• Sonuç bulunamadı

Verginin Tarhı

Belgede Vergi Hukukunda borcun intikali (sayfa 126-129)

Vergi Usul Kanununun 20 nci maddesinde de açıklandığı üzere verginin tarhı, vergi alacağının kanunlarda gösterilen matrah ve nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanması suretiyle bu alacağın miktar olarak tespit edilmesidir306. Tarh işlemi mükellefin bağlı olduğu vergi dairesinde yapılmaktadır. Mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi ise ikametgahının bulunduğu yer vergi dairesidir. İlk planda tarha yetkili vergi dairesinden, mükellefin tarh zamanında ikametgahının bulunduğu yerdeki vergi dairesi anlaşılmakla birlikte, işyeri ve ikametgahı ayrı vergi daireleri bölgesinde bulunan mükelleflerin vergileri, Maliye Bakanlığınca uygun görüldüğü takdirde ve mükellefe de önceden bildirilmek kaydıyla işyerinin bulunduğu yer vergi dairesince de tarh olunmaktadır307. Vergi borcunun hesaplanması anlamına gelen tarh işleminin bazı özellikleri vardır. Bunlar308;

• Tarh işlemi idari bir işlemdir. İdari işlem ise kamu gücünün kullanılması suretiyle bir görevin yerine getirilmesi için yapılan, hukukta değişiklik veya bir yenilik meydana getiren işlemlerdir.

• Tarh işlemi subjektif bir işlemdir. Çünkü tarh işlemi mükellefi, genel kişilik dışı hukuki durumdan çıkartıp, özel ve kişisel bir duruma sokar.

• Tarh işlemi kesin ve yürütülmesi zorunlu, kişiler üzerinde doğrudan etki yapan bir işlem olduğundan asli bir işlemdir. Bir verginin tarh edilebilmesi için yapılan araştırma ve incelemeler ve bunların sonucu olarak hazırlanan raporlar tali işlemlerdir ve kişiler üzerinde doğrudan etki göstermezler.

306

TUNCER, a.g.e., s.144.

307 Zeynep ARIKAN, Türk Vergi Hukukunda Mali İkametgah, Maliye ve Hukuk Yayınları, İzmir, Mayıs, 2007, ss. 219-220.

308 Mehmet TOSUNER, Zeynep ARIKAN, Vergi Uyuşmazlıklarının İdari Aşamada Çözümü ve

1- Beyan Üzerine Tarh

Vergi sistemimizde tarhiyat kural olarak beyan esasına dayanmaktadır ve vergiler mükellefin veya vergi sorumlusunun beyanı üzerine tarh edilmektedir. Beyana dayanan tarhiyatta, tahakkuk fişi düzenlenir ve tahakkuk fişi bir anlamda beyannamenin makbuzu yerine geçmektedir309.

Beyan usulünde mükellefin beyan ettiği matrah, vergi idaresi tarafından daha sonra incelemeye tabi tutulmakta, ve gelirini doğru beyan etmediği anlaşılan mükellefler için ilave vergi tarhı ve ceza uygulamasına gidilmektedir.

2- Vergi İdaresi Tarafından Tek Taraflı Olarak Gerçekleştirilen Tarh

Matrah tespiti esas olarak mükellefin beyanı üzerine yapılmakla beraber, Vergi Usul Kanununun 29, 30 ve mükerrer 30 uncu maddelerinde sayılan hallerde tek taraflı olarak gerçekleştirilmektedir. Vergi idaresi tarafından tek taraflı olarak yapılan üç tür tarh yöntemi söz konusudur.

a) İkmalen Vergi Tarhı

İkmalen vergi tarhı Vergi Usul kanununun 29 uncu maddesinde,

“Her ne şekilde olursa olsun, bir vergi tarh edildikten sonra, bu vergiye

müteallik olarak ortaya çıkan ve defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak miktarı tespit olunan bir matrah veya matrah farkı üzerinden alınacak verginin tarh edilmesi”

olarak tanımlanmıştır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere ikmalen vergi tarhı yapılabilmesi için, ikmalen vergi tarhından daha önce tarh edilmiş bir vergi olmalı ve

309

daha sonra da bu vergiye ilişkin maddi delillere veya kanuni ölçülere dayanarak bir matrah veya matrah farkı bulunmalıdır310.

b) Re’sen Vergi Tarhı

Vergi usul kanununun 30 uncu maddesinde re’sen vergi tarhı,

“Vergi matrahının tamamen veya kısmen, defter, kayıt ve belgelere veya

kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde tak- dir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yap- maya yetki olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah farkı üzerinden verginin tarh olunmasıdır”

şeklinde tanımlanmıştır. Çeşitli sebeplerle matrahın tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere göre tespitinin mümkün olmaması halinde, matrah vergi inceleme elemanı veya takdir komisyonunca tespit edilecek ve vergi tarh edilecektir.

Re’sen tarhı gerektiren haller Vergi Usul Kanunu 30 uncu maddede sayılmıştır. Bu haller şunlardır311;

 Kanuni süresi geçtiği halde beyanname verilmemesi312.

 Verilen beyannamede vergi matrahına ilişkin bilgilere yer verilmemesi.  Tutulması gereken defterlerin tamamen veya kısmen tutulmaması, tasdik ettirilmemesi veya inceleme yapmaya yetkili olanlara ibraz edilmemesi.

 Defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, karışık ve usulsüz olması nedeniyle ihticaca salih bulunması.

310

ERDEM, ŞENYÜZ, a.g.e., s. 125. 311 KUMKALE, a.g.e., s. 167.

312 Vergi beyannamesinin zamanında verilmemesi durumunda, henüz takdir komisyonuna sevk edilmeden veya vergi incelemesine başlanmadan önce, gecikmeli olarak beyanname verilirse vergi beyanname üzerinden tarh edilir ve re’sen tarh yoluna gidilmez. KUMKALE, a.g.e., s. 167.

 Beyannamenin ve bunun dayanağı olan defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığına dair delillerin bulunması.

 Beyannamenin meslek mensuplarına imzalattırılmaması, gerekli olduğu durumlarda yeminli mali müşavir tasdik raporunun alınmaması.

c) İdarece Vergi Tarhı

Vergi Usul Kanununun mükerrer 30 uncu maddesine göre verginin idarece tarhı, “29 uncu ve 30 uncu maddeler dışında kalan hallerde, mükelleflerin verginin

tarhı için vergi kanunları ile muayyen zamanlarda müracaat etmemeleri veya aynı kanunlarla kendilerine tahmil edilen mecburiyetleri yerine getirmemeleri sebebiyle zamanında tarh edilemeyen verginin kanunen belli matrahlar üzerinden idarece tarh edilmesidir.” şeklinde tanımlanmıştır. Yani bu usulde vergi matrahı vergi idaresi

tarafından tek taraflı olarak saptanmaktadır313.

İdarece tarhiyat, tanzim edilen yoklama fişine dayanılarak yapılmaktadır. Bu şekilde tarh olunan vergilerle cezalara ilişkin ihbarnameler, bir taraftan mükellefin bilinen adresine posta ile yollanır, diğer taraftan ise mükellefin adını, soyadını, hesap numarasını, işini, adresini ve tarh edilen verginin ve kesilen cezanın miktar ve cinsini gösterir bir ilan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus olan mahalline asılır ve ilanın asılması tarihi ve keyfiyeti bir tutanakla tespit edilir314.

Belgede Vergi Hukukunda borcun intikali (sayfa 126-129)

Benzer Belgeler