• Sonuç bulunamadı

2. GENEL BĠLGĠLER

2.3. Vermikültür ve vermikompost

2.3.2. Vermikültür ve vermikompostun tarım ve toprak üzerine etkileri

Solucanlar, toprağın yapısını, verimliliğini ve bitki üretimini önemli ölçüde etkilemektedirler. Beslenmeleri ve galeri açma aktiviteleri yoluyla toprağın dengesini olumlu yönde geliştirebilir, suyun toprağa nüfuzunu artırabilir, yüzeye uygulanan organik madde, kireç ve gübrelerin toprakla karışımını hızlandırabilir, gözenekliliği artırabilirler. Bunun yanında bitki kök gelişimini destekledikleri, kök hastalıkları oranını önemli ölçüde düşürdükleri, çayır ve ürün rekoltesi ile tahıl kalitesini artırdıkları gerek

laboratuvar, gerekse arazi koşullarında yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır. Birçok ülkede, topraklara solucanlar aşılanmasının, çayır verimini %10 ila %75 arasında değişen oranlarda, tahıl bitkilerinin gelişimini %39, tohum rekoltesini %35, tohumun azot içeriğini %12 oranında artırdığı belirlenmiştir. Ayrıca yapılan sera çalışmalarında, bitki verimini belirgin şekilde etkiledikleri, bunun yanında buğday ve yonca kalitesini artırdıkları saptanmıştır. Örneğin Aporrectodea caliginosa’nın tahıl ve yonca bitkisi biyokütlesini, sırasıyla %39 ve %21 oranında artırdığı görülmüştür. Yine bu türün tohum rekoltesini %35, tohum azot içeriğini %14 oranında artırdığı saptanmıştır. Ayrıca toprak solucanlarının topraktaki azot çevriminde önemli rol oynadıkları bilinmektedir (Mısırlıoğlu, 2011; Tomati, 1995).

Birçok ülkede toprak asiditesi önemli bir sorundur. Amonyum temelli azotlu gübrelerin kullanımı ve azot bağlayan legüminozlar toprak asitleşmesini önemli ölçüde artırmaktadırlar. Bu asitleşmeyi dengelemek için çiftçiler tarafından toprak yüzeyine kireç uygulanmaktadır. Fakat bu kirecin, asıl gereksinim duyulan bölge olan kök bölgesine nüfuz etmesi genellikle yavaş olmaktadır. Yeni Zelanda ve Avustralya gibi ülkelerde yapılan çalışmalar, bazı toprak solucanı türlerinin, kirecin toprağa nüfuzunu ve dolayısıyla toprak pH‟sını artırma potansiyeline sahip olduğunu göstermiştir. Toprak solucanlarının yüzeye uygulanmış kirecin nüfuzunu önemli ölçüde artırma ve toprak asitleşmesini iyileştirme yetenekleri kanıtlanmıştır. Aynı şekilde toprak solucanlarının büyük miktarda sığır ve koyun gübresinin toprağa işleyişini hızlandırdıkları görülmüştür (Mısırlıoğlu 2011).

Bazı çalışmalar toprak solucanlarının varlığının, eğimli çayırlarda yüzey suyu akışını yarı yarıya azalttığını, böylece suyun toprağa nüfuzunu artırdığını ve erozyonu azalttığını göstermiştir. Benzer çalışmaya göre, toprak solucanlarının suyun nüfuzunu artırma ve bu sayede akışı ve erozyonu azaltma oranı 2-10 kat arasında olabilmektedir (Mısırlıoğlu, 2011; Tomati, 1995).

Arancon ve ark. (2005)‟ na göre az miktarda kullanıldıklarında bile bitkilerin gelişmelerini önemli ölçüde artıran vermikompost gerek çiçekçilikte gerekse meyve ve sebze yetiştiriciliğinde etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Vermikompost toprağa kazandırdığı besin elementleriyle bitkilerin yalnız sağlıklı, kaliteli ve verimli olmalarını

sağlamakla kalmaz, hümik asit ve büyüme hormonlarıyla gelişmelerini de düzenler. Daha da önemlisi mikrobiyal aktivite ve mikrobiyal biyomass düzeylerini artırarak toprak verim ve kalitesinin artışını sağlar. Ayrıca toprak kaynaklı hastalıkların ve zararlıların tahribatını önlemektedir.

Vermikompostun içindeki bitki besin elementlerinin % 97‟ si özellikle N, P ve K bitki tarafından doğrudan alınabilir formdadır. Buna bağlı olarak vermikompostta, zengin üst topraktan kullanılabilir formdaki azot miktarının 5 kat, potasyum miktarının 7 kat, kalsiyum miktarının ise 3 kat daha fazla olduğu, Barley (1961) tarafından açıklanmıştır. Vermikompost bitkilerin gelişimleri için toprakta olması gereken besin elementlerini sağlaması ve zenginleştirmesinin yanı sıra pH, EC, havalanma, su tutma kapasitesi, partikül büyüklüğü, agregatlaşma gibi fiziksel ve kimyasal özelliklerini düzenlemektedir (Bryan ve Lance, 1991; Gallagher ve Wollenhaupt, 1997; Gouin, 1998). Organik atıkların solucanlar kullanılarak kompostlanması ile elde edilen ürünün topraklara uygulanması ile başta biyolojik özellikleri olmak üzere yapısı önemli ölçüde düzeltilebilmektedir (Hartenstein, 1978; Karmegam, 2010).

Vermikompost, solucanların sekresyonları ile kazandığı nitelikler sayesinde bitkilerin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır (Shobha, 2008). Yapılan bir çalışmada vermikompost uygulanmış topraklarda azot fixe eden bakteriler, mikorizal mantarlar ve aktinomisetlerin sayısında artış olduğu, buna bağlı olarak topraktaki azot miktarının yükseldiği ifade edilmiştir (Kale, 1992).

Azarmi ve ark.(2008), domates yetiştirilen topraklarda dekara 1.5 ton vermikompost uygulandığında toprak fiziksel yapısının olumlu yönde değiştiği, organik karbon, N, P, K,Ca, Zn, Mn miktarlarında artış olduğunu ifade etmişlerdir.

Buckerfield ve ark. (1998), vermikompost ve kum karışımlarının turp bitkisi gelişimi üzerindeki etkisini araştırdıkları çalışmada, vermikompostun uygulama miktarıyla hasat ağırlığının doğrusal orantılı olarak arttığını saptamışlardır. Buna göre %100 vermikompost uygulanan topraklardan, % 10 vermikompost karışımı uygulananlara oranla 10 kat daha fazla ürün alındığını açıklamışlardır.

Yapılan bir başka çalışmada, Chaoui ve ark.(2003), vermikompost, kimyasal gübre ve geleneksel kompost uygulamalarının buğday bitkisinin bulunduğu ortamda mikrobiyal solunum ve biyoması üzerine etkilerini araştırmışlardır. Araştırma sonuçlarına göre, vermikompostun diğerlerine kıyasla daha etkili bir besin kaynağı oluşturduğunu ve daha yüksek mikrobiyal solunum ve biyomasa neden olduğunu bildirmişlerdir.

Tuzlu çeltik tarlalarında Ensari (2007), yaptığı bazı çalışmalarda, vermikompostun topraktaki organik madde, organik karbon, toplam azot ve organik karbon miktarlarını artırdığını, pH‟ı düzenlediğini ve bunlara bağlı olarak ürün artışı sağlandığını belirtmiştir. Ismail (2004)‟ e göre, 4900 kg/ha vermikompost uygulaması sonucu, 4975 kg/ ha çeltik hasat edilebilmektedir.

Atiyeh ve ark.(2002), farklı oranlarda karıştırılmış vermikompost uygulanan kadife çiçeğinin 121 gün boyunca gelişimini takip etmişler ve araştırma neticesinde %30 ve % 40 oranında vermikompost karışımı uygulamasının, kontrol ve diğer karışımlara göre çok daha iyi sonuç verdiği saptanmıştır.

Canellas ve ark.(2002), E. fetida’dan elde edilen vermikompostun içeriğindeki hümik asitin, mısır bitkisinin gelişimine yaptığı katkıyı inceledikleri çalışmalarında, bitki gelişiminin hormon uygulanmış bitkilerdeki gelişme düzeyinde gerçekleştiğini açıklamışlardır.

Atiyeh ve ark.(2000), domates ve marul tohumlarının vermikompost kullanılarak çimlendirilmesi ile ilgili çalışmalarında, büyükbaş hayvan gübresi ile vermikompost karşılaştırılmıştır. Sonuçta vermikompostun bitki büyüme gelişimi üzerindeki etkileri nedeniyle büyükbaş hayvan gübresine kıyasla daha iyi netice alındığı ifade edilmiştir.

2.3.3. Toprak Solucanları ve Vermikompostun Bitki Hastalık ve Zararlılarını

Benzer Belgeler