• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

1. MASALLAR

1.1. Masalların İncelenmesi

1.1.3. Masallarda Formel İfadeler

1.2.2.5. Üç Yumurtalar

Bir karı koca varmış. Bunlar ikinci kez evlenmişler. Adam aş ekmek kazanmaya çalışmaya giderken bu ekmeği getireceğim ama kendi çocuklarıma

62

yedireceksin, demiş. Ondan sonra getiriyor. Kendi çocuklarına yedirirken öteki kızla oğlan da aç durur mu? Onlara da vermiş kadın. Adam da gelip kadını takip edermiş yedirdi mi yedirmedi mi diye. Bir gün kadının yedirdiğini bilmiş. Sonra komşuları ekmek getirivermiş. Ondan da vermiş çocuklara. Bir gün de bir memesini kesmiş yedirmiş. Sonra adam bakmış göğsü yok. Senin göğsün noldu demiş. Kadın da aa işte şöyle oldu böyle oldu diyerek onu kandırmış. Yine öteki çocuklarına yedirmiş yedirmiş yedirmiş. Kadının çocuklarının da canı istemiş. Hadi onların da canı istemesin diye bir memesini daha kesmiş. Onu pişirip çocuklarına yedirmiş. Adam gelmiş ne olacak böyle demiş. Sen bunları ben gidince hep besliyorsun, demiş. Ben sana yedirmeyeceksin demiyor muyum, demiş. Bugün akşama kadar dururlarsa dururlar. Durmazlarsa da yedirirsen bunları öldüreceğim ben demiş. Akşam gelinceye kadar bunları kaybet, kaybetmezsen öldüreceğim, demiş.

Adam işe gidiyor. İşe gidince analık bu ya hadi ekmek yapıyor. Bir şişe yağ veriyor ellerine. Bir şişe su veriyor. Bir tane de tarak veriyor. Bir tane de süpürgelik veriyor. Süpürgelik normal bildiğin ama güzel süpürgelikmiş. Çocuklarına başlıyor anlatmaya. Gidin bunları babalığınızla rastgelirseniz sıkıldığınız yerde yağ şişesini vurun yere. Sıkıldığınız yerde süpürgeliği vurun, tarağı vurun yere diye ne olacağını hepsini anlatıyor.

Sonra çocuklar gidiyorlar. Allah denk getirecek ya artık. Çocukların çekecek çilesi var ya. Ta giderlerken adam denk geliyor. Anneniz sizi böyle yapıp gönderdi ha diyor. Gelin bakam ben sizi illa yakalayacağım öldüreceğim yemin ettim, diyor. Ondan sonra tam yakalayıvereceği sırada süpürgeliği bir vuruyor yere çocuklar her taraf süpürgelik oluyor. Adam o süpürgeliklerden kurtulana kadar çocuklar baya yol alıyorlar.

Adam çocuklara yine yaklaşıyor. Tam yakalayacağı sırada çocuklar bu sefer tarağı vuruyorlar yere. Hadi her taraf taraklık oluyor, diken diken oluyor. Adam o dikenlerden geçene kadar adam yine bir yol alıyor.

Tam yakalanacakları zaman bu sefer yağ şişesini vuruyorlar yere. Her taraf bu sefer de gömgök deniz oluyor. Babalık bunun bir tarafında kalıyor çocuklar öbür tarafında. Adam bu sefer ah su girdi aramıza diyor. Bu dünya ilelebet ahir olana kadar ben sizi yakalarım ahdimi tutarım diyor.

63

Ondan sonra bir yere gidiyorlar. Çocuk güvercin oluyor. Kız da bir şehzade ile evleniyor. E artık kader ayırıyor bunları.

Üvey bir arkadaş olmuş. O kadının da kızı varmış. Oğlanla da arkadaş olmuşlar. Sonra bir gün konuşurlarken hadi bitlerimize bakışalım demişler. Bitlerine bakışırlarken boynunda bir beni varmış. O benini cimcikleyip de ona iğne batıran güvercin oluyormuş. Onun sırrını da o kız biliyormuş. Bakmış bu benim duyduğum oğlan diye. Haydi, bir batırıyor iğneyi güvercin oluyor uçuyor bir kavağın tepesine konuyor. Orada duruyor artık. Sonra bir adam geliyor. O adamın da çok güzel bir kızı varmış. O kız da ona nasipmiş zaten. Adam hacetini yapıyor, atına su içiriyor gidiyor. Ertesi gün yine geliyor. Yine o at kişniyor. Oğlan da gündüz güvercin, gece insan olurmuş. Adam bir bakıyor oğlanın güzelliğinden suyun yüzüne şavkı vuruyor. At da bunu gördüğü için kişnermiş. Adam baya zaman bunu anlamazmış. Adam üçüncüsü gün bakmış yukarıda güvercin var. Sen demiş in misin cin misin? Güvercin de ne inim ne cinim, benim başıma böyle böyle geldi diye anlatmış. Adam insen ya yere demiş. Güvercin inmem, demiş. Adam öyle demiş olmamış böyle demiş olmamış güvercin inmemiş.

Bir nine varmış. Nine demiş ki ben onu indiririm. Adam indiremezsin nine, ben çok dil döktüm inmiyor, demiş. Nine de yine indiririm demiş. Hadi bir tane sacayağı almış. Bir tane tencere almış. Bir de eski püskü entarilerini giymiş. Kendini perişan duruma getirip gelmiş pınara. Sacayağını tersleme koyarmış, yanlama koyarmış ama düzgün koymazmış. Güvercin olan oğlan öyle bakmış olmamış böyle bakmış olmamış. Ninecim sen hiç derede balık ağzı görmedin mi? Sen onu öyle değil böyle kuracaksın. Nine yine mahsus bacaklarını ters koyarmış. Sonra nine ay oğlum gözüm başım mı görüyor gelsen de gösteriversen, ben bir koca karıyım napacağım seni demiş. Sen oğlan inince aşağı hemen ensesinden oğlanı yakalıyor. Hadi götürüyor.

Adam bunları yine biliyor kim olduğunu. Ben seni illa keseceğim diyor. Hadi kesiyor oğlan yine güvercin oluyor pırdanak uçuyor. Kızı da şehzadenin oğluyla evlendiriyorlar.

Ondan sonra ne olacak ne olacak ne olacak? Öteki adamın karısı da o güvercini yakalayıp keserseniz ben iyi olacağım diyor. Yaşatmayacaklar ya. Kökünü

64

kurutacaklar. Ama Allah öldürmüyor onları. Ondan sonra napacaklar? Hadi güvercini yakalayalım diyorlar. Ama yakalayamıyorlar. Kız da geyik olmuş. Artık bunlar sihirli olduklarından gündüz başka olurmuş gece başka olurmuş. Adamlar kavağı keserlermiş keserlermiş tam güvercini kavağın tepesinden şehzadenin öteki karısı için indireceklerken akşam olurmuş. Hadi yarın keselim derlermiş. Bizim işimiz değil mi bu deyip bırakırlarmış. Kız da gece geyik oluyor ya. Geliverirmiş kavağın yanına yalaya yalaya kavağı büsbütün yaparmış. Kesen işçiler sabah bir gelirlermiş. Kavak büsbütün olmuş. Kim yapıyor bunu derlermiş ama yine başlarlarmış kesmeye. Bir gün böyle iki gün böyle üçüncü gün keselim demişler.

Hadi bunlar hem güvercini hem geyiği yakalıyorlar. İn misiniz cin misiniz diyorlar. Sonra iki kardeş birbirine bir sarılıyorlar. Biz ne iniz ne ciniz, üvey babamız böyle yaptı bizi diyorlar. Ağlaşıyorlar. Bizi istersen öldürün istersen kesin ama iki kardeş bizi ayırmayın diye durmadan ağlaşıyorlar. Onlar ağlaşırken anaları da geliyor artık.

Sonra bunlara kırk satır mı istersiniz kırk katır mı diye soruyorlar. Öteki insanlara da bu insanların sana zararı ne diyorlar. Anaları ile çocuklar da kırk satırı napalım diyorlar. Kırk katırı verin de bineriz, eşyalarımızı yükleriz, köyümüze gideriz diyorlar. Üç kişi biz anacık, oğulcuk, kızcık yaşarız diyorlar. Hadi onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine. (Hafize Atsız-Kesirven)

Benzer Belgeler