• Sonuç bulunamadı

Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Borçlar

Belgede Vergi Hukukunda borcun intikali (sayfa 71-77)

Sözleşmeden doğan ve haksız fiilden doğan borçlardan sonra borcun kaynağını oluşturan öğelerden birisi de sebepsiz zenginleşmeden doğan borçlardır. Sebepsiz zenginleşme Borçlar Kanununun 61 inci ve 66 ncı maddeleri arasında düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme terimi yerine çeşitli kaynaklarda “haksız iktisap”, “sebepsiz mal iktisabı”, “sebepsiz mal kazanma”, “haksız mal edinme” vb. terimlerde kullanılmaktadır.

1- Sebepsiz Zenginleşmenin Tanımı

Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin haklı bir neden olmaksızın diğer bir kimse zararına kazanımda bulunması olarak tanımlanabilir133. Diğer bir ifade ile sebepsiz zenginleşme yeterli veya meşru bir sebep olmadan, bir malvarlığının diğer bir malvarlığı aleyhine artması olarak da ifade edilebilir. Böylece bir malvarlığı haksız olarak çoğalırken diğer malvarlığı haksız olarak eksilmektedir134.

Sebepsiz zenginleşme denilen olayın meydana gelebilmesi için illa bir sözleşme ilişkisinin veya bir haksız eylemin bulunması gerekmemektedir. Sözleşme ve haksız fiilden farklı bir borç kaynağını oluşturan sebepsiz zenginleşme, bir insan eylemi ile oluşabileceği gibi bir hayvan eylemi yada doğal olaylar neticesinde de

132 AKINTÜRK, OKAN a.g.e., s. 107. 133 YILMAZ, a.g.e., s. 594.

134

meydana gelebilir135. Sipariş edilen mal karşılığında banka hesabına yatırılan paranın soyadı benzerliğinin meydana getirdiği karışıklık nedeniyle satıcı yerine bir başkasının hesabına yatırılması insan eylemi ile oluşan, bir çiftçinin keçilerinin bir kısmının komşusunun koyunlarına karışması hayvan eylemi ile oluşan, bir kimsenin tarlasındaki harmanın rüzgarın etkisiyle yan tarladaki harmanlara karışması ise doğal olaylar sonucu oluşan sebepsiz zenginleşmeye örnek olarak verilebilir.

2- Sebepsiz Zenginleşmenin Unsurları

Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade borcunun doğabilmesi için sebepsiz zenginleşmenin aşağıdaki tabloda gösterilen şartlarının gerçekleşmesi gerekmektedir.

Şekil 7 : Sebepsiz Zenginleşmenin Unsurları

Zenginleşme Fakirleşme İlliyet Bağı Haklı Bir Sebebin Bulunmaması

a) Zenginleşme

Sebepsiz zenginleşme davasının açılabilmesinin ilk şartı bir kimsenin malvarlığında bir çoğalmanın yani zenginleşmenin meydana gelmesidir136. Bunun ise mutlaka malvarlığının aktif kısmında bir artışın olmasıyla meydana gelmesi şart

135 ZEVKLİLER, a.g.e., s.133. 136

olmayıp, örneğin normal olarak malvarlığından çıkması gereken bir değerin çıkmayarak malvarlığının eksilmemesi şeklinde gerçekleşmesi de mümkündür137.

b) Fakirleşme

Fakirleşme kişinin malvarlığının azalmasıdır. Bir kişinin malvarlığının azalması malvarlığının aktifinde azalma yada pasifinde artma şeklinde ortaya çıkabilmektedir. Örneğin A şahsının hesabından yanlışlıkla B şahsına ödeme yapılmışsa A’nın malvarlığının aktifinde azalama meydana gelmiştir. Buna karşılık B şirketi bankadan kredi aldığı halde bu kredi B’nin ortağı olan A’nın hesabına yazılmışsa bu durumda A’nın pasifindeki artma suretiyle malvarlığı azalmıştır138.

Öte yanda malvarlığında azalmanın meydana gelmesi, aktifte muhtemel artışın yada pasifte muhtemel azalmanın engellenmesi şeklinde de oluşabilmektedir. Örneğin, A yolcu taşımacılığında kullandığı otomobilini tamir için B’ye vermiştir. B bu otomobili tamir ettikten sonra hemen teslim etmeyip bir süre kendisi kullanırsa, A bu süre zarfında yolcu taşıyamayacağı için malvarlığının aktifinde meydana gelecek olan muhtemel artış B tarafından engellenmiş olacaktır. Aynı şekilde A’nın tarlası yanlışlıkla B adına tescil edilmiş ve B yıllarca tarlayı ekmiştir. Daha sonra A, B aleyhine dava açarak tarlasını geri almıştır. A bu süre içerisinde tarlayı ekmiş olsaydı, malvarlığının aktifinde artış meydana gelecekti ancak B bu artışı engellemek suretiyle A’nın malvarlığında azalmaya sebebiyet vermiştir139.

c) İlliyet Bağı

Sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir alacak hakkının doğabilmesi için, malvarlığında azalma meydana gelen kişinin fakirleşmesiyle malvarlığında artış

137 AKINTÜRK, (2006) a.g.e., s. 98. 138 KILIÇOĞLU, a.g.e., s. 374. 139

meydana gelen kişinin zenginleşmesi arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Diğer bir deyişle, bir malvarlığındaki çoğalma diğer malvarlığındaki eksilmeden ileri gelmiş olmalı, yani zenginleşmeyle fakirleşme arasında bir sebep sonuç ilişkisinin kurulması gerekmektedir140.

Sebepsiz zenginleşme halinde aranan illiyet bağı ile haksız fiillerdeki illiyet bağını birbirine karıştırmamak gerekmektedir. Haksız fiillerde failin davranışıyla zarar arasında illiyet bağının varlığı aranırken, sebepsiz zenginleşmede herhangi bir davranıştan bağımsız şekilde, fakirleşme ile zenginleşme arasında bir sebep sonuç ilişkisi aranmaktadır. Örneğin, A’nın tarlasındaki tahılların rüzgar nedeniyle başkasının tarlasına sürüklenmesi ve sürüklendiği tarla sahibi olan B’nin koyunları tarafından yenilmesi halinde, B’nin hiçbir davranışı olmamasına rağmen, A’nın uğradığı kayıp ile B’nin masraftan kurtulması arasında illiyet bağı vardır141.

d) Haklı Bir Sebebin Bulunmaması

Sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olabilmesi için zenginleşmenin haklı bir sebebe dayanmaması gerekir142. Borçlar Kanununun 61 inci ve 62 inci maddelerinde öngörülen haklı bir sebep olmaksızın zenginleşme halleri dört gurupta toplanmaktadır143;

 Hukuki sebebin geçerli olmaması (örneğin geçersiz bir sözleşmeye dayanılarak verilen şeyler, sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle geri alınması gerektiğinden zenginleşme haksızdır.)

 Hukuki sebebin gerçekleşmemiş olması (örneğin koşula bağlı olarak bisikletin teslim edilip, sınıfını geçerse kendisinin olacağının vaat edilmesi, fakat teslim alan kişinin sınıfını geçememesi halinde koşulun gerçekleşmemesi nedeniyle zenginleşme haksızdır ve bisikletin geri verilmesi gerekmektedir.)

140 KAYIHAN, a.g.e., s. 186. 141 OĞUZMAN, ÖZ a.g.e., s. 736. 142 KOCAMAN, a.g.e., s. 97. 143 KAYIHAN, a.g.e., s. 199.

 Hukuki sebebin ortadan kalkması (örneğin bir taksitle satım sözleşmesinde, satıcının sattığı malı teslim etmesi, alıcının da bazı taksitleri ödedikten sonra geri kalanı ödeyemeyeceğini bildirmesi ve bu nedenle satıcının sözleşmeyi fesih etmesi halinde zenginleşme haksızdır144.)

 Borç olmayan şeyin ödenmesi (Borç olmayan şeyin ödenmesi nedeniyle sebepsiz zenginleşme davası açılabilmesi için üç şartın gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu şartlardan ilki, fakirleşenin borcun ifası amacıyla ödemede bulunmasıdır. İkincisi, ödenmesi gereken bir borcun mevcut olmamasıdır ki burada önemli olan nokta, ödeme anında borcun mevcut olmamasıdır. Ve son olarak da, ödemede bulunanın yanılarak kendisini borçlu sanmasıdır. Nitekim borçlu olmadığını bildiği halde ödemede bulunan kişi verdiğini geri isteyemez. Çünkü bu amaçla yapılan bir ödemenin kural olarak bağışlama amacıyla yapıldığı kabul edilmektedir.)

3- Sebepsiz Zenginleşmenin Sonuçları

Sebepsiz zenginleşmenin yukarıda belirtilen öğeleri tamamsa, sebepsiz olarak iktisap edilen şeyin geri verilmesi mükellefiyeti doğmaktadır145. Borçlar Kanunu geri verme borcunun kapsamı konusunda bir ayrım yapmıştır. Buna göre zenginleşen kişi eğer iyi niyetli ise yani zenginleşme konusu olan şeyi geri vermek zorunda olduğunu bilmiyorsa yada bilmesi gerekmiyorsa, geri verme zamanında elinde ne kalmışsa onu vermekle yükümlüdür. Eğer geri vermeye konu olan şey elinden çıkmışsa bir iade borcu doğmamaktadır. Ancak elinden çıkan şeyin yerine başka bir şey edinmişse, bu durumda eline yeni geçen şeyin kendisini yada parasını vermek zorundadır. Ayrıca iyi niyetli zenginleşen, elindeki şey için yaptığı zorunlu ve yararlı giderleri146

144

KAYIHAN, a.g.e., s. 197, ZEVKLİLER, a.g.e., ss. 135-136.

145 Şanal GÖRGÜN, Hukukun Temel Kavramları, Genişletilmiş Beşinci Baskı, Yetkin Yayınları, Ankara 1996, s. 109.

146 Zorunlu giderler bir şeyin muhafaza edilmesi veya işletilmesi için hayatın normal akışı çerçevesinde kaçınılması mümkün olmayan giderlerdir. Örneğin, makinenin paslanmaması için, hayvanların beslenmesi için yapılan giderler zorunlu giderlerdir. Yararlı giderler ise, eşyanın verimini ve kıymetini arttırmak için yapılan giderlerdir. Örneğin, makinenin bakımının yaptırılması, hayvanın veterinere götürülmesi yararlı giderlerdir. Lüks giderler ise, zorunlu ve yararlı nitelikte olmayan, sadece şeyi güzelleştirmek için yapılan giderlerdir. Makinenin oda

isteyebilmektedir. Buna karşılık zenginleşen iyi niyetli de olsa lüks giderleri isteyemez. Lüks gideri şeye zarar vermeden ayırabiliyorsa, o takdirde lüks gideri asıl şeyden söküp alabilir147. Zenginleşen kişi kötü niyetli ise, zenginleşmenin tümünü iade etmek zorundadır148. Kötü niyetle zenginleşen kişi de geri verme zamanında şeye yaptığı zorunlu ve yararlı giderleri geri isteyebilir. İyi niyetli zenginleşenden farklı olarak, zorunlu giderler her halükarda ödenirken yararlı giderlerin geri verme zamanındaki değeri oranında ödeme yapılmaktadır. Örneğin, kötü niyetli zenginleşen makine için kılıf yaptırdıysa fakat kılıf yırtıldıysa, artık o kılıfın ödenmesini davacıdan isteyemez. Kötü niyetli zenginleşen de lüks giderleri isteyemez ancak aynen iyi niyetli zenginleşende olduğu gibi söküp alabilir.

4- Sebepsiz Zenginleşme Davasının Açılamayacağı Haller

Bazı hallerde, haksız yere yapılan bir ödeme sonucunda, bir kişinin malvarlığında artış diğer kişinin malvarlığında azalış olsa bile sebepsiz zenginleşme nedeniyle dava açılamaz. Kanunda sayılan söz konusu bu halleri söyle sıralamak mümkündür;

 Zamanaşımına uğramış bir borcun ödenmesi. (zamanaşımına uğramış bir borcun borçlusu, bu borcu ödemek zorunda değildir. Ancak borçlu, mecbur olmadığını bildiği halde kendiliğinden bu borcu öderse artık sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak dava açıp ödediğini geri isteyemez.)

 Ahlaki bir görevin yerine getirilmesi için verilen şeyler. (örneğin, kişi yoksul olan komşusunun çocuğunu okutmuş yada bağışta bulunmuşsa artık bunu sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyemez.)

içinde korunması mümkünken özel bir camekan yaptırılıp o camekan içinde korunması lüks gidere örnek verilebilir.

147 ZEVKLİLER, a.g.e., ss. 136-137. 148

 Ahlaka ve hukuka aykırı bir amaçla yapılan ödemeler. (örneğin, bir kimseye adam öldürmesi için para veren, o kişinin adamı öldürmekten vazgeçmesi durumunda, verdiği parayı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyemez.)

V- BORCU SONA ERDİREN HALLER

Borçların sona ermesi borç ilişkisinin ortadan kalkmasını ifade etmektedir. Alacaklı, borçlu ve edim üzerine kurulan borç ilişkisinde, borçlunun borçtan kurtulması ve alacaklının alacak hakkının kalmadığı durum, borç ilişkinin sona ermesi olarak ortaya konulmaktadır. Bu duruma borçlu açısından borcun sukutu, alacaklı açısından alacağın düşmesi denilmektedir. Borç ilişkisinin sona erme halleri genel olarak geniş anlamda ve dar anlamada ele alınmaktadır.

Belgede Vergi Hukukunda borcun intikali (sayfa 71-77)

Benzer Belgeler