• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: BANKACILIK SEKTÖRÜNDE ETKİNLİK KAVRAMI VE ÖLÇÜM

2. BÖLÜM: VERİ ZARFLAMA ANALİZİ (VZA) VE VZA İLE TÜRK BANKACILIK

2.1. Veri Zarflama Analizi (Data Envelopment Analysis)

2.1.5. Veri Zarflama Analizi’nde Kullanılan Yaklaşımlar

Bankalar, birçok girdi ve birçok çıktılı ekonomik karar birimleri olup, sermaye getirisini en çoklamayı amaçlayan ve finansal hizmet veren aracı kurumlardır. Ancak, bankacılıkta çıktı vektörünü belirlemek çok kolay bir iş değildir. Banka performans ölçüm çalışmalarının birinde çıktı kabul edilen bir değişken bir diğerinde girdi olarak ele alınabilmektedir. Verimliliğin ya da performansın ölçülmesinde ise iki temel yaklaşım vardır: Üretim yaklaşımı ve

67 Charnes, A., Cooper, W. ve Rhodes, E., Measuring The Efficiency Of Decision Making Units, European Journal of Operational Research, 2, 1978, 429 – 444.

68 Atan, M., 2005, s. 15.

54 aracılık yaklaşımı. Verimlilik ölçümünde kullanılan yöntem ve ölçütler, elde edilen sonucun değerlendirilmesinde önem taşımaktadır.69

Bankacılık sektöründe etkinliğin ölçülmesinde en çok sorun yaratan ve üzerinde anlaşmazlığa düşülen noktalardan biri, girdilerin ve çıktıların ne olduğudur. Bu sorun etkinliği ölçmek için seçeceğimiz tekniği, girdi ve çıktı olarak kabul edeceğimiz değişkenleri ve elde ettiğimiz sonuçları etkiler.

Girdilerin ve çıktıların belirsizliği sorunu, bankacılık faaliyetinin niteliği ile ilgili üç durumdan kaynaklanır.

i. Bankaların ürettikleri esas olarak hizmettir ve bu hizmetin ölçülmesi ve hesaplanması oldukça sorunludur.

ii. Bankalar çok sayıda girdi ve çıktı kullanırlar.

iii. Bankaların temel fonksiyonunun tanımlanmasında güçlükler bulunmaktadır.

Bankacılık sisteminin bu nitelikleri banka girdi ve çıktılarının ölçülmesinde iki ayrı yaklaşımın gelişmesine olanak vermiştir. Bunlar Üretim Yaklaşımı (production) ve Aracılık Yaklaşımı (intermediation) olarak adlandırılır. Bu yaklaşımlar ilk defa olarak Humphrey (1985)’de birbirlerinden ayrılarak tarif edilmiştir.70

69 Yolalan, R., Bankacılıkta Verimlilik Konferansı, 2001.

70 İnan, A., 2000, s. 87.

55 Üretim Yaklaşımı: Bu yaklaşım bankaları, sermaye, işgücü ve diğer malzemeyi girdi olarak kullanan, buna karşılık vadeli vadesiz mevduat, kredi, menkul değerler cüzdanı ve diğer bilanço kalemleri gibi çıktılar üreten birimler olarak ele alır. Bu yaklaşımda mevduat, kredi v.b. çıktıların ölçülmesinde hesap adetleri baz alınır.

Aracılık Yaklaşımı: Bankacılık sisteminin esas işlevinin ödünç verilen fonlarla, ödünç alınan fonlar arasında aracılık yapması olduğunu düşünen aracılık yaklaşımı ise, bu varsayımına uygun olarak mevduat ve diğer kaynakları bankanın girdisi, kredi ve diğer varlıkları ise bankanın çıktısı olarak görür. Dolayısıyla bu yaklaşım, girdi ve çıktıyı ölçerken birim olarak hesap sayısını değil, para birimini kullanır.

Girdi açısından bakıldığında üretim yaklaşımında sadece işletme maliyetleri göz önünde bulundurulurken, aracılık yaklaşımında buna ek olarak faiz cinsinden maliyet de yer almaktadır. Bu iki yaklaşımdan hangisinin seçileceği sorunu araştırmacının çözümünü araştırdığı problemle doğrudan ilgilidir. Örneğin üretim yaklaşımı bankaların maliyet etkinliğini araştırmayı amaçlayan çalışmalarda benimsenmekte, aracılık yaklaşımı ise tüm bankacılık sektörünün maliyet toplamı ile bankaların iktisadi rekabet gücünün araştırıldığı durumlarda kullanılabilecek uygun bir yöntem olmaktadır.71

71 Cingi ve Tarım, s. 13.

56 2.2. Türk Bankacılık Sistemi’nde Etkinlik Ölçümü Üzerine Bir

Uygulama

Etkinlik ölçümü ve bankacılık sektörü açısından etkinliğin önemine ilişkin yapılan açıklamalardan sonra bu başlıkta konu bir uygulama ile genişletilmektedir. Bu bölümde 2002–2004 yılları arasına ilişkin olarak Türk bankacılık sisteminde etkinlik ölçümü Veri Zarflama Analizi tekniği ile gerçekleştirilmiştir. VZA tekniğinin uygulanmasında DEAP 2.1 programından faydalanılmıştır. Bankaların girdi ve çıktı verileri Türkiye Bankalar Birliği (TBB)’ den alınmıştır.

2.2.1. Gözlem Kümesi

Analize Türkiye’ de faaliyet gösteren üçü kamu bankası kalanları özel bankalar olmak üzere toplam 21 adet banka dâhil edilmiştir.

Bu bankalar şunlardır:

Kamu Bankaları: Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası A.Ş., Türkiye Halk Bankası A.Ş., Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O.

Özel Bankalar: Adabank A.Ş., Akbank T.A.Ş., Alternatif Bank A.Ş., Anadolubank A.Ş., Denizbank A.Ş., Finans Bank A.Ş., Koçbank A.Ş., MNG Bank A.Ş., Oyak Bank A.Ş., Turkish Bank A.Ş., Şekerbank T.A.Ş.,

57 Tekfenbank A.Ş., Tekstil Bankası A.Ş., Türk Dış Ticaret Bankası A.Ş., Türk Ekonomi Bankası A.Ş., Türkiye Garanti Bankası A.Ş., Türkiye İş Bankası A.Ş. ve Yapı ve Kredi Bankası A.Ş ’ dir.

2.2.2 Karar Birimlerinin Seçilmesi

Veri Zarflama Analizi uygulamalarında ilk aşama, aralarında etkinlik karşılaştırması yapabilmek amacıyla aynı kararların uygulandığı ve benzer üretim konularında faaliyet gösterme özelliğine sahip karar birimlerinin seçilmesidir. Karar birimlerinin seçiminde, karar birimi sayısının çalışmada kullanılacak olan doğrusal programlama modelinin gerektirdiğinden az olmamasına dikkat edilmelidir. Seçilen girdi sayısı m ve çıktı sayısı p ise, en az m+p+1 tane karar biriminin alınması, araştırmanın güvenilirliği açısından önemli bir kısıttır. Diğer bir kısıt ise, araştırma kapsamına alınan karar birimi sayısının, toplam değişken sayısının en az iki katı olması gerektiğidir.72

Buna göre modelde üç girdi ve üç çıktı kullanıldığından karar birimleri sayısının en az;

Girdi Sayısı + Çıktı Sayısı + 1 = 3 + 3 + 1 = 7 ve 2x(Girdi Sayısı + Çıktı Sayısı) = 2x(3 + 3) = 12

olması gerekmektedir.

72 Boussofianee, A., Dyson, R., ve Rhodes, E., 1991, s. 3.

58 Bu araştırmada karar birimleri, kamu ve özel sektöre ait bankalardır.

Uygulama dönemi (2002–2004) olmak üzere üç yılı kapsamakta olup söz konusu dönem yabancı sermayeli bankalar araştırma kapsamına dâhil edilmemiştir. Sonuç olarak seçimde dikkat edilecek adet kuralına da uygun olacak şekilde Türk Bankacılık Sistemi’nde faaliyet gösteren 21 adet banka karar birimi olarak belirlenmiştir.

Bu bankalara ait 3 adet girdi ve 3 adet çıktı kullanılarak çıktı maksimizasyonu (en çoklama) modeli kurulmuştur.

2.2.3. Girdi ve Çıktı Değişkenlerinin Belirlenmesi

Kullanılan yöntemde önemli noktalardan biri girdi ve çıktıların belirlenmesidir. Metot her ne kadar çoklu girdi ve çıktının kullanılmasına olanak tanısa da, VZA sonuçları değişkenlerin seçimine ve veri hatalarına karşı son derece duyarlıdır.

VZA' de kullanılan girdi ve çıktılar çalışmadaki karar birimlerini karşılaştırmanın temelini oluşturdukları için dikkatle seçilmelidir. Her ne kadar fonksiyonel bir varsayım bulunmasa da, aynı karar birimi için farklı girdi ve çıktı grupları farklı verimlilik değerleri alacağından, üretim prosesine

59 nedensel olarak bağlı girdi ve çıktıların belirlenmesi gereklidir.73 Bununla birlikte, modele çok fazla girdi ve çıktı eklenmesi, VZA'nın verimli ve verimsiz birimleri birbirinden ayrıştırma yeteneğini düşürmektedir. Girdi ve çıktı sayılarının artabilmesi için, karar bilimlerinin sayısının da artması gerekmektedir.74

n =gözlem sayısı, m = girdi sayısı, s = çıktı sayısı iken, n > m+s 75

Bir bankanın etkinliğini ölçüm sonucunda elde edilen veriler yönetim kararlarında da önemli bir kıstas olarak değerlendirilebilir.

Diğer finansal birimler için olduğu gibi bankalar için de mali performansın en belirgin girdi faktörü çalışan personellerdir. Veri Zarflama Analizi’nde kullanılacak girdi ve çıktıların seçimi, bankaların etkinlik karşılaştırmasında temel oluşturdukları için büyük önem arz etmektedir. Aynı banka için farklı bir girdi ve çıktı kümesi, tamamen farklı bir verimlilik değeri ortaya çıkarabilir. Bu nedenle girdi ve çıktılar büyük özenle seçilmelidir.

Literatür taramasının yer aldığı bölümde de söz edildiği gibi, veri zarflama analizi ile etkinlik ölçümü temel olarak bankanın girdi ve çıktılarının belirlenmesine bağlı olarak değerlendirilebilmekte ve bu bağlamda sonuçlar üretmektedir.

73 Aydagün, A., Veri Zarflama Analizi, Hava Harp Okulu, Endüstri Mühendisliği, Havacılık ve Uzay Teknolojileri Enstitüsü, İstanbul, 2003, s. 8.

74 Aydemir, Z.C., 2002, s. 89.

75 Sherman, H.D., Data Envelopment Analysis as a New Manegerial Audit Methodology- Test and Evaluation”, Auditing: A Journal of Practice and Theory, 1984, s. 35-53.

60 Bu çalışmada etkinliği analiz edilecek süreç, bankaların hizmet sürecidir. Aracılık yaklaşımına da bağlı olarak banka bazında mevduat ve toplam krediler değeri, hizmet üretim sürecinin çıktısını oluşturmaktadır.

Üretim sürecini gerçekleştiren tüm finansal birimlerde olduğu gibi bankalarda da karlılık faktörü çıktı olarak değerlendirilebilecektir. Bu noktalar dikkate alınarak aşağıdaki değişkenler girdi ve çıktı olarak belirlenmiştir.

Modelde kullanılan Girdiler; — Personel Sayısı — Sermaye — Toplam Aktifler

Modelde kullanılan Çıktılar; — Toplam Mevduat — Toplam Krediler — Net Kar

Bu değişkenler üretim yaklaşımına uygun değişkenler olarak değerlendirilebilir. Üretim yaklaşımı bankaları, girdi olarak sermaye, çalışan sayısı (işgücü), şube sayısı, demirbaşlar, özkaynaklar gibi değerleri kullanan buna karşılık çıktı olarak ise mevduat, krediler, menkul değerler cüzdanı ve benzer diğer bilânço kalemlerini ele alan birimler olarak görür. Aracılık yaklaşımı ise bankaların fon arz eden ekonomik birimlerin fonlarını en uygun koşullarda değerlendirip, bu fonları fon talep eden ekonomik birimlere en uygun şekilde aktarması temeline dayanmaktadır ve girdi-çıktıların ölçülmesinde parasal değerleri kullanılır. Bu çalışmada karma bir yaklaşım

61 benimsenerek çıktı olarak mevduat ve krediler değişkenleri seçilmiş fakat girdi ve çıktı değişkenlerinin parasal büyüklükleri veri olarak alınmıştır.

Bankaların faaliyetlerine devam edebilmeleri için operasyonel giderlerinin yapılması zorunludur. Literatürdeki bazı çalışmalarda personel giderleri bir girdi olarak ayrıca değerlendirilmektedir. Personel giderlerinin yerine personel sayısını girdi olarak kabul etmek aracılık yaklaşımına daha uygun olarak değerlendirilebilir. Net Kar değişkeninin çıktı olarak değerlendirilmesinin tüm işletmeler için olacağı gibi bankacılık sektörü açısından da doğru olacağı düşünülmektedir.

2.2.4. Etkinlik Değerlerinin Ölçülmesi

Yukarıda adı geçen bankalar ve seçilen girdi ve çıktı değişkenlerinin 2002 yılı değerleri kullanılarak ve analiz tekniği olarak Veri Zarflama Analizi yöntemi kullanılarak gerçekleştirilen analiz sonucunda 2002 yılı için elde edilen etkinlik sonuçları Tablo–1’ de görüldüğü şekilde elde edilmiştir. Tüm karar birimleri için model çözülmüş ve elde edilen sonuçlardan faydalanılarak Tablo–1’ deki etkinlik tablosu oluşturulmuştur.

62 Tablo–1: 2002 Yılı Verilerine Göre Banka Etkinlik Değerleri

Banka Adı Etkinlik Değeri 2002 yılı çerçevesinde, belirlenen girdi ve çıktı faktörlerinin değerlerine dayanarak yapılan analize göre etkin olarak görülen bankalar; Vakıfbank, Akbank, Alternatifbank, Anadolubank, Finansbank, Koç Bank, Mng Bank, Şekerbank, Tekstil Bankası, Turkish Bank, Yapı Kredi Bankası ve Garanti Bankası’dır. Bu bankalar belirlediğimiz girdi ve çıktı değişkenleri ve kullandığımız model çerçevesinde gerçekleştirilen analizde etkin birimler

63 olarak değerlendirilebilir. Amaç fonksiyonu ile etkinlik katsayısı 1’e eşit olmayan diğer bankalar ise etkin değil şeklinde değerlendirilebilir.

Aynı girdi-çıktı değişkenleri ve aynı bankaları içeren analiz 2003 yılı verileri kullanılarak tekrarlanmıştır. Bu analiz sonucunda elde edilen sonuçlar Tablo–2’ de toplu halde gösterilmiştir.

Tablo–2: 2003 Yılı Verilerine Göre Banka Etkinlik Değerleri

Banka Adı Etkinlik Değeri

64 Tablo–2’ deki çözüm sonuçlarına göre amaç fonksiyonu ile etkinlik katsayısı 1’e eşit olan bankalar etkin olarak değerlendirilmiştir. Buna göre 2003 yılı verileri ile yapılan analize göre Vakıfbank, Adabank, Alternatifbank, Denizbank, Finansbank, Koç Bank, Mng Bank, Şekerbank, Turkish Bank, İş Bankası ve Garanti Bankası etkin bankalar olarak çıkmıştır. Amaç fonksiyonu ile etkinlik katsayısı 1’e eşit olmayan diğer bankalar ise etkin değil şeklinde değerlendirilmiştir.

Aynı girdi-çıktı değişkenleri ve seçilmiş olan aynı kamu ve özel sektör bankalarını içeren analiz 2004 yılı verileri kullanılarak tekrarlanmıştır. Bu analiz sonucunda elde edilen sonuçlar Tablo–3’te toplu halde gösterildiği şekilde elde edilmiştir.

Tablo–3: 2004 Yılı Verilerine Göre Banka Etkinlik Değerleri

Banka Adı Etkinlik Değeri

65

Tekstil Bankası 1

Turkish Bank 0,756

Türk Dış Ticaret Bankası 0,802

Türk Ekonomi Bankası 0,856

Garanti Bankası 1

İş Bankası 1

Yapı ve Kredi Bankası 0,952

Tablo–3’ deki çözüm sonuçlarına göre amaç fonksiyonu ile etkinlik katsayısı 1’e eşit olan bankalar etkin olarak değerlendirilmiştir. Buna göre 2004 yılı verileri ile yapılan analize göre Ziraat Bankası, Vakıfbank, Alternatifbank, Anadolubank, Denizbank, Finansbank, Koç Bank, Şekerbank, Tekstilbank, İş Bankası ve Garanti Bankası etkin bankalar olarak görülmektedir. Amaç fonksiyonu ile etkinlik katsayısı 1’e eşit olmayan diğer bankalar etkin değil şeklinde değerlendirilmiştir.

Yıllara göre yapılan analiz sonuçlarını tek bir tabloda toplayarak yıllara göre banka bazında etkinlik değerlerindeki değişimi izlemek de mümkündür. Bu amaca yönelik olarak hazırlanan Tablo-4’te incelenen üç yıla ilişkin yapılan analizler sonucunda elde edilen bankaların etkinlik değerleri toplu olarak görülmektedir. Etkinlik değerlerinin toplu olarak gösterildiği bu tablodan aynı bankanın hangi yıllarda etkin olarak tespit edildiğini gözlenmlemek de mümkün olmaktadır.

66 Tablo–4: 2002,2003 ve 2004 Yılı Verilerine Göre Banka Etkinlik Değerleri

Tablo–4: 2002,2003 ve 2004 Yılları İtibari İle Banka Etkinlik Değerleri

Bankaların yukarıdaki tablolarda görülen 2002–2003–2004 yıllarına ilişkin etkinlik değerlerinin grafik olarak toplu halde gösterimi aşağıdaki şekilde görülmektedir.

67 Şekil–1: Bankaların 2002–2003–2004 Yılları Etkinlik Değerleri

Şekil-1: 2002-2004 Yılları Etkinlik Skorları

Ziraat Halk Vaf Ada Akbank Alternatif Anadolu Deniz Finans Koç Mng Oyak Şeker Tekfen Tekstil Turkish Dışbank Teb Garanti İşbank Ykb

Bankalar

Etkinlik Skoru

2002 2003 2004

Şekil–1 de düz çizgi ile gösterilen değerler 2002 yılı etkinlik değerleri, kısa kesikli çizgi ile gösterilen değerler 2003 yılı etkinlik değerleri, uzun kesikli çizgi ile gösterilenler ise 2003 yılı etkinlik değerleridir.

Grafikten de anlaşılacağı üzere bankaların etkinlik değerleri yıllara göre paralellik göstermektedir. Tek tek banka bazında inceleme yapıldığında bir yıl etkin olan bir banka diğer yıl etkin olarak çıkmayabilmektedir. Aynı durumun tam tersi de söz konusu olabilmektedir. Genel duruma bakıldığında dikkat çekecek kadar farklı bir değer Mng Bank’ ın 2004 yılı etkinlik değeridir, onun dışında aykırı bir değer bulunmamaktadır.

68 Aynı analiz sonuçlarına çerçevesinde, bankalar 2002 yılı aktif büyüklük sıralamasına göre dizildiklerinde ise tablo ve grafik aşağıdaki şekilde görüldüğü biçimde ortaya çıkmaktadır. Şekilden de görülebileceği gibi aktif büyüklüğü diğer bankalara göre daha fazla olan bankaların yıllara göre etkinlik skorları birbirine daha paralel olarak belirmekte, sıralamada sonlarda yer alan bankaların etkinlik skorları ise yıllar itibariyle birbirlerinden daha yüksek oranlarda farklılık gösterebilmektedir.

Tablo–5: 2002 Yılı Aktif Büyüklük Sıralamasına Göre Banka Etkinlik Değerleri Tablo–5: 2002 Yılı Aktif Büyüklük Sıralamasına Göre Banka Etkinlik Değerleri

İlk 10 bankanın etkinlik değerleri ort. 0.958 0.974 0.95

11-21.sırada yer alan bankaların etkinlik değerleri ort. 0.973 0.971 0.874

69 Analizde yer alan ve 2002 yılı verilerine göre aktif büyüklüklerine göre sıralanan bankaların ilk on banka ve geri kalanlar olarak ayrılarak etkinlik değerleri ortalamaları da hesaplanarak yukarıda yer alan Tablo-5’e eklenmiştir. Tablodan da görüleceği üzere aktif büyüklük değeri büyük olan ilk on bankaya ait etkinlik değerlerinin ortalamaları 11–21. sıralamada yer alan bankaların etkinlik değeri ortalamalarından daha büyük olarak görülmektedir. Buradan çıkarılabilecek sonuç aktif büyüklüğü girdisinin bankaların etkinliğini etkileyecek önemli bir değişken olduğu ve aktif büyüklüğü değeri daha yüksek olan bankaların daha etkin çalıştığı şeklinde bir sonuca varılabileceği yönündedir.

Şekil–2: Bankaların 2002–2003–2004 Yılları Etkinlik Değerleri

Şekil 1: 2002-2004 Etkinlik Skorları Grafiği

(2002 yılı aktif büyüklük değerine göre sıralanmıştır.)

0

70 Tablo ve grafik beraber değerlendirildiğinde 2002 yılı aktif büyüklüklerine göre sıralamada ilk on sırada yer alan bankaların etkin olarak çalıştığı yahut etkinlik skorları ortalamasının 1’e yakın değerler olduğu görülmektedir. Aktif büyüklüğü tek başına bir gösterge olmamakla beraber önemli bir girdi kalemidir ve elde edilen sonuçlara bakılarak bankaların etkinliklerini önemli ölçüde etkilediği şeklinde bir yorum yapılabilir.

Etkinlik değerlerini kamu bankaları ve özel bankalar olarak ele aldığımızda, etkinlik değerleri ortalamaları aşağıdaki şekilde hesaplanmaktadır.

Kamu bankalarının etkinlik değeri ort. 0.95 0.99 0.96

Özel bankaların etkinlik değeri ort. 0.96 0.97 0.90

Bu ortalamaları yorumlayacak olursak, ele aldığımız dönem ve girdi-çıktı değişkenleri çerçevesinde gerçekleştirilen analize göre kamu bankalarının etkinlik değerlerinin, özel bankaların etkinlik değerlerinden daha yüksek olduğu görülmektedir.

Veri zarflama analizi yöntemi bize seçilen girdi ve çıktı değişkenleri çerçevesinde ve belirlenen zaman dilimi kapsamında Karar Verme Birimleri (KVB)’nin etkin olarak çalışıp çalışmadıkları, diğer bir deyişle KVB’lerinin mevcut girdi miktarlarıyla üretmiş oldukları çıktı miktarlarının üretilebilecek

71 en uygun çıktı miktarı olup olmadığını ve bu en uygun miktardan ne kadar uzak olup olmadıklarını tespit edebilme imkânı tanımaktadır.

VZA, incelemeye alınan üretim teknolojisi çerçevesinde belirlenen göreceli olarak verimli Karar Verme Birimleri (KVB ) ile bu KVB’lerin oluşturduğu verimlilik sınırını belirlemekte, daha sonra ise görece olarak verimsiz olan KVB’ler üzerinde birtakım yorumlar yapmayı olanaklı kılmaktadır. Göreceli olarak verimsiz olan her bir KVB için verimliliğin iyileştirilebileceği varsayımı mevcuttur ve verimsiz bir KVB’nin bunu yapabilmesi için, yani verimlilik sınırı üzerinde yer alabilmesi için, daha az oranda tüketmesi gereken girdi miktarları ile daha fazla üretmesi gereken çıktı miktarları, yöntemin bize sağladığı bulgular arasında yer alır. Verimsiz KVB’lerin girdi ve çıktılarını ne derecede ve hangi miktarlarda verimsiz kullandığı sorusunun yanıtı, verimli KVB’ler ile karşılaştırılma sonucu, en iyi gözlem kümesinde yer alan KVB’lerden en uygunlarının bir bileşimi (ağırlıklı bileşimi) hesaplanarak verilmektedir. İşte her bir verimsiz birim için ulaşabileceği hedefleri göstermeyi olanaklı kılmak için, verimlilik sınırında yer alan ve “sanal bir üretici” oluşturmak üzere verinin kendisinden çıkarılan ağırlıklar yardımıyla birleştirilerek hesaplamalara dahil edilen verimli KVB’lerden, incelenen verimsiz KVB’ ye en benzer özellikler (girdi ve çıktı gözlemleri açısından) taşıyanlar, başvuru grubunu oluştururlar. Her bir verimsiz KVB’nin başvuru grubundaki birimlerin tümünün verimlilik değeri 1’e eşittir76.

76 Aydemir, Z.C, 2002, s. 120.

3. BÖLÜM

SONUÇ

Bankacılık sektöründe yaşanan rekabet, bankaları kaynaklarını en etkin şekilde kullanmaya zorlamaktadır. Bunu sağlamak için bankaların rekabet ettikleri sektör içinde performanslarını değerlendirmeleri ve etkinliklerini arttırmak için referans almaları gereken bankaları belirlemeleri gerekir. Bu amaçla, bankaların istenilen çıktıları elde etmek için girdilerinin hangi seviyeye kadar kullanıldığının belirlenmesinde etkinlik ve verimlilik analizleri çok önemli yönetim araçlarıdır.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bankacılık sektörünün etkin ve verimli çalışması ülke ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır.

Bankacılık sektörü finansal piyasanın önemli bir bölümünü oluşturmakta ve ülkenin ekonomik gelişmesinde merkezi bir konumda yer almaktadır.

Bu çalışma, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de finans sektörünün en önemli unsuru olarak kabul edilen bankalar için etkinlik kavramının yerinin açıklanmasını, literatürde bu konuda yapılan çalışmalara değinmeyi ve bankaların etkinliklerinin uygulama bölümünde örnek olarak ele alınan üç yıllık süre zarfında, veri zarflama analizi yöntemi yardımıyla analiz edilmesini amaçlamaktadır. Analiz sonucunda bankaların etkinlik değerleri açısından

73 2002,2003 ve 2004 yılları benzerlik göstermektedir. Analizden elde edilen bir diğer sonuç ise bankaların etkinliği açısından sektör içinde önemli aktif büyüklüklerine sahip olan büyük ölçekli bankaların etkinliğe daha yakın değerler almış olmasıdır.

Analizden elde edilen bir diğer sonuç ise kamu sermayeli bankaların özel sermayeli bankalara göre etkinliğe daha yakın değerler elde etmiş olmalarıdır. Şüphesiz etkinlik mutlak bir kavram olmayıp, analiz için seçilen girdiler ve çıktılar ile kullanılan yöntemle yakından ilgilidir. Bu nedenle bu sonuçlar bazı çalışmalar ile benzer sonuçlar vermekle birlikte bazı çalışmalardan farklı sonuçlar içermesi de kaçınılmazdır.

Genellikle, teorik çalışmaların ve görüşlerin ışığında kurulan modelleri en iyi tahmin edecek istatistik yöntemlerin seçilerek uygulanması yolu izlenmektedir. Diğer bir ifadeyle; amaçlar ve kullanılan istatistik yöntemler değişse bile, karlılığı analiz etmekte kullanılan model kalıpları fazla değişmemektedir. Uluslararası literatürde model kalıpları arasında görülen bazı değişiklikler; analizin yapıldığı ülkenin bankacılık sektörünün gelişmişliğine, kendine özgü yapısal özelliklerine, o ülkedeki genel ekonomik koşullara ve ekonomik yapıdaki farklılıklara dayanmaktadır.77

Bu çalışmada karma bir yaklaşım benimsenmiş ve bankaların etkinlik ölçümü uygulamasında girdi değişkenleri olarak; personel sayısı, sermaye

77 Tunay, K.B. ve Silpar, M., 2006, s. 39,

74 ve toplam aktif değişkenleri seçilmiştir. Aktif büyüklüğü değişkeninin etkinlik skorları üzerinde etkili olup olmadığına ilişkin bir sonuca varılabilmesi için de aktif büyüklüklerine göre sıralanan bankalar arasında ilk on sıralamada yer alan bankaların etkinlik skorları ortalaması ile diğer onbir bankanın etkinlik skorları ortalaması hesaplanmış ve aktif büyüklüğü sıralamasında ilk onda yer alan bankaların elde edilen etkinlik değerlerinin ortalamasının daha

74 ve toplam aktif değişkenleri seçilmiştir. Aktif büyüklüğü değişkeninin etkinlik skorları üzerinde etkili olup olmadığına ilişkin bir sonuca varılabilmesi için de aktif büyüklüklerine göre sıralanan bankalar arasında ilk on sıralamada yer alan bankaların etkinlik skorları ortalaması ile diğer onbir bankanın etkinlik skorları ortalaması hesaplanmış ve aktif büyüklüğü sıralamasında ilk onda yer alan bankaların elde edilen etkinlik değerlerinin ortalamasının daha

Benzer Belgeler