I. BÖLÜM
2. EFSANELER
3.2.2. Diğer Fıkralar
3.2.2.18. Her Yiğide Kısmet Olmaz
Adam pazarda pekmez satıyormuş. Alıcı da tadına bakmak istemiş. Adam bir kepçe daldırmış pekmez küpünün içine. Bir bakmış içinde sıçan ölüsü… Adam, alıcıya belli etmeden sıçanı yutmuş. Belli olsa adam almayacak. Alıcı, o neydi diye sormuş. Adam da: “O küp başına bir kere olur. Her yiğide kısmet olmaz.” demiş. (Zeki Yaşar-Cinge)
90
4.İLAHİLER
4.1. İlahilerin İncelenmesi
Tanrıyı övmek, ona yalvarmak için yazılan şiirlere ilahi denir. İlahiler özel bir ezgiyle okunur. İlahiler tarikatlara göre türlü adlar alır: Mevleviler ilahiye âyin, Bektaşiler nefes, Gülşeniler tapuğ, Halvetiler durak, öteki tarikatlar da cumhur ya da ilahi der. 82
Balıkesir merkez ilçe Manav köylerinde ilahilerin daha çok mevlitlerde ve kına gecelerinde söylendiği görülmüştür. Hatta köylerde sesinin güzelliği ile bilinen kadınların birer defter tuttukları ve büyüklerinden duydukları, mevlitlerde dinledikleri ilahileri yazıya geçirdikleri gözlenmiştir.
4.2. İlahi Metinleri 4.2.1. Kerbela
Kerbela bir dağ içinde Nur parlar siyah saçında Yaralı kanlar içinde Hasan ile Hüseyin’dir
Kerbela’ya vardı kondu Şehit olacağın bildi Döne döne şehit oldu Hasan ile Hüseyin’dir
82
Cem Dilçin, Örneklerle Türk Şiir Bilgisi, Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları, 2005, s. 343-344.
91 Kerbela’nın yazıları
Şehit olmuş gazileri Fatma ana kuzuları Hasan ile Hüseyin’dir
Kerbela’da ufak taşlar Kuran okur kesik başlar Ağlayalım din kardeşler Hasan ile Hüseyin’dir
Şehitlerin şen çeşmesi Evliyanın bağlı başı Fatma ana gözü yaşı Hasan ile Hüseyin’dir
Hazreti Ali babaları Hem Muhammed dedeleri Arşın iki gölgeleri
Hasan ile Hüseyin’dir
Yunus der ki ey kardeşler Kuran okur dağlar taşlar Susuz ölen kesik başlar
92
4.2.2. Uyan
Bismillahtır her iş başı Şeytanlara vur sen taşı Kurtardım çok karındaşı Uyan kardeş sen gafletten
Sözümü tut aç gözünü Okut oğul ve kızını Alllah’a bağlı özünü Uyan kardeş sen gafletten
Çıkmaza mı girdi işin Akıt gözlerinden yaşın Toprağa girmeden başın Uyan kardeş sen gafletten
Allah verdi bu canını Feda eyle sen kanını Kurtar sen de imanını
Uyan kardeş sen gafletten (Ali Atsız- Kesirven)
4.2.3. Ya Muhammet
Arayı arayı bulsam izini İzinin tozuna sürsem yüzümü
93 Hak nasip eylese görsem yüzünü
Ya Muhammet canım arzular seni
Bir mübarek seter olsa da gitsem Kâbe yollarında kumlara batsam Hub cemalin bir kez düşte seyretsem Ya Muhammet canım arzular seni
Arafat Dağıdır bizim dağımız Onda kabul olur bizim duamız Medine’de yatar peygamberimiz
Ya Muhammet canım arzular seni (Fatma Eren- Kesirven)
4.2.4. Çaren mi Var?
Gururlanma insanoğlu, Ölmemeye çaren mi var? Hazan görmüş bir gül gibi, Solmamaya çaren mi var?
Hayat denen dolap döner, Bütün mahlûk ona biner, Yağı biter kandil söner, Sönmemeye çaren mi var?
94 Hiç aldanma mala mülke,
Gitmez isen doğru yola, Tatlı canın Azrail’e, Vermemeye çaren mi var?
Hiç güvenme can dostuna, Uçuşurlar mal kartına, Çıkıp teneşir üstüne, Yatmamaya çaren mi var?
Düşünmezsin hiç ölmeyi, Terk etmezsin hiç gülmeyi, Yakası yok ak gömleği, Giymemeye çaren mi var?
Nerde ecdat nerde ata? Hakka karşı yapma hata, Tabut denen ağaç ata, Binmemeye çaren mi var?
Kalkacaktır gözde perde, Göreceksin yerin nerde, Ev kazılmış kara yerde, Yatmamaya çaren mi var?
95 Münker Nekir gelecektir,
Rabbin kimdir diyecektir, Mümin cevap verecektir,
Vermemeye çaren mi var? (Fatma Eren-Kesirven)
4.2.5. Veysel Karani
Sabahleyin erken yola giderdi Hak Resulü için zikir ederdi Allah Allah deyü eve giderdi Yemen ellerinde Veysel Karani Söylemez yalanı yemez haramı Kâbe yollarının gülü reyhanı
Anasından doğdu dünyaya geldi Melekler altına kanadın serdi Resulün hırkasın tacını giydi Yemen ellerinde Veysel Karani Karani Karani Veysel Karani Kâbe yollarının gülü reyhanı
Anasından izin aldı durmadı Vardı Kabenin yolların boyladı Eve geldi Muhammed’i bulmadı Yemen ellerinde Veysel Karani
96 Söylemez yalanı yemez haramı
Kâbe yollarının gülü reyhanı
Elinde asası hurma dalından Sırtında abası deve yününden Asla hata gelmez onun dilinden Yemen ellerinde Veysel Karani Karani Karani Veysel Karani Kâbe yollarının gülü reyhanı
Muhammet mescitten evine geldi O Veys’in nurunu kapıda gördü Sordu Fatıma’ya eve kim geldi Yemen ellerinde Veysel Karani Karani Karani Veysel karani Kâbe yollarının gülü reyhanı
Yastığı taş idi döşeği postu Cennetlik eylemek ümmeti kastı Allahın sevgilisi habibin dostu Yemen ellerinde Veysel Karani Karani Karani Veysel karani Kâbe yollarının gülü reyhanı
97 Araya araya dağda buldular
Onun kim olduğun ancak bildiler Yemen ellerinde Veysel Karani Söylemez yalanı yemez haramı Kâbe yollarının gülü reyhanı
Hırkasın çıkardı seccade diye Secdede yalvardı Allah’ım diye Muhammet ümmetini affeyle diye Yemen ellerinde Veysel karani Karani karani Veysel karani
Kâbe yollarının gülü reyhanı(Ali Atsız-Kesirven)
4.2.6. Koyun
Musa Tur Dağı’nda koyun güderken Koyun arkasında zikir ederken İki kurt geldi selam verdiler Senden kuzu istiyor hak dediler
Musa kuzuyu verdi kurtlar götürdü Koyun ol zaman risale geldi Ne ettin Musa’m ne ettin Kuzumu neler ettin
98 Ağlama koyunum ağlama
Sarardın soldun
Hep anneler üstün mertebi tuttun
Kurban İsmail’in annesi sen oldun ( Ayşe Dalkılıç-Kesirven)
4.2.7. Medine’ye Varamadım
Medine’ye varamadım Gül kokusu alamadım Yaralıyım, yaralıyım
Kabe’nin örtüsü kara Açtı yüreğime yara Bulunmaz derdime çare Yaralıyım, yaralıyım
Kâbe’nin o siyah taşı Akıttım gözümden yaşı Bulunmaz Resul’ün eşi
Yaralıyım, yaralıyım. (Zeynep Uysal-Ovaköy)
4.2.8. Cennetine
Ben bu amellerim ile Giremem o cennetine Rabbim bizi de affeyle
99 Koy bizi de cennetine
Cennetine cennetine Koy bizi de cennetine Rabbim bizi de affeyle Koy bizi de cennetine
Çok korkuyorum ölümden Ölüm değil amelimden Korkum Azrail’den değil Cehennemin ateşinden
Cennetine cennetine Koy bizi de cennetine Rabbim bizi de affeyle
Koy bizi de cennetine (Zeynep Uysal-Ovaköy)