• Sonuç bulunamadı

1. Sözlük Anlamı

Gabin, Arapça ġ-b-n (َنَبَغ) kökünden türeyen bir mastar (ٍْث غنا) olup sözlükte “bir Ģeyi unutmak, ihmal etmek, gizlemek, bilmemek, yanlıĢ yapmak, satım akdinde aldanmak; bir Ģeyin miktarını eksiltmek ve azaltmak veya ziyade etmek; görüĢte ve düĢüncede zayıf olmak; uğradığı kiĢiyi görememek; elbiseyi katlamak” anlamlarına gelmektedir.1

Fakat gabn )ٍثغ( kelimesinin orta harfi olan “ğayn” (غ)harfinin fetha ile harekeli olması durumunda (ٍ ث غنا) ise, bu kelime çoğunlukla “görüĢte aldanmayı” ifade eder.2 Satım akdinde gabinden istifade eden tarafa çoğunlukla ġâbin (نِباَغ), aldanmıĢ kiĢiye maġbûn (ٌٕثغي), görüĢte aldanmıĢ kiĢiye de ġabîn (ٍيثغ) denir. Ġnsanların birbirini aldatmasını anlatmak için teġâbün (ٍتاغت) kelimesi kullanılır.3

Hasan Basrî (ö. 110/728), bir kiĢinin baĢka bir kiĢiyle gabinli muamelede bulunduğunu görünce, aldanan kiĢiye (mağbûn) “Bu kiĢi senin aklını kısıtlıyor.” ikazında bulunuyor. Hasan Basrî‟nin bu açıklamasından hareketle gabin kelimesinin

1 Râzî, Muhtâr, “ġ-b-n” maddesi, 488; Ġbn Manzûr, Lisânü‟l-ŤArab, “ġ-b-n” maddesi, XIII, 309; Fîrûzâbâdî, el-Kâmûs, “ġ-b-n” maddesi, 1573; Tehânevî, KeĢĢâfu ıstılâhâti‟l-fünûn, “ġ-b-n” maddesi, III, 400; Zebîdî, Tâcü‟l-Ťarûs, “ġ-b-n” maddesi, IX, 293; Feyyûmî, el-Misbâh, “ġ-b-n”

maddesi, II, 442; Nevevî, Tahrîr, 186; Mecelle, md. 165; Bardakoğlu, “Gabn”, DĠA, XIII, 268. 2 Râzî, Muhtâr, “ġ-b-n” maddesi, 488; Ġbn Manzûr, Lisânü‟l-ŤArab, “ġ-b-n” maddesi, XIII, 309;

Fîrûzâbâdî, Kâmûs, “ġ-b-n” maddesi, 1573; Zebîdî, Tâcü‟l-Ťarûs, “ġ-b-n” maddesi, IX, 293;

Feyyûmî, el-Misbâh, “ġ-b-n” maddesi, II, 442; Nevevî, Tahrîr, 186; Konevî, Enîsü‟l-fukahâ‟, 206.

3 Râzî, Muhtâr, “ġ-b-n” maddesi, 488; Ġbn Manzûr, Lisânü‟l-ŤArab, “ġ-b-n” maddesi, XIII, 309; Fîrûzâbâdî, Kâmûs, “ġ-b-n” maddesi, 1573; Zebîdî, Tâcü‟l-Ťarûs, “ġ-b-n” maddesi, IX, 293;

sözlük anlamının, objektif mananın yanında sübjektif manayı da içermiĢ olduğu sonucuna ulaĢanlar olmuĢtur.4

Gabin terimi, Türk hukukunda da kullanılmakta olup kelimenin kökeni Ġslâm hukukuna dayanmaktadır. Hatta 1926 tarihli Türk Borçlar Kanununun 21‟inci maddesinde tanzim edilen gabin hükmü “aldatma” unsurunu aramadığı halde, Mecelle‟nin tesiri altında kalınarak bu unsur hukukçular tarafından aranmıĢtır. Pozitif hukuk çalıĢmalarında gabnin sözlük anlamı “sömürme, aĢırı yararlanma, aldatma” olarak açıklanmaktadır.5

2. Terim Anlamı

Sünnette ve ilk dönem fıkıh kaynaklarında gabnin terim anlamına rastlanmamaktadır. Fakat ilk dönem fıkıh kaynaklarından beri gabin iki taraflı akidlerde, akid anındaki karĢılıklar arasında, özelde ise satım akdinde satılan Ģeyle fiyatı arasındaki değer yönünden farklılık ve denksizliği ifade etmek için kullanılmaktadır. Aldatan açısından gabin, bir malı kıymetinden daha fazlasına karĢı tarafa temlik etmektir. Aldanan açısından ise bir mala kıymetinden daha fazla ödeyerek sahip olmaktır.6

Klasik fıkıh kaynaklarında gabin için bir tanımın yapılmaması, kanaatimize göre gabin kelimesinden ne kastedildiğinin anlaĢılmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla gabin için ayrıca bir tanım yapılması cihetine gidilmemiĢtir.

Fakat çağdaĢ dönemde gabnin kapsamına sübjektif unsurlar da dâhil edildiği için, gabin için müstakil tanımlar yapılmaya baĢlanmıĢtır. Ayrıca sadece objektif unsurları kapsayan gabinle subjektif unsurları da kapsayan gabin için farklı terimler kullanılmıĢtır. Mesela bedeller arasındaki oransızlık için gabin, sübjektif unsurları da içeren oransızlık için tağrîrli gabin (gabin me„a‟t-tağrîr) ve istiğlâl gibi kavramlar kullanılmıĢtır.

4 Karadâğî, Mebdeü‟r-rızâ, II, 730.

5 Özkaya, Gabin, 15; Kalkan, Gabin, 1; Aslan, Gabinin Unsurları, 23; Elbir, “Gabin”, 5. 6 Karâfî, ez-Zahîre, V, 112; Karadâğî, Mebdeü‟r-rızâ, II, 734; Hafîf, “Gabin”, 3.

ÇağdaĢ fıkıh kaynaklarında gabin terimi için birbirine benzer tanımlar yapılmıĢtır. Mesela Ebû Zehre‟ye (ö. 1394/1974) göre gabin “bedellerden birinin piyasada kendisi ile denk olanlardan eksik veya fazla olması”7

, Karadâğî‟ye göre “taraflardan birisinin aldığı ile diğerinin verdiği bedeller arasında piyasa fiyatına göre büyük bir oransızlığın bulunması ve taraflardan birisinin aĢırı bir zarara maruz bırakılması”8, Sa„de‟ye göre “akid yapanın verdiği ile aldığı arasındaki oransızlık”9, Hafîf‟e göre ise “ivazlı akidlerde bedeller arasında, alıĢılmıĢın dıĢında insanların mübadelelerinde oransızlık ve dengesizliğin bulunması”10 olarak tanımlanmıĢtır.

Türk hukukunda gabin için “KarĢılıklı edaları ihtiva eden akidlerde, bir tarafın edası ile diğer tarafın ivazı arasında fâhiĢ (açık) kıymet farkının bulunmasıdır.”11 ve “Ġki yana borç yükleyen akidlerde, taraflardan birinin öteki tarafın müzayakasından (darda kalmasından), hiffetinden (düĢüncesizliğinden) veya tecrübesizliğinden (toyluğundan) yararlanarak ivazlar (bedeller) arasında açık bir nisbetsizlik yaratıp onu sömürmektir.”12 Ģeklinde tanımlar yapılmaktadır. Bu, 1926 tarihli Türk Borçlar Kanunununda aynı,13 2011 tarihli Borçlar Kanununda ise sadeleĢtirilmiĢ Ģekilde yer almaktadır. Yeni Borçlar Kanununda gabin yerine “aĢırı yararlanma” kavramı kullanılmıĢtır.14 Lübnan Borçlar Kanununda da gabnin tarifi “ivazlı akidlerde taraflardan birinin maslahatı için olan edim ile diğer tarafın edimi arasındaki oransızlık ve dengesizlik”15 Ģeklinde yapılmaktadır.

Gabin hakkında yapılan yukarıdaki tanımlardan da anlaĢılacağı gibi Ġslâm hukuku kaynaklarında “gabin” kelimesinden maksat bedeller arasındaki oransızlık, “gabn-i fâhiĢ”ten maksat ise bedeller arasındaki fâhiĢ oransızlıktır. Pozitif hukukta

7

Ebû Zehre, Nazariyyetü‟l-„akd, 418. 8

Karadâğî, Mebdeü‟r-rızâ, 706. 9 Sa„de, Nazariyyetü‟l-Ťakd, 286. 10 Hafîf, “Gabin”, 3.

11 Reisoğlu, Borçlar Hukuku, 119; Uygur, Borçlar Hukuku, I, 183. 12

Feyzioğlu, Borçlar Hukuku, I, 180; Olgaç, Türk Borçlar Kanunu ġerhi, I, 273. 13 1926 tarihli TBK, md. 21.

14 2011 tarihli TBK, md. 28.

kullanılan gabin kavramı, Ġslâm hukukunda tağrîrli gabin (gabin me„a‟t-tağrîr) ve istiğlâl gibi kavramlarla karĢılanmaktadır.

Kavramların anlaĢılabilmesi için çalıĢmamızda “gabn-i fâhiĢ” kavramı yerine genellikle “fâhiĢ oransızlık” kavramı, objektif ve sübjektif unsurların birleĢtiği kavram için gabin,16

fâhiĢ oransızlığa ulaĢmayan kavram için basit oransızlık (gabn-i yesîr) terimleri kullanılmıĢtır.