• Sonuç bulunamadı

MALZEMENİN DERLEME ŞEKLİ VE YAZIYA GEÇİRİLMESİ

Malzemeleri derlemek için belirlenen alan Balıkesir merkez ilçeye bağlı Manav köyleridir. Dolayısıyla çalışma öncelikle ilçe merkezindeki Manav köylerini tespit çabası ile başlamıştır. Bunun için ön görüşmeler yapılmış, merkezdeki tüm köylerin etnik olarak hangi gruba mensup olduğu belirlenmeye çalışılmıştır.

Çalışma ile ilgili derleme safhasına geçmeden önce de merkezde oldukça fazla Manav köyü bulunması sebebiyle belirli köyler tespit edilmiştir. Örneklemi oluşturacak bu köylerin seçiminde ise o köyde bize kılavuzluk edecek birilerinin olup olmadığı irdelenmiştir. Kılavuzların belirlendiği köylerin dışında da Balıkesir ilinin farklı bölümlerini temsil gücüne sahip köyler belirlenmiştir.

Derleme için sahaya çıkılmadan önce de Manavlar ile ilgili ve Balıkesir ili gelenek görenekleri ile ilgili bilgiler toplanmıştır. Bu bilgilerin toplanmasında ailemin de Balıkesirli bir Manav olmasının büyük desteği olmuştur.

Toplanan bilgiler doğrultusunda da Nail Tan’ın Folklor (Halkbilimi) Genel

Bilgiler adlı kitabının sonundaki sorulardan da yola çıkılarak bir derleme formu

hazırlanmış ve bu form da derlemeler esnasında yardımcımız olmuştur.

Görev yaptığım lisede bulunan öğrencilerin de köylerden taşımalı eğitim ile gelip gitmeleri ve merkez köylerde oturuyor olmaları daha fazla köye ulaşmamda büyük yardımcım olmuştur. Öğrenciler ile yapılan öngörüşme sonrasında onların kılavuzluğunda ve bir öğretmenleri olarak gidilen derlemelerde önemli malzemeler derlenmiştir.

Kaynak şahıslar ile yapılan görüşmeler kamera ile kayıt altına alınmıştır. Kayıt esnasında kaynak şahısların çekindikleri ve rahat davranamadıkları gözlemlenmiştir. Hatta kadınlar arasından bazı kaynak şahıslar kamera karşısında görüntülerinin değil sadece seslerinin alınmasına rağmen eşlerinin buna çok kızacağını, duyarsa sıkıntı çıkaracağını söyleyerek derlemelere katılmamışlardır. Yine de Manavlar arasında kadınlar rahat tavırları ile oldukça dikkat çekicidir. Kayıt

15

yapılmaya gidildiğinde sadece ses kaydı olacağını söylememize rağmen özellikle fotoğraflarının, videolarının da çekilmesini isteyen kaynak şahıs sayısı da oldukça fazladır.

Görüşme sonrasında maddi kültür ürünlerinin fotoğrafları çekilmiş veya kaynak şahısların ellerindeki eski fotoğraflar incelenmiştir. Bunlar arasından bazıları kaynak şahısların da izinleri dâhilinde çalışmanın ekler bölümünde verilmiştir.

4.2. Derlenen Malzemenin Yazıya Geçirilmesi

Derlenen malzeme yazıya geçirilmeden önce bir tasnif yapılmış ve çalışmanın ana başlıkları hazırlanmıştır. Derlenen her malzeme bu başlıkların altına eklenmiştir. Gerek görüldüğü takdirde tezin yazımı aşamasında başlıklarda değişiklikler, ekleme çıkarmalar yapılsa da ana çatının önceden hazırlanmış olması işimizi büyük oranda kolaylaştırmıştır.

Derlenen malzeme yazıya geçirilirken bazı sıkıntılar ile karşılaşılmıştır. Kimi zaman ardı ardına yapılan derlemeler sonucu ses kayıtlarının yazıya geçirilmesi gecikmiş, bu da hatırlamada güçlük sebebiyle yerel bazı söyleyişlerin anlaşılmasını zorlaştırmıştır.

Malzeme yazıya geçirilirken yerel söyleyişlere genellikle yer verilmemiş, İstanbul ağzı esas alınmıştır. Dolayısıyla belli bir transkripsiyon işareti de kullanılmamıştır. Bu kararımızda çalışmanın bir dil çalışması olmaması gerekçesi yatmaktadır. Ancak bazı durumlardan yerel söyleyişin değiştirilmesi özellikle halk edebiyatı ürünlerinde ölçüyü bozabilmektedir. Bu durumda ise şöyle bir gösterim benimsenmiştir: “Akşam evinize vardım.” olması gereken bir mani mısrası bu şekliyle sekizli hece ölçüsüne uymaktadır. Ancak maninin diğer mısraları yedili ölçüye uymakta ve mısra kaynak şahıs tarafından “Akşam enize vardım.” şeklinde telaffuz edilmektedir. Oradaki e sesi normalden uzun söylenmektedir. Bu örnekteki gibi düşmelerin yaşandığı sözcüklerde düşen kısım parantez içinde gösterilmiş, ölçünün bozulması önlenmiştir. İlgili mısrada “Akşam e(vi)nize vardım” gibi bir düzenlemeyle yazıldığı gibi diğer örnekler de bu şekilde gösterilmiştir. Bu şekilde düşme veya ekleme olan bölümler dışında bazen tamamen yerel söyleyişlere de yer verildiği olmuştur. Bu durumda bu sözcükler metin içinde kalın punto ile gösterilerek

16

“Sözlük” bölümüne dâhil edilmiştir. Sözlük bölümüne metinlerin içinde geçen sözcükler dışında gözlem aşamasında karşımıza çıkan bazı sözcükler de eklenmiş, böylece Manavların kendi aralarında kullandıkları bazı sözcükler de tespit edilmiştir. Tam olarak gizli dil diyemeyeceğimiz ancak bazı köylerin kendine has söylemleri “Sözlük” bölümünde verilmiştir.

Karşılaşılan bir diğer sıkıntı da kaynak şahısların oldukça fazla argo sözcüğe yer vermeleri olmuştur. Bu söylemlerin de kültürün bir parçası olması ve özellikle Manav kadınlarının ne denli rahat davranışlar gösterdiklerini ortaya koyması bakımından çalışmaya dâhil edilmiştir. Ancak argo sözcüğün belirli harfleri nokta (.) ile gösterilmiş kelime açıkça yazılmamıştır. Manav köylerinde bu denli argo ve müstehcen sözcük kullanılmasını Akçaköy’den bir kadın kaynak şahıs şöyle ifade etmiştir: “Bizde bir çocuk konuşmaya başladığı zaman ana baba demeden küfür

öğretilir. Büyükler birbirine küfür ettirir. Edince de ona çikolata alınır, istediği yapılır. E küçükten böyle alışınca biz de hep küfür ederiz. Küfür bizim ağzımıza besmele olmuştur. Kadın erkeğin yanında, erkek kadının yanında küfür edebilir. Kimse de kimseyi ayıplamaz.” (Kamile Bodursoy)

Derlenen her metnin sonuna parantez içinde kaynak şahsın adı, soyadı ve doğum yeri verilmiştir. Bundaki amacımız hangi köylerde hangi uygulamaların farklılık gösterdiğinin o anda mukayesesinin yapılabilmesidir. Çünkü bazen bazı halkbilimi uygulamalarında Manav köyleri de kendi aralarında farklılıklar gösterebilmektedir.

17

Benzer Belgeler