• Sonuç bulunamadı

Toplam Kalite Yönetimi Kuramının Eğitim Yönetimine Katkıları

3. EĞİTİMDE KALİTE

3.6. Toplam Kalite Yönetimi Kuramının Eğitim Yönetimine Katkıları

Bir uzmanlık alanı olan eğitim yönetimi, amaç ve işlev açısından iş ve kamu yönetiminden ayrılır. Eğitim yönetimini diğer kurumların yönetiminden ayıran eğitimin kendine özgünlüğüdür. Eğitim yönetimini kendine özgü kılan, sosyal bir sistem olan eğitimin özgünlüğüdür.Eğitimin amacının niteliği, eğitim ile diğer sosyal kurumlar arasında içten ve sürekli bir dayanışma ve iş birliğini öngörmektedir. Bu işlevsel bir zorunluluktur ve eğitim yönetimine özgünlük kazandırmaktadır (Aydın,M.,1992). Toplam Kalite Yönetiminin eğitim örgütlerinde başarılı olabilmesi için yeniliğe ve değişime açık, bunları uygulayabilme isteğine ve yeteneğine sahip, bilgi ve beceri üstünlüğü bulunan ve kendisini çevresiyle bütünleştirebilen eğitim yöneticilerine ihtiyaç bulunmaktadır. Bütün örgütlerde yöneticiler bulunmakta ve örgütler bunlar tarafından yönetilmektedir. Yoğun rekabet ortamının yaşandığı dünyamızda, örgütleri ayrıcalıklı kılarak, gelişimle başarılarını sürekli devam ettirebilen nitelikli yöneticilere ihtiyaç vardır.

Bütün örgütlerde olduğu gibi eğitim örgütlerinde de başarılı bir lider olmadan yeni bir kalite yönetimi sistemini uygulamaya geçirmek zor ve önemlidir. Grup üzerindeki etkileme gücü dikkate alındığında, eğitim örgütlerinin, karşılaşılan çeşitli sorunları ortadan kaldırmak, öğretmenlerin, öğrencilerin ve personelin katılımın sağlayarak güdülemek ve bir vizyon belirlemek için mutlaka iyi yetişmiş, güçlü ve başarılı eğitimsel lidere ihtiyacı vardır.

Kuruluşta çalışan bireylerin yönetime katkıda bulunabilmeleri gerekir. Sistemde mevcut potansiyel katkılardan yararlanılmalıdır. Bu “katılımcı yönetim” kavramıdır. Buna göre, işgücünün tüm düzeylerinde sorumluluk, yetki ve ödüllendirme dağıtılır. Böylece daha az yönetici ile daha yüksek kalite ve verimliliğe ulaşılması sağlanır.

Kuşkusuz örgütsel ortamda işgörenler etkin rollerde bulunmaktadırlar. Çalışanların daha fazla emek harcamalarını sağlamak, verimi artırmak ve kaliteye ulaşmak öncelikle örgüt yönetiminin yaklaşımına bağlıdır. Yönetim çalışanların özellikle kendilerini ilgilendiren kararlara katılmalarını sağlamalıdır. Bu durum işgörene güvenildiğini gösterirken onun mutlu olmasına da yardımcı olacaktır. Toplam Kalite Yönetimi çalışanalrın istek ve önerilerinin dikkate alınarak ve katılımcılığın özendirilmesi gerektiğini savunmaktadır.

Bugün kalitenin kuruluştaki tüm çalışanların ilgilenmesi ve tüm örgüte uyarlanması, yani kalitenin kendiliğinden olmayacağı, yönetilmesi gerektiği kabul edilmiştir. Kaliteden beklenen ekonomik olarak rasyonellik sağlamasıdır. Toplam Kalite modelinde hataları ayıklamak yerine sıfır hata yaklaşımı vardır. Her yönüyle düşünülmüş, kapsamlı, titiz doğru bir plânlama çalışması ile sonradan oluşabilecek hatalar doğru işlerin doğru zamanda yapılması ile ortadan kaldırılabilir.

Bu yüzden Toplam Kalite Yönetimi bütün süreçlerde öncelikle içten gelen öz denetimi gerekli gören, sorunların yerinde ve anında, diğer süreçleri etkilemeden çözümlenmesi gerektiğini vurgulayan çağcıl bir kuramdır.

Toplam Kalite Yönetimi düşüncesinin mal üreten örgütleri etkilediği açıkça görülmektedir. Sanayi toplumu gelişen teknolojik yeniliklerin yanında bireylerin bilgi ve beceri düzeyini yükseltmeye giderek daha büyük ihtiyaç duymaktadır. Bu yüzden ülkeler arası rekabette eğitimin önemi büyüktür. Okullar fabrika değildir ama bu, okullarda verimlilik ve etkililik üzerinde durulmayacağı anlamına gelmemelidir. Bu açıdan kalite uygulamalarını eğitim örgüt ve yönetimleri de benimsemek ve uygulamak zorundadır.

Bu açıdan gelişmiş ülkeler düzeyine çıkmayı hedefleyen gelişmekte olan ülkelerin eğitim seviyelerini yükseltebilmeleri için öncelikle eğitim yönetimlerinin nitelik ve kalitesini yükseltme yolunda çalışmalar yapmaları önem kazanmaktadır. Eğitim yönetiminde kalitenin arttırılması, yönetimin daha etkin ve verimli hale getirilmesi, tüm dünya ülkelerinde, üzerinde durulan bir konudur.

Toplam Kalite adı verilen felsefe ve bunun eğitimde uygulanması eğitimcilerin aktarıcıdan çok yönlendirici kılavuz, yargılayıcıdan çok destekleyici sınıf içinde soyutlanmış çalışmalardan çok öğrenciler, yöneticiler, öğretmenler, aileler, iş yerleri ve tüm çalışanları toplumla birlikte bir bütün olarak görmelerine yardım etmektedir (Özdemir,S.,1995).

Okul yönetimin kalitesi sınıfa yansır. Okul yönetiminin kalitesine göre olanakların üretimi, dağıtımı, düzeni ve kullanımı değişir. Sınıf yönetiminin uygunluğu okul yönetiminin düzeyine göre bir durum alır.

İyi mal veya hizmet üretmek başarılı bir örgüt yaratmaz, başarılı bir örgüt ve örgüt yönetimi iyi ürünler yaratır.Bu açıdan örgütlere uzun vadeli başarıyı, ürettiği mal veya hizmetler değil, o ürünleri yaratan süreçler kazandırır diyebiliriz.

Sistemi iyi çalıştıran ve bunun doğal sonucu olarak da kaliteli ürün elde eden yönetim iyi bir yönetimdir diyebiliriz. Yönetimin iyi olması sistemin iyi olmasını sağlayacak ve bu durumda insanların yaşam kalitesini geliştirecektir.

Açıkça görülebileceği gibi anılan bulgular, okullarda uygulanması benimsenen modelin işlerlik kazanabilmesi öncelikle nitelikli ve kaliteli bir yönetimin önem ve zorunluluğunu vurgulamaktadır. Okul yönetimi açısından, öğrenci en önemli unsur ve sistemin odak noktasıdır. Bu önem ve özellik göz önüne alınarak önceden sorunlar ve öğrencilerin zayıf ve güçlü yönleri belirlenirse, çözüm için uygulanacak yaklaşımlar, çaba ve gayretlerden sonuç almak daha olanaklı olabilir. Ancak bu öncelikle öğrencilerin aktif katılımının yanında genel, meslekî ve alan bilgileri ile donatılmış, nitelikli, iyi bir okul ve sınıf yönetimi ile olanaklı olabilir.

Bir kurumda kaliteyi yakalayabilmek için kurumda çalışan herkesin kaliteyi düşünmesi ve benimsemesi gerekmektedir. Başarıya götüren şey herkesçe bilinmelidir. Kalite, ürünün üretiminden sonra kontrolüne dayanmamalıdır.Bir ürün üretildikten sonra onda birtakım eksiklikler bulunması önemli değildir. Önemli olan ürünü üretirken hatasız üretmektir. Örgütte bir takım ruhu oluşturularak , bireysel ve birlikte bu ortak kültürün oluşması sağlanmalıdır.

Toplam Kalite Yönetimi müşteri ve takım ruhu içerisinde sürekli örgütsel gelişme ruhuna dayanır. Yeni örgüt ve yönetim anlayışına göre örgütler başarısız olmaktan değil, yeni bir şeyi deneyememekten korkmalıdırlar.

Gerçekten günümüz dünyası hızlı bir değişim yaşamaktadır. Geçmişte başarıyla uygulanmış olan yönetim kuram ve yöntemleri günümüzde aynı başarı ile uygulanamamaktadır. Çağ değişmiştir. Toplum ve bireyin gelişmeler sonucu beklenti, anlayış, tutum ve davranışları değişmiştir. Bu değişikliğe cevap verebilecek örgüt ve yönetimle ilgili yeni bilgi ve yaklaşımlar meydana gelmiştir. Yukarıda anlatıldığı gibi Toplam Kalite Yönetimi açısından eğitim sisteminin en önemli görevi çağın gereksinme duyduğu nitelik ve yeterlilikte üretken bireyleri topluma kazandırmaktır. Bu yüzden okulların kaliteli eğitim yönetimine ve bunu sağlayabilecek nitelikli yöneticilere ihtiyaçları vardır. Bunu sağlayabilmek için de, eğitimde toplam kalite yönetimine geçilmesi gerekli görülmektedir.

3.7. Eğitimde Toplam Kalite Yönetimi