• Sonuç bulunamadı

Hata ÇeĢitleri

A. Hata (Galat)

2. Hata ÇeĢitleri

ÇağdaĢ Ġslâm hukuk literatüründe hatanın Ģu türlerinden bahsedilmektedir:

a. Saik Hatası-Beyan Hatası

Bir kiĢiyi belirli içerikte bir akid yapmaya sevkeden bir olay ve durum hakkındaki düĢünce ve tasavvurlara “saik” adı verilmektedir. Saik hatası da, hata edenin, belirli bir kimseyle belirli içerikte bir akid yapma iradesinin gerçeklere uymayan, yanlıĢ tasavvurlar sonunda sakat oluĢmasıdır.167 Saik hatasında yanlıĢ saik ve tasavvurlar, akid yapma (sonuç) iradesini oluĢum safhasında sakatlamaktadır. Buna “gerçek hata” adı da verilmektedir. Örneğin tayininin Marmaris‟e yapılacağını zanneden A, orada B ile bir kira akdi yapmıĢ, ancak, tayin Marmaris‟e değil, KırĢehir‟e olmuĢsa A, kira akdini saik hatası altında yapmıĢtır.168

Türk Borçlar hukukunda saik hatası esaslı hata değildir. Bu sebeple de akdin geçerliliğini etkilemez. KarĢı taraf, saik hatasını bilse bile sonuç değiĢmez. Fakat bunun üç istisnası vardır. Birinci istisna hile, ikinci istisna temel hatası olup üçüncü istisna ise ölüme bağlı tasarruflarda görülür. Bundan dolayı da saik hatası vasiyetnamenin iptali sonucunu doğurur.169

165 Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 185.

166 Senhûrî, Mesâdirü‟l-hak, II, 104–153; Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 185; Apaydın,

“Galat”, DĠA, XIII, 297.

167 Eren, Borçlar Hukuku, 342.

168 Eren, Borçlar Hukuku, 342; Ġnan, Borçlar Hukuku, 201. 169 Eren, Borçlar Hukuku, 343; Ġnan, Borçlar Hukuku, 201.

Beyan hatası ise, beyan sahibinin beyanıyla iĢlem iradesi arasında istenmeyerek meydana gelen uygunsuzluktur. Türk Borçlar hukukunda beyan hatası aslında gerçek anlamda bir irade sakatlığı hali değildir. Zira burada beyan sahibinin iradesi, her türlü bozukluk ve sakatlıktan uzak bir Ģekilde tam ve sağlam olarak oluĢmaktadır. Bundan dolayı bu hataya “gerçek olmayan hata” adı da verilmiĢtir. Fakat bu hata çeĢidinde, beyanda bir sakatlık söz konusudur. Beyan hatasında hatalı beyan sahibi, muhataba farkında olmadan gerçek iradesine uymayan bir beyanda bulunmaktadır. Ancak, buna rağmen, doktrin irade sakatlığı kavramını geniĢ anlamakta ve beyan hatasını da irade sakatlığı içinde mütalaa etmektedir.170

b. Esaslı Hata-Esaslı Olmayan Hata ba. Esaslı Hata

Esaslı hata, yapılan iĢlemin hükümsüzlüğüne yol açan ve iptal hakkı veren bir hatadır.171 Türk Borçlar hukukunda esaslılık unsuru, bir görüĢe göre sübjektif olarak değerlendirilmelidir. Buna göre, beyan sahibinin, beyanının anlamını doğru olarak anlaması halinde, böyle bir beyanda bulunmayacağı kabul edildiği takdirde irade ile beyan arasındaki uygunsuzluk esaslı hatadır. Diğer bir görüĢe göre ise objektif olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda, iĢ çevresindeki hâkim ve geçerli görüĢe, makul değerlendirmeye göre tespit edilir.172

Beyan hataları, ilke olarak; saik hataları ise istisnai olarak esaslı hatadır.173 Belli baĢlı esaslı hata örnekleri Ģu Ģekilde ifade edilebilir:

baa. Akdin Niteliğinde Hata

Burada hata eden taraf iĢlem iradesine uygun bir akid yapmak istemekte, ancak yanlıĢlıkla baĢka bir akid için iradesini beyan etmektedir. Böylece görünüĢte kurulan akid tipiyle, kurulmak istenilen akid tipi, hukukî mahiyet ve muhteva itibariyle birbirinden farklı olmaktadır.174

Mesela, bir kimsenin satıĢ akdi yapmak istediği

170 Eren, Borçlar Hukuku, 343‒344; Ġnan, Borçlar Hukuku, 201. 171

KocayusufpaĢaoğlu, Borçlar Hukuku, 321.

172 Tunçomağ, Borçlar Hukuku, II, 337; Eren, Borçlar Hukuku, 345. 173 KocayusufpaĢaoğlu, Hata, 157.

halde, yanlıĢlıkla hibe akdi yapması veya bir gayrimenkulü kiraya vermek istemesine rağmen sattığını beyan etmesi hallerinde akdin niteliğinde hata söz konusudur.175

bab. Akdin Konusunda (Ma„kûdun „aleyhte) Hata

Akdin tamamlanmasından sonra akdin gerçekleĢen konusunun, üzerine akid yapılan konudan zat ve vasıf bakımından farklı olduğunun ortaya çıkması olup esaslı hata kabul edilir. Ġslâm hukuku kaynaklarında en çok görülen ve yaygın biçimde ele alınan hata çeĢididir.176 Akid konusunda hata iki Ģekilde gerçekleĢir:

Akdin Konusunun (Ma„kûdun „aleyhin) Cinsinde Hata: Akid konusu olan

Ģeyin akidde söylenenden farklı cinste çıkması durumunda akid konusunun cinsinde hata söz konusu olur. Meselâ elmas olması Ģartıyla alınan bir yüzüğün cam veya kristal olduğunun ortaya çıkması, satın alınan hububatın buğday yerine arpa çıkması böyledir. Akid konusunun cinsinde vâki olan bu hata esaslı hatadır.177

Ġslâm hukukunda akid konusundan faydalanmada fâhiĢ derecede farklılık doğuran vasıf hatası da cins hatası gibi kabul edilmiĢtir. Bu durumda akid konusu malın cinsiyle akid sırasında belirtilen cins birdir. Meselâ el dokuması diye satılan bir halının makine halısı olduğunun ortaya çıkması veya biber tohumu diye satılan Ģeyin çiçek tohumu çıkması böyledir. 178

Akdin konusunda meydana gelen hata Ġslâm hukukunda, Batı hukukundakinden daha geniĢ kapsamlıdır. Cins bir olsa bile menfaat noktasında aralarında fahiĢ fark varsa Ġslâm hukukunda bu da esaslı hatadır. Batı hukukunda ise menfaat açısından fahiĢ fark olabilir, hatta cins bile değiĢebilir. Bununla birlikte hata yine de akdin kurulmasına engel olmaz. Sadece akdi iptal edilebilir hale getirir.179

Akid Konusunun (Ma„kûdun „aleyhin) Vasfında Hata: Akdin konusunun

vasfındaki hata literatürde, akdin konusunda kiĢiyi akid yapmaya yönelten asıl

175 Acar, “Borçlar Hukukunda Ġradeyi Sakatlayan Sebepler”, XIV, 91.

176 Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 195; Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII, 299.

177 Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 195–196; Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII, 299; Acar,

“Borçlar Hukukunda Ġradeyi Sakatlayan Sebepler”, XIV, 92.

178 Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 196; Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII, 299; Acar,

“Borçlar Hukukunda Ġradeyi Sakatlayan Sebepler”, XIV, 92–93.

özelliğin bulunmaması anlamında “mergûb vasfın fevâtı” olarak adlandırılır. Söylenenle akdin konusunun aynı cinsten olup ikisi arasında menfaat ve değer açısından fahiĢ olmayan, fakat ilgili Ģahıs için önemli sayılabilecek ve arzulanan (mergub) bir vasfın yokluğuna yol açan bir farklılığın bulunması durumunda söz konusu olur. Meselâ koç yerine koyun, bir kitap yerine baĢka bir kitabın, satım akdinin konusunun yapıldığı ortaya çıkması durumunda akid oluĢur. Çünkü mebî„deki hata, cinsi değiĢtirmediği gibi müĢterinin talep ettiğiyle mebîin hakikati arasında da fahiĢ bir fark yoktur. Ancak arzulanan (mergub) bir vasıf bulunmadığı için müĢteri muhayyerdir.180

Ġslâm hukukundaki “mergub vasfın fevâtı” kavramı Türk hukukunda esaslı hata kavramı içinde ele alınmakta olup bu konuda iki hukuk sistemi benzer yaklaĢımlara sahiptir. Ancak hatanın birinci türü olan Ģeyde hata, Ġslâm hukukunda akde daha çok etki eder.181

bac. ġahısta Hata

Akdi yapan taraflardan birinin karĢı tarafın kimliğinde veya temel bazı özelliklerinde yanılması neticesinde ortaya çıkan hata çeĢididir. Meselâ, kiĢinin yakını zannederek hibede bulunduğu Ģahsın yakını olmadığının anlaĢılması Ģeklindeki hata böyledir.

Malî akidlerde taraf teĢkil eden Ģahıslar genellikle birinci derecede önemli olmadığından bu tür akidlerde Ģahısta hata genel olarak akdin feshi için haklı bir sebep teĢkil etmez. ġahısta hatanın önemi, karĢı tarafın Ģahsının veya temel bir vasfının akdin konusu yapılması hususunda özellikle dikkate alındığı durumlarda ortaya çıkar ve ilgili tarafa bu sebeple akdi feshetme hakkı verir. Bu konuda Ġslâm ve Batı hukukları ana hatlarıyla benzer hükümler taĢırlar. Bu tür hata evlilik, hibe, vekâlet, vasiyet, Ģüf„a, icâre gibi akidlerde önemli olmaktadır.182

180

Mecelle, md. 310; Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 200–203; Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII, 299.

181 Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII, 299.

bad. Kıymette Hata

Kıymette hata, çağdaĢ Ġslâm hukukçuları tarafından, “ivazlı akidlerde taraflardan birinin, ma„kudun aleyhin kıymetini bilmemesi sebebiyle ivazlardan birinin değerinin, diğerine nispetle oransızlık arzetmesi”,183 Ģeklinde tanımlanmaktadır.

Yukarıdaki tanımdan da anlaĢılacağı gibi bedeller arasındaki nispetsizlik bilinmeden akde razı olunmuĢsa gabin durumuna varan kıymette hata meydana gelmiĢ olabilir. Bundan dolayı bir kısım fıkıh âlimi kıymette hatayı gabin içinde mütalâa etmiĢ ve bu iki bahsi aynı baĢlık altında incelemiĢlerdir.184

Bu durum Türk Borçlar hukukunda kıymet/değer hatası kavramıyla ifade edilmektedir. Çünkü değer hatasında, yanılma, edim konusunun henüz belli olmayan değeri takdir edilirken gerçekleĢmekte, örneğin piyasa değeri 10.000 TL. civarında olan bir mala yanlıĢlıkla 5000 TL. değer biçilmekte ve beyan 5000 TL. üzerinden gerçekleĢmektedir.185

Türk hukukunda kullanılan kavramlardan birisi de miktarda hata kavramıdır. Miktarda hata “taahhüt edilen ivazın, kastedilen Ģeyden ehemmiyetli surette çok ve mukabil ivazın ehemmiyetli surette az olması” durumunda meydana gelir.186 Bu durumda iki ihtimal söz konusu olabilir:

Hataya düĢenin beyan ederek borçlandığı miktar, gerçek istediğinden önemli ölçüde fazla olabilir. A, B‟den bir malını 10.000 TL.‟ye satın almak istediği halde mektubunda bu miktarı yanlıĢlıkla 1000 TL. olarak göstermesi buna misaldir.

Hataya düĢene karĢı taahhüt edilen miktar, onun istediğinden önemli ölçüde az olduğu halde o yanlıĢlıkla bu beyanı kabul etmiĢ olabilir. A, B‟nin kendisine 1000

183 Senhûrî, Mesâdirü‟l-hak, 133; Karadâğî, Mebdeü‟r-rızâ, I, 812; Karaman, Mukayeseli Ġslâm

Hukuku, II, 133; Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 212; Apaydın, “Galat”, DĠA, XIII,

299. 184

Senhûrî, Mesâdirü‟l-hak, 133; Karadâğî, Mebdeü‟r-rızâ, I, 812; Karaman, Mukayeseli Ġslâm

Hukuku, II, 133; Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 212.

185 KocayusufpaĢaoğlu, Borçlar Hukuku, 398–399. 186 BK. md. 24/3.

TL. üzerinden yapmıĢ olduğu teklifi dikkatsizlik sonucu 10.000 TL. olarak okuyup kabul etmesi misalinde olduğu gibi.187

bae. Kanunda Hata

Kanunda hata, tasarrufta bulunurken kiĢinin o tasarrufla ilgili Ģer„î hükmü bilmemesidir. Ġslâm hukukçuları, kusurlu olunması halinde Ģer„î hükmü bilmemenin mazeret teĢkil etmeyeceğini belirtmiĢlerdir. Bununla birlikte bazı sınırlı durumlarda Ģer‟i hükmün bilinmemesi bir mazeret kabul edilmiĢtir. Burada ölçü, hataya düĢen Ģahsın kusurlu olup olmamasıdır. Eğer kiĢi yaptığı iĢlem hakkındaki Ģer„î hükmü bilmez ve bilmeme de kusurlu olursa onun bu bilgisizliği kendisine o konudaki Ģer„î hükmün uygulanmasına engel teĢkil etmez. Fakat yaptığı hukukî iĢlem konusundaki Ģer„î hükmü bilmemede herhangi bir kusuru bulunmazsa, bilgisizliği ilgili Ģer„î hükmün uygulanmasına engel olan bir mazeret kabul edilir.188

bb. Esaslı Olmayan Hata

KiĢinin iradesi üzerinde olumsuz etkisi olmayan ve akdin sıhhatine tesir etmeyen hata, esaslı olmayan hata olarak adlandırılmaktadır. Örneğin, müĢterinin, denize nazır olduğunu düĢünerek satın aldığı evin, denize nazır olmadığının ortaya çıkması Ģeklinde arzulanan (merğûb) bir vasıf taĢımayan hata, esaslı olmayan hatadır. Yine bir akidde temel unsur olarak kabul edilmeyen akdin tarafları konusundaki hata esaslı olmayan hatadır. Örneğin, kiĢinin muayyen bir iĢçisini niyet ederek, diğer iĢçisine satıĢta bulunması bu kabildendir. Ayrıca saik hatası da esaslı olmayan hata çeĢitlerindendir. Esaslı olmayan hatanın vukuunda, akdin bâtıl olması veya kiĢinin muhayyer olması söz konusu değildir.189

187

KocayusufpaĢaoğlu, Borçlar Hukuku, 398–399.

188 Senhûrî, Mesâdirü‟l-hak, II, 143; Arı, Rıza ile Ġrade Arasında Uyumsuzluk, 221–223; Apaydın,

“Galat”, DĠA, XIII, 300.