• Sonuç bulunamadı

3.6. Körfez Krizi ve Türkiye

Yıldırım Akbulut’un Başbakanlığı döneminde hükümetin zayıf politikası, Güneydoğu’da giderek büyüyen Kürt isyanı, meydana gelen politik cinayetler (Çetin Emeç’in öldürülmesi), çözülemeyen ekonomik sorunlar göze çarpmaktaydı. TÜSİAD Genel Başkanı Cem Boyner bu dönemde yeni bir seçim yasası ve erken seçim talebinde bulunmuştur. Ayrıca MGK, Güneydoğu’da ilan edilmiş olan OHAL’in uzatılmasını sağlamıştır.529

Türkiye’nin iç politikasında bu denli sorunlar devam ederken 2 Ağustos 1990’da Irak’ın Kuveyt’e saldırması sonucunda Körfez Krizi530 patlak vermiştir. Körfez Krizinde Turgut Özal, hükümeti ve meclisi atlayarak Beyaz Saray ile telefon diplomasisi yürütmüştür. Özal’ın bu tutumu karşısında Dışişleri Bakanı Ali Bozer ve Milli Savunma Bakanı Sefa Giray istifa etmiştir. Ayrıca 3 Aralık 1990’da Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay bu olaylar karşısında istifa etmiş ve bu olay ülkede adeta soğuk duş etkisi yaratmıştır. Beyaz Saray gibi Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay da Türk birliklerinin Özal’ın aksine Körfez’e yollanmasını istememiştir.531

528

Ayşegül Komsuoğlu, a.g.e., s. 244.

529 Begüm Burak, a.g.t., s. 70.

530 Bkz. Hande Erol, Türkiye Ortadoğu İlişkileri (1983-1993), Dokuz Eylül Üniversitesi, SBE TABD TC Tarihi Programı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İzmir, 2008, s. 88-112.

531

DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel partisinin TBMM grup toplantısında, Körfez savaşı ile ilgili son gelişmeleri değerlendirerek, Türkiye'deki üslerden kalkan uçakların Irak'ı bombalamasından duyduğu endişeleri dile getirmiştir. Demirel’e göre, ‘ Türkiye, Irak’ın komşusudur. Arap dünyası ile geçmişi vardır. Onunla manevi bağları vardır. Tabi ki Türkiye’nin Kuveyt’in böylece işgalini kabul etmesi söz konusu olamaz. Tabii ki, Türkiye’nin BM’nin ekonomik ambargo kararına uymaması da söz konusu olamaz. Sayın Özal’ın bu krizde takındığı tavır, Ortadoğu’da Türkiye’nin oynayabileceği rolün elinden alınmasına sebep olmuştur. Türkiye savaş davulları çalanların arasına girip ne yapıyorsunuz deme imkanını kaybetmiştir. Türkiye’de halk ülkenin savaşa sürüklenmesine razı değildir. Biz de değiliz. Bir ay evvel kimsenin aklından geçmeyen bir savaş tehlikesi gelip yakınımıza oturmuşsa, hemen paçaları sıvayıp onun içine dalmanın bir gereği yoktur. Türkiye kendi menfaatlerini düşünecektir. Her ülke gibi, taahhütlerine uymak gayet tabii ki Türkiye’nin menfaati gereğidir. Ancak üstüne farz olmayanı taahhüt saymaksa, işgüzarlık olur. Ne olacağımız meçhulken, varımızı yoğumuzu onun uğruna sarf etmek, maceradır. Türkiye, zaten meşru olmayan hiçbir menfaatin de peşinde

değildir.’532

Demirel ayrıca, Özal’ın hükümete yurt dışına asker gönderilmesi konusunda eleştirilerde bulunmuştur, Demirel’e göre, “ yetkiyi hükümete istemesi aslında bir örtüdür. O yetkiyi Özal’ın kendisi kullanacaktır. Çünkü verdiği sözler

vardır” demiştir.533

15 Haziran 1991’de ANAP Kongresi’nde Yıldırım Akbulut Mesut Yılmaz’a karşı yenilmiştir. Bunun üzerine 17 Haziran 1991’de Mesut Yılmaz ANAP Genel Başkanlığı’na ve Başbakanlığa atanmış ve partinin muhafazakar kanadının dışarıda

532 Hande Erol, a.g.t., s. 104.

533

bırakıldığı kabinesini 23 Haziran 1991’de açıklamıştır. Mesut Yılmaz’ın Başbakan olmasından kısa bir süre sonra erken seçim kararı alınmıştır.

3.7. 20 Ekim 1991 Genel Seçim ve Sonuçları

Katılım oranı % 83, 92 olan, 20 Ekim 1991 tarihinde yapılan seçim sonuçlarına göre;

Tablo 12

20 Ekim 1991 Seçim Sonuçları534

Parti Oy Oranı (%) Milletvekili

DYP 27,03 178 ANAP 24,01 115 SHP 20,75 88 RP 16,88 62 DSP 10,75 7 SP 0,44 - Bağımsız 0,13 -

1991 genel seçimlerinden DYP birinci parti olarak çıkmıştır. MÇP ve Islahatçı Demokrasi Partisi (IDP) ile ittifak yapan RP ve DSP 1991 seçimlerinde % 10luk ülke barajını aşarak meclise girebilmişlerdir. Çoğunluğu yakalamayan Süleyman Demirel Erdal İnönü’nün SHP’si ile koalisyon hükümet kurmuştur. Mecliste yapılan oylamada 164 red oyuna karşılık 280 kabul oyu ile DYP-SHP Koalisyon Hükümeti kurulmuştur. Bu koalisyon hükümette Süleyman Demirel Başbakan, Erdal İnönü de Başbakan Yardımcısı olmuştur.535

Kurulmuş olan DYP-SHP Koalisyon Hükümeti’nin kabinesi ise şu şekildedir:

Tablo 13

1991 Seçim Sonuçları Sonrası DYP-SHP Kabinesi536

Süleyman Demirel Başbakan

Erdal İnönü Başbakan Yardımcısı

Ömer Barutçu Devlet Bakanı

Cavit Çağlar Devlet Bakanı

Erman Şahin Devlet Bakanı

Tansu Çiller Devlet Bakanı

Mehmet Kahraman Devlet Bakanı

Orhan Sefa Kilercioğlu Devlet Bakanı

Güler İleri Devlet Bakanı

Gökberk Ergenekon Devlet Bakanı

Ekrem Ceyhun Devlet Bakanı

535 Begüm Burak, a.g.t., s. 71.

Mehmet Ali Yılmaz Devlet Bakanı

Mehmet Batallı Devlet Bakanı

Sümer Oral Devlet Bakanı

Akın Gönen Devlet Bakanı- Hükümet Sözcüsü

Türkan Akyol Devlet Bakanı

Şerif Ercan Devlet Bakanı

İbrahim Tez Devlet Bakanı

Mehmet Seyfi Oktay Adalet Bakanı

Nevzat Ayaz Milli Savunma Bakanı

Köksal Toptan Milli Eğitim Bakanı

İsmet Sezgin İçişleri Bakanı

Hikmet Çetin Dışişleri Bakanı

Sümer Oral Maliye ve Gümrük Bakanı

Onur Kumbaracıbaşı Bayındırlık ve İskan Bakanı

Yıldırım Aktuna Sağlık Bakanı

Yaşar Topçu Ulaştırma Bakanı

Necmettin Cevheri Tarım ve Köy İşleri Bakanı

Mehmet Moğultay Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı

Tahir Köse Sanayi ve Ticaret Bakanı

Mehmet Ersin Faralyalı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı

Fikri Sağlar Kültür Bakanı

Abdülkadir Ateş Turizm Bakanı

Doğancan Akyürek Çevre Bakanı

Demirel-İnönü Koalisyon Hükümeti döneminde, Kasım 1991’de 70 bin Jandarma, 120 bin Deniz ve Hava kuvvetlerinde geri kalanı 280 bin Kara kuvvetlerinde olmak üzere ordunun toplam sayısının 1996 yılına kadar 470 bine indirilmesine karar verilmiştir. Ayrıca 1992’de zorunlu askerlik süresi 12 aya indirilmiştir.537

7-8 Aralık tarihlerinde Başbakan Süleyman Demirel ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü, Güneydoğu gezisine çıktılar. Bu hükümet döneminde ilk kez Kürtçe kitap ve gazeteler yayınlanmıştır. Batı’nın korunmasında özerk hareket eden Irak’taki Kürt liderlerle görüşülmeye başlanmıştır.538

DYP-SHP Koalisyon Hükümet döneminde demokrasi adına da önemli adımlar atılmıştır. 12 Eylül 1980 Darbesi ile kapatılan siyasi partilerin açılmasına izin verilmiştir. Açılan partilerden CHP dışındakiler kendi partilerinin doğal uzantıları olan partilere katılmışlardır.539

12 Eylül döneminde kapatılan CHP’nin genel başkanlığına 1992 yılında Deniz Baykal gelmiştir.540

Yine bu dönemde, MGK Genel Sekreterliği’nce hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan 8 Kasım 1992 tarihli Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB)’nde ‘bölücülük’ temel tehdit olarak belirlenmiştir.541

1992 yılında MİT Başkanlığı’na ilk kez bir diplomat getirilmiştir. Bu sivilleşmeye yönelik bir uygulama olarak değerlendirilmiştir.542

1990 yılında, Türkiye’nin laik iki aydını Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok dinci kesim tarafından öldürülmüştür. Bu ölümleri gazeteci Çetin Emeç, gazeteci-yazar Uğur Mumcu, yazar Turan Dursun gibi önemli şahsiyetler takip etmişlerdir. Bu ölümlerin ardından irtica konusundaki tedirginlikler artmıştır.543

Özal döneminde tarıma olan ilginin azlığı nedeniyle hızlı bir kentleşme ve gecekondu yerleşimleri artmıştır. 1990lı yıllardan itibaren ise insanların talepleri işçi-işveren olmalarına göre

537 William Hale, a.g.e., s. 247.

538 Begüm Burak, a.g.t., s. 71.

539

Tevfik Çavdar, a.g.e., s. 318.

540 Begüm Burak, a.g.t., s. 82.

541 Ali Bayramoğlu, Bir Zümre Bir Parti…, s. 89.

542 Begüm Burak, a.g.t., s. 76.

543

değil Kürt, İslamcı, laik, kentli-köylü olmalarına göre şekillenmeye başlamıştır. İslami sermaye de yine bu dönemde kurumsallaşmaya gitmiş ve 1990 yılında Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) kurulmuştur.544

Ayrıca Demirel-İnönü koalisyon döneminde Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) kurulmuştur.545