• Sonuç bulunamadı

Kamu spotları, topluma birtakım mesajlar vererek hedef kitle bilincinin yükseltilmesini amaçlamaktadır. Örneğin, sigara, alkol, uyuĢturucu, gibi maddelerin zararlı etkileri, trafik kurallarına uymanın ve organ bağıĢının önemi, AĠDS konusunda halkın bilinçlenmesi gibi çeĢitlendirilebilir. Toplumun belli konularda

uyarılması ve bilgi verilmesi amacıyla bazı kamu kurum ve kuruluĢları, sivil toplum örgütleri, yine bazı dernek ve vakıflar tarafından hazırlanan kısa süreli spotlar ilgili bakanlığa gönderilmektedir. Ġlgili bakanlık tarafından kendilerine iletilen kamu spotları yönerge doğrultusunda herhangi bir öncelik sırası gözetilmeksizin değerlendirilerek RTÜK‟e gönderilmektedir. Burada uzmanlar tarafından kamu spotunun yayınlanması, mevzuat açısından incelenmekte, yayın kuruluĢlarına yayınlanmasının tavsiye edilmesinin un olup olmayacağına karar verilmektedir. Televizyon toplum üzerinde istediği etkiyi sağlayabilen son derece güçlü bir kitle iletiĢim aracıdır. Televizyon aracılığıyla verilen bilgilerin yönlendirici olacağı bilinmektedir.

2.8.1. Televizyonda Yayınlanan Obezite Kamu Spotu

Temizlik iĢçisi olarak çalıĢtığı kurumda, 20 ayda 117 kilodan 70 kiloya düĢerek dikkatleri üzerine çeken Demet Dedeoğlu, „Obezite ile Mücadele Kampanyası‟nın yüzü olmuĢtur. Kiloları nedeniyle hastalıklarla karĢıtlığını, kilolarından kurtulmaya karar verdiğini, zayıflama amacının sadece sağlıklı yaĢamak olduğunu belirten Dedeoğlu, 20 ayda 47 kilo vererek Sağlık Bakanlığı‟nın „Obezite ile Mücadele Kampanyası‟ndaki kamu spotunda rol alarak kilolu insanların zayıflama umudu olmuĢtur.

Bu kamu spotunda Dedeoğlu, az yiyerek ve çok hareket ederek 47 kiloyu verdiğini, hikâyesinin insanlara örnek olmasından mutluluk duyduğunu belirtmekte, sağlık problemleri nedeniyle hormon tedavisi gördüğünü, hamileliğinde, psikolojik nedenlerden ötürü sekiz aylıkken oğlunu da aldırmak zorunda kaldığını söylemektedir. Obezitenin kendisine vermiĢ olduğu zararlardan dolayı obeziteyle savaĢtığını, Ģu an da 70 kilo olduğunu belirten Dedeoğlu, zayıflamanın sırrının yürümek olduğunu vurgulamaktadır. Zayıflamak isteyenlere tavsiyelerde bulunarak “hepimizin içinde „ince ve narin‟ bir insan var. Sadece yağ hücreleri büyüdüğü için biz onu biraz ezdik. Sesini duyalım, ona kulak verelim. Az yiyelim, çok hareket edelim. Yağ hücrelerimizin içinden kurtulsun, dıĢarı çıksın, bedenimizi, beynimizi ve hayatımızı o seçsin” mesajıyla obeziteye dikkatleri çekmektedir (www.saglik.gov.tr).

Obezite çağımızın en önemli sağlık sorunlarından birisi ve birçok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olan bir sağlık sorunudur. Gelecek nesilleri de tehdit eden bu toplumsal probleme dikkati çekmek ve farkındalık oluĢturmak için böyle bir kamu spotunun televizyonda yayınlanması sosyal sorumluluk kapsamında önemli bir adımdır.

Televizyonda yayınlanan bir diğer obezite kamu spotunda ise, obezite ile mücadele baĢlıyor sloganı ile baĢlayan filmde, kötü beslenme ve hareketsiz yaĢamın çağımızın en büyük tehlikesi obeziteye yol açtığı, Sağlık Bakanlığı‟nın obeziteyle mücadele baĢlattığı söylenilerek herkesi günde en az otuz dakika yürümeye, koĢmaya, hareket etmeye çağrılmaktadır.. “Haydi kalk obeziteye karĢı sende hareket et” diye seslenilmektedir (www.saglik.gov.tr).

2.8.2. Televizyonda Yayınlanan Sigara/Tütün Kamu Spotu

Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu ile ulusal, bölgesel ve yerel yayın yapan özel televizyon kuruluĢları ve radyolar, ayda en az doksan dakika tütün ürünleri ve sağlığa zararlı diğer alıĢkanlıkların zararları konusunda uyarıcı, eğitici mahiyette yayınlar yapmak zorundadır. Bu yayınlar asgari otuz dakikası 17:00-22:00 saatleri arasında olmak üzere 08:00-22:00 saatleri arasında yapılır ve yayınların kopyaları her ay düzenli olarak radyo ve televizyon üst kuruluna teslim edilir. Bu saatler dıĢında yapılan yayınlar, aylık doksan dakikalık süreye dâhil edilmez. Bu süreler radyo ve televizyon üst kurulu tarafından denetlenir. Bu programlar sağlık bakanlığı, milli eğitim bakanlığı, radyo ve televizyon üst kurulu, tütün, tütün mamulleri ve alkollü içkiler piyasası düzenleme kurumu, bilimsel kuruluĢlar ve sivil toplum örgütleri tarafından hazırlanır veya hazırlattırılır. Hazırlanan programlar, Sağlık Bakanlığının olumlu görüĢü alındıktan sonra radyo ve televizyon üst kuruluĢu tarafından yayınlanması sağlanır (www.rtuk.org.tr).

Ayrıca 4207 sayılı tütün mamullerinin zararlarının önlenmesine dair kanunun 3.maddesinde; “televizyonda yayınlanan programlarda, filmlerde, dizilerde, müzik kliplerinde, reklam ve tanıtım filmlerinde tütün ürünleri kullanılamaz, görüntülerine yer verilemez” hükmü yer almaktadır.

Ülkemizde 19 Mayıs 2008‟de yürürlüğe giren kapalı alanlarda sigara içilmesini yasaklayan mevzuat düzenlemesi ile ilgili olarak halkın bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi yasayla ilgili farkındalığı artırmak, yasaya uyum ve kabulü sağlamak amacıyla “dumansız hava sahası” ve “havanı koru” sloganlarıyla ulusal medya kampanyası baĢlatılmıĢtır. Medya kampanyasında sergilenen yasakçı olmayan birleĢtirici yaklaĢım kabul görmüĢtür.

Her sosyo-ekonomik konumdan ve görüĢten bireyin, rol modelin, politikacının kampanyanın ortak sözcülüğünü yapması hedeflenmiĢtir. Tüm siyasal partilerin liderlerinin kampanyaya dahil edilmesi ile birliktelik mesajı güçlendirilmiĢtir. Toplumun her kesiminden sözcüler, medyada yasaya ve kampanyaya desteklerini belirtmiĢtir. Tütün ve sigarayla mücadele kampanyası aĢağıda belirtildiği gibi üç faz Ģeklinde uygulanmıĢtır:

1.Faz (14-Mayıs 2008-18 Haziran 2009)

Dumansız hava sahası kampanyası ile kapalı alanlarda sigara tüketiminin engellenmesi için yasaya geniĢ bir kamuoyu desteği sağlanması amaçlanmıĢtır. Toplumun her kesimine ulaĢmak için sanatçılar, kanaat önderleri, sporcular, siyasi parti liderlerinin kampanyaya desteği alınmıĢtır.

2.Faz (18 Haziran 2009-20 ġubat 2010)

Yasa 19 Temmuz 2009‟da kafe, bar, restoran, eğlence mekanları ve kahvehaneleri de kapsayacağı için %100 Dumansız Hava Sahası konsepti üretilmiĢtir. Pasif içiciliğin zararlarına değinen 2 reklam filmi ve kadın sağlığını öne çıkaran afiĢler kullanılmıĢtır.

3.Faz (Kasım 2010)

Sigara içme davranıĢının ölümcül sonuçlarına vurgu yapılmıĢ, sigara içme davranıĢından vazgeçirmek için negatif sonuçları sunulmuĢ, destek için Sağlık Bakanlığının Sigara Bırakma DanıĢma Hattı Alo 171‟e yönlendirme yapılmıĢtır (www.saglik.gov.tr/SGGM/belge/kampanya-ha).

Televizyonda yayınlanan sigara ile ilgili kamu spotlarını, moral panik etkisi yönünden söylem analizi ile inceleyen ġeker‟e göre; bu spotlarda sigara sonucunda kansere yakalanmanın çok kolay olduğu, sigara kullanımı sonucu biriken katranın ciğerlerde birikmesinden bahsedilerek korku yaratılmaktadır. Ahlaki panik konusunun önemli unsurlarından biri de toplumda korku oluĢturmaktır. Kamu spotlarında kullanılan bu söylem korkunun oluĢturulmasında kullanılmıĢtır (ġeker ve Tiryaki, 2003: 235).

Kamu spotlarında kullanılan söylemler sigara bıraktırma üzerine olup sapkın davranıĢtan tek baĢına kurtulamayan kiĢilere devletin yardım ettiği vurgulanmaktadır. Söylemde yapılan diğer bir vurguda yeni bir baĢlangıç üzerinedir. Bireylerin Ģu ana kadar yaptığı yanlıĢlardan, hatalardan kurtulmalarının mümkün olduğu, toplumun çoğunluğu tarafından kabul edilen bu yanlıĢ davranıĢlardan uzaklaĢmaları ve yeni bir hayata baĢlamaları için yapılması gerekenler anlatılmaktadır. Bu da diğer bir ahlaki panik öğesine vurgu yapmaktadır (ġeker ve Tiryaki, 2003: 236).

Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği ve Dünya Sağlık Örgütü iĢbirliği ile Tütün ile Mücadele ÇalıĢma Grubu üyesi 13 araĢtırmacının katkısıyla Sağlık Bakanlığı kadrolarında çalıĢan sağlık personelleri üzerinde yapılan tütün kullanım durumu araĢtırmasına göre 2007-2011 yılları arasındaki sigara içme sıklığında belirgin bir azalma olduğu sonucu ortaya çıkmıĢtır. Bu veriler aĢağıda belirtilen Tabloda gösterilmiĢtir.

Tablo 15. Bazı meslek gruplarında sigara içme sıklığındaki değiĢim (2007-2011)

Meslek Grubu 2007 2011 DüĢme

Yüzdesi Uzman Hekim 22,1 12,7 42,5 Pratisyen Hekim 30,5 23,9 22,6 DiĢHekimi/Eczacı/Psikolog 26,1 20,7-15,9 20,7-39,1 HemĢire/Ebe 29,5 19,2-21,9 32,2 Sağlık Teknisyenleri 33,8 23,5 30,5 Yöneticiler 39,5 17,5 55,7

Kaynak: Ülkemizde Sağlık ÇalıĢanları Arasında Sigara Ġçme Sıklığı 2007 Yılına Göre Azalma Eğilimindedir. (http://hasuder.org)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2013 yılında, sigarayla mücadelede en baĢarılı ve model ülke olarak Türkiye‟yi seçmiĢtir (www.pazarlama.org.tr). Son zamanlarda kitle iletiĢim araçlarında bu konuda artan çalıĢmalar ile bu baĢarının daha da artacağı ve bu önemli sağlık tehdit unsurunun azalmasına katkı sağlayacağı anlaĢılmaktadır.

2.8.3. Televizyonda Yayınlanan AĢı Kamu Spotu

Basit bir hastalık Ģeklindeki kanının aksine Hepatit A‟nın, Hepatit B‟den daha yaygın görüldüğü ve ölüme bile yol açabildiği uzmanlar tarafından belirtilmektedir. On yıl öncesine kadar ülkemizde doğan her bin çocuktan otuzu hayatını kaybederken, bu oran günümüzde binde sekizin altına inmiĢtir. Sağlık bakanlığı tarafından yapılan açıklamalara göre ülkemiz aĢılamada dünyanın en iyileri arasında yer almaktadır. Hepatit A aĢısı da bağıĢıklama programındaki öneminden dolayı ulusal aĢı takvimine eklenmiĢtir. ABD, Arjantin, Ġsrail, Katar, Panama, Suudi Arabistan, ve Uruguay‟dan sonra bu aĢıyı ulusal aĢı takvimine ekleyen sekizinci ülke Türkiye olmuĢtur (haber.stargazate.com).

Sağlık Bakanlığı, “AĢıyla Hastalıkları AĢıyoruz” sloganıyla yürüttüğü kampanya çerçevesinde Hepatit A aĢısını çocukluk dönemi aĢı takvimine ekleyerek aĢı konusunda farkındalık yaratılmaya çalıĢılmıĢtır. DıĢarıda yemek yeme kültürünün artması ve çocukların kreĢe gitme oranının yükselmesiyle riskin artmaya baĢladığını belirten uzmanlar, esas kaynağın çocuklar olduğunu vurgulamakta, çocuklar aĢı olursa sorunun daha kolay çözüleceğini belirtmektedir (haberler.com).

Televizyonda yayınlanan Hepatit A aĢısı kamu spotunda hareketli bir baĢlangıçla oyun oynayan çocuklar ekrana gelmekte, içlerinden biri sırayla koĢarak arkadaĢlarına dokunurken dokunduğu arkadaĢları sırayla, “hepatit B aĢım var, kabakulak aĢım var, çocuk felci aĢım var, kızamık aĢım var” diye seslenmektedir.. Daha sonra aynı anda ekrana yüzleri gelen bu çocuklar “hastalıklar bizi yakalayamaz çünkü aĢılarımız tam” diye konuĢmakta ve bu sözler ekranda gösterilmektedir. Devamındaki dıĢ ses ise, “ve artık çocuklar hepatit A‟dan da kurtulacaklar, sağlıklı

ve mutlu nesiller için bütün çocuklar eksiksiz ve zamanında aĢılanmalıdır. AĢılanmak her çocuğun en temel hakkıdır. Çocuğunuzun aĢılarını sağlık kurumlarında ücretsiz olarak yaptırabilirsiniz”. AĢıyla hastalıkları aĢıyoruz vurgusu yapılırken ekrana da “her Ģeyin baĢı sağlık, sağlığın baĢı aĢı” yazısı geliyor (www.saglik.gov.tr).

2.8.4. Televizyonda Yayınlanan Kalp Sağlığı Kamu Spotu

Televizyonda yayınlanan sağlıkla ilgili kamu spotlarından kalp sağlığı ile ilgili olan Kalbini Sev Kırmızı Giy Kampanyasında “Kalbini Sev Kırmızı Giy”, “Kalbinizi Koruyun Ġçinde Sevdikleriniz Var”, “Kalbini Sev Kırmızı Giy II”, “Kalbini Sev Kırmızı Giy III”, “Kalbiniz Ġçin Ġki Yılda Neler Yaptık?” ve “Kalbini Sev Değerini Bil” Ģeklinde toplam altı reklam filmi yayınlanmıĢtır.

Dünya Kalp Fedarasyonunun (WHF) “Go red for women” kampanyasından esinlenilerek toplmun bütün kesimini hedefleyen bu çalıĢma 2008 yılı Dünya Kalp Gününde Unilever-Becel‟in koĢulsuz desteğiyle baĢlatılmıĢtır. Kampanyalarda tema olarak, sağlıklı ve dengeli beslenme, düzensiz egzersiz yapma ve sigarayı bırakma konuları iĢlenmiĢtir (www.tkd.tv.tr).

Bu reklam filmlerinde, ülkemizde kalp hastalıkları yüzünden her iki buçuk dakikada bir insanın hayatını kaybettiği belirtilirken, yine kalp hastalıkları yüzünden her iki kiĢiden birinin sevdiklerini çok erken bıraktığı sigara, aĢırı kilo, hareketsiz yaĢam, yüksek tansiyon ve yüksek kolesterolün kalp ve damar hastalıkları riskini artırdığı bilgisi ekranlardan yazı Ģeklinde geçmektedir. Kırmızı giyiyoruz çünkü kalp sağlığına dikkat çekmek istiyoruz sözleriyle baĢlayan spotlarda sevdiklerimize kalp sağlığının önemini hatırlatmak için kırmızı giy çağrısı yapılmaktadır. Kalp sağlığını korumaya yönelik önlemler hakkında bilgi verilen bu spotlarda bir taraftan kalp hastalıkları yüzünden hayatını kaybedenlere dikkat çekilirken diğer taraftan bu kiĢilerin en yakınları hatta kendileri bile olabileceği bu nedenle yaĢamlarında bazı değiĢiklikler yaparak kalp sağlıklarını koruyabilecekleri vurgulanarak dikkat çekmek ve farkındalık oluĢturmak için “kırmızı giy” çağrısı yapılmaktadır (Akım, 2010: 11- 12).

2.8.5. Televizyonda Yayınlanan “Akılcı Ġlaç” Kamu Spotu

Kitle iletiĢim araçlarından televizyonun toplum üzerinde etkisinin büyük olduğu bilinmekte ve televizyonda sunulan sağlık konusundaki mesajların da yönlendirici olduğu kabul edilmektedir. Diğer taraftan televizyonda verilen bilgiler nedeniyle gereksiz ilaç ve bitkisel ürün/gıda takviyesi kullanımı artabilmektedir. Son dönemlerde yapılan bitkisel ürün tanıtımı ve reklamları tüketicileri yanıltıcı derecede yaygınlaĢmıĢtır. Bunların çoğu uzmanlar tarafından sunuluyor olsa dahi güvenilirlik açısından değerlendirilmesinin daha uygun olacağı belirtilmektedir (Akıcı, 2013: 28). Bu doğrultuda, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından hazırlanan “akılcı ilaç kullanımı” filmleri de, bireyin ve toplumun akılcı ilaç kullanımı konusunda bilgi edinmesi için hazırlanmıĢtır.

SGK tarafından ilaç kullanımına yönelik yapılan bir araĢtırmada, ilaçların satın alma nedenleri incelendiğinde, hanelerde bulunan yaklaĢık 104 milyon kutu ilacın tedavi amaçlı alınırken, yaklaĢık 16 milyon kutu ilacın da "olası bir hastalığa karĢı hazır bulundurma" ya da "hastalıktan korunma amaçlı" alındığının tespit edildiği ısı nem durumundan ötürü sorunlu mekan olarak görülen banyolarda ise yaklaĢık 720 bin kutu ilacın saklandığı belirtilmiĢtir. Bu durumun toplumun bilinçlenmesine olan ihtiyacı ortaya çıkardığı yapılan faaliyetlerin yanı sıra ulusal kanallarda gösterilmek üzere kamu spotlarının da yapılan çalıĢmalar kapsamında olduğu açıklanmıĢtır (www.hurriyet.com.tr )

Akılcı ilaç kamu spotlarından bazılarında ünlü sanatçıların oynadığı görülmektedir. Akılcı ilaç televizyon kamu spotlarının ilkinde; bir kapının önünde oturan iki genç ellerinde ekmek arası yemek yerken aralarında geçen konuĢmada biri diğerine, kolesterolünün hala yüksek olduğunu, kullandığı ilacın pek bir iĢe yamadığını söylemektedir. Yanındaki arkadaĢı ise hemen cebinden ilacını çıkarıp al bir de benimkini dene diye cevap vermektedir. Bu sırada kapıdan çıkan Engin Altan konuĢmaları duymakta ve onlara hitaben “ne” yapıyorsunuz siz, ilaç kullanmak bir oyun değil, doktora danıĢılmadan ilaç kullanılır mı, doktorun yazdığı reçetedeki ilaçları kullanacaksınız ve tavsiyelerine mutlaka uyacaksınız” demektedir. DıĢ ses “sağlığınızla oynamayın ilacınızı akılcı kullanın” derken, ekrana ise yanlıĢ ilaç

kullanarak sağlığınıza zarar vermeyin, ilaç israfında bulunmayın yazısı gelmektedir (www.akilciilac.gov.tr).

“Ġlacın ne eksik ne fazla” sloganıyla hazırlanan bir diğer akılcı ilaç televizyon kamu spotunda elinde ilaç poĢetiyle doktorun yanına gelen bayan hasta, ilaç poĢetini doktorun masasına koyarak “evladım reçeteye yazman için bana iyi gelen ilaçların kutularını getirdim, bazılarını da konu komĢudan almıĢtım, onları reçeteye yazar mısın” demektedir. Doktor ise, “asla baĢkasının ilacını kullanmayın, gereksiz yere de ilaç almayın, doktor kontrolü dıĢında ilaç kullanmak hem sağlığınızı tehdit eder hem de ilaç israfına neden olur” diye cevap vermektedir. (www.akilciilac.gov.tr).

Ünlü kullanılan bir baĢka akılcı ilaç kamu spotu sanatçının konuĢması ile Ģöyle baĢlar: “bu kolyeyi tavsiye üzerine aldım, bu paltoyu da öyle tavsiye üzerine o kadar çok Ģey alıyoruz ki ama ilaç tavsiye üzerine kullanılmaz. Doktorunuz dıĢında size baĢka biri ilaç tavsiye ettiğinde sakın kullanmayın, ilaç konusunda da mutlaka doktorunuza ve eczacınıza danıĢın” der. DıĢ ses “sağlığınızla oynamayın, ilacınızı akılcı kullanın” derken ekrana da “yanlıĢ ilaç tedavi etmez, sağlığınızı tehdit eder” Ģeklinde yazı gelmektedir (www.trt.net.tr).

Sağlık alanında vatandaĢların yaĢam kalitesi ve süresinin arttırılması ile ekonomik, sosyal ve kültürel hayata bilinçli, aktif ve sağlıklı bir Ģekilde katılımın sağlanması amaçlanmıĢ bu kapsamda akılcı ilaç kullanımı Kalkınma Bakanlığınca hazırlanan 2014 Yılı Programına girmiĢtir.SGK, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, YÖK, Kalkınma Bakanlığı, Üniversiteler, özel sağlık kuruluĢlarının iĢbirliğiyle baĢta hekimler olmak üzere sağlık çalıĢanlarının ve vatandaĢların farkındalığını artırmaya yönelik çalıĢmalar yapılması planlanmıĢtır (www.haber7.com).

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM- BEYHEKĠM DEVLET HASTANSEĠ ÇALIġANLARI ÜZERĠNE ALAN ARAġTIRMASI

3. ARAġTIRMA BULGULARI

Bu bölümde öncelikle katılımcıların demografik özellikleri ortaya konmuĢtur. Sonraki aĢamada ise kamu spotlarına iliĢkin tutumlara yönelik sorulara alınan yanıtların betimleyici bulguları değerlendirilmiĢtir. Son aĢamada ise söz konusu tutumun demografik niteliklere göre farklılaĢacağını öngören hipotezler sınanmıĢtır.

Benzer Belgeler