• Sonuç bulunamadı

III. BÖLÜM

3.4. Verilerin Analizi

Bu araştırmanın verileri analizinde çeşitli veri toplama teknikleri kullanılmışsa da, verilerin daha önceden belirlenmiş temalara göre özetlenmesi ve yorumlanmasını içeren Betimsel analiz, Stauss ve Cobin’in (1990) önerdiği basamaklar ile temel düzeyde, birincil analiz olarak benimsenmiştir. Bu yaklaşımı esas alarak izlenen aşamalar şu şekildedir;

1) Görüşme verilerinin yazıya geçirilmesi 2) Yazıya geçirilen verilerin düzenlenmesi

3) Analiz edilecek kavram ve ifadelerin belirlenmesi 4) Kavram ve ifadelerden anahtar kavramlara ulaşılması

5) Temaların oluşturulması

6) Anahtar kavramların belirlenen temalara göre organize edilmesi 7) Belirlenen tema ve kavramlara göre verilerin analiz edilmesi ve açıklanması

8) Verilerin doğrudan alıntılarla desteklenerek açıklanması

9) Temaların alan yazındaki çalışmalar ile karşılaştırılarak tartışılması

Yukarıda görüldüğü üzere görüşmelerden elde edilen veriler değişiklik yapılmadan bilgisayar ortamına aktarılıp, içerisinden konu ile ilgili kavramların renklendirilmesi ile anahtar kavramlara ulaşılmıştır. Kodlamalar farklı alt kategorilere ayrılarak düzenlenmiştir. Bazen birkaç kod aynı başlık altında toplanmıştır, bazen ilişkisel kategorilerden bir çerçeve oluşturulmuştur. Sınıflandırma ve tema bulma gibi çalışmaların ilk halleri kendine özgü bir şekilde olan bir kod defterinde tasarlanmıştır. Bu defter önemli notların ve dökümlerin bir çeşit indekslenmesi olmuştur. Burada belirlenen kavramlar kendilerine uygun olan temalara dâhil edilmiş ve bulgular başlıklandırılarak yukarıda bahsedildiği üzere çoğunlukla doğrudan alıntı şeklinde analiz edilmiştir, bu süreç çalışmanın en yoğun ve zaman alan aşaması olmuştur.

Daha üst düzey analiz yöntemi olarak kategori ve alt kategoriler oluşturmak için içerik analizinden de faydalanılmıştır ve böylece kodlama çerçevesi oluşturulmuştur. Son aşamada sonuçları rapor etmek için, verileri farklı şekillerde düzenleme işlemi yer almaktadır. Bu aşamada araştırmacı, kendi anlayışı ile alan notları ve mülakatlardan yararlanarak, analize neyin yansıtılması gerektiğine karar vermelidir. Bu araştırmada da elde edilen verilerin deşifreleri öncelikle bilgisayara aktarılmıştır ve içlerinden konu ile ilgili ifadeler kendi kategorilerine göre renklendirilmiş ve anahtar kavramlara ulaşılmıştır. Daha sonrasında bunlar üzerinde tekrar okumalar ve çalışmalar yapılarak uygun temalar oluşturulmuştur. Diğer bir yandan verilerden çıkan bulgular, katılımcılardan doğrudan alıntı yapılarak desteklenmiş ve analiz edilmiştir. Veriler arasındaki bu sistematik ilişkileri ortaya çıkarma ve analiz süreci öncesi Silverman’in (2018) de dikkat çektiği bir konu göz ardı edilmemiştir; o, konuşan kişinin içsel durumu dikkate alınmadan onun nasıl gördüğünü kavramanın mümkün olmadığını savunur. Bu nedenle analiz öncesi hikâyeleştirme bölümü ile görüşmeciler ile tanışma bölümünden notlar eklenmiştir.

Bu bağlamda araştırma sürecinde, rehber olması amacıyla görüşmeler öncesi dokuz alt problem belirlenmiş ve bu sorunlar etrafında sorular hazırlanmıştır. Alt problemlerde öğrenci, öğretmen, idareci gibi grupların her birinin kişisel gözlemleri, yaşadıkları sorunlar ve çözüm önerileri görüşmenin ana konularını oluşturmuştur. Bu nedenle analiz aşamasında kod ve kategoriler bu ana hat üzerinden şekillendirilmiştir.

Araştırmaya özgünlük katan Glesne’nin (2004) anlayışına göre veri analizi, yaşadığımız deneyimi ve ondan ne öğrendiğimizi anlayabilmemiz için gördüğümüzü, duyduğumuzu ve okuduğumuzu bu bağlamda düzenlemeyi içerir. Verilere çalışırken, tanımlarsınız, karşılaştırırsınız, açıklamalar oluşturursunuz, kendi öykünüz ve diğer öykülerle bağlantı kurarsınız. Bu nedenle çalışmanın bulgu ve yorumlar kısmında katılımcılar ile yapılan tanışma soruları, hikâyelerin nasıl anlatıldığını vurgulamak için edebi modelleme amacıyla öyküsel analiz tekniği ve öyküsel metinlere yer verilmiştir. Burada araştırmacının temel gayesi, bir bilgisayar programının işleyemeyeceği şekilde verileri analiz etmek ve aşırı sistematik sayısal nicel anlayıştan ve tablo sisteminden uzak özgün bir çalışma yaratabilmektir.

Bu çalışmaya araştırmacı sadece bir tez sorumluluğu gereği değil, sahada uzun yıllar mülteci çocuklar ile birlikte çalışma fırsatı bulabilmiş ve yaşamlarına okul dışında da eşlik etmiş bir öğretmen olarak başlamıştır. Buradan hareketle bu tecrübenin akademik bir analiz süreci içinde çocukların fikirlerine ve duygularına tercüman olabilmesi amaçlanmıştır. Mekanik nicel çalışmalar ile daha çok kişiye ulaşılabilir, daha çok sayılar, tablolar, veriler elde edilebilirdi. Ancak bunlar anlam ve algının dışında konu ile ilgili olguların kendi bağlamı ve derinliği içerisinde yetersiz nitelikte idi. Mülteci öğrenciler ile uzun zaman geçirmesi ve onları yakından tanıması nedeniyle araştırmacı nitel yöntem ile çalışmış ve veriler içerisinden analiz için en derin ve çarpıcı cümleleri seçmiştir.

Analiz öncesi yapılan resmi görüşmeler Şubat 2018 ile Mayıs 2019 arasında 15 aylık süreçte Düzce’de mülteci öğrencilerin kendileri, aileleri, öğretmenleri, okul yöneticileri ve milli eğitim yetkilileri ile görüşülerek tamamlanmıştır. Görüşme izninin alındığı başlangıç tarihi öncesi de araştırmacı öğretmen kimliği ile gözlemlerini not etmiştir. Çalışmaya başlamadan evvel araştırma konusu düzenlenip Düzce İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gidilmiş, çalışmanın amaçları ve kapsamı

açıklanarak gerekli izinler alınmıştır (Ek 2). Düzce İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından araştırmacılara mülteci çocukların en yoğun oldukları okulların bilgisi ile birlikte okul yöneticileri ve öğretmenleri ile görüşmelerin yapılabilmesi için gerekli izin belgeleri verilmiştir.

Araştırma sürecinin uzun tutulmasının sebebi bazı görüşmelerin derinlemesine bilgi alınana dek tekrar edilmesindendir. Pek çok görüşmeci ile yüz yüze, telefon ya da e-posta aracılığı ile iletişim halinde kalınmış ve konu ile ilgili yeni veri akışı devam etmiştir. Çalışma, izin içinde belirlenen esaslar dikkate alınarak tamamlanmıştır.