• Sonuç bulunamadı

Nitel durum çalışmaları nicel durum çalışmalarından farklı özellikler gösterir. Merriam’a (1998: 28-29) göre nitel durum çalışmalarında araştırmacı bir hipotezi denemekten çok görüş geliştirme, keşif ve yorumlama ile ilgilenir. Araştırmacı tek bir olgu ya da duruma yoğunlaşarak olguyla ilgili önemli özelliklerin etkileşimini açığa çıkarmayı amaçlar. Bu amaçla verilerin çözümlenmesi ve yorumlamasında araştırmacının ortama, içindeki insanlara ve ilgilenilen etkinliklere ilişkin betimlemelerine yer verilir. Çalışmanın bulgularını desteklemek amacıyla veriler içinden katılımcıların kendi sözlerine, dokümanlardan doğrudan alıntılara yer verilir. Bu bağlamda verilerin çözümlenmesi sürecinde, kayıt altına alınan her bir katılımcı ile yapılan görüşme ayrı bir ses dosyası olarak kaydedilmiştir. Görüşmeler Word programı aracılığıyla elektronik ortama aktarılırken görüşme tarihi, saati, katılımcı adı ve öğretmenin çalıştığı kurumun adı belirtilecek biçimde bir dosyalama düzenine başvurulmuştur. Görüşme kayıtları yazıya geçirilmeden önce genel anlamda baştan sona dinlenmiştir. Daha sonra tekrar sürekli geri alma yoluyla tüm konuşmalar yazıya geçirilmiştir. Diğer aşamada ise başka bir gün kayıt tekrar açılarak, önceden yazıya geçirilen metin takip edilmiştir. Gerekli eklemeler ve düzeltmeler yapılmıştır. Görüşmeler yazıya geçirilirken, araştırmada herhangi

bir veri kaybı ya da araştırmaya herhangi bir katkısı olmayacağından dolayı ağız farklılıkları dikkate alınmadan yazıya geçirilmiştir. Bunun yanında söylenen sözler ve cümle yapıları (düzgün – devrik) aynen aktarılmıştır. Görüşmelerin Word programı aracılığıyla elektronik ortama aktarılmasından sonra araştırmacı katılımcılara verileri ileterek katılımcılardan bunların gerçeği yansıtıp yansıtmadığına ilişkin düşüncelerini belirtmesini istemiştir. Bütün katılımcılar verilerin doğruluğunu onaylamıştır. Daha sonra araştırma sorularını yanıtlamak amacıyla yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanan veriler nitel veri analiz tekniklerinden “içerik analizi” yoluyla çözümlenmiştir. Alt amaçlar doğrultusunda toplanan ve çözümlenen veriler alan yazından da yararlanılarak yorumlanmış daha sonraki araştırmalara yönelik öneriler getirilmiştir.

Yıldırım ve Şimşek’e (2008: 227) göre içerik analizinin amacı verileri tanımlamak, verilerin içinde saklı olabilecek gerçekleri ortaya çıkarmaktır. İçerik analizinde temelde yapılan işlem, birbirine benzeyen verileri belirli kavramlar ve temalar çerçevesinde bir araya getirmek ve bunları okuyucunun anlayabileceği şekilde yorumlamaktır. Araştırmada içerik analizi kapsamında: Verilerin kodlanması, temaların bulunması, verilerin kodlara göre düzenlenmesi ve tanımlanması ile bulguların tanımlaması ve yorumlanması aşamaları izlenmiştir. Adı geçen aşamalar sırasıyla açıklanmış, yarı yapılandırılmış görüşmelerin analizi sunulmuştur.

Verilerin kodlanması: Bu aşamada araştırmacı, elde ettiği bilgileri incelemeye, anlamlı bölümlere ayırmaya ve daha sonra her bölümün kavramsal olarak ifade ettiği anlama ulaşmaya çalışır. Bir sözcük, cümle, paragraf ya da bir sayfalık veriden oluşabilecek bu bölümler araştırmacı tarafından kodlanır. Burada dikkat edilmesi gereken, anlamlı bölümlere tanımlayıcı isimler diğer bir deyişle uygun kodlar bulmaktır. Tüm verilerin kodlanmasının ardından bir kod listesi oluşturulur ve bu kod listesi verilerin incelenerek düzenlenmesinde anahtar liste işlevini görür (Yıldırım ve Şimşek, 2008: 228).

Araştırma kapsamında yarı yapılandırılmış görüşmelerden elde edilen verilerin kodlanması işleminde “verilerden çıkarılan kavramlara göre yapılan kodlama” biçimi benimsenmiştir. Yıldırım ve Şimşek (2008: 232) sözü edilen kodlamada, toplanan verilerin analizine rehberlik edecek bir kavramsal yapısı olmadığı için verilerin tümevarımcı bir analize tabi tutulması sonucu araştırmacının ortaya çıkardığını belirtmektedir. Araştırmacı ortaya çıkan

anlama göre belirli kodlar üretmekte ya da doğrudan verilerden yola çıkarak kodları oluşturmaktadır. Bu yolla oluşturulan kod listesi tüm verilerin işlenmesi için de kavramsal bir yapı sunmaktadır. Tümevarım analizinde kodlar doğrudan verilerden üretilmektedir (Yıldırım ve Şimşek, 2008: 232).

Bu çerçevede araştırmada veri setinin tamamı, alan yazın ve 2011–2012 öğretim yılı bahar ve güz dönemlerinde gerçekleştirilen görüşme uygulamaları sonucunda okunmuştur. Kodlama süreci, görüşme metni satır satır okunarak ve ilgili cümlelerin altları çizilerek gerçekleşmiştir. Birinci okuma, müzik dersinde müzik öğretmenlerinin programı uygulama sürecine ilişkin destekleyici ve engelleyici faktörlerin neler olabileceğine odaklanılarak gerçekleştirilmiştir. Veri setinin ikinci okuması sırasında ise müzik öğretmenlerinin derse yönelik görüşlerinin deneyimlerine paralel olarak şekillenmesi açısından bakılmıştır. Hem birinci hem de ikinci okuma sırasında ortaya çıkan yeni kodlar, kod listesine eklenerek olası kod listesi geliştirilmiştir. Kodlama sırasında müzik öğretmenlerinin ortak kullandıkları ifadeler kodlanmıştır. Çok küçük ifade farklılıkları gösteren fakat araştırmanın amaçları açısından aynı anlama gelen cümleler tek biçimde kodlanmıştır. Örneğin, “Bizi üniversitede sanatçı gibi yetiştirmeye çalışıyorlardı.” cümlesi ile “Bize sanatçı eğitimi veriyorlardı.” cümlesi eşit tutulmuştur.

Geliştirilen olası kod listesi kullanılarak, veri seti üzerinde kodlamalar iki aşamada gerçekleştirilmiştir. İlk olarak müzik dersinde müzik öğretmenlerinin programı uygulama sürecine ilişkin destekleyici ve engelleyici faktörleri ortaya çıkaran anlamlı veri birimleri belirlenerek kodlanmıştır. İkinci aşamada ise müzik öğretmenlerinin derse yönelik görüşlerinin deneyimlerine paralel olarak şekillenmesi açısından incelenerek kodlanmıştır. Kodlamanın her iki aşamasında ortaya çıkan yeni kodlar olası kod listesine eklenerek asıl kod listesine ulaşılmıştır.

Temaların bulunması: Toplanan verilerin kodlanması ve bu kodlara göre sınıflandırılmasından sonra ortaya çıkan kodlardan yola çıkarak verileri genel düzeyde açıklayabilen ve kodları belirli kategoriler altında toplayabilen temaların oluşturulması gerekmektedir. Kodlara göre daha genel bir olguyu simgeleyen temaların bulunması bir anlamda toplanan verinin kodlar aracılığıyla kategorize edilmesi sürecidir. Tematik kodlama yaparken iç ve dış tutarlılıkla ilgili ilkelere dikkat edilmesi önem taşımaktadır. İç tutarlık konusunda ortaya çıkan temanın

altında yer alan verinin anlamlı bir bütün oluşturmasına, dış tutarlık konusunda ise temaların birbirlerinden farklı olmakla birlikte kendi aralarında anlamlı bir bütün oluşturmasına özen göstermek gerekmektedir. Bu aşamada veri analizinde deneyimli olan başka araştırmacılara danışmak yararlı olabilir (Yıldırım ve Şimşek, 2008: 237). Dolayısıyla bu çalışmada ulaşılan asıl kod listesi dikkate alınarak veri seti tekrar birinci aşamada, müzik dersinde müzik öğretmenlerinin programı uygulama sürecine ilişkin destekleyici ve engelleyici faktörleri ortaya çıkarması açısından ve ikinci aşamada müzik öğretmenlerinin derse yönelik görüşlerinin deneyimlerine paralel olarak şekillenmesi açısından kod listesi üzerine çalışılmıştır. Eldeki çalışmada kod listesi üzerinde çalışan araştırmacı, kodlardan hareketle Müzik dersine ilişkin görüşler konusunda temalar belirlemiştir. Ortaya çıkan temalara göre veri setinin etkili bir biçimde temsil edilip edilmediğini kontrol etmeye çalışmıştır. Araştırmacı dışında bir uzman görüşme dökümlerini incelemiş, tema ve alt temaları belirlemiştir. Araştırmacı ve bir uzman tarafından ayrı ayrı okunarak oluşturulan tema ve alt temalar için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Uzlaşılan kodlara göre veriler düzenlenip tanımlanmıştır.

Tablo:3. 3. Müzik öğretmeni görüşme kayıtlarının kodlanmasına ilişkin örnek Araştırmacı: İlköğretimde tüm dersleri de hesaba

kattığınızda, müzik dersinin yerini nasıl görüyorsunuz? Katılımcı 2: Bütün insanların hayatında müzik vardır. Müzik insanı rahatlatır, iç dünyasını yansıtır. İnsan müziğe ihtiyaç duyar. Müzik dersi benim için hayat demektir. Eğer insan müzikten yoksunsa, sadece müzik değil sanat dalından bir yönü yoksa “susuz kalmış ağaçtır” bence. Belki alanım olduğu için öyle düşünüyor olabilirim. Susuz kalan bir ağaç meyve veremez, yaşayamaz. Eğer müzik bir insanın hayatında yoksa çok mutlu olabilir ama çok şeyden de ruhani olarak mahrumdur. Ama bir önemsizlik var. Verdiğim not benim haberim olmadan idare tarafından değiştiriliyor. Bu sadece müzikçilerin değil yetenek derslerinde resim, beden eğitimi derslerinde de böyle oluyor. Buna birebir şahit oldum ve çok üzüldüm. Görevlendirme gittiğim okulda öğretmenler odasında beş altı öğretmen oturuyoruz. Ders kitapları gelmiş. -Son yıllarda öğrencilerin kitapları gönderiliyor. Öğrencilerin kitap alma şansları yok.-Kitap istekleri yapılıyor, eksik kitaplar yazılacak. “Hocam, sınıfın kitabı yok.” dedim. Müdür Bey bana dedi ki: “Müzikten kitap olsa ne olacak Hoca Hanım? Ne olacak müzik dersi çalın söyleyin, vur patlasın çal oynasın.”aynen öyle ifade etti. O an moralim çok bozuldu. Dersim yetenek dersi olabilir, sınavlara hazırlamıyorum ama gerçekten beyin olarak, ruh olarak ben çok yıpranıyorum, yoruluyorum. Ben öyle hissediyorum. Herkes derse gidince Müdür Bey’in odasına gittim. Çünkü bu durum bana çok ağır gelmişti. Belki teke tek söylese o kadar kötü olmayacaktım. Müdür Bey anlayışlı çıktı. Anlayışsız da olabilirdi. “Hocam ne var bunda?” deyip gönderebilirdi. Müdür odasında ağlamaya başladım. “Hocam, müzik dersi sizin açınızdan çok önemsiz olabilir. Benim açımdan çok önemli çünkü ben bunu meslek edindim. Bu benim işim. Sizin nasıl işiniz idarecilikse bu işinizse ve bunu en iyi yapmak istiyorsanız; ben de bunun en iyisini istiyorum.” dedim. “Buraya kadar çektiğim sıkıntıları bir tek ben biliyorum.” dedim. Sıkıntılarımı anlattım. Müdür:”Özür dilerim, beni yanlış anladınız.” dedi. Dedim ya bir önemsizlik var ortada.

Müziğin tanımı Müzik dersinin önemi Sorun Okul içi duygusal ortam Rahatlama Kendini ifade etme aracı İhtiyaç Ruhsal gelişim aracı Önemsememe İdarenin beklentisi Eşitsizlik Moral bozukluğu İkna etme Küçümsenme Aşağılanma

Verilerin kodlara ve temalara göre düzenlenmesi ve tanımlanması: Ayrıntılı kodlama ve tematik kodlama sonunda araştırmacı topladığı verileri düzenleyebileceği bir sistem oluşturur. Bu aşamada oluşturduğu sisteme göre elde ettiği verileri düzenleyerek belirli olgulara göre tanımlamaya çalışır. Bu aşamada verileri okuyucunun anlayabileceği bir dille tanımlar, açıklar ve sunar (Yıldırım ve Şimşek, 2008: 237).

Bulguların yorumlanması: Nitel araştırmalarda araştırmacının görüş ve yorumları verilerin açıklanmasında anlamlandırılmasında önemli bir rol oynamaktadır. Araştırmacı son aşamada topladığı verilere anlam kazandırmak, bulgulardan sonuç çıkarmak ve sonuçların önemini vurgulamak için açıklama yapmalıdır (Yıldırım ve Şimşek, 2008: 238).