• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II: KURAMSAL BİLGİLER VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.4. Epistemolojik İnanç

2.4.1 Epistemolojik gelişim modelleri

2.4.1.1. Gelişimsel modeller

2.4.1.1.1. Zihinsel ve ahlaki gelişim modeli

öğrencilerin üniversite yıllarına ilişkin deneyimlerini anlattıkları çok çeşitli öğrenci ve kurumlarla tekrarlanan Perry modeli, öğrencilerin öğrenme biçimlerinin ayrıntılı niteliksel analizlerinden ortaya çıkmıştır (Perry, 1970, 1981).

Perry (1970) tarafından öğrencilerin bilginin kökeni ile ilgili kişisel varsayımları, bilişsel süreçleri ile zihinsel ve ahlaki gelişimlerinin boylamsal olarak incelendiği ve 109 Harvard’lı lisans düzeyinde erkek öğrenci ile yürütülen çalışmada ölçme aracı olarak açık uçlu röportajlar kullanılmıştır. Perry (1970), araştırmalarını öğrencilerin bilgi hakkındaki inançlarının dualistik düşünceden göreceli düşünceye dönüştürme varsayımına dayandırarak sürdürmüştür. Ayrıca, öğrenciler farklı yollardan bilgiye ulaştıkları için onların farklı bilgiye sahip oldukları varsayımında bulunarak dokuz aşamada zihinsel ve ahlaki gelişim modelini geliştirmiştir. Daha sonra dokuz aşamayı üç kategori olarak gruplandırmıştır. İlk üç aşamayı "Dualizmi Düzenleme" kategorisi olarak gruplandırmış ve bu aşamada bilginin gelişiminde “Çoğulculuğun Etkisinin Zorluğu” üzerinde durulmuştur. Bir sonraki üç aşama "Göreceliğin Gerçekleşmesi”ni temsil etmekte ve bu aşamada "dağınık Rölativizmde benliğin istikrarsızlığı” konusu üzerinde durulmuştur. "Mutabakatların Gelişmesi" adlı kategoride modelin son üç aşaması yer almaktadır ve

"mutabakatların sorumlulukları" ifade edilmektedir. Birinci aşamada öğrenciler, bilgi ile temel dualistik görüşe sahiptirler. Çünkü öğrenciler bu aşamada "dünyayı, biz-doğru-iyi ve diğerleri-yanlış-kötü” gibi kutupsal terimlerle görmektedirler. Bu yüzden öğrenciler dünyayı iki parça olarak algılarlar ve bu aşamadaki bireyler bilginin temel bir ikilikten oluştuğu görüşüne sahiptirler. Bu yüzden, bu kategorideki öğrencilerin öğrenmesi doğru cevaba dayanmaktadır (Perry, 1970).

İkinci aşamadaki öğrenciler birden fazla cevap olduğunu düşünmeye başlar ancak yine de doğru ve yanlış cevaplar üzerinde durmaktadırlar. Bu aşamada, öğrenciler "biz cevabı kendi kendimize bulabiliriz” şeklinde bilgiye sahiptir ve sadece doğru olanın ne olduğu üzerinde dururken neyin yanlış olduğunu görmezden gelmektedirler. Üçüncü aşamadaki öğrenciler hem çeşitliliği hem de belirsizliği meşrulaştırmaya başlarlar, ancak bu aşamada öğrenciler doğru cevabı bulma konusunda daha fazla durmaktadırlar. Dördüncü aşamadaki öğrenciler, görüş çeşitliliği konusunda ileri düzeyde bir algıya ve "Herkesin kendi doğrusu vardır" görüşüne sahiptir. Beşinci aşamadaki öğrenciler "tüm bilgi ve değerleri, bağlamsal ve göreceli olarak algılamaktadır". Bu aşamada, öğrenciler cevaplarını değerlendirmeye başlarlar ve en önemlisi bilgiyi bağlam içinde düşünmektedirler. Altıncı aşamadaki öğrenciler, göreceli bağlamlarda mutabakatlı kararlar almak gerektiğinin farkına varmaktadırlar. Yedinci aşamada, öğrenciler "bazı konularda mutabakatta bulunmaya başlarlar". Sekizinci aşamadaki öğrenciler, "mutabakatın etkilerini deneyimlemekte ve sorumluluk ile ilgili konuları keşfetmektedirler", bu da öğrencilerin sorumluluk kavramlarını keşfetmeye başlamaları anlamına gelmektedir. Dokuzuncu aşamada, öğrenciler mutabakatın öğrencilerin hayatlarını ifade eden bir etkinlik olduğunun farkındadır ve bu nedenle bu aşama kimliğin doğrulanması aşaması olarak ifade edilmektedir (Perry, 1970).

Perry (1970), zihinsel ve ahlaki gelişim modelini Dualizm, Çoğulculuk, Görelilik ve Mutabakat şeklinde dört gruba ayırmıştır. Böylece epistemolojik gelişimin, dualistlikten göreceliğe doğru bilişsel bir gelişim gösterdiği belirtilmiştir (Tablo 2). Perry’ye (1970) göre, bilgiyi dualistik olarak gören bireyler, doğru bilginin ancak otoriteler tarafından oluşturulup kitlelere aktarıldığına inanmaktadırlar. Tüm bireyler epistemolojik gelişime dualistik olarak başlarlar çünkü bireyler bu seviyeye dünyadaki bilgileri kabul ederek başlarlar. Ardından, bilgi konusunda zıt görüşlere sahip olan bir grubun bulunduğu çoğulcu bir bakış açısı gelir ve bu yüzden, bu gruptaki kişilerin bazıları iç seslerine güvenmeye başlar. Bu seviyede, bilgi öznel olarak da görülür ve bireylerin bilgiyi çoklu olarak görmeye başlamalarına rağmen, yine de bilginin belirli olduğuna

inanmaktadırlar. Göreli aşamada, bireyler bilgiyi süreç olarak, diğer bir deyişle deneysel ve bağlamsal bir yapı olarak görürler (Perry, 1970). Birey, bilginin dayatılmaktan ziyade birey tarafından yapılandırıldığı görüşünü geliştirmeye başlar. Böylece, bireyler epistemolojik inançlarını epistemik sistem gelişiminde yansıtıcı düşüncenin önemli bir rol oynadığı gelişmemişten gelişmişe doğru bir süreçle yapılandırmaya başlarlar. Bu aşamada bireyler, bilginin belirsiz olduğu inancını geliştirmeye başlarlar. Ayrıca, kesin bir gerçek olmadığı görüşünü de geliştirirler ve bu nedenle gerçekler çok yönlü olarak değerlendirilir. Perry (1970), öğrencilerin inançlarını araştırarak zihinsel ve gelişim modelini geliştirmiştir ve kişisel epistemolojinin birçok modeli Perry'nin çalışmalarına dayandırılarak geliştirilmiştir.

Tablo 2

Perry Zihinsel ve Ahlaki Gelişim Modeli

Gelişim

Sırası Kategoriler Kategorilerin Özelliği

1. ve 2. aşama

Dualizm

(Dualism)

1. aşamada bireyler bilgiye doğru ya da yanlış olarak kutupsal açıdan bakmaktadırlar ve doğru bilginin ancak otoriteler tarafından oluşturulup kitlelere aktarıldığına inanmaktadırlar. 2. aşamadaki öğrenciler birden fazla cevap olduğunu düşünmeye başlar ancak yine de doğru ve yanlış cevaplar üzerinde durmaktadırlar.

3. ve 4. aşama

Çoğulculuk

(Multiplicity)

Bu aşamalardaki bireyler bilginin çeşitli ve kesin olmadığına ve herkesin kendi doğruları olabileceği fikrine inanmaktadır.

5. ve 6. aşama

Görecelilik

(Relativism)

Bu aşamalardaki bireyler bilgiyi süreç olarak, diğer bir deyişle deneysel ve bağlamsal bir yapı olarak görürler. Bireyler bilginin dayatılmaktan ziyade bilginin birey tarafından yapılandırıldığı görüşünü geliştirmeye başlar.

7., 8. ve 9. aşama Görecelilikte Mutabakat (Commitment in Relativism)

Bireyler bazı konularda mutabakatta bulunmaya başlarlar ve mutabakatın bireylerin hayatlarının önemli bir parçası olduğuna inanmaktadırlar.

2.4.1.1.2. Kadınların bilme yolları. Perry'nin bu alandaki çalışmasından sonra,

Benzer Belgeler