• Sonuç bulunamadı

Uzlaştırmanın Hukuki Niteliği

B. TÜRK CEZA HUKUKUNDA UZLAŞTIRMA

3. Uzlaştırmanın Hukuki Niteliği

Uzlaştırma, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biridir. Alternatif uyuşmazlık çözümü temelde ceza hukuku ve idare hukuku alanında geliştirilmiştir295.

Bir görüşe göre, ceza hukuku alanında uzlaşma kurumundaki ihtilafın devletle davalı arasında değil taraflar arasında çözülmesi gerektiğinden bahisle cezai sorunları

293 Yerdelen v.d., s.125.

294 “Uzlaşmanın da bir kovuşturma şartı olduğu dikkate alınarak öncelikle CMK’nın 253 ve 254.

maddeleri uyarınca uzlaştırma girişiminde bulunulması, sonuçsuz kalması durumunda yargılamaya devam edilmesi yerine uzlaştırma yoluna gidilmeden hüküm kurulması, kanuna aykırıdır.” (Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin 28.11.2018 tarihli ve 2007/12290 Esas ve 2008/464 Karar sayılı kararı).

295 Kaymaz/Gökcan, s.49.

medeni hukuk sorunu haline dönüştürmüştür296. Ceza hukuku ve özel hukuk arabuluculuk yöntemleri arasında farklar olsa da her ikisinde de taraflar uzlaşmaktadır. Tarafların sözleşme özgürlüğü özel hukuktaki kadar geniş olmayıp, süreç yargı organlarının onayı ile sonlanmaktadır297. Mağduriyetin giderilmesinin zorunlu olduğu hallerde ceza verilmeyerek uzlaşma “hukuk uyuşmazlıklarını giderme yöntemi” olarak algılanmaktadır298.

Uzlaştırma, yaptırıma benzemekle birlikte davayı düşüren bir kurumdur.

Tarafların uzlaşması ile barış sağlanarak kamu düzeni de korunur. Ayrıca mağdurun zararının da giderilmesi ile adalet sağlanmış olur. Bu nedenle uzlaştırma yaptırım benzeri bir kurumdur299.

Uzlaştırma işlemleri yargı organlarının denetimi altında yürütülür ancak taraflar ile arabulucu arasında çözüm bulunması nedeniyle devletin yargılama yetkisi dışındadır. Uzlaştırma işlemleri sırasında eylemin gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin, kim tarafından gerçekleştirildiğinin tespiti yapılmadığından soruşturma ya da yargılama işlemi değildir. Uzlaştırma hükümlerinin uygulanması soruşturma ve kovuşturmaya engel de değildir. Ancak soruşturma aşamasında kovuşturmaya yer olmadığına, kovuşturma aşamasında ise davanın düşmesi sonucunu doğurduğundan uzlaşma kovuşturma engelidir300.

Uzlaşma soruşturmayı ve kovuşturmayı sona erdirdiğinden ve işlemler yargılama hukuku kuralları kapsamında sürdürüldüğünden uzlaştırma “muhakeme hukuku işlemi” olarak kabul edilmesi gerekecektir301.

Uzlaştırma, ceza hukuku uyuşmazlığını yargı sürecinde çözdüğünden “Ceza Muhakemesi kurumu” olması da doğrudur. Özel hukuktaki alternatif uyuşmazlık çözüm yolları ile benzerlikleri olsa da ceza muhakemesi hukukuna ilişkin özellikler ağır bastığından “yargısal bir kurum” olarak da kabul edilecektir. Zira, fail zararı gidermeyi kabul etmektedir302. Uzlaşma ile faile bir şans verilip yaptıklarının farkına

296 Kaymaz/Gökcan, s.49.

297 Gökcan, Hasan Tahsin, Suçtan Doğan Mağduriyetin Giderilmesiyle İlgili Ceza Hukuku Kurumlarının Sorumluluk Hukuku Yönünden Değerlendirilmesi, Prof. Dr. Ramazan Arslan’a Armağan, C.I, Ankara, 2015, s.849.

298 Kaymaz/Gökcan, s.50.

299 Ekici Şahin/Yemenici, s.453.

300 Kaymaz/Gökcan, s.50.

301 Kaymaz/Gökcan, s.50.

302 Çetin, s.10.

varması sağlanarak kendisi ve toplum için yararlı olması amaçlanır. Bu da uzlaştırma kurumunun “onarıcı adalet” yönünü ortaya çıkarmıştır303.

Uzlaşma, onarıcı adalet düşüncesinin sonucudur. Bu anlayış mağdur eksenli olup zararın giderilmesi ve tarafların anlaşması temeline dayanır. Bu bağlamda uzlaşma bizi ceza teorisinin özel amacı olan mağdurun tatmini ve genel amacı olan adalet ve hukuki barışın tesisine götürür304. Fail ve mağdurun barışması sonucunda fail yanlışını görebilecektir. Anlaşarak ulaşılan adalet daha iyi adalettir305.

CMK’nın 253/19. maddesine göre “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.” Bu nedenle uzlaşma medeni hukuka ilişkin hak talep edilmesini de engeller306.

Uzlaştırmanın zaman bakımından uygulanmasında lehe kanun uygulaması da önemlidir. Uzlaştırma, birey ve devlet arasındaki ceza ilişkisini sonlandırdığından maddi ceza hukuku kurumu olarak kabul edilir. Bu nedenle, zaman bakımından uygulamada TCK hükümleri uygulanacaktır. Yani kesinleşmiş hükümlerde dahi uzlaştırma hükümleri uygulanacaktır. Uzlaştırmanın usul ve esasları CMK’da düzenlenmesi nedeniyle ceza muhakemesi kurumu olarak kabulü halinde ise derhal uygulama ilkesi hükümleri uygulanacaktır307. Bu halde daha önce uzlaştırma hükümleri uygulanan dosyalarda tekrar uygulama olmayacaktır.

Uzlaşmaya tabi suçlarda yeterli şüphenin varlığı halinde Cumhuriyet savcısı tarafından dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerekir ve uzlaşmanın sağlanması halinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Uzlaşma hükümleri uygulanmaksızın dava açılması halinde ise iddianamenin iadesi gerekecektir. Bu yönü ile uzlaştırma soruşturma şartı olsa da soruşturmanın devamına engel değildir.

Uzlaştırma kovuşturmaya engeldir. Bu nedenle uzlaştırma Ceza Muhakemesi Hukuku kurumudur308.

Uzlaşmaya tabi suçta uzlaştırma hükümleri uygulanmaksızın dava açılması halinde kovuşturma sırasında bu eksikliğin fark edilmesi üzerine dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerekir. Aynı şekilde kovuşturma aşamasında suçun

303 Kaymaz/Gökcan, s.51.

304 İpek, Ali İhsan/Parlak, Engin, Ceza Muhakemesinde Uzlaşma, 3. Baskı, Ankara, 2016, s.5.

305 İpek/Parlak, s.5.

306 Kaymaz/Gökcan, s.51.

307 Eriş, Uğur, “Ceza Muhakemesi Hukukunda Uzlaştırma ve Uzlaştırma Eğitimi”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Sayı:137, Yıl:2018, s.246.

308 Ekici Şahin/Yemenici, s.454; Kaymaz/Gökcan, s.52.

uzlaşmaya tabi hale gelmesi durumunda da dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerekir. Bu itibariyle uzlaştırma kovuşturma engelidir309.

Uygulamada uzlaşma, karma nitelikli bir kurum olarak kabul edilmektedir.

Yargıtay uzlaşmanın maddi hukuk ve usul hukukuna ait yönlerinin bulunması nedeniyle karma nitelikli olduğuna karar vermiştir310. Bu nedenle kesinleşmiş hatta infaz edilmiş kararlarda dahi uzlaştırma hükümleri uygulanabilecektir.

Ancak kanaatimce uzlaştırma karma nitelikli bir kurum olmayıp Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenmiş olması ve uzlaştırmaya ilişkin hükümler uygulanmadan dava açılamaması ya da hüküm kurulamaması nedeniyle ceza muhakemesi kurumudur ve kovuşturma engelidir. Zira uzlaştırmanın en önemli amacı onarıcı adalet kapsamında mağdurun zararının giderilmesi olup failin cezasız bırakılması değildir. Aksi halde failin yararı ön planda olacaktır. Uzlaştırma kurumu, faile sınırsız haklar tanımamalıdır. Bu nedenle kesinleşmiş kararlarda uygulanmaması gerektiği kanaatine varılmıştır.

309 Kaymaz/Gökcan, s.52.

310 Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.10.2007 tarihli, 2007/4-200 Esas, 2007/219 Karar sayılı kararı.

İKİNCİBÖLÜM

UZLAŞTIRMANIN ŞARTLARI, UYGULANMASI VE SONUÇLARI

I. UZLAŞTIRMNIN ŞARTLARI

A. SUÇUN UZLAŞMA KAPSAMINDA BULUNMASI