6 Kasım 1983 seçimleri sonrasında hükümet en yüksek oyu alan ANAP lideri Turgut Özal tarafından kurulmuştur. Özal Hükümeti 23 Aralık 1983 tarihinde güvenoyu almıştır.499
Böylelikle Danışma Meclisi ve MGK’dan oluşan Kurucu Meclis ortadan kalkmıştır.500
20 Mayıs’ta kurulan ANAP, mukaddesatçı sağ, milliyetçi sağ, liberal sağ ve sosyal demokrasiyi birleştirmiş bir partidir.501
Özal’ın partisi ANAP’ın programında Avrupa Topluluğu’na tam üyeliğin nihai amaç olduğu belirtilmiştir. Turgut Özal’ın ilk başbakanlığı döneminde ülkenin altyapı çalışmalarında büyük aşamalara imza atılmış bu yıllarda yollar, limanlar ve havalimanları yapımına ağırlık verilmiştir. Sınır bölgelerinde ekonomik yaşamın canlanması sağlanmıştır. Yabancı sermayeyi teşvik amaçlı mevzuat değişiklikleri de bu dönemde oluşturulmuştur. Turgut Özal’a göre inanç özgürlüğü devletin teminatı altında olmalıydı. İlk defa bu dönemde Anayasa Mahkemesi’ne muhafazakar üyeler seçilmiştir. Yine bu dönemde özel üniversite yasası çıkarılmış ve Bilkent Üniversitesi açılan ilk özel üniversite olmuştur. Ayrıca Haziran 1985’te pişmanlık ve Mayıs 1986’da infaz yasaları çıkarılmıştır.502
Yine bu dönemde İsmail Özdağlar olayı yaşanmış ve bu olayla Özal kendi bakanı olan İsmail Özdağlar’ı rüşvetçilikle suçlayarak savcılığa vermiştir.503
Turgut Özal döneminde, sivilleşme yönünde iki önemli adım atılmıştır. Birincisi, devlet protokolündeki yer ile ilgilidir. Önceleri protokolde Cumhurbaşkanından sonra Meclis Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Konseyi’nin dört üyesi yer alırken Özal döneminde bu yedinci sıra olan yer üçüncü sıraya alınmıştır. İkinci sivilleşme ise,
499
Begüm Burak, a.g.t., s. 58.
500 Ali Özgan, a.g.t., s. 36.
501 Ali Özgan, a.g.t., s. 53.
502 Begüm Burak, a.g.t., s. 57-62.
503
‘Öztorun Operasyonu’dur. Hükümet dolayısıyla Turgut Özal, Necdet Öztorun’un Genelkurmay Başkanlığı’na getirilmesini istememiş bu durum Cumhurbaşkanı Kenan Evren’e iletilmiştir. Bu gelişmeler üzerine Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Necip Torumtay önce KKK’na sonra da Genelkurmay Başkanlığı’na getirilmiştir.504
Turgut Özal’ın ilk başbakanlık yıllarında, bedelli askerlik yasası çıkarılmış, 1987’de AİHM’ye ferdi başvuru hakkı tanınmıştır. Ayrıca ülkenin hemen hemen tüm köylerine elektrik götürülmüştür. Sosyal Demokrasi Partisi ile Halkçı Parti’nin birleşmesiyle kurulan SHP’nin 1986 yılında yapılan kurultayında Erdal İnönü Genel Başkan olmuştur. Yine aynı dönemde Demokratik Sol Parti (DSP) Bülent Ecevit siyasi yasaklı olduğundan dolayı eşi Rahşan Ecevit tarafından kurulmuştur. Alparslan Türkeş de Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) adıyla bir parti kurmuştur. 12 Eylül öncesinin MSP lideri Necmettin Erbakan da MSP yerine Refah Partisi’ni (RP) kurmuştur.505 28 Eylül 1986 ara seçimlerinde Süleyman Demirel’in desteklediği DYP önemli bir başarı kaydetmiştir. ANAP bu seçimlerde % 32,1 oy oranına sahip olmuştur. 1986 seçim kampanyaları boyunca Özal ile basın arasında gerilimin olduğu belirtilmektedir.506
Süleyman Demirel de, 1986 ara seçimleri boyunca Bafra’dan başlayan yurt gezilerine başlamıştır.507
Burak’a göre, Turgut Özal’ın önünün açık olmasının, faaliyetlerini gerçekleştirebilmesinin önemli bir etkeni 12 Eylül öncesinin siyasi liderlerinin yasaklı olmasıydı. Özal herhangi bir muhalefete takılmadan icraatlarını uygulamıştır.508
Turgut Özal döneminde, 1983 sonrasında İmam Hatip Okulları’nın yanı sıra Kur’an kurslarında da sayıca artış olmuştur. Mim Kemal Öke’ye göre, Turgut Özal Müslümanları ticarete teşvik etmiş böylelikle de Özal’ın öncülük ettiği Müslüman orta sınıfı ortaya çıkmıştır.509
1985 yılında vergi sisteminde önemli bir değişiklik
504 Mehmet Ali Birand-Soner Yalçın, The Özal: Bir Davanın Öyküsü, Doğan Kitapçılık, İstanbul, 2001, s. 307-316.
505 Begüm Burak, a.g.t., s. 62-63.
506
Yavuz Donat, Özallı Yıllar (1983-1987), Bilgi Yayınevi, Ankara, 1987, s. 270.
507 Ayşegül Komsuoğlu, a.g.e., s. 237.
508 Begüm Burak, a.g.t., s. 63.
509 Mim Kemal Öke, Derviş ve Komutan Özgürlük-Güvenlik Sarkacındaki Türkiye’nin Kimlik
yapılarak Katma Değer Vergisi (KDV) oluşturulmuştur. 1986 ve 1987’de MGK, radyo ve televizyonlarda dini programların yapılması, dinin siyasallaştırılması konusunda hükümete uyarı vermiştir.510
Yine aynı dönemde Turgut Özal’ın ‘Benim memurum işini bilir’ sözü dikkat çekici olma özelliği ile gündemde yer edinmiştir. Rüşvet ve yolsuzluk vakaları bu dönemde cereyan etmiştir.511
Sivil yönetime geçme sürecinde 12 Eylül öncesi siyasetçilerinin siyaset yasağının kaldırılması gündeme gelmişti. ANAP hükümeti bu kararı halkın onayına sunmak için referanduma gitme kararı aldı. Süleyman Demirel referandum için: ‘… 6 Eylül’de Türkiye neye karar verecek? Demokrasiyi istiyor muyuz? İstemiyor muyuz? Bu yasaklı Türkiye, yasaklı olarak yoluna devam etsin mi? Etmesin mi? Eğer ülkede yasaklar varsa bu yasakların olduğu ülkede hukuk devletinden bahsedilemez. Binaenaleyh 6 Eylül’de Türkiye, Türkiye de hukuk devleti olsun mu? Olmasın mı? Ona karar verecek. Bu ülkede suçsuz ceza olsun mu? Olmasın mı? Buna ona karar verecek. Bu ülkede gerçek demokrasi olsun mu? Olmasın mı? Ona karar verecek. Bu ülkede eşitlik olsun mu? Olmasın mı? Ona karar verecek.’ sözleri ile yasakların ne ifade ettiğini kendi açısından tanımlamıştır.512
Turgut Özal yasakların devam etmesini istemesine rağmen 6 Eylül 1987’de yapılan halk oylamasında % 49,84 oyuna karşılık % 50,16 gibi oy oranıyla kıl payı bir şekilde yasaklar kaldırılmıştır.513
Yasakların kalkmasının ardından 24 Eylül 1987’de Süleyman Demirel Olağanüstü Büyük Kongre ile DYP’nin Genel Başkanı seçilmiştir.514
1987 yılına kadar Süleyman Demirel yasaklı olduğu süre boyunca ‘bir bilen’, ‘antrenör’ olarak anılmıştır. Demirel’in görüşlerini bu yöntemle aktaran yazarların dışında Demirel’in halk ile iletişime geçebildiği diğer yöntem mektuplar olmuştur515
. Demirel bu dönemde rejimi ‘Demokrasi değil bu rejimin adı Evrenizmdir. Dörtte üçü militarizm,
510 William Hale, Türkiye’de Ordu ve Siyaset, Çev. Ahmet Fethi, Hil Yayınları, İstanbul, 1996, s. 244.
511
Begüm Burak, a.g.t., s. 68.
512 Tanju Cılızoğlu, a.g.e., s. 64.
513 Ayşegül Komsuoğlu, a.g.e., s. 240.
514 Ayşegül Komsuoğlu, a.g.e., s. 241.
515
gerisi de biraz boya. Parlamento vitrindir; içinde de beceriksiz birtakım figüranlar’ sözleri ile özetlemiştir.516
1 Eylül 1985’te Kenan Evren TBMM’nin açılış konuşmasında; ‘bugün susması gerekenler bile her gün konuşmaktadır’ ifadeleri üzerine Süleyman Demirel, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ‘susması kazım gelenler’ ve ‘konuşması lazım gelenler’ olarak ikiye ayrılmadığını cevabını verirken, anayasanın vatandaşları ‘birinci sınıf, ikinci sınıf veya esirler, efendiler, imtiyazlılar
veya imtiyazsızlar’ olarak sınıflandırılamayacağını belirtmiştir.517
Siyasi yasakların kalkmasına ilişkin referandumun ardından erken seçim kararı alınmıştır.
3.4. 29 Kasım 1987 Seçimleri
6 Eylül 1987 referandumu sonrasında siyasi yasakların kaldırılmasıyla Süleyman Demirel DYP’nin Genel Başkanı seçilmiştir. Bülent Ecevit DSP’nin Genel Başkanı olmuş, Alparslan Türkeş MÇP’nin başına, Necmettin Erbakan da RP’nin başına geçmiştir.518
Katılım oranının % 93,28 olduğu 29 Kasım 1987’de yapılan genel seçim sonuçları ise şu şekilde idi:
Tablo 11
29 Kasım 1987 Seçim Sonuçları519
Parti Oy Oranı (%) Milletvekili
ANAP 36,31 292
516
Hasan Cemal, 12 Eylül…, s. 541.
517 Ayşegül Komsuoğlu, a.g.e., s. 236.
518 Ali Özgan, a.g.t., s. 53-54.; Ali Arslan, ‘Elit Teorisi Işığında Günümüz Türk Toplumunun Genel
Bir Değerlendirmesi’, Sosyoloji Araştırmaları Dergisi, Cilt 6, Sayı 2, Ankara, s. 12.
SHP 24,74 99 DYP 19,14 59 DSP 8,53 - RP 7,16 - MÇP 2,93 - IDP 0,82 - Bağımsız 0,37 -