Y
AZAR Yaşar Kemal’in Alman ya’da yayınlanan ünlü Der Spie- gel’e verdiği yazı bomba etkisi ya rattı. Yaşar Kemal’in Güneydo
ğu ve Kürt sorununa bakışını an lattığı bu yazı şiddetle eleştirildi. Yazıyı kaleme alan Yaşar Kemal ise, eleştirilerden neden böyle bir yazıyı yazma ihtiyacı duyduğuna kadar pekçok konuya Milliyet a- racılığıyla açıklık getirdi.
• Der Spiegel’deki yazı nız şiddetle eleştirildi. Buna verecek cevabı mz vardır herhal de... Yaşar Kemal: Hani tartışacak tık. Bu başımız daki en büyük belanın bir çözü münü bulmak i- çin korkusuzca düşüncelerimizi sö y le y e c e k tik . Bana sövmekle bir yere varabile ceksek, siz bilirsiniz, diyelim. Ben diyo rum ki yasaklar ül kemizi bu hale ge tirdi. Ama
• Elini ılıktan soğuğa vurmadı, bunları söyle meye hakkı yok diyenler var.
Yaşar Kemal: 39 yıldır
yazıyorum. Elimden kalem düşmedi. 36 kitabım var. 12 yılım Anadolu’da geçti. Gazetecilik yaparken bana Cum huriyetin ağır işçisi derlerdi. Tüm bunlar elimi ılıktan soğuğa vurmadım demekse doğrudur.
• Neden böyle bir yazı yaz maya gerek duydunuz?
- .
cağım. Bizim gazetelerimiz de is terse onlara da yazmaya hazırım.
• Kürt Sorunu nasıl çözüle cek?
Yaşar Kemal: Kürt Sorunu’nu
savaşla, öldürmekle çözmeye ça lışmak çok yanlıştır. Balığı tut mak için suyu kurutmak çok yanlıştır. Bu çağda işkence, zu lüm çok yanlıştır. Kürt sorunu barışçı yollardan kolaylıkla çözü lür. Bu işin bu kadar büyütülme mesi gerekirdi. PKK durdukça Kürtler’in haklarını veremeyiz diyorlar. Siz Kürtler’in bütün
in-günlerce, aylarca bombalanmadı. Oralarda iller, köyler, ormanlar yakılmadı. Bir ordu bizde yıllar dır çarpışıyor. Enflasyonun çoğu bu yüzden... Süleyman Bey di yor ki “Türkiye’de savaşta bile enflasyon yüzde 150 olmadı.” Sa vaşta olduğumuzu, bu savaşta yılda 425 trilyon harcadığımızı bilmiyor sanki. Bu savaş her yönden belimizi kırıyor.
• 'Ya bitecek, ya bitecek’ dendi denmesine de, bu iş nasıl biter?
Yaşar Kemal: Bu savaş nasıl
Der Spiegel dergisinde yayınlanan yazı
sıyla ilgili eleştirileri yanıtlayan yazar Ya
şar Kemal “Siz Kürtler’in bütün insani
haklarını, demokratik haklarını verin,
PKK’yı da Kürt halkıyla başbaşa bırakın.
Onlar kozları varsa, kozlarını
paylaşsınlar” dedi.
mı biter dediniz? Kolay biter. E- ğer biz savaşsız çözümde birleşir sek. Halkımızın gücünü barışa doğru yöneltirsek. Halkımız bu savaşın durmasını zaten candan istiyor. Çünkü onların çocukları ölüyor, enflasyondan dolayı on
lar aç kalıyor. Bir de barış olsun diyenlere basınımızın mümtaz kalemleri ağız dolusu sö ver, aşağılarsa, yazarla rımız o kahraman so yundan gelen ya zarlarımız da savaş yanlı larını, ırk çıları, tu tar, beni kınarlarsa savaşçıla rın ekme ğine yağ s ü r ü l ü r . kafamızın içindeki yasaklar, ya
sakçıların hık deyicileri... Bir kahraman soyundan gelen yazar arkadaşlarımın beni kınamala rı... Benim de onlara sözüm var, bu halk sizi bağışlamayacak, ku sacaktır. Ağzınızla kuş tutsanız kusacaktır. Bana şovenlere hiç bir sözüm yok. Ülkenin kaderi söz konusu. Onlar daha sövüyor. Sövmekle, öldürmekle bir yere varılsaydı, bizim basın çok sövü yor, daha çok da gazeteler, gaze teciler birbirlerine sövüyorlar, Türkiye böyle durumda olmaz, cennet olurdu. Üstelik de bana gazetelerinde çıkan yarım yama lak çevirileri de çarpıtarak sövü yorlar. Ne söyleyeyim, ben bu dünyaya Mehdi olarak gelmedim.
önce Der Spiegel benden yazı is tedi, ikircikliydim, yazmaya vak tim de yoktu, biraz işi uzattım. Sonra bizim yazarların çıkaraca ğı Demokrasi Kitabı için bir yazı yazmıştım. Kitabı basacak Erdal Öz’e telefon ettim, yazıyı dergiye gönderebilir miyim, diye... O da 'Kitaba bir zararı olmaz, faydası olur’ dedi. Ben de tek şatır çıka rılmaması koşuluyla yazıyı Spie- gel’e gönderdim. Yazının uzun ol duğunu söyleyip benden biraz kı saltmamı istediler. Kısalttım, ya zı da böylece çıktı. Dünyada daha pekçok gazete benden yazı isti yor. Elimde birinci cildi bitmiş bir roman var. Roman biter bit mez benden yazı isteyen dünya nın bütün ünlü gazetelerine
yaza-sani haklarını, demokratik hak larını verin, PKK’yı da Kürt hal kıyla başbaşa bırakın. Onlar koz ları varsa, kozlarını paylaşsınlar.
H İÇ İLGİSİ Y O K
• Kürt sorununu dünyaya bakıp Bask’la, İRA’yla benze tenler var. Bu benzetmeyi ya panlar çözüm yollarım da bu noktadan y o la çıkarak öneri yorlar...
Yaşar Kemal: Doğu Anado
lu’daki savaşı Katalan’la, Bask la, ÎRA’yla bir sayıyorlar, hemen he men hiç ilgisi yok. Katalan, Bask, İRA gerillalarının üstüne üç yüz bin kişilik ordular yürü tülmedi. Dağlar, taşlar, ovalar,
Bu savaşın sürmesinden sayıla mayacak kadar çıkarı olanlar var. Bir gün ülkemizde gerçak bir demokrasiye ulaşırsak bu çı karcıların bu savaştan ne kaptık ları bir bir ortaya çıkacaktır. Ben inanıyorum ki, biz bir avuç insan da olsak halkımızın yardı mıyla, insanlığın yardımıyla bu savaşı durduracak, ülkemizi bö lünme yolundan g er iy e döndüre
ceğiz.
• Dünya halkları bizdeki bu soruna nasıl bakıyorlar? Uzak tan Kürt Sorunu’ nasıl görü nüyor?
Yaşar Kemal: Dünya bir köy
artık. Duvarın bir yanından ök- sürsen, öbür yanında duyuluyor. Bana “Niçin Alman dergisinde
yazdın” diyenlere bir çift sözüm var: Günlerdir, yıllardır, bütün dünyaya BosnaHersek için bir a- ğızdan bağırıyoruz, niçin bu sa vaşı durdurmuyorsunuz, diye. Ben de Batı’yı, Amerika’yı suçlu yorum “Niçin gerektiği kadar bu savaşa katılmıyorlar” diye. Son ra ülkemde kan gövdeyi götüre cek, ben insanlıktan yardım iste meyeceğim. İstesek de istemesek de dünya halkları bizdeki bu kanlı, anlamsız savaşa karşı ola caktır.
2 2 YILDIR A D A Y IM
• Türkiye’de Kürt Sorunu ol duğu sürece Nobel bize gelmez yargısı var. Dolayısıyla sizin Spiegel’de yazdıklarınız Nobel’e atfedildi. Yaşar Kemal Nobel’i göğüslemek için bunları söyle di dendi.
Yaşar Kemal: Ne diyorlar, ne
yazıyorlar, Nobel almak için mi Türkiye’ye küfrediyormuşum! Ni çin küfredeyim ülkemin halkına? Ben bu kültürün insanıyım. Ana dolu’nun o büyük kültürüne di limle, kanımla bağlıyım. Çok say gım var bu büyük halk kültürleri ne. Biliyorum arkadaşlarım yaz dılar, Nobel almak için Türki ye’ye küfrediyor diye, ben 1973’ten bu yana resmi Nobel ada yıyım. Resmisi nedir bunun diye ceksiniz, şudur: İsveç Yazarlar Birliği ve İsveç Bilimler Akademi si aday gösterebilir Nobel’e. Nobel ödülünün tüzüğüne göre bu aday lık da bir kezdir ve hayat boyun- cadır. Örneğin Tolstoy ölünceye kadar aday kalmış ve Nobel’i ala mamıştır. Bense bu Nobel’i ihmal etmişim, demek çoktaaan alabilir mişim. Türkiye’ye küfretmek bir Nobel almaya yeter de artarmış bile. Türkiye’ye bir kez küfreder - o da yalancıktan, Nobel’i alır ar dından İsveç Akademisi’ne nanik yaparsın. Bilmiyordum, vallahi billahi bilmiyordum, şu bütün Nobel alan yüzlerce kişinin Tür kiye’ye ya da ülkelerine küfrettik lerini hiç mi hiç bilmiyordum. Yirmi iki yıldır Nobel’e adayım, bu kadar beklemenin ne alemi vardı, Nobel’i bir küfürle alır key fime bakardım. Vay anasını neler kaçırmışım, bir küfür etmenin neye malolacağmı...
• Yazmaya devam ediyorsu nuz. Bu tür yazıların da dışın da. Elinizde uzun zamandır ça lıştığınız bir *nnmar var, öyle değil mi ?
Yaşar Kemal: Evet. Bu üç cilt
lik bir roman. Ekolojiyle ilgili. Bi rinci cildini bitirdim. Adı, “Bir A- da Hikayesi.” Bu yıl sonbaharda sanırım önce yurtdışmda, Fran sa’da yayınlanacak.