• Sonuç bulunamadı

4. İNTERNET ve WEB

4.8. Web’in Tarihsel Gelişimi ve Geleceğ

Web’in ilk kullanımından günümüze kadar olan tarihçesine içerisinde özellikle firmalara ait sitelerin gelişimi temel alındığı zaman Web sitelerinin tasarım ve işlevlerindeki evrimler açıkça görülebilir (Ioannou ve diğ., 2004).

1. Web’in ilk yaygınlaşmaya başladığı ilk yıllarda bir Web sitesi hazırlayabilmek ve yayıma sunabilmek en önemli. Netscape Navigator ve Internet Explorer Web tarayıcılarının ilk sürümlerinin çıktığı o dönemlerde ancak temel HTML kodlarının desteklediği düz yazı içerikli doğrusal sayfalar hazırlanabilmektedir. İlk dönemde Web daha çok meraklıların ve bazı bilim adamlarının uğraşısı durumundaydı ve bu dönemde basit bir şekilde bir Web sitesine sahip olabilmek bile firmalar için yeterliydi denilebilir.

2. Web’in ikinci döneminde estetik tasarım kavramı öncelikli konuma gelmiştir. Bu dönemde bilgisayar grafik teknolojilerindeki gelişmeler, Web tarayıcıların

İnternet istem cevap Web Tarayıcısı Web Sunucusu Veritabanı

80

geliştirilmiş yeni sürümlerinin birbiri ardına piyasaya sunulması gibi etkenler ilk dönemden ikinci döneme geçişi ivmelendirmiştir. Artık kullanıcılar basit ve sade bir biçimde hazırlanmış bir Web sitesinden çok interaktif bir Web sitesini talep eder hale gelmişlerdir. Kullanıcılar farklı dolaşma (navigation) ve dekorasyon tasarımlarını tecrübe etmeye başlamıştır. Bununla beraber firmaların pazarlama bölümleri de Web’in ticari boyutu ile ilgilenmeye başlamışlardır. Bu doğrultuda firmalar çeşitli animasyon, ses ve görüntü efektlerine sahip ayrıntılı tasarlanmış Web sitelerini yayıma sunmaya başlamışlardır. Öte yandan hazırladıkların sitelerin kullanılabilirliğine ve hızına gerekli özeni göstermemişlerdir. Pepsi ve Coca-cola firmalarının o yıllarda hazırlamış oldukları Web siteleri bu dönemin algısını yansıtan uygun örneklerdir. Her iki firma da sitelerinde hareketli görüntüler, müzikler ve oyunlara bolca yer vermişlerdir. Ancak bu sitelerdeki içeriği düzgün bir şekilde görüntüleyebilmek için birçok “plug-in”i indirmek ve bazen sitedeki animasyonların yüklenmesini beklemek gerekmekteydi.

3. Üçüncü döneme damgasını vuran kavram ise içerikti. Birçok firma durmadan ve doymadan sınırsız bilgi talebinde bulunan Web müşterilerinin isteklerine cevap vermek zorunda kaldı. Bu dönemde siteler, tasarımlarından çok içerdikleri bilgi ile ön plana çıkmaya başlamışlardır.

4. Web’in gelişimindeki dördüncü evresinde firmalar Web içeriğinin, Web tasarımının ve Web üzerinden sunulan hizmetlerin birbirleri ile bağlantılı ve birbirini destekler olması gerektiğini fark etmişlerdir. Kısacası, bu dönemde bağlam kavramı ön plana çıkmıştır. Web siteleri yeteri kadar büyümüş ve gelişme kaydetmişken, Web kullanıcılarının profili genişlemiş, beklentileri farklılaşmış ve kültürleri gelişmiştir. Dolayısıyla yazılı dokümanların hazırlanmasında yaygın olan editörlük sistemine benzer bir yapı Web sitelerinde de gerekmektedir.

Ioannou ve diğerlerinin 2004’de analiz ettiği bu adımların devamında günümüz Web uygulamalarına yön veren Web 2.0 kavramı, yeni bir dönem açmıştır. Web 2.0 kavramı ilk olarak 2004 yılında O'Reilly Media tarafından yapılan bir konferansta ortaya atılmıştır. Web 2.0 kavramı yeni bir teknoloji, yeni bir programla dili veya Web’in yeni standardı olmayıp eski dönemdeki kuralcı ve tasarımcı merkezli sitelerin yerini artık kullanıcıların özgürleştiği, bağımsızlaştığı ve hatta yönettiği

81

sitelerin aldığını ifade eder. Web 2.0 kavramı uygun olarak hazırlanan Facebook, Google, Wikipedia, YouTube, Blogger gibi sitelerde kullanıcıların içerik ve tasarım üzerindeki kontrolü iyice artmış ve birbirleri ile olan etkileşimleri gelişmiştir. Web 2.0’ın ortaya çıkmasında Zengin İnternet Uygulamaları, CSS, RSS, etiketlendirme gibi tekniklerin de olumlu etkisi olduğu inkar edilemez. Ancak Web 2.0 devrimini sağlayan en önemli etken kullanıcı taleplerindeki değişimdir.

Web 2.0 kavramını kullanıcıların bir web uygulaması içindeki olumlu katılımcılığı ve yazılımcıların başkalarının uygulaması içindeki özgürlüğü olarak tanımlayan Doğan (www.altiustutasarim.com), Web’deki bu gelişimi yakın geleceğimiz için geçerli olası bir senaryo üzerinden aktarmıştır. Google’dan önce popüler olan Infoseek ve Excite gibi portalların temel çalışma prensibi kullanıcıyı içeriye çekmek, kontrol etmek ve kullanıcını her türlü isteğine cevap vermekti. Google’un ana sayfasındaki tek bir metin kutusu ile bilgiye erişme imkanı sunması bu modelin yerini almıştır. Google kullanıcıya istediği kelimeyi yazıp arama yapmasını, hatta Kendimi Şanslı Hissediyorum seçeneği ile Google’in ikinci sayfasını bile görmeden başka yerlere gitmesine izin vermiştir. Doğan’ın Web 2.0 için sitesinde çizdiği senaryo ile Web’in kullanıcıların günlük hayatlarını ne derece etkileyeceğini göstermektedir: “Bir hafta sonra Boston’da düzenlenecek kısa adı UI10 olan User Interface 10 Konferansı’na katılacağım. Burada yazdığım link, Technorati tarafından birkaç saat sonra indekslenecek. Kullanılabilirlik konusunda araştırma yapan bir kişi bu ve diğer blog yazılarına ait linkleri Technorati’de bulup, okumaya başlayacak. UI10 sitesini daha sonra ziyaret etmek için del.icio.us sitesine ekleyip, UI10, konferans ve kullanılabilirlik diye etiket koyacak. Bir başkası del.icio.us’da bakınırken, bu linki bulup, siteyi ziyaret edecek. Eğer gördükleri hoşuna giderse, konferansa kendisi de katılacak. Katılamadan önce yapacaklarını ve bununla ilgili konuları BackPack’ine koyacak. Konferanstan sonra, yaşadıklarını, öğrendiklerini bloguna yazacak, Technorati bunu indeksleyecek. Çektiği resimleri Flickr’a koyup UI10 diye etiketleyecek. Diğer katılımcılar ya da katılmayıp neler olduğunu görmek isteyenler, yazılanları Technorati ve/veya del.icio.us’da bulup okuyacak, yorum yazacak, Flickr’da ki resimlere bakacaklar. Bütün bunlar olurken, UI10 konferansını düzenleyenler, konuşmacıların podcastlarını Odeo’ya koyacaklar. İşte bu aşamada eğer siz, bu konferans ile ilgilenen bir yazılımcı iseniz, hiçbir ekstra içerik yazmadan bütün bu sitelerin sunduğu API’lerden yararlanarak yepyeni bir site yaratabilirsiniz.

82

Bu sitede konuşmacıların podcastları (Odeo), katılımcıların çektiği resimler (Flickr), bu konferans hakkında yazılan yazılar (Technorati), bu konferansın yapıldığı yerin haritası (Google Map), konuşmacıların çıkardığı kitaplar (Amazon) ve katılımcıların yaşadığı deneyimleri paylaşabileceği bir toplantı (Upcoming ya da TadaList) ve şu an nerede oldukları (Plazes) ve bir daha ki sene UI11’e katılmak isteyenlerin listesi (43things) yer alabilir. Hem de kendi kendini oluşturan, güncelleyen ve birçok kişinin katılımı ile oluşan bir site.” Aktarılan senaryo statik, bireysel ve kontrolcü özelliklere sahip Web’in ilk dönemlerinden, dinamik, katılımcı ve özgür bir döneme geçişi gözler önüne sermektedir. Web’in tarihsel gelişimi ve geleceği www.radarnetworks.com sitesinde aşağıdaki grafik ile açıklanmıştır (Aslan, 2007):

Şekil 4.3: Web’in Gelişimi Dosya sistemleri

Veri tabanları Web siteleri Portallar Bloglar Anlamsal Arama Wikiler Sosyal ağlar FTP E-posta SQL Gopher HTML Ajax HTTP XML RDF Masaüstü 1980-1990 Web 1.0 1990-2000 Web 2.0 2000-2010 Web 3.0 2010-2020 PC RSS

Kişiler arası bağlantı

Bilg iler aras ı ba ğlan tı Akıllı Web

83