Y
YEEN
N‹‹ B
BEELLG
GEELLEER
REE B
B‹‹R
R B
BA
AK
KIIfifi
H
Haacc›› YYIILLMMAAZZ**
Ö ÖZZEETT
Anadolu’nun önemli ocaklar›ndan olan Sultân fiücaaddin Velî Oca¤› hakk›nda daha önce de¤erli araflt›rmac›lar taraf›ndan baz› yay›nlar yap›lm›flt›r. Bunlar, bu ocakla ilgili ço¤u bilgiyi ortaya ç›karm›fl-t›r. Burada bu bilgilere yeni katk›lar sa¤lamak ve ocak hakk›nda daha genifl bir görüfl aç›s› oluflturmak amac›yla, elimizdeki belgeleri günümüz Türkçesiyle beraber yay›nl›yoruz. Belgeler, ocak hakk›nda ba-z› bilgilerin daha iyi anlafl›lmas› bak›m›ndan önemlidir.
Birinci bölümde, bir vak›f senedi, Zihnî taraf›ndan Yaz›c›zade Mehmet Efendi için yaz›lm›fl bir met-hiye ile söyleyeni belli olmayan bir nefes yer almaktad›r.
‹kinci bölümde, icazetnameler yer almaktad›r. ‹cazetnameler, özellikle oca¤›n tarihi seyri içerisin-de ba¤l›l›k bak›m›ndan nas›l bir içerisin-de¤iflime u¤rad›¤›n› göstermesi aç›s›ndan dikkat çekicidir.
Üçüncü bölümde ise, ferman ve beratlar bulunmaktad›r. Fermanlar, oca¤›n yönetimi, Bektaflilikten Nakflibendîli¤e geçen fleyhler hakk›ndaki padiflahlar›n uygulamalar›n› göstermesi ve Sultân fiücaaddin-Vakf›n›n özel vak›flardan olmas› nedeniyle gelirlerinin devletçe tanziminin nas›l yap›ld›¤› aç›s›ndan önemlidir.
Yapt›¤›m›z belgebilim incelemesini, bu konudaki çal›flmalara katk›da bulunaca¤›n› ümit ederek, okuyucu ve ilgililerin hizmetine sunuyoruz.
A
Annaahhttaarr KKeelliimmeelleerr:: fiücaaddîn, Zaviye, Zihnî, Ali Baba, Hâki Baba, Uryan Baba, Pîr, Ulu, Nakfli-bendi.
A ABBSSTTRRAACCTT
There have been some documents about the family of Sultân fiücaaddinVelî which is one of the important families of Anatolia. These documents have revealed many information about this family. We are publishing these documents in today’s Turkish. Our aim is to contribute these documents by pro-viding wider point of view. These are important documents in order to understand the information bet-ter.
In the first chapter, there have been a document of charitable foundation, a laudatory poem writ-ten for Yaz›c›zade Mehmet Efendi by Zihni and an anonymous poem.
In the second chapter there have been written authorizations. These are important as they show how the family changed in loyalty.
There have been commands and law acquittals in the third chapter. Commands are important as they give information about the management of family, the applications of sultâns on sheikhs who pre-fer Nakhshibendi tariqat by leaving Bektashism, and as it is a private foundation how the income ma-naging of the Sultân fiücaaddinFoundation is made by the government.
We are presenting this document by hoping to contribute the researches on this topic. K
SSUUNNUUfifi
fiücaaddinVelî, XIV. yüzy›l›n sonu ile XV. yüzy›l›n ilk yar›s›nda yaflam›fl önem-li ve karizmatik Türkmen dedelerindendir. Türbe ve zâviyesi, Eskiflehir’e ba¤l› Sey-yidgazi ilçesinin, Arslanbeyli köyünde yer alan fiücaaddinVelî, yaflad›¤› dönemde etkin faaliyetlerde bulunmufl bir tarihsel flahsiyyittir. Ad›, Alevî-Bektaflî metinlerin-de s›kl›kla ve sayg›yla an›lan fiücaaddinVelî ile ilgili önemli bilgiler veren kaynak-lar›n bafl›nda, “Otman Baba Vilâyetnâmesi” gelir. Vilâyetnâmenin ilgili bölümle-rinde, fiücaaddinVelî’nin Otman Baba ile yak›n temas ve diyalogta oldu¤u, Otman Baba’n›n kendisine ba¤l› dervifl gruplar›na fiücaaddinVelî’yi “Pîr” olarak tavsiye et-ti¤i ve kendinden sonra fiücaaddinVelî’yi “Ulu” bilmelerini ö¤ütledi¤i anlat›l›r (Ko-ca, 2002: 249).
Günümüzde de Otman Baba Vilâyetnâmesi’ndeki bu ifadelerin somut örnek-lemlerini Arslanbeyli köyü merkezli, fiücaaddinVelî kültü çevresinde gözlemlemek mümkündür. Arslanbeyli köyünde yerleflik fiücaaddinVelî ocakl› dedeleri, Trakya (özellikle Çorlu bölgesi) ve Bulgaristan’da yerleflik Otman Baba gelene¤ine ba¤l› Alevi-Bektafli baba ve talip gruplar›n›n kendilerine ba¤l› olduklar›n› ifade etmifller-dir. fiücaaddinVelî ocakl› dedeleri, Otman Baba soyunun devam etmemesi dola-y›s›yla, Otman Baba süreklilerinin kendilerini “Pîr”, “Ulu” kabul ettiklerini belirt-mifllerdir. fiücaaddinVelî ocakl› dedeleri her y›l düzenli olarak Otman Baba süre-¤ine ba¤l› babalar›n âyin-i cem hizmetlerini gerçeklefltirmek için bu yörelere git-tiklerini söylemifllerdir.
fiücaaddinVelî ocakl› dedeleri, fiücaaddinVelî ile Otman Baba zâviyeleri ara-s›ndaki bu ba¤lant›n›n temelinde, iki tarihsel flahsiyetin “musâhip kardefl” olmala-r›n›n bulundu¤unu belirtmifllerdir. Alevî-Bektaflî ocak yap›lan›fl› iliflkisi aç›s›ndan son derece önemli bir örnek olan fiücaaddinVelî-Otman Baba ba¤lant›s›n›n yan›n-da, fiücaaddinVelî Oca¤›’n›n ocak Pîramit örgütlenifli aç›s›ndan ikinci önemli bir özelli¤i daha vard›r:
K›r›kkale, Hasandede merkezli Karpuzu Büyük Hasan Dede Oca¤› da fiücaad-dinVelî Oca¤›’na ba¤l›d›r. Karpuzu Büyük Hasan Dede Oca¤›, Anadolu Alevî-Bek-taflî ocaklar› aras›nda önemli bir yer tutmaktad›r. Ocak, Orta Anadolu inanç-dede ocaklar›n›n en önemlilerinden biridir. Karpuzu Büyük Hasan Dede Oca¤›, Anka-ra, Çubuk ve Çank›r›, fiabanözü yörelerinde yerleflik inanç-dede ocaklar› ile ba¤-lant›l›d›r. Ankara, Çubuk, Karg›n ve Sele köyü merkezli fiah Kalender Velî Oca¤› Hasan Dede Oca¤›’na ba¤l›d›r. Çank›r›, fiabanözü, Mart köyü merkezli Seyyid Ha-c› Ali Turabî Dede Oca¤› ve Çubuk, Susuz (Yeniköy) köyü merkezli Cibalî Sultân
Oca¤›, fiah Kalender Velî Oca¤›’na ba¤l›d›r. Çank›r›, Eldivan, Seydî köyünde besi bulunan Seyyid Hac› Muradî Dede ve Çank›r›, Orta, Do¤anlar köyünde tür-besi bulunan Mehemmed Abdal Dede Ocaklar› da Seyyid Hac› Ali Turabî Dede Oca¤›’na ba¤l›d›r.
fiücaaddinVelî Oca¤›, Otman Baba süreklileri ve Karpuzu Büyük Hasan Dede ocakl›lar› arac›l›¤› ile hem Balkanlarda hem de Anadolu’da örgütlenmifl, etki ve denetim kurmufl, demografik hacmi oldukça büyük bir inanç-kültür merkezi konu-mundad›r.
fiücaaddinVelî Oca¤›, Alevî-Bektaflî inanç ritüelleri aç›s›ndan da önemli özel-likler gösterir. “‹krâr” olarak tan›mlanan ritüel, oca¤›n talip toplulu¤una kat›lman›n bafllang›c›d›r. “Görgü Kurban›”, “Dar Kurban›” fiücaaddinVelî ocakl›lar›n›n ger-çeklefltirdi¤i di¤er cem ayinleridir.
fiücaaddinVelî Oca¤›, “pençeli” ocaklar grubuna dâhildir. Bu ba¤lamda fiüca-addinVelî Oca¤›’n›n önemli bir özelli¤i daha ortaya ç›kmaktad›r. Gerek Karpuzu Büyük Hasan Dede Oca¤› ve bu oca¤a ba¤l› fiah Kalender Velî, Cibâlî Sultân, sey-yid Hac› Ali Turabî, Seysey-yid Hac› Murâdî ve Mehemmed Abdal Ocaklar›, gerekse Otman Baba süre¤ini takip eden Alevî-Bektaflî topluluklar› “tar›kl›”, “erkânl›” ocaklar grubundad›r. Tar›kl› ocaklar, ocak tâlipli¤inin bafllang›c›na, “musahiplik” ritüelini alan ocaklard›r. Bu karakteri ile fiücaaddinVelî Oca¤› merkezli Otman Ba-ba Süre¤i ve Karpuzu Büyük Hasan Dede Oca¤› Ba-ba¤lant›l› ocak Pîramit yap›lan›-fl›, “pençeli” ve “tar›kl›” inanç-dede ocaklar›n› bünyesine alan bir özellik göster-mektedir.
fiücaaddinVelî Oca¤›’na ba¤l› inanç-dede ocaklar›n›n d›fl›nda direkt ba¤l› Ale-vi-Bektafli topluluklar› da bulunmaktad›r. Bu topluluklar Eskiflehir, Küyahya ve Bi-lecik yörelerinde yo¤unluk göstermektedir.
fiücaaddinVelî Zâviyesi, Eskiflehir-Kütahya-Bilecik ve Afyon yöresi Alevî-Bekta-flî topluluklar› aç›s›ndan önemli bir inanç-kültür merkezidir. Yöre, Alevî-BektaAlevî-Bekta-flîle- Alevî-Bektaflîle-rinin seyyid Battal Gazi Zâviyesi sonras›, yo¤unluklu olarak ziyaret edip kutsad›k-lar›, adak adad›kkutsad›k-lar›, kurban ritüelini gerçeklefltirdikleri kutsal mekânlar›n bafl›nda, fiücaaddinVelî Zâviyesi gelmektedir.
fiücaaddinVelî Oca¤›’n›n özelliklerinden biri de “post-niflînlik” uygulamas›d›r. Arslanbeyli köyünden yerleflik “Demirtafl sülalesi” fiücaaddinVelî Oca¤› dede aile-sidir. Demirtafl sülalesine mensup her erkek üye “dede” kimli¤i tafl›maktad›r; fakat aileye mensup bir kifli oca¤›n post-niflînlik görevini yürütmektedir. Benzer
yap›la-n›fllar, Karpuzu Büyük Hasan Dede ve Cibalî Sultân Ocaklar›’nda da bulunmakta-d›r. Karpuzu Büyük Hasan Dede ve Cibali Sultân Ocaklar›’nda “post-niflîn”, “Ulu” olarak adland›r›lmaktad›r.
Günümüzdeki fiücaaddinVelî Oca¤› Postniflini Say›n Nevzat Demirtafl De-de’den Eskiflehir fiücaaddinVelî Kültür ve Tan›tma Derne¤i Baflkan› Say›n Nusret-tin Demirtafl arac›l›¤› ile Gazi Üniversitesi Türk Kültürü ve Hac› Bektafl Velî Arafl-t›rma Merkezi’ne gönderilen, vak›f senedi, ferman, berat, icâzet türü tarihî belge-ler üzerine yap›lan belgebilim çal›flmalar›yla, fiücaaddinVelî Oca¤› ile ilgili belli kritikler yapma imkân› oluflmufltur. fiücaaddinVelî ocakl› dedeleri, günümüze ka-dar ulaflan sözlü bilgiler ba¤lam›nda, fiücaaddinVelî’nin ‹mâm R›za soyundan gel-di¤ini belirtmektedirler. Merkezimize ulaflan belgelerden biri de özel vak›flara ait bir senet tasla¤›1 olup, bu senet tasla¤›nda fiücaaddinVelî, ‹mâm Ali R›za soyun-dan bir seyyid olarak tan›t›lmaktad›r(Belge 1).
fiücaaddinVelî ocakl›lar›, yörede tarihsel anlamda üç önemli Alevî-Bektaflî zâ-viyesi bulundu¤unu ve bunlar›n Seyyid Battal Gazi, fiücaaddinVelî ve Üryân Baba Zaviyeleri oldu¤unu ifade etmektedirler. Yap›lan belgebilim çal›flmalar›yla, özel-likle Üryân Baba Zâviyesi ile ilgili önemli bilgiler ortaya ç›km›flt›r.
Bulgulardan ç›kan sonuçta, her üç zâviyenin de birbiriyle ba¤lant›l› ve iliflkili oldu¤u görülmektedir. Üç zâviyede de post-niflînlik kurumu var olup, üç post-ni-flînin de ayn› düflünce ekseni içerisinde yer ald›¤› görülmektedir(Belge 7-10).
Belgeler üzerinde yap›lan analiz çal›flmalar› sonucunda, üç zâviyenin de vak›f-lara sahip olduklar› tespit edilmifltir. Özellikle “Sultân fiüca’ Baba Vakf›” yörede genifl bir sahada etkinlik ve denetime sahiptir(Belge 7-8).
Belgebilim çal›flmam›zla ortaya ç›kan en önemli tespit ise, Anadolu ve Balkan Alevî-Bektaflî inanç-dede ocaklar› aras›nda önemli bir yere sahip fiücaaddinVelî Oca¤›’n›n, bir üst zâviye olarak Hac› Bektafl Zâviyesi’ne ba¤l› olan “Çelebiler” ekolünü takip etti¤inin belirlenmifl olmas›d›r. Tarihsel süreçte fiücaaddinVelî ocak-l› dedelerinin, Hac› Bektafl Çelebilerini kutsad›klar› ve Pîr kabul ettikleri görülmek-tedir.
Belgelerde, fiücaaddinVelî ocakl› dedelerinin, Hac› Bektafl Velî Dergâh›’na ge-lip, evliyan›n yolunu kabul ettikleri, kendilerine post ve halifelik verildi¤i, Bektafli tarikat›nda kutsal emanetler olarak bilinen, “sofra”, “çera¤”, “k›l›ç” ve “teslim ta-fl›”n›n kendilerine verildi¤i ve halifeli¤e lay›k görüldükleri belirtilmektedir. Bu bel-gelerin verilifl sebebi aç›klan›rken flu ifade veya benzer ifadelere yer verilmektedir;
“ Mübarek dedem, âriflerin sultân›, âfl›klar›n en yücesi Hac› Bektafl Velî hazret-lerinin mübarek dergâhlar›na gelip evliyan›n yolunu kabul eden Dervifl Kerim De-de’ye icazet, sofra, çera¤, k›l›ç ve telsim tafl› verilerek halifeli¤e lay›k görülmüfltür.” (Belge 4-5-6).
Belge 4 ‘teki flahitler k›sm›na ve belgeyi verenin bulundu¤u bölüme bak›ld›¤›n-da, belgenin Feyzullah Çelebi taraf›ndan verildi¤i ve Hac› Bektafl Dergâh’›ndan ç›kt›¤›n› aç›k bir flekilde anlafl›lmaktad›r.
Belgelerin tarihleri incelendi¤inde, en eskisinin 18.yüzy›la kadar (1791) gitti¤i görülmektedir2. Buradan hareketle, fiücaaddinVelî ocakl› dedelerinin, Hac› Bektafl Velî Çelebileri ile tarihsel bir iliflki içerisinde oldu¤u tespit edilmektedir.
2005 y›l›nda, Arslanbeyli köyünde yapt›¤›m›z saha çal›flmalar› s›ras›nda, tespit ederek inceleme olana¤› buldu¤umuz bu tarihî vesikalar üzerinde yapt›¤›m›z bu çal›flman›n, fiücaaddinVelî Oca¤› ile ilgili yeni bilimsel aç›l›mlar sa¤layaca¤›n› umuyoruz.
fifiüüccââaaddddîînn VVeellîî SSuullttâânn BBeellggeelleerrii B
Beellggee 11 V
Vaakk››ff sseenneeddii
Evkâf-› Müstesnâya Mahsus Seneddir 4 Kurufl
Bismillahirrahmânirrahim Seyyidi sultân fiücâaddîn Velî, kutbu
evliyâ ‹mâm R›za neslinden üçüncü toru-nudur. 1255 y›l›nda 90 yafl›nda olup laka-b›na Pîr-i Fânî derlerdi. Amasya tarihinde dört o¤lu oldu¤u mevcuddur.
Kay›d mevcûd Tekke Kütüphanesi ‹ki Mühür var(okunamad›)
G
Güünnüümmüüzz TTüürrkkççeessiinnee ÇÇeevviirriissii Ö
Özzeell VVaakk››ffllaarraa AAiitt VVaakk››ff SSeenneeddiiddiirr Dünya’da tüm insanlar› ve canl›lar›, ahirette ise, sadece inananlar› ba¤›fllay›p koruyan Allâh’›n ad›yla bafllar›m.
Seyyit fiücâaddîn Sultân Velî, evliyan›n bafl› ‹mâm R›za’n›n soyundan olup, üçüncü kuflaktan torunudur. 1255/1839 y›l›nda 90 yafl›nda olup, lakab›na Pîr-i Fâ-nî(Yafll› ve bilgili kifli) denirdi. Amasya tarihinde dört o¤lu oldu¤u mevcuddur.
(Bu bilginin)Kayd› Tekke kütüphanesinde vard›r. Mühür
B Beellggee 22 M Meetthhiiyyee Ela ey kutb-› envâr-› velâyet Yaz›c›zâde3 fiuâ-i flems-i iklîm-i hidâyet Yaz›c›zâde
N’ola mâh-› münîr olsa mazhar-› evc ruhunda Ki flems ü mihr âfâk-› kerâmet Yaz›c›zâde
Seni bir zât-› âliflâna vassâf itdi Mevlâkim Giyer levlâkdan hil’at Yaz›c›zâde
An›n aflk›yla âh idüp inledin Tutufldu elde evrâk›n Yaz›c›zâde
(Burada muhtemelen unutulmufl bir m›sra vard›r) Eyâ flem’-i harîm bezm-i hayret Yaz›c›zâde
Hicâz-› ka’be-i uflflâk›n ki gelsun ziyaret etsun Seni ins ü melek k›lsun ziyaret Yaz›c›zâde
Es subh u mesâ sayf ü flitâ kabr-i flerîfinde Nesîm-i nefha-i Kuds-i hüviyet Yaz›c›zâde
Gubâr-› hâk-› pây›n tûtiyâd›r çeflm-i uflflâka Diyü geldim sana ey kân-i flefkat Yaz›c›zâde
Habîbullaha aflk›n hürmeti âfl›kl›¤›n hakk› Bulam ben dahî dâreynde selâmet Yaz›c›zâde
Yüzün dergâh›na kim sürdü hâflâ olmad› mahrûm Benim de iltimas›m var Yaz›c›zâde
Gelibolu serâpâ mazhar-i feyz-i flefâattir Kitab›n yok söze eyler flehadet Yaz›c›zâde
Bizi de anlara ilhâk idüp hep asl ü fer’›mla Bi-hakk-› Ahmed-i Muhtâr flefâ’at Yaz›c›zâde
Geçer âk›l rumuzât›n tefekkür k›lsa kendine Eyâ mecmûat-i esrâr-i hikmet Yaz›c›zâde
Ne esrâr ittin izhâr olsa yer-i mehâbetde Okunmaz anlafl›lmaz hatt-› kudret Yaz›c›zâde
Bi-hamdillah irifldi rûz-i vuslât Yaz›c›zâde Çekerdi kâr u bâr-› hicrini çoktanberü ZZiihhnnîî44
Yaz›c›zâdenin Muhammediyeyi yazd›¤› tarih,Cemaziyül Âhir sene 852/1450 K›z›l Deli Sultân Gelibolu’da Çardak’da medfundur.
B Beellggee 33
N Neeffeess
Hey âfl›klar Pîrler nefes tutun
Kanl› gelsun, nefsin öldürenler gelmesün fiah›m ‹mâm Hüseyin yolunu güden Kanl› gelsun, nefsin öldürenler gelmesün
Nefse bin lânet olsun
Mürflide nefsi haklayan gelsun
fiah nutkudur bu nutuk anlayub bilsün Kanl› gelsun, nefsin öldürenler gelmesün
Mürflidun bilmeyub hak yolundan sapan Erenler nefsin saymayub geçen
Bafll› bafl›na tanesin biçen
Kanl› gelsün, nefsin öldürenler gelmesün
Nefis canavar›n› var hakla nefsî Yoksa giderirsin elden kafesi ‹rmeden ziyâna oku bu dersi
Kanl› gelsun, nefsin öldürenler gelmesün
Al haberi ebedü’s-sâbit Pîrden Kaç gör Pîr nutku olmayan Pîrden Nefsi haklamayan say›lur hardan Kanl› gelsün, nefsin öldürenler gelmesün
‹‹CCAAZZEETTNNÂÂMMEELLEERR B
Beellggee 44 ‹‹ccaazzeettnnaammee55 11
“Zâlike takdîrü’l-azîzü’l-alîm nasrun minallahi ve fethun karîb ve beflfliri’l mü’minîn Yâ Muhammed Yâ Ali Yâ hayre’l-befler
Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Muhammedi’l-Mustafa, Allâ-hümme salli alâ seyyidinâ nûri Aliyyi’l-Murtaza, Allâhumme salli alâ Seyyidina Haticeti’l Kübra, Al-lâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Fatimatizehra, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hasan Hulk› R›za, Allâhumme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hüseyin fie-hîd-i Deflt-i Kerbelâ, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Zey-ne’l Abidin Çardeh-i Masum-› Pâk, Allâhumme salli alâ Seyyidi-nâ nûri ‹mâm Muhammed Bâk›r, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nû-ri ‹mâm Cafer Sâd›k, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Mu-sa Kâz›m, Allâhümme Mu-salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hefltem
k›b-le-i heftem Sultânü’l-Horasanî Burhanü’l-Horasanî fiehîd-i hâk-› Horasanî ‹mâm Ali ibni Musa R›za, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Takî, Al-lâhümme salli alâ Seyyidinâ nûri ‹mâm Aliyyü’n Nakî, AlAl-lâhümme salli alâ seyyi-dinâ nûri ‹mâm Hasani’l-Askeri, Allâhümme salli alâ seyyiseyyi-dinâ nûri ‹mâm Muham-med Mehdî Sâhibü-i Zaman Kutbu’d-Deverân Huccetu’l Burhân, salavatullahi aleyhim ecmaîn evVelîn âhirîn, tayyibîn tâhirîn zâhirîn bâtinîn, lâ fetâ illa Ali lâ seyfe illa zülfikâr
Bismillahirrahmanirrahim ve bihî nestaînu Elhamdulillahillezî ceale gulûbel ârifîn huzînete bi-zîneti’l ulûmi’l mahzûneti ve kâne alâ zâlike kadîran ev kasse-me’l marifete bi-mertebetihi ve kalilen kalila ve kesiran ev kuhhile uyûnu’l âlemîn bi-kemalî kehli’r-ru’yeti atûfen lehüm ve nasîran lehüm ev fütiha’l istimâu lil-müfl-takîn sagîran ve kebîran el-istimâu ismü’l ma’flûketi hâlen ve kâlen ve halakaküm alâ sûretin ve leyse fî hâli halaktihi ehaden mübeflfliran hüvallahüllezi lâ ilâhe illa hû âlimu’l-¤aybi ve’fl-flehâdeti hüve’r-rahmanirrahim ehabbehu ve lehu bi-mûci-bi’s-serâir gulûbi’s-sidreti el hâdireti fi hündisin z›lle’l leyli ilâ tarafin küllü bihârin ve hiye an tahte arasan s›ratü’l emzaci’l mütalat›meti fi’l bihâri eflhedü en lâ illâhe
illallahu vahdehu lâ fleriyke leh ve eflhedü enne Muhammeden Abduhû ve Resu-lüh erselehû nebiyyen ve ceale beyne’l enbiyâi ve’l kudreti ve hazineti sallallahu ve alâ âlihî ve evlâdihî ve eshabihî ve ezvâcihî ve sellim teslimen ebeden dâimen kesiran.
Kâle aleyhisselam ‘’Ashâbî ke’n nucûmi bi-eyyihim iktedeytüm ihdeytüm’’ ve kâle azze ve celle ‘’ men kâle nasrun minallahi ve fethun garib’’ ve kâle aleyhis-selam ‘’ lâ yezâllüllahü taâla fî hâcetin li-abdihî mâdâme’l abdü fî hâceti ehihi’l müslim’’ ve kâle Ali bin ebî Tâlib kerremallahu veche “efl-fiuyûhu selâsetün et-Te-vâzuu inde’t devleti ve’l avfu inde’l gudreti ve’l atiyyetu’’ ve kâle sultânü’l muhak-kikîn ve kutbu’l aktâb fi’l âlemîn el-Hac› Bektafl Velî el-Horasanî kaddessallahu s›r-rahu’l-âlî “flemmetü’n marifetü’n hayrun min kesîri’l amel ‘’ fleyhu’l avâm bi’l ik-mali ve fleyhu’l havâs bi’l ahvali ve fleyhu’l hâs bi’l esrari ve musallin fleyhu’n en yekune abden fi gayrihi ve sohbetihi zâlike’l ink›yâd bi-emrillahi taala”6
((mmeevvccuutt bbeellggee))
……..el-ictinâb an nevâhi kemâ kalellahu taala “Vemâ etâkumu’r resûle fehu-zûhû vemâ nehâküm anhu” fentehû evvelu mâ cerâ bi’l kalemi bi-kudretillahi ta-ala ve kudreti bismillahirrahmanirrahim men lem yerzâ bi-kazâihî ve lem yesbir alâ belâihî fel yahrucu beyne’l arzi fe’l yetlub rabben gayri ve en tümîte nefse’l lev-vâmete bi’l mücahedât ve yahya’n nefse’l mutmainneti bi’r-riyazeti sümme yerte-k› bi’d-derecâti’l âliyeti ve’l merâtibu’l ulviyatü ve g›yle h›fzu’l hukuki bi bezli’r-ruhi ve’l kanâati bi kalîli’d-dünya an kesîriha fe in k›yle’l ma’na gayrun min kesî-ri’l ma’na bi kavlillahi teala celle celâluhû ve amme nevâluhu “men amile sâlihan min zekerin ve ünsâ fe hüve mü’minün fe li-yahyeyne hayaten tayyibeten fi’l ha-yatid-dünya hiye’l kanâatü ve hubbu’l cûi ve ba’dü’l iflbâi ve terki’l uluvveti ve’r-ref’i ve hüsni’l mütâbâti ile’l hayri ve’l ictihâdi fi’l intisâbi ile’t-tâati sümme yende-ricu fi sufûfi’l büdelâi ve’t-tafdîli min azizi’l mennân ve’l avfu ve’l ¤ufrânu limâ ye-flâe min hakikati’l fakri ve’l fenâ fi’llah ve’l bekâ billah hâdimü’l fukarâi ve’l mesa-kîni kutbu’l ârifîn zührü’l-vâsilîn Sultân Hac› Bektafl Velî kaddessallahu s›rrahu’l-aziz efendimizin âsitanesinde KKeerriimm DDeeddee edâmellahü umruhû ve berekatuhû ve esraruhu zide cemî-i efâlihi hâlen ve kâlen eceznâhu icazete’l mutlakati en yecli-se ale’s-yecli-seccadeti yusallu’s-salati’l mefrûdati ve yu’tiz-zekate’l vacibati aleyhi ve yuhicce’l beyte men istedaa ileyhi sebilen ve yesume flehre ramazani ve yuhtim-me’s-sâdirîn ve’l vâridîn ve yücidde’l ahde ve’t-tevbete ba’de’t-telkini’z-zikri ve resmi’l hizmeti ve’l fukara ve’l mesâkîn ve esnafi’l halây›k ve’l müslimîn bi icrai’l mikrâsi min fluuri’t tayyibin ve libâsi’l h›rkati ve nesebi’l-muttasili ila eflrefi’l ena-mi eslahis-sülahâ ve iftihari’l küberâ halife-i zaman ppoosstt--nniiflflîînn eess--sseeyyyyiidd HHââkkîî AAllii
B
Baabbaa edamallahu umrahu ba’de zâlik en tuvârise min hakikatin nesebil muttas›l ila eflrafi enam aslahüs süleha ve iftiharil kübera vel hasebün neseb fleyhü’z-zaman sahibü’s-seccadeti kutbu’l-Pîran malik-i ilm-il yakin ve mmüürrflfliiddiihhii hakkal yakin ve aynel yakin efl-fieyh Abdüllatif Efendi edamallahu ömrahu ve berakatehu ve ba’de zâlik en tuvârise lil mutâbeati fieyh seyyid Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rah-meten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Feyzullah Efendi rahmetulla-hi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Ali Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Elvan Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik tuvârise’fl flüheda fieyh Abdülkadir Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Hüseyin Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Zülfi-kar Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fiehy Yusuf Efendi zehrinufl(A¤uiçen) rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellal-hu merkadenevverellal-hu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Kas›m efendi rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hasan Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsi-aten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Kalender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürselbâlî Efendi rahmetullahi aleyh rah-meten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resul Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Yusufbâlî Efendi rahme-tullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mahmut Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh ‹skender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Genç-kalender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resulbâlî Sultân rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tu-vârise fieyh Sultânü’l Budelâ sahibu’z zaman s›rr› yezdân Bal›m Sultân kaddesel-lahu s›rrahu’l azîz ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürsel Baba Sultân rahmetulla-hi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh H›z›rlala Sultân nevverallahu merkadehu ve âlihi min veledihi’s sâlik ve’n nâsiki’l muhtaç ilâ rahmetillahi taala min sultâni’l kâmil mükemmel fieyhu’s seme-dânî kutbu’l ârifîn sâhibu ilmü’l ledünnî el-Hac Bektafl Velî el-Horasanî kaddesel-lahu s›rrahu’l hafî ve’l celî i Sultân ‹brahim Sânî i Sultân Musa es-sânî ibn-i Sultân ‹brahibn-im Mükerremü’l Mücabu’l ‹mâm Musa Kaz›m ibn-ibn-ibn-i ‹mâm Cafer Sa-d›k ‹bn-i ‹mâm Muhammed Bâk›r ibn-i ‹mâm Zeynel Âbidîn ‹bn-i ‹mâm Hüseyin ‹bn-i ‹mâm Ali kerremallahu veche feteha ebvâben fethan gariben fi tarikatis sâlik
Hac› Bektafl Velî ve mürflidihu sultân Hoca Ahmet Yesevi rahmetullahi aleyh ibn-i Muhammed Hanefibn-i ibn-ibn-ibn-i ‹mâm Alibn-i fibn-i taribn-ikatibn-i’s sâlibn-ik Hoca Ahmet Yesevibn-i ve mür-fliduhu ‹mâm Ali ibn-i Musa R›za ve mürmür-fliduhu imâm Musa Kaz›m ve mürmür-fliduhu imâm Cafer Sad›k ve mürfliduhu imâm Muhammed Bâk›r ve mürfliduhu imâm Zey-nel Âbidin ve mürfliduhu imâm Hüseyin ve mürfliduhu imâm Ali Keremallahu vec-he ve mürfliduhu Hazreti Sultân Fahr-i kâinat ve mefhar-i mevcudâd Muhammed Mustafa salavatullahi aleyhim ecmaîn ve mürfliduhu cebrail-i emin ve mürfliduhu peyk-i Hüda rabbu’l âlemîn celle celâluhu ve amme nevâluhu temmet bi-avnilla-hi taala
SSeebbeebb--ii ttaahhrrîîrr--ii kkiittââbb vvee mmûûcciibb--ii ttaassddîîrr--ii hhiittââbb oolldduurr kkii,,
Cedd-i azizim Sultânül ârifân-› ezelî ve bürhânü’l âflikân-› lem yezelî Hazreti Hünkâr Hac› Bektafl Velî kaddesallahu s›rrahu’l hafî ve’l celî Hazretlerinin âsitâne-sinde DDeerrvviiflfl KKeerriimm gelüp evliyay› kabul idüp, yedine sofra ve çera¤ ve seng-i tî¤ ve izin-i icazet ve inâbet virildi ve halifelik safa ve nazar olundu ve dahi havâlet verildi, mürid tutuna ve muhip edine ve tarik-i evliyay› zinde tutup tarikat›ndan taflra buldu¤unu hakandan gele tarikat erleri mâni ve dafi olmayalar. fiöyle bileler. Ves selamü ala menittebeal hüda biavnillahi teala. Hurrira fi evâs›t› cemaziyel ûlâ sene sitte ve mieteyn elf.
fifiuuhhûûdduull--hhââzz››rrûûnn
Min evlâd-› Hac› Bektafl Velî Nâz›r-› Vakf-› fierîf es-Seyyid Feyzullah Efendi Min evlâd-› Hac› Bektafl Velî Yusuf Çelebi
Min evlâd-› Hac› Bektafl Velî Mütevelli-i sâb›k Mustafa Efendi Min evlâd-› Hac› Bektafl Velî Ahmed Çelebi
Min evlâd-› Hac› Bektafl Velî es Seyyid Muhammed Çelebi Derûn-› âstânede türbedâr el Hac Abdullah Dede
Di¤er Afl hanede Dervifl Hasan Dede Türbedar-› Sab›k es seyyid Ahmed Dede
Temmet bi avnillahi teâlâ G
Güünnüümmüüzz TTüürrkkççeessiinnee ÇÇeevviirriissii (‹cazetname 1)
““Hz. Muhammed Mustafa’n›n nuruna selam olsun, ‹mâm Ali’nin nuruna selam olsun, Haticetü’l-Kübra’n›n nuruna selam olsun, Fat›matü’z-Zehra’n›n nuruna se-lam olsun, yarat›c›n›n r›zas›n› kazanm›fl ‹mâm Hasan nuruna sese-lam olsun, Kerbe-la flehidi ‹mâm Hüseyin’in nuruna seKerbe-lam olsun, On dört masum imâmdan oKerbe-lan
‹mâm Zeyne’l-Abidin’in nuruna se-lam olsun, ‹mâm Muhammed Ba-k›r’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Cafer Sad›k’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Musa Kaz›m’›n nuruna selam olsun, Horasan’da flehid olan ‹mâm Ali R›za’n›n nuruna selam olsun, ‹mâm Muhammed Taki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Ali Na-ki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Hasan Askerî’nin nuruna selam ol-sun, Sahib-i zaman ‹mâm Muham-med Mehdi’nin nuruna selam ol-sun... K›sacas› burada isimleri ge-çen geçmeyen bütün imâmlar›n hepsinin üzerine selam olsun.
Hz. Ali’den baflka yi¤it, onun k›l›c› zülfikar’dan baflka da k›l›ç yoktur.
Bismillahirrahmanirrahim
Esirgeyen ve ba¤›fllayan Allâh’›n ad›yla (bafllar›m)
Âlimleri kalplerini ilim hazinesi k›lan ve her fleye gücü yeten, bilgiyi kullar›n›n derecesine göre az veya çok paylaflt›ran Allâh’a sonsuz flükürler olsun. Kendileri-ne bir ihsan ve yard›m olmas› için, ilim sahiplerinin gözlerini maKendileri-nevi olarak sür-melemifltir. Sözlerinde ve hareketlerinde Allâh’› hissetmeleri için büyük küçük âfl›klar›n hepsinin kulaklar›n› açm›flt›r. O, Allâh insan› di¤er yaratt›klar›nda olma-yan birçok özelliklerle yaratm›flt›r. O, görünen ve görünmeyen her fleyi bilir ve kendisinden baflka da ilah yoktur. O, esirgeyen ve ba¤›fllayand›r. Onun ilmi bütün denizlerin en ücra köflelerindeki s›rlara ve denizdeki dalgalar›n mahiyetine kadar her fleye yeter.
Ben flehadet ederim ki Allâh’tan baflka ilah yoktur ve Hazreti Muhammed O’nun kulu peygamberidir. O’nu peygamber olarak gönderdi ve peygamberler aras›nda ilmin hazinesi ve kudret sahibi k›ld›. Binlerce selam o peygamberin aile ferlerine ve arkadafllar›na olsun.
Peygamber efendimiz aleyhisselam buyurdu ki: “benim arkadafllar›mdan herbi-ri y›ld›zlar gibidir hangisine uyarsan›z do¤ru yolu bulmufl olursunuz. Allâhü Teala Hazretleri buyurdu ki: “ Zafer Allâh’tand›r ve fetih yak›nd›r.7” Peygamber efendi-miz buyurdu ki: “ Kifli müslüman kardeflinin yard›m›nda oldu¤u sürece Allâh’›n o kifliye yard›m› sürekli olacakt›r.” Ebu Talib’in o¤lu Ali-Allâh O’nu flereflendirsin-buyurdu ki: “Büyük insanlar üç türlüdür; makam ve mevki sahibi olduklar› zaman mütevaz› olurlar, güçlü olduklar› zaman affederler, birine iyilik yapt›klar› zaman bafl›na kakmazlar. Hakikat ehlinin sultân›, dünyada devrinin en ulu kiflisi, Hac› Bektafl Velîyyü’l-Horasanî Allâh yüce s›rr›n› mukaddes k›ls›n flöyle buyurmufltur:
“Marifetin8] az›, çok amel etmekten daha hay›rl›d›r.” Halk›n yi¤itli¤i mal iledir. Seçkin kiflilerin yi¤itli¤i amelleri iledir. Bunlardan Allâh’a daha yak›n olanlar›n ya-ni havassü’l-havas’›n yi¤itli¤i ise yaflant›lar›ylad›r. Velîlerin yi¤itli¤i ise, s›rlara ulafl-mak ile olur. Fütüvvetin asl› kulun baflkalar›na yard›mda bulunmas›d›r.”9
…….Bu10da kulun Allâh’›n emirlerini tutup, yasaklar›ndan kaç›nmas›yla olur. Allâh Teala’n›n flöyle buyurdu¤u gibi: “Peygamber size neyi emretmifl ise onu al›-n›z, neyi de sizden men etmifl ise, ondan sak›n›n›z.”11 Allâh’›n kudret kalemi ile ilk yazd›¤› kelime bismillahirrahmanirrahim’dir. Benden baflka Rab aramay›n. Mü-cahede ile nefsinizi öldürün. R›yazat ile nefsinizi mutmainne mertebesine ç›kar›n. Sonra da daha yüksek derecelere ç›kar›p, manen yüce mertebeler kazan›n.
Denildi ki, hukuku korumak can vermekle olur. Kanaat ise, az bir dünyal›kla yetinmektir. Allâh Teala buyurdu ki: “Erkek ve kad›ndan kim salih amel ifllerse, o, inanm›flt›r. Biz ona dünyada güzel bir hayat yaflataca¤›z.”12Bu salih ameller ise, kanaat, açl›¤› sevmek, toklu¤u arzulamamak, iyili¤i yükseltip kötülü¤ü terketmek, ibadetlerde gayretli olmak, seçkinler s›n›f›na girmek ve oradan da aziz olan Al-lâh’tan af dilemek O’nda ölmek O’nda dirilmek.
Tarikat ulular›n›n sultân›, miskin ve fakirlerin hizmetçisi, Allâh’a ulaflanlar›n en yücesi Sultân Hac› Bektafl Velî -Allâh s›rr›n› mukaddes k›ls›n- efendimiz Hazretle-rinin yüce dergâh›nda Kerim Dede –Allâh ömrünü uzun etsin- ye icazet verdik. Bundan sonra tüm ifllerinde onun baflar›s› arts›n. Ve bütün iflleri sabah gibi ayd›n-l›k olsun. Kendisi bu andan itibaren posta otursun, farz namazlar› k›ld›rs›n, zekâ-t›n› versin, f›rsat buldu¤u zaman Hacca gitsin, orucunu tutsun, dergâha gelip gi-denlere hizmet etsin, zikir telkini ald›ktan sonra ahdini yerini getirsin. Fakirlere, miskinlere ve bütün yarat›lm›fllara iyi niyet ve güzellikle hizmet etsin. H›rka giysin. Peygamberimize ç›kan soy fleceresi flöyledir:
Postniflin seyyid Ali Hâki Baba-fieyh Abdüllatif Efendi-fieyh Bektafl Efendi- Sey-yid fieyh Feyzullah Ali fieyh Elvan fieyh Abdülkadir
Efendi-fieyh Hüseyin Efendi-Efendi-fieyh Hac› Zülfikar Efendi-Efendi-fieyh Yusuf Efendi-Efendi-fieyh Kas›m Efendi-fieyh Hüseyin Efendi-fieyh Bektafl Efendi-fieyh Kalender Efendi-fieyh Mürsel Bâlî Efendi-fieyh Resul Efendi-fieyh Bektafl Efendi-fieyh Yusuf Bâlî Efendi-fieyh Mahmud Efendi-fieyh ‹skender Efendi-fieyh Genc Kalender Efendi-fieyh Resul Bâlî Sultân-fieyh Sultânü’l-Büdela Sahibü’l-Burhan Bal›m Sultân (Allâh s›rr›n› mukad-des k›ls›n)-fieyh Mürsel Baba-fieyh H›z›r Sultân-fieyhü’s-semadanî sahib-i ilm-i le-dünnî Hac› Bektafl Velî el-Horasanî babas› sultân ‹brahim sani babas› Sultân ‹bra-him Mükerrem el-Mücâb babas› ‹mâm Musa Kaz›m babas› ‹mâm Cafer Sad›k ba-bas› ‹mâm Muhammed Bak›r baba-bas› ‹mâm Zeyne’l-Âbidîn baba-bas› ‹mâm Hüseyin babas› ‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin).
Yolun tarikat silsilesi de flöyledir: :
Hac› Bektafl Velî-Sultân Hoca- Ahmed Yesevî- ‹mâm Musa R›za o¤lu ‹mâm Ali -‹mâm Musa Kaz›m-‹mâm Cafer Sad›k-‹mâm Muhammed Bak›r-‹mâm Zeyne’l-Abidin-‹mâm Hüseyin-‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin)-Hazret-i Sultân kainat›n övünç kayna¤› Muhammed Mustafa(Allâh selam› üzerine olsun)-Cibril-i Emin- Al-lâh Teala azimü’fl-flan.
B
Buu iiccaazzeettnnaammeenniinn yyaazz››llmmaass››nn››nn sseebbeebbii flfluudduurr::
Mübarek dedem, âriflerin sultân›, âfl›klar›n en yücesi Hac› Bektafl Velî hazret-lerinin mübarek dergahlar›na gelip evliyan›n yolunu kabul eden DDeerrvviiflfl KKeerriimm D Dee--d
dee’’yyee iiccaazzeett, sofra, çera¤, k›l›ç ve telsim tafl› verilerek halifeli¤e lay›k görülmüfltür. Bundan sonra müritler kendisini halife bilip ona tutunsun, ona sayg›da kusur et-mesin. Kendisin de evliyan›n yoluna zarar getirecek her iflten kaç›ns›n. Müritler-den biri bu yola uygun olmayan bir davran›flta bulunursa onu bu iflten menetsin. Kendisine bu görevlerini yapmas› s›ras›nda hiç kimse zorluk ç›karmas›n ve engel olmas›n. Selam Hakka uyanlar›n üzerine olsun. Cemaziyel ûlâ ay›n›n ortalar› 1206/1791
fiahitler
Hac› Bektafl Velî evlad›ndan Vak›f Naz›r› es-Seyyid Feyzullah Efendi Hac› Bektafl Velî evlad›ndan Yusuf Çelebi
Hac› Bektafl Velî evlad›ndan Mustafa Efendi Hac› Bektafl Velî evlad›ndan Ahmed Çelebi
Hac› Bektafl Velî evlad›ndan es Seyyid Muhammed Çelebi Dergâh türbedâr› el Hac Abdullah Dede
Afl hanede Dervifl Hasan Dede Eski Türbedar es seyyid Ahmed Dede
B Beellggee 55 ‹‹ccaazzeettnnaammee 22
Zâlike takdîrü’l-azîzü’l-alîm nasrun minallahi ve fethun karîb ve beflfliri’l mü’minîn Yâ Muhammed Yâ Ali Yâ hayre’l-befler
Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Muhammedi’l-Mustafa, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Aliyyi’l-Murtaza, Allâhumme salli alâ Seyyidina Haticeti’l Kübra, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Fatimatizehra, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hasan Hulk› R›za, Allâhumme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hüseyin fiehîd-i Deflt-i Kerbelâ, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Zeyne’l Abidin Çardeh-i Masum-› Pâk, Allâhumme salli alâ Seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed
Bâ-k›r, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Cafer Sâd›k, Allâhümme salli alâ sey-yidinâ nûri ‹mâm Musa Kâz›m, Allâhümme salli alâ seysey-yidinâ nûri ‹mâm Hefltem k›ble-i heftem Sultânü’l-Horasanî Burhanü’l-Horasanî fiehîd-i hâk-› Horasanî ‹mâm Ali ibni Musa R›za, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Takî, Allâhümme salli alâ Seyyidinâ nûri ‹mâm Aliyyü’n Nakî, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hasani’l-Askeri, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Mehdî Sâhibü-i Zaman Kutbu’d-Deverân Huccetu’l Burhân, salava-tullahi aleyhim ecmaîn evVelîn âhirîn, tayyibîn tâhirîn zâhirîn bâtinîn, lâ fetâ illa Ali lâ seyfe illa zülfikâr
Bismillahirrahmanirrahim
Elhamdulillahillezî ceale gulûbel ârifîn huzînete bi-zîneti’l ulûmi’l mahzûneti ve kâne alâ zâlike kadîran ev kasseme’l marifete bi-mertebetihi ve kalilen kalila ve kesiran ev kuhhile uyûnu’l âlemîn bi-kemalî kehli’r-ru’yeti atûfen lehüm ve nasî-ran lehüm ev fütiha’l istimâu lil-müfltakîn sagînasî-ran ve kebînasî-ran el-istimâu ismü’l ma’flûketi hâlen ve kâlen ve halakaküm alâ sûretin ve leyse fî hâli halkihi ehaden mübeflfliran hüvallahülezi lâ ilâhe illa hû âlimu’l-¤aybi ve’fl-flehâdeti hüve’r-rah-manirrahim ehadun ve lehu bi-mûcibi’s-serâir gulûbi’s-sidreti el hâdireti fi hündi-sin z›lle’l leyli ilâ tarafin küllü bihârin ve hiye an tahte arasan s›ratü’l emzaci’l mü-talat›meti fi’l bihâri eflhedü en lâ illâhe illallahu vahtehu lâ fleriyke leh ve eflhedü enne Muhammeden Abduhû ve Resuluh erselehû nebiyyen ve ceale beyne’l enbi-yâi ve’l kudreti ve hazineti sallallahu ve alâ âlihî ve evlâdihî ve eshabihî ve ezvâ-cihî ve sellim teslimen ebeden dâimen kesiran.
Kâle aleyhisselam ‘’Ashâbî ke’n nucûmi bi-eyyihim iktedeytüm ihdeytüm’’ ve kâle azze ve celle ‘’ men kâle nasrun minallahi ve fethun garib’’ ve kâle aleyhis-selam ‘’ lâ yezâllüllahü taâla fî hâcetin li-abdihî mâdâme’l abdü fî hâceti ehihi’l müslim’’ ve kâle Ali bin ebî Tâlib kerremallahu veche (efl-fiuyûhu selâsetün et-Te-vâzuu inde’t devleti ve’l avfu inde’l gudreti ve’l atiyyetu’)13ve kâle sultânü’l mu-hakkikîn ve kutbu’l aktâb fi’l âlemîn el-Hac› Bektafl Velî el-Horasanî kaddessalla-hu s›rrakaddessalla-hu’l-aziz “fleykaddessalla-hu’l avâm bi’l ikmali ve fleykaddessalla-hu’l havâs bi’l ahvali ve fleykaddessalla-hu’l hâs bi’l esrari ve musallin fleyhu’n en yekune abden fi gayrihi ve sohbetihi zâlike’l ink›yâd bi-emrillahi taala ve’l ictinâb an nevâhi kemâ kalellahu taala “Vemâ etâ-kumu’r resûle fehuzûhû vemâ nehâküm anhu” fentehû evvelu mâ cerâ bi’l kalemi bi-kudretillahi taala ve kudreti bismillahirrahmanirrahim men lem yerzâ bi-kazâihî ve lem yesbir alâ belâihî fel yahrucu beyne’l arzi fe’l yetlub rabben gayri ve en tü-mîte nefse’l levvâmete bi’l mücahedât ve yühyi’n nefse’l mutmainneti
bi’r-riyaze-ti sümme yertek› bi’d-derecâbi’r-riyaze-ti’l âliyebi’r-riyaze-ti ve’l merâbi’r-riyaze-tibi’l ulviyabi’r-riyaze-ti ve g›yle h›fzu’l hu-kuki bi bezli’r-ruhi ve’l kanâati bi kalîli’d-dünya an kesîriha fe inne k›yle’l ma’na gayrun min kesîri’l ma’na bi kavlillahi teala celle celâluhû ve amme nevâluhu “men amile sâlihan min zekerin ve ünsâ fe hüve mü’minün fe li-yahyeyne haya-ten tayyibehaya-ten fi’l hayatid-dünya hiye’l kanâatü ve hubbu’l cûi ve ba¤zü’l iflbâi ve terki’l uluvveti ve’r-ref’i ve hüsni’l mütâbâti ile’l hayrâti ve’l ictihâdi fi’l intisâbi ile’t-tâati sümme yendericu fi sufûfi’l büdelâi ve’t-tafdîli min azizi’l mennân ve’l avfu ve’l ¤ufrânu limâ yeflâe min hakikati’l fakri ve’l fenâ fi’llah ve’l bekâ billah hâdimü’l fukarâi ve’l mesakîni kutbu’l ârifîn gavsu’l vâsilîn Sultân Hac› Bektafl Ve-lî kaddessallahu s›rrahu’l-aziz efendimizin âsitanesinde ssuullttâânn fifiüüccââaaddddîînn bbaabbaa p
poosstt--nniiflflîînnii flflüüccaa ddeeddee hhaalliiffee-edamallahü ömrühü ve berekatuhu - Zide tevfikihi ke’s-sabahihi ve’r-ruhi cemii ef’alihî hâlen ve gâlen ve kale eceznâhu icazete’l mutlakati en yeclise ale’s-seccadeti yesilu’s-salati’l mefrûdati ve yu’tiz-zekate’l va-cibati aleyhi ve yuhicce’l beyte men istedaa ileyhi sebilen ve yesume flehre rama-zani ve yuhtimme’s-sâdirîn ve’l vâridîn ve yücidde’l ahde ve’t-tevbete ba’de’t-tel-kini’z-zikri ve resmi’l hizmeti ve’l fukara ve’l mesâkîn ve esnafi’l halây›k ve’l müs-limîn bi icrai’l mikrâsi min fluuri’l tayyibin ve libâsi’l h›rkai ve nesebi’l-muttasili ila eflrefi’l enami eslaha sülahâ ve iftihari’l küberâ halife-i zaman post niflin es seyyid Ali Hâkî baba edâmallahü umruhu ve berakatuhu ve ba’de zâlik en tuvârese min hakikati’n-neseb el ilâ eflrefi’l-enâm eslaha’s-sulehâ ve iftihâri’l-küberâ el hasebün neseb fleyhü’z-zaman sahibü’s-seccadeti kutbu’l-Pîran maliku ilmi’l yakin ve mür-flidü hakka’l-yakin ve efl-fieyh Abdüllatif Efendi edamallahu umrahu ve berakate-hu ve ba’de zâlik en tuvârise rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise lil mutâbeati fieyh seyyid Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Feyzullah Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Ali Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Elvan Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik tuvârise’fl flüheda fieyh Abdülkadir Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsi-aten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Hüseyin Efendi rah-metullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Zülfikar Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fiehy Yusuf Efendi zehrinufl(A¤uiçen) rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Kas›m efendi rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hasan Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten
vâsi-aten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Kalender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürselbâlî Efendi rahmetullahi aleyh rah-meten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resul Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Yusufbâlî Efendi rahme-tullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mahmut Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh ‹skender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Genç-kalender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resulbâlî Sultân rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tu-vârise fieyh Sultânü’l Budelâ sahibu’z zaman s›rr› yezdân Bal›m Sultân kaddesel-lahu s›rrahu’l azîz ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürsel Baba Sultân rahmetulla-hi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh H›z›rlala Sultân nevverallahu merkadehu ve âlihi min veledihi’s sâlik ve’n nâsiki’l muhtaç ilâ rahmetillahi taala min sultâni’l kâmil mükemmel fieyhu’s seme-dânî kutbu’l ârifîn sâhibu ilmü’l ledünnî el-Hac Bektafl Velî el-Horasanî kaddesel-lahu s›rrahu’l hafî ve’l celî i Sultân ‹brahim Sânî i Sultân Musa es-sânî ibn-i Sultân ‹brahibn-im Mükerremü’l Mücabu’l ‹mâm Musa Kaz›m ibn-ibn-ibn-i ‹mâm Cafer Sa-d›k ‹bn-i ‹mâm Muhammed Bâk›r ibn-i ‹mâm Zeynel Âbidîn ‹bn-i ‹mâm Hüseyin ‹bn-i ‹mâm Ali Kerremallahu veche feteha ebvâben fethan gariben fi tarikati sâlik Hac› Bektafl Velî ve mürflidihu sultân Hoca Ahmet Yesevi rahmetullahi aleyh ibn-i Muhammed Hanefibn-i ibn-ibnibn-i ‹mâm Alibn-i fibn-i taribn-ikatibn-i’s sâlibn-ik Hoca Ahmet Yesevibn-i ve mürflibn-i- mürfli-duhu ‹mâm Ali ibn-i Musa R›za ve mürflimürfli-duhu imâm Musa Kaz›m ve mürflimürfli-duhu imâm Cafer Sad›k ve mürfliduhu imâm Muhammed Bâk›r ve mürfliduhu imâm Zey-nel Âbidin ve mürfliduhu imâm Hüseyin ve mürfliduhu imâm Ali Keremallahu vec-he ve mürfliduhu Hazreti Sultân Fahr-i kâinat ve mefhar-i mevcudâd Muhammed Mustafa salavatullahi aleyhim ecmaîn ve mürfliduhu cebrail-i emin ve mürfliduhu peyk-i Hüda rabbu’l âlemîn celle celâluhu ve amme nevâluhu temmet bi-avnilla-hi taala
SSeebbeebb--ii ttaahhrrîîrr--ii kkiittââbb vvee mmûûcciibb--ii ttaassddîîrr--ii hhiittââbb oolldduurr kkii,,
Cedd-i azizim Sultânül ârifân-› ezelî ve bürhânü’l âflikân-› lem yezelî Hazreti Hünkar Hac› Bektafl Velî kaddesallahu s›rrahu’l hafî ve’l celî Hazretlerinin âsitane-sinde sultân fiücâaddîn Baba Postniflîni fiücâ’ Dede gelip tarik-i evliyay› kabul idip yedine sofra ve çera¤ ve senk-i ti¤ ve izin-i icazet ve inabet virildi ve halifelik vi-rildi safa ve dua nazar olundu ve dahi havalet vevi-rildi, mürid tutuna ve muhip
edi-ne ve tarik-i evliyay› zinde tutup tarikattan taflra buldu¤unu hakk›ndan gele tarikat erenleri buna mâni ve dâfi’ olmayalar. fiöyle bileler. Ves selamü alâ meni’t-tebe’al hüdâ bi’avnillahi teala hurrira fî evâs›t-› Cemaziyel ûlâ sene sitte ve mieteyn ve elf. fiuhûdu’l-hâz›rûn …..(flahitler k›sm› eksiktir)
G
Güünnüümmüüzz TTüürrkkççeessiinnee ÇÇeevviirriissii ((‹‹ccaazzeettnnaammee 22))
Hz. Muhammed Mustafa’n›n nuruna selam olsun, ‹mâm Ali’nin nuruna selam olsun, Haticetü’l-Kübra’n›n nuruna selam olsun, Fat›matü’z-Zehra’n›n nuruna se-lam olsun, yarat›c›n›n r›zas›n› kazanm›fl ‹mâm Hasan nuruna sese-lam olsun, Kerbe-la flehidi ‹mâm Hüseyin’in nuruna seKerbe-lam olsun, On dört masum imâmdan oKerbe-lan ‹mâm Zeyne’l-Abidin’in nuruna selam olsun, ‹mâm Muhammed Bak›r’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Cafer Sad›k’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Musa Kaz›m’›n nu-runa selam olsun, Horasan’da flehid olan ‹mâm Ali R›za’n›n nunu-runa selam olsun, ‹mâm Muhammed Taki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Ali Naki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Hasan Askerî’nin nuruna selam olsun, Sahib-i zaman ‹mâm Muham-med Mehdi’nin nuruna selam olsun... K›sacas› burada isimleri geçen geçmeyen bütün imâmlar›n hepsinin üzerine selam olsun.
Hz. Ali’den baflka yi¤it, onun k›l›c› zülfikar’dan baflka da k›l›ç yoktur.
D
Düünnyyaaddaa hheerrkkeessee aacc››yy››pp kkoollllaayyaann,, aahhiirreettttee iissee iinnaannaannllaarr›› bbaa¤¤››flflllaayy››pp ggüünnaah hllaarr››--n
n›› vvee kkuussuurrllaarr››nn›› aaffffeeddeenn yyüüccee AAllllââhh’’››nn aadd›› iillee ((bbaaflflllaarr››mm))
Âlimleri kalplerini ilim hazinesi k›lan ve her fleye gücü yeten, bilgiyi kullar›n›n derecesine göre az veya çok paylaflt›ran Allâh’a sonsuz flükürler olsun. Kendileri-ne bir ihsan ve yard›m olmas› için, ilim sahiplerinin gözlerini maKendileri-nevi olarak sür-melemifltir. Sözlerinde ve hareketlerinde Allâh’› hissetmeleri için büyük küçük âfl›klar›n hepsinin kulaklar›n› açm›flt›r. O, Allâh insan› di¤er yaratt›klar›nda olma-yan birçok özelliklerle yaratm›flt›r. O, görünen ve görünmeyen her fleyi bilir ve kendisinden baflka da ilah yoktur. O, esirgeyen ve ba¤›fllayand›r. Onun ilmi bütün denizlerin en ücra köflelerindeki s›rlara ve denizdeki dalgalar›n mahiyetine kadar her fleye yeter.
Ben flehadet ederim ki Allâh’tan baflka ilah yoktur ve Hazreti Muhammed O’nun kulu peygamberidir. O’nu peygamber olarak gönderdi ve peygamberler aras›nda ilmin hazinesi ve kudret sahibi k›ld›. Binlerce selam o peygamberin aile ferlerine ve arkadafllar›na olsun.
Peygamber eferdimiz aleyhisselam buyurdu ki: “benim arkadafllar›mdan herbi-ri y›ld›zlar gibidir hangisine uyarsan›z do¤ru yolu bulmufl olursunuz. Allâhü Teala Hazretleri buyurdu ki: “ Zafer Allâh’tand›r ve fetih yak›nd›r.14” Peygamber efendi-miz buyurdu ki: “ Kifli müslüman kardeflinin yard›m›nda oldu¤u sürece Allâh’›n o kifliye yard›m› sürekli olacakt›r.” Ebu Talib’in o¤lu Ali-Allâh O’nu flereflendirsin-buyurdu ki: “Büyük insanlar üç türlüdür; makam ve mevki sahibi olduklar› zaman mütevaz› olurlar, güçlü olduklar› zaman affederler, birine iyilik yapt›klar› zaman bafl›na kakmazlar. Hakikat ehlinin sultân›, dünyada devrinin en ulu kiflisi, Hac› Bektafl Velîyyü’l-Horasanî Allâh yüce s›rr›n› mukaddes k›ls›n flöyle buyurmufltur: “Marifetin15 az›, çok amel etmekten daha hay›rl›d›r.” Halk›n yi¤itli¤i mal iledir. Seçkin kiflilerin yi¤itli¤i amelleri iledir. Bunlardan Allâh’a daha yak›n olanlar›n ya-hi havassü’l-havas’›n yi¤itli¤i ise yaflant›lar›ylad›r. Velîlerin yi¤itli¤i ise, s›rlara ulafl-mak ile olur. Fütüvvetin asl› kulun baflkalar›na yard›mda bulunmas›d›r. Bu da ku-lun Allâh’›n emirlerini tutup, yasaklar›ndan kaç›nmas›yla olur. Allâh Teala’n›n flöy-le buyurdu¤u gibi:“Peygamber size neyi emretmifl ise onu al›n›z, neyi de sizden men etmifl ise, ondan sak›n›n›z.”16 Allâh’›n kudret kalemi ile ilk yazd›¤› kelime bismillahirrahmanirrahim’dir. Benden baflka Rab aramay›n. Mücahede ile nefsini-zi öldürün. R›yazat ile nefsininefsini-zi mutmainne mertebesine ç›kar›n. Sonra da daha yüksek derecelere ç›kar›p, manen yüce mertebeler kazan›n.
Denildi ki, hukuku korumak can vermekle olur. Kanaat ise, az bir dünyal›kla yetinmektir. Allâh Teala buyurdu ki: “Erkek ve kad›ndan kim salih amel ifllerse, o, inanm›flt›r. Biz ona dünyada güzel bir hayat yaflataca¤›z.”17Bu ameller ise, kana-at, açl›¤› sevmek, toklu¤u arzulamamak, iyili¤i yükseltip kötülü¤ü terketmek, iba-detlerde gayretli olmak, seçkinler s›n›f›na girmek ve oradan da aziz olan Allâh’tan af dilemek O’nda ölmek O’nda dirilmek.
Tarikat ulular›n›n sultân›, miskin ve fakirlerin hizmetçisi, Allâh’a ulaflanlar›n en yücesi Sultân Hac› Bektafl Velî-Allâh s›rr›n› mukaddes k›ls›n- efendimiz Hazretle-rinin dergâh›nda Sultân fiücaaddin Baba post-niflîni fiücâ’ Dede Halife- Allâh öm-rünü uzun etsin – ‘ye icazet verdik. Posta otursun, farz namazlar› k›ls›n, zekât›n› versin, f›rsat›n› buldu¤u zaman Hacca gitsin, orucunu tutsun, dergâha gelip giden-lere hizmet etsin, zikir telkini ald›ktan sonra ahdini yerini getirsin. Fakirgiden-lere, mis-kinlere ve bütün yarat›lm›fllara iyi niyet ve güzellikle hizmet etsin.
fierefli peygambere ç›kan soy flöyledir;
Halife-i zaman post-niflîn Ali Hâki Baba, fieyh Abdüllatif Efendi, fieyh Bektafl Efendi-fieyh Hac› Feyzullah Efendi-fieyh Ali Efendi-fieyh Elvan Efendi-fieyh Abdül-kadir fieyh Hüseyin fieyh Hac› Zülfikar fieyh Yusuf
fieyh Kas›m fieyh Hasan fieyh Bektafl fieyh Kalender Efendi-fieyh Mürsel Bâlî Efendi-Efendi-fieyh Resul Efendi-Efendi-fieyh Bektafl Efendi-Efendi-fieyh Yusuf Bâlî fieyh Mahmud fieyh ‹skender fieyh Genc Kalender Efendi-fieyh Resul Bâlî Sultân-Efendi-fieyh Sultânü’l-Büdela Sahibü’l-Burhan Bal›m Sultân (Allâh s›rr›n› mukaddes k›ls›n)-fieyh Mürsel Baba-fieyh H›z›r Sultân-fieyhü’s-semadanî sa-hib-i ilm-i ledünnî Hac› Bektafl Velî el-Horasanî ibn-i sultân ‹brahim sani ibn-i Sul-tân ‹brahim Mükerrem el-Mücâb b. ‹mâm Musa Kaz›m b. ‹mâm Cafer Sad›k b. ‹mâm Muhammed Bak›r b. ‹mâm Zeyne’l-Âbidîn b. ‹mâm Hüseyin b. ‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin).
Tarikat silsilesi de fludur:
Hac› Bektafl Velî-Sultân Hoca Ahmed Yesevî-‹mâm Ali b. Musa R›za-‹mâm Mu-sa Kaz›m-‹mâm Cafer Sad›k-‹mâm Muhammed Bak›r-‹mâm Zeyne’l-Abidin-‹mâm Hüseyin-‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin)-Hazret-i Sultân kâinat›n övünç kayna-¤› Muhammed Mustafa(Allâh selam› üzerine olsun)-Cibril-i Emin- Allâh Teala azi-mü’fl-flan.
B
Buu iiccaazzeettnnaammeenniinn yyaazz››llmmaass››nn››nn sseebbeebbii flfluudduurr::
Ariflerin sultân›, âfl›klar›n bürhan›, Hazret-i Hünkar Hac› Bektafl Velî-Allâh S›r-r›n› mukaddes k›ls›n-efendimiz Hazretlerinin] dergah›na gelen SSuullttâânn fifiüüccââaaddddîînn B
Baabbaa ppoosstt--nniiflflîînnii fifiüüccââ’’ DDeeddee evliyan›n yolunu kabul idüp, kendisine sofra ve çera¤ ile icazet ve inabet18ve halifelik virildi. Kendisine safa ve nazar olundu19 Mürit-ler kendisine tutuna, muhipMürit-ler onu bile. Yüce tarikat›m›z üzere ola ve icazetname-mizin gere¤i ile ifller iflleye. Bu ifllerinde kimse ona engel olmas›n. Tarikat d›fl› ha-reket edenlerin hakk›ndan gelsin. Hakka tabi olanlara selam olsun. 1206/1791 y›-l›n›n cemaziyel evvel ay›n›n ortalar›.
fiahitler
((bbuu kk››ss››mm bbeellggeeddee eekkssiikkttiirr))
B BEELLGGEE 66 ‹‹ccaazzeettnnaammee 33
Tu¤ra: Hünkâr Hac› Bektafl Velî Kuddise S›rr›hu
Zâlike takdîrü’l-azîzü’l-alîm nasrun minallahi ve fethun karîb ve beflfliri’l mü’minîn Yâ Muhammed Yâ Ali Yâ hayre’l-befler
Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Muhammedi’l-Mustafa, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri Aliyyi’l-Murtaza, Allâhumme salli alâ Seyyidina Haticeti’l Kübra,
Allâhümme salli alâ seyyidi-nâ nûri Fâtimatizehra, Allâ-hümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hasan Hulk› R›-za, Allâhumme salli alâ sey-yidinâ nûri ‹mâm Hüseyin fiehîd-i Deflt-i Kerbelâ, Allâ-hümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Zeyne’l Abidin Çardeh-i Masum-› Pâk, Allâ-humme salli alâ Seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Bâ-k›r, Allâhümme salli alâ sey-yidinâ nûri ‹mâm Cafer Sâ-d›k, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Musa Kâz›m, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Hefl-tem k›ble-i hefHefl-tem Sultânü’l-Horasanî Burhanü’l-Horasa-nî fiehîd-i hâk-› HorasaBurhanü’l-Horasa-nî ‹mâm Ali ibni Musa R›za,
Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Takî, Allâhümme salli alâ Seyyidinâ nûri ‹mâm Aliyyü’n Nakî, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Ha-sani’l-Askeri, Allâhümme salli alâ seyyidinâ nûri ‹mâm Muhammed Mehdî Sâhi-bü-i Zaman Kutbu’d-Deverân Huccetu’l Burhân, salavatullahi aleyhim ecmaîn ev-Velîn âhirîn, tayyibîn tâhirîn zâhirîn bâtinîn, lâ fetâ illa Ali lâ seyfe illa zülfikâr
Bismillahirrahmanirrahim
Elhamdulillahillezî ceale gulûbel ârifîn huzînete bi-zîneti’l ulûmi’l mahzûneti ve kâne alâ zâlike kadîran ev kasseme’l marifete bi-mertebetihi ve kalilen kalila ve kesiran ev kuhhile uyûnu’l âlemîn bi-kemalî kehli’r-ru’yeti atûfen lehüm ve nasî-ran lehüm ev fütiha’l istimâu lil-müfltakîn sagînasî-ran ve kebînasî-ran el-istimâu ismü’l ma’flûketi hâlen ve kâlen ve halakaküm alâ sûretin ve leyse fî hâli halkihi ehaden mübeflfliran hüvallahülezi lâ ilâhe illa hû âlimu’l-¤aybi ve’fl-flehâdeti hüve’r-rah-manirrahim ehadun ve lehu bi-mûcibi’s-serâir gulûbi’s-sidreti el hâdireti fi hündi-sin z›lle’l leyli ilâ tarafin küllü bihârin ve hiye an tahte arasan s›ratü’l emzaci’l mü-talat›meti fi’l bihâri eflhedü en lâ illâhe illallahu vahtehu lâ fleriyke leh ve eflhedü
enne Muhammeden Abduhû ve Resuluh erselehû nebiyyen ve ceale beyne’l enbi-yâi ve’l kudreti ve hazineti sallallahu ve alâ âlihî ve evlâdihî ve eshabihî ve ezvâ-cihî ve sellim teslimen ebeden dâimen kesiran.
Kâle aleyhisselam ‘’Ashâbî ke’n nucûmi bi-eyyihim iktedeytüm ihdeytüm’’ ve kâle azze ve celle ‘’ men kâle nasrun minallahi ve fethun garib’’ ve kâle aleyhis-selam ‘’ lâ yezâllüllahü taâla fî hâcetin li-abdihî mâdâme’l abdü fî hâceti ehihi’l müslim’’ ve kâle Ali bin ebî Tâlib kerremallahu veche (efl-fiuyûhu selâsetün et-Te-vâzuu inde’t devleti ve’l avfu inde’l gudreti ve’l atiyyetu’)20ve kâle sultânü’l mu-hakkikîn ve kutbu’l aktâb fi’l âlemîn el-Hac› Bektafl Velî el-Horasanî kaddessalla-hu s›rrakaddessalla-hu’l-aziz “fleykaddessalla-hu’l avâm bi’l ikmali ve fleykaddessalla-hu’l havâs bi’l ahvali ve fleykaddessalla-hu’l hâs bi’l esrari ve musallin fleyhu’n en yekune abden fi gayrihi ve sohbetihi zâlike’l ink›yâd bi-emrillahi taala ve’l ictinâb an nevâhi kemâ kalellahu taala “Vemâ etâ-kumu’r resûle fehuzûhû vemâ nehâküm anhu” fentehû evvelu mâ cerâ bi’l kalemi bi-kudretillahi taala ve kudreti bismillahirrahmanirrahim men lem yerzâ bi-kazâihî ve lem yesbir alâ belâihî fel yahrucu beyne’l arzi fe’l yetlub rabben gayri ve en tü-mîte nefse’l levvâmete bi’l mücahedât ve yühyi’n nefse’l mutmainneti bi’r-riyaze-ti sümme yertek› bi’d-derecâbi’r-riyaze-ti’l âliyebi’r-riyaze-ti ve’l merâbi’r-riyaze-tibi’l ulviyabi’r-riyaze-ti ve g›yle h›fzu’l hu-kuki bi bezli’r-ruhi ve’l kanâati bi kalîli’d-dünya an kesîriha fe inne k›yle’l ma’na gayrun min kesîri’l ma’na bi kavlillahi teala celle celâluhû ve amme nevâluhu “men amile sâlihan min zekerin ve ünsâ fe hüve mü’minün fe li-yahyeyne haya-ten tayyibehaya-ten fi’l hayatid-dünya hiye’l kanâatü ve hubbu’l cûi ve ba¤zü’l iflbâi ve terki’l uluvveti ve’r-ref’i ve hüsni’l mütâbâti ile’l hayrâti ve’l ictihâdi fi’l intisâbi ile’t-tâati sümme yendericu fi sufûfi’l büdelâi ve’t-tafdîli min azizi’l mennân ve’l avfu ve’l ¤ufrânu limâ yeflâe min hakikati’l fakri ve’l fenâ fi’llah ve’l bekâ billah hâdimü’l fukarâi ve’l mesakîni kutbu’l ârifîn gavsu’l vâsilîn hazreti SSuullttâânn fifiüüccââaad d--d
dîînn BBaabbaa ppoosstt--nniiflflîînniisseeyyyyiidd MMuuhhaammmmeedd AAllii BBaabbaa HHaalliiffee–edamallahü ömrühü ve berekatuhu - Zide tevfikihi ke’s-sabahihi ve’r-ruhi cemii ef’alihî hâlen ve gâlen ve kale eceznâhu icazete’l mutlakati en yeclise ale’s-seccadeti yesilu’s-salati’l mef-rûdati ve yu’tiz-zekate’l vacibati aleyhi ve yuhicce’l beyte men istedaa ileyhi sebi-len ve yesume flehre ramazani ve yuhtimme’s-sâdirîn ve’l vâridîn ve yücidde’l ah-de ve’t-tevbete ba’ah-de’t-telkini’z-zikri ve resmi’l hizmeti ve’l fukara ve’l mesâkîn ve esnafi’l halây›k ve’l müslimîn bi icrai’l mikrâsi min fluuri’l tayyibin ve libâsi’l h›r-kati ve nesebi’l-muttasili ilâ eflrefi’l enâmi eslahas sülâhâ ve iftihâri’l-küberâ hali-fe-i zaman hazretlerinin post niflîn es seyyid Hac› Ali baba edâmallahü ömruhû ve berakâtuhû ve ba’de zâlik en tevârese min hakikati’n-neseb el ilâ eflrefi’l-enâm es-laha’s-sulehâ ve iftihâri’l-küberâ el hasebün neseb fleyhü’z-zaman
sahibü’s-secca-deti kutbu’l-Pîran maliku ilmi’l yakin ve mürflidü hakka’l-yakin ve efl-fieyh Abdül-latif Efendi edamallahu ömrahu ve berakatehu ve ba’de zâlik en tuvârise rahme-tullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise lil mutâbeati fieyh sey-yid Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Feyzullah Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Ali Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Elvan Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik tuvârise’fl flüheda fieyh Abdül-kadir Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlike tuvârise fieyh Hüseyin Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hac› Zülfikar Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fiehy Yusuf Efendi zehrinufl(A¤uiçen) rahmetul-lahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkadehu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Kas›m efendi rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Hasan Efen-di rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Ka-lender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürselbâlî Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resul Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvâri-se fieyh Bektafl Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tu-vârise fieyh Yusufbâlî Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mahmut Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh ‹skender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Gençkalender Efendi rahmetullahi aleyh rahmeten vâ-siaten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Resulbâlî Sultân rahmetullahi aleyh rahme-ten vâsiarahme-ten ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Sultânü’l Budelâ sahibu’z zaman s›rr› yezdân Bal›m Sultân kaddesellahu s›rrahu’l azîz ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh Mürsel Baba Sultân rahmetullahi aleyh rahmeten vâsiaten nevverellalhu merkade-hu ve ba’de zâlik en tuvârise fieyh H›z›rlala Sultân nevverallamerkade-hu merkademerkade-hu ve âli-hi min velediâli-hi’s sâlik ve’n nâsiki’l muhtaç ilâ rahmetillaâli-hi taala min sultâni’l kâ-mil mükemmel fieyhu’s semedânî kutbu’l ârifîn sâhibu ilmü’l ledünnî el-Hac Bek-tafl Velî el-Horasanî kaddesellahu s›rrahu’l hafî ve’l celî ibn-i Sultân ‹brahim Sânî ibn-i Sultân Musa es-sânî ibn-i Sultân ‹brahim Mükerremü’l Mücabu’l ‹mâm Musa Kaz›m ibn-i ‹mâm Cafer Sad›k ‹bn-i ‹mâm Muhammed Bâk›r ibn-i ‹mâm Zeynel Âbidîn ‹bn-i ‹mâm Hüseyin ‹bn-i ‹mâm Ali Kerremallahu veche feteha ebvâben fet-han gariben fi tarikati sâlik Hac› Bektafl Velî ve mürflidihu sultân Hoca Ahmet
Ye-sevi rahmetullahi aleyh ibn-i Muhammed Hanefi ibni ‹mâm Ali fi tarikati’s sâlik Hoca Ahmet Yesevi ve mürfliduhu ‹mâm Ali ibn-i Musa R›za ve mürfliduhu imâm Musa Kaz›m ve mürfliduhu imâm Cafer Sad›k ve mürfliduhu imâm Muhammed Bâ-k›r ve mürfliduhu imâm Zeynel Âbidin ve mürfliduhu imâm Hüseyin ve mürfliduhu imâm Ali Keremallahu veche ve mürfliduhu Hazreti Sultân Fahr-i kâinat ve mefhar-i mevcudâd Muhammed Mustafa salavatullahmefhar-i aleyhmefhar-im ecmaîn ve mürflmefhar-iduhu ceb-rail-i emin ve mürfliduhu peyk-i Hüda rabbu’l âlemîn celle celâluhu ve amme ne-vâluhu temmet bi-avnillahi taala
((BBuunnddaann ssoonnrraass›› eekkssiikkttiirr)) G
Güünnüümmüüzz TTüürrkkççeessiinnee ÇÇeevviirriissii ((‹‹ccaazzeettnnaammee 33))
Hz. Muhammed Mustafa’n›n nuruna selam olsun, ‹mâm Ali’nin nuruna selam olsun, Haticetü’l-Kübrâ’n›n nuruna selam olsun, Fât›mâtü’z-Zehrâ’n›n nuruna se-lam olsun, yarat›c›n›n r›zas›n› kazanm›fl ‹mâm Hasan nuruna sese-lam olsun, Kerbe-la flehidi ‹mâm Hüseyin’in nuruna seKerbe-lam olsun, On dört masum imâmdan oKerbe-lan ‹mâm Zeyne’l-Abidin’in nuruna selam olsun, ‹mâm Muhammed Bak›r’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Cafer Sad›k’›n nuruna selam olsun, ‹mâm Musa Kaz›m’›n nu-runa selam olsun, Horasan’da flehid olan ‹mâm Ali R›za’n›n nunu-runa selam olsun, ‹mâm Muhammed Taki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Ali Naki’nin nuruna selam olsun, ‹mâm Hasan Askerî’nin
nuruna selam olsun, Sahib-i za-man ‹mâm Muhammed Meh-di’nin nuruna selam olsun... K›-sacas› burada isimleri geçen geçmeyen bütün imâmlar›n hepsinin üzerine selam olsun.
Hz. Ali’den baflka yi¤it, onun k›l›c› zülfikar’dan baflka da k›l›ç yoktur.
Dünyada herkese ac›y›p kollayan, ahirette ise inananla-r› ba¤›fllay›p günahlainananla-r›n› ve ku-surlar›n› affeden yüce Allâh’›n ad› ile (bafllar›m)
Âlimleri kalplerini ilim hazinesi k›lan ve her fleye gücü yeten, bilgiyi kullar›n›n derecesine göre az veya çok paylaflt›ran Allâh’a sonsuz flükürler olsun. Kendileri-ne bir ihsan ve yard›m olmas› için, ilim sahiplerinin gözlerini maKendileri-nevi olarak sür-melemifltir. Sözlerinde ve hareketlerinde Allâh’› hissetmeleri için büyük küçük âfl›klar›n hepsinin kulaklar›n› açm›flt›r. O, Allâh insan› di¤er yaratt›klar›nda olma-yan birçok özelliklerle yaratm›flt›r. O, görünen ve görünmeyen her fleyi bilir ve kendisinden baflka da ilah yoktur. O, esirgeyen ve ba¤›fllayand›r. Onun ilmi bütün denizlerin en ücra köflelerindeki s›rlara ve denizdeki dalgalar›n mahiyetine kadar her fleye yeter.
Ben flehadet ederim ki Allâh’tan baflka ilah yoktur ve Hazreti Muhammed O’nun kulu peygamberidir. O’nu peygamber olarak gönderdi ve peygamberler aras›nda ilmin hazinesi ve kudret sahibi k›ld›. Binlerce selam o peygamberin aile ferlerine ve arkadafllar›na olsun.
Peygamber eferdimiz aleyhisselam buyurdu ki: “benim arkadafllar›mdan herbi-ri y›ld›zlar gibidir hangisine uyarsan›z do¤ru yolu bulmufl olursunuz. Allâhü Teala Hazretleri buyurdu ki: “ Zafer Allâh’tand›r ve fetih yak›nd›r.21” Peygamber efendi-miz buyurdu ki: “ Kifli müslüman kardeflinin yard›m›nda oldu¤u sürece Allâh’›n o kifliye yard›m› sürekli olacakt›r.” Ebu Talib’in o¤lu Ali-Allâh O’nu flereflendirsin-buyurdu ki: “Büyük insanlar üç türlüdür; makam ve mevki sahibi olduklar› zaman mütevaz› olurlar, güçlü olduklar› zaman affederler, birine iyilik yapt›klar› zaman bafl›na kakmazlar. Hakikat ehlinin sultân›, dünyada devrinin en ulu kiflisi, Hac› Bektafl Velîyyü’l-Horasanî Allâh yüce s›rr›n› mukaddes k›ls›n flöyle buyurmufltur: “Marifetin22 az›, çok amel etmekten daha hay›rl›d›r.” Halk›n yi¤itli¤i mal iledir. Seçkin kiflilerin yi¤itli¤i amelleri iledir. Bunlardan Allâh’a daha yak›n olanlar›n ya-hi havassü’l-havas’›n yi¤itli¤i ise yaflant›lar›ylad›r. Velîlerin yi¤itli¤i ise, s›rlara ulafl-mak ile olur. Fütüvvetin asl› kulun baflkalar›na yard›mda bulunmas›d›r. Bu da ku-lun Allâh’›n emirlerini tutup, yasaklar›ndan kaç›nmas›yla olur. Allâh Teala’n›n flöy-le buyurdu¤u gibi:“Peygamber size neyi emretmifl ise onu al›n›z, neyi de sizden men etmifl ise, ondan sak›n›n›z.”23 Allâh’›n kudret kalemi ile ilk yazd›¤› kelime bismillahirrahmanirrahim’dir. Benden baflka Rab aramay›n. Mücahede ile nefsini-zi öldürün. R›yazat ile nefsininefsini-zi mutmainne mertebesine ç›kar›n. Sonra da daha yüksek derecelere ç›kar›p, manen yüce mertebeler kazan›n.
Denildi ki, hukuku korumak can vermekle olur. Kanaat ise, az bir dünyal›kla yetinmektir. Allâh Teala buyurdu ki: “Erkek ve kad›ndan kim salih amel ifllerse, o, inanm›flt›r. Biz ona dünyada güzel bir hayat yaflataca¤›z.”24Bu ameller ise,
kana-at, açl›¤› sevmek, toklu¤u arzulamamak, iyili¤i yükseltip kötülü¤ü terketmek, iba-detlerde gayretli olmak, seçkinler s›n›f›na girmek ve oradan da aziz olan Allâh’tan af dilemek O’nda ölmek O’nda dirilmek.
Tarikat ululuar›n›n sultân›, miskin ve fakirlerin hizmetçisi, Allâh’a ulaflanlar›n en yücesi Sultân fiücâaddîn Baba -Allâh s›rr›n› mukaddes k›ls›n- Hazretlerinin post-niflîni Seyyid MMeehhmmeett AAllii BBaabbaa--Allâh ömrünü uzun etsin-‘yyaa iiccââzzeett vveerrddiikk. Posta otursun, farz namazlar› k›ls›n, zekat›n› versin, f›rsat›n› buldu¤u zaman Hac-ca gitsin, orucunu tutsun, dergaha gelip gidenlere hizmet etsin, zikir telkini ald›k-tan sonra ahdini yerini getirsin. Fakirlere, miskinlere ve bütün yarat›lm›fllara iyi ni-yet ve güzellikle hizmet etsin.
Mübarek ve flerefli soy silsilesi flöyledir;
Hac› Bektafl Velî dergâh› potniflin Hac› Ali Baba halife , fieyh Abdüllatif Efen-di, fieyh Bektafl Efendi-fieyh Hac› Feyzullah Efendi-fieyh Ali Efendi-fieyh Elvan fieyh Abdülkadir fieyh Hüseyin fieyh Hac› Zülfikar Efendi-fieyh Yusuf Efendi-Efendi-fieyh Kas›m Efendi-Efendi-fieyh Hasan Efendi-Efendi-fieyh Bektafl Efendi-Efendi-fieyh Kalender fieyh Mürsel Bâlî fieyh Resul fieyh Bektafl Efendi-fieyh Yusuf Bâlî Efendi-Efendi-fieyh Mahmud Efendi-Efendi-fieyh ‹skender Efendi-Efendi-fieyh Genc Ka-lender Efendi-fieyh Resul Bâlî Sultân-fieyh Sultânü’l-Büdela Sahibü’l-Burhan Bal›m Sultân (Allâh s›rr›n› mukaddes k›ls›n)-fieyh Mürsel Baba-fieyh H›z›r Sultân-fieyhü’s-semadanî sahib-i ilm-i ledünnî Hac› Bektafl Velî el-Horasânî ibn-i sultân ‹brahim sani ibn-i Sultân ‹brahim Mükerrem el-Mücâb b. ‹mâm Musa Kaz›m b. ‹mâm Ca-fer Sad›k b. ‹mâm Muhammed Bak›r b. ‹mâm Zeyne’l-Âbidîn b. ‹mâm Hüseyin b. ‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin).
Tarikat silsilesi de fludur:
Hac› Bektafl Velî-Sultân Hoca Ahmed Yesevî-‹mâm Ali b. Musa R›za-‹mâm Mu-sa Kaz›m-‹mâm Cafer Sad›k-‹mâm Muhammed Bak›r-‹mâm Zeyne’l-Abidin-‹mâm Hüseyin-‹mâm Ali (Allâh onu flereflendirsin)-Hazret-i Sultân kâinat›n övünç kayna-¤› Muhammed Mustafa(Allâh selam› üzerine olsun)-Cibril-i Emin- Allâh Teala azi-mü’fl-flan.
V
FFEERRMMAANN vvee BBEERRAATTLLAARR
B Beellggee 77
B Beerraatt 11
II..AAbbddüüllhhaammîîdd OO¤¤lluu IIII.. MMaahhmmuudd’’uunn TTuu¤¤rraass››
Anadolu cânibinde vâki’ Bektâfli Tekyelerinin teftîfline me’mûr k›l›nan dergâh-› mu’allâm Kapucubafldergâh-›lardergâh-›ndan Mehmed -dâme mecduhû- ile husûs-dergâh-› mezbûra mütevellî ta’yin k›l›nan müderrisîn-i kirâmdan Çerkeflî Mehmed- zîde ilmuhûnun vârid olan tahrîrâtlar›ndan ve bilfiil defterdâr-› evVelîn iftihâri’l-ümerâ ve’l-emâcid müstecmeu cemîu’l-mevlâ ve’l-mefâhir es-seyyid el-hâc ‹brâhîm Edhem-dâme uluvvuhu-nun takrîrinden müstebân oldu¤u üzere Eskiflehir sanca¤›nda Seyyid
