaklı çatı ile kapatılmasıdır. Bir diğer deği­ şiklik ise, balkon üzerinde yükseltilen üçgen alınlık ile alınlık üzerindeki yuvarlak pencerenin ve çatı­

daki bacaların kaldırılmasıdır.^ Sanayi Mekte-bi'nde yapılan değişikliklerden biri de, yapıldığı yıllarda var olduğunu eski fotoğraflarda gördüğü­ müz ön cephedeki tek revaklı üçgen alınlıklı giriş kısmının kaldırılmasıdır.™ Daha sonra görülen bir başka değişiklik ise, zemin katta, önde kule çık-malanndaki ve arkada aynı hizadaki pencerele­ rin genişletilerek alınlıklarının kaldırılmasıdır.^'

Tek revaklı giriş kısmının, piramidal külahla­ rın, balkon üstündeki yuvarlak pencere ve üçgen alınlığın, bacaların kaldırılması, bazı pencerelerin genişletilmesi gibi değişikliklerin ne zaman, hangi nedenle yapıldığı kesin olarak tesbit edilememiş-sede bazı eski fotoğraflara dayanılarak değerlen­ dirme yapılabilmektedir. 1920'li yılların başlarına farihlenen " Konya ve Rehberi,! 339 " adlı yayın­ daki fotoğrafta pramidal külahlarının yerine çatı­ nın yapıldığı, balkon üstündeki yuvarlak pencere ve üçgen alınlığın kaldırıldığı ancak girişteki tek revaklı üçgen alınlıklı kısmın mevcut olduğu görül­ mektedir. Daha sonra, 1929 tarihli, Konya Vila­ yet Albümündeki fotoğrafta ise, tek revaklı giriş kısmının da, kaldırılmış olduğu görülmektedir.*"

" - Aynı konuda bkz:

- ERDEM, Semiha, a.g.t, s:24-6

» - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 44, - SÖZEN, Me«n - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m, s:450. » -Aynı konuda bkz:

- SÖZEN, Metin - DÜLGERLER, O . Nuri, a.g.m, s:446-50, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m., Kütahya 1986, s:15, - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 45. »-Albüm 1929,

- Türk İllüstrasyonu Konya Fevkalade Nüshası, 23.4.1938. -Konya ve Rehberi, 1339

" - Aynı konuda bkz:

- SÖZEN MeHn, DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m, s:446-50 " "Yapının eğitime açılmasından sonra çekilen fotoğraflarda giriş revağının üçgen alınlığında bir kitabenin bulunduğu görülmekle ise de, yapılan tüm araştırmalara karşın bu kitabe bulunamamıştır " şeklinde bir yazı vardır.

- Aynca, 1339 tarihli Konya ve Rehberi, 1938 tarihli Konya lllustrasyon'u ve 1996 tarihli Fotoğraflarla Geçmişte Konya ile, T.T.K fotoğraf arşivi ve Araştırmacı yazar A . Sefa Odabaşı'nın koleksiyonundaki eski fotoğraflarda ve kart­ postallarda revaklı girişin var olduğu görülmektedir. " • SÖZEN, Mefin - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:451 -4,

- Konya İllüstrasyonu 1938, " - Konya ve Rehberi,l 339,

(14)

K O N Y A ' D A K İ E S K İ S A N A Y İ M E K T E B İ

Buna d a y a n ı l a r a k tek revaklı üçgen alınlıklı giriş dışındaki bölümlerin, 1 9 2 0 ' l i yılların başlarından önce değiştirilmiş olabileceği, 1 9 2 0 ' l i yılların başlarında mevcut o l a n üçgen alınlıklı giriş reva-ğının ise, 1 9 2 9 öncesinde kaldırılmış olabileceği anlaşılmaktadır. Bütün bunlar 1 9 2 0 ' l i yılların baş­ larından itibaren yapının büyük bir değişim geçir­ diğini göstermektedir. Yapının iki farklı fotoğrafı­ nın bulunduğu 1 9 3 8 tarihli başka bir dergide ise, zemin katta ö n ve a r k a cephelerin ortasındaki pencerelerin genişletilmesi g i b i , b a z ı değişiklikler dikkati çekmektedir. Buna g ö r e , 1 9 2 9 - 1 9 3 8 yılla­ rı arasında d a y a p ı d a b a z ı değişiklikler yapılmış­ tır.'^ Bu genişletilen pencereler, son onarıma ka­ d a r o şekilde kalmış, son o n a r ı m d a diğer değişik­ liklerle birlikte orijinal haline dönüştürülmüştür.

Bunun dışında, b a z ı pencerelerin değişikliğe uğraması, çinilerin kimilerinin dökülmesi, kimileri­ nin üzerlerinin b a d a n a ile kapatılması y a d a çalın­ ması g i b i , cephede z a m a n içinde ihtiyaç, ihmal ve kötü kullanım nedeniyle y a p ı l a n değişiklikler cephe düzenini tamamen bozmamış ancak etkili görünümünü kaybetmesine neden olmuştur.-'

1 9 6 9 yılında Karatay Lisesi olarak hizmete açılırken dış ve iç duvarların sıva ve b a d a n a l a r ı ­ nın yenilenmesi bazı mekanların ahşap bölmeler ile ayrılması, z e m i n katta merdiven altına tuvalet­ lerin eklenmesi g i b i çeşitli değişiklik ve onarımlar yapılmıştır.

1 9 7 7 yılında Karatay Lisesi'nin taşınması ile boş kalan yapının büyük bir kısmının ahşap olma­ sı nedeni ile y a n g ı n a dayanıksız olduğu ileri sürü­ lerek yıkılmak istendiği, yerine İl Ö z e l idaresi ta­ rafından işhanı yapılmak istendiği, 1 9 7 7 yılında yapılan y a z ı ş m a l a r d a n anlaşılmaktadır. Bu tarih­ ten sonra y a p ı anıt olarak tescilli olmasına r a ğ ­ men y a n g ı n a karşı dayanıksızlığı z a m a n z a m a n dile g e t i r i l m i ş , " yıkılarak yerine işhanı yapılması teklif edilmiştir." A n c a k Koruma Kurulunca teklif reddedilmiştir.

3 0 M a r t 1 9 7 9 tarihindeki y a n g ı n d a döşeme­ ler, çatı, merdiven, kapı ve pencere d o ğ r a m a l a r ı , tavan g i b i ahşap aksamı tamamen y a n a n yapının kagir cephelerinin bazı yerleri ve çini süslemeleri de z a r a r görmüştür. Sıvaların ve çinilerin yer yer dökülmüş o l d u ğ u , kulelerde ve bazı duvarlardaki

çatlakların tehlikeli bir durum oluşturduğu, yetkili­ lerin yangın sonrasında yaptığı incelemelerde bel­ gelenmiştir. Bu belgelerde, taşıyıcı elemanlarda yer yer çatlaklar meydana gelmişse d e , zemin ve birinci kata ait dış duvarların kısmen sağlam kal­ dığı belirtilmiştir. Kısaca bu yangında yapının sa­ dece dört duvarının kaldığı, tüm ahşap aksamın kömür haline geldiği ve çatı örtüsünün tamamen yandığı kayıtlardan anlaşılmaktadır.

Bütün bu nedenlerden yangın sonrası yapı­ nın, kaldırılarak yerine modern bir işhanı yapıl­ ması tekrar düşünülmüş, ancak tarihi bir doku içinde olması nedeni ile uygun görülmemiştir." Kültür Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıt­ lar Yüksek Kurulunun 1 0 . 1 1 . 1 9 7 9 gün ve A -1 9 9 6 sayılı kararı ile tescilinin devam ederek ona­ rılmasına karar verilmiştir. Yine Yüksek Kurulu'n 1 5 . 1 1 . 1 9 7 9 gün ve A - 2 4 5 6 sayılı karar ve 2 1 . 7 . 1 9 8 3 gün ve A - 3 9 1 8 sayılı bir başka kara­ rı yapının rölövelerinin hazırlanmasını ön gör­ müştür." 1 9 7 9 yangınında bu şekilde büyük ha­ sar gören yapının 1 9 8 2 yılında Özel İdare tara­ fından onarılmasına karar verilmiş, bunun üzeri­ ne İl Ö z e l İdaresi ile Selçuk Üniversitesi Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi Döner Sermayesi İşletme­ si orasında yapılan protokol gereği proje hazırlı­ ğına başlanmıştır.''

Yangın sonrasında bu şekilde bürokratik ka­ rarlar alınırken yapı d a yanmış hali ile 1 9 8 4 yılı­ na kadar harap bir vaziyette kalmıştır." 1 9 8 5 - 8 8 yılları arasında gerçekleştirilen Sanayi Mektebi onarımı'" sırasında, inşaasından itibaren bilinen yayınlara, eski fotoğraflara, sözlü bilgilere ulaşıl­ maya çalışılmış, ilgililerin yangın sonrasında yaptığı saptamaları ile bu bilgilerin birleştirilmesi

' - Konya llluslrosyonu 1938.( iki farklı soyfoda yopının iki farklı fotoğrafı var.)

- K. K. K. , a.g.d,

- ERDEM, Semiho, o.g.t, s:21-2, - Konya Etnografya Müzesi Koyıtlan. - K. K. K. ,a.g.d.

" - SÖZEN, Metin • DÜLGERLER O. Nuri, o.g.m, s:449, - K. K. K. , a.g.d,

- ERDEM, Semifıa, a.g.t, s:21.

~ - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 45-6. • K. K. K. , a.g.d.

" - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 45-6. " - ERDEM, Semiho, a.g.t, s:23-8.

(15)

Dr. N u r c a n İNCİ F I R A T

sonucu 1901 yılından b u g ü n e k a d a r Sanayi Mek-tebi'nin sürekli değişiklik ve eklerle günümüze ulaştığı lesbit edilmiştir.^"

1 9 8 1 yılında h a r a p bir vaziyette bulunan ya­ pının çevresindeki bazı atölye binaları d a olduk­ ça bakımsız d u r u m d a i k e n / ' bir bölümü sonradan Merkez Bankası ve Emlak V e r g i Dairesi yapılmak üzere yıkılmıştır.'^

Restorasyon çalışmaları sırasında, eserin öz benliğini yitirmeden çağdaş ve d a h a dayanıklı malzemelerin kullanılmasına dikkat edildiği, yapı­ lan çalışmalar ile dış cephede eskiyi koruma yolu­ na g i d i l d i ğ i , içte yeni düzenlemeler yapıldığı an­ laşılmıştır. İçte yer alan tüm ahşap döşemeler de­ ğiştirilmiş ve d a h a dayanıklı malzemeler ile yeni-lenmiş,'' zemin ve birinci katta küçük odaların ko­ ridorlara olan açıklıklarında, yeni fonksiyon gere­ ğ i değişiklikler y a p ı l m ı ş t ı r . Ö r t ü sisteminde de yeni çalışmalar yapıldığı anlaşılmıştır.

Dış cephede yer o l a n ve bir çoğu yangın sı­ rasında h a r a p olmuş çiniler aslına bağlı kalınarak Kütahya'da yeniden yapılmıştır. Yeni çinilerin Sa­ nayi Mektebi'nin orijinal çinilerini hazırlayan Ha­ fız Mehmet Emin Usta'nın torunlarının yönettiği Metin Çini Fobrikası'na yaptırıldığı, büyük rast­ lantı sonucu orijinal desenlerin fabrikanın arşivin­ de bulunduğu, desenlerin b u r a d a k i kalıplardan çalışıldığı öğrenilmiştir. A n c a k zeminde o eski be­ yazlığın s a ğ l a n a m a d ı ğ ı , çini zemininin beyaz ol­ ması için taban üzerine astar çekilmesi istendiği fakat y a p t ı r ı l a m a d ı ğ ı , benzer sorunlarla çini bo­ yutlarında d o karşılaşıldığı, gerçek çini boyutları 2 0 x 2 0 cm olmasına karşın, yeni çinilerin 2 5 x 2 5 cm ölçüsünde yapıldığı k a y n a k l a r d a belirtilmiştir. Bunlara benzer sorunların kalıp, duvar, taş, de­ mir, kurşun ve ahşap işçiliğinde d e karşılaşıldığı restorasyon sorumluları t a r a f ı n d a n d a ifade edil­ miştir. Bütün bunlara r a ğ m e n restorasyon çalış­ maları sırasında cephelerin ö z g ü n biçimine ka­ vuşturulmasına çalışılmıştır. Bunun için p i r a m i d a l külah, üçgen alınlıklı tek revaklı giriş kısmı, balkon üstündeki üçgen alınlık ile y u v a r l a k pencere ve bacalar yapılmış, pencereler o r i j i n a l şekline d ö ­ nüştürülmüştür.

Tamamlanmaya çalışılan çatının y a n l a r d a k i kalkan duvarlarının şeffaf bırakıldığı ve bu o r a d a 1 9 8 7 yılı sonlarında restorasyona d e v a m edilir­ ken, yeni bulunan bazı resimlerle çatının gerçek

durumunun belirlendiği, ancak değiştirilemediği öğrenilmiştir. 1 9 8 8 yılında restorasyonu t a m a m ­ lanan yapı yeni düzenlemelerle İl Ö z e l İdare Bina­ sı olarak kullanıma açılmıştır

Sonuç o l a r a k ;

Konya Valisi Mehmet Ferit Poşo'nm g i r i ş i m i . Mühendis Şefik B e / i n tasarımı ve uygulaması, Mehmet Emin'in çini süslemeleri ile oluşan Sanayi Mektebi, I. Ulusal Mimarlık Dönemi'nin başların­ da yapılmış, Konyo'doki ilk örneklerden biridir. Plan, cephe ve süsleme özellikleri açısından önemlidir." Artık geçen yüzyıl dediğimiz XX y ü z ­ yıl başında yapılmış bulunan Konyo'doki bu Eski Sanayi Mektebi, dönem mimarisinin değerlen­ dirilmesinde önemli bir örnektir.^'

Konya Sanayi Mektebi; mimari açıdan o l ­ duğu kadar, toplumun değişik olanlarda ihtiyaç­ larını karşılıyacok sanatkar insan yetiştirme ve üretim y a p m a açısından d o a y r ı b i r ö n e m taşımaktadır. Konya'da, o z a m a n a k a d a r usta çırak sistemiyle yetişerek topluma hizmet eden i n ­ sanların. Sanayi Mektebi gibi bir okuldan mezun olmuş, eğitimli kişiler olarak yetiştirmesi bir sosyal olayı d a , ortaya koymaktadır. Kamuya hizmet eden, bu tarihi yapının, günümüze ulaşması ve hala kullanılıyor olması, ayrıca sevindiricidir. Okul olarak yapılmışsodo, bugün farklı b i r amaca hizmet eden, Konya Sanayi Mektebi, kuru­ luşundan itibaren hem mimarisi, hem de eğitime verdiği hizmet, yönünden her z o m o n ö n e m taşımıştır.

™ - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 45-6. " - SÖZEN, Mefin - DÜLGERLER O. Nuri, a.g.m, s:447

-Yapı, Karafay Lisesi olarak kulbnılırken, çevresindeki atöl­ ye binabnnın yıkımı hakkında 1975 yılından itiboren bazı kararlar alınmıştır. Bu konuda bkz:

-ANONİM, " Karatay Lisesi'nde Bulunan Eski Binalar Yıkı­ lacak • YENİ KONYA GAZETESİ, 11.4.1975, s:l ve 12.4.1975 tarihli gazetenin üçüncü sayfasında,

- "Bu Binalar Yakında Yıkıbcak " başlıklı yazılarda " Mül­ kiyeti Özel İdare'ye ait iken Hazineye satılan Eski Sanat ÖKUIU bahçesindeKİ atölye ve binaların yıkılmasına başlanı­ lacaktır. Bunbrin yıkımı ve enkazın satışı için ihale 30 Ni-san'da İl İdare Encümeni'nin Salonunda yapılacaktır." be­ lirtilmiştir.

" - K. K. K. ,a.g.d,

-ERDEM, Semiha, a.g.t, s:21.

- SÖZEN, MeHn-DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:446-47-50.

" - ERDEM, Semiha, a.g.t, s:23-8.

" - DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m.. Bursa 1991, s: 43-44-46, -SÖZEN, Metin-DÜLGERLER, O. Nuri, a.g.m, s:446-47-50. "' Konuyla ilgili daha geniş bilgi için bkz.

- FIRAT Nurcan, 1900-1930 Yılları Arasında Konya'da Türk Mimarisi, Ank.Ün.Sos.Bil.Ens. Arkek>|i ve Sanat Tarihi (Sa­ nat Tarihi) ABD, Yayınlanmamış Doktoro Tezi, Ank. 1996

(16)

KONYA'DAKI ESKİ SANAYİ MEKTEBİ

k ki

5 —i

Şekil 1- K o n y a , S a n a y i Mektebi Ö n C e p h e çizimi.

(Kaynak: M. S Ö Z E N , Cumhuriyet Dönemi Türk Mimarlığı, Ank. 1984)

r-i r

r-Şekil 2- K o n y a , Sanayi Mektebi Y a n C e p h e çizimi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Pek hareketli roller oynadığı için, sahnede saatlerce oradan oraya koş­ tuktan sonra su gibi terlemiş bir hal­ de olduğu zaman bile buz soğuklu­ ğundaki

Eski Konya Ovası'nda, şimdi &#34;Konya Çölü&#34;nde, eski Akşehir Gölü'nde, şimdi Akşehir otlağında, afet bölgesinde kilometrelerce dolaşıyorum.. Uçsuz bucaksız

Üsküp Sanayi Mektebi mezunlarından bazıları İstanbul Sanayi Mektebi’nde okumak istemiştir. Rıza bin Ömer adlı bir mezun Dâhiliye Nezareti bir mektup yazarak, İstanbul

Meşrutiyet Devrinde Vilayet Sanayi Mekteplerini Yeniden Yapılandırma Girişimleri: Vilayât Sanayi Mektepleri Tertibatı”, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya

Bu sayede Osmanlı İmparatorluğunun doğu Akdeniz sınırları da daha güvenli hale gelmiş oldu, kimi tarihçiler için “Doğu Akdeniz bir Osmanlı gölü olmuştu.” 109 En

İlk bölümünde; Osmanlı Devleti’nin sanayileşme politikası, meslekî eğitimde uzmanlaşma ve sanayi mekteplerinin kuruluşu, devleti sanayileşmeye iten nedenler ve

için hazırlık mahiyetinde bir kaç yetkili ile bazı mülakatlar yap­ tım. Sonuç pek verimli olmamakla beraber, tamamen ümit kesilecek gibi de değil. Yani, kısacası,

Green synthesis and characterization of silver nanoparticles using Artemisia absinthium aqueous extract - A comprehensive study. Hypericum Triquetrifolium