• Sonuç bulunamadı

[En yakınları Samipaşazade Sezai'nin son günlerini şöyle anlatıyor]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[En yakınları Samipaşazade Sezai'nin son günlerini şöyle anlatıyor]"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

28 Nisan 1936

= TT- 510 L:í

En yakın akrabası ani

Sergüzeşt muharririnin son g

geçti ? Yarıda kalan rom an:

“ A m a n A b d ü lh a k H â m it b en i böyl*

bir h a ld e g ö rm e s in , ç o k ü zü

Büyük edebiyat üstadı, Türk edebiyatına ilk defa «roman» ı sokan Sami paşa, zade Sezai ev­ velki gece öldü.

«Sergüzeşt» muharririnin Mü­ hürdarda, havagazı şirketi yanında­ ki evine sağlılığmda birçok defa git­ miştim. Onun aşklarını, sanat te­ lâkkilerini yazmıştım. Bu sefer gittiğim zaman Abdülhak Hâmi- din candan dostu, Türk edebiya­ tının maruf siması Sami paşa za­ de Sezai yukarı odada, çalışma salonunda ebedî uykusuna dalmış, yatıyordu. Üstadın yeğenleri göz­ leri ağlamaktan şişmiş bir halde, bitgin gelenleri karşılıyorlar.

En yakınları Sami paşa zadenin son günlerini şöyle anlatıyor:

— Halinden hiç şikâyet etmi­ yordu. Bundan bir müddet evvel zatürreeye tutulmuştu. Biz telâş ettikçe: «Ne telâş ediyorsunuz, benim için bu kadar niçin rahat­ sız oluyorsunuz» diyordu.. Son za­ manlarda «Konak» adında bir romana çalışıyordu. Bu romanda eski, 50 sene evvelki gençlik ha­ yatını, konak âdetlerini, eski eğ­ lenceleri, öküz arabasile Alemda- ğme gidişleri yazıyordu. Ve bun­ ları o çok iyi bilirdi.. Ne çare ki «Konak» ı tamamlamadan gözle­ rini yumdu... Geçenlerde şair Hü­ seyin Siret gelmişti. Kendisinin alnından öptü:

— Romanıma başladım ama.. Ne çare ki tamamlıyamıyacağım.. dedi.

Hasta yatarken bile yazı yaz­ mak istiyordu. Lâkin son derece­ de iyi mürekkeb meraklısı idi. Al­ dığımız mürekkepleri beğenmi­ yordu. En iyi mürekkebi aldık. Gene beğenmedi ve yazı yazmadı.

Odadakilerden biri sordu: — Abdülhak Hâmit ölümünü duydu mu?

— Şimdi bayan Lüsyene telefon ettik.. Çok müteessir oldu. «Ben beyefendiye bunu nasıl haber ve­ receğim?.» diye sızlandı. Haki­ katen Hâmide bunu birdenbire haber vermiyeceğiz.. Çünkü ken­ disini çok severdi. Yavaş yavaş, «ağırlaştı, çok ağırmış» diye an­ latmalı... Zavallı Sezai, Hâmidi o kadar severdi ki son günlerin­ de: «Aman Hâmit gelmesin., be­ ni ziyaret etmesin., bu halde, za­ yıflamış beni görüp üzülmesin..» diye çırpmıyordu. İki aydanberi hiç bir şey yemez içmez olmuştu. Bütün gıdası portakal şerbeti idi.

Bay Sezainin gençliği

Endülüslü dansüz Konsuella

Bay Sezainin son resimlerinden biri — Son dakikaları nasıl geçti?.. O zaman anlattılar... Sami paşa zade Sezainin yazılarında bahset­ tiği bir «Süreyya kalfa» vardır. Süreyya kalfa Sami paşa zadenin kalemile Türk edebiyatına girmiş

bir neı bü on ka da ver zac lar latı evi tar bir bir ka< miı ha; ga: ler hin şı ı tiy< 19< oln prc fra < •* me ad; leri sus Saı bü: ma içil lüs ruf tır. ka< nın tağ

yük bir muvaffakiyet gösterdik... diyor ve bütün memleket mesele­ lerde yakından alâkadar oluyor­ du. Çocuk haftası münasebetile ziyaretçilerine:

— Keşki ben de bir çocuk ol­ saydım.. demişti.. — H. F.

t * *

Cenaze merasimi

Sami paşa zade Sezainin cena­ zesi bugün 11,30 da Mühürdar caddesinde havagazı şirketi ya­ nındaki evinden kaldırılarak Os- manağa camisinde öğle namazı kılındıktan sonra hususî vapurla Kandilliye götürülecek, Göksuda- ki aile kabrine defnedilecektir.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

1904 yılında doğan sanatçı, Sanayi Nefise M ektebi’ni bitirdikten sonra resim öğrenimini Paris’te sürdürdü.. Yurda döndükten sonra bir süre

Baki Süha Ediboğlu, programından sonra, kendi tanıdığı Şevket Hıfzı'yı bize şöyle anlattı:. — Yıllar önce, Ankara'da, akşam oldu mu, şair dostlar o

Bu çalışmada muteallakın sadece öne geçmesi durumu incelenmiş, mu- teallakın haberden sonra gelme durumu ise ele alınmamıştır.. Esas olan kullanım ise, habere

A cümlesinde Sol (Rast) perdesi ile seyre başlayan türkü, makamın güçlüsü Mi (Hüseyni) sesini göstererek Hüseyni makamı seslerini duyurup, Sol (Gerdaniye)

Bir ‘okul’ niteliğindeki A S T ’ı başka topluluklardan ayıran bir başka özellik de sahneyi her zaman bir ‘deney labora- tuvarı’ olarak kullanmaktan hiç bir

Tablo 3. sidir Bugün modern sitogenetik metodlar, kromozom kusurlar ı ile dermatoglifikler aras ı ndaki ili ş kinin belirlenmesinde öncülük etmektedir. Korunmaya muhtaç

However, this crisis condition is opportunity for students to use and develop all their competencies to remain able to be entrepreneurs and agents of economic

However, since the Turkish mathematics textbook covers the topics of only a one-year curriculum and the Singaporean and IBDP-SL mathematics textbooks represent two-year