• Sonuç bulunamadı

2. İLGİLİ LİTERATÜR VE ARAŞTIRMALARIN İNCELENMESİ

2.2. Takım ve Grup Kavramları

Örgütleri oluşturan bir çok unsur vardır. Örgüt çevre ile ilişkili , alt sistemleri ve çeşitli unsurları olan bir yapıdır, bir sistemdir. Örgüt çevre, alt sistemleri ve unsurları ile karşılıklı ilişkiler içindedir (Sağlam, 1979:76). Çeşitli araştırmalar bize örgüt içinde oluşan grupların birey ve diğer grupların üzerinde ne kadar etkili olduklarını göstermektedir. Özellikle Mayo’nun yaptığı Hawthorne araştırmaları, bize personelin örgütte bir kişi olmadığını, bir doğal grubun üyesi olduğunu göstermiştir.

Örgütlerin amaçlarına ulaşmalarında, birey, tek başına veya grup ilişkileri açısından çok büyük bir yer kaplamaktadır. Örgütler bireyden uygun bir psikolojik mukavele içerisinde örgüte mensup olmasını istemektedirler (Karslı, 2004:126).

Adler, İnsan davranışlarının hayatın ilk gününden başlayarak, toplumsal bir yapı içinde geliştiğini vurgulamaktadır (Eroğlu, 1995:155). Bu toplumsal yapı içerisinde birey, çeşitli guruplara dahil olmaktadır. Grup davranışının gerçek nedeni etkileşimdir (Bursalıoğlu, 1999:142).

Alanyazında takım (ekip) ve grup için bir çok tanım yapılmıştır. Bu tanımlar incelendiğinde, aslında birbirlerine çok yakın oldukları, hatta çoğunun aynı veya benzer şekilde kullanıldığı görülmektedir. Yapılan tanımlar, algılama, güdüleme, örgüt karşılıklı bağımlılık ve etkileşim açısından ele

alınmıştır (Özkalp, 1998:124). Bu nedenle öncelikle takım ve grup tanımlarını incelemek, net bir tanımlama yapmak için gerekli görülmektedir.

Alanda grup açısından bir çok tanım yapılmıştır. Şahin grubu, birbirleriyle etkileşim halinde olan, birbirlerinin varlığından haberdar olan ve kendilerini bir grup olarak algılayan insan topluluğu olarak tanımlarken (Sağlam, 1979:92), Johns grubu, bir hedefe ulaşmak için birbirleriyle bağımlı şekilde etkileşim içinde olan iki veya daha fazla birey olarak tanımlamış (İslamoğlu, 2001), Can ise grubu, iki veya daha fazla kişinin istenilen bir amacı elde etmek için bir araya gelmesi olarak tanımlamaktadır (Can, 1999:160).

Halpin, grubu, ortak bir problemi çözmeye girişmiş insanlardan meydana gelen bir yapı şeklinde tanımlamıştır (Bursalıoğlu, 1999:142). Marvin Shaw tarafından yapılan tanım ise çok kabul gören bir tanımdır. Shaw, grup birbirleriyle etkileşim halinde olan iki veya daha fazla insanın, birbirlerini etkilemesi ve birbirlerinden etkilenmesi sonucunda oluşan birleşmelerdir şeklinde bir tanım yapmaktadır (Özkalp, 1998:124).

Bu noktada grupların neden oluştuğunu açıklamakta fayda olduğu değerlendirilmektedir. Grupların oluşma nedenleri şu şekilde sıralanabilir (Can, 1999:161; Başaran, 1982:121;Sağlam, 1979:94):

1. Bireylerin güven, toplum ve saygınlık ihtiyaçlarını tatmin etmek istemeleri,

2. Yönetime karşı yalnız olmama ihtiyacı,

3. Örgütün çeşitli nedenlerle sağlayamadığı saygınlığın kaynağı olma, 4. Grubun amaçlarını değerli bulması,

5. Kişiler arası etkileşim,

6. Ekonomik ve kültürel nedenler,

8. Kişilerin toplumsallaşma ihtiyacı, 9. Ortak çıkar beklentileri,

10. Bireylerin örgütle doyurulmasını bekledikleri gereksinimlerinin doyurulmaması,

11. Gruptaki üyeleri çekici bulması, 12. Güç birliğine ihtiyaç duyulması,

13. Grubun üyeliğinin sağlayacağı yararlardan istifade etme.

Takım, özel bir amacın başarılmasında çalışmalarında birbirine bağlı ve eşgüdümlü çalışan iki veya daha fazla insanın oluşturduğu bir birimdir. Takım, göreceli olarak kısa mesafeli bir dizi özgül amaç ve hedefin yerine getirilmesi için oluşturulan, ortak çıkarlar, değerler ve tarih etrafında biçimlenen görece küçük bir insan grubudur. Dolayısıyla takım, işletmenin stratejik niyetini gerçekleştirmek amacıyla kendini motive ederek, bilginin performansını sağlayarak ortak iş başarıları elde etmeye çalışan iki veya daha fazla insanın oluşturduğu faaliyet birimidir (Yılmaz, 2005).

Takımlar, her düzeyde üyelerine ortak bir amaç ve bağlılık sağlamak, örgütün içinde fonksiyonel bir bütün oluşturmak amacıyla oluşturulan birleşmelerdir. Takım çalışmalarında üyelerin farklı alanlarda ihtiyaçları olmasına rağmen, her biri bir diğerinin tecrübe ve gücüne daha başarılı olmak amacı ile gereksinim duyar (Sümter, 2003:6). Takım, hedeflerine ulaşmak için örgüt tarafından desteklenen ve o hedeflere nasıl ulaşılacağı konusunda fikirler verilen iki veya daha fazla çalışanı ifade eder.

Daft, takımı, bir hedefe ulaşmak için sürekli etkileşim ve yardımlaşma içinde bulunan iki veya daha fazla bireyden oluşan bir birimdir şeklinde tanımlarken, Sundstrom, DeMeuse ve Futrell, takım, görevlerinde birbirlerine karşılıklı bağımlı, sonuçlar için sorumluluğu paylaşan, kendilerini sağlam bir

sosyal varlık olarak gören ve dışarıdan da aynı şekilde görülen, herhangi bir sosyal sistem içine yerleşmiş insan topluluğudur şeklinde tanımlamaktadır (İslamoğlu, 2001).

Schermerhorn, Hunt ve Osborn ise takımı, kendilerini sorumlu gördükleri ortak bir amaca ulaşmak için çalışan, birbirlerini tamamlayıcı becerilere sahip küçük bir insan topluluğudur şeklinde tanımlamışlardır (İslamoğlu, 2001).

Tanımlar incelendiğinde aslında birbirlerine çok yakın anlamlar ifade eden kavramlar olduğu görülmektedir. Genel olarak, grupların tüm toplum katmanlarında oluştuğunu, insanların bir şekilde farklı gruplara üye olduğunu, gruplar için bir aidiyet duygusu taşıdıklarını, bir kısım gruplar formal grupken bazılarının informal grup olduklarını söylemek mümkündür. Ancak grupların her zaman bir takım oluşturduklarını söylemek mümkün değildir. Yine de gruplar belli şartları sağladıkları takdirde başarılı takımlar olabilirler.

Takımlar bireyleri etkileşim içinde olan, belli bir duygu ve amaç birliği ile hareket eden, birbirlerini etkileyen, motive eden ve bir hedefe doğru ilerleyen insan topluluğu olarak görünmektedir. Takımlar sinerji yarabilmektedirler. Takımlar nispeten sürekli iş grupları olup, her düzeyde üyelerine ortak bir amaç, bağlılık sağlamak, örgütün içinde fonksiyonel bir bütün oluşturmak amacıyla oluşturulan birleşmelerdir (Fettahlıgil, 2005).

Benzer Belgeler